Katalog

Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenr Ortıan Erinç • Genel Yayın Koordınatöru. Hikmet Çetinkaya # Yazıiilerı Mudürlerı Ibrahim S ıldız, Dinç Tayanç (Sorumlu) 9 Haber Mcrkc/ı Müdürü Hakan Kara 0 Gorsel Yönetmen. Fikrct Eser Ergun Balcı # kiıhbarat Ceneiz Ek Biil Kızanlık Dib Haberlcr g Yıldırım • Ekonomr Biilent # Kulıur Handan Senköken # Spor. Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami karaören • Düzeltme- Abdullab Yazıcı # Foıoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Habcrlcn MehmetFaraç Yayın kunjlu İttıan Sdçuk (Başkan). Orhan Erinç, Oktav kurtböke, Hikjnet Çetinkaya, .Şûkran Soner, Ergun BaJcv Din< Tayanç, tbrahim Vıldız. Orhan Burealı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Baibay 0 Haber Muduru. Doğan Akın Atatürk Bulvan N<v 125. Kat.4, Bakanlıklar- AnkaraTel 4195020 (7 hat;. Faks: 4195027 0 lzmır Temsılcısı. Serdar Kızık, H. Zıya BK 1352 S. 2'3 Tel 4411220. Faks:4419]I70AdanaTemsılcısı:Çe«BiY^enoğhı, Inönû Cd 119 S No I Kat 1, Tel: 3522550. Faks: 3522570 MiksseseMüdüni. EroJErkut0 MEDYAC:• Yönetım MEDYA G : • Koofdınalör AJımet Korulsan 0 Kurulu Ba$lcam-üenel Vonetım Kurulu Muhasebe. BülentYener0ldaiE MudûrCilbiıtErduran Başkanı - Genel Hüse>inGürer0İ4İetme Önder • Koordınatör Reha Mudür Üıtia Çefik • Bılgı-lslem \ail/nal0 Ifitmmn»Genel Müdur Akmten • Murahhas Bılgısayar Sıstem. Mürüvet Çiler Yardımcısı MineAkdağ ûye Bora Göoeoç Yatımla>an ve Basan: \ cnı Gûn Maber \jansı, Basin \e Yavıncılık \ Ş 1 urkocajiı C IA 31 ) 4Kağaloj5lu 3-H14 Ist PK 216 ktanbul f el W2I2) 512 05 05 (30 hall (0 2l2p < ! ' K« 18OCAK1996 İrmak: 5.49 Güncş:7.19 Öğle: 12.21 Ikindı: 14.47 Akşam 16.52 Yatsı: 18.34 MEDYA C Tel 51407 53 - 513 95 80 - 513 84 60-61. Faks 5118466 Güney Kore'den otomobil • Haber Merkezi - Güney Korelı otomotiv şirketi Daevvoo, Alman Auto Sport dergisinin son sayısındaki 2000'li yıllann otomobilleri hakkındaki haberde ikı ayn modelle yer aldı. Italyan tasanmcı G. Giugiargo'nun tasanmını yaptığı Bucrane ile diğer Number 1 modellerinin başansında en biiyük paylardan birinin, otomobil teknolojisti olarak tanınan Daewoo Başkan Yardımcısı Dr. Ulrich Bez olduğu söyleniyor Türk kcı l Miss Almanya'da • BERLİN (AA)- Berlin'de yann yapılacak Almanya Güzellik Yanşması'na, 18 yaşındaki bir Türk kızı da katılıyor. Annesı Türk. babası ise Iraklı olan 18 yaşındaki Yasemin Mansur, 'Miss ve Mister Germany GmbH' adlı şırket tarafından organize edilen \e Berlin Friedrichpalast salonunda yapılacak yanşrnanın. kraliçe adaylan arasında favori gösteriliyor. Tarihi eser operasyonu • İstanbul Haber Servisi - lstanbul Emniyet Müdürlüğü Basın Sözcülügü'nden dün yapılan açıklamaya göre, iki ayn eve düzenlenen operasyonda. çeşitli dönemlere aıt 74 parça tarihi eser ele geçirildi. Olayla ılgili olarak Fatma Belgin Kurhan gözaltına alınırken polıs yetkilileri soruşturmanın sürdürüldüğünü ve ele geçirilen tarihi eserlerle ilgili Müzeler Müdürlüğü'nden inceleme yapılmasınm istendiğini bildirdi. Çevpecilerîn Avrupa turu • İZMİR(AA)- Almanya'da kurulan 'Sürdürülebilir Avrupa. Turu'nun (Sustainable Europe Tour-SET-TEAM) otobüsle Avrupa turuna çıkacağı bildirildi. SET- TEAM'in 1996 yılı boyunca ziyaret etmeyi planladığı 15 Avrupa ülkesi arasında Türkiye'nin de yer aldığı belirtildi. Türk gönüllü örgütü Arkadaş Çevre Grubu'ndan alınan bilgiye göre Sürdürülebilir Avrupa Turu otobüsünde 18 çe\Te uzmanı. sanatçı ve müzisyen bulunuyor. Ekip. gittiği yerlerde sokak tiyatrosu. müzik dinletileri ve resim sergileri gibi sanatsal etkinlikler düzenleyecek. Mudanya deniz otobüsüne zam • BURSA (AA)-tstanbul- Mudanya arasında sefer yapan deniz otobüsünün bilet fiyatlan yeniden belirlendi. lstanbul Deniz Otobüsleri AŞ yetkililerinden alınan bilgiye göre daha önce 300 bin lira olan tam bilet ücreti 400 bin liraya, 200 bin lira olan indirimli bilet ücreti ise 300 bin liraya çıkanldı. Deniz otobüsü, hafta içinde Mudanya'dan saat 08.00'd'e, İstanbul Yenikapı'dan ise saat 18.00'dehareketediyor. Hafta sonunda da Mudanya'dan cumartesi, Istanbul'dan ise pazar günü olmak üzere tek sefer yapılıyor. TYD topfantılam • Haber Merkezi- Türkiye Turizm Yatınmcılan Derneği'nin Kuşadası ve Marmaris'in ardından Antalya"da üçüncü toplantısını düzenledi. Belek Merit Arcadia Otel'de düzenlenen toplantıda konuşan TYD Başkanı Barlas Küntay. 115 bin belgeli yafak ile en biiyük bölge konumundaki Antalya'nın sektörel gelişiminde TYD'nin öncü ve önemli biryeri oldugunu söyledi. Troya Hazinesi'yle ilgili iddia, arkeoloji dünyasmı kanştırdı 6 Schliemaıııı sahtekâr mı?'OZGEN ACAR ANKARA -ÇanakkaleÜe 1873 yılında "Troya Hazinesi"ni bulan Heinrich SchJiemann sahtekâr mı ? Düzenbaz mı? YaJancı mı? Elli yıllık gizemli birkayboluştan son- ra dünya kamuoyu önüne ilk kez nisanda, Moskova'daki Puşkin Mü- zesi'nde çıkacağı açıklanan Tro- ya Hazinesi'nin sergilenmesi ari- fesınde ortaya atılan bir iddia, ar- keolojı dünyasmı kanştırdı. Califomia Üniversitesi'nin "Ida- sik bflimler" profesörü Dr. David A. Traill, yayımladığı bir kitapta Schliemann'ın biyografisi çerçe- vesinde bazı ilgınç iddialar orta- ya attı. 'Patolojik yalancı' u IrovaJı Schlietnann: Hazineya da Düzenbazlık" adlı kitabında Prof. Traill, ünlü Alman amatör arkeoloğun "kazı raporiannda sah- tekârtık yapan, düzenbaz ve pato- lojik bir yalancı oldugunu" yazdı. Kitabın Ingıltere baskısını göz- den geçiren Cambndge Üniversı- tesi arkeoloji profesörlerinden Ant- honv Snodgrass ise "Dr. Traill, Schliemann'ın tümüyle bir psiko- pat olmasa bile kesinlikie namus- lu olmayan egoegzantrik, zayıf kj- şilikü birioMuğıüıu kanrtJamışör" yorumunu getirdi. Dr. Traill "SchKemann'uı na- mussu/Jugunu hah altına süpüre- cekdeğiliz"diyorveeklıyor: "Ar- keolojide buluntuyu gerçekieşfi- ren hafırin verdiği doğru rapora da- yanılarak biünısel yargıya ulaşı- ür." Dr. Traill, bu sözlerden sonra Schliemann'ın Troya Kral/ Pri- am'a ait oldugunu söylediği hazi- nenin bulunuşu hakkında şu ilginç değerlendirmeyi yapıyor: "Ken- disinin söylediğigibi hazinenin hep- sini Tnna duvarlan içinde tek bir noktada bulmu^ değiidir. Altın, gü- miiş, bronz, kaya kristalinden olu- şan bu hazine, Troya duvarlannın içinde ve dtşmda olmak iizere de- gişik yerlerde ve farklı zamanlar- da bulunmuştur." Bu iddıaya karşılık bugün Tro- ya'yı kazan ve Puşkin Müzesi'nde hazineyi gören Alman arkeolog Dr. Manfred Koftnann, "Doğrusu- nu söylemck gerekirse Schli- emann'ın arkadaşı olmak istemez- dim. Ancak ne var ki kendisi arke- olojide bir sahtekâr değiklL.." di- yor. Dr. Kofmann, Schliemann'ın kazı raporlanndan bugün dahi ya- rarlanıldığını "ancakher arkeolog gibi Schliemann'ın da bazı hatala- n oldugunu" söylüyor. Dr. Kofmann, Schliemann'ın yüzlerce işçinin çalıştıgı geniş bir kazıda uğraşırken bazen raporlan günlük tutamadığını, sonradan ya- zarken bazı yanıtgılara düştüğünü, bunlann bugün "sahtekârlık ola- rak niteJenemeyecegini'' sözlerine ekledi. Troya üzerine önemli araştırma- lan olan ve Moskova'da hazineyi Heinrich Schliemann gören ingiliz arkeolog Dr. Donald F. Easton ise kitabın yazan hakkın- da "Galiba Dr. Traill'in şapkası içinde an var" dedikten sonra şu yorumu getirdi: Yalan sövlemesinin nedeni "Schliemann'ın bulduklan hak- kmda yalan söyiediğini belki kabul- leniriz. Ancak. o yalanlan bugün bizleri aldatmak için değil. hazi- neyi o zamanki Türk yetkilikrin- den saklayıp kendisi sahiplenmek için söylediği yalanlar olarak dü- şünebilirifc." Dr. Snodgrass'ın makalesınde kendi kendisinesordugu "Busab- tekâriık neyi değiştirir" sorusunu da yanıtlayan Dr. Kofmann, şöy- lediyor: "HJçbirşevideğiştirmez. Çünkü hazine mevcut Üstdik, sab- te de değil. Hem de Moskova'da Puşkin Mü/csi'ndc. Hazineyi ora- da gördiim." İstanbul Üniversitesi arkeoloji profesörlerinden ve Puşkin Mü- zesi'nde Troya Hazinesi'ni ince- leyen Dr. Ufük Esin, kitabı okuma- dığını belirttikten sonra Schli- emann"ın kimliği hakkında şu bil- giyi verdi: "Schliemann'ın daha önceleri Ruslara silah yapımı icin güherçi- le kaçıran, paracıl bir düzenbaz ol- duğu bir gerçek. Kendisinin nıace- racı ve hayalperest bir kimliğe sa- hip oldugunu biliyoruz. Çocuklu- ğundan beri Troya'y ı bulına tutku- su içinde yaşadı. Buluntulan konu- sundaki rakibi Hoffmann Boetıec- her, Schliemann'ı hazineyi Ati- na'daki bir kuyumcuyayapördığr- nı da iddia edecek kadar Ueri gjt- mişti." Prof. Ufuk, -Bununla birlikte" dedikten sonra düşüncelerini şöy- le ortaya koydu: "Schliemann'ın eksileri de var- dır, artılan da... Buluntulan hak- kında ortaya atılan iddialar üzeri- ne Schliemann, Troya'da iki kong- re toplamıştır. İkincisine Osman Hamdi Bey de kaülmıştır. Bulun- tulann gerçek ve bulunan yerin TroyaoUuğuyiizyilönceki bu kong- rede o zaman protokoie bile bag- lanmıştır." Türk bilım kadını Dr. Ufuk, "Schliemann'dan sonra Troya'da kazan Prof. Karl Blegen'in deikin- d tabaka G safhasında benzeri mü- cevherler buiduğu biliniyor" de- dikten sonra şu değerlendirmeyi yaptı: "Ankara yakınlannda Eskiya- par'da arkeolog Raci Temizer, bir kap içinde bir hazine buldu. Harf- nenin, IÖ 3. biny ıldaki bu parça- lan. tıpkı Troya Hazinesi'ndt gö- rülen saç bukleli parçalara benzi- yor. O dönemde -Vnadolu'da böy- tesine altın lşleyen bir atöiyenin var- lığı kanıtlanmışbr." Moskova'da sergilenecek Öte yandan, ocak ayında Mos- kova'da Puşkin Müzesi'ndesergi- leneceği bildirilen Troya Hazine- si'nin bırkaç aylık gecikmeyle ni- sanda dünya kamuoyuna sunula- cağı açıklandı. Anınısanacağı üzere Schli- emann, 1873'tebulduğu hazinenin "Güzel Helena'nın kayınpederi Troya Kralı Priam"a ait oldugunu sanmış ve anılarında bu hazineyi, Yunan kökenli eşi Sophia'nın şa- lına sararak Türkiye'den kaçırdı- ğını yazmıştı. Berlin Müzesi'nde sergilenen hazine, 2. Dünya Sava- şı'nın sonunda Almanya'nın müt- tefiklerce işgali sırasında ortadan kaybolmuştu. Elli yıl sonra ilk kez nısanda ye- niden gün ışığınaçıkacak olan ha- zineyi, başta Türkiye olmak üze- re Almanya ve Yunanistan. ken- dilerine verilmesini isterken Rus- ya ise bir savaş ganimeti olarak sahipleniyor. Basında promosyon 'Gazeteleri işadamlan çıkanr oldu'ANTALYA (Cumhuriyet) - Basında promosyon kam- panyalannın, toplumu 'avanta'ya alıştırdığı belir- tildi. Olcüyucunun gücüne bağlı olan basının özgür ola- bileceği vurgulanırken top- lumun sorunlanna ortak olunmasıyla basında say- gınlıgın artacağı, medyada- ki tekelleşmenin de olum- suz bir gelişme olduğu kay- dedildi. Antahya Gazeteciler Ce- miyeti tarafından düzenle- nen 'Basında Promosyonve Saygınlık' konulu sempoz- yumda. Gazete Sahipleri Derneği Başkanı Nezih De- mirkent,promosyonun gün- lük gazete satışının 3 mil- yon artmasına neden oldu- gunu hatırlatarak "Promos- yonun saygKizhk yaratOğı- na inanmıyorum. Okuyu- cu rahatsız değfl. Eğer rahat- sz olsa almaz,"diye konuş- tu. Basın Konseyi Başkanı Oktav Ekşi de 1992 yılında çılgınlığa dönüşen promos- yon nedeniyle basında cid- di kavgalann yaşandığını ve basına zarar venldiğini söyledi. Ekşi, konsey olarak promosyonun bir düzene bağlanması için uğraştıkla- nnı ve dağ kanunlan yeri- ne düzene sokulmasına kat- kıda bulunduklannı hatır- lattı. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmenı Orhan Erinç, promosyona başlayan bazı gazetelerin de tiraj kaybma uğradıgından örnek verir- ken çok sayıda gazete ve te- levizyon kanalının buiun- masının çoksesliliğin var- lığını göstermediğini belirt- ti. Erinç, medyadaki tekel- leşmenin de saygınlığı azalt- tığını, halkm doğru, tarafsız haber alma özgürlüğünün de sınırlandmldığını vur- guladı. Promosyon yapma- yan gazetelerin satışlannın dalgalanma göstermediği- ni anımsatan Erinç. "Gaze- teleri gazeteciler degiL işa- damlançıkanroMular. Do- ğan ve Bılgıngrubu sadece gazetecflik yapbklannı söy- lemelerine karşın, başka iş- kollarrv la da ortaklıkla bağ- lantüı olduklan görülüyor. TıcareÜe iç içe olan bu gnıp- lann basın kuruluşlannda elbette bazı haberlergözar- dı edilecektir. Karamsar de- gUim. Basınımız bu sorun- lannı mutiaka çözecektir" dedi. Milliyet gazetesi yazan AH Sirmen, "Promosytjn fev- kalade güzel bir kültür hiz- merkür (!)" diyerek başla- dığı konuşmasını. "Toplum kendi sistcmini yaratmış. Rantekonomisi,çalmaçırp- ma ve talan ekonomisi çık- mış toplumda. tşte toplu- mun saygınlığı ile basının saygınlığının birbirine bağ- boMuğunu görüyoruz. Halk promosyondan bu nedenk rahatsızolmuyor." diye sür- dürdu. Dinleyicılerin "Promos- yonun Törkçesi yok mu" sorusuna Sirmen, 'avanta' olarak yanıtladı. Ankara Gazeteciler Ce- miyeti Başkanı Nazmi Bil- gin, basının toplumu bilgi- lendirmekten başka aydın- latma görevinin de bulundu- ğunu hatırlatarak "Tophım yozlaştığı için basının say- gınlığının da bu kadar ola- bileceğini savunamam. Pro- mosyonu basının itibannı zedeleyici bir olgu olarak görüyoruz." dıye konuştu. Sinüzit, milyarlarca lira tüketiyor •Tıpta, salgı oluşturan burun sisteminin bir parçası olarak tanımlanan sinüsler, soğuk algınhğı sırasında şiddetli baş ağnlanna neden olabiliyor. GÜNDCZ iıvışiR Pek çok insanı rahatsız eden burunda dolgunluk, burun akıntısı ve baş ağn- sı... Bu belirtiler, her yıl te- davisi için milyarlarca lira harcanan 'sinûzit'ten kay- naklanıyor. Tıpta, salgı oluş- turan burun sisteminin bir parçası olarak tanımlanan sinüsler, soğuk algınhğı sı- rasında şiddetli baş ağnla- nna neden olabiliyor. Doç. Dr. Dilaver Öztu- ran, bu aşamada burun ör- tüsünün şiştiğini ve akın- tıyla birlikte burun sümük- le dolduğunda yüzde, ya- naklarda, alında veya göz çevresinde ortaya çıkan baş ağnsının genellikle migTen, damar kaynaklı baş ağnla- n ve gerginlik baş ağnsı ile kanştınldığına diklcat çeki- yor. Alerjisi olanlar, iyi ne- fes almayı ve mukos akışı- nı engelleyecek yapıda bu- run bozukluğu olanlar, sık sık enfeksiyona maruz ka- Tüm yurtta yaşamı olumsuz etidleyen kar, çocuklan sevindiriyor. ( UGUR GÜNYÜZ) Kar, okullan erken tatil ettiYurt Haberleri Servisi -Tüm yurdu etkisi altı- na alan kar yağışı, yaşamı olumsuz etkiliyor. Yurt genelinde çok sayıda ilk ve orta dereceli oİcul kötü hava koşullan nedeniyle tatil edilirken 64 ilde 12 milyon öğrencinin 15 günlük yarıyıl ta- til heyecanı yann başlayacak. Meteoroloji Ge- nel Müdürlüğü yetkilileri, hava sıcaklığının mev- sim normallerinin altına düşeceğini ve yağışlar- la körü hava koşullannın önümüzdeki hafta so- nuna kadar devam edeceğini bildirdi. Yoğun kar yağışı nedeniyle Bursa ve ilçelerinde 208, Kon- ya'da 180, Balıkesir'de 100, Kütahya'da 69, Ça- nakkale'de 50 ve Yalova'da ise 12 köyün merkez- le uiaşımının kesildiği bildirildi. Yurdu öncekı günden bu yana etkisi altına alan soğuk ve yağışlı hava, birçok kentte kara ve de- niz ulaşımı ile çok sayıda okulda eğıtimın aksa- masına yol açtı. Soğuk ve yağışlı hava nedeniy- le ilk ve orta dereceli okullar, Balıkesir Merkez ilçede 2.5 gün, Isparta'da 1.5 gün. Susurluk, Ban- dırma ve Marmara Adası, Emet, Erdek ve Man- yas ile Çanakkale'nin Biga ilçelerinde 3, Ça- nakkale'nin Çan ve Yenice ilçelerinde bir gün sü- reyle tatil edildi. Bilecik Valiliği ise ilk ve orta dereceli okullar ile yaygın eğitim kurslannın 19 ocağa kadar tatil edilmesine karar verdi. Denizli'de 2 gündür devam eden yoğun kar yağışı nedeniyle il genelindeki tüm ilk ve orta dereceli okullann bugün ve yann tatil edildiği açıklandı. Burdur'da kar yağışı nedeniyle yan- yıl tatili dünden itibaren uygulamaya konuldu. 'Ulaşun sağlanamıyor' Kar yağışı yüzünden yurdun çeşitli bölgele- rinde kara ve deniz ulaşımı yapılamıyor. Yalo- va-Kabataş ve Yalova-Kartal arasındaki deniz otobüsü, Marmara Adası-Erdek arasındaki ara- balı \apur seferi, Yalova-Sirkeci arasındaki şe- hırhatlan ile Çanakkale-Gökçeada, Kabatepe- Gökçeada ve Bozcaada-Geyikli feribot seferle- ri yapılamıyor. Topçular-Eskihisar arasındaki fe- ribot seferleri de kontrollü olarak yapılabiliyor. Bu arada, Çanakkale Boğazı 'nda görüş mesa- fesinin 400 metrenin altına düştüğünü belirten yetkililer, küçük tonajlı gemilerin açık denize çıkamadıklannı, koylarda demir atarak bekle- diklerini ifade ettiler. Ankara Büromuzun haberine göre, Milli Eği- tim Bakanlığı'na bağlı ilk ve orta dereceli okul- lar Ankara, lstanbul ve Izmir başta olmak üzere 64 ilde. ilk ve orta dereceli okullarda öğrenim gören yaklaşık 12 milyon öğrencinin 15 günlük tatil beyecanı yann başlayacak. Bu illerdeki okul- lar, 5 şubat günü ikinci yanyıla başlayacaklar. Okullann en geç tatile gireceği Karabük'te ise öğrenciler. 26 ocak günü karnelerini alacaklar. Okullarda bekleme. sorumluluk ve okul dışı bitirme sınavlannın tarihleri de belirlendi. Bu- na göre, haziran dönemi sınavlan 11 -30 haziran günleri arasında. güz dönemi sınavlan da ağus- tos-eylül aylannda gerçekleştirilecek. 1996-1997 eğitim-öğretim yılına. illerin büyük bölümünde 9 Eylül 1996 tanhınde başlanacak. Dokuz $i$e kolaya bedel Yerlimalı kafeinsizkola özügeliyor Haber Merkezi - Eğer kolalı içeceklerin Türkıye'ye geldiğı günierde (1960'lardan söz ediyoruz) "Amerikan kökenli boyalı ga- zozlara karşı antiemperyalisteyleınier"e ka- tılmışbıriysenız,gözünüzaydın. Yüzdeyüz yerli malı üstüne üstlük, "kola" değil, ko- laözü geliyor. Yok o günlere yetişemediyseniz, ama lit- relik pet şişelennın daglar gıbı yığılmasına yolaçan bildığımız bilmemne kola tüketi- mınden rahatsızsanız gene gözünüz aydın, dokuz pet şişeye bedel, tek şişede sunulan koteözü geliyor. Eğer pet şişelen pek kafa- sına takanlardan değilseniz ama çocuğunu- zun litrelerle kola tüketmesinden yakınıyor ve önleyemıyorsanız gene gözünüz aydın. Bağım- lılık yapan kafein maddesi içermeyen kolaözü ge- liyor. Karşımızda YahyaGüneşen ve Aysel Ağacdi- kenvar. Yahya Güneşen projenın müteşebbısi. Ay- sel Ağaçdiken de gıda mühendisi olarak bilimse) sorumluluğu üstlenmiş. Gencecik bir mühendis Ağaçdiken. Gıda mühendisliğınin konsantre ıçecek- ierdafmda uzmanlaşmış. Şeftali konsantresi, viş- ne konsantresi derken laboratuvanndaönce konsant- re çayı denemış. Yani çay demlemek yenne. sıcak ya da soğuk suyla çoğaltılacak bir çay konsantre- si. Başarmış da. En azından öyle diyor. tddialı da. Inat etmiş ve becermiş. Yanm lıtrelik şişe, sulan- dınldığında 5 litre kolalı içecek elde ediliyor. - Pazania çeşitçeşitcolalı içecek varken konsant- resini üretmek nereden aklınıza geldi ? Soruyu omuz sılkip gülerek yanıtlıyor: - Çûnkü ben konsantre içecelder konusunda uz- manıcn. Hepsi bu. Sorumuz havada kaldı derken, Yahya Güneşen. müteşebbis, kapıyor sözü. Maki- neli tüfek gıbı gerekçelerini sıralıyor: Işte gerekçeleri - Bir kere bağımlüık yapan kafein madde- si içermiyor. Sonra buzdolabında yer kapla- mıyor. Dahası çevre zararhlann basında ge- len pet şişesi dağjanna karşı bir içecekbu.Ya- nm litrdik kolaözü Ue 5-6 litre kola elde ede- bilirsiniz. Dahası— Bıraksak sürdürecek. Örnek şışe etiketı- ni gösterip sorduk: - Altın Tcbcssüm ne demeyegeliyor. Mar- kasıbumu" Yanıt akla uygun: - Eee, buz gibi serin bir içeceği, kola tadını duya duya içipserinleyen tebessüm etmezmi ? Üstefik bü- tün geliri ülkede kalacak bir tebessüm altın değe- rinde değil mkür ? Son soru, ılk sorulması gerekendi belki: - Bildiğimiz koladan farkı var mı peki? Buyrun yanıtı: - Var. Soda Ue sulandınrsanız geğirerek, içme su- yu kullanırsanız geğirmeden serinlersiniz. Bu fark değil mi sizce? lanlar ve sigara tiryakileri- nin sinüs problemleriyle kar- şı karşıya kaldıklannı vur- gulayan Doç. Dr. Dilaver Ozturan, sinüslerin ne işe yaradığı konusunda şunla- n söylüyor: "Sinüs yeni doğmuş bir bebektedahi buhınuyTtr. Baş- langıçta bezelye büyüklü- ğünde olan bu boşluklar, burnun icindenyiizve kafa- tası kemiklerinin içine doğ- ru genişleyen boşluklardır. Normal olarak burun ve si- nüsler günde yakiaşık olarak yanm litre mukos(salgı) saf- gılarlar. Üretilen salgı bu- run örtüsü (mukoza) üze- rinde hareketederek toz par- çacıklannı, bakterfleri ve di- ğer havay-a taşman partikü)- leri süpürür vey ıkaıiar. Da- ha sonra bu mukos geriye, boğaza süzülür ve yutulur. lcindeki parçacıklar ve bak- terüer mİdeasidi tarafından parçalanır. Birçok insan bu- nun farkında değiidir, çün- kü normal bir vücut fonk- siyonudur." Doç. Dr. Dilaver Öztu- ran, tipik bir sinüzit olgusu- nun ise soğuk algınhğı ve- ya alerj ik bir atak sonucun- da burun örtüsünün şişme- siyle fazla miktarda mukos salgılanması ile ortaya çık- tığinı belirterek şöyle ko- nuşuyor "Zartar o kadar çok şişe- bffir kisinüslerin küçük acık- hklan kapanır. Hava ve mu- kos burun ile sinüsler arasın- da rahat hareket edemezse mukos sinüsler içinde biri- kir ve basıncın artmasına neden olur. Bu hangi sinü- sün etkilcndtgine bağlı ola- rak yüzde veya alında üze- rinde basmakla oluşan, göz- ler arasında veya gerisinde, yanaklarda ve üst dişlerde ağnya neden olur. Çıkışı ka- palı mukos dolu bir sinüs, bakterilerin üremesi için çok uygun bir ortamdır. Soğuk algınhğı normalden fazla sü- rerse ve süınüğün rengi ye- şil sanya döner veya kötü koku vetat oluşursa muhte- mel bakteriyel enfeksiyon getişmiştir. Akut sinüzit ol- gulanndayüzdeki ve alında- ki ağn çok şiddetli olabiür. Sinüsçıkışının uzun süre ka- pandığı dunımlarda kronik sinüzit gelişir. Baş ağnsı az görülür ancak akıntı ve kö- tü koku devam eder. Bazı si- nüzit olgulan üst dişteki en- feksiyonun sinüse geçınesi sonucunda oluşur." İdam mahkûmu kadını, vali kurtardı FUATKOZLUKLU VVASHESGTON - Ölüm cezası karşıtlannın kampan- yası sonucu sanayileşmiş ül- keler arasında idam cezası- nı uygulayan tek ülke olan ABD'de bir kadın, son anda affedildi. Kocasını öldür- mekten idama mahkûm 37 yaşındaki Guinevere Gar- cia'nin cezası, karan değiş- tinne yetkisine sahip vali ta- rafindan önceki gün ömürbo- yu hapse dönüştürüldü. Yaşarru boyunca başta ak- rabalan olmak üzere birçok erkeğin cinsel ışkencesine maruz kalan Guinevere Gar- cia hakkındaki karar değiş- ririlmeseydi, ölüm cezasının yeniden konulduğu 1976 yı- lından beri ABD'de idam edi- len ikinci kadın olacaktı. Garcia'nın idam cezası- nın dûn sabaha karşı infazt için bütün hazııiıklartamam- lanmış bekleniyordu. Uluslararası Af Örgütü da- hil birçok ölüm cezası kar- şıtı örgüt ise aylardan beri sürdürdükleri eylemlerinden sonuç elde edebilecekleri umuduyla son sözü söyleme yetkisine sahip lllınois eya- leti valisi Jim Kdgar'a "af- fetmesi için" baskı yapıyor- du. Zehirli iğne vurulması- na saatler kala, bir daha de- ğiştirilmemek kaydıyla idam karannın bozulup ömürboyu hapis cezasına dönüştürül- dûğünü öğrenen Garcia, "Te- şekkürier Tanrım" dedi. VebnaBarfield(52), 1984 yılında, erkek arkadaşını ze- hirleyereköldürmekten Ku- zey Carolina'da zehirli ığ- neyle idam edilmişti.