28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 AĞUSTOS 1995 ÇARŞAMBA 12 KÜLTÜR Bir ay süren Değirmendere Ahşap Heykel Sempozyumu, kültür festivali'yle sona erdi 'Sanatve demokrasi akademisi' Japon sanatçı Tajuki Azechi, kan ter içinde yapıüna son şeküni \erme>e çalışıyor. A sırlık çınarlann /% gölgesinde 30'a yakın A^ ahşap heykel; hemen ^. JL- parkın kenannda Japon ve Alman sanatçılann açık hava atölyeleri, onlann yanında resim, karikatür, fotoğraf ve el sanatlan sergileri, bunlann önünde ve deniz kıyısındaki çay bahçesinde ise saatler süren paneller, söyleşiler, tartışmalar... Değirmendere sanki bir kent değil, bir sanat ve demokrasi akademisi gibiydi... OKTAY EKİNCİ DEĞİRMENDERE - Kocaeli nın şirin körfez yerleşmelerinden Değirmendere. yakın yıllara dek ıri taneli ve lezzetlı fındığıyla tanınırdı. Bunda kuşkusuz fındığın kendi kalitesinin olduğu kadar. yine fındık için düzenlenen festivallerin de önemli payı vardı. Son yıllarda ise artık Değirmendere denilince. akla güzel doğası ve sevecen insanlanyla bırlikte "sanat ve demokrasi" de geliyor Geçen günlerde 3'üncüsü düzenlenen ve bu kez Almanya'dan Japonya'ya kadar geniş katılımlı bir yabancı sanatçılar topluluğuyla gerçekten l4 uluslararasır! niteliğe bürünen **Ahşap Heykel Sempozyumu" kente adeta bir "açık hava akademisi" kımliği de verirken. bu sempozyumun sonunda düzenlenen "11. Fındık ve Kültür, Sanat Festivali" ise bu canlı akademınin aynı anda "demokrasi forumu" ile kent kültüriine yaptığı hizmeti tamamlamasını saglıyor Bütün bu coşkulu çabalann miman Belediye Başkanı Ertuğrul Akalın. heykel sempozyumu ile kültür ve sanat festivalinin art arda gerçekleştirilmesindeki anlamı şöyle özetliyor: "Yerli ve yabancı heykel sanatçılan, yakiaşık bir ay süreyle Değirmendere'ye ve kent halkına. sanatın yaratıcı gücünü ve insanoğlunun iistün becerisini sergiliyorlar. İlk günlerde sadcce birer kütük olan ağaçlar, son günlerde parkta sergüenen plastik sanat ürünlerine dönüşüyorlar. Üstelik bu anlamlı değjşim. sanatçılann hünerti eüeriyle \e herkesin gözleri önünde gerçekleşiyor. Böy lesi bir şölenden sonra kültür festi\alindt yapılan tartışma ve değerlendirmeler ise sanatın demokrasiyle kucaklaşması şeklinde yaşanıyor..."* 24 saat kent kültflrfi Münar Sinan Üniversitesi'nın desteği ve ışbırliği ile bir ay süreyle düzenlenen Değirmendere Ahşap Heykel Sempozyumu. programa göre aslında sona ermiş olmasına rağmen. 28-30 Temmuz 1995 günlerindekı kültür festivaline katıldığımızda da gerçekten sanki devam ediyordu. Kentin merkezındekı ulu ağaçlarla çevrili Çınarlık Meydanı'nı bezeyen 30'a yakın ahşap heykel. Başkan Akalın'ın dediği gib'ı insanoğlunun hünerli ellerinı ve varatıcı akılını ilginç paneli izlerken, öbür yandan kent kültürünü doyasıya yaşamanın keyfinı çıkanyorlardı. Üstelik, yıne aynı panelde konuşan Prof. Dr Mümtaz Soysal. Prof. Dr Toktamış Ateş. Prof. Dr. Korkut Boratav \e Türk Harb-Iş Sendıkası Genel Başkanı Izzet Çerin gibı ülkemizdekı demokrasi duyarlılığının "bilge kişilerini" dinleme ve onlarla tartışma olanağı da bularak. demokratikleşme korkusunun tartıştlmasını Harb-Iş Sendikası, Dr. Erdal Atabek'le. Dr. Vıldınm Kaya'nın Çağdaş Eğitim ve Örgütlü Toplum konulu söyleşılenni kamu Çalışanlan Sendikalan konfederasyonu Kurulu düzenlerken. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğı de bu demokratik işbirliğine Prof. Dr. Türkân Saylan ile ressanı Bedri Ba\kam'ın katıldığı Alman sanatçı Mic Leder, atölyesini bozmay a hiç niyetli değil ve Değirmendere'de kaiıp 'belediye sanatÇI kentehizmetetmek istivor... (Fotoâraflar: ÖKTAY EKİNCT) olarak sımgelerken parkın hemen kenanndaki "açık hava atöryelerinde"* çalışan Japonyalı Shosaku Asada ve Tajuki Azechi ile Almanyalı Mic Leder ise kan ter içinde yenı yapıtlannı tamamlamaya çalışıyorlardı. Bu "akademik ortamın" hemen ön tarafındaki denız kıyısında yer alan büyük ça> bahçesinde de sayıları bırkaç yüzü bulan Değırmendereliler ve çevre yerleşmelerden gelen konuklar. bir yandan "Demokratikleşme Korkusu'" konulu Değirmendere Belediyesi. bu >ıl kültür ve sanat şenliğınin düzenlenmesinde de daha baştan ıtibaren demokrasıyi v e katılımcılığı vaşama geçırmeyı yeğlemış ve bunu başarmış da. Örneğin. festivaldekı hemen tüm panellenn ve söyleşılerin konularının saptanmasından. konuşnıacılann organizasyonuna kadar tüm karar ve düzenleme inisiyatıfı "demokratik kitle örgütlerine"' bırakılmış. Böylece. "SporveGüneelSiyaset" konulu paneli Kocaelispor Kulübü. çağdaş yaşam, çağdaş insan değerlendirmeleriyle ortak olmuşlar... Başkan Ertuğrul Akalın. festıvale ilgının bu yıl çok daha yoğun olmasını da yine bu etkinliklerın doğrudan demokratik örgütlerce düzenlenmesıne bağlıyor ve şunu vurguluyor: "Şenliğimiz, bu yapısıyla da demokrasi için katılımcılığın en temel ön koşul olduğunu kanıtlıyor. Zaten. belediye yönetiminde de katılımcılık kültürünü yerteştirmeye çalışıyoruz. Önemli kararlan. Değirmendere halkı >e sivil Bir ay önce sadece birer kütük olan ağaçlann kısa sürede şekillenip. ahşap heykellere dönüşmesi, Değirmendere halkına, sanatın gerekliliği üzerine eşsiz bir bilinç \e duyariılık taşıyor. toplum kuruluşlannın temsilcileriyle ortak değeıiendirmeier yaparak alıyoruz." Hıç kuşkusuz bu nedenle ve özellikle Değirmendere'ye kazandırdığı "kültür ve sanat kenti" kimliğiyle son seçimlerde ıkinci kez ve üstelik yüzde 50'nın üzenndeki bir oy oranıyla göreve seçilen Belediye Başkanı Ertuğrul Akalın. spor ayakkabısı, kot pantolonu ve yine kravatsız spor gömleğiyle de sanatçıların sevgiyle kucakladıklan "sivfl ve demokrat" bir yerel yönetıcı kimliği sergiliyor. \hşap sempozyumu ve kültür festivalinin genel amacı ve içeriğiyle de bütünleşen bu kımlık. özellikle yabancı sanatçıları oldukça etkilemiş olacak ki. örneğin Alman heykelci Mic Leder. eğer başkan isterse Değirmendere Belediyesi'nde "ücretli kent sanatcısı" olarak çalışmaya hazır olduğunu söylüyor. Ne var kı yıne Mic Leder. Türkiye'deki beledıyelerin Almanya'daki gibi olmadıklannı elbette bılmiyor ve değil kent sanatcısı. imar müdürlüğünde bir "kent mimarının" bıle kadro >etersizliğı yüzünden ıstihdam cdilemediğıni anlamakta oldukça güçlük çekiyor. Değırmendere'yi, sanatçılan, duyarlı halkı ve sevimli Belediye Başkanf yla > ine baş başa bırakıp festivalin son günü oradan aynlıyoruz. Dostlarımız. Bedri Baykarrûn ahşap heykelleri çok beğendığını ve herbirinin ilen düzeyde sanat ürünü oldukları y önünde yorumlar yaptığını söylüyorlar. Böyiece sadece anlam olarak değil, ürün olarak da sanata eşsız katkılarda bulunduğu anlaşılan heykel sempozyumunun önümüzdeki yıl çok daha zengın ve geniş katılımla gerçekleşeceği şımdiden bellı oluyor. Çünkü vıne dostlann söylediğıne göre, 1996 yazında Bedri Bavkam da bu sempozyuma sergısiyle katılacak ve sanatla demokrasi bir kez daha Değirmendere de kucaklaşırken aynı anda "Kuvayı Milliye" sevgisinin de bu kucaklaşmayı "aşka dönüştürmesine" katkıda bulunmuş olacak. . NEW YORK'TAN İLHAN MİMAROGLU Bilge Karasu Eski arkadaştık. Eski arkadaşlıklar yenilenmezse eskir. Eski arkadaşlığı yenileme fırsatı geçen yıl çıktı, arkadaşlık lyice eskidikten sonra. "Gece"sinin ödü- lünü almak için New York'a gelmişti. Pegasus ödü- lü. Pegasus, esin çeşmesini akıtan kuş. Odülü veren de benzin çeşmesini akıtan Mobil Corporation. Bil- diğım, o iki çeşmeden bırine gereksinmesi olmadığı, öbürününse suyunun onun için hiç kesilmediği. Üç kez beraber olduk. Kısa sürelerle. Bunlann iki- sı ödül toplantılarındaydı. Birincisinde bir masada ki- tap imzalıyordu durmadan. Ben de o masada bir ıs- kemleye iliştim. Kitap imzalayışına baktım. Ikincisi, New York Universitesi'nde bir konferans. O gün de konuşamadık. Sonra bizım eve geldi. Eski arkadaşlık yenilenme- ye başladı. Fotoğraflannı çektim. istemiyordu fotoğ- rafının çekılmesini. Ben de istemem ama hep onun bunun fotoğrafını çekerim. Bir tanıdığı ona New York'u gezdirecektı. "Oturup konuşsak daha iyiolmazmıydı?" dedi. Bir arasafra- kesesinden rahatsız olduğunu söyledi. Üstünde pek durmadım. Safrakesesi, karacığeri yıllardır bozukçok kişi biliyorum. "Gece"nin burada çıkan ingilizcesini değil, Türkçesıni okumak ıstedığimi söyledim. "Gön- deririm" dedi. Biraz daha konuştuk ve kalktı gitti, New York'u gezme zorunluluğunu yerine getirmek için. 36 yıldan sonra arkadaşlık böyle yenilendi. Döndüğünde Ankara'ya "Gece "yi postaladı. Kolay okunan, sürükleyici bir kitaptı benım için. Yazdım kendisine bunu. Güç okunan bir yazar diye tanındı- ğı için bu türlü bir övgü almış mıydı acaba hiç? Hem de "lune defte/"ininkısa sürmesinı diledım. "Lune de mıel" değil, "balayı" değil, "lune de fiel". Fransızca bir romanın adından kınaye. "Safra ayı" anlamına. Hoşlanırdık bu türlü sözcük oyunlanndan. Yanıtladı yazdığımı 26 Ağustos 1994 günlü mektu- buyla: "ilhancığım, Mektubunu çok bet birsancının içindeyken aldım. Okuduğum en güzel mektuplardan biriydi. Sağol! 'Lune de fiel' pankreas kanseri amelıyatı oldu so- nunda; pek kısa sürmeyecek. Tedavi 6 aylık... Ama arasıra yazışırsak çok sevinirim. DenemelerV çıkar çıkmaz yollayacağım. ikinize de sevgiler. Mektubu kendi elimle yazama- dım. Bağışla. Inşallah, bir dahaki sefere." Kendi eliyle bir "S" harfi yazmıştı sonuna. Kalakaldım. Ne deseydim? Ne yazsaydım? "Geç- miş olsun" mu? "Boş ver" mı? Havadan sudan, sa- nattan mı söz edeydim? Yeni yeni sözcük oyunları mı uyduraydım? Arkadaşlığımız 1950'lerin erkeninde Ankara'da başlamıştı. Nerede, nasıl tanışmıştık? Unuttum. Bah- çelıevler'deki evime gelirdi arada sırada. Bir uğradı- ğında yenı yazmış olduğum piyano parçalarını çal- mıştı. Beğenmemiştim. Çahşını değil, yazdığımı. Ye- niden yazdım sonradan. Karşımızdaki eve Usman- baş'lar taşınmışlardı. Sık sık beraber olurduk. Bana Samuel Beckett'ın bir kısa öyküsünü getirmişti. Bir Alman kızının yalan yanlış ingılizceyle yazdığı mek- tuptu bu öykü. Erdem Buri'yle yıllardır alay olsun di- ye Alman Türkçesiyle konuştuğumuz için biçilmiş kaftandı Beckett'in o öyküsü benim için. Türkçeye çevirip Forum dergisinde yayımlatmıştım. 1957'ninsonlarınadoğruAnkara'dakiişimi bırakıp tstanbul'a taşındım. Bırkaç ay sonra bir festival için Ankara'ya gitmem gerekti. Usmanbaş'lar o aylarda Amerıka'daydılar. Evim kiradaydı. Otele verecek pa- ram yoktu. Beni evine buyur ettı. Ikı üç gece kaldım orada. Annesi gözümün önünde. Kedisi değil. Ya da kedileri. Şimdiki gibi kedilere düşkün değildim henüz. 36 yıl dediğim işte 1958 yılının o günlerinden bu ya- na. "Narla Incire Gaze/"ini okuyordum geçen gece. Bir yerde bırakıp müzik yazmak istediğimde bir kaygı düştü içime. Yazacağım okuduğuma denk değerde olmahydı. Yiğitlerin yoğurt yiyişlerinde kendime bir özür bulmayı düşünürken, hem de çeşme kuşunu beklerken. elim o gün postadan çıkan ve henüz oku- mamış olduğum Cumhuriyet'e gıttı. Sayfalan çevir- meye başladım. Anısına yazılmış yazılar karşıma çık- tı. Yanıtlanmamış mektubu duruyor masamın üstün- de hep. Ne diyeceğımi bıliyor gibıyim şimdi: "İyi kı yaşadın. Erkenınden hem de. Yanlış anlama. Gecikmeden yaşadın." Ne diyeceğimi bilemezken bunu da diyemezdim. Sırası değıldi. YAYINEVLERINDEN YENI KITAPLAR... YAYINEVLERINDEN YENI KITAPLAR... PAN VAVINCILIK: Pan Yayıncılık"tan yeni yayın dönemin- de çıkacak kıtaplar şunlar: " Müzık Antolojisi". Alan P. Merriam. Çev: FezaTansuğ. "17. Yüzyıl TürkÇalgı- cılan". Henry George Farmer, Çev: tlha- mi Gökçen . " Tüı-k Mibik Külnininde An- lam ". E. Popescu - Judetz. Çev: Bülent Ak- soy. "CazMiağindeAkorDvnleri"Nail Ya- vuzoğlu . " Sotalamla Moğollar - \otala- nvla Bülent Chiaçgil - Sotalanyla Hasan Cihat Örten - Müzik Fiziğı" Ayhan Zeren , " Mitige Gmş Otto Karolyi Çev: Meh- met Nemutlu. Gn Yayın'dan. "Sofıe nin Dünyası"(Jos- tein Gaarder) Gülav Kutal'ın çevinsıyle çıkıyor. NARYAYINLARI: "Çevre Konıma Rehberi "Noyan Ozkan - Sürreel Sayılar. D. E. Knuth, Çev: Mehmet Budak. PARANTEZ YAV1NL.ARI: " tlişhler" Mehmet Ersoy - . "Madem Öyle tşte Habııle " . Derya Sayın . "Pulp" Charleş Bukovvski. " Pazar Se\işgenleri" Metin Üstündağ, " Özen Gösteren Anneler Içm <Ham Evlcıt Ökkeş 2ı " Can Barslan . "Peynır Gemisı 4 "Gani Müjde. I'LETİŞİM YA^INLARI: lletışım Yayınlan ise ağustos ayında şu kıtaplan çıkanvor. "Alevıler. Sünniler ve Öteki Sıvas Zeki Coşkun -. "Cennet ve Cehennem " Mehmet Fehmi Imre. BayAhlahn Çöküşü " Tahar Ben Jelloun, " L'sulca " Jean Marie Lacla- vetine. " Türkıve 'vi Yenıden Diişünmek " Ta- ner Akçam (Bırıkım Yazıları). ARKEOLOJİ VE SANAT YAYINLARI: "Zeımıri Taşları" Jurgen Borchardt. "Annk Sümizmatiğe Gınş " Stefan Kanvi- ese. " Anadolu da Romalılar'' David Magie "Antık Çağ tkonografisınde Ercıyes " Oguz Güler. "19 yy'ınlhnci YansmdaBalat. Ga- lata, Pera " Sur Alan . " Roma Tarihi 'Ki- tap 3 " Titus Livius. " Tarih Öncesı tnsan " RobertJ. Braidvvood. "i'mrtıı Yazılan Ka- taloğıt ' Margaret R Payne . "Alacahöyük Sfenksh Kapı" Hatçe BaHacıoğlu. "Eski Yıı- nan Latırı Dıl w Edebiyatlanna tlışkın Türk- çe Yayınlar- Bibliyografiası"GülerÇelin. "Eskıçağ Tarihi Hakkında Beş Konferans " Afîf Erzen. "Lrartıı Devletı 'nın Gune\butı Yavılımı" Kemalettin Köroğlu . "Balkan- lar'da Osmanlı Dönemı Evlen " Nur Akın. "Bizans 2 (Roına tmpaıvlorhığıı mm Gen- leyış ve Çökıış Tanhi)" Edv>ard Gibbon . "Foça - Phokaia " Suzan Özyiğit. "YokEdı- lenKültür: Bosna "Nezih Başgelen. "Tarih- te Yeşilköv "Nezih Başgelen. " Antik Çağda Doğaıı Bir Eğitim Sıstemı Rhetorıca. Ro- ına da Rhetorıca Eğıtınıı " Çiğdem Dürüş- ken. BAĞL.AM YAVTNLAR1: Michel Foucault. "Iktıdar ve Dırenme Odaklan " Çev: Ali Akay . Toplumbılim . Say 13. Karl Marx Özel Sa>ısı. "lstanbul'un Rock Hayatı (Sosyolo/ik Bir Bakış)" .Ali Akay. Dena Fırat, Gülav Göktürk. Meh- met Kutlukan . "Çekıştmııeler (Şen/ \lar- din. Sıvıl Toplum re Avdınlar" Ali Akay. " "Fmnkfitrt Okıılıı nda Sanat ve Toplum" Be- sim T. Dellak>ğlu . "Halide Edıp ve Ameri- ka-De\let(,ılik "NevinCoşar. DünüveBu- günüyle Toplum ve Ekonomı. Sayı 8. Edı- tor: Ya>iızCezar. "Millı Mikadele fttihat- çılık "(2. baskısı yapılacak ). EricJanZürc- her . " Ateşin Psikanalızı" Gaston Bache- lard Çev: Aytaç \lgjt, "Kalkınma \ e Gin- şımcılık " H. Neşe Ozgen Ertübey . "Ef\a- ne\i Bir Geçnıış. Belirsız Bir Gelecek. Bir Kay'gı Çağında Tanh ve Toplum " FrankFü- redL Çev: Bernar Kuduğ BERFİN YAY1MARI: Sabah Tufanı- 2, Mao Zedung ve Çın Devnmı. 1945-1975. Han Suyın.Çev: Dr. Kürşat Bozkurt (Araştırma Inceleme) - "Dınlenn Kökenı ve tslanıda Refontı" Ab- dullahRızaErgü\<en(Araştırma lnceleme). "Kalaşnıkota Gitellenıe " F.min Karaca (in- celeme). "Kıniıya DüşenAy "A. Rıza Ergû- ven (şıir. ' Dın ve İnsan " Hüseyin Portakal (Araştırma lnceleme). "S'enmıt Efsanesı" Cemşid Bender (araştırma- ınceleme). ^'enıden basımı yapılacak kıtaplar: "Anadolu'nun Gızlı Kültürii: Alevılık" Ne- jat Birdoğan (Araştırma lnceleme) 3. ba- sım. " ttlihat Terakkı nın Alevılık Bektaşılık Amitınnası "(Baha Saıt Bey ). NejatBirdo- ğan 2. basım." Çelebi Cemalettın Efendı 'nın Savtmması" (Müdafaa). Nejat Birdoğan (Araştırma lnceleme) 2. basım. "12 Imam veAle\ilik"CemşidBendertAraştırma !a- celeme) 4. basım. "Yeddilikve Yezidilerin Kökenı" Erol Sever (Araştırma lnceleme) 3. basım. BELGE L LUSLARARASI YAYINCI- LIK: "Huc ı \famııl Tlıarasos Kastanakis " Çev: Osman Bleda. Roman. " Çılgın Kıış- lar Gibı" Maria \brdanidu, Çev: Osman Bleda, Roman, "Andonıa KüçükAsya'dan Göç" Ertuğrul Aladağ, Araştırma, "Kema- lızmden Günümıize OzgüHükveva Yetke Celal A. Kanat. Araştırma, " Doğıı da L'lu- sal Kıırtuhış Hareketleıi " V.İ. Lenin, Ku- ramsal. "Bir Sürgünün Düşündiirdükle- n'M^ehdiZana,Anı-Yaşam. '799/ den21 MartDarbesme " Mehdı Zana, Anı- Yaşam, "Dağdan Kopan Özgürlük " A. Kadir Ko- nuk. Roman. "Kapital i Okıımak" Althus- ser. Çev: Celal A. Kanat. kuramsal. "Can- gıl Giinlen Guatemala nın Şessiz Savası" Mario Payeras. Çev: Oğuz Önderer. anı, " Yasanı - 3. Enternas\ onal "James JolL Çev: Kudret Kmiroğlu. "Kııramsal - Fınans Ka- pıtal" Rudolf Hilferding. Çev: Yılmaz Öner. "Kııramsal-EdebıvatveDe\rim-De- nemeler" Mario Benedetti. Çev: Nesrin Oral. "Gurbetten Sotlar" Mihri Belli Düşünce Dizısı w Disiplin cezalamyla Kuruç'un îlgisi yok' SİNEMALAR... SİNEMALAR... SİNEMALAR... SİNEMALAR... SİNEMALAR... •Küçük Kadınlar Gillian Armtrong'un yönettiğı. Louısa May Alcjtt'un romanından uyarlanan fılmde Wırona Ryder, Gabne Byrne, Trıni Ahırado, Samantha Mathis Kırsten Duıst. Çlaire Danes, Christıan Bale. Suan Sarandon oynuyorlar. (Ktdıköy Sanat Merke-J 338 90 76, Şişli Keti 241 62 03, Maslak Mövenpick 285 06 »5, Bakırköy Avşar 583 14 97, Oraköy Prenses 22~? 91 48, Erenköy Apıllon 362 51 00, Pendik Oscar 390 09 69 ) •Düşme Noktası John Bedham'ın yöiettığı fılmde başrollen VV'esley Snipes ve ı'ancy-Butler oynuyorlar.C8evo^/« Fiaş 249 01 66, Kadıköy Moda 337 01 21 Teşvikire AFM 230 94 37, Aksaray Yulız 589 61 39, Etiler Parlement 25? 7&U, Erenköy Apollon 362 51 OHPendik Güney 354 132 88) •Erkek Yok, Problem Yok Fılmde Wıoopıe Goldberg başrolde. (Bakırköy Amr 583 14 97MarbiyeAs 247 63 15 Beyoğlu Fitaş 249 01 66) • Ölümsüz Sevgi adlı fılmde başrolde Gerry Oldman ovTiuyor.f Kadıköv Bahariye 414 3505 ) • Aşk ve Zekâ Eınsteın'ın yeğenıne uygun damat adayı bulma çabasını konu alan filmde başrollen Walter Matthau. Meg Ryan ve Tım Robbıns pay laşıyor. Fılmin yönetmeni Fred Schepisi. (Altunizade Capitol 310 06 16, Beyoğlu Atlas 252 85 76, Osmanbey Gazi 247 96 65, Etiler Akmerkez 282 05 05, Maslak Mövenpick 285 06 95, Kadıköy Süreyya 336 06 82, Bakırköy Renk 572 18 63) • Kötü Dostlar Damıan Hams'ın filmınde başrollen Ellen Barkın ve Laurence Fıshburne pay laşıyor. (A.Capitol 310 06 16, Kadıköv Moda 337 01 28, Etiler Akmerkez 282 05 05, Beyoğlu Fitaş 249 93 61, Maslak Mövenpick 285 06 95, Ortaköy Prenses 24' 91 48. Teşvikiye AFM 224 05 05) •Delicesine Dıane Kursv'nın filmınde başrollen Anne Parıllaud ve Beatrıce Dalle pavlaşıvorlar <Ç. Taş Şafak 516 26 60, Kadıköy Broadway 346 14 81) • Venüs Deltası Zalman Kmg'ın yönettiğı fılm. Anaıs Nın'in romanından uyarlanmış. (Aksaray Yıldız 589 61 39, • Nostradamus Roger Chnstıan'ın yönettiğı fılmde Nostradamus'u Tcheky Karyo canlandırıyor. Fılmde Amanda Plummer. Julıa Ormond ve Murray Abraham başrollen pa>laşı>or. (ŞişliSite 247 69 47, BakırkövÂvşar 583 14 97, Kadıköy Broadway 346 14 81,) • Masumiyetin Bedeli Heyvvood Gould'un yönetmenlığını üstlendığı fılmde başrollerı Joanne Whalley Kilmer. Armand Assante. Gabriel Byrne ve VYıllıam Hurt paylaşıyorlar. (Bakırköy As 583 14 97, Altunizade Capitol 310 06 16, Beyoğlu Emek 293 84 39. Kadıköy Kadıköy'337 74 00. Şişli Kent 241 62 03, Etiler Parlement. 257 78 22. Ataköy Prestij 560 ~2 67, Ç.Taş Şafak 516 26 60. Maslak Mövenpick 285 06 95) • Satılık Kadın Kann Hovvard "ın vönettığı fılmde başrollen James Remar, Valentina Vargas. Hannes Jaenicke paylaşıyor. (E.Akmerkez 282 05 05, Teşvikiye AFM 224 05 05. Beyoğlu Fitaş 249 01 66) • Yağmurdan Önce Milkho Manchevskf nın fılmi festıvalde aösterilmış ve çok ılgi eörmüştü. "(Beyoğlu Pera 251 32 40) • Germinal Fılmin yönetmeni Claude Berrı. (Altunizade Capitol 310 06 16) • Mengene Bu korku filmı Stephen K.ıne'ın bir romanından sınemaya uyaflanmış. (ŞişliSite 247 69 47) • Hız Tuzağı filmınde Keanu Reeves başrolde (Avcılar Standard 695 36 45) • Beyoğlu Alkazar ve Avrupa Sinemalan'nda bu hafta "Sınema 100 Yanında" ba^lığı altında son yıllarda sinemalarda göstenlmış filmler izlenebılır. Alkazar Sınemasf nda bugün 'Yasak llışkıler" (Stefan Freazs ). yann "Cennet Sinemasf (G.Tornatore) cuma "Oyuncu" (R. Altman), cumartesı "Yabancı Kucak" (P.Schreıder) pazar "Akdenız" (Salvatores) gösterılecek. Avrupa Sıneması'nda bugün "Philadelphıa" (Jonathan Demme). yann "Kara Çarşaflı Gelın" (Süreyya Duru ). cuma "Schındler'ın Lıstesı" (S.Spıelberg). cumartesi "Rezervuar Köpekleri" (Quentın Tarantıno ) ve pazar günü de "Düşler" (Akıro Kurosavva) izlenebılır. (245 73 83) • Beyoğlu Eurimages Sinemasında Beyoğlu Sineması"nın seçtığı fılmlerın gösterımi sürüyor. Bugün "Kralıçe Margot" (Patrıce Chereau). yann "Anzona Rüyası" (Emir Kusturıca). cuma "\ağmurdan Önce" (Milcho Manchevski). cumartesı "Doors" (Olıver Stone) ve pazar günü de "Köprüüstü Aşıklan" (Leos Cara\) izlenebılır. (251 32 40) Kültür Servisi- Dev let Tiyatroları Genel Müdür Yardımcısı Y'ıldıray Şentürk bir açıklama yaparak, 12 temmuzda gazetemizde yayımlanan Kurucu Sanat Konseyı'nin yaptığı açıklamaya ilışkın "Tıyatroculara Disiplin Cezası" başlıklı habere yanıt verdı. Şentürk, haberin gerçeğe aykın olduğunu sav unarak, "Disiplin cezası Ue Dev let Tiyatrolan Genel Müdürü Prof.M.Bozkurt Kuruç'un ilgisi, özel çabası ve öç alnıa girişimi söz konusu değildir"dedi. Haber konusu disiplin cezalannın yapılan soruşturma sonucu toplanan delıl ve belgeler ışığında ve Genel Müdür Bozkurt Kuruç'un katılmadığı toplantılarda oybirhğiyle verildiğini belirten Vıldıray Şentürk. toplumda ceza yasalannın amacının kamu düzenini korumak ve toplumu savunmak ise. disiplin cezalannın amacının da sırf kamu hızmetinin iyi görülmesini sağlamak olduğunu öne sürerek. cezalann gerekçelerini şöyle sıraladı: 1- Kültür-Sen Başkanı Izzet Polat Ararat. Genel Müdüre çektıgi telgrafta mensubu olduğu kurumun Genel Müdürü Bozkurt Kuruç'u ıstifaya davet ederken, hakaret, rencıde edici, yargı karanna ve hukuka saygısızlığından dolayı: 2- lstanbul Devlet Tiyatrosu eski Müdürü Murat Karasu; izinsız. bakan talimatına, sözleşme hükümlerine, bağlı olduğu yürürlükteki, yasa kurallannı hiçe sayarak. basına demeç vererek ve görüntülü habere çıkarak, kurumu ve kurum amırini küçük düşürücü beyanlarda bulunduğundan dolayı;. ', 3- Antalya Devlet Tiyatrosu eski Müdürü Mustafa Avkıran ve eski müdür yardımcısı Reha Özcan. canlı yayın TV programında telefonla izinsiz. bakanhk talimatına aykın, sözleşme ve yasa hükümlerine aykın demeç vererek kurumu. kurum amirini rencıde edici, küçük düşürücü beyanda bulunduğu ve personelin bir kısmını da suça iterek disipline aykın davranışta bulunduklan için: 4- tstanbul TOBAV Başkanı kurum sanatcısı Orhan Kurtuldu. basın ve haber ajanslanna izinsiz. yasa ve sözleşme hükümlerine aykın olarak bılgı ve demeç vererek kurumu ve kurum amirini küçük düşürücü disipline aykın davranışlanndan dolayı: 5- Trabzon Devlet Tıyatrosu'nda çalışanlardan 58 personele bir süre önce eğilim yoklaması adı altında seçtiklen müdürlerinin görevden alınması için topluca şikâyet etmeleri ve amırlerini küçük düşürücü disipline aykın davranışlanndan dolayı ceza verilmiştir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle