Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 MART 1996 ÇARŞAMBA HABERLERIN DEVAMI G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY RTUK:Dini kaııallar ayrımcı HÜLYAKARABAĞLI ANKARA - Radyo ve Tele- v ızyon Üst Kurulu (RTÜK) Iz- leme ve Değerlendırme Daıre Başkanlığı, ulusal ölçekte ya- yın >apan televızyon kuruluş- lannı yaym süresı, program ıçenğı ve reklam polıtıkalan açısından değerlendırdı. Dığer kanallann yayın polıtıkalan açısından eleştınldıgi ıncele- me sonunda. dını ağırlıklı program yapan kuruluşlarda "biünçli yayıncılık" anlayışı- nın egemen olması, "hedefkh- lelerini iyi belirlemeye" dayan- dınldı. Bu kuruluşlann, ekran- lannı, "JdeoJojik" görüşlennı yerleştırme yonünde kullan- dıklanna dıkkat çekıldı RTÜK uzmanlannın ocak a\ mda btr hafta ıle 10 gunlük sürelerde ıncelemeye aldığı kuruluşlardan, Refah Partısı (RP) tarafmdan desteklendığı savlanan Kanal 7'nın, kendı ızleyıcısıne karşı sürdürdüğü "hıtarh" yayın polıtıkası, ay- nı zamanda "aynıncılığı bir- likte getiren yaklaşun" bıçı- mınde yorumlandı Çeşıtlı çevrelerce ılımlı lslamcı gö- rüntüsü venlmeye çalışılan FethııDahGüIen'ın denetımın- dekı Samanyolu TV'nın mıllı- yetçı-muhafazakâr bır kımlık taşıdığı, bu kanalda çocuk programlannın yetersız oldu- ğu kaydedıldı Kadm tarıkatı lıderlennden Haydar Baş'ın sahıbı olduğu Mesaj TV'nın değerlendırmesınde, kurulu- şun laıklık karşıtı yayın yap- mamaya ozen gösterdığıne dıkkat çekıldı Işıkçılar cema- atının lıden Hüseyin Hilmi Işık'ın damadı ve Ihlas Hol- dmg ıle Türkıye gazetesmın sahıbı EnverÖren'e aıt TGRT televızyonu, "dini programla- n artış gösteren ve gizH reklam yayımlayan kuruluş olarak" değerlendınldı RTÜK'ün değeriendirmesi RTÜK'ün objektıfınden dı- nı eğılımlı yayın kuruluşlan- nın değerlendınlmesı şöyle MesajTV: Haberler, spor ve belgesel dışındakı programla- nnın büyük bır bolümü dmı ağırlıklı Dını yayınrann çok- luğuna karşın laıklık ve cum- hunyetm temel ılkeienne ters düşen ya da ıhlal sayılabılecek programlar yayımlamaktan özenle kaçımldığı dıkkat çckı- yor. Haberlerde tarafsızlık ıl- kesı hâkim. Yerlı ve yabancı fılm ıle dızılen yayımlanmı- yor Daha çok tasavvuf müzı- ğı ve ılahılere yer venlıyof 22 ocak-31 ocak tanhlen arasın- da günde 170 dakıka haber ya- yını ekrana geldı TGRT: Yayınlann genelme bakıldığında 2 saatte bır ya- yımlanan haber bültenlen ve akşam bültenlennde her gün yer alan yorumlann en belırgın özellık olduğu dıkkat çekmek- tedır Haber programlan da dengelı bır dağılım gösterme- mektedır Dın ıle ılgılı prog- ramlann yûzde 11.12 gıbı bır orana ulaştığı gözlenmektedır Drama yayınlannda yerlı ve yabancı dızıler nıspeten den- gelı bır dağılım göstenrken sı- nema filmlennde bu oran ta- mamen yabancı yapımlar lehı- ne dönmektediT Bu nedenle kanalm, yerlı sınema sanatına katkı adına bır tavnnın olma- dığı, hatta sınema yapımlann- da nıtelık aranmadan, salt dol- gu malzemesı gıbı davrandığı görülmektedır Ozellıkle haber bültenlennde ve magazın programlannda gızlı reklam unsurlan taşıyan haber ve bo- lümlenn sıkça yer aldığı beltr- lendı 7-13 ocak tanhlennde 138 saat 31 dakıka toplam ya- yın, 26 saat 35 dakıka 38 sanı- ye haber bültenı, 9 saat 29 da- kıka 13 sanıye reklam yayım- landı. Çocuk programı yetersiz STV': Mıllıyetçı-muhafaza- kâr bır yayın kuruluşu ızlenımj vermektedır Haber program- lara dığer programlardan daha çok yer vermekte, çocuk prog- ramlan yetersız kalmaktadır. Olay ve haberlenn yansız, ob- jektıf bır bakış açısıyla ızleyı- cısıne aktanldığı söylenebılır Müzık adına yalnızca Türk halk müzığı ve Türk sanat mü- zığı programlanna yer ver- mekte, dığer müzık dallan ke- sınlıkle bulunmamaktadır. Tı- can bır amaç gütmedığı ve dı- nı öğretıye onem verdığı ıçın ozellıkle dığer kanallann ıhlal konulannın başında gelen "cinsellik ve 9001ü hatlar ih- taHerine" rastlanmamaktadır 8-14 ocak tanhlen arasındakı 121 saat 42 dakıka 12 sanıye- lık yayının, 14 saat 51 dakıka 43 sanıyesı haber yayını, 12 sa- at 35 dakıka 57 sanıyesı ünı- versıte sınavları (hazırlığına) aynldı. KanaJ 7: Dığer TV kuruluş- lan ıle karşılaştınldığında tı- can kaygılann ve medya ala- nında görülmeye ahşılmış ra- tıng hedeflı rekabetlenn dışın- da bır yayın polıtıkası ızlemek- tedır Hedef kıtlesını ve mesa- jını belırlemış olarak ızleyıcı- sıne karşı tutarlı bır tutum ız- lemekle bırhkte, bu yaklaşım aynı zamanda bır "aynmcıh- ği" da bırhkte getırmektedır. Kamu anlayışı hızmetı anlayı- şıyla değıl, kendı ızleyıcısının beklentılen doğrultusunda ya- yın yapıldıği düşündlmektedır Bazı haber ve programlarda fasjlırlı bır sıyası görüşe, bazı belde beledıyelen ve ıcraatla- nna fazlaca yer \enldığı u Tür- Idye BüHenl Kent Haber, Is- tanbul Için El Ele" dıkkat çek- mektedır Ozellıkle bazı yorum ve ha- ber programlarda olaylar "biz- onlar. Doğu-Ban, İslam dünva- sı-diğerieri, inanan-inanma- yan" şeklınde aynlmış olarak "bir taraf iyi, diğer taraf kötü" olarak göstenlmektedır 14-20 ocak tanhlen arasındakı 141 saatlık yayının 26 saatını dını yayınlar oluşturdu 'Boru hattmda sorun yok' • Baştarafi 1. Sayfada de yaranna olduğunu bıldir- di. Altıner, boru hattının BM'nin kararian uyannca kapalı olduğunu anımsata- rak "Biz de üyesi olduğumu- za göre, bu karariara doğal olarak uvmamız gerekiyor. Umanm, 11 martta BM ile 1- rak arasında yapüacak gö- rüşmelerde, iki ülkenin de yaranna bir sonuç çıkar" dedı. Boru hattının Türkı- ye'de bulanan bölümünde bir sorun olmadığını vurgu- layan Altıner, görüşmeler- de, doğalgaz alımı, elektrik bağlantısı gıbi konularda da işbirliği olanaklannın ele alınacağıru kaydettı. Altıner, Kerkük-Yumur- talık boru hattından geçirile- cek petrolün miktannın 11 martta belırleneceğine dik- kat çektı. BM karannda, I- rak'ın satacağı yaklaşık 16 milyon varil petrolün, en az yüzde 51'inin Kerkük-Yu- murtalık boru hattından akı- tılması öngörülmüştü. Irak Petrol Bakanı Raşıd de Kuzey Irak'tan boru hat- tını takip ederek Türkıye'ye geldığini, burada yapılan in- celemelerde de güvenlik ve teknik açıdan hıçbır sorun olmadığını belırtti. Boru hattının işlemeye hazır ol- duğunu kaydeden Raşid, he- yetlerarası görüşmelerde de konunun teknik boyutunun ele alınacağını bıldirdı. Ra- şid, Esenboğa Havalima- nı 'nda bır gazetecının soru- su üzerine, "Kuzey Irak'tan karayoluyia Türkiye'ye gir- memin özel bir nedeni yok. Gayet nornıaL Irak'ın kuze- yinden gelip Türkiye'ye gü- neyden girdim" dedı. 5 yıl- dır hıçbir Iraklı yetkılı, Kür- distan Demokratik Partisi (KDP) ve Kürdistan Yurtse- verler Bırlığı (KYB) denetı- mındeki bölgeyı kullanma- mıştı. Raşid'in, Incirlik Üs- sü'nde konuşlu Çekiç Güç'ün denetımındekı böl- geden Türkıye'ye geçış yap- ması, ABD'yı rahatsız et- miştı Raşıd ve beraberindeki heyetin yann Dışışleri Ba- kanı Deniz Baykal'a bır ne- zaket zıyaretı yapması, cu- ma günü de Türkıye'den ay- nlması beklenıyor Zarar 2 milyar dolar Türkıye'nın, Kerkük-Yu- murtalık boru hattından pet- rol akıtıldığı dönemde yıllık 350 milyon dolaı taşıma ge- lin elde ettığı, boru hattırun 5 yıldır kapalı olmasından dolayı da yaklaşık 2 mılyar dolar zarar gördüğü bildınl- dı. BM Güvenlik Konse- yı'nin geçen yıl aldığı 986 sayılı kararda, Irak'ın yılda 2 milyar dolar tutannda pet- rol satmasına izın venldı. Kararda, petrolden elde edı- lecek gelınn yüzde 50'sının ilaç ve gıda alımına, yüzde 30'unun BM Tazmınat Fo- nu'na, yüzde 15'inin Kuzey Irak'takı Kürtlere, yüzde 5'inm de harcamalara aynl- ması öngörüldü. Bırbırine paralel olarak uzanan 986 kılometrelık boru hattının ıçınde halen 12 milyon vanl hampetrol bulunduğu kay- dedıldı. Irak ve Türk heyetlen ara- sında dün öğleden sonra ya- pılan görüşmelenn ardından Irak Petrol Bakanı Raşid, boru hattının açılması ıçın hiçbır engel olmadığını söy- ledı. Raşıd, petrol satımın- dan elde edılen gelırle alı- nacak ilaç ve gıdanın Türk pazarlanndan elde edılebi- leceğini belırterek Kerkük- Yumurtalık boru hattındaki petrolde bır mıktar gravite düşüklüğü olabıleceğinı bıl- dirdı. Altıner de, Irak'ın sa- tacağı petrole talip olabıle- ceklerini belirterek "Asü he- defûniz, ambargonun kaldı- nlmasıdır. Bu konuda daha önce de gerek Cumhurbaş- kanımız, gerek Başbakanı- mız çeşhli girişimlerde bu- lunmaşlardı" dıye konuştu. • Baştarafi 1. Sayfada şısına rakıp çıkar mı? Gorunen o ki ANAYOL hükümetinin ılk günlerı bu konuda belirleyici olacak. Zıra gelişmeler ANAP-DYP ılişkilerınin bırteşme yönünde mi, hırlaşma yönün- de mı olacağını da ortaya koyacak. Ilk izlenım o ki hırlaşma ağır basacak. ANAP ve DYP'de, "Az bakanlık aldık. Şu niye onlarda, bu niçin bızım üzeri- mıze kaldı" gıbı tartışmalar ön plana çık- tı. Ikı partının en azından kısa sürede or- taklığı birleşmeye gotürmeleri zor. Bu konularla önümüzdekı günlerde çok haşır-neşir olacağız. Gündemdeki duruma gelirsek... ANAYOL'un ayakta durabilmesi ıçin sol desteğın süreklı olması gerekıyor. CHP, "Ben desteğe destek demem, so- rumluluğunu ve nımetini almayınca" deyip tavnnı koydu. DSP ıse "Desteğin hası hükümeti ayakta tutandır, ıçinegir- meyız bızım destek dışandandır" deyıp farklı bır tavır ortaya koydu. Yılmaz da sık sık bu hükümet mode- linın Turkıye'de ilk kez denendığını soy- lüyor. Bu ılk denemeye Ecevrt faktörü ayrı bır renk katacak. DSP'nin tutumunun özetı şu: - Sorumluluk almayacak. - Hukümetın ayakta kalmasını sağla- yacak. - Olumsuz bulduğu yasa ve benzer kararları eleştırecek Koalisyonda Ecevit RengL Riski yüksek bır "deneme" dönemı başlıyor. Diyelim ki ANAYOL başansız- lığa gidiyor. Şöyle bir gerekçeye hak ve- recek olanlar çıkacaktır: - Elimiz kolumuz bağlı. DSP'nin kar- şı çıktığı yasalan Meclis'ten geçırebil- seydik bunlar olmayacaktı... ANAP'ın sorumluluk aldığı dönemde- ki bir başarısızlık karşısında şöyle bir demeç de şaşırtıcı olmayacaktır: - 507/ hükümetlenn enkazını on ay gibi kısa sürede kaldırmamız olstnaksız- dı. Bu kadar zamanda bu kadar sonuç alınır. Ne kadar başbakanlık o kadar ça- lışkanlık... Sıra DYP'ye geldiğinde ve ışler sarpa sardığında da savunma yıne hazır oia- caktır: - Arada kesinti oldu. Olan Türkiye'ye oldu. Şimdi yeniden kollan sıvıyoruz, kısa sürede bızden bir şey bekleme- menizi istiyoruz. Son yıllarda hükümetlerin vaatleri boş, ekonomık paketleri mayhoş, so- nuçları da nahoş çıktığı ıçın yenı ANA- YOL'un yaktığı ışık loş. Bu yüzden de aklımızda hep yeni dönemın olumsuz gelışmelere gebe olduğu düşüncesı var. Başta ekonomı olmak uzere temel sorunların çözumu yönunde belırecek ışıklar hem Türkıye'nin hem hükümetin önünü aydınlatabılir. Yeniden Ecevit faktörünedönersek... ANAYOL'la ılgili hergelişmede Ecevrt'in söyleyecekleri de "haber" değeri taşı- dığı içın son günlerde DSP lideriyle he- men hemen her gün görüşüyorum. Ecevit, kendi anlayışı içinde çektığı çizgide yürüyor. Hükümetin ayakta kal- masını sağlayacak, ama olumsuzlukla- rı da sürekli eleştirecek. Ecevit, Çiller'ın devlet anlayışını göz- den geçırmesi gerektiğı görüşünde. Özelleştirmede, yasalara bağlı ılerlen- mesi ve acele edilmemesi düşüncesin- de. Cekıç Güç'ün Türkiye'ye yarardan çok zarar getirdiği öngörüsünde... San muhalefet Koalisyon protokolünde ıse hızla özelleştırmenın yapılması temel hedef olarak gösteriliyor. Devletın yeniden ya- pılanması bölümünde ayrıntı yok. DYP'nın Çekıç Güç'le ilgıli tavrı bellı... Ecevit bu tür sorulara, "Hükümete girmediğimiz için uygulamalanndan so- rumlu olmayız" karşılığını veriyor, ama önümüzdekı dönemde bu açıklama ye- tersız kalabılir. Görünen o ki Ecevit'ın bu tutumuna en büyük tepki CHP'den gelecek. Ece- vit'in bu muhalefet anlayışına şımdıden ad takıldı bıle: - San muhalefet... Solda alışageldiğimiz tutum devam ediyor Ülkemızde muhalefet yapma anlayışı, "Iktıdardakı hükümetin uygu- lamalannı eleştırme" temeiıne oturuyor. Eleştirilen uygulamaya ilişkın karşı öne- n getirme alışkanlığı yok. Önümüzdekı dönem sol da kendı içinde muhalefet yarışına girerse, ken- disını bır "seçenek" olarak sunmayı ih- mal ederse, yenı genel seçimın sonuç- lan bugünü de aratabilir. Spor, en genel tanımıyla, "bıreysel" ve "takım " sporları olarak ıkıye ayrılıyor. Atletızm bıreysel sporlann arasında yer alıyor ve "bütun sporlann anası" olarak kabul edilıyor. Ama atletızmde de takım sıralaması olur. Örneğin, kros yanşlann- da bır takımın atletlen ıçın aslolan, ra- kip takımın atletlerinı geçmektır. Birbır- lerinı geride bırakırlarsa bunun takıma bir faydası yoktur. Atletizm yanşı gıbı sıyası yarışta da ı- kı sol partının bırbirını geçmesinin bir anlamı yok. Bu yüzden de önümüzdeki dönemde DSP'nin CHP'den, CHP'nın DSP'den daha iyi muhalefet yapmasının sola bır katkısı olmayacak. Ecevit'ın bu hükümete verdığı çekım- ser destek de bu anlamda bınncı plan- da değıl. Soldakı ıki partı, "iyi ortak", "ateşlı muhalefet" olduğu gün değil, biri dığe- nnı alt ettığı gun değıl; halka gunluk ya- şamında, "Bunlargitsin, solgelsın'öe- dirtebıldıği gün başarı grafiğinı yüksel- tebılir... Bu kez Ankara'da coplandılârHaber Merkezi - Ünıversıtelerin yıllar- dır çözümlenemeyerek kangrenleşen ağır sorunlan altında ezilen, her fırsatta dıle ge- tırdıklen ıstemlenne yanıtalamayan öğren- cılenn meydanlara taşan ve okullann işga- line kadar varan eylemlen dün de sürdü. Hacettepe Üniversıtesı Edebıyat Fakülte- sı'nde oturma eylemı yapan oğrencilere destek vermek ısteyen Gazi Ünıversitesi öğ- rencilen, kampus gınşinde jandarmanın dıpçık ve coplu müdahalesıyle karşılaştı Çukurova Ünıversitesi öğrencılen, rektör- lük bınası önüne serdıklen mendıle bozuk para bırakırken Trakya Ünıversitesi öğren- cılen de demır paralardan oluşturduklan "Harçlara hayır" yazısını fen-edebıyat fa- kültesının gınş kapısına astılar Istanbul Üniversıtesı (IÜ) Hukuk Fakül- tesı'nde ışgal gerçekleştırdıklen gerekçe- sıyle gözaltına alınan 47 öğrencıden 3 l'ı, çı- kanldıklan mahkemece tutuklandı Anaya- sa Mahkemesı Başkanı Yekta Güngör Oz- den, öğrenci eylemlerinı okula zarar ver- dıklen ıçın eleştırdı. Ankara Gazı Üniversitesi öğrencıleri, yükseköğretırade katkı payı uygulamasının kaldınlması ıçm dün rektörlük önünde bır basın açıklaması yaptılar Gazı Ünıversite- si Özgürlük Cephesı Gınşımı adına yapılan açıklamada, harçlann kaldınlması, eğitım- de özelleştırme sıyasetınm durdurulması, sağlık hizmetlenndeki özelleştirme polıtı- kalannın sona erdınlmesı. öğrencılenn yö- netımde söz ve karar sahıbı olmalan ısten- dı. Açıklamanın ardından öğrencıler, Ha- cettepe Ünıversitesi Beytepe Kampusu Ede- bıyat Fakültesı'nde ikı gündür süren otur- İstanbul l nhersitesi'ni işgal ettiği gerekçesiyle tutuklanan öğrencilerden bazılan serbest bırakıIdL Aiieler, çocuklannı se>inçle karşıladüar. (Fotoğraflar- HATİCE TUNCER) ma ve ışgal eylemıne destek vermek ama- cıyla yola çıktılar Kampus ginşınde sıkı güvenlik önlemlen alanjandarma bırlıkle- ri, öğrencilenn ünıversıteye gırişını engel- ledı Öğrenci ve jandarmalar arasında çı- kan tartışmayla başlayan olaylarda, bır grup öğrenci cop ve dıpçıklerle zorla otobüslere bindırilerek geri gönderildi Aynı andaede- bıyat fakültesınde eylem yapan öğrencıler de kampustakı rektörlüğün önünde toplana- rak protesto yürüyüşü yaptılar Öğrencıler arasından seçılen temsılcıler, rektör yardım- cılan ıle görüşerek isteklennı ilettıler. Yağ- mur ve rüzgâra karşın 1 saat rektörlük önün- de eylem yapan öğrencıler, edebıyat fakul- tesıne geri dönerek oturma eylemını sür- dürdüler İÜ Hukuk Fakültesı'nde ışgal eylemının sonunda gözaltına alınan ve önceki gün çı- kanldıklan DGM'de 'görevsizlik' karan ve- nlerek Istanbul Cumhunyet Başsavcılığı'na sevk edılen 47 öğrenci, dün Istanbui Adlı- yesı'ne getınldı Öğrencilenn ailelennın ve arkadaşlannın da geldığı Istanbul Adlıye- si'nde çok sıkı güvenlik önlemlen altında nöbetçi 2. Sulh Ceza Mahkemesi'ne çtka- nlan öğrencıler, yaklaşık 3 saat sorgulandı. Avukatlann da katıldığı sorgudan sonra mahkeme, öğrencilerden 31 'ını "kanıuma- hna zarar vermek" "öğretimi engeHemek", "pankart asmak ve yazı >"azmak" suçundan tutuklarken 16 öğrencıyı "tutuksuz yarg»- lanmak üzere" serbest bıraktı. Tutuklanan öğrencıler, daha sonra haklannda tutuklama müzekkeresı yazılarak Bayrampaşa Ceza- evı'ne göndenldı. Tutuklama karanna ıtıraz edıleceğı bıldınldı Adlıyede sonucu bekleyen öğrencilenn arkadaşlan ve aılelen, karan 'olumsuz' dı- ye degerlendınrken "Tutuklanan ve tutuk- lanmayan öğrenciierin hangi kıstasla a>Tü- dığına ilişkin gerekçe gosterilmemesinin adalete olan giiveni sarstıgına*" dıkkat çek- tıler. Özden, eyleme karşı ,\nayasa Mahkemesı Başkanı Yekta Gün- gör Özden, Istanbul Ünıversıtesfnde katıl- dığı bır toplantıda, öğrenci eylernlenne ılış- kın görüşlennı açıklarken "Öğrencilenn böyle bir eylemden kaçınması lazım. Ben, 1951-1955 yıllan arasında ögrenci derneği, talebe birliği yöneticilerindendim. Bizim za- manımızda öğrenci olaylan çok daha uvgar, banşçı ve amacına uvgundu. Cam kırarak, kapı kırarak hicbir hak aramastnuı geçerli olduğunu sanmıyorum" dedı. Trakya Ünıversitesi Mühendislık-Mımar- lık Fakültesı bahçesınde öğle saatlerınde toplanan bır grup öğrenci, davul-zurna eşlı- ğmde halay çektı Daha sonra fen-edebıyat fakültesımn gms, kapısına gelen öğrencıler eılerindeki demtr paralarta v oluştüruları "Harçlara hayır" yazısını gınş kapısına bı- raktılar. Çukurova Üniversıtesı öğrencılen de dün öğle saatlennde eğıtım fakültesı önünde toplanarak harç uygulamasını pro- testo amacıyla slogan attı ve rektörlük bına- sı önüne kadar yurüdü. tzmır Dokuz Eylül Üniversıtesı Hukuk Fakültesı öğrencılen de özel kantınlerde sa- tılan gıda maddelennın fıyatlannın yüksek- lığinı protesto ettıler. Türkiye, îsrail'deki şeriatçı terörün banşa sekte vurmak istediğini bildirdi 6 Israil, bu oyuna gelmemeK' SERKAJS DEMİRTAŞ Türkiye, Israil'de artış gösteren terör olaylannı "koşulsuz*' kınadığını belir- tirken Tel-Avıv yöneriminin. banş sü- Tecini yaşatarak "terör oyununa" gei- memesı gerektiğinı biîdirdı. Terör olaylannm bölgedekı banş ve ıstikra- n derinden etkıleyebilecek mtehkte ol- duğunu kaydeden Türkiye, "Ortadoğu banş görüşmeteri, ne olursa obun sür- dürûlmelidir r ' görüşünü bıldirdı. Son terörist saldınlann, Cumhurbaşkanı Süleyman DemireTın gelecek hafta ts- rail'e yapacağı gezinin ertelenmesi olasılıgını doğurduğu kaydedildi. Ortadoğu banş sürecinı tehdit eden terör örgûtü HAMAS'm son 9 günde tsraü'de arttırdığı eylemlere tepkiler sürüyor. Gelişmelen Cumhuriyet'e değerlendıren Dışişlen Bakanlığı yet- kılilen de îsrail'deki terörolaylannı kı- nadıklannı belirterek Türkıye'nin. her türlü teröre karşı olduğunu, her firsat- ta yinelediğıni vurguladılar. Bölgede meydana gelen terör olaylannın Orta- doğu'da banş görüşrnelerine sekte vur- ma amacını taşıdığına dikkat çeken yetkililer, şu göriişlen dıle getirdiier: "HAMAS ve diğer terör örgütferi, ba- nşgörusnıekrini engeüemek istiyoriar. tsrail'in bu oyuna kesüıfikte geuiteme- si gerekryor. Türkiye,Ortadoğu'da bü- yük mesafe annmıs banş görüşmelert- nin sûrdürüfanesindcn yana olduğunu her seferinde belirttL Bu temennâeri- nüa, İsrail yetkilikrine de büdirdik." Dışişlen Bakanlığı yetkıhlen, terör olaylannın her türlüsünün banş ve is- tikran tehlikeye düşürdüğüns dikkat çekerck "İsraffl'de yaşanan son olaytar, bunun bir kanıüdır. Terorizmk müca- dete gereksuümi bir kez daha ortaya çıkn'' dedıler. Dışışleri Bakanlığt'ndan dün yapt- lan yaalı açıklamada, Israil'de mey- dana gelen teröreylemlerinin kınandı- ğı bildınldi. Terör eylemlerinin Orta- dogu banş sûrecini hedef aldığı kayde- dilen açıklamada, şu görüşlere yer ve- rildı: "Ortadogu'da adil ve kalıcı bir banşın kurubnasını arzu eden tûm ta- raflann, çağunızın en bûy-ûk beiası te- rorizme karşı bütün imkâniannı acflen seferber etmeleri gereğini bir kez daha >urguJuyoruz." Cumhurbaşkanı Demirel'in, 11-14 martgünlerinde Isratl'e yapması öngö- rülen resmi gezinin, terör olaylannm son zamanlarda tırmanması nedeniyle ertelenebıleceğı belırtıldı. Dışışleri Bakanlığı, Demirel'in gezısuıin henüz resmen ılan edilmedığını belirterek "ihtiyath" davranırken Cumhurbaş- kanhğı yetkilılen gezi için hazırlıkla- nn sürdürüldüğünü kaydettıler. Demi- rel, HAMAS örgütünün gerçekleştir- dıği terör eyiemlerinden sonra fsrait Cumhurbaşkanı Ezer VVetzmann'a gönderdıgi mesajda. Israil'e yapacağı geziye çok önem verdiğini bildirmiş- ti. Dış basının değeriendirmesi Yunanistan'da ANAYOL tedirgiııliği Avrupah parlamenterlerden Atina'ya ret STRASBOURG (AA) -Yunanıstan'm, tkızce kayalıklan sorununu Avrupa Kon- seyı'nın gündemıne getırmesı gınşımı reddedıldı. Avrupa Konseyı Parlamen- terler Meclısı'nın (AKPM) Pans'te ya- pılan Sıyası Komısyon toplantılan sıra- sında. Macar parlamenter Andreas Bar- sony'nın, Türkiye konusunda hazırladı- ğı rapor gündeme geldı. Raporun tartışılması sırasında, Yunan parlamenterler, tkızce kayalıklan knzı- nın de rapora dahıl edılmesını ve bu ko- nu ıle ılgılı olarak Türkıye'nın kınanma- sını ıstedıler Sıyası Komısyon üyesı par- lamenterler ıse, Yunanıstan'ın bu gınşı- mını kabul etmedıler. Türkiye ıle ılgılı tartışma sırasında, Avrupah parlamenterlerın, ANAYOL koalisyon hükümetinin kuruluyor olma- sından dolayı memnunluklannı dıle ge- tırdıklen de bıldınldı. Avrupah parla- menterlenn aynca, Türkıye'dekı son ge- lişmeler ışığında, Macar parlamenter- den. raporunu güncelleştınnesını ıste- dıklen bıldınldı Bu talep üzenne, Bar- sony'nın, nısan ayında AKPM'de yapı- lacak toplantılar öncesınde Ankara'ya gıderek Türk yetkılılerle görüşmesı ka- ran alındı Macar Sosyalıst parlamenter Andreas Barsony tarafından kaleme alı- nan rapor ve buna bağlı tavsıye karar tas- lağında, Türkıye'dekı yeni seçılmış par- lamenterlere, reformlara devam ederek, Türk yasalannı Avnıpa Konseyı ılke ve standartlanna getırmelen yolunda çağn- da bulunuldu. Fatura dar gelîrlîye • Baştarafi 1. Sayfada hedefleri yer aldı. Pakette yine kamuya yeni perso- nel ahnmaması ve memurtara 19% sonuna kadar temmuz ayında uygulanmak üzere en fazla yüzde 5 maaş arüşı verihnesinin öngöriildüğü öğrenildi. DPT ve Maliye Bakanlığı bürokratîannm da ha- zırtanacak yeni bütçe yasa tasansında öngörülecek hedefler için bir çalışma yaptıklan öğrenildi. Bu- na göre, DYP-CHP hükümetinin ekim ayında TB- MM'ye sunduğu. ancak seçim nedeniyle görüşül- meyen bütçe yasa tasansında yûzde 45 olarak ön- görülert deflatör yüzde 62'ye yükseltilirken, yüzde S. 1 olarak öngötülen büyûme hedefi yûztte 3.5 ora- nına dûşürüldü. Bürokratlarm, yeni kurulacak hü- kümete, aynı tasanda 2 katrilyon 780 trih/on lira ola- rak öngörülen bütçe harcama hedefinin yenı bütçe tasansında 3 katnlyon liraya yükseltilmesi yönün- de öneri götüreceklen de öğrenildi. Ambulansta eroîn V\N/İZMİR (Cumhurivet)- Güvenlık kuvvetlennın uyuştu- rucu kaçaklanna karşı yaptıkla- n operasyonlar sürüyor. Van'ın Başkale ılçesınde yapılan ope- rasyonlarda 30 kılo erom ele ge- çınldı. Izmır'de düzenlenen operasyonlarda ıse ıkısı Buca Cezaevı'nde görevlı 6 kışı 17 kılo esrarla bırhkte gözaltına alındı. Van ve çevresınde yaygın olan uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele eden Narkotık Büro ekıplennin çalışmalan yoğun olarak sürüyor. Uyuşturucu sev- kı ıçın akla gelmeyecek yön- temlere başvuran kaçakçılardan dördü dün toplam 30 kılo eroın- le bırhkte ele geçınldıler. Van Emnıyet Müdürlüğü Narkotık Büro ekıplen, dün Van-Başka- le karayolunda yol kontrolü ya- parken. Mustafa Akkoyun yö- netımındekı Başkale sağlık oca- ğına aıt 65 ED 360 plakalı am- bulansı, şüphe üzenne durdur- dular. Araçta yapılan aramada, ambulansın bazı bölümlenne gızlenmış 26 kılogram saf ero- ın ele geçırıldı. Olayla ılgılı Ambulans şöförü Mustafa Ak- koyun, Tıbbı Sekreter Fevzi Pu- lat ve Sağlık Teknısyenı Abdut- lah Doğmaz gözaltına alındılar. Fevzı Pulat'ın. pıyasa değen yaklaşık 50 milyar lıra olan uyuşturucuya el konulmaması ıçın güvenlik güçlenne 1 mil- yar lıra rüşvet teklıf ettığı de bıl- dınldı. Haber Merkezi - ANAP ıle DYP arasında gerçekleşen ANAYOL koalısyonu. yaban- cı basın ve yayın organlann- da genış bır şekılde yer aldı. Yunanıstan'da, ANAYOL ko- alısyonu tedırgınlık yarattı. Atına'dakı siyası gözlemcıler, "tehlikeli flört" olarak adlan- dırdtklan Tansu Çiller-Mesut Yılmazkoalısyonunun sadece Yunanıstan ıçın değıl, bütün Ortadoğu ıçın de tehlikeli ola- cağı görüşünü savunuyorlar. Atına muhabınmız Murat llemın habenne göre Yunan basın organlan tarafından "Şahinkr" olarak adlandın- lan Yılmaz ıle Çıllerıçın hü- kümette çeşıtlı senaryolartar- tışılıyor. Çıller'in kararlılığı- nı, Kardak kayalıklan knzı sı- rasında öğrenen Yunanlılar, en az Çıller kadar kararlı ve mıllıyetçı duygulara sahıp Yılmaz ıçın de ne gıbı tedbır- ler alacaklannı tartışıyorlar. Yunanıstan'da hükümete yakın basın organlarında, Yılmaz'ın Dışişlen Bakanlığı ve Başbakanlık dönemlenn- dekı Türk-Yunan ılışkılen ye- niden araştınlarak bu kpnu- dakı yorum haberlen "Ulke- miz için son derece tehlikeli bir geBşme" başlıklan ıle ve- nldı. Atına'dakı sıyası göz- lemcıler ıse "tehlikeli flört" olarak adlandırdıklan Çıller- Yılmaz koalısyonunun sade- ce Yunanıstan ıçın değıl. bü- tün Ortadoğu ıçm de tehlike- li olacağı görüşünü savundu- lar. Gazeteler, YıImaz'ınRP Genel Başkanı Necmettin Er- bakan ıle koalisyon yapma- masını, ordu ıle ABD'nın baskılanndan kaynaklandığı görüşünü savundular. lngıltere'de yay ımlanan Fî- nancial Times gazetesınde, 'Düşmanlar, şimdi birbirin- den rahatsız ortaklar haline geldiler' yorumu yapılırken Ankara'dakı gelışmelere ge- nış yer venldı. John Barzam ımzası ıle yayımlanan yorum- da, Yılmaz ıle Çiller arasın- dakı düşmanlığın unutulma- dığı belırtıldı 'Independent' gazetesınde yer alan haberde de 'Ilımlı Türkler birleşa" başlığı altın- da ANAYOL hükümetinin protokolündekı bazı madde- ler aktanlırken merkez solda- kı Ecevit'ın, programı engel- leyebıleceğı bıldınldı. Guar- dian gazetesı ıse habenne Rakip Türk partiler, laik ko- alis\onda birkşti" başlığını at- tı Almanya'da hükümet çev- relennden herhangı bır açık- lama yapılmazken gazeteler. koalisyon habennı genellıkle bınncı sayfadan verdıler. Die Welt gazetesınde, ıç polıtıka- da yaklaşık 10 hafta süren bır felçten sonra anlaşmaya va- nldığı belırtıldı Fransa'nın cıddı gazetelennden Le Figa- roda ANAYOL'u 'Sağ,lstam- cılann yolunu kesti' şeklınde değerlendırdı Amerıka'da yayımlanan Nev» York Times gazetesı, habenne 'Muhafa- zakârlar, İslami güçleri saf dı- şı bırakma konusunda anlas- ö' başlığını kullandı. Özer ÇÜler'e kabine " ricası ANKARA (Cumhunyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller. "ANAYOLTun kurul- ması ve koalisyon protokolü- nün ANAP ve DYP gruplan tarafından benımsenmesı onuruna resepsıyon verdı. ANAP lıden Mesut Ydmaz'ın da katıldığı resepsıyona, çok sayıda mıllervekılı, eşlenyle katıldı Mılletvekıllen, Baş- bakan Çiller'ın eşı Özer Uçu- ran Çiller"den kabıneye gır- mek ıçın nca yanşına gırdı- ler. Çiller, uyumlu bır çalışma ıçın seçım ıttıfakının günde- me gelebıleceğını söyledı. Çiller, "Lmuduolnıamakicin neden yok, ama unıutlu olmak için daha çok crken, biraz da- ha ya>aş" dedı. Lıderler, re- sepsıyondan sonra yaklaşık bır saat süreyle kabine lıstesı ve hükümet programı üzenn- de baş başa görüştüler Devlet Konukevı'ndekı re- sepsıyona ılk gelen Başbakan Çiller ve eşı Özer Uçuran Çil- ler oldu Tansu Çiller, ANAP'lı mılletvekıllen ara- sında dolasarak sık sık espn yaparken hükümete gırme beklentılennı gızlemeyen DYP'hlenn ılgı odağı da Özer Çiller oldu. Bazı mıllet- vekıllennınÖzerÇıller'ınku- lağına kadar eğılıp "kabine yardımı" ıstemelen dıkkat çektı. Ûzer Çiller'ın, son da- kıkada DYP'lı TBMM Baş- kanvekılı KamerGenç'ın eşı Soinç Genç'e "Arnk, konke- ne, çaya, kahveye geürsiniz" demesı gülüşmelere neden ol- du. Tansu ve Özer Çiller, ken- dılennden sonra resepsıyona gelen Yılmaz ve eşı Bema Yılmaz'ı kapıda karşıladılar. Çiller. Yılmaz'a, "Resepsı- yon, iki parti milletvekiilerinin ka> naşması için iyi oldu" de- dı Mılletvekıllerı arasında -\NAVOLTa yönehk espnle- rın yapıldığı resepsıyonda, "müstakbel bakanlar" arasın- da adlan geçen ısımlerden ba- zılan. "24 saat daha havalar- da uçalım bakalım ne ola- cak?" dıye şakalaştılar. Y ılmaz ve Çiller aılesı, sa- londa bır süre bırhkte dolaş- tıktan sonra yemek yedıler. Çiller çıftı, evınde verdığı ye- mekle ANAYOL görüşmele- rını resmep başlatan ANAP Gazıantep Mılletvekılı Mus- tafa Taşar ve eşıne tesekkür ettı Yılmaz ve Çiller, resep- sıyondan sonra Konukevı'nde yaklaşık bır saat süreyle baş başa görüştüler. Yılmaz, hü- kümet programı hakkında gö- rüştüklennı belırtırken Çiller, genel konular üzennde görüş- tüklennı söyledı ABD, îran'ı suçluyor FUAT KOZLUKLU ~ VVASHINGTON - ABD Başkanı Bill Clinton. kökten- dıncı Islamı terör örgütlennın düzenledığı bombalı saldın- larla dokuz günde 58 kışının yaşamını yıtırdığı Israıl ıleda- yanışma ıçınde olduklantu bıl- dirdı. Clınton'ın. aralannda Türkıye'nın de yer aldığı bır- çok ülke baı>kentıne, "Kör- fez'de en büyük potansiyel teh- dit ve istikrarsızuk unsuru lran'dır. Saldınlann arkasın- da tran \ar ve bu ülke izoJe edUmeii, tüm yanrun veekono- mikilişkilerkesilmetidir'' me- saj ı göndenldığı öğrenildi. Washıngton yönetımının, bu çerçevede Rusya ve Avru- pa başkentlerınde yoğun bır dıploması atağına geçtığı be- lırtılıyor. Washıngton, resmi olarak dıle getırmemekle bır- hkte Ortadoğu banş sürecinı sabote temeyı amaçlayan terör eylemlennın arkasında lran'ın olduğunu bıldırdı. Clınton'nı polıtıkasını açıklayan yetkili- ler, Israıl'de yaşanan terör ey- lemlenne Tahran'ın ftnans ve sılah desteğı sağladığını ıddıa ettıler. ABD'ye göre Iran, HA- MAS ve Islamı Cıhad'a 'dip- lomatikmuhafaza yardunı' da dahıl her türlü desteğı sağlı- yor. Clinton yönehrrunın dünkü gınşımlen çerçev esınde, "dip- iomatik kanaDardan her şeyi yapma kararhhğınrian oldu- ğu" mesajı ıletıldı Çekiç Güç'e süre isteniyor W4SHİNGTON (AA) - ABD'nın, Çekiç Güç'ün süre- sinin uzaalmasını Türkiye'den isteyeceği bildirildi. ABD Dışışlen Bakanlığı Sözcüsü Nfcholas Burns, dün bır soru- yu yanıtlarken şöyle dedi: "Çekiç Güç'ün, Irakta 36. pa- ralefin kuzeyindeki bölgede istikrann konınması için ge- rekübirçaDaolduğunainanıyoruz. Çekiç Güç ile il^Mrüm ûlkelere operasyonun uzanfanası içintaleptebulunacağımı- zaeminim." Çekıç Güç konusu, bu hafta, Dışışleri Bakan- lığı Müstesan Büyükelçı Onur Öymen ıle Genelkurmay fiancı Başkanı Orgeneral Çevik Bb-'ın Washıngton'daki te- maslan sırasında ele alınacak. ABD'nin Suri>e ? den feteği ABD Dışişlen Bakanı Warren Christopher'm, Suriye'den "terorizme karşı bir tavır atanaianm isted^ğf bildirildi. ABD Dışışlen Bakanlığı sözcüsü NichotasBurns, yaptığı açıklamada, Chnstopher'm dün Suriye Dışişlen Bakanı Faruk Şara ile bır telefon görüşmesi yapöğını be- ÜTtÜ.