28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 HAZİRAN 1995 CUMARTESJ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Demirel: Sözüm DYP adına verildi • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Manisa'nın Borlu beldesine verdiği ilçe vaadinin gerçekleştirileceğini belirtirken, sözlerinin DYP adına verildiğini söyledi. Demirel, dûn Borlu beldesinden bir heyeti kabul etti. Demirel, "Ben bugün siyasi parti faaliyeti içinde Jeğilim. Ama benim verdiğim sözlerin tümü, iktidan teşkil eden kanatlardan biri olan DYP adına verilmişrir" dedi. Menzir değertendipmesi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-ANAPGenel Başkan Yardımcısı Şadan Tuzcu, lstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir'in, şehit polısin cenazesinde yapüğı konuşmayı, "Aklın, mantıgın almayacağı bir uygulama" olarak değerlendirdi. tçişlen Bakanı da tstanbul Vali Yardımcısı için soruşturma başlatırken, valiye güvenmediklerini behrterek soruşturmada valiyi bilgüendirmediklerini söyledi. Ankara'da pehine olayı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Mamak'ta bir eve zorla girerek içende bulunan 5 kişiyi rehin alan saldırgan Coşkun Aksoy, polis ekiplerinin ikna etmesiyle rehin tuttuğu 4 kişiyi bıraktı. Saldırgan Aksoy, saat 12.30'da evin içinde tabancayla bir el ateş etti. Özel timlerin harekete geçmesi üzerine rehin tuttuğu Halil Özbay'ı da serbest bırakan saldırgan, daha sonra teslim oldu. Saldırganın evine zorla girerek bir süre rehin tuttuğu Yavuz özbay, "'Saldırganı tanımıyorum. Niye evimize girdiğini veya ne istediğini bize söylemedi" dedi. Yeni illere iptal ılavası , • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yeni kurulacak olan il ve ilçelenn durumu, tehlikeye girdi. ANAP'lı tüm milletvekilleri dahil çeşitli partilere mensup 104 milletvekili, Resmi Gazete'nin 3 Haziran 1995 tarihli mükerrer sayısında yayımfanan 4109 sayıh "İl ve İlçe Kurulmasına Dair Yetki Yasası"nın, anayasaya aylan olduğunu öne sürerek, iptal edilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne dava açtılar. Başvuru dilekçesine, DSP Genel Başkanı Bülent Eccvit, DSP milletvekilleri ile Mûmtaz Soysal da imza verdi. Provokatör zankları serbest • tstanbul Haber Servisi - Gazi Mahallesi'nde meydana gelen olaylarda halkı isyana teşvik ettikleri ve örgût üyesi olduklan gerekçesiyle tutuklu olarak yargılanan Baki Düzgün. Metin Yıldız ve llhami Karakoç adlı üç sanık. dün lstanbul 3 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde yapılan duruşmada verilen karar sonrası tahliye edildi. Bu arada üç sanığın, TCK'nin ilgili maddeleri gereği 20 yıldan az olmamak üzere ağır hapis cezasına çarptınlması öngörülüyor. Muhaöire işkence • lstanbul Haber Servisi- ICurtuluş gazetesi muhabiri Şeher Şen, Haklar ve Özgûrlükler Platformu dönem sözcüsü Oya Gökbayrak. Medine Şahin ve Yüksel Aydoğan, önceki gûn kimliği henüz belirlenemeyen kişilerce otomobile bindirilerek kaçınldı. Kurtuluş gazetesinden yapılan açıklamada, muhabir kâçıranlann Seher Şen'in kafasına kalaslarla vurarak ve boynunu sıkarak işkence ettiğı bildirildi. DYP'li Teke, kafp spazmı geçirdi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Hatay Milletvekili Bestami Teke'nin kalp spazmı geçirmesi, Meclis'i heyecanlandırdı. Hastaneye kaldınlan Teke'nin, sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. ANAP Genel Başkanı Yılmaz, anayasa değişikliği sürecini Cumhuriyet'e anlattı: ANAP içinde Refahh yokDÜRDANE KOCAOĞLU ANKARA - ANAP Genel Başkanı Me- sut Yılmaz, anayasa değişikliği konusunda DYP'den "ümidini" kestiğini belirtirken çalışmalann başansı ile devletin laik nite- liğini düzenleyen 24. madde değişikliği üzerindeki uzlaşmanın, "CHP'nin pişldn- Bğj" bırakmasına bağlı olduğunu savundu. ANAP içinde RP'li bulunduğu savlannı reddeden Yılmaz, iktidar partilerinin oylamalara tam kadro katılmamasını "dd- diyetsizlik ve samimiyetsiz- Hk" olarak nitelendirdi. Mesut Yılmaz, anayasa değişikliği sürecini Cum- huriyet'e anlatırken me- mur sendıkalan, grev ve toplusözleşme haikkı konu- sunda, ANAP ve CHP ile birlikte RP ve DSP'nin de ilk uzlaşma metnine dönül- mesi konusunda ısrar etti- ğini, ancak DYP'nin buna tek başına direndiğini söy- ledi. ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, bu konuda verilen tüm önergelerin reddedilmesi nedeniyle ANAP'lı milletvekillerinin büyük bölümünün de ça- lışma hayatıyla ilgili mad- delere "ret" oyu kullandı- ğını belirtti. Yılmaz: ANAP tutariı • Yılmaz, TCK'den 163. maddeyi kaldıran partinin ANAP olduğunu anımsatarak "Buna bağlı olarak 24. maddenin son fikrasının ydniden düzenlenmesini istememiz, bizim tutarlıhğımızın gereğidir. ANAP içinde RP'li olduğunu kabul etmiyorum" dedi. sürdürdü: "ANAP, nasıl TCK'nin 141,142. madde- lerini kaldınrken komünizm propaganda- sı yapmayı amaçlamadıysa 163. maddeyi kakhnrken de din istismannı amaçlama- mışö. L steük. biz 199 l'de 163. maddeyi kal- dınrken RP yoktu. Şimdi, CHP'nin de di- ğer partUerin de şu soruyacevap vennesi ge- RP'nin de 24. madde ile ilgili değişikliğin pakette yer almaması nedeniyle di- ğerdeğişikliklere karşı çık- tığını anlatan Yılmaz, bu konuda partisinin çelişkili davrandığı ve ANAP için- de de RP'liler bulunduğu yoiundakı yorumlann doğ- ru olmadığını söyledi. Türk Ceza Yasası'nın 163. maddesini kaldıran ANAP'ın, bu göriişe koşut olarak anayasanın 24. maddesini kaldırmak iste- mesinin, tutarlılığının bir gereği olduğunu belirten Yılmaz, sözlerini şöyle ÇtZMEDEN YUKAR1/ MUSA KART Çetin, Oiağanüstü Hal Kararnamesi'nin imzalanması için "tavır koydu" rekir: 141,142 ve 163'ün kaldınhnası doğ- ru değil miydi? Eğer doğru> sa anayasanın 14 ve 24. maddelerinin değişmesi gerek nü- yor mu? Bana göre, 14 ve 24. maddeler de- ğişmezse hukuk sistemüniz çelişkili olmak- tan kurtulamaz. Asıl çelişki içinde olan, DYPveCHP'dir. 163. maddenin kakünlma- sına oy vermişlerdir. Üstelik anayasa değişikliği görüşmeleri sırasuda 24. madde konusunda bir uzlas- ma sağlanıruşü. Biz bu konu- dald her türhı uzlaşmaya ha- zınz. Sayın Soysal, laikliğin tanı- nu ile ilgili son fikranın ilk cümlesinin temeiflkelerinyer aidığı6. maaddeye aktanlma- sını önermişti. Bunu da kabul ederiz. Biz, anayasa değişikli- ği konusunda DYP'den iinü- dikestik. Ama anayasa değişikliği için de24. madde üzerinde bir ıızlaşma sağlamak için de CHP1 nin daha net bir tavır al- masuu bekliyoruz. Bu anaya- sa değişikliği, CHP'nin, pis- kinüğini sfirdürüp sürdürme- yeceginebağn.- Mesut Yılmaz, DYP ve CHP'nin anayasa değişikliği oylamalannın hiçbirine tam kadro katılmadığını, genel başkanlannın da birçok oyla- mada hazır bulunmadığını belirterek "Bu, hükümetin ne kadar ciddiyetsiz ve samimi- yetsiz olduğunu gösteriyor" dedi. ANAP Genel Başkanı Me- sut Yılmaz, ANAP'ı samimi davranmamakla suçlamak için iktidar partilerinin önce- likle kendılenne bakması ve en azından genel kurulda ha- zır bulunmalan gerektığıni söyledi. ANAP'm 97 milletvekilin- den 95'ini tüm oylamalarda hazır bulundurarak katılımı en çok sağlayan parti olduğu- nu belirten Yılmaz, "tktidar partifcri, 20-25 eksik mîllerve- kfli ile oylamalara kahlıp bi- zim sniımızdan anayasa deği- şikliği bekuyorlarsa bu ger- çekçi ounaz" dedi. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, gelişmeleri Cumhuriyet'e değerlendirdi: Anayasalar fazla aynntıya girmemeliANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk, çok parti li bir parlamentonun, anayasa değişikliği yapma- sının çok zorolduğunu söy- ledi. Anayasa değişikliğiy- le ilgili çalışmalardan mem- nun olduğunu kaydeden Cindoruk, Meclis'in olduk- ça demokratik bir tutum içinde değişiklikleri tartıştı- ğını belirtti. ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın "Anayasa değişikliğiyleilgili görüşme- kri Cindoruk yönetse, belki bir orta yol bulunabttirdi" değerlendirmesini, "yanhş bir yorum"olarak nitelen- diren Cindoruk. son oyla- manın yapılacağı oturumu kendisinin yöneteceğini söyledi. Anayasalann faz]a aynn- tılara girmemesini öneren • 'Meclis Başkanı Cindoruk, çok partili bir parlamentonun anayasa değişikliği yapmasının çok zor olduğunu belirterek, çalışmalardan memnun olduğunu söyledi. Cindoruk, "Anayasalar fazla aynntılara girmemeli. Temel ilkeleri koymalı, aynntılan yasalara bırakmalı. Ne kadar yasaya aynntı bırakırsanız, anayasanın yasaklayıcı niteliğini kaldınrsınız. Meclislere serbestlik verirsiniz" dedi. ruk, parlamentonun anaya- raz daha dayanırsak, bir si-Cindoruk, "Temel ilkeleri koymah, aynnalan yasala- ra btrakmah. Ne kadar ya- saya aynntı bırakırsanız, anayasanın yasaklayıcı nhe- liğini kaldınrsınız. M eciisle- re serbestlik verirsiniz" de- di. Öğretım üyelerinin, bir partinin örgüt yöneticisi ol- masının rahatsızlık doğura- bileceğini belirten Cindo- ruk, "Ama merkez karar or- ganlannda görev alıriarsa, kûnsesıkıntıya diişmez" di- ye konuştu. Anayasadeğişikliği çalış- malanyla ilgili gelişmeleri Cumhuriyet'e değerlendi- ren Meclis Başkanı Cindo- sa yapması ve değiştirmesi- nin zor olduğunu belirterek, şunlan söyledi: "Srviller anayasa yapamaz diye bir kural yok, ama çok parti varsa, bu çok zorlaşryor. Rahmetti Özalın işi kolaydı. 300'e yakın millefvekiH var- dı, bir parti\ le anlaşıp götü- rüyordu. Burada 11 parti var." Gizli oy sıkıntısına kar- şm, anayasa değişikliği ko- nusunda Meclis'in "kmp, sanp, döküp" bir yere gel- diğini kaydeden TBMM Başkanı, "Bu, anayasa ça- lışmasnın eğftim safhasL Bi- vil parlamentonun, hiçbir baskı ounadan bir anayasa çahşması yapması için önemli bu. Biz iki değisikük yapnk. Birincisi, radyo tele- vizyon tekelini kaldırdık, o bir eğitimdL Bu da ikinci bir eğüim.Çokiyi bir deneyim " dedi. Görüşmelerin ikinci tu- rundan daha olumlu sonuç- lar çıkacağına inandığını belirten Cindoruk, ANAP lideri Yılmaz'm, "Hüsa- mettin Bey, Tansu Hanım her şeyi üzerine almak iste- diği için aiındL Oturumlan Hüsamettin Bey yönetseydi, bir orta yol bulunabilirdi" sözlerini "yanhşbiryorum " diye değerlendirdi. Cindo- ruk, şöyle konuştu: "Meclis başkan veldDeri içta bu ben- ce bir onur meselesL Onla- nn elinden bunu ahnak mümkün değil. Bir de üste- Bk,snndi4 medisbaşkan ve- küinin yönettiği oturumlan, bir başkanın götürmesi mümkün değO. Sağhk balo- mından da. süre bakımın- danda.Arkadaşlar dinlene- rek bunu yapıyoriar, ama 3- 4 hafta bunu bir kişinin yü- rütmesi mümkün değfl. Ây- nca TBMM Başkanı, bu tarüşmalara girmemeJL DYP'nin 12. kuruluş yıldönümü nedeniyle Demirel'e 'teşekkür şildi' sunuldu Zirvede tara&ızhk çelrişmesi • Demirel, Cindoruk, Avcı'ya birer şilt verildi. Demirel, DYP Başkanhk Divanı'rıı kabulünde, DYP'nin misyonu ve demokrasi mücadelesini övdü. Cindoruk, "Dûşûncelerimi söylesem, arkadaşlar aleyhimde basın toplantısı düzerüer" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DYP'nin 12. kuru- luş yıldönümü kutlamalan kapsamında Cumhurbaşkanı SüleymanDemirel'e "teşek- kür şfldi" sunuldu. Demirel. DYP Başkanhk Divanı'nı kabulünde, uzun süre liderli- ğini yürüttüğü DYP'nin mis- yonunu övdü. TBMM Baş- kanı Hüsamettin Cindoruk ise DYP genel başkan yar- dımcılannın zaman zaman kendisine karşı basın toplan- tılan düzenlemelerine gön- derme yaparak, "Düşüncele- rimi söylesem, arkadaşlar aleyhim- de basın toplantısı düzenler" dedi. DYP'nin 12. kuruluş yıldönümü nedeniyle Başkanhk Divanı tara- findan, partinin daha önce liderliği- ni yürûten Cumhurbaşkanı Demi- rel, TBMM Başkanı Cindoruk ve Izmir Milletvekili Yıkhnm Ava'ya birer şilt verildi. Demirel, Çankaya Köşkü'nde DYP Başkanhk Divanı 'nı kabulün- de, bir dönem liderliğini yürüttüğü partinin misyonu ve demokrasi mü- cadelesini övdü. Çiller, kuruluş yüdönümü nedeniyle yaptığı toplanüda DYP'nin manevi) atçı ve mflli- yetçi ilkeleri benhnseyen bir parti olduğunu söyledi (Fotoğraf:TARJK TJNAZAY) Tarafsız olduğunu, ancak de- mokrasi mücadelesiyle geçen 50 yıllık geçmişini göz ardı edemeye- ceğini kaydeden Demirel, şu görüş- leri dile getirdi: "Türkiye'de demokrasi mücade- lesL halkın söz sahibi ohnası nıüca- delcsrydi. Halkın ülke idaresine ka- nşnıa mücadelesiydL Ülkenin yöne- timine iştirak etmek, kendi kaderi- ne el koymakn. Biz uzun seneler bu mücadeledetozlu, topraklı yollarda koşarak, bu davanın bayraktaruğH nı yapan rahmetii Bayar ve Mende- res Ue arkadaşlaruun koştuğu yol- lardan koşarak,bu mücadekyi, de\- lete halka mal etmek için uğraşök. Bunlan söylemek benim hakkım. Buradaoturmam, bunlan söyleme- rae mani değüdir. Bunlan söv temek, tarafsızhğmu ihlal da etmez." TBMM Başkanı Cindoruk, ken- disine teşekkür şildı veren Başkan- hk Divanı ile yaptığı görüşmede, partisine ilişkin duygulannı söyle- mesi durumunda diğer partilcrden, "Taraftızhğını bozdu" eleştirileriy- le karşılaşacağını söyledi. Cindo- ruk, Başkanhk Divanı üyelerini göstererek, "Düşüncekrimi söyle- sem, arkadaşlar pazar günü aleyhimde basın toplantısı dü- zenlerter" dedi. Cindoruk, kendisine verilen şiltte "Türk demokrasisi ile DP-AP ve DYP misyonuna katkılan"ndan bahsedibnesine karşın, Büyûk Türkiye Paıtisi'ne yer verilme- mesini de eleştirdi. Çiller: Büyük onur Başbakan ÇiDer,kuruluş yıl- dönümü töreninde yaptığı ko- nuşmada, "kökü" olmayan partilerin geleceğinin de ola- mayacağını söyledi. Çiller, DYP liderliğinden duyduğu onura değinirken, "Bir kısa m- san ömrü içinde bu bana bah- şedflen en büyükonurdur" de- di. Çiller, demokrasinin, kişiyi vatandaş, ahaliyi millet yapao bir kavram olduğunu vurgula- yarak, "DYP; milKyetçi, mane- vıyatçı, mukaddesatçıdır. He- defolarakçağdaşlaşmayı,iteri- ye gitmeyi ve uygarhğı görüyo- diye konuştu. DYP Genel Başkan Yardımcısı Rnat Serdaroğhı da, iktidann ken- dilerinde olduğu dönemde sürekli askeri darbelerin geldiğini, ancak halkın bu darbelerden bir süre son- ra iktidan yine partisine verdiğini söyledi. Serdaroğlu, 1980 yılında sağlam olarak kendilennden alınan Türki- ye'yi, 1991 yılında her yönüyle hasta bir şekilde devraldıklannı be- lirtti. Serdaroğlu, "DYP; Mende- res'tir, DemireJ'dir, Çilkr'dir"dedı. Sonunda bdki hakenuik görevi düşebilir. Bir de en son otunımda. oylar önem- IL Orada TBMM Başkanı çıkmah ve oturumu yönet- meli. Meclis başkan veldlle- rini bütün gün seyrediyo- rum. Yönetimlerinde bir kusur yok." Son oylamada oturumu kendisinin yöneteceğini söyleyen Cindoruk, "TB- MM Başkam'nın oy hakkı bulunmadığı için, veküieri- ne oy kullanma hakkı ver- melidir < 'dedi. Cindoruk, memur sendikalan konu- sunda ise şu değerlendirme- yi yapn: "Onu yasaya bırak- mak fonnülüne kablıyo- rum. 301 imzah öneride de böyleydi. Bence o öneriye dönmekte fayda var. Redak- siyon tamam da, ilke deği- şikliği yapmış. Bir de anaya- salar fazla aynntılara gir- memeti. Meclislere serbest- Bk verirsiniz. Bir Meclis. bir kanunla bir kurah kovarsa, bir başka Meclis o kurah de- ğiştirebOmeU, yumuşatabil- meü ya da çağin gelişmeleri içinde değiştirebilmeü. Bi- thn anayasamızm sakıncası, çok 'ancak' koyuşudur. Vbksa. bütün anayasalar gi- bi en başta özgüriük belgesi her maddesL Tekrar aynı ' ancak'lan koyacaksanız, bu anayasa değişUdiginin ederi kalmaz ya da azahr." POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA RP'nin Tuzağı... TBMM Genel Kurulu sert tartışmalara tanık olur- ken RP'li Mpstafa Ünaldı ile Fethullah Erbaş, sık sjk kürsüye çıkıp "Niye sinirieniyorsunuz, demokra- si çoksesliliktir" diyorlar. ANAP ve DYP milletvekille- ri olup bitenleri salt izlemekle yetinirlerken RP'liler, CHP sıralanna laf atmayı sürdürüyorlar: "CHPdindartarazulümyaptı, 1960'taonlanasker- lereihbaretti..." CHP Grup Başkanı Abdülkadir Ateş kürsüye ge- liyor daha sonra. Ateş, "RP'nin amacı laik cumhuri- yete karşı bir hanekettir" diyor. RP'li Oğuzhan Asil- türk, yerinden kalkıp başkanhk kürsüsüne yaklaşa- rak Abdülkadir Ateş'e yanıt veriyor: "Bunlar, demokrasiyi içine sindiremiyohar..." Oyun içinde oyun, buna denir işte... RP, laikliği tanımlayan anayasanın 24. maddesinin kaldınlması yönünde her türlü yöntemi deniyor. 68. maddenin görüşülmesi sırasındada 'önerge yönte- mi'yle yol almak istiyor. Nedir bu yöntem? 'Laiklik' kavramı çıkanlıp şöyle olacak: "Inanç serbestliği cumhuriyet ilkelerine aykın ola- maz..." Tuzak oldukça ilginç... Çünkü bu madde şöyle: "Siyasi partilerin tüzük veprogramlan demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykın olamaz..." RP milletvekilleri önergelerini artık alışageldiğimiz bir biçemle savunuyorlar... Diyorlar ki: "Laik olan devlettir, bireyler değil..." TBMM'deki görüşmeleri Vefa Tanır yönetiyor... Vefa Tanır, hem yorgun hem de unutkan. Kimi öner- geleri veriliş sırasına (tarih önemli) göre oylatmıyor. Aynca anayasanın ikinci maddesinde yer alan "Tür- kiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal bir hu- kuk devletidir" cümlesindeki ilkeler, yine anayasanın dördüncü maddesine göre 'değiştirilemediği gibi, değiştırme önergesi de verilemiyor1 , ama Vefa Tanır, karşı koymalara karşın bildiğini okuyup önergeyi oy- lamaya sunuyor. TBMM'de 'tuzak oyunu'nu çok güzel sergiliyor RP'li milletvekilleri... Amaçlan apaçık ortada: Laik, demokratik cumhu- riyete karşı bir şeriat devleti... ••• - Bizler bugünlere nasıl geldik? Dini, siyasi araç olarak kullananlara göz yumarak; tarikat şeyhlerine, şıhlanna prim vererek; Taksim ve Kızılay alanlannı dolduran 'karayobaz çefe/eri'nin "Laik devlet yıkılacak elbet" sloganlannı duymaya- rak; Sıvas'ta onlarca aydını diri diri yakanlan alkışla- yıp Aziz Nesin'e küfrederek, okullan, Anadolu üni- versitelerini 'medrese'ye dönüştürerek... Şimdilerde uyanan kimi DYP ve ANAP milletvekil- leri, RP'ye tepki gösteriyor. ANAP'h Engin Güner diyor ki: "Yüzlerindeki maske düştü. Hedefleri laikliğe dar- be vunvak..." DYP'li Yaşar Topçu: "Hedefleri belli. Buradan biryeriere ulaşmaya ça-. lışryoriar. Bu madde oylanmamalıydı..." önergeyi oylatan kim? ....«•* • • > DYP'li Vefa Tanır... CHP'li Kamer Genç, olayt fark edip Vefa Tanır'ı uyardı: "Anayasanın değişmez hükümlerinden biri olan dördüncü maddeye aykın birişlem yapılıyor. Bu saç- ma sapan önerge Islami kurallan getirmeyi amaçlı- yor..." Oğuzhan Asiltürk yine başkanhk kürsüsüne dog- ru yürüdü Genç'in uyansı karşısındâ. Dediki: "Laikliği din düşmanlığı gibi gösteren fositferin dû- şüncesi değişmiyor..." Ortalık bir anda kanştı... İşte CHP'li Abdülkadir Ateş bu sırada RP'yi peri- şan eden yanıtı verdi: "Laik cumhuriyeti yıkmak istiyorsanız bunu mert- çe söyleyin..." önerge oylanmıştı. Uyanan DYP ve ANAP'lılar te- laş içindeydi. Vefa Tanır durumu biraz geç de olsa anlamıştı... ••• Biz bu köşede yıllardır şeriatçı örgütlenmeden söz ediyor, 'Hocaefendi'lerin aslında RP ile 'sıcak ilişki- si' olduğunu, antilaik güçlere prim verilmemesi ge- rektiğini yineleyip duruyoruz... Bugün Istanbul'un sokaklan Afganistan'ı, Pakis- tan'ı, Cezayir'i andınyor. Sakallı, takkeli, sanklı, en- tarili 'yobazlar'a polis hoşgörüyle davranırken, bu görüntülerden şikâyetçi olan yurttaşlara şu yanıtı ve- riyor: "Burası Müslüman bir ülke..." Kurban derilerini toplayan Türk Hava Kurumu'na 'terörist' diyen düşünce bugün 'devlet katı'nöa ilgi odağına dönüşürken, 'camiye yardım' yasayla ver- gi bağışıklığı kazanırken susanların "RP laik cumhu- riyeti yıkmak istiyor" demeye hakları var mı?.. RP, tuzağını kuruyor; ANAP, DYP, CHP ve MHP'yi yemliyor... Olay buduri.. DYP töreninden notlar. Çiller, anılara dalamadı ruz" ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çiller, DYP'nin eskiye özlem yumağına dönüşen 12. kuruluş yıldönümü kutlarna töreninde anılara dalamadı. DYP'nin vitrininde kendisini politikaya iten eski liderini "Muhteşem Süleyman Demird" olarak tanımlayan Çiller, Adalet Paıtisi ve Demokrat Parti'nin yaşamda olmayan öncülerini, önündeki kâgıttan okuyarak anmısayabildi. Partinin ilk genel başkanlığını üstlenen Lzmir Milletvekili YıldınmAva, 1980 sonrası Zincirbozan'da bulunan Süleyman Denûrel'ın katkılanyla yürüttükleri partileşme çabalanna değinirken birçok anıyı birbiri ardına sıraladı. Avcı'nın, "Korku büyüktü. Yaz günleriydi; veto edilmeyen bazı arkadaşlanmız kunıcu olmak yerine, denize gitmeyi tercih etti" sözlerine, salondan da eleştirel bir ses katıldı: "Sayın Avcı, korkup kaçtıktan sonra bakan olanlan söyleyin.'' Devletin, DYP'yi kurdurmamak için elinden geleni yaptığını söyleyen Avcı, sözlerini, "AHah, DYP'ye tekrar muhalefet göstermesin" dileğiyle tamamladı. Birbiri üstüne kırdığı "fahişe" gaflanyla gündemden düşmeyen Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemirin, kuruluş kutlamalannın tadını çıkaramadığı gözden kaçmadı. Sıkıntılı olduğu gözlenen Gökdemir, salonda sıgara içen tek kişiydi. 'Demokrat Partisi!' Eskiye özlem dolu konuşmalann ardından kürsüye çıkan Tansu Çiller, geçmişten çok, gelecekten söz etmeyi tercih etti. Celal Bayar, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zoriu, Hasan Polatkan ve Ahmet Nusret Tuna'nın adlannı tek tek önündeki kâğıtttan okuyan Başbakan, Demokrat Parti'ye "Demokrat Partisi" demese, birçok hatalı cümle kuruluşu bulunan konuşmasında, gaf yapmaktan kurtulacaktı. Konuşmasında "toplama ve çıkarma" işlemleriyle 4 haziran seçimlerinin sonuçlannı uzunca değerlendiren Başbakan, son 10 yılda öldürülen 19 bin teröristten 15 bininin son 2 yıl içinde öldürüldüğünü belirterek de "ülkenin bütüniüğünü sağlamadaki başansını" vurguladı. Çiller'e göre, DYP'de "1946 nıhu" egemendi, ama 1995 yılında "19 Mayıs ve Çanakkale ruhu" da doğmuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle