27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 OCAK 1996 PERŞEMBE HABERLER Türk evindeki yangın • BAD-KREUZNACH (İIMPRESS)-Bad- Kreuznach Salınen Caddesi'nde Türk ve Almanlann oturduğu bir binada çıkan yangın, sırnnı korurken yangında yaralanan 24 yaşındaki Elif Sanaltun'un komadan çıkmadığı bildırildi. Yalçın Küçük cezailanıiçin • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Fransa'da yaşayan bilim adamî-yazar Yalçın Küçük, basın yoluyla PKK'nin propagandasını yaptığı gerekçesiyle l yıl hapis, 250 milyon lira para cezasına çarptınldı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan Istanbul 3 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanhğı ilanında, Küçük'ün aramalara karşın adresinde bulunamadığı kaydedilerek karann 15 gün ıçinde temyiz edilmemesi durumunda, hükmün kesinleşmis sayılacağı bildirildi. Hizbullah davası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı'nca. yasadışı Hizbullah örgütünün Düzce gnıbu üyesi olduklan ve bu doğrultuda eylenıler yaptıklan gerekçesiyle yakalanarak haklannda dava açılan 3'ütutuklu 15 sanığın yargılanmasına dün devam edildi. Ankara 2 No'lu DGM'de görülen davanın duruşmasında, tutuklu sanıklar Hasan Aşar, Cengiz Çelik ve Güngör Gök ile tutuksuz snıııkiar katılmazken sanık avukatlan hazır bulıındu ThV davasmda • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türkiyc Insan Haklan Vakfı tarafından geçen haziran ayında yayımlanan "Emil Galip Sandalcf ya Armağan" adlı kitapta ycr alan yazılar nedeniyle vakıt yönetıcileri hakkında açılan davaya bugün saat 09.30'da Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlanacak. Zana'ya insan haklan ödülü • STRASBOURG (AA) - Saharov Insan Haklan Ödülü, Avrııpa Parlamentosu'nda dün düzenlenen törenle halen cezaevinde bulunan ve kapatılan DFP'in eski milletvekili Leyla Zana adına, eşi eski Diyarbakır Belediye Başkanı Mehdi Zana'ya verildi. Zana aynca 15binECU(yaklaşık 19 bin dolar) tutannda para ödülü de alacak. Ödül törenine geçen hafta ölen eski Fransa Cumhurbaşkanı François Mıtterrand'ın eşi Danielle Mitterrand da katıldı Mahsup kalan TV ekibi kurtarıldı • BURSA (Cumhuriyet) - Sanatçı Onno Tunç ve arkadaşı Hasan Kanık'ın ölümüne yol açan uçağın enkazına ulaşmaya çalışan Kanal D Televizyonu'nun 14 kişilik ekibi bir süre mahsur kaldıktan sonra akşam saatlerinde kıırtanldı. Arrnutlu bölgesinde 15 saat mahsur kalan Gemlik Cumhuriyet Savcısı Ahrnet Gümüş'ün de aralanrda bulunduğu inceleme he>eti de sabah güçlükle kurtanlabildi. T.C. RİZE ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ Esas- W 5 132 Karar: 1995 222 Davacı Scsyal Sigortalar Kurumu tarafından davalı Telat Çoruhlu, Baki Çoruh- lu, Kenan Çoruhlu \e arka- daşlan aleyhine açılan rü- cuan tazminat davasının 4.10.1995 tarihinde karara bağlanmış ve davalilardan 298.754.820 TL alınmasına karar verilmiştir. Karar, da- valılara Rize PTT'si aracılı- ğı ile tebliğ edılemediğin- den. Bu karann davalı Ne- şat oğlu Talat Çoruhlu, Ne- şat oğlu Baki Çoruhlu, Ne- şat oğlu Kenan Çoruhlu'ya ılamı. ılan tarihinden itiba- ren 8 gün içinde temyiz et- medikleri takdirde hükmün kesinleşeceğı ilaneıı tebliğ olunur 2 8 Ü . W 5 Basın: 6540» DYP lideri, siyasi istikrar yolunu. başkanlık sisteminde görüyor Çfller, OzaTmizinde• DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, uzun vadede Türkiye'nin sistem değiştirmek zorunda olduğunu söyleyerek, "Siyasi istikrar başkanlık sisteminde" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller, Türkiye'de siyasi istikrann sağlanabilmesi için uzun vadede başkanlık sistemine geçil- mesi gerektığinı savundu. RP'nin yüzde 20 oyla Türkiye'yi ipoteği altına aldığını öne süren Çiller, Seçim Yasası'nın iki turlu se- çime olanak verecek biçimde değiştirilme- si gerektiğini söyledi. Çiller, "Bunun için orta vadede, bir seçim yasasında ittifak ya- pılarak iki kardeş partinin, Anavatan ve Doğru Yol partimiz gibi iki partinin müşte- rek seçime gitmesi nıümkün kıünmaltdır" dedi. Çiller. dün Türkiye Odalar ve Borsalar Bir- liği (TOBB) ile DışTicaret Müsteşarlığı'nın ortaklaşa düzenledikleri "Türkiye-Avrupa Birligi Gümriik Birtigi Bügilendirme Top- lantKi"na katıldı. Toplantının açılışında yap- tığı konuşmada. ekonominin 1994 yılında yaşanan bunalımın ardından geçen 1.5 yıl- lık sürede toparlandığını savunan Çiller, resmi rakamlara göre 1.3 katrilyon liraya ula- şan iç borç stokunun da önemli olmadığı gö- rüşünü yineledi. Siyasi istikrann sağlanmasıyla büyük adımlann daha kolay atılacağını belirten Çiller. "Bugün Türkryeiçin en önemli pro- je siyasi istikrardır. Türkiye siyasi istikran sağladığıoranda. her şeyi aşabüecek konum- dadır" diye konuştu. Siyasi istikrann sağlanabilmesi için orta ve uzun vadeli hedeflerde uzlaşılması ge- rektiğini belirten Çiller, şöyle devam etti: Çiller, başkanlık sistemi konusundaki görüşleriyle Özal'ı anımsatü. (Fotoğraf: AA) "Çünkü kısa vade, mutlaka orta ve uzun vadede siyasi isrikran sağlayabildigi ölçüde geçeriidir. Ybksa palyatif birtakım tedbirler- le, siyasi istikran sağlavabi)eceğimi/i düşü- nemeyiz. Bugün RP'nin Türkive'nin ü/eri- ne koyduğu ipotek, Türk halkının vermiş ol- duğu onaydan kaynaklanmamaktadır. Çün- kü, yüzde 20'lik bir uran aslında Türk hal- kının yüzde 80'inin ne dediğini vansıtma/. Demek ki bugün siyasi yelpazede bir bölün- müşlük vardır. Türkiye orta ve uzun vade- de ne istediğini bilmek dunımundadır. Bu konuda uzlaşma dunımundadır. Bize göre uzun vadede Türkiye siyasi istikran baş- kanlık sistemi ile hulabilir. Bunun için de anayasa değişikliği la/ımdır. İki turlu başkan- lık sistemine, u/un vadede -bu 5 yıl olur, 10 vıl olur- anayasa değişikliği vapılarak Tür- kiye buraya gitmelkür." Çiller, orta vadede siyasi bölünmüşlüğün önüne geçilebilmesi için yeni bir seçim ya- sasına gereksinım olduğunu da kaydederek "Bu seçim kanunu ittifak vaparak iki kar- deş partinin; Anavatan ve Doğru Yol parti- lerimiz gibi iki partinin müşterek seçime gh- mesini münıkün kılmahdır" dedi. BAŞKANLIK SİSTEMİ NEDİR? Başkanlık sistemi, Mayıs 1787'de ABD Anayayasf yla oluşturuldu. Yasama, yü- rütme ve yargı kuvvetleri arasında sert ay- nlığadayanantemsiliyönetımbiçimi. Yü- rütme orgam başkan, yasama organı iki meclisli kongredir. Yürütme organını tek başma temsil eden başkan, parlamenter sis- temlerdeki cumhurbaşkanı ve başbakanın yetkilerini elinde bulundurur. Başkan yet- kilerini kullanırken parlamenter sistemde- ki devlet başkanı gibi sorumsuzdur. Kong- reye karşı siyasi sorumlııluğu yoktur. Se- çilmiş olduğu süre içinde, aldığı kararlar- dan dolayı düşürülemez ve görevden ah- namaz. Başkanlık sistemindeyasama işlev- lerini, senato ve temsilcıler meclisinden oluşan kongre yerine getirir. Yürütme iş- lerini yerine getiren başkanın tam bağım- sız olması gibi, yasama işlevinı yerine ge- tiren kongre de başkana karşı bağımsızdır. Başkan kongreyi feshedemez. Yasa öner- me hakkı kongre üyelerinindir. Başkan ve sekreterleri yasa öneremez. Kongre istedi- ği zaman toplanır, toplantılannı istediği kadar uzatır veya kısaltır. Başkan yalnız olağanüstü durumlarda kongreyi toplantı- ya çağırabilir. Başkan kongrenin toplantı- lanna katılamaz. Başkanın kongreye kar- şı kullanabileceğı en önemli yetki, yasala- n veto yetkısidir. Kongrenin kabul ettiği me- tinlerin yasallaşması, başkanın onaylama- sı koşuluna bağlıdır. Başkanın. kongrenin kabul ettiği merni on gün içinde geri gön- dennesi durumunda, aynı metin her iki mecliste de üçte iki çoğunlukla kabul edi- lirse başkanın imzasına gerek kalmaz. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz'ın Cumhuriyet'e demeci 'Türkiye, Cezayir olmayacak' HÜLYA KARABAĞLI ANKARA-Diyanet İşleri Baş- kanı Mehmet Nuri Yılmaz. Ana- dolu kültürünün temel attığı Tür- kiye'de fanatizm tehlikesi yaşan- mayacağını söyledi. "TürkiyeCe- zayir olmaz" 1 diyen Yılmaz, Yu- nus Emre ve Mevlana'nın derin hoşgörüsü ile aydınlatıcı kişilikle- rinin etkilerinin kolay kolay siline- meyecegini vurguladı. Islamın be- şiği olan Mekke ve Medine'de "Al- lah"aortak koşulduğu" gerekçesiy- le tankatlann reddedıldiğıni kay- deden Yılmaz. "Tarikatçılar biz- de demokrasidenyararlanıvoriar " görüşünüdilegetirdi. tran'da Dev- rim Muhafızlan'nın kadınlann ör- tünmesi konusundaki baskıcı tu- tumlannı yumuşattıklanna dikkat çeken Yılmaz, "Beninsanlannser- best yaşamalanndan yanavim" di- ye konuştu. Diyanet Işlen Başkanı Yılmaz; tarikatçılık, mezhep aynmcılığı ve yükselen köktendinci akımlar ile ezanın Türkçe okunması tartışma- • 'Tarikatçılar demokrasiden yararlanıyor. • Islamın beşiği Mekke ve Medine'de tarikatçılık yasak. • Iran'ın başörtüsü tutumunda yumuşama var. • Ben insanlann serbest yaşamasından yanayım. • Şiddet yanlılan hiçbir zaman başanlı olamaz.' lan konulannda görüşlerini Cum- huriyet'e anlattı. Yılmaz'a yönel- tilen sorular ve yanıtlan şöyle: - Türkiye, bir Cezayir olabilir mi? - Bana da yabancılar bunu so- ruyor. "Köktencitehlikesivar mı?" diyorlar. Ben de onlara, Türki- ye'de, az da olsa şiddet taraftan insan bulunabilir, ama sizin dü- şündüğünüz boyutta olamaz diyo- rum. Çünkü tehlike olarak görmü- yorum. Cezayir olamaz. Bizde Anadolu kültürü hâkim. Yunus Emre ve Mevlanagibi insanlarye- tişmiş. Dinimizin esaslan onlann derin hoşgörü ve gönül adamlık- lanna dayanır. Vaizleri dinleyin. hep iyilikten ve bağışlamaktan söz ederler. Şiddet yanlılan hiçbir za- man başanlı olamaz. Türkiye ka- palı bir rejim değil. Bu da büyük etken. islamiyetintemeli hoşgörü- ye dayanır, ırkçılığı reddeder. Ku- ran'da insan haklan vardır. Pey- gamber'in 'veda hutbesi'nde in- san haklan vardır. Kavmiyetçiliği reddeder. Medine Anayasası dün- yada ilk yazılı anayasadır. Hz. Ali'nin Mısır Valisi'ne yazdığı mektuptan daha iyi insan haklan olur mu? - Tarikatçılık nedir? MİLLETVEKİLLERİ İKİ YILL1K BAŞKANLARINI SEÇECEK Meclis Başkanlığı için ilk oylama bugün ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -TBMM Başkanhgı için yapüacak seçimlerin ilk turu bugün gerçek- leştirilecek. DYP ve RP'li adaylar son dakikaya kadar belderken. tek aday göstermek için çaba harcayan ANAP'ta anlaşma sağlanamayın- ca. fstanbul Milletvekili AHTalipÖz- demîr. Kûtahya Milletvekili Mus- tafa KalemJi ve Gümuşhane MiJlet- vekili Otan Sungıuiu adayhklan- nı açıkladılar. RP'den de dört mil- letvekili Meclis Başkanlığı için aday oldu. Belirsizliğini koruyan yeni hükümetin hangi partiler taraftn- dan kurulacagının 1 BMM'nin ye- ni başkanımn belirlenmesinde etki- lt olacagı bildirildi. RP ile ANAPve DYP'nin sürdür- düğû Meclis Başkanlığı mücade- tesinde. adayı olmayan DSP ve CHP, RP'ye karşı merkez sağ partilerin adaylannı destekleyecek. TBMM Başkanhgı için bugün başlayacak seçime katılacak olan • Bugün yapılacak olan TBMM Başkanlığı seçimi için adaylar son dakikaya kadar bekledi. ANAP'ta tek isim arayışlanna karşın Ali Talip Özdemir ve Mustafa Kalemli adaylıklannı açıkladılar. adaylar, ANAP'h Ali Talip Özde- mir dışmda son güne kadar ortaya çıkmadı. Özdemir'in ardından, RP'den 4, ANAP'tan ise 2 millet- vekili daha Meclis Başkanhgı için adayhk başvurulannı yaptılar. ANAPGümuşhane Milletvekili Ol- tan Sungurlu. partide eğilim belir- lenerek tek aday gösterilmesi gerek- tiğini belirterek akşam saatlcrine kadarbaşvuruyapmadı. ANAPGe* nel Başkanı MesutYılmaz başkan- lıgında dün toplanan Grup Yöne- tim Kurulu'nda da tek aday arayı- şı sürdü, ancak anlaşma sağlana- mayınca Oltan Sungurlu ve Kütah- ya Milletvekili Mustafa Kalemli de TBMM Kanunlar ve Kararlar Da- ire Başkanlığı'na adayhk için baş- vurdular. DYP Aydm Milletvekili ve eski TBMM Başkanı tsmet Scz- gjn, dün akşam saatlerinde Meclis Başkanhgı için adayhk başvuru- sunda bulunurken, DYP Barün Mil- letvekili Köksal Toptan ve DYP TeşkiJat Başkanı MehmetGöttıan'ın da başvuruda bulunabılecekleri ku- lislerde dile getiriliyordu. RTden4aday TBMM'de birinci parti olmasına karşın Meclis Başkanlığı için ANAP ve DYP'ye karşı zorlanacağı belir- tilen RP'den ise 4 milletvekili aday olduklannı açıkiadıtar. DP'den RP'ye geçerek tstanbul'dan millet- vekili seçikn Aydın Menderes. TBMM Geçici Başkanlığı'nı yü- rüten Ankara Milletvekili Süley- man Arif Emre. Çorum Millene- kili Yasfaı Hatipoğhı ve Malatya Milletvekili Recai Kutandün akşam adayhk dilekçelerini TBMM'ye verdiler. ANAP'h adaylarözdemir, Sun- gurlu ve Kalemli, ilk tur seçimler- de kendi içlerinde yanşüktan son- ra en yüksek oyu alan aday lehine çekilecekler. DYP ve RP'nin de ay- nı yöntemi izleyecekleri belirtildi. Milletvekili sayılan toplamı 15Û'yi buknayan ve Meclis Baş- kanlığı seçiminde adaylan olma- yan DSP ve CHP'de, RP'ye karşı ANAP ya da DYP'nin yanında yer alma görüşü ağırhk kazandı. Yann ilk oylamanın yapılacağı genel ku- rul toplannsındanöncepartiler grup toplantısındadegerlendinneyapa- cakiar. DSPnin, ANAP'ın ilk turdan sonrateke inecek olan adayını des- teklemesi, CHP*nin ise çekimser kalması ya da DYP'li adaydan ya- na tavır koyması bekleniyor. - Tasavvufun örgütlenmiş şek- li. Peygamberden sonra ikinci hic- ri asnn sonunda zühd yaşamı baş- ladı. Islam ahlakından aynlanlara tepki olarak doğdu. Yün elbise giydiler, halkalannı genişletmeye çalıştılar. Vefah olmak, yardım et- mek, yetimlere bakmak, iyi ve gü- zel şeylere insanlan yönlendirmek çıkış yollanydı. Bu nedenle u so- fi" denildi. Yani, yün elbise, hem tevazuun hem de ayn bir cemaat olduklannın göstergesiydi. Daha sonra bu zühd hayatının örgütlen- mesi sonucunda tekkeler kuruldu. Kadiri, Nakşi, Rıfai gibi dergâh- laraçıldı. Ahmed Yesevi,Hacı Bek- taş Veli, Mevlana.. bunlar gönül adamlan. Aydınlatan kişiler. Os- manlı lmparatorluğu'nun kurul- masında önemli rol oynadılar. Bu bağlamda konuya kültür olayı di- ye bakmak gerekir. - Örgütlenmeleri nasıl oldu? - Işin ilginç yanı bu saydığımız isimlerden hiçbiri kendileri örgüt kurmadı. Vaazda bulundular ve telkin yaptılar. Öldükten son- ra onlar adına tarikatlar ku- ruldu. Özellikle Osmanh'nın son dönerrüennde tekkeler ta- mamen masumiyetlerini kay- betti. Tembel yuvası olan bu yerlerde hurafeler yaygınlaş- tı. Cumhuriyetle birlikte hep- si kapatıldı. Bugün, Islamın beşiği olan yerlerde tarikatlar yok. Mekke ve Medine'de rast- lanmaz. Yasaktır. Hoş bak- mazlar. Allah'a ortaklık diye düşünürler. -Türkiye'de de yasak olma- sına karşın pratikte öyle ol- madığı göriilüyor. Tarikat li- derieri politik yaşamda da rol «\Tiuyor_. - Demokrasiden yararlanı- yorlar. Bunlann içerisinde za- rarsız olanlar, ibadet amaçlı ortaya çıkanlarvar. Adarn, beş vakit namazın üstüne bir beş vakit namaz kılıyor. Tespih çekiyor ve ayet okuyor. Bir kısmı da, ilımden ve ırfandan yoksun olduğu için etrafına topladığı insanlara faydalı ol- maktan çok, zararlı oluyor. SÜRECEK Meşedov, denetim dışı gruplann savaşa dahil olmasının vahim sonuçlar doğuracağını söyledi Çeçen direnişçflerinden eyleme te\AdHaber Merkezi - Avrasya gemisinin ka- çınlması eylemiyle ilgili olarak yurtiçin- deki bazı dernek ve gruplar destek mesaj- lan verirken Çeçen direnişçilerin genelkur- may başkanı Aslan Meşedov, kendi dene- timleri dışındaki gruplann savaşa dahil ol- masının vahim sonuçlar doğuracaği uyan- sında bulunarak eylemle ilgilerinin bulun- madiğını açıkladı. Meşedov, Reuter ajansına yaptığı açıkla- mada. "kendi denetimleri dışındaki grup- lann savaşa dahil olmasıyla çıkacak vahim sonuçlar konusundan da uyanda bulundu. Türkiye'deki eylemle ilgilerinin bulunma- dığını, "ancak eylemin, Dağıstan'da Rus kuşatması altındaki Çeçen savaşçılann ser- best bırakılmasını amaçladığını" kaydeden Meşedov. "Ptkçokgrubun.mcrkezikomu- taya uymadığı bir an gelebilir'< şeklinde ko- nuştu. Meşedov. *Mozdok, Vladivostok, Saratov, Astrahan ve Moskova'da gruplanmızdan biri ortaya çıkarsa buna şaşırmam^sözlc- riyle. çatışmalann. Çeçenistan dışındaki Rusya topraklanna taşınabileceği uyansın- da da bulundu. Kafkas-Abhazya Dayanışma Komitesi Başkanı Cemalettin Ümit, Avrasya feribo- tunun kaçınlarak içindeki yolcuların rehın alınması olayını. Çeçenistan'da suçsuz in- sanlann öldürülmesine karşı bir tepki ola- rak değerlendirdiklerini söyledi. Kafkas-Çeçen Dayanışma Komitesi adı- na yapılan yazılı açıklamada da. Çeçenis- tan'da Rusya yönetiminin başlatmış oldu- ğu soykınm harekâtının, son olaylarla ye- ni birboyut kazandığı belirtildi. Trabzon'da- ki gemi kaçırma olaymın. bu vahşete duyu- lan tepkinın bir yansıması olduğu kaydedi- len açıklamada şöyle denildi: "Yöntem yadırgansa da amaç asla tero- rizm degildir. Aksine, bir yıldan bu yana Rusya'dan Türkiye'ye nota ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Rus- ya, önceki gün bir grup Kafkasya kökenli ey- lemcinin, Moskova'nm, ÇeçenyaCumhuri- yeti'ndeki rehınc bunalımmı basttrmak için güç kuüanmasına karşı tepki olarak içinde Rus yolculann da bulunduğu Avrasya feri- botunu Trabzon Limanı'nda ele geçirmesi üzenne Türkiye'ye, "derin rahatsı/Jıgınr, dile getiren bir nota verdı. Rusya, Türkı- ye'deki misyonlannm korunması için ek ön- lem talep etti. Türkiye ise. olayı, "teröristey- tem" diye nitelendırerek, Çeçenya'daki ça- tışmalara Türk gönüllülerinin kanştığı yo- lunda Rusyanm duyduğu rahatsızlığını gi- derici mesaj verdı. Dışışleri Bakanı Denb. Baykal dün gaze- teciterin konuyla ilgili sonılan üzenne, ola- vin "müessif birçatışmava yöndmeden nok- talarnnasım" sağlamaya çalıştıklannı belir- terek eylemcıleriin yargılanacağım söyledi. Rusya'nın Çeçenistan'da uyguladığı tero- rizmeson vermevedünyanın görmezden gel- diği buvahşetedikkaüeriçekmeamacınayö- neUktir." Gürcistan'ın Abhazya Cumhuriyeti Par- lamentosu Başkan Yardımcısı Natella Ake- ba, hertürlü terorizmi kınadıklanru açıkla- dı. Akeba, Trabzon'daki gemi baskıru ola- yını gerçekleştiren grup ile de hiç bir ilgi- lerinin bulunmadığını söyledi. Akeba. Çe- çen güçlere Abhazya'da sığınma olanağı sağladıklan iddialannı da yalanladı. Öte yandan. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Albert Çernişev, yurtdışındaki diplomatik misyonlara, güvenlik önlemlerini arttırma direktifı gönderildiğini söyledi. Çernişev, sal- dın olasıhğı bulunan ülkelerdeki Rus tem- silciliklerinin uyanldığını, bu uyanlarda. Trabzon'daki eylemin benzeri saldinlann yi- nelenmesi halinde nasıl davranılacağının behrtildiğini söyledi. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mazhar Afacan. eylemi kınadı. PERŞEMBE ORHAN BLRSALI Değinmelep Toplumu sarsacak ölçüde büyük ve önemli cina- yetlerin hemen ardından yaptlan polis ve bakanlık açık- lamalarında, "katillerin saptandığı ve izlerinin üzerin- de olduklan" belirtilir. Örneğin Uğur Mumcu cinayetinde böyle oldu. Uğur Mumcu'yu Iran yanlısı örgütlerin öldürdüğü ko- nusunda öyle inandırıcı senaryolar gazetelere pom- palandı ki herkes inandı. Ancak Uğur Mumcu'nun öl- dürülmesinde bazı devlet güçlennin işin içinde oldu- ğu görüşü bugün ağırlık kazanmıştır. DGM Savcısı'- nın "Bu işi devlet yaptı, devlet isterse cinayeti aydın- latır" itirafı, ortaya çıkan bir görgü tanığının susturul- ması vb. devleti yoğun şüphe altında bırakmıştır... işin en garip ve acı yönü de devletin şüphe altında kalmaktan hiç gocunmaması ve kendini temize çıkar- mak için kılını bile kıpırdatmamasıdır! " • • • Sabancılar'ın gökdelenine yapılan kanlı baskının ertesi günü ise polisten, Mumcu cinayetine kıyasla çok daha net açıklamalar okuduk. "Katillerin" isimle- ri saptanmış ve hatta gazetelerde video fotoğraflan bile yayımlanmıştı! Fotoğrafların üzerlerinde görülen 1995 tarihi ise güvenlik sisteminin unutkanlığına yo- rumlandı. Acaba? Sabancı Center'ın kolayca girile- bilecek bir güvenlik sistemine sahip olduğu ve bas- kının öyle çok profesyonel bir planlama ve eylem ge- rektirmediği belirtildi. Acaba? "Katiller"\n saptanması toplumu rahatlattı. Ancak bunlann gerçekten katil olup olmadıklannı kimse sor- madı. Suçluluğun kanrtlanmasının bir yargılama so- nucu olabileceğı basit gerçeği ve isimleri açıklanan- lann ancak "katil zanlılan" olabilecekleri unutuldu. Bütün basının, bir gazetecilik ilkesi olan "kuşku pa- yı "na hiç yer vermeyerek hükümet ve polis açıklama- lanyla tam bir özdeş yayın yapması, basının görev ve sorumluluklarını yeniden sorgulamaktadır. Basınırj geçmişte sütten ağzı çok yanmıştır, ancak yoğurdu üfleyerek yemeye de asla yanaşmıyor! Öte yandan katillerin yaşadıklan çevreler üzerine yapılan bazı yüzeysel araştırmalar da, kışilikleri üze- nne dişe dokunur bir bılgi vermedi. Karşımıza "top- lumsal bağlan zayıf, kapalı, içe dönük ve sonınlu ki- şilikler" tablosu çıkıyor. "Çaycı K/z"ın daha önce gö- zaltına alınmış olması ise bugünkü "görev ve sorum- luluklan" konusunda kimseye kesin bir fikir vermez. Bu mantıkla olsa olsa, toplumda eskiden hüküm giy- miş, ancak şimdı toplumla uyumlu yaşayan insanlar üzerinde bir toplumsal terör estirilir. Nitekim bunun sonuçlannı görüyoruz. Cinayeti, bu kişiler işlemiş olsa bile "kimler tarafın- dan yönlendirildikleri" daha derinlemesine bir araş- tırma konusu olmalıdır! Ölü bulunmaları veya ele ge- çirilmeleri ise "Ikiz Kuleler Cinayeti"n\ tam bir sis per- desine büründürecektir... • • • Gazeteci Metin Göktepe'nin öldürülmesi olayın- da "devletin dörtkoldan" yaptığı soruşturmayı, ken- di birimlerini temize çıkarmakla sonuçlandıracağı en- dişesi vardır. Soruşturmanın sonucu ise bize, devle- tin bütününün, içindeki şiddet yanlısı odaklarla bü- tünleşme derecesini gösterecektir. Yani hâlâ umutlu olmalı mı, yoksa olmamalt rrnytz, sorusuna kısmen yanıt verecektir^ '•#,-«.•« v -' » Bekliyoruz. * ' Demîrel sabır istiyor 4 Toplu istişare düşünmüyorıını' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL RP Ge- nel Başkanı Necmettin Er- bakan'ın hükümetı kura- maması durumunda, yeni görevlendirme öncesinde liderlerle toplu görüşme yapmayı düşünmediğinı, ancak bu karannın geliş- melere göre her an değişe- bileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Demirel, dün Çankaya Köşkü'nde gazetecılerin, "Hükümet kurma sürecini hızlandır- mak için toplu istişare dü- şünüyor musunuz" sorusu- na şu yanıtı verdi: "Şu anda düşünmüyo- rum. Bunlar saat başı deği- şen olavlardır. Yann fikir degiştirirsem, siz bana dö- ner, 'Dün dündür, bugün bugündür' dersiniz. Şu an- da düşünmüyorum, süreç jürüTOr. Birazsabırtı ohın." TBMM Başkanlık Dıva- nı 'nda. bugün başkanlık se- çiminin sonuçlanması duru- munda, hükümet kurulma- sı için anayasada tanınan 45 günlük süre işlemeye başlayacak. Hükümet pazarhklan sü- recindeTBMM Başkanlığı için partilerin kesin tavır belirlememeleri nedeniyle, ilk tur seçimlerde sonuç alı- namamasına ve kesin oyla- malann gelecek haftaya bı- rakılmasına kesin gözüyle bakıhyor. Başkanlık seçiminin ge- lecek hafta salı günkü genel kurulda tamamlanması du- rumunda, 45 günlük süre 23 ocak salı gününden iti- baren başlayacak. 45 günlük süre Anayasa uyannca, TBMM Başkanlığı adaylı- ğı için başvuru süresinin so- na erdiği dün akşamdan iti- baren 10 gün içinde Baş- kanlık Divam'nın oluştu- rulması gerekiyor. Anayasa, görevlendirilen mılletvekilinin, hükümet kurması için tanınan 45 gün- lük sürede güvenoyu ala- cak kabineyi oluşturama- ması durumunda, Çumhur- başkanı'na, TBMM Başka- nı'na danışarak seçimleri yenileme yetkisi tanıyor. Ancak, Cumhurbaşkanf na, bu yetkisini kullanmayarak yeni hükümet kurma dene- meleri yapması konusunda sınırlama getirmiyor. 8 Ocak 1996 günü, gazetecilik görevini yaparken polrsce gözallma alınon ve dövülerek yaşamını yitiren Metin GÖKTEPE, ülkemizde giderek arlon basına yönelik soldrıların bir devamıdır. İnsanlorın haber alma özgürlüklerinin engellenmesi ve gozetecilere yönelik saldinlann artmosı, demokrasi ve döşûnce özgürlüğûne vurulmuş oğır bir darbedir. Basına yönelik yapılan saldırılar, en önce demakrasiye zarar verir. Metin GÖKTEPE'yi öldürenler bir an önce btılunmatı ve gereken cezoya corptırılmolıdır. Bu insanlık drşı cinayeti şiddetle kınıyor, herkesi bir kez daha düşünmeye çagırıyoruz. PETROl-İŞ SENDİKASI MERKEZ YÖNETİM KURUIU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle