Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
• 14 HA2İRAN 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Moğultay, cumhuriyet savcılarını uluslararası sözleşmelerin iç hukukta uygulanması konusımda uyardı:
ILO sözleşmelerine uyıılsıııı• Moğultay'm cumhuriyet başsavcılıklanna gönderdiği
. genelgede, kamu çalışanlanna örgütlenme özgürlüğü tanıyan
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sözleşmelerinin 'kanun
hükmünde' olduğuna ilişkin Yargıtay karan örnek gösterildi.
GÜNEŞ GÜRSON
ANKARA - Adalet Bakanı Mehmet
- Mogultay, cumhunyet başsavcılıklan ve
•'- mahkemeleri, "mennırseııdikalannaiBş-
kin yorumlann. onaylanan uluslararası
sözleşmeierie yapüması" konusunda ge-
nelgeyle uyardı.
Dışişleri Bakanı Erdaltnönü'nünBaş-
• bakan Yardımcısı oldugu dönemde ya-
yunladığı genelgenin ardından, Moğul-
tay da yargı organlannın memur sendika-
"" lan konusundakı "yorunı farkhhklarmı"
- gidermek üzere bir genelge yayımladı.
Cumhuriyet başsavcılannı, uluslararası
anlaşma ve sözleşmelerin iç hukukta uy-
gulanmasında "hassasiyet göstermeteri"
konusunda uyaran Moğultay, genelgesin-
de. kamu çalışanlanna örgütlenme öz-
gürlüğü tanıyan Uluslararası Çalışma Ör-
gütü (ILO) sözleşmelerinin "kanun hük-
münde" olduğuna ilişkin Yargıtay kara-
nnı ömek olarak gösterdi.
Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk
ve Dış llişkiler Genel Müdürlüğü'nün
"tnsan haklan hukuku ve buna ilişkin
utuslararası bdgderin Türk hukukunda-
Id yeri" konulu genelgede, insan haklan
hukukunun kaynağını oluşturan ve Tür-
kiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleş-
melerin Türk hukukundaki yeri ve değe-
ri konusunda "farkh yonımlar yapüdığı
iztenimi ediniküği" kaydedilerek ulusla-
rarası anlaşmalann "kanun hükmünde
oiduğu" vurgulandı.
Danıştay 12. Dairesı ile Yargıtay 1. Ce-
za Dairesf nin uluslararası anlaşmalann
iç hukukta uygulanmasını öngören ka-
rarlannın da yer aldığı genelgede, me-
mur sendikalannın tüzel kişılik olduğu-
na dair Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin ka-
ranna değinildı. Genelgede, "Sörieşme-
terin uygulanmasında azami hassasiyetin
gösterümesi, anayasamızın 2. maddesin-
de ifade olunan insan haklanna saygılı
hukuk devletinin gereğktir" diyen Mo-
ğultay, genelgede memur sendikalan ile
ilgili olarak şu örneği verdi: "(Yargıtay
4. Hukuk Dairesi'nin 11.07.1994 jfinlfi
karannda Sendfka Özgüriüğü ve Orgüt-
lenme Hakkuun Korunmasına tlişkin 87
Sayıh Sözleşme, 3847 sayın kanunla; ke-
za_ Kamu HizmetindeÖrgütlenme Hak-
kının Korunmasına ve tstihdam KoşuUa-
nnın Belirlenmesi Yöntemlerine tlişkin
151 Sayılı Sözleşme de 3848 sayılı kanun-
la, TBMM'ce 25.11.1992 günü onaylan-
mış veher iki kanun da 11.12.1992 tari-
hindeyürürlüge gimıiştir. Anayasanuı 90.
maddesi uyannca, usulüne göre yürürlü-
ğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar,
kanun hükmündedir. Bu dunımda, \ uka-
nda belirtilen ve onaylanan sözleşmeier,
iç hukukumu/Ja bfitfinleşerek baglaytcı-
lık kazanmışür. Hal böyle otduğuna göre,
>asa koyucunun onayladığı sözkşmelene
kural olarak devlet memurlanna sendika
knrma hakkını verdiği ve memur sendt-
kalanna da tüzel kişilik tanıdıg) kabul
edflmeli ve memur sendikalanna ilişkin
yonımlar, söz konusu onaylanan sözleş-
melerle >apılmalıdır. tç hukukumuzda
halen memur sendikalaruun kurulması
ve özcOikfc sendikal haklanyia ilgili bir
düzenleme yapdmamış olması da kuruJ-
muş olan sendikanın tüzel kişilik kazana-
mayacağı şeklindeyonımlanamaz) denil-
meksuretiyle, uluslararası antiaşmalann
iç hukukumuzdaki yeri ve değeri
konusundaki yukandaki görüsler somııt-
laşmaktadır."
