Katalog

13 TEMMUZ 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Zorunlu üretim süresinin dolmasından sonra arsalann değerinin katlanarak artacağı belirtiliyor Üç yıl sonra SEK'in adı kahr Rusya'ya bavul ticaretinden12 milyar dolar • MOSKOVA(AA)- Ruslann bavul ticareti yolujla sadece geçen yıl ûlkelerine getirdikleri mallann değerinin 12 milyar doları bulduğu bildinldi. Rusya Turizm Akademisi Müdür Yarduncısı Wüliam Azar'ın yaptıgı açıklamaya göre, bu rakam bu yıl daha da büyüyecek. Rusya dışına çıkan yurttaşlaruı götûrdükleri paranın geçen yıl kişi başına ortalama 1200 dolar olduğunu belirten Azar, bu rakamın bu yıl 2500 dolar dolayında olmasınm beklendiğini; bunun, bavul licaretinin hacminra büyûyeceginin işareti olduğunu kaydetti. CasnotaH* vergiden kaybetti • ANKARA (AA)- Şans oyunlan salonu işletmeciligi yapan mükellefler, oyun salonlannda bulundurduklan oyun masalannın ilk 6 adedinin her biri için aylık 100 milyon lira, sonra gelen her oyun masası için de 75 milyon lira asgari vergi ödeyecelder. Kurumlar vergısi tebliği ile şans oyunlan salonlan işletmeciligi yapan mükelleflerin, işyerlerinde bulundurduklan oyun masalan ve oyun makinelerinin sayılanna göre ödeyecekleri asgari verginin hesaplanması, beyanı ile gelir ve kurumlar vergilerinden mahsubu konulanna açıklık getirildi. üretim biiyüyor • ANKARA (Cumhuriyet) - Devlet Istatistik Enstitüsü (DlE), bu yıl haziranda imalat sanayiinde üretim değeri ağırhklı kapasite kullanım oranının yüzde 81.5'e yükseldiğini açıkladı. Geçen yıl haziranda, kapasite kullanım oranı yüzde 70 düzeyindeydi. DlE, 546 işyerinde gerçekleştirdiği 'İmalat Sanayii Aylık Eğilim Anketi'nin haziran ayı sonuçlannı açıkladı. Açıklamada, haziranda, imalat sanayiinde tam kapasite ile çalışamama nedenJerinin başında yüzde 62.1 ile iç pazarda talep yetersizliğinin geldiği belirtildi. İç talep yetersizliğini, yüzde 9 ile dış pazarda talep yetersizlıği, yüzde 4.9 ile işçilerle ilgili meseleler, yüzde 4.5 ile yerli mallarda hammadde yetersizliği, yüzde 3.1 ile ithal mallarda hammadde yetersizliği, yüzde 3 ile mali imkânsızlıkJar izledi. ttftal şeker ihraç ediyoruz • TRABZOIN(AA)- Trabzon Limanı'ndan özel bir şirket tarafindan Gürcistan'a ithal toz şeker ihraç ediliyor. Ihracatı gerçekleştiren Bayındır Holding AŞ yetkililerinden ahnan bilgiye göre, şirket tarafindan son iki ay içinde Belçika'dan 7500 ton şeker ithal edildi. İthal edilen şekerin 4000 tonu söz konusu süre içinde Gürcistan'a ihraç edilerek çeşitli kentlerde satıldı. İthal şekerin 1500 tonu ise şirketin yan kuruluşlanndan Sağra'ya verildi. Şirket yetkilileri, şeker konusunda başta Gûrcistan olmak üzere bircok BDT ülkesinden büyük talepler olduğunu belirterek ithal edilen toz şekerin tümünün bağlantısının yapıldığım kaydettiler. Devtetin şefkatfieH • ANKARA (ANKA)- Devlet Bakanı Aykon Doğan, Ankara ve tstanbıü ile diğer yörelerde mejdana gelen sel felaketinin açtığı yaralann önûmuzdeki günlerde dervletin şefkatli eli tarafindan sanlacağını söjledi. TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, son sel felaketi doiayısıyla 1500 dolayında komutun tahrip olduğunu arüaîan Aykon Doğan, "Türkiye'deki sel felaketinin bu derece etkili olrnasında iklim de JışikJikJerinin yanında, dernetimsiz şehirleşme de etfcdidir" dedi. • îhaleye katılan firmalann itirazlanna rağmen şartnameye "üç yıl üretimde kalma şartı" konulması, "Sonra ne olacak" sorusunu getirdi. Işletmelerin, değerli arsalan için alındığı ileri sürülürken üretimin hedef olmaktan çıkacağı görüşü ağırlık kazanıyor. AHMETÇELtK SEK'in akıbeti üç yıl son- ra belli olacak. thaleye ka- tılan firmalann itirazlanna rağmen şartnameye "üç yıl üretimde kahna şartı'' ko- nulması, şimdi de akıllara, "Üç yü sonra ne olacak" so- rusunu getirdi. Üç yıllık zo- nınlu üretim süresi dolduk- tan sonra arsalann daha da değerleneceği görüşü ağır- lık kazanıyor. Yetkililer ör- nek olarak SEK'in Istanbul işletmesini gösteriyorlar. 5000 ölçekli planlara göre turizm alanında bulunan Is- tanbul SEK'in 43 dönüm- lük arazisinin bugünkü de- ğeri emlakçılara göre 1.7 triryon lirayı buluyor. Em- lakçılar aynı yerin üç yıl sonra 2.5 kat daha değerli olacağı görûşünde. Öz Gı- da-lş Genel Sekreteri SaHm Uslu ise devletin kaybmın 6.8 trilyon lira olduğunu ile- ri sürüyor. Özelleştirme Idaresi, şu ana kadar 3 kez ihaleye çık- tığı halde ancak dördüncü ihalede satılabilen SEK'ten kurtulmanın sevincini yaşa- yamadan ortalık yine kanş- tı. ÖİB Başkanı UfukSöyle- mez her ne kadar. "Satama- saydık kapatacakük" dese de kamuoyu ihalenin yasa- lara uygun bır şekilde yapıl- madığı ve tesislerin değeri- nin çok altında sanldığı söy- lentileriyle çalkalanıyor. Iş- letmelerin üretimin sürdü- rülmesi için değil de yarat- tığı rantlar için alındığı be- fyetneub Adan» Aksaray Baiıteâr Bolu BunJur Çantn tstanbn! lanir LalaJaa Snop En değerli SEK'ler teklifedıTebiJecek ea dü;ıik bçdtl (nfljar» 43.5 25 43.9 45.4 51.7 25. i 577.7 253.6 107.5 261 l»2fiyjü»nmgere Saniluledt bufûn olması genken sıtrçbedrii satı? değeri (railysr) (Dİ£ en/Usjon anuu) 278.7 160.1 281.1 290 7 331.1 160.8 3.700.1 1.624.3 6X8.5 167.2 56 39 144 71 141 20 1.420 305 110 17 • 5000 ölçekli planlara göre turizm alanında bulunan Istanbul SEK'in 43 dönümlük arazisinin bugünkü değeri emlakçılara göre 1.7 trilyon lirayı buluyor. Emlakçılar, aynı yerin üç yıl sonra şimdikinden 2.5 kat daha değerli olacağı görûşünde birleşiyorlar. ile 40 milyon lira arasında da turizm bölgesi olarak gö- değiştiğini belirten emlakçı lirtilirken Istanbul SEK'i in- celemenin bunu kanıtlaya- cağmı belirtiyorlar. Istanbul SEK işletmesi 1 trilyon 420 milyar liraya Peysan'a satıldı. Istanbul Yenibosna"da kurulu işlet- me 43 bin metrekarelik ar- saya sahip. Bölgedeki arsa- lann metrekare fiyatının 35 Hüseyin Gedik, SEK işlet- mesinin hızasında 40 bin metrekarelik bir arazinin yeni satışa çıkanldığını be- lirterek, "SEK'e göre daha geride olmasına rağmen orası için 1 trilyon lira is- tiyorlar. SEK işletmesinin bulunduğu arazi köşede, orası daha değerlidir. Ar- sanın 43 bin metrekare ol- duğu düşünüldüğünde 1.5 trilyon lira ile 1.7 trilyon lira arasında satılabilir" dedı. Gedik arazinin üç yıl sonraki değerinin ise en az 2.5 kat daha fazla olacağını söyledi. Bu arada Bahçeli- evler Beledıyesi yetkilileri SEK arazisinin bulunduğu alanın 5000 ölçekli planlar- ründüğünü belirtiyorlar. Emlakçılar arazinin üzeri- ne yapılacak inşaatlarla de- ğerlendirilmesi halinde ise kazancın çok daha büyük rakamlara çıkabileceğini belirtiyorlar. Söylemez savundu SEK ihalesinin fırsat eşit- liği ve şeffaflık prensibi içinde gerçekleştiğini belir- ten Özelleştirme Idaresi Başkanı Ufuk Söylenıez, üretimi garantiye aldıklan- nı söyledi. SEK'in 3 trilyon lira zaran olduğunu belirten Söylemez, "Satamasaydık kapatacakbk" dedi. Söyle- mez, "Ödemeyi yüzde 50'si peşin, kalanı 1 yi vadeli hale getirdik" dedi.' Özelleştirme îdaresi, verilen yetkiyi kullandı ve satış karan Resmi Gazete'de yayımlandı CHP düşünürken SEK satıldıANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Özelleştirme Yüksek Kuru- lu'nun (ÖYK) CHP'li tek üyesi Sanayi ve Ticaret Bakanı Hasan AkyoL, Süt Endüstrisi Kuru- mu'nun (SEK) sauşına ilişkin ka- rann imza için önüne gelmesini beklerken, Ozelleştirme Idaresi Başkanlığı (ÖİB), OYK'den, Ak- yol'un da onayıyla aldığı yetki çerçevesinde, kurumun 25 işlet- mesinin satışını onayladı. SEK'in, 25 işletmesinin satı- şına ilişkin ÖİB karan, dünkü Resmi Gazete'de yayımlandı. Ku- rulun Cumhuriyet Halk Partisi üyesi Sanayi Bakanı Hasan Ak- yol, SEK'in satış karannın ımza • ÖYK'nin CHP'li üyesi Sanayi Bakanı Akyol, SEK'in satış karannın imza için önüne gelmediğini belirterek "Çetin'in de aralannda bulunduğu bir grubun karannı dikkate alacağım" dedi. için önüne gelmediğini belirterek Cumhuriyet'e, "Jmzalamak için kararuı önüme gelmesini bekliyo- rum. Sabş karannı tek başıma al- maktan rahatsızlık duyuyonım. tmza için en anndan Genel Bas- kan Hikmet Çetin'in de aralann- da bulunduğu bir grubun karan- nı dikkate alacağım" açıklaması- nı yaptı. Resmi Gazete'nin dünkü sayı- sında yayımlanan ÖİB karan çer- çevesinde. geçen hafta ihalesi ya- pılan SEK'in 30 işletmesinin 25'inin satışı kesinieşti. Geçen hafta yapılan ihalelerde SEK'in 30 işletmesi, 4 süt topla- ma merkezi ve 3 arsası ile isim T.C. BAŞBAKANLIK ÖZELLEŞTİRME IDARESİ BAŞKANLIĞI'NDAN DUYURU SÜMERBANK A.Ş. HİSSELERİ SATIŞA SUNULMAKTADIR. T.C. BAŞBAKANLIK ÖZELLEŞTİRME I D A R E S İ B A Ş K A N L I Ğ I Hüseyjn Rahmı CiapınarSokJk No. 2 Çankaya ıDö680 ANKARA Tet (0-312) 441 1500 "1% T.C. Başbakanlık Özelleştirme Idaresi Başkanlığı (ldare) tarafindan SÜMERBANK A.Ş. hisselerinin tamamı satış yöntemi ile özelleşürilecektir. Satış yöntemi ile gerçekleştiriiecek özelleştirme, gerçek ve/veya tüzel kişilere blok satış yoluyla yapılacaktır. 2. SÜMERBANK A.Ş.'nin ödenmiş sermayesi 1.600.000.000.000.- TL'dir. 3. ihale, teklif almak ve görüşmeler yapmak suretiyle, pazarlık usulü ile gerçekleştirilecektir. 4. Teklif sahipleri, peşin veya vadeli teklif verebileceklerdir. Vadeli teklif verilmesi durumunda, teklifin en az % 50'si peşin, bakiyesi ise en fazla 2 yıl vadeli olacaktır. 5. Teklif sahipleri, 60.000.000.000.- (altmışmilyar) TL tutannda, ilk talepte ödemeli, süresiz, kayıtsız şartsız, gayri kabili riicu, banka geçici teminat mektubunu veya geçerli teminat akçesini, T.C. Başbakanlık ÖzeUeştirme Idaresi BaşkanlıgYnın aşagdaki adresine yatıracaklardır. Teklif sahiplerinden ihalenin herhangi bir aşamasında ve komisyonca belirlenecek süre içerisinde, en yüksek teklifin (vadeli tekliflerde bugünkü peşin değeri üzerinden) % 5'ine kadar ek geçici teminat istenebilecektir. 6. Vadeye bağlanan tutarlar için banka kesin teminat mektubu alınacakür. • • 7. ldare, Risk Temerküzü'nden kaçınmak amacı ile getirilecek olan geçici ve kesin teminat mektuplannın başka bir banka veya finansman kuruluşundan getirilmesini talep etme hakkını saklı tutar. . . . . 8. Teklif sahiplerince getirilecek her türlü borç ve alacaklann, takas ve mahsubu önerisi ödeme ve teminat aracı olarak kabul edilmeyecektir. 9. Teklifierin gerçek kişiler tarafindan verilmesi halinde imza sirküleri, vekâleten teklif verilmesi halinde bu hususta özel yetkiyi havi noter tasdikli vekâletname ve vekile ait imza sirküleri, tüzel kişiler tarafindan verilmesi halinde, tüzel kişi adına hareket edenlerin temsil ve ilzama yetkili olduklann; gösterir belge ile imza sirküleri teklif mektubuna eklenecektir. 10. Teklif sahiplerinin Bankalar Kanunu'na ve ilgili mevzuata uygun nitelikleri haiz olmalan gerekmektedir. Başvuruda bulunmak isteyen kişi ve kuruluşların ilgili mevzuat geregmce bankacılık faaliyetleri için gerekli şartlan haiz olduklanna dair ibraz edilecek belgelerin listesi, tanıtım dokümanı ekinde Idare'den temin edilebilecektir. Mezkûr belgeler ayn zarfa, fiyat teklifi ve teminat mektubu veya geçerli teminat akçesinin îdare'ye tesliminde alınacak makbuz ayrı bir zarfa olmak üzere iki kapalı zarf halinde ve bir dış zarf içerisinde en geç 4 Ağustos 1995 Cuma günü saat 18.00'e kadar aşagıda belirtilen adrese teslim edilecektir. 11. Teklif sahibi gerçek ve/veya tüzel kişilerin ticari faaliyetleri ile ilgili olarak devlete olan mali yükümlülüklerini (vergi, sigorta primi vb. yükümlülükler) yerine getirip getirmedikleri, teklifierin degerlendirilmesi sırasında, degerlendirme kriteri olarak ihale komlsyonunca dikkate alınabilecektir. ^ 12. Idare'nin talebi üzerine geçici teminatın kesin teminata dönüştürülmemesi ya da ihale sonuçlandıktan sonra süresi içinde sözleşmenin teklif sahibi tarafindan imzalanmaması halinde herhangi bir ihtara gerek kalmaksızm geçici teminat ldare tarafindan paraya çevrilebilecektir. 13. ldare 2886 sayılı Devlet ihale Kanunu'na tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta ve . dilediğine yapmakta ve gerektiğlnde teklif verme süresini uzatmakta serbesttir. 14. Idare'nin gerekli görmesi halinde ihaleleri kamuoyuna açık olarak yapma hakkı saklıdır. 15. Banka hakkında hazırlanan bilgi dokümanı 10.000.000.- (onmilyon] TL karşılığında Idare'nin aşagıdaki adresinden temin edilebilir. 16. Satış ile ilgili diger hususlar, ldare tarafindan satış görüşmeleri sırasında tüm teklif sahiplerine bildirilecektir. hakkı, toplam 3 trilyon 268 milyar liraya satılmıştı. Akyol'un, SEK'in satışı için parti karan çerçevesinde imza ata- cağı yönündekı beklentisıne kar- şın, onay yetkisi yine kendi imza- sının bulunduğu bir karar doğrul- tusunda yalnızca 5 süt işletmesiy- le sınırlı kaldı. Akyol'un bakanlıgına bağlı Çi- mento Sanayii fabrikalannın özel- feştirilmek üzere Özelleştirme Idaresi Başkanlığı'nadevredilme- si yönündeki karan da inceleme- den imzaladığı belirtildi. TÜSlAD'dan anayasa uyansı Ekonomi Servisi Türk Sana- yicileri ve Işadamlan Denıeğı (TÜSİAD), anayasa değişikliğinin parla- mentonun onur sorunu hali- ne geldiğıni belirterek 21. maddenin tamamı olmasa bi- le bir bölümü üzerinde uzlaş- ma sağlanması için mutlaka çaba gösterilmesini istendi. Anayasa değişikliği konu- sunda tüm siyasi partilerin hemfikir olduğu, kamuoyu- nun büyük bölümünün de de- ğişiklik çalışmalannı destek- lediği belirtilen TUSlAD'ın açıklamada. partilenn güç kazanma mücadeleleri uğru- na heba edildigi kaydedildi. Kısa vadeli siyasi çıkarlan ülkenin geleceğini ipotek al- tına alacak biçımde ön plana çıkaran siyaset anlayışının sürdürüimesinin Türkiye'nin gelecekte çok ağır bir fatura ödemesine neden olacağı sa- vunuldu. Mücadele, manev- ra ve taktiklerin, uluslararası konjonktürün hâlâ Türkiye lehine olduğu bir ortamda, kamuoyu tarafindan da des- teklenen gümrük birliğinin gerçekleşmesini tehlikeye at- tığı vurgulandı. İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Çıksa Ne Olacaktı? ANAP ve DYP sözcülerinin karşıhklı ağır suçlama- lan, televizyonlara yansıyan son kavgaları, anayasa değişikliği beklentilerinin, umutlann bir başka baha- ra kaldığını gösteriyor. ANAP'lılann hali çok komik. Sanki hayfroyunu göz- lerimizin önünde kullanmamışlar gibi, "Niye çekti- ler?" anlamına gelen itirazlar yapıyorlar. Sonra uzun uzun, anayasa degişikliklennin yanında olduklarını, kamu çalışanına da grevlı-toplusözleşmeli sendika hakkı verilmediği için son değişiklik metnine karşı çıktıklannı anlatmaya kalkışıyorlar. ANAP adına daha önceki görüşme turunda Emin Kul tarafindan verilmiş metinde toplu pazarlık, grev hakkı mı vardı? Kul'un değişiklik önergelerini savu- nurken söyledikleri kulaklarımda: "Yasaklı bir düzenleme getireceğimize, anayasa- ya yasa koyucuyu serbest bırakan bir düzenleme ge- tirelim." öyle ise daha işin başından CHP'lilerin hazırladığı Çalışma Bakanlığı'nın ilk metninden neden geri dö- nüldü? Çalışma Bakanlığı'nın bilim adamlanndan olu- şan uzman danışmanlan, Meclis'ten grevli-toplusöz- leşmeli sendikal hakkının geçemeyeceği gerçekçili- ği içinde, grev ve toplu pazariık haklanna kapıları ka- patmayan bir düzenleme öngörmüşlerdi. Bakanlığın tasansına önce DYP kanadından, Coş- kun Kırca öncülüğünde şahinlerden şiddetli bir tep- ki gelmışti. Sonunda CHP'nin ağırlığını koymasıyla, epeyce budanmış olarak söz konusu metin Bakan- lar Kurulu'ndan geçirilebilmişti. Ancak Meclis Anaya- sa Komisyonu'nda DYP ve ANAP'lılann k/yımına uğ- ramıştı. Kamuoyu önünde memurun sendikal hakla- nnı savunan DYP ve ANAP'lılar, toplu pazarlık hakkı- nı hukuksal geçerliliği sıfır özel bir tutanağa dönüş- türen bir garip, yasaklı ve o ölçüde tehlikeîi anayasa metninde birleşmişterdi. Anayasa görüşmeleri aşamasında CHP bir daha di- rendi, toplu pazarlık ve grev hakkına açık bir metin düzenlemesinden ödün vererek, sadece sendikalaş- mayı tanıyan, ancak toplu pazarlık ve grev hakkına da yasak getirmeyen bir metinde DYP ile uzlaştı. Bi- lindiği üzere ANAP bunun da Meclis'ten geçmesini engelledi. Şimdi anayasa eski hali ile yürürlükte. Yani kamu çalışanının sendikal haklanna ilişkin yürüriükte bir anayasal düzenleme yok. Bu kamu çalışanının sen- dikal haklannı kullanamayacağı anlamına mı geliyor? Tabii ki "hayır". Kamu çalışanları bugün yürürlükte olan anayasa- nın yasak getirmemiş olmasından yararlanarak, do- ğal haklannı kullanarak sendikal örgütlenmelerini ger- çekleştirdiler. Çok sınırlı ölçüler ve boyutlarda da ol- sa zaman zaman toplu pazarlık hakkını kullandılar. Ya- salarla sınırlanmış bır grevden de daha etkili ve ge- niş kapsamlı direnişler yaptılar. Kamu çalışanının sendikalaşma hakkı için, anaya- sada bir yeni düzenlemeye gereksinimi yok. Yasak- lar getiren bir düzenlemenin zaran olabilirdi. Toplu pa- zarlık ve grev haklannı getirmeyen bir sendikal hak düzenlemesi anayasada olsa da olur, olmasa da olur. Kamu çalışanının sendikal haklan için yaşam prati- ğinde hiçbir şeyi değiştiremez. Çünkü yasaklama olmaması, doğal hak olarak kul- lanılabilmesi ile birlikte, Türkiye'nin imzası bulunan ve iç hukuku için geçerli, başta ILO sözleşmeleri ve Av- rupa Sosyal Şartı olmak üzere birçok uluslararası sözleşmeler kamu çalışanının sendikalaşma hakkını tartışmasız kullanmasını sağlıyor. Kamu çalışanlarının uygulamada karşılaştıklan so- runlar, yönetimlerden, zaman zaman da yargıdan ge- len engellemeler, yasal hakkın bir türlü tanınmak is- tenmemesinden kaynaklanıyor. Elbette tartışmalan ortadan kaldınnak üzere, kamu çalışanının sendikal haklannı tanıyan, anayasal olmasa da, bir yasal dü- zenleme bu sorunu ortadan kaldırabilir. Kamu çalışanının yasal düzenlemeye asıl toplu pa- zarlık ve grev haklannı nasıl ve hangi ölçüler içinde kullanacağına ilişkin gereksinimi var. Çünkü ulusla- rarası sözleşmeler, ülkeleri iç hukuklarım düzenleme- de belli ölçüler içinde özgür bırakmış. özeti kamuoyunu aldatan, anlamsız bir tartışma- dır sürüp gidiyor. Evet beyler, bu haliyle anayasa de- ğişiklik yapsanız ne olur? Yapmasanız ne olur? Neyi tartışıyorsunuz? Kimi kandınyorsunuz? Işte koca- man bir "hiç"... Biliyorsunuz kaldınlmaması için kıyamet kopanlan 8. madde için de durum farklı değil. 8. maddenin kalkması sadece HEP davası ve Avrupa'ya yönelik görüntü için önemli. Birden, aslında çok yetersiz, 12 Eylül'ün yasaklı düzenini, anayasasını değiştirmede işlevsiz, bir kü- çücük değişiklik paketi için ne kadar anlamsız bir kavganın, kör dövüşün yürütüldüğü, boşu boşuna oyalanmarnız, aldatılmamız daha bir göze batıyor. Bizim gözümüzü boyamak üzere tartışan, saatle- rimizi boşu boşuna alan DYP'li, ANAP'lı sözcüleri da- ha fazla dinlememek üzere, elimdeki kumandayia "zapping" yapıyorum.. Ihracattaki 60 sentlik fon, üreticiyi bir araya getirdi Pamukta güçbirliği MERtHAK IZMİR -Tekstilcilerin iki yıl önce pamuk ihracatına koydurduklan 60 sentlik fon kar- şısında, üreticiler güçlerini birleştirmeye başladı. Tekstil lobisine karşı Ankara'da Türk Pamuk Vakfi'nı kurma karannda olan pamuk üreticileri, hükümetin fonu, hasat döneminden önce kaldırmasını istediler. TARİŞ Genel Müdürü Cihan Altmöz, ihra- catın fonla engellenmesine karşın "ithalat kapılannın sonuna kadar açıldıgınr belir- terek "Bu pazarda fivadann üretici aleyhi- ne olmasa kaçuulmazdır" diye konuştu. Ege Çiftçiler Deraeği Başkan Yardımcısı Suat Zeyti- noğlu. 60 sentin, üretici tarafin- dan teksrilciye verilen bir *teş- vik" olduğunu dile getirdi. Hükümetin pamukta izlediği değişken politikaya tepkiler ar- tıyor. Pamukta uygulanan ve büyük başan sağlayan prim sistemi, gerek- çesiz sona erdirilirken tekstil ve konfeksi- yonculann baskılan sonucu pamuk ihraca- tına konulan 60 sentlik fonun tepkilere kar- şın hâlâ kaldınlmayışı, üretici cephesini iyi- ce kanştırdı. Ege Çiftçiler Derneği, Çukobirlik. Ant- birlik, Tariş, Manisa ve Izmir ziraat odala- n, yayımladıklan ortak deklarasyonla 60 sentlik fonun mutlaka kaldınlmasını istedi- ler. Deklarasyonda, prim sisteminin eksik- liklerinin giderilerek yeniden uygulamaya konulması gerekliliği vurgulanırken tekstil lobisine karşı merkezi Ankara'da olmak üzere Türk Pamuk Vakfı 'nun kurulması ka- rarlaştınldı. Zeytinoğlu, iki yıldır, 60 sentin kaldınlması için büyük çaba gösterdikleri- ni, ancak tekstil lobisini aşamadıkJanm di- le getirdi.Geçen yıl devletin ıhracattaki fo- nu kaldırmaması üzerine üreticinin elinde- ki mali satmadığını, bu yüzden de pamuğun gerçek değerine yûkseldiğini dile getiren Zeytinoğlu. bu yıl aynı koşullann bulunma- dığjnı da vurgulayarak şunlan söyledi: u Acı olan, gümrük birfigine gelinince fo- nun otomatikman kalkmasıdır. Büyük çift- çiler bu dönemde malını elinden çıkanp kâr edecek. Olan ufak çiftçiye olacak. Tekstid- ler, Dış Ticaret .Müstesariığı'nı ablukaya al- mış. Geçen yıl birtek Başbakan'ı ikna edemedik. Başbakan, bize tekstilcilerin geçen yıl 12 milyar dolar döviz taahhüt ettiğini söy- ledi. Ofan, 6.5 milyar dolar. Ser- best bölgeye çıkan mallara bile para akülar. Yap&klan itfaalat bi- le düşülmedi." Cihan Altınözde pamuk ihra- catmdaki 60 sentin serbest piyasa ekonomi- sine aykın olduğunu dile getirerek "Bütün dünyada ekonomik globalleşmenin geçerli olduğu bir dönemde böylesi bir müdahale, haksız şekilde tarım kesiminden tekstil ke- simine kavnak aktarma>ı doğurmaktadır. thracatın fonla bir ölçüde engeilendiği, itha- latm ise sonuna kadar açık olduğu bir pazar- da fıyarJann üreticilerin aleyhine oluşacağı açıktır. Ickstücive başka destek ve teşvüder verüsin" diye konuştu. Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başka- nı İbrahim Vetkin. Türkiye'nin pamukta da dışa bağımlı hale getirilmek istendiğini ve bunun da uygulanan polinkalarla kendisini gösterdiğini belirtti.