Katalog

Cumhuriyef İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Ya\ın Yönetmenı Orhan ErinçO Genel Yayın Koordınatorü Hikmet Çetinkaya • Yazıışlerı Mudürlerı lbrahim Yıldız(Sorumlu), DinçTayanç # Haber Merkezi Müduru Hakan Kara # Görsel Yönetmen Fikret Eser Dış Haberler Ergun Balci # 1-ııhbjra: V. alçın Çakır # Ekonomı Bülent kı/anlık 9 Kulrür Handan Şenköken # Ya>ın Kurulu (Başkan). Orhan İlhan Selçuk Erinç. Okta> Spor Abdülkadir Yücclman # Makaleler Sami Karaören Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet • Çe\ın Seyfettin Turhan • Düzeltme Abdullah Çetinkava. Şükran Soner. Ergun \anciO B\lgı-Bdge Edib« Buğra • Fotoğraf Erdoğan Bakı,DinçTa\aırç.İbrahimYıldız, Köseoğlu Orhan Bursalu Mustafa Balbav AnkaraTemsılcısı. Mustafa Balba\ 9HaberMûdürü. Doğan Akın Atatüık Bulvan No 125, Kat-t. Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020 (7 hat). Faks: 4195027 • IzmırTemsılcısı. Serdar Kıak,H.Zi}aBK. 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks 4419117 • AdanaTemsılcısr.ÇetiBYiğeDOğlıı.tnönüCA 119 S.No 1 Katl.Tel 3522550. Faks 3522570 Müessese Müdüni ErolErkut» MEDYA C: • Yonetım Kurulu Koordmatör Ahmet Konılsan # Başkanı-Genel Mudur Gülbin Er- Muhascbe BöIentYener91dare duran # Koordınator Reha Işıt- Hüse>inGürer#ljletme Önder man • Genel Mudur Yardımcısı Çclik'«B\lgı-Ulem. Naillnal9 Mine Akdağ • Halkla Üışkıler Bılgısa\arSıstem: MürihetÇiler Muduru Nurten Berkso> \.2>ımla)aB \e Basao: Yenı Gun Haber Ajansı Basm \e Yayıncılık A S TurkocaŞı cıd 39 4, Cağaloğlu 34334 lst PK. 246 l>tanbul fei (0 2121 512 05 05 (20 hatl Faks (0 212)513 85 95 2AGUSTOS1995 Imsak: 4.09 Güneş: 5.53 Öğle: 13.17 Ikindi: 17.10 Akşam20.27 Yatsı: 22.04 MEDYACTei 5i40753-5i39580-5i:-8460-6i,Faks 5H8466 Kısa bacaklı ilginç dost • Çeviri Servisi- Munchkin kedileri. dünyada oldukça az bulunan bir tür. Bu kedılenn en büyük özellıği ise bacaklannın normal kedilere göre yan yanya kısa olması. lşte bu kedilerden biri. ABD'nin Massachusetts eyaletınden Laurie Bobskill. 5 yaşındaki kızıl ve beyaz tüylü ilginç Munchkin kedisiyle oldukça iyi bir dostluk kurduklannı söylüyor. (FotoSraf: REUTERS) Okullu Mengen aşçıları • Haber Merkea- Türkiye'nın ilk ve tek aşçılık okulu Mengen Anadolu Aşçılık Meslek Lisesi'nin müdürü Fatih Kılıç. öğrencilerinin başanlannı sevinçle izlediğini belirtti. 24 saatini okulda öğrencileriyle geçiren Kılıç. "Alaylı iken dünya çapında üne kavuşan Türİc aşçılanna şımdi de okullu özelliği kazandırdık. Öğrencilerimin başanlan Türkiye ile sınırlı kalmayacak. Emınim, birçoğu mutfağımızı dünyanın dört köşesinde temsil edecek" dedi. Girne'ye yardım konseri • İstanbul Haber Servisi - Orman yangınında büyük zarar gören Girne'ye yardım amacıyla kardeş belediye olan Kadıköy Belediyesi ile TRT tarafından 5 ağustos cumartesi günü konser düzenlenecek. "Girne'ye Bir Tutam Yeşil" sloganıyla Bostancı Gösteri Merkezi'nde saat 21.30'da başlayacak konsere, 60"ı koro, 20"si saz olmak üzere 80 TRT sanatısı katılacak. Konserin davetiyelerinin 500 bin lira karşılığında Bostancı Gösteri Merkezi, Iskele Mavi Nokta ve Caddebostan Kültür ve Sanat Merkezi gışelerinden alınabileceği bildirildi. Candan Erçetin kaset çıkardı • Haber Merkezi - Şarkıcı Candan Erçetin. "Hazınm" adlı kasetini piyasaya sürdü. 1986 yılında "Halley" adlı parça ile "Klips ve Onlar" grubunun elemanı olarak Norveç'te yapılan Eurovision şarkı yanşmasında Türkiye'yi temsil eden Erçetin, tstanbul Belediyesi Konservatuvan Şan Bölümü'nden mezun oldu. Erçetin'in çıkardığı kasetin aranjörlüğünü Gökhan Kırdar yaparken bestelerde Ahmet. Gökhan Kırdar, Sezen Aksu gibi ünlü isimlerin imzası yer alıyor. Erçetin, Galatasaray Lisesi'nde mûzik öğretmeni olarak çatışıyor. Süper liselere kayıtlar başladı • İstanbul Haber Servisi- Kamuoyunda süper lise olarak bilinen ve ağırlıklı yabancı dil programı uygulayan liselere ön kayıtlar dün başladı. tstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre, önkayıtlar 25 Ağustos Cuma gününe kadar, asil kayıtlar ise 27- 28 ağustos tarihlerinde yapılacak. Kızıl Minare Camii avlusuna yapılan kaçak inşaatın temel hafriyatından Roma kalmtılan çıktı Belediye, tarihi ezerken yakalandı• İstanbul'un Aksaray semtindeki tarihi camiye ek bina yapmak üzere ruhsatsız olarak temel kazısına başlayan Büyükşehir Belediyesi'ne ait iş makineleri, toprak altından Roma dönemi kalıntılan çıkınca suçüstü yakalandılar. İstanbul Haber Servisi - Aksaray Horhor Caddesi üzenndeki Kızıl Minare Camii "ne ek bina yapılmak için başlatılan temel kazısı, arkeologlann çabasıyla durduruldu. Temel kazılan alanda Roma dönemine ait eserlerin bulunduğu inşaatın, Kültür ve Tabiat Varlıklannı Konıma Kurulu ve istanbul Büyükşehir Beledivesi'nden ruhsat alınmadan başlatıldığı ortaya çıktı. Inşaat ruhsatı alınmamasına karşın istanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait iş makinelennin temel kazı ışleminde kullanıldığı belirlendi. Temel kazısı sırasında ikı adet Roma devrine ait mermer sütun bulunurken uzmanlar, kazı işleminin yan perdeleme duvarlan yapılmadan sürdürüldüğü için tarihi minarenin ve yandaki binanın çökme tehlikesi ile karşı karşıva olduğunu belirttiler. Arkeologlar devrede Arkeoloji ve Arkeologlar Derneğı'nın, geçen cumartesi günü. yerinde saptamalarda bulunduğu ve bir tutanak düzenleyip istanbul Arkeoloji Müzesi Müdürlüğü'ne yasadışı işlemi bildirdiği öğrenıldi. Dernek yetkilisi Ahmet Yaraş. cumartesi günü yerinde saptamalarda bulunduklannı söyleyerek Ahmediye Polis Karakolu'na başvurduklannı, polisin Cami Yardımlaşma ve Yaptırma Derneği'nin mütevelli heyetini, inşaatın durdurulması için uyardığını belirtti. Yaraş aynca, Eminönü ve Fatih'in StT alanı ilan edildiğıni ve tstanbul Büyükşehir Belediyesf nin de bu inşaata yasal olarak ruhsat veremeyeceğini anımsattı. Arkeoloji \e Arkeologlar Derneği olarak, konuyu yakından izlediklerinı sövleyen Ahmet Yaraş, "Ortada yasadışı bir işlem var. Konuyu Arkeoloji Müzesi aracdığn la Kültür \e Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'na aktardık. Gerekii mercilere de bildirimde bulunduk " dedi. SİT KARARINA KARŞI ÇIKAN BELEDİYENİN GERÇEK AMACI ORTAYA ÇIKTI Takke düştü, kel göründü'OKTAY EKfriCÎ istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile kimi üst düzey belediye bürokratlan, Koruma Kurulu'nun "tarihi yanmada"yı "SİT alanı" ilan eden karanna karşı çıkarlarken şunu söylüyorlar: "Bu bölgenin birçok yeri yeni yapılaria dolmuş. Neyi koruyacaksııuz? " Ve ardından da hemen ekliyorlar. "Amaç, belediyenin yetkilerini abnak. Bu SİT karan demokrasive darbedir™" Fatih ilçesine bağlı Horhor Caddesi'ndeki tarihi Kızıl Minare Camisi'ne Anakent Belediyesi'nin araç ve işçileriyle • Suriçi'nin StT ilanı karanna tepki gösteren belediye. kaçak inşaata destek olurken tarihin yok edilmesine de 'kurumsal katkısını' vermiş oluyor... Bu nedenle SlT karan. hiç değilse bundan böyle inşaat denetıminı sıkı bir takibe alarak. genye kalan değerlerin kurtanlmasını amaçlıyor. Nitekim. Anakent Belediyesi'nin araçlanyla kaçak inşa edilmeye başlanan cami eklentisinin temel kazısında ortaya çtkan "Roma dönemine ait" yapı kalıntılan da bu amacın dogruluğunu ve gerekliliğini kanıtlıyor... SlT karannın demokrasıye aykırı olduğu savına gelince. Bunu ileri sürebilmek için, her şeyden önce belediyenin, tarihsel mirasın korunmasında en yapılmak istenen "kaçak" ek inşaat, bu tür sözlerin ne denli boş olduğunu bir kez daha gösterirken. yine aynı "belediyeci" (!) kadronun SlT karanna aslında neden karşı çıktiklannı da açıkça ortaya seriyor. Sur içinde birçok bölge. örneğin Aksaray ve Horhor Caddesi çevresinde de olduğu gibi. gerçekten önceki yıllann duyarsız imar politikalanyla bugün yeni yapılarla dolmuş olsa bile. özellikle "toprak altındaki kültürel miras" tüm tanhsel değerleriyle varlığını sürdürüyor. azından kuruldan daha duyarlı olduğunu ve tarihi yanmadada Roma. Bizans ve Osmanlı uygarlıklanna ait tüm değerlere sahip çıktığını, hiç değilse birkaç örnek dav ranışla kanıtlaması gerekmez mi? Belediye tarihe saldınyor Ama bugünkü Anakent Belediyesi. tüm İstanbul için bunu yapacağına. demokrasi adını verdigi yüzde 25 oy desteğinin ardına sığınarak. kentin tarihine saldırmayı yeğliyor ve hatta kaçak inşaata destek olarak. yasalann çiğnenmesine de ön ayak oluyor. Horhor'daki olay, SlT'le ilgili tüm tartışmalann "gerçek yüzünü" böylece ortaya çıkarmış oluyor. tzinsiz inşaatta, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin iş makineleri kuUanıldı. Pop müziğin, medyatik olmadan, çok özel sesi ve emeği ile yıldız olmuş sanatçısı Nilüfer: Şarkı söylemek bir tutku• Nilüfer için şarkı söylemek, şarkıcı olmak, yaşamla eşanlamlı bir duygu. Yıldız olmayı, para kazanmayı düşünmeden, sadece ve sadece şarkı söylemek, şarkıcı olmak tutkusu ile bu işe başlayan sanatçı, para ile yaratılan çıkışlann kalıcı olmadığına, ancak içinde güzel müzik ve ses varsa yaratılan imajın ayakta kalabileceğine inanıyor. ŞÜKRAN SONER ~ ~ Nilüfer'le Rumelıhisan konser- leri başlamadan bir gün önce gö- rüşmeyi, yazıyı konserlerin başla- masına yetiştirmeyi istemiştim. Eksik kalmış, gecikmiş hazırhklar nedeniyle bence konser öncesi he- yecanını, paniğini bastıramadığı için. zaman ayıramadı. yazının yayımlanması, konserlerin bitimi- ne kaldı. Ilk konser gecesinin ardından evinde buluştuğumuz Nilüfer. gerçek bir sanatçıda hiç yok ol- madığı anlaşılan aşın heyecan ve paniğini artık atmıştı. Çok başan- lı, güzel geçmiş bir konser gece- sinin keyfini, onurunu yaşıyordu. İnatçı kızın düşleri İkincı akşamında izlediğim konserde de bir kez daha gördüm ki, Nilüfer'in hayranlanyla ku- caklaşması için öyle anımsatılma- ya. rekJama falan hiç gereksinimi yok. O, gerçekten pop müziğinin klasiği olmuş. bunu da fazlası ile hak etmiş bir sanatçısı. Kendi ile çok banşık. sakin. a- ma gerçekten mutlu bir Nilüfer'i kendi anlattıklan ile biraz eskile- re de dönerek tanımak ister misi- niz? Biraz inatçı, fazla çalışkan ol- mayan, ama disiplinli, terbiyeli bir çocuk. Kendini ta en başından, her zaman şarkı söyleyen bir çocuk olarak anımsıyor. Ozel bir müzik eğitimi. harika çocukluk yıllan yok. Ancak annesinden miras, çok güzel bir sesi olduğunun bilincin- de. Aynalarkarşısında, elinde ha- yali mikrofon, kendine hayran. şarkıcı olma düşleri ile büyüyor. Müziğe ilk adım 11 >aşında babası ölünce, so- rumluluğunu tek başına annesi üstleniyor. 15 yaşındaki Italyan Kız Lisesi öğrencisı. kafasma, s- es yanşmasına katılmayı sokmuş- tur. Yanşmaya gizlice kaydolma- ya kalkışıyor, ancak yaşı tutmu- yor. Zor da olsa, ağlanıp sızlana- rak anneyi, Hafta Sonu Yanşma- sı'na katılmaya razı edilıyor. Nilüfer, işte bu yanşmada bi- rinciliği kazanarak sanat yaşamı- na ilk adımını atmış oluyor. Ode- on plak şirketinin yöneticileri ta- rafindan bu yanşmada keşfedile- rek 1972 yılında. 17 yaşında ilk Nilüfer, Gökberk Ergenekon ile olan beraberiiğinden çok mutlu olduğunu belirti>or. Beraberliğin, karşılıklı sav gıdan, sevgiden doğduğuna ve jüriiyeceğine inanıyor. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) 45'lik plağını çıkanyor. Nılüfer'in, o günden bugüne gelen başan çizgisinde. hiç med- yatik sıçramalar. sansasyon başa- nlar yok. Sanki en başından. bir yıldız olarak doğmuş, hep öyle kalmayı başarmış. her yeni çıkışı ile daha ileriye yeni bir adım at- mış, ayağını sağlam yere basan bi- ri. Her yeni çıkışında müziğinde. stılinde. tekniğinde, hatta fiziğin- de sürpriz yenilikler var. Arada belki de kendini özletmek üzere çekilme süreçleri anımsıyonım. Sevecen değişimler Gülerek her şeyin kendığılin- den, programlanmadan geliştiği- ni anlatıyor. Belki yaşı, belki et- kilendiği müzik, birlikte olduğu çevre. sanatçılar, duygusal bağlar ile bağlantılı bır ara Tiavi gözlü. kızıl saçlı, bir ara siyan saçh, fra- pan. şimdi de daha ağır başl ı. pas- tel renkli bir Nilüfer var. Görüntü değişikliklerinı, sevecen, "kadın- ca" olarak anımsıyor Müzikteki değişimlerde, birlik- te çalıştığı bestecilerin, tüm sanat- çı kadrolann önemli biretkisi var. Nilüfer'in ilkesi en iyilerle en iyi— yi yapabilmek için çok çok çalış- mak. Iddiası ise her zaman için sevilen, saygı duyulan bır şarkıcı olmak. Besteciüği reddetmiyor. Geç- mişte "Erkekler Ağlamaz" gibi çok başanlı olmuş beste ömekle- ri de var. Gelecekte de çok içinden gelirse yine beste yapabileceğini düşünüyor. Ancak mesleğinde ön- celiği. tutkusu iyi bir şarkıcı ol- mak. Bitmeyen tutku Değışik sanatçılar, bestecilerle şarkıcılık yapmanın. aynı zaman- da monotonluktan kurtulmak için de önemli bir araç olduğuna ina- nıyor. Şarkıcı olmak ve de en ba- şından kazandığı sevgiye layık ol- mak öylesine büyük bir tutku ki, onun için yaşamın eksenı, önceli- ği olmuş. Bütün yaşamı ona göre düzenlenmiş. Aslında şarkıcılığa başlarken. bunun bir profesyonel iş. geçim kaynağı olacağını. ken- disini yıldızyapacağını falan.. pek düşünememiş. Başan sorumlulu- ğu, sorumluluk daha çok çalışma- yı getıımiş. Unlülerie çalışma Nilüfer, her dönem Efsun Tos- toprakgibi bir büyük opera sanat- çısı ile ses çalışmalannı. Kaya- han.OnnoTunçgıbı pop müziğin en büyükleri ile beste çalışmala- nnı yürütmüş, yaşamını nerede ise tümü ile müzik çalışmalanna adamış. Çoğunluk sanatçıdan çok farklı olarak, sade. evinde. gece yaşamından, medyatik çıkışlar- dan uzak bir yaşamı seçmiş. Müzikle bağlantılı çalışmalan dışında ne yaptığını sorduğunuz- da. yine öne şarkı söylemek ve bü- tün dünyadan müzik dinlemek çı- kıyor. Arta kalan zamanda olabil- diğı kadar çok seyahat etmek, çok sevdiği kedisi. evı ve doğa ile uğ- raşmak. sinema, biraz yüzmek, yürümek gibi şeyleri sayabiliyor. Arada hemen altını çizmeden edemiyor. "Ben aslında çok kü- çük şeylerle, avnntılarla mutlu olurum. Güzel bir çiçek, bir dav- ranış, an, doğa, yaşama dair her güzel aynntı beni çok mutlu eder" diyor. Sürpriz muduluk Nilüfer, önceliği, tutkusu. mü- zik ve şarkıcılık olduğu ve de bu anlamda kendini fazlası ile bencil bulduğu için, özel yaşamında uzunyıllaryalnız kalmayı seçmiş. "Yaşadığım düş kınklıklan. beni yıldırmıştı. Naşamımdaki önceli- ğin müzikolduğuna ve vasamımın geri kalanının müzikle, baş başa geçecegine inanmış. buna karar vermiştim. Sonra beni de şaşırtan, hiç beklemediğim bir değişikiik ol- du. \aşamıma sürpriz bir şekikle Gökberk girdi"diyor. Gökberk Ergenekon ile olan be- raberiiğinden çok mutlu. Ne ken- disinin politika dünyasına girme- sinin ne de Gökberk Ergene- kon'un onun iş yaşamına bulaş- masının söz konusu olduğunu be- lirtiyor. Beraberliğin. karşılıklı bırbırlennin işlenne. yaşamlan- na. kişiliklerine duyduklan saygı- dan, sevgiden doğduğuna ve yü- rüyeceğine inanıyor. Çıkışlar, kayboluşlar Nilüfer. müzik yaşamında za- man zaman göze çarpan çıkışlar ve kayboluşlann bir özletme, ye- ni kimlikle çıkma çabası ile iliş- kisi bulunmadığını, işin gereği ol- duğunu anlatıyor. Bir kaset çalış- masını, yoğun konserler, yeni ka- setin radyo ve televizyonlarda bol bol yayımlanması izliyor. Ondan sonra da yeni bir çalışma için eve kapanmak zorunda kalıyorsu- nuz... Nilüfer. günümüzde pop müzi- ğinde paranın giderek çok fazla ön plana çıktığını. bunun gelişen tekniğin. maliyetlerin de kaçınıl- maz bir sonucu olduğunu kabul ediyor. Doğal olarak büyük para- lardöndürülerek çarpıcı medyatik çıkışlann yapılmasına. sanatsız yıldızlar yaratılmasına. parayla reklam yaptınlıp müziklerin dın- letilmesine sıcak bakmıyor. An- cak bundan büyük kaygı da duy- muyor. Sonuç olarak para ile ya- ratılan çıkışlann kalıcı olmadığı- na. ancak içinde güzel müzik ve s- es varsa yaratılan imajın ayakta kalabileceğine inanıyor Nilüfer. yine gelişen teknoloji ve büyük maliyetier nedeni ile pop müziğine sponsorluğun gir- mesinin kaçınılmazlığının altını çizıyor. Örneğin Anadolu'da kon- ser verebilmenin bir başka yolu- nun hiç olmadığını söylüyor. An- cak gerçek bir sanatçının. ayakta kalabilmek için bir reklama girer- ken bile çok dikkatli, titiz olması gerektiğini söylüyor. Sanattan en küçük birödün verilmemesi koşu- lu ile yapılacak ışlenn. eninde so- nunda halk tarafindan ayıklanıp büyük bir sagduyu ile seçildiğıne inanıyor. Bakanlık öğretmen almıyor Sanat Tarihi eğitimi alanlar kadro istiyor • Milli Eğitim Bakanlığı, öğretmen alımlan için yayımladığı listelerde "Sanat Tarihi" branşına yer vermezken üniversitede Sanat Tarihi eğitimi ve öğretmenlik formasyonu alan öğrenciler, öğretmenlik yapabilmek için kadro bekliyor. İstanbul Haber Servisi - reken eğitimin Sanat Tari- Milli Eğitim Bakanlığı'nın 17-25 femmuz 1995 tarih- len arasında başlattığı öğ- retmen alımlan için ya- yımladığı listelerde "Sa- nat Tarihi" branşına baş- vuru hakkı tanınmadığı öğrenildı. Fakültede Sanat Tarihi eğitiminin yanı sıra "öğretmenlik formasyo- nu" alan adavlar öğret- menlik yapabilmek için kadro açılmasını bekliyor- lar. Arkeoloji ve Sanat Tari- hi bölümünü bitiren Hür- riyet Aktaş. çalışma alan- lannın çok kısıtlı olduğu- nu ve iş bulamadıklannı. bakanlığın ise 4 yıldır bu bölüme kadro açmadığını söyledi. Aktaş. öğretmen- lik stajını yapmak için baş- vurduğu ortaöğretim ku- rumlannda Sanat Tarihi dersinin olmadığını öğren- diğini, bunun nedenini sor- duğunda ise "öğretmeni ol- madığı için dersin açılama- dığı" yanıtını aldığını kay- detti. Dünyadaki ve ülke- mizdeki tarihsel ve kültü- rel değerleri tanımak ve korumak için verilmesi ge- hi dersinin amaçlanndan bıri olduğunu. toplumun bu konuda bilinçlendiril- mesi gerektiğini belirten .\ktaş. ortaöğretim kurum- lannda venlen Sanat Tan- hi dersine gerekii önemin verilmediğini vurguladı. Rehberlik hakkı Adaylardan llknur Öz- türk ve Cmh Orhan ise fa- kültede rehberlik eğitimi aldıklan halde "rehberlik kokarn" alabilmek için sı- nava girmek zorunda ol- duklannı vurgulayarak kendılerine "sınavsız reh- berlik hakkı" tanınmasını ıstedi. Kültür Bakanlığı bünye- sinde Kıbns ve Bosna'da açılması düşünülen bir çe- şit "Kültür Ataşeliği" gö- revine Sanat Tarihi bölü- münü bıtirenlerin alınma- sının daha uygun olacağı- nı kaydeden adaylar, Kül- tür Bakanı İsmail Cem'in bu konuda çalışmalar yap- tığını ve "Doğu'v^ 1000 Id- şilik sanatçı çıkârması ya- pacağım"dediğini hatırlat- tılar.