Içişleri Bakanlığı, memurlann sendika
kurrnasının "anayasal bir hak" olduğu-
nu ve bu konuda "acüen yasal düzenleme
yapılmasızorunluluğu" bulunduğunu ka-
bul ettı. Bakanlık, memurlann sendıka-
laşma gırişımlerini yasaya aykın bulan
idarenın görevini "mahkemeye başvur-
makla" sınırlayan yargı karannı dikkate
aldı. Içişleri Bakanlığı Hukuk Müşaviri
Erol Akdogan. Danıştay 10. Dairesi'nin
karan doğrultusunda, bakanlığın memur-
lann sendika kurma ve sendikal faaliyet-
te bulunmasının mümkün olmadığı yo-
lundaki genelgesinin iptal edilmesi ve
kamu sendikalannın kayıt ve işlemlenni
dûzenleyen yeni bir genelge çıkanlması
gerektığını bıldirdi.
Geri sayım başladı
eylMemurlar
için halktan
destek istedi
em
• Kamu çalışanlan, dördüncü Ankara
° eylemi için geri sayımı başlattı. 31 memur
sendikası halka 50 bin bildiri dağıtarak,
: mücadele programmı açıkladı ve
• kamuoyundan destek istedi.
~ Haber Merkezi - 300 bi-
"ni aşkın kamu çalışanı, 4.
.Ankara yürüyüşü ve oturma
c eylemi içın, geri sayımı baş-
' lattı. 31 memur sendikası,
"dün Ankara'da halka 50 bın
'.bildiri dağıtarak, mücadele
' programını açıkladı ve ka-
,'muoyundan destek istedi
' Kamu Çalışanlan Sendika-
." lan Konfederasyonlaşma
:
Kurulu (KÇSKK) Sözcüsü
ve Eğıtim-Sen Genel Başka-
c
nı Yıkünm Kaya. "Bizim için
"artık geri sayım başlanuşur.
Yol yakınken. siyasi iktidan
•"bir kez daha uyarmak istiyo-
' nım. Bu tavırlanndan vaz-
geçsinler. İstediklerimizi ka-
bul etsinler" dedı.
Ankara'daki memur sen-
. dikalannın genel başkanlan,
eyiem takvımini ve hedefle-
rini, dün Ankara'da basına
"•verdiklen yemekte açıkla-
dıktan sonra, Kızılay'da hal-
ka bildiri dağıtular. Yıldınm
" Kaya, basına yaptığı açıkla-
mada, yanndan itibaren Tür-
kiye genelinde kamu çahsan-
lannın ayağa kalkacagını be-
lırterek "Bundan hiç kimse-
nin kuşkusu olmasın. İnsan-
ca bir yaşam ve çahsma hak-
kını elde etmek için, kurdu-
ğumuz sendikalanmız de-
mokrasi dersi \«recektir. Bu
-^der».herkeseörnekolsun. Al-
dığunız kararlarda, her aşa-
mada kamu çahşanlan söz\e
karar sahibiobnuştur. Iştebu
yüzden, mücadelemizin gii-
cü, gün geçtikçe artmakta-
dır" dıye konuştu. Bıldınle-
rinde, toplusözleşme ve grev
haklannın seçün meydanla-
nnda, seeim yatınmı olarak
kullanılmasını eleştıren ka-
mu çalışanlan, sendikalan
ortadan kaldırmaya yönelık
gırişimlere son verilmesinı
istediler.
Bıldıride, kamu çalışanla-
nnın ısteklen şöyle sıralandı:
- Sendikal hak ve özgür-
lükler mücadelemızde bıze
yönera'len baskılann son bul-
ması, bugüne kadar verilen
cezalann kaldınlması, sür-
günlerin durdurulması, mağ-
dur olan arkadaşlanmızm
görev yerlenne ıade edilme-
- Siyasi iktidann yargı
üzerindeki baskısuıın kaldı-
nlması ve yargının siyasi ka-
rar vermesinın son bulması.
- Anayasa komısyonunun
kabul ettığı, sendikal hak ve
özgürlüklen yok sayan, top-
lusözleşme ve grev içerme-
yen anayasa değişıkliği mad-
desınin geri ahnması.
- 12 Eylül Anayasası'nm
toptan kaldınlması, özgûr bir
ortamda, demokratik bir ana-
yasanın tartışmaya açılması.
Eyiem programı
KÇSKK'nin mücadele
programına göre yann saat
12.30'da Yüksel Cadde-
si'nde toplanacak olan sendi-
ka yönetıcılen, saat 13.00'te
Güvenpark'ta basın açıkla-
ması yaparak, oturma eyle-'
mini başlatacaklar. Ankara
Demokrası Platformu da 31
sendika genel başkanının
oturma eylemını, şenlik dü-
zenleyerek destekleyecek.
Gece de devam edecek olan
oturma eylemi, 16 haziran
cuma günü saat 20.30'da ka-
mu çalışanlannın mücadele-
sıni anlatan slayt göstensi ile
sürecek. Fıili mücadeleleri 5.
yılını dolduran kamu çalı-
şanlannın, oturma eylemini
desteklemeye yöneliİc 4. An-
kara yürüyüşü, Samsun, Ma-
latya, Istanbul, tzmırve Mer-
sin illeri başta olmak üzere,
ülkenın her bölgesınden kit-
lesel olarak başlatılacak. 17
haziran cumartesı günü baş-
kente varacak olan memur-
lar, Hipodrom Alanı'nda
karşılanacak. Eyiem süre-
since kamu çalışanlannın ai-
lelerinın yanı sıra işçi sendi-
kalan, meslek odalan ve de-
mokratik kıtle örgütlerinın
de destekleyeceğı oturma ey-
lemine, tstanbul'da Özgürlük
Kitabı'na ımza atan aydınla-
nn da destek için katılması
yönünde girişimlerde bulu-
nulduğu belirîendi. Öte yan-
dan'kamu çalışanlannın ka-
ran nedenıyle, Olağanüstü
Hal Bölge Valiliğı kapsanun-
daki illerde, 15-18 haziran
tarihleri arasında memurla-
nn il dışına çıkmasının ya-
saklandığı ılen sürüldü.
Operasyon
16 PKK'Iİ
terörist öldürüldü
• Tuncelı, Hakkâri, Diyarbakır ve Mardin
illerinde güvenlik güçleriyle gerçekleştirilen
operasyonlarda dün de toplam 16 terörist
ölcürüldü.
Haber Merkezi (Cum-
huriyet) - Tunceli'de önce-
ki ıkşam 18 güvenlik gö-
re\iisinin PKK'liler tara-
fuıian pusuya düşürülerek
ş e h t edilmesmden sonra
bölgenin tamamında geniş
çajlı operasyon başlatıldı.
Tuıceli, Hzkkâri, Diyarba-
krrve Marcin illerinde ger-
çelleştiriJeı operasyonlar-
d a dün de »plam 16 terö-
risöldürüklü.
vlmanjj'nın Aşağı
Sacsonya Eyaleti hüküme-
ti , ddığı yeni bır kararla sı-
ğrırma ba>vurulan kabul
e<dlmeyer,bölücülerin sı-
n ı d 4 ı edihıeyeceğini bil-
didi. ,
•jnceki pin 18 güvenlik
jg<&evusinıpusuya düşüre-
Ş*st öldüra grubun başın-
dLaapi^K'mı tkinci adamı
»lrngu öie sürûlen ve
'ParmaksızZeki' kod adıy-
la tanınan Şemdin Sakık'ın
bulunduğu ıstıhbaratlan
üzerine, bölgeye çok sayı-
da özel eğitilmiş komando
ve asker gönderildi.
Dünden bu yana güven-
lik güçleri ile teröristler
arasında şiddetli çatışma-
lann yaşandığı Pülümür,
Kutuderesi ve Ahvanos
bölgesinde 7 PKK'linin öl-
dürüldüğü bildirildi.
Olağanüstü Hal Bölge
Valiliği'nden yapılan açık-
lamaya göre, güvenlik güç-
lerince sürdürülen operas-
yonlar sırasmda Hakkâ-
ri'm'n Yüksekova ilçesi
Dereiçi ve Taşyazı köyle-
rinde 5, Diyarbakır'm Çı-
nar ilçesinde 2 ve Mar-
din'in Yolbaşı Köyü'nde 2
olmak üzere toplam dokuz
terörist öldürüldü.
Destekçiişçiyepoüsten müdahale
tstanbul Haber Servisi - Eminönü Belediyesi'nin işten attığı 265
işçınin beledıye önünde başlattıklan direniş 30. gününü doldurdu.
Direnişteki işçilere destek vermek için Edirnekapı'daki Temizlik ve Fen
tşleri Müdürlüğü önünde toplanan işçilere polısin müdahale etmesi
sonucu 10 işçınin hafıf şekilde yaralandığı belirtildi. Olaydan sonra
Genel Iş Sendikası 7 nolu Şube Başkanı Erol Eldci ve üç arkadaşı
gözarrma alındı. Eminönü Belediyesi başkanlık bınasmda görevli polis
memuru Mustafa Hazar'ın, "silahını temizlerken' kendini yaraladığı
öğrenildi. Eminönü Belediyesi'nden atılan işçilerin, işlerine geri
dönmek için belediye önünde aileleriyle birlikte başlattıklan oturma
c>lerru 30. gününu doldurdu. Dün ışçilen ziyaret eden DİSK. başkanlar
kurulu üyeleri, işçilerden serinkanlı ve sabırlı davranmalannı istedi.
DtSK Genel Sekreteri Mehmet Ata>, "Burada \erdigimiz ekmek
mücadelesklir. Bu eylemimizde biz hakbyız. Belediye başkanının
burasını babasının çifUigi gibi kuüaıunasına izin vermeyeceğiz^ dedı.
Mehmet Atay, DlSK Genel Başkanı Rıdvan Budak'ın, dün sabah
Edimekapı'da meydana gelen olay sonrasında gözaltma alınan Erol
Ekici ve üç arkadaşmın serbest bırakılması için görüşmeler yaptığını ve
bu nedenle ziyarete gelemediğini söyledi.Tüm Bel Sen 1 nolu şube
sekreteri Şehmuz EroL Eminönü Belediye Başkanliğı'nın memurlara
baskı yaparak, 10 gün mazeret ızni almalannı istedığini ve bunun için
bir kağıt imzalatmaya çalıştiğmı öne sürdü. (MEHMET DEMİRKAYA)
İki gün sürecek olan 'Türk Hukukunda Kadın' sempozyumu başladı
6
Kadınlar toplıımuıı her alanında yer almah
9
tstanbul Haber ServisJ- Başbakan Tansu ÇüTer,
kadının her alanda yer alrnadığı bir toplumda
çağdaşlaşmamn ve ilerlemenin sağlanamaya-
cağına, demokrasinın de kök salamayacagına i-
nandığını belirterek "Kadınlanmıa 2000'li yıl-
lann Türidyesi'ne varaşır bir konuma getirroek
en öncdikU hedefimizdir" dedı.
Başbakan Çıller, Marmara Üniversitesi Hukuk
Fakültesi ile Türk Hukukçu Kadmlar Derneğı
taranndan düzenlenen 'TürkHukukunda Kadın'
konulu sempozyuma gönderdiği mesajda şu
görüşlere yer verdi:
"Kadmm her alanda yer almadıgı bir toplum-
da çağdaşlaşmamn ve ikTİemenin saglanamay a-
cağîna, demokrasinin de kök salamayacagına i-
nanryonım. Kadmlanmızı 200fl'İi yıllann
Türidyesi'ne yaraşır bir konuma getiımek en
öncetikli hedefimizdir. Geleceğin örnek ve önder
Türkryesi'ni yaraürken eibette kadınlanmız da
sosyaL kültüreL ekonomik ve siyasal alanlardaki
yerlerini hak ettikieri şeküde aimalıdırlar. Çagdaş
ve geüşmiş Türkiye'ye hep birtikte, kadın-erkek
el ele, omuz omuza vererek,çahşarak, eşh olarak,
pavlaşarak uiaşacagB."
fki gün sürecek sempozyumun açılışında
konuşan Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Omer Faruk Baürei de, Türkiye'de kadının layık
olduğu yen aldıgını belirterek "Türkiye'de kadın-
la ilgffi hukuki altyapıda a> runcılık yoktur. Sonın,
kadının egitinıindc. kamu ve özel kesimdeki yöne-
tim ve karar mekanizmalanndaki yerinde
dügümlenmektedir. Kadmlarm yasama görevin-
den başlayarak ülkenin siyasal veekonomikyöne-
timinde söz sahibi olma savaşımı bulunmaktadır"
diye konuştu.
Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Fehim Üçıştk da, genç çocuklu hanım-
lann part-time iş talebinde bulunabilmesi, an-
nelere belirli dönemlerde çocuklanyla il-
gilenebilmeleri için eğitim parası verilmesi ve
evlenecek genç kızlara 'çeyiz kredlsi'açılması
gerektiğini belirtti. Açılış konuşmalannın ardm-
dan yapılan 'Kadmın Eğhimi ve Hukuld
Sonuçlan' konulu oturumda konuşan Türk
Hukukçu Kadmlar Derneği Başkanı Avukat
Nazan Moroğlu, Türkiye'de kadınlann en büyük
sorununun eğitim eksikliği olduğunu vurgula-
yarak, kültürlü. eğitimli ve aydm kadınlann
toplumun çağdaş uygarlık yolunda ilerlemesinin
başlıca itici gücü olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de okur-yazar olmayan kadınlann o-
ranının yüzde 28 olduğunu anlatan Moroğlu,
kadınlann eğitimsiz kalmasının başlıca nedeninin
erken evlılikler olduğunu ifade ederek "Bunun
için, Medeni Kanun'da e% lilik yaşıyla ilgili madde
degiştirilerek. evlilik yaşının alt sının erkek ve
kadın için 18 yaş olarak kabul edilmelidir" dedi.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
Osmanirdan
Osmanlıcı'ya TokatL
Osmanlı hanedanının son ismi, Orhan Osmanlı-
oğlu.
Geçen yılın başında, Türkiye'deki tanınmış birşe-
riatçıya yolladığı mektupta şu satırlar vardı:
"Ardımda bıraktığım 85 senelik maziyi düşündü-
ğümde, hilafet konusunu gûndeme getiren şahıs-
lann daima başka memleketlerin menfaatine hlzmet
eden kişiler olduğunu hatıriamaktayım. Yanm asır-
dan beri, bu gibi teşebbüslere alet edilme girişim-
leriyle birçok defalar karşılaştım, hepsini reddettim
ve edeceğim."
Ve mektup şöyle noktalanıyordu:
"Sizler gibi aile dışından kişilerin adımıza yaptığı
garip teşebbüsleri s/eyakıştjrmalan tel'in ediyorum."
• • •
Hitter'in "propaganda nazın" Göbbete'ti. Erba-
kan'ınki de Hasan Hüseyin Ceyian... Yöntemleri
arasındaki benzerilkler ıse çarpıcı.
Mussolini çağdaş insanın "hayret verecek ka-
dar"inanmaya hazır bir yaratık olduğunu söyiüyor-
du. Bir yalan ne kadar çok yinelenirse, insanlarda
"doğnj"olduğu inancı o ölçüde artardı.
Göbbels'in çıkış noktası bu oldu.
Şimdi de Sayın Ceylan "aynı yo/"un yolcusu... O
yolun nereye götürdüğünü tarihe sormak gereğini
btleduymadan...
Kendi ideolojisi uğruna Osmanlı'yı kullanmayaça-
lışıyor... Mustafa Kemal'i Samsun'a götüren gemi-
nin transatlantık olduğu savlan, kargalan da güldü-
recek hale mi geldi? Çek dosyadan bir yenisini...
Tıpkı Göbbels gibi... Halka yalan üzerinde düşün-
me fırsatı vermemeli!
Söylediklerine inanç mı azaldı? O çanağa tüküre-
nin sadece sen olmadığını kanıtlamaya çalış:
"Sultan Vahdettin böylesine önemli bir kahra-
man. 2. Cumhuriyetçiler, Vahdettin'inkahraman ol-
duğunu anladılar. Can Dündar, Fatih Çekirge ve
Mehmet Altan da aynı görüşte."
Arkasından, Kültür Bakanlığı Müsteşan'nı işe bu-
laştır. Prof. Emre Kongar'ın da "tarih kitaplannda
Atatürit'le ilgili yazılan bazı şeylen'n doğru olmadı-
ğını" söylediğini söyle.
Üstüne üstlük, bir de kendisine "teşekkür" et...
Dündar ile Çekirge'yi bilmem ama... Hadi baka-
lım, Kongartemizleyebilirsetemizlesin böyle bir "//-
tifam
•••
Osmanlı'da her şey iyiydi; Atatürk geldi, bozdu (!)
Cenap Şehabeddin'in sözünü yazıp tüm duvar-
laraasmalı: "Tariheyalan söyletilebilir, çünküölüter
konuşamaz!"
16. yüzyılda, Takiyüddin'in kurduğu ilk gözleme-
vi, Şeyhülislamın fetvası ileyıkılmadı mı? Müslüman
Osmanlılann da basımevini kullanabilmeleri için,
Şeyhülislam fetvayı Gutenberg'den (1450) ancak
270 yıl sonra vermedı mi?
Oysa itk basımevi Osmanlı'ya, "Müslüman olma-
yan kullar"\n yararlanması için, Gutenberg'den az
sonra gelmemiş miydi? Padişahın baş çevirmeniAli
Bey'in Incil çevirisi orada basılmamış mıydı?
Astronomi ve tıp, Osmanlı'da "yarahı bilim" sayıl-
mak için, acaba neden 18. yüzyıla kadar bekledi?
Felsefe, Osmanlı'da niçin hep "zarariı" sayıldı?
Özal'ın bakanlan, acaba niçin felsefeyi 21. yüzyıla
girerken bile zarariı saydılar?
Kopemik güneş sistemini 1543'te aydınlattığı hal-
de, Osmanlı niçin, 1800'lerde bile, dünya merkezli
güneş sistemini okutuyordu?
Diyorum ki: Numaracı CumhuriyetçiTV'ciler... Din-
sel "cemaat" temsilcilerinı, tarikat şeyhlerini, RP'nin
"propaganda nazın'rv ve de cümle yakın ve uzak
numaracı akrabalannı yanlanna alsalar... Tarih Ku-
rumu'nun fetvacılannı da kapının yantna oturtsalar...
Osmanlı'nın karanlık dönemlerini aydınlatacak prog-
ramlar yapsalar, fena mı olur!
Hele bir de Osmanoğlu'nun, "daima başka mem-
leketlerin menfaatine hizmet eden kişiler" sözüne
ışık tutsalari."
••*
Işte Osmanlı!.. Işte Osmanoğlu!.. Işte Yeni Os-
manlılar!..
Ve işte, yanlışlan değil doğrulan öğreten imam
okulu öğrencilerinin ortak sloganı: "Dinimi öğrene-
ceğim ve Türkiye Cumhuriyeti'ni kurtaracağım!"
Acaba kimlerden?!..
'Grev hakkı verilmezse sonuçlan sert olur'
GÜNNURtLHAN
Kamu Çalışanlan Sendikalan
Konfederasyonlaşma Kurulu dönem
sözcüsü Yıldınm Kaya grev ve toplu
sözleşme haklannı kullanmalanna
kimsenin engel olamayacağmı belirtti
ve "Eğer iktidar 25 yıl öncesinin 15-
16 haziranını tekrariamak istiyorsa
kamu çalışanlan aynı gelenekle
yanıt verir ve sonuçlanna da
katlanır" dedi.
Kamu çalışanlan grev ve toplu
sözleşme haklannı kullanabilmek için
yann eyleme başhyor. Eyiem
öncesinde Kamu Çalışanlan
Sendikalan Konfederasyonlaşma
kurulu çatısı altında toplanan 31
sendikanın dönem sözcülüğünü yapan
Eğitim-Sen Genel Başkanı Yıldınm
Kaya sorulanmızı yanıtladı
-Kamu çaüşanlan sendikalan beş
yıldır sürdürdükleri mücaddey le ne
elde etti?
KAYA: Kamu çalışanlan beş yıl önce
fiili-meşru mücadeleye dayanarak ve
ağır bedeller ödeyerek sendikalannı
kurdu. Biz 1990 yılmda Anayasa ve
Uluslararası sözleşmelerden doğan
haklannuzın var olduğunu
biliyorduk, sendikalanmızı da bu
bilinçle kurduk. Ancak ülkemizde
siyasal iktidann haklan
görmemezlikten gelme gibi bir
alışkanlığı olduğu için, bilinç
yaygınlaşmamıştı. Kamu çalışanlan
sendikalannın mücadelesi bu bilinci
açığa çıkarttı.
Sendikalanmızın yasallık tartışmasını
1991 ve 1992 yillannda tamamladı.
1993'te sendikalanmızı tanıyan yargı
kararlan, imzalanan ve mecliste
onaylanan ILO sözleşmeleri, ardından
o dönemin başbakanı Erdal Inönü'nün
imzasıyla çıkartılan ve
çalışmalanmızın engellenmemesini
isteyen Başbakanlık Genelgesı, 'yasal
olup olmama tartışmasını' bitirdi.
Kamu çalışanlannın şimdi sorunu,
toplu sözleşme ve grev hakkuıı
kullanabilmek. Biz 20 Aralık ve 20
Nisan'da görüldüğü gibi grev
hakkımızı da fiili olarak
kