23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
T MART 1996 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER 11 ABD, Küöa'ya karşı sertieşiyor • VVASHCVGTON (Ounhurivet) - ABD Senatosu, Küba'ya karşı 30 yıldır uygulanan yaptrnmlann scrtleştirilmesini içeren bir yasa tasansını kabul etti. Küba Hava Kuvvetleri'nin, ABD'de yaşayan Havana lcarşıtı gruplara aıt ikı uçağı 24 şubatta düşürmesinin ardından, kongrenin iki kanadı ile Beyaz Saray arasmda vanlan bir uzlaşmayla hazırlanan yasa tasansı, 22'ye karşı 74 oyla senatodan geçtı. Tasanda, K.üba'da Amerikalılar'a ait olup da el konuJan mallan saün alanlann ABD'ye giriş yapmalannın yasaklanması öngörülüyor. Bu yolla, yabancı yatınmcılann Kübadan uzak durmalannın amaçlandığı belirtiliyor. Cezaevlephde isyan sürüyor • ATÎNA (AA) - Yunanistan'da,8 cezaevinde isyan başlatan 6 bin mahkum, teslim olmayı reddederek hükümet tarafindan kendileri için hazırlanan yasa meclise sunuluncaya kadar eylemlennı sürdürmeyi kararlaştırdı. En fazla tahribatın oldugu Patra, Korfu ve Larisa cezaevlerindekı isyancı mahkumlar, yerel radyo istasyonlannın mikrofonlanna konuşarak hükümet tarafindan alelacele hazırlanan yeni cezaevlen yasa tasansını gönneden, koğuşlanna dönmeyip, bınaJan da gardıyanlara teslim etmeye niyetlı olmadıklannı açıkJadılar. Fransa'da operasyon • MARStLYA (AA) - Fransa'nın güneyinde, aşın dinci çevrelerde yönelik operasyonda 5 kişinin tutuklandığı bildinldi. Polis yetkiîilerinden edinilen bilgilere göre söz konusu 2 kişi Avignon ve Carpentas kentlerinde, 3 kişi de Barbentane kentinde tutukJandı. Fransa, geçen yıl temmuz ayından Kaşım ayma kadar, bir dizı terör saldınsı ile karşılaşmıştı. Bu saldınnın sorumlulannın da Cezayir'de faaliyet gösteren Silahlı Islami Grup (GIA) oldugu belirtilmişti. Bu saldınlarda 8 kişi ölmüş, 200 kişi de yaralanmıştı. Bosna'da hayalet kasaba • SARAYBOSNA (AA) - Boşnak-Hırvat Federasyonu polisı, Dayton banş anlasmalannın öngördüğü uzere, Saraybosna'da Sırplar'ın denetıminde bulunan mahallelerden Hacici'ye de ginü. Hacıci, Vogosca ve flijas'tan sonra, Boşnak- Hırvat denetimine geçen üçüncü mahalle oldu. Difer iki mahallenin de 19 mart gece yansına kadar federasyonun kontrolÛDe verilmesi gerekiyor. GÖRÜŞ/TV HAMAS köşeye sıkıştıîsrail ve Filistin güçlerinin tarihte ilk kez ortak yürüttükleri operasyonlarla iki ateş arasında kalan İslami Direniş Örgütü, elindeki tüm silahlan teslim edeceğini açıkladı Dış Haberler Servisi - Kanlı sal- dınlarla banş sürecini sekteye uğ- ratan İslami Direniş Örgütü HA- MAS'a karşı harekete geçen Isra- il ve Filistin, dün Batı Şeria'da ilk kez ortak güvenlik operasyonu gerçekleştirdiler. HAMAS, dün elindeki tüm silahlan ve patlayıcı- lan Filistin Özerk Yönetimi'ne teslim edeceğini açıkladı. Filistin polisi, Filistin toprakla- nna özerklik verilen 1994 mayıs ayından bu yana ilk kez HA- MAS'ın kalesi durumundaki Gaz- ze Üniversitesi'ni kapattı. Filistin yönetimi, dün de, HAMAS'ın et- kili oldugu camilerin kontrolünü ele geçirmişti. Ortadoğu banşına karşı rnüca- dele veren aşm dinci Hamas ör- gütünün silahlı kolu lzzeddin El Kasım tarafindan önceki gün ya- yınlanan bildirinin ardından. dün bir bildiri daha yayınlandı. Bildi- ride, "bütün silahlar ve patlayı- cıların, Filistin Özerk Yöneti- mi'ne teslim edileceği" ileri sü- rüldü. Gazze kentinde dağıtılan HAMAS bildirisinde, "Askeri ka- nadımız ve aranan militanları- mız, kendilerini savunmak için gerekli silahlara ruhsat isteye- cekler. Geri kalan silahlar da Fi- listin Özerk Yönetimi'ne teslim edilecek" denildi. Hamas'ın elindeki bütün patlayıcılann ve bu malzemelerin üretimi için kulla- nılan araçlann da teslim edileceği belirtilen açıklamada, Filistin Öz- erk Yönetimi'nin, bu silahlan is- terse saklayabileceği. ısterse de imha edebıleceğı ıfadeedildı. Bu. bildiride de, dünkü bildiride oldu- ğu gibi, İsrail'e karşı düzenlenen saldınlann durdurulduğu kayde- dildi. Arafat istedi İzzeddin El Kasım'ın aldığı bu karann, Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'ın istekJerine yanıt oldugu belirtilen bildiride, "Bun- dan böyle, aranan militanları- mız normal hayata dönecekler ve Cazze Şeridi ile Batı Şe- ria'nın tek yetkilisi Filistin Öz- Beyinleri yıkanıyor Sırada daha çok intihar komandosu var Dış Haberier Servisi - Mümkün olduğun- ca çok Israıllı öldürerek cennette bir yer elde etmeye çalışan genç Filistinlılerin sayısı gide- rek artıyor. Dokuz gün içinde dört genç müs- lüman köktendinci kendilerini canlı bombala- ra çevırerek Kudüs, Aşkelon ve Tel Aviv'de toplam 60 kişinin ölümüne yol açtı. Yeni seçilen Filistin Özerk Yönetimi Komi- tesı'nden üyelerinden ve Batı Şena'dakı Bir Zeıt Üniversıtesi tarih profesörlennden SaKh Abdül Cevad, bu intihar komandolan için "Hepsi, yaşamlarmın bir noktasında tüm umutiannı yitirrrûş çok genç ve çok duygusal insanlar" diyor. Cevad, u Banş sürecinin ken- dilerine hiçbir şey kazandırmadığını ve arük umut edecek bir şey kalmadığını farkediyor- hr" dedi. Israıl iç güvenlik servisi Shın Beth içinse intihar komandolan kabustan farksız, çünkü onlardan korunmanın neredeyse hiçbir yolu yok. Shin Beth yöneticisı Ami Ayalon yaptığı açıklamada. "Camflerde imamlar ta- rafindan beyinleri yıkanmış yüzlerce genç böy- le bir amaçk intihar etmek için sırada bekli- yor"dedı. fsrail'de 25 şubat tarihınden bu yana mey- dana gelen dört bombalı intihar saldınsıru ger- çekleştiren militanlann öellikleri hemen he- men aynı: hepsı 18-24 yaşlan arasında, bekar, yoksul ailelerden geliyor ve koyu müslüman- lar. Aynca hepsi 1987-1994 yıllan arasmdaki tntıfada döneminde yetişmış ve tsrail'in bas- kısına tanık olmuş gençler. Filistinliler, bom- baJı intihar saldınsı taktiğini ilk olarak, îsrail ve Filistin Kurtuluş Örgütü arasında kısmi özerklik anlaşmasının imzalandığı 1993yılın- da gerçekleştirmişti. İlk eylemlerde sadece in- tihar komandolan ölmüştü. lsrail'e karşı dü- zenlenen kanlı intihar saldınlan serisinin iHu. 6 nisan 1994 tarihinde Kuzey lsrail'dekı Afu- la'ya düzenlenen ve altı lsraillinin ölümüne yof acan eylem oldu. O tarihten bu yana yak- laşık 100 kişi bu tür eylemlerde hayatını kay- betti. Gönüllü intihar komandolan kaynağı da kolay kolay kuruyacağa benzemiyor. Güvenlik şeridini aşarak kudüs'e giren Filistinliler İsrail askerterince yakalanıp aranıyor. erk Yönetimi'nin yasalarına bağlı kalacaklar" denildi. Bildi- ride, İsrail hükümetine de bir çağ- nda bulunularak, HAMAS tara- findan alınan bu olumlu tavn ka- bul etmeleri ve Yahya Ayaş'ın katli gibi yeni bir cinayete giriş- memeleri istendi. Bildiride, Ayaş'ın 5 Ocak'ta Gazze Şeri- di nde îsrail tarafindan öldürüldü- ğü ileri sürüldü. Bildiride, "Fi- listin Özerk Yönetimi'ndeki kardeşlerimizden, aranan mili- tanlann isimlerinin öidürülecek kişiler listesinden çıkartılması için İsrail ile görüşmeler yap- masını istiyoruz. Zaten, şiddet, sadece şiddeti getirir" denildi. Öte yandan, Filistin Devnmcı ts- lam Ordusu (FDtO), HAMASın, saldınlara ara verme karanna uy- mayacağını ve lsrail'e karşı saldın- lanna -devam edeceğini açıkladı. FDlO, lran yanlısı Hizbullah Örgü- tü ile işbirliği içinde Güney Lüb- nan'da 4 tsrailli askenn öldürülme- si olayını önceki gün üstlenmişti. FDlO sözcüsü, Lübnan gazetesı As-Safir'e yaptığı açıklamada, "Hiçbir ateşkese uymayacağız ve hiçbir anlaşmaya bağlı değiliz. " dedi. HAMAS hficrea İsrail ve Filistin'in ortak soruştur- ması sonucunda, HAMAS öreütü- nün bir hücresı çökertildi. Isra- il'den aldıklan bilgilen değerlendi- ren Filistin Güvenlik Birimi'nin, Ramallah kentinde sözkonusu hüc- renin iki üyesinı tutukladıklan açıklandı.. Tutuklananlardan Mu- hammed Ebu VVarda ve Abid Rabbo Musa Şeyh Eid'in , Ku- düs"te ve Aşkelon'da, gerçekleşti- rilen bombalı saldınlan organize ettikleri ileri sürüldü. Filistin resmi kaynaklan, Ebu Varda'nın. mah- kum edildiğinı ve cezayı dün Fi- listin Devlet Başkanı Yaser Ara- fat'ın onayladığını bildırdiler. AB-ABP ortak çalışacak Avnıpa Bırlığı ve ABD, Ortado- ğu'dakı şiddet ve terör olaylanna karşı birlikte mücadele etmeyi ka- rarlaştırdı. Italya Dışışlen Bakan- lığı"ndan yapılan açıklamada, AB dönem Başkanı Italya'nın Dışişle- n Bakanı Susanna Agnelli ile ABD Dışışlen Bakanı Warren Chris- topher'ın dün telefonla görüştükle- ri ve Ortadoğu'daki şiddet olaylan konusunda koordınelı bir şekilde çalışmayı kararlaştırdıklan kayde- dildi. ABD'nin Ortadoğu temsil- cisı Dennis Ross ve Italya, lspan- ya ve Irlanda'dan üst düzey yetkılı- lerin Cuma günü Washington'da bi- raraya gelerek, bu işbırlığı sürecini görüşecekleri de belırtildi. ABD 1995 yılı 'Insan Haklan Raporu'nu açıkladı.Türkiye'deki olumlu gelişmeler belırtildi. 6 Türkiye 9 de herşey tozpembe değil' FUAT KOZLUKLU WASHINGTON- ABD Dışişleri Bakanlıgı'nm her yıl hazırladığı ve Kongre'ye sunduğu tnsan Haklan Raporu'nun Türkiye'ye yönelik bö- lümünde. 1994yılınaoranla 1995'te bırçok alanda "oiumlu geüşme" gös- tenldiğı, ancak ışkencenın, "ciddibir sorun odna>a devam ettiği" açıklan- dı. ABD'lı üst düzey bir yetkilı, "Rrapor genelde olumlu. ancak herşey tozpembe değil. Örneğin, tüm açıklamalara ve çabalara rağ- men hala işkence var, ifade özgür- lüğfinde sıkıntılar yaşanıyor" şek- lınde konuştu. lnsan haklan konulanndan sorum- lu Dışışlen Bakan Yardımcısı John Shattücktarafindan açıklanan "1995 Yıh tnsan Haklan Rapo- nı n nda,"PKK'nin, halkj sindirmek amacryia rastgele dna>etler işlediğu sivflinsanlan öJdürdügiı" dılegetınl- di. Bazı alanlarda ıyıleşme saglandı- gı ancak işkence, ifade özgürlüğü, gözaltında ölüm gibi konularda cıd- dı sorunlann devam ettiği anlatilan tnsan Haklan Raporu'nda özetle şöyle dendi: Olağanüstü Hal: "Tûrkiye, 10 yıl- dan fazla bir süredir Doğu'da bir Kürt devleti kurmayı amaçlayan PKK örgütüyle acak çabşma içinde. lnsan Haklan (Güneydogu): "İn- san haklan birçok alanda griism* gösterdi, ancak birçokciddi prombel hâlâ mevcut Güneydogu'daki du- nım. bu ciddi probtemlcrden biri. 1994 yıiına kryasla az olmasına kar- şın devlet güçleri ve PKK köyleri zar- la boşaltma. bazen vakma e\ kmleri- ne devam etti.ÇeşHli kaynakiann tah- minine göre son 7 yıl içinde 2 miryon kişi köylerini terk etti. Köy boşaltma eylemi, bu göçün önemli faktörlerin- den biri Diğer önemli unsur da eko- nomik nedenler. Tunceli ilindc. 'özcl tım' e bağlı polislçr. sivillere kötü mu- amele yapn. TBMM'deki tepkiler, bu timin başka yere gönderilmesini sağ- ladı ve shil halka yapılan kötü mu- ameleyi azaltn. PKK'li teröristlerin vakalaıımasında vpva teslimobnasın- da önemli ölçüde artma oldu. Geç- mişte çok az sa>ida PKK'li sağ olaral; ele geciyordu." Gözaltı ve diğer olaylar "1994 yı- hna oranla. gözaltında ölüm. ev bas- kınlan ve kayıp <>Ja>ları dikkaıc dc- ğecek oranda düşrii. Diğer ban yasa- dışı öldürme ola\tan ise artrı. Bu ölümler, gösteri ve kalabauğın kont- rol durumlan ile ilgili.İşkence ciddi bir problem olmaya devam etti. Potis ve güvenlik güçleri gö/aJtinda ve so- ruşturma süresince sıkça işkence uy- guladı. \1eclisin, 1995 yılı Ekim a>mda Anti-Terör Kanunu' nun 8. madde- sinde değişiklik\apması ve mahkeme emri ile gözaltındaki 143 kişinin ser- best bırakılması gibi olumlu adımla- ra rağmen, düşünce özgürlüğü üze- rindeki sımriamalar diğer bir ciddi problem olarak devam etti. Çesitti de\iet organlannuı yetkilileri, insan haklan gözlemcilerine, gazetecilere ve düşüncelerini çeşitii toplannlarda açıklayan avukatlara karşı saldınla- nna. onlan küçük düşürme ey lemie- rine devam ettiler. Polis ve diğer gü- venlik güçleri etemanlannın öldürme ve işkence olavlan sö> konusu oldu- ğunda. soruşturmaya tabi tutulması ise çok nadir olarak gerçekleşnV Toplam 36 sayfalık Türkıye bölü- münün yer aldığı 1995 lnsan Halan Raporu, 193 ülke ve bölgeyi kapsı- yor. POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI Aşım SeptJik Geri Tepebilir Israil'in HAfMS'ın terör eylemlerine karşı aldığı güvenlik önlemlerinden biri de Batı Şeria ve Gaz- ze Şeridi'nden lsrail'e tüm giriş çıkışlan yasaklamak oldu. Bu ne demektir? Çalışmak için her gün lsrail'e giden yaklaşık 60 bin Filistinli'nin bu olanağı yitirmesi demektir. The New York Tlmes gazetesi, israil'in aldığı ön- lemin Filistin'e ekonomik maliyetinin ne olduğunu hesaplamış: İsrail ile sınırların kapatılması yüzün- den Filistin ekonomisi günde 4 milyon dolar zarar (ücret kaybı ve israil'e mal satışlannın durması) edi- yor. Filistin'de yoksulluk ve işsizlik zaten diz boyu. Özellikle gençler arasında huzursuzluk artıyor. Sı- nırlann kapatılmasının bu huzursuzluğu daha da arttıracağı kesın. Bu olgu da kuşkusuz HAMAS'a yarayacak; Ya- ser Arafat ise yıpranacak. ••• Yukandaki örnek, Ortadoğu'da banşı korumanın ne denli zor olduğunu, öfke ile atılacak her adımın nasıl geri tepebileceğini gösteriyor. Başbakan Şimon Peres'in 10 gün içinde 60 ki- şinin yaşamını yitirdiği katliamlar karşısında öfke- lenmesi son derece doğal. Aslında Peres'in sert önlemlere başvunmasının nedeni sadece duygusal değil. İsrail Başbakanı mayısta seçime gidiyor. Halkın infıalini yatıştırmak için sert bir politika izlemek zorunda. Aksi takdir- de seçimleri kazanma şansı kalmaz. Ama aşın sertliğin bir noktada geri tepeceği ve HAMAS'ın ekmeğine yağ süreceği de açık. Örne- ğin HAMAS'a karşı alınan sınırian kapatma önlemi Arafat'ın da cezalandınlması anlamına geliyor. Zi- ra ekonomik krizin yarattığı huzursuzluk arttıkça kitlelerin gazabı Arafat'a yönelecektir. Nitekim HA- MAS'ın eylemlerini sert biçimde kınayan Arafat, İs- rail hükümetinin sınırlan kapatma kararını da eleş- titmekten kendini alamamış ve Tel Aviv'in bu dav- ranışının banş anlaşmasının ihlali anlamına geldi- ğini söylemiştir. HAMAS'a karşı topyekûn bir saldınya geçmek- ten çekinen Arafat'ın, terör örgütünün askeri ve si- yasi kanatları arasmdaki görüş ayrılığını kullanma- ya ve fanatiklen tecrit etmeye çalıştığı bildiriliyor. Si- yasi kanadın daha "ılımlı" oldugu, son saldınlara karşı çıktığı söyleniyor. Nitekim siyasi kanat önce- ki gün Israil'in HAMAS'a karşı kampanyadan vaz- geçmesi karşıhğında saldınlara son verme önerisin- de bulundu. İsrail, en doğal hakkı olarak kendi vatandaşlan- nın güvenliğini koruyacak önlemleri alırken Arafat'ı zor duruma sokacak aşın sert davranışlardan da kaçınmalıdır. Deneyimli bir politikacı olan Şimon Peres, aşın sertliğin uzun vadede HAMAS'ın ekme- ğine yağ süreceğini görebilecek çapta bir devlet adamıdır. ••• lran, HAMAS'ın saldınlannı desteklemediğini, bu yoldaki iddialann gerçek dışı olduğunu ileri sürü- yor. Peki o zamanîran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hasan Habibi, geçen hafta Suriye'nın başkenti Şam'da HAMAS ve İslami Cihad örgütlerınin tem- silcileri ile neden görüştü? Ve de Israil'le banş gö- rüşmeleri yapan Suriye lideri Hafız Esad, Habibi ile radikal örgütler arasmdaki görüşmeye nasıl izin verdi? ••• israil'deki kanlı saldınlar, Türkiye'nin terör konu- sundaki uyan ve yakınmalannın ne denli haklı ol- duğunu bir kez daha göstermıştir. Suriye, başta PKK olmak üzere bir dizi terör örgütünün bannağı durumundadır. Kasımdaki seçimlere kadar Israil- Suriye banş anlaşmasının imzalanması için çaba harcayan Clinton yönetimi ise, Hafız Esad'ı öfke- lendimne korkusuyla Şam'a karşı yeterince kararlı davranmaktan kaçınmaktadır. Cumhurbaşkanı Demirel'in haftayayapacağı İs- rail ve Filistin ziyaretlerinde terör konusunun gün- demin en önemli maddelerinden birini oluşturaca- ğı anlaşılıyor. Demirel'in gezisinın (eğer ertelenmezse) böyle bir döneme rastlaması, Türkiye'ye hem banş süre- cini destekleme hem de bölgede teröre karşı işbir- liğini sıklaştırma fırsatını verebilir. TURKKAYA ATAOV "Yeni Düşman" Islam mı?HAMAS'ın neden oldugu son kan dökümü ve Batılı devletlerle dünya medyasının ortak ve şiddetlı tepkisi akla şu soruyu bir kez daha getiriyor. Amenka'nın öncülük ettiği "yeni dünya düzeni" kavramının içinde gene Batı'nın anladığı ve sınıriadığı çerçevede Islam'ın kendi ya da ba- zı Müslüman gruplar ve devtetler, Sovyetler Biıiiği'nin ve Doğu Blo- ku'nun uyguladığı sosyalizm biçimi- nin çökrnesınin sonra "yeni düş- man "lardan biri mi? Önce kuşku yok ki HAMAS bu toplu cinayetleriyle suçlanacaktır. llgili tüm taraflann iş- ledikleri benzeri şiddet olaylan da aynı biçimde kınanmahdır. Ancak madalyonun öbüryüzünde bu olayın anımsattığı başka bir ko- nu daha var. Amerika, Sovyetler ve Doğu Bloku'nun dağılmasından ön- ce de "yeni düşmanlar" saptamış ve bunlara karsı bir savaşım strate- jisi benımsemiştir. Bu stratejinin or- taya çıkışı ve tartışması da ayn bir yazı konusu olmalıdır. Bu çerçeve- de Islam'ın yerine dönelim. Yeni ortaya çıkan birdin olarak Is- lam, bu dinin geçırdiği gelişmeler, Islam'ı yenileştirme ginşimleri, bu- günkü Islam köktendinciliği ve Ame- rikan dış polıtikasında Islam'ın yeri ayn ayn konulardır. Üçüncü Dünya ülkeleri içinde ağırbasan Müslüman topluluklar, birkaç yüzyıl önce birin- ci dünyayı oluşturuyorlardı. Islam uygarlığı Avrupa ülkelerine ilk ders kitaplannı verdi. Batı pusulanın bile ne olduğunu bilmezken Islam ülke- leri, büyük denizleri aşarak birbtriy- le ticaret yapıyorlardı. Bu gerçekler bugün arka planda kalırken HA- MAS'ın yanlış tavn öne çıkıyor. Ba- tılı devletler, Müslüman topluluklann yoğunlaştığı bökjelerde petrol olma- sa bu yerler ve insanlanyla antropo- loglar dışında belki hiç ilgilenmeye- cekler. Bugünkü yaklaşımlan da Müslü- man topluluklarda sanki demokrasi ve adalet olamazmtş gibi bir kanıyı kökleştirecek biçimdedir. Batı kö- kenli akademik görünüşlü bazı ya- yınlara ve resmi raponara bakılırsa, Islam demokrasiyle ve ilerlemeyle bağdaşmaz ve HAMAS'ın ortaya çı- kışı da bu nedenle bir rastlantı de- ğildir. Islam'ın içinde de bir "ileri mi, gerimi" tartışması, hatta kavgası ol- muştur. Bazı Islam toplumlannın de- mokratık olmadıklan, hatta birkaçı- nın teokratik, giderek diktatorya ol- duğu da doğrudur. Ama Fas'ta ve Ürdün'de son zamanlarda gördüğü- müz gibi çogulculuğa doğru açılma temetde halkın tercihi ve baskısın- dan ötürüdür. Öte yandan geçmışinde okJukça iyi işlemiş bir meclis geleneği olan Iran'a, Rıza Şah'ın otokratik yöneti- mini zorla kabul ettiren Amerika'dır. VVashington'un kendi çıkan uğruna "istikrar adası" dediği Iran'da ona "dosf ve /T7Üffefî/c"Şah'ın devrilme- sinin nedeni Amerika'yla bu denli ya- kınlığıydı. Bugün ektiğinı biçiyor. Batı medyasının, islam ülkelerin- de demokrasi olamazmış kanısını uyandıracak propogandası, geliş- meleri dengeli biçimde yansrtma- masından kaynaklanıyor. Bu top- lumlarda çogulculuğa ve halka dog- ru açılışın önemli nedeni aşağıdan gelen baskılardı. Aynca Batı, Müslü- man toplumlan eleştirirken kendi çı- karlanna yarayanlan ona karşı olan- lardan ayınp her birine farklı muame- leler uyguluyor. Irak'a ve Libya'ya karşıdır, ama Suudi Arabistan'a de- ğil. Ya da Irak'a bugün karşıdır, ama dün değildi. Daha önemlisi AmerikaMüslü- man ülkelerde demokrasinin yerleş- mesini istiyor mu? Sovyetler Birltği ve Doğu Avrupa'daki temel değişik- likler buralara "antikomünizm" ve "özelleştırme" getirdi. Oralardaki bugünkü rejimler, demokrasiden da- ha çok bu iki kavramı anlıyor. Oysa demokrasi bu değildir. Ama Ameri- ka'nın bu yanlış tanıma itirazı yok. O da "demokrasi" yaftası altında sa- dece anti komünizm ve özelleştir- me istiyor. Öte yandan Müslüman toplumlarda, diyelim Arap ülkelerin- de demokrasi olunca, böyle bir ge- lişim Doğu Bloku deneyiminin aksi- ne, anti Amerikanizmi de birlikte ge- tirecekfr. Soruyu bir kez daha sorahm: Amerika Müslüman toplumlarda de- mokrasryi gerçekten istiyor mu? lran halkı gibi Arap halklan da Ameri- ka'nın Ortadogu'daki siyasal, eko- nomik ve askeri baskısına genelde karşıdırlar. Çoğulculuk, demokrasi ve hele iktidarlann değişmesi Ame- rika'nın bu yöredeki konumunu te- melden değiştirebilir. Amerika bunu iyi bıliyor. Şimdi aldığı önlemler, her türlü muhaliflerini olabildiğince karar yerterinden uzakta tutmak, çıkarla- nna ters düşenlere ilişkin (doğru ya da yanlış) kötü imajlar çizmektır. Dinler tarihini iyi bildiğim inancın- dayım. Hıristiyanlıkta da demokra- siyle bağdaşmayan çok yönler var. Kaldı ki bir yandan Islam'ı özel amaçlan için kullanmak isteyenler varsa da Kuran'ın kendi bir siyaset kitabı değildir. HAMAS da Islam'ı temsıl etmez. HAMAS önderliğinin Filistin'de iktıdan ele geçirmesıne şıddetle karşıyız. Ancak 1948'de Deir Yassin Müslüman Arap köyünü basarak 257 sivili oracıkta ıdam eden Irgun terörist örgütünün önde- ri Menahem Begin Israil'de başba- kan olmuştu. Üstelik Nobel Banş Ödülü de verildi. Begin bu suçunu Isyanadlı kitabında gururla ilan etmi- yor mu? Işte bu çifte ölçülerdir ki aşınlığı besliyor ve korkulanı başa getiriyor. Dole adaylık yanşında öne geçti VVASHINGTON (Cbmhuriyet) - Siyasi hayatında "son birgörev" olarak ABD baş- kanlığını üstlenmek isteyen 72 yaşındaki senato çoğunluk lideri Robert (Bob) J. Do- le, Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adaylığı yanşında ezici bir zafer elde ederek öne geçtı. Dole'un zaferi, aday adaylanndan iki- sinin de "sonu" oldu ve Lamar Alexander ile Rkhard Lugar yanştan çekildiklerini bildirdiler. Kasım ayında yapılacak başkanlık seçi- minde Demokrat BiU Clinton'a karşı mü- cadele verecek adayını belirlemeye çalışan Cumhuriyetçilerin favori ismi Dole, önce- ki gün 8 eyalette yapılan ön seçimlerde, ra- kiplerini adeta hezimete uğrattı ve 185 de- lege kazandı. "Yaşlı kurt nakavt etti" diyen Amerikan basını, salı günkü sonuçlardan sonra ICan- sas Senatörü'nün Cumhunyetçilenn baş- kan adayı olacağına "kesin gözüyle'' yaklaş- maya başladı. On seçımlerin ilk yapıldığı eyalet olan Nevv Hampshire'da Washing- ton'un "en etkili 7 " isimlennden senato ço- ğunluk liden Dole'a"darbevuran" Patrick Buchanan ile An/ona'da "beklenmedikbir sürpriz yapan" mılyarder basın kralı Steve Forbes ise hüsrana uğradılar. Forbes ile Buchanan, "mücadeleye devam" karan al- dı. Sudan'da parlamento ve devlet başkanlığı seçîmleri En güçlü aday Devlet Başkanı Emir Dış Haberler Servisi- 10 miryon civann- da Sudanlı seçmen, 1989 yılında şimdiki Devlet Başkanı General Ömer el-Beşir li- derliğinde gerçekleştirilen askeri darbeden sonra ilk kez mılletvekili ve devlet başkan- lığı seçimi için sandık başına gitti. 23 gün süren kampanya sonrasında baş- layan seçimlerin ulaşım sorunlan nedeniy- le 17 marta kadar devam edeceği bildıril- di. AFP Haber Ajansı'ndan alınan bilgiye göre 40 adayın yanşhği seçimlerden şim- diki Devlet Başkanı ÖmereJBeşir'in galip çıkması bekleniyor. Parlamento seçimlerinde 986 aday yan- şıyor. 400 koltuklu parlamentonun 275 üyesini seçmenlerbelirleyecek. Geri kalan 125 koltuk, meslek gruplannm ve merke- zi yönetimlerin temsil edildiği ulusal mec- lis tarafindan ocak ayında belirlenmişti. Bagımsız Ekber el Yum gazetesinin sa- lı günü yayımladığı kamuoyu yoklaması sonuçlanna göre seçmenlerin yüzde 56'sı- nın oyunu kullanmaya nıyetli olmadığı, yüzde 70'inin ise Beşir'e oy vereceği be- lirrildı. Seçim ılanlanyla donatılmış Har- tum caddelerinin dün bomboş oldugu kay- dedildı. Beşir'in iktidara getirildiği 1989 askeri darbesinden sonra feshedilen siyasi parti- lerin seçime katılımının yasaklandığı bil- dinldi. Muhalefet partilerinin, seçimin dış dünyayı kardırmak için göstermelik yapıl- dığını ifade ederek seçimi boykot ettikleri belirtildi. 51 eyaletin adaylannın rakipsiz oldugu ve güneyde halen süren iç savaştan dolayı seçimin yapılamadığı bölgeleri tem- sil edecek olan 100 milletvekilıni. devlet başkanınm belırleyeceğı kaydedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle