Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 MART1996 PERŞEMBE
HABERLER
Çağdaş Hukukçular Derneği raporunda modern bir infaz düzenlemesine gereksinim duyulduğu belirtildi
ÇHD'den genelaf önerisiDarbe hukukunu
temizlemek için
ÇHD tarafından hazırlanan
raporda, "Ceza hukukumuz
geri olduğu için, belirlenen
cezalar zaten çektirildiği için,
bıreyler değil toplum suçlu
olduğu için, suçîular değil
yoksullar ve eğitimsizler
mahkûm olduğu için, eşitlik
için, iç banş için,
mağduriyetlerin giderilmesi
için, yeni cezaevleri yapmak
zorunda kalmamak için, 12
Eylül hukukunun temizlenmesi
için ve adli hatalann
giderilmesi için mutlaka genel
af yasasınm çıkması gerektiği"
kaydedildi.
ANKARA(CumhuriyetBürosu)-Çag-
daş Hukukçular Demeği (ÇHD), tüm hu-
kuk örgütlerini ve siyası partileri, "genel
af yasa tasansı" için çalışma yapmaya ça-
ğırdı.
Türkiye'de genel affin en son 1974 yı-
lında çıktıgını anımsatan ÇHD, yaklaşık
22 yıldır hemen hemen her seçim döne-
minde söz verilmesıne karşın, genel an-
lamda bir af uygulamasına gidilmediği-
ni vurguladı.
Özgürlüğün, banş ve demokrasirün ilk
ayağı oldugunu vurgulayan ÇHD'nin.
genel af yasa tasansının hazırlanması
için önümüzdeki günlerde TBMM Baş-
kanlığı'na başvuracağı bildirildi.
ÇHD tarafından hazırlanan bir rapor-
da, "Ceza hukukumuz geri olduğu için,
belirlenen cezalar zaten çektirildiği için,
bireyler değil toplum suçlu otduğu için, suç-
lular değil voksuilar ve eğitimsizler mah-
kûm olduğu için, eşitlik için, iç banş için,
mağdurivetlerin giderilmesi için, yeni ce-
zaevleri yapmaKzorunda kalmamak için,
12 Eylül hukukunun temizlenmesi için
ve adli hatalann giderilmesi için, mutla-
ka genel af yasasınm çıkması gerektiği"
kavdedildi.
'Cezaevleri kaynıyor'
ÇHD'nin raporunda, Türkiye'nin, 12
Eylül 1980'den bu yana, siyasal yapıda-
kı tüm değişikJiklere, seçimlere ve par-
lamentoya karşın "•olağan" bir döneme
geçmediği vurgulandı.
Türkiye'nin infaz sorunuyla başının
dertte olduğu, ülkenin modem bir infaz
düzenlemesine gereksinim duyduğu be-
lirtilen raporda, şu görüşlere yer verildi:
"Cezaevleri ağzına kadar doiudur. Tu-
tuklu ve hükiimlü sayısı, kapasitenin çok
üzerindedir. 30-40 Idşilik koğuşlarda, 80-
100 kişi kahnaktadır. Ceza ve infaz mev-
zuatımız, çağdaş ohnaktan uzaknr. Dü-
şünce suç olmaya devam etmektedir. Si-
yasi suçlara, gerek Terörle Mücadele Ya-
sası (TMY), gerekse Ceza Muhakemele-
ri L1
sul Yasası (CMUV) ve İnfazYasası ik
getirilen çifle standart,yasatan hukuki yar-
güamayı da adilolmaktan uzaklaşürmış-
tır_"
Adli tutuklu \e hükümlülerin durumu-
nun da "içler acısT olduğu vurgulanan ra-
porda, şöyle devam edildi:
"Cezaevlerindeki koşullar, infaz stan-
dartlannın çok uzağındadır. Mafyasıyla,
meydancısı> la, sübvancısıvla adli tutuk-
lulann durumu. insan onurunun kaldıra-
ma>acağı ağırlıktadır. Bu tip hükümlüler
yönünden ceza onlarva kai arttınlarak uy-
gulanmış olmaktadır. MafŞa tipi örgütlü
suç gruplannın adam dövme, varalama
ve ökiürtnev e dek, cezaevlerinde terör es-
tirdiği ve buralardan kendilerine hi/met
edecek kadrolar çıkardığı bir gerçektir. Bu
nedenle kamu vicdanını tedirgin eden, ül-
keyi uluslararası kamuoyunda küçük dii-
şüren cezaevleri sorununu çözecek, insan
haklanna dayalı bir infaz düzenlemesine
gidilmesindc, ceza mevzuatını demokra-
si> le bağdaşmayan suç vecezalardan ann-
dırmada ve ilk adun olarak bir genel af-
fa gereksinim vardır."
Genel affin, toplumsal ve siyasalbir ge-
reksinim olduğu vurgulanan raporda
özetle şöyle denildi:
•*İşkence uygulamalaruun ayyuka çık-
üğı, vargısız infazlann, gözaltında kayıp-
Iann, faili meçhulkrin toplum ve insan-
ukvicdanını yaraladığı böyle bir dönemin
vargüamalannın da adil olmayacağını
kabul etmek gerekir Çıkanlacak bir ge-
nel af yasası ile olağanüstü uvgulamala-
nn varattığı bu haksızlıklan gidermek,
onarmak ve bu yolla toplumsal banşa
katkıda bulunmak, bugün demokratik
ve toplumsal bir görevdir. Türkiye bu-
gün, tarihinde görülmemiş vavgınlıkta
sabıkah ve fişlenmiş insan banndırmak-
tadır. Banş ve güvene gereksinim duyan
Türkiye, bu yoğunlukta sabıkab ve sa-
kıncalıyı taşıyamaz. Bütün hukuk örgüt-
lerini ve siyasi partileri genel af yasa ta-
sansı için çalışma ve somut adun atmaya
çağınyoruz. Ozgürlük, bartşın ve demok-
rasinin ilk ayağHİır.'
Demokratik kitle örgütleri, liseli öğrencilere işkence yapan po.lislerin görevden alınmasını istedi
Işkenceye suç duyurusu• ÎHD Izmir Şubesi ve bazı
siyasi partilerle derneklerin
yöneticileri. liseli
öğrencilere işkence
yaptıklan öne sürülen başta
Manisa Emniyet Müdürü
Kemal Iskender olmak
üzere, Terörle Mücadele
Şube Müdürü ile diğer
görevliler hakkında Izmir
Cumhuriyet Savcıhğrna suç
duyurusunda bulundular.
tZMİR(CumhuriyetEge Büro-
su) - Manisa Emniyet Müdürlü-
ğü'nde liseli öğrencilere uygula-
nan işkence, tzrrur Adliyesı önün-
de protesto edildi. Manisa Emni-
yet Müdürü ve diğer ilgililer hak-
kında suç duyurusunda bulunulu-
du.
İHD lzmir Şubesi'nin girişımi
ile bazı siyasi parti ve derneklerin
üye ve yöneticileri Manisa Emni-
yet Müdürü Kemal İskender ve
Terörle Mücadele Şube Müdürü
ile diger görevliler hakkında lz-
mir Cumhuriyet Savcılığı'na suç
duyurusunda bulundular.
Yaklaşık 100 kişinin katılımıy-
la yapılan açıklamada, İHD lzmır
Şube Başkanı Ercan Demir, Ma-
nisa Emniyet Müdürlüğü'nde iş-
kencenin varlığının kanıtlanyla
ortaya konulduğunu belirtti ve
sorumlulann bir an önce görev-
den alınmalannı istedi.
Konunun örtbas edilmesine izin
verilmeyecegini vurgulayan De-
mir, daha sonra suç duyurusu met-
nini okudu. Metinde şu görüşlere
yer verildi "16 genç, Manisa Em-
niyet Müdürlüğü'nde 10 gün sürev-
le sorgulanmışlardır. Bu sürede tu-
tuklu gençlere elektrik verme, ha-
yalan burma, tazy ikli suya tutma,
makata cop sokma, cinsel tacizde
tHD tzmir Şube Başkanı Ercan Demir, Manisa Emniyet .Müdürlüğü'nde işkencenin varlığının kanıtlanvla ortaya konulduğunu belirtti.
Yaklaşık 100 kişitik bir grup işkencecüer hakkında İzmir Cumhuriyet Sav cıhğı'na suç duyurusundabulundular.(Fotoğraf:NECATI AYGIN)
buluıuna ve buna benzer işkence-
ler yapılmıştır. tşkenceye maruz
kalan 16 gençten 12'si tutuklan-
mış ve konulduklan Buca Cezaevi
doktorlan tarafından yapılan mu-
ayenelerinde işkence izİeri tesph
edilmiştir.
Aynca işkence mağduıianndan
Sema Taşar, Hüseyın Korkut. Mü-
nire Apaydın, 14 yaşındaki M.G.
ve Aşkın Yeğin'in gözalnnda bu-
lunduklan sırada götürüldükleri
hastanede işkenceye maruz kal-
dıklannı belirtir bulgulara rast-
lanmış ve bu husus Manisa Devlet
Hastanesi ik Manisa Ruh ve Sinir
Hastanesi kayıtlanna geçmiştir. Yi-
ne işkence mağduriannı emniyet
müdürtüğü binasında gören tzmir
Millervekili Sabn Ergül, bu kişile-
rin görünümlerinden işkence gör-
düklerinin anlaşıldığını açıklamış-
o. Sanıklar daha sonraki bir tarih-
te gözaJtına aldıklan Yeliz Kılıç'a
gözaltında benzeri işkenceler yap-
mışlar ve Kıuç'ın ciddi bulgulaıia
desteklenen iddialanna göre bu ki-
şiye gözaltında tecavüz etmişler-
dir. İşkenceinsanhk suçudur. Bu hu-
sus TCK'nin 243 ve izleyen mad-
deleriiie Türkiye Cumhurheti'nin
taraf olduğu uluslararası sözleş-
melerilededüzenlenmiştir. İşken-
ce yapanlann en hızlı voklan yar-
gılanmalan veyasalann öngördü-
ğü en ağu-cezaiarla cezaiandınbna-
lan gerekmektedir. Aksi halde iş-
kencenin ve işkencecilerin meşru
görülmeleri sonucu doğacakür."
Suç duyurusu dilekçesının okun-
masının ardından tlılekçe sahiple-
n. "İnsanhk onuru işkenceyi ye-
necek. İşkencecilerden hesap so-
rulsun" sloganlan atarak tepkile-
rinı dıle getırdıler.
Dilekçeler bir heyet tarafından
toplu olarak nöbetçi cumhuriyet
savcılığına teslim edildimakata cop sokma, cinsel tacizde lunduklan sırada götürüldükleri te gözaJtına aldıklan YelızK.ılıç a ğüen ağu-cezaiarla cezalandınbna- savcılığına teslim edıu
TİHV yöneticileri, asliye cezada; İHD yöneticileri ise DGM'de yargıç karşısına çıkanldı
Insan haldaıi örgütleri yargılanıyor
ANKARA/İSTANBUL (Cum-
huriyet) - İnsan Haklan Derneği
(İHD) yöneticileri Ankara Devlet
Güvenlik Mahkemesi'nde bölü-
cülük suçlamasıyla yargilandıkla-
n davada. banş isteklerinin ceza
tehditleri ile durdurulamayacağı-
nı bildirdiler. Türkiye İnsan Hak-
lan Vakfı (TİHV) yöneticilerinin
yargılandıkJan duruşmada da. da-
vaya konu olan insan haklan ko-
nulu kitapta suç unsuru olup olma-
dığına ilişkin bilirkişi incelemesi
yaptınlmasına karar verildi.
İHD'nin 17 yöneticisinin "1 Ey-
lül Dünya Banş Günü" nedeniyle
hazırlanan bültende yeralan "Çö-
züm Banş'ta" başhklı yazıda bö-
lücülük yapıldığı suçlamasıyla yar-
gılanmalanna dün Ankara 2. No'lu
DGM'de başlandı. Sanıklardan
Hüsnü ÖndüL Naznıi Gür, Selahat-
tin Esmer, Abdulhamit Toprak.
Ümit ErkoUGüiten Felekoğlu, Ab-
duDahÇağer ve Nebahat Akkoç ile
avukatlannın katıldığı duruşma-
da, sanıklann ifadeleri alındı. Ifa-
deleri toplu olarak hazırladıklan bir
metinde yazılı olarak vermek is-
tediklerini belirten sanıklardan
Hüsnü Öndül 'ün isteği kabul edil-
di. Öndül, dava konusu yazının sa-
nıklann hepsinin ortak ürünü ol-
duğunu vurgulayarak. "Önce şu-
nu belirtnıeliyiz ki, "Çözüm Ba-
nş'ta' başhklı yazımızın her sözcü-
ğünü sav unuvoru/, İHD olarak her
hak ihlali bizi Ugüendirmektedir.
Hak ihlalini saptamak, vetkili ma-
kamlara ve kamuoyuna duy urmak
bizim doğal görcvimizdir"dedi.
Tütkiye'nin anayasa] ve yasal ya-
pısını antidemokratik bulduklan-
nı ve demokratikleşmesini iste-
diklerinı anlatan Öndül, demokra-
tikleşmenin de, Türkiye'de yaşa-
yan halkın siyasal, ekonomik, sos-
yal ve kültürel sistemde kendisini
özgürce ifade edebilmesi anlamı-
na geldiğını savundu.Mahkeme
heyeti, dinlenmeyen sanıklar din-
lenmesı amacıyla duruşmayı er-
teledı.
Ankara Devlet Güvenlik Mah-
kemesi Savcısı TaiatŞalk'ın hazır-
ladığı iddianamede. yazının içeri-
ğınin "milletin bütünlüğüne teca-
vüze yönelik"ıfadeler bulunduğu
ileri sürülerek. Akın BirdaL Hüs-
nü Ondül, Selahattin Esmer, Gül-
ten Felekoğlu. Nazmi Gür, Erol
Akar. Nebahat ,Akkoç. Abdullah
Çağer, Abdulhamit Toprak. Tu-
ran Demir, Alp Ayak, Yeşim İşle-
yen. Nihat Bulut. Ercan Kanar.
Ümit Erkol. Müjgan Arslan ve Öz-
can Sapan hakkında ayn ayn 1 ile
3 yıl arasında hapis ve IOO'ermil-
yon lira para cezası isteminde bu-
lunuldu.
TİHV yargılanıyor
Tt HV kurucusu Emil GaBp San-
dakı'nın anısına armağan olarak
hazırlanan insan haklan konulu
kitapta, yasalara "sövüldüğü" ge-
rekçesiyie haklannda 6 aya kadar
hapis cezası istemiyle dava açılan
vakıfyöneticilennin yargılanma-
sına devam edildi. Ankara 2. As-
liye Ceza Mahkemesi'nde görülen
davanın dünkü duruşmasına sa-
nıklardan TİHV Başkanı Yavuz
Öncn ile vönetım kurulu üyelen
Turgut İnaL Haldun Özen ve Mah-
mut Tali Öngören katıldı.
Mahkeme. kitapta suç unsuru-
nun olup olmadığına ilişkin bilir-
kişi tayin edilmesine karar vererek,
duruşmayı erteledi.
İsmail Şahin ka\ip
İnsan Haklan Derneği 'nden dün
yapılan açıklamada Beyoğlu Be-
lediyesi'ndetemizlikişçisi olarak
görev yaparken 18 ocakta kaybo-
lan İsmail Şahin'den haber alına-
madığı belirtildi. Şahin'ın ailesi
ve İHD lstanbul Şubesi Kayıpla-
ra Karşı Komisyonu'nca yapılan
açıklamada. evli ve ıkı çocuk ba-
bası Şahin'in akli dengesınin ye-
rinde olduğu ve kaçması için hiç-
birgerekçesı olmadığı belirtildi. Şa-
hin'in, temizlik görevini yerine
getırmek için gittığı MimarSinan
Universitesı'nde öğlen paydosu
nedeniyle venlen ara sırasında ar-
kadaşlanna "Sizyemeğegidiruben
daha sonra gelirim"dediği ve bir
daha kendısınden haber alınama-
dığı belirtildi. Açıklamada, Şa-
hin'in bakkal dükkânı işleten bir
kişıye "İşyerimde birtakım olay-
lar dönüyor, bana bir iki gün içe-
risinde bir şev olmazsa daha ol-
maz"dediğı bildınldı.
Demirel, iki hastanenin açılışını yaptı
İstanbul'da dün iki hastanenin
açılışını yapan Cumhurbaşkanı
Süley nıan Demirel "Sağhk
hizmetlerinde istediğimiz seviyeye
ulaşamadık" dedi. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel, Avcılar'daki
Özel Havat Hastanesi'nin açılış
törenindeki konuşmasında, özel
sektör ile devlet sektörü arasında
sağlık alanındaki rekabetin sağhk
hizmctlerinin kalitesini
yükselteceğini belirrti Özel Havat
Hastanesi'ni kurdele keserek
hizmete açan Demirel, eşi Nazmiye
Demirel ile birlikte yem doğmuş bir
bebeği kucağına alarak sevdi
Cumhurbaşkanı Demirel daha
sonra Levent'teki Türkh'e'nin ilk
özel göz hastanesi olan "Dünva Göz
Hastanesi"nin açılışını yaptL
Cumhurbaşkanı Demirel. öğleden
sonra da İTÜ Türk Musikisi
Konservatuvan'nın 20 kuruluş
vıldönümü törenlerine katıldı.
(Fotoğraf: HATİCE TÜNCER)
Muğla
Kıyılarda
işgal ve
mafya
kaygısı
ÖZCAN ÖZGÜR
MUĞLA-Son yıllardata-
til yörelerinde denize giren-
lere şezlong ve şemsiye ve-
ren girişimcilerin yasal ol-
mayan işgalleri, Hazine'ye
"60™!$!!" (para cezası) öde-
dikleri için önlenemiyor.
Kıyılann yasadışı ışgali
sorunu Muğla 11 Idare Kuru-
lu'nda gündeme geldı, an-
cak toplantıdan bir sonuç alı-
namadı. Katılımcılann soru-
nu birbirlennin üzerine yık-
ması dikkat çekerken, Mar-
maris lçmeler Belediye Baş-
kanı Zeki Eren. ecnmisilın
mafya düzeni yaratnğıru söy-
ledi. Marmaris Kaymakamı
Fikret Deniz." LJygubıma ay-
nen sürerse yann bir gün kan
gövdevi götürecek"dedi.
Muğla Vah Vekılı Sedat
Oktar başkanlığında yapı-
lan ll tdare Kurulu toplantı-
sında, kıyılarda kaçak ola-
rak yapılan iskelelerileplaj-
lara konulan şemsiye ve şez-
longlarele alındı.
Kaçak iskeleler
Muğla kıyılannda önce-
lıkle Göcek, Datça, Türkbü-
kü, Torba sahillerinde olmak
üzere 100'ün üzerinde ka-
çak iskele bulunduğu ve bu
iskelelerde restoran hizmeti
dahi verilmeye başlandığı be-
lirtildi. Aynca "Mavi Yofcu-
luk" yapılan sahillerde 21
yat yanaşma yeri bulunduğu
ve bunlann hepsinin kaçak ol-
duğu vurgulandı.
Fethiye Kaymakamı Cen-
giz Horozoğlu. Marmaris-
Fethıye arasında 21 yat mo-
la yeri bulunduğunu ve bun-
lann orman ıçine kaçak ya-
pıldığını belirtirken "Bu ka-
çaklar için toplamyoruz, ka-
rarlar alıvoruz, ama uygula-
ma yok. Bir komisyon tespit
edemiyoruz. Bu kaçaklardan
öncelikle Orman Bakanhğu
ardından Özel Çev re Korıı-
ma Başkanuğı ve Kültür, Ta-
biat Vartudannı Konıma Ku-
rullan sonımlu.
Yat yanaşma yeri işletenler
ecrimisil ödeyerek koylara sa-
hip çıkıyoriar. Türkiye'yi ba-
nran ecrimisil olmuştur. Ec-
rimisil uv gulaması kakünhr-
sa pek çok sorun çözülür. Ec-
rimisil ödeyen Hazine'nin
malına sahip çıkryor. Kaçak-
lara hem ecrimisil. hera ceza
uygulanmalı ve hemen tahü-
ye ettirilmeli
r>
dedi.
'Kan gövdeyi
götfirecek'
Ecrimisil uygulamasının
yarattığı sorunlann bir baş-
ka yönüne değinen Marma-
ris lçmeler Belediye Başka-
nı Zeki Eren, plajlara konu-
lan şemsiye ve şezlonglar
için de aynı uygulamanm ya-
pıldığına dikkat çekerek "Ec-
rimisil, mafya düzeni yaran-
yor" dedi. "Ecrimisilyüzün-
den yann bir gün kan gövde-
yi götürecek" diyen Marma-
ris Kaymakamı Fikret Deniz
de şunlan söyledi:
"EcrimisiL mafyalaşmaya
yol açıyor. Plaj mafvası doğu-
yor. Pİaja 30O-5OÖ şemsiye
atan, bir otelden daha fada
kazanıyor. Yann bir gün kan
gövdeyi götürecek. Marma-
ris plajlannda 6 bin şemsiye
var. Bu, büyük bir rant Hak-
sız kazanç sağlanıyor. Kamu-
ya açık plajı işgal eden şem-
siyecilerden maliye ecrimisil
alıyor. Ecrimisili ödeyen,pla-
jı kendinin sânıv or. Ecrimisil
ahndıktan sonra tahlive edil-
mesi gerekir."
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Melatonin Aldatması...
Bazı gazetelerimizde yazan hem de anlı şanlı im-
zalar, gençlik iksirinin neredeyse bulunduğunu duyur-
dular. Bu gazeteci yazarlarımız ABD'de biraraştırma-
cının yaytmladığı "The Melatonin Miracle" (Melato-
nin Mucizesi) kitabını okumuşlar ve artık gençlik ik-
sirinin bulunduğuna kesin inanmışlardı.
Ancak, bilim dünyasının üzerinde uzun zamandır
tartıştığı Melatonin hormonunun ne yazık ki gençlik
iksiri etkisi falan yapmadığı anlaşıldı. Etkileri taa Tür-
kiye'ye kadar uzanan bir aldatmaca söz konusuydu.
Bir açıkgöz bilim adamının abrakadabra şovu ile kar-
şı karşıya kaldı dünya.
Bugün bu olayın perde arkasına bakacağız.
Olümsüzlüğü arayışlar
Ölümsüzlüğü aramak, asla vazgeçemeyeceğimiz
bir uğraş
Evet, düş değil uğraş.
Çünkü yüzyıllardır çok sayıda ölümsüzlük veya
gençlik iksiri üretip durduk.
Düne kadar bu uğraşlar simyacı ve palavracılann
elindeyken şımdi bilimsel düzeye yükseldi.
Ölümsüzlük, bugün genetik ve hücresel düzeyde
araştırılmakta ve sık sık ilginç savlar ortaya atılmak-
ta. Bunlardan üzerinde en çok durulanı, hücrelerirniz
içinde ölümü ve yaşam süresini yöneten bir tür ya-
şam saatinin olduğudur. Bilimcinin düşü, bu saatin
"ayartanyla " oynayarak yaşam süresini uzatabilme-
yi başarmaktır...
Bu konuda cıddi araştırmalar var. Çünkü bilim dün-
yası ınsanın ortalama 120 yıl yaşayabileceğine, an-
cak çeşitli nedenler yüzünden bu sürenın 80 yılla sı-
nırlı kaldığına inanıyor.
Hücrelerimiz içındekı bu yaşam saatinin veya "ölüm-
süzlük enzimi"n\n adı, Telomeras proteinı. Bu pro-
teinin, yaşlanma süresinde ve kanser oluşumunda
anahtar bir rol oynadığı belirtiliyor. Telomeras, emb-
riyonun bütün hücrelennde bulunurken, doğumdan
hemen sonra büyük ölçüde kayboluyor ve sadece yu-
murtalık ve kemik ıliğı kök hücreleri gibi çok az yer-
de sınırlı kalıyor. Bu protein ele geçirildi ve çoğaltıla-
rak büyütüldü. Bu protein insana yeniden verilerek or-
gantannın yenilenmesi acaba ne kadar mümkün, so-
rusuna yanıt aranırken öte yandan bilim dünyasının
en ciddi dergilerinden Science'da, bu proteinle ayn-
ca kanser tedavisinde bir devrim yaratılabiteceği gö-
rüşü ortaya atıldı (Bkz. CBT, s. 465).
"Melatonin mucizesi"
Şimdi gelelim gençlik iksirine!
İki Amerikah araştırmacı W. Pierpaoli ve W. Regel-
son, beynimızdekı epıfiz bezlennın ürettığı Melatonin
isimli hormonun fareler üzennde "gençleştihci etki"
yaptığı konusunda bir araştırmalannı, ciddi bilim der-
gisi Proceedings'te yayımladılar. Bu araştırma itgi
uyandınnca, iki açıkgözümüz. arkasından hemen otu-
rup geçen yıl "The Melatonin Miracle" popüler bi-
lim kitabını yayımladılar. Ancak ortada henüz fol da
yok yumurta da yoktu. Konu bilim tarafından henüz
doğrulanmamıştı. Fakat şu vardı: Insanlar yüzyıllar-
dır gençlik iksirîerine hep ilgi duymuşlardı. Böyle bir
krtap yazıhrsa köşe dönülebılirdi!
Öyle de oldu. Kitap bir sürü dile çevrildi ve çok da
sattı.
Ancak konuyu araştıran başka iki bilim adarru bu
mucizenin sadece yanlış bir yorumdan ibaret oldu-
ğunu, dahası, işin içinde sahtekâriık oldugunu da or-
taya çıkardılar.
Anlaşıldı ki, mucizeciler, Melatonin verdikleri yaş-
lı farelerin, genetik bakımdan hatalı bir nesilden gel-
diklen ve beyinlerinin Melatonin üretmediği gerçeği-
nisaklamışlardı.OnlaraMe/afon//7 vererek sadece bir
ihtiyaçlannı karşılamışlardı. Gözden saklanan ikinci
önemli nokta ise beyinleri Melatonin üreten farelere
Melatonin tedavisı yapılırsa, farelerin ömürlerinin kı-
saldığı gerçeğiydi. Üstelik bu farelerin cinsiyet or-
ganlarında kötü huyiu yaralar oluşuyordu!
Beyinleri normal Melatonin üreten hayvanlara bu
tedavi uygulandığında ömürlerinin uzadığına ilişkin hiç-
bir bilimsel bulgu yoktu! (Cell, c. 83, s. 1059). Mela-
tonin'm, yaşlanmayı hızlandıran vücudumuzdaki "ser-
best radikalleri avladığı" görüşünün de abartıldığı an-
laşıldı.
Bilim, Melatonin palavracılannı topa tutmaya de-
vam etti. Nature dergısındeki bir yazıda (c. 379, s. 295),
Melatonin mucizecılen gerçeğın sınınnı bılerek aşmak-
la suçlandı ve medyanın da bu maddeyi, bütün has-
talıklann panzehiri olarak tanrtarak halkın aldatılma-
sına çanak tuttuğu belirtildi.
Metatonin, bilim için yine da önemıni koruyan ve
üzerinde durmadan yeni araştırmalar yapılan bir hor-
mon. Kendisine atfedilen mucizeleri bir kenara bıra-
kırsak, örneğin, bir hipnoz / uyutma gücü olduğu ve
bu sayede kıtalararası yolculuklarda ortaya çıkanyef
lag ve bazı uyku bozukluklannın tedavisinde başan-
lı sonuçlar verdiği görülüyor.
• • •
ABD, köşeyi dönmek için binbir dolap çevrilen ül-
kelerin başında geliyor. Bazen anlı şanlı araştırmacı-
lar da "fırsat bu fırsat" deyip sahtekârlar kervanına
katılabiliyorlar.
Önemli olan buna alet olmamak.
Kısa... Kısa... Kısa... Kısa... Kısa.
• Almanya Türk Toplumu, DYP Genel Başkanı
Tansu Çiller ve ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'a gönderdiği"Açık Mektup'ta,
yurtdışındaki Türk vatandaşlannın sorunlarının
çözümü için Yurtdışı Bakanlığı kurulmasını ve
vatandaşuktan çıkma izni işlem süresinin
kısaltılmasını istedi.
• Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Batman
Bölge Müdürü Erdal Ahıska'nın kuruma işçi alımı
sırasında DYP'lilen kollamadığı gerekçesiyle tayininin
çıkanldığı öne sürüldü.
• İngiltere Büyükelçiliği görevlileri Ovven Tenkis ve
Judi Leon , göç ve işsizlikle ilgili bilgi almak üzere
Batman'da, belediye, siyasi partiler ve Ticaret
Sanayi Odası'nı ziyaret ettiler ve boşaltılan köylerle
ilgili bilgi aldılar.
• PKK'ye yardım ve yataklık etmek suçundan
Gaziantep Ozel Tip Cezaevi 'nde tutuklu bulunan
Bimat Yaşar (48) tuvalette kendini asarak intihar etti.
Yaşar'ın oğlunun da aynı suçtan tutuklandığı, sanığm
buna üzülerek intihar ettiği sanılıyor.
• Atatürk'ün Burdur'a gelişinin 66. vıldönümü
törenlerle kutlandı. Yıldönümü nedeniyle
Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), Gazi Koşusu
düzenledi. Kültür Müdürlüğü de Atatürk
Fotoğrafları Sergisi açtı.
• Ekonomik sıkıntı çeken Adıyaman Belediyesi,
işçilerin geçmiş yıllardan kalan alacaklanna karşılık
arsa vermeye başladı. Belediye Başkanı Abdülkadir
Kırmızı, Yunus Emre Mahallesi'nde 102 dönümlük
araziyı 300'er metrekarelik parsellere bölerek alacaklı
işçilere dağıtmaya başladıklannı söyledi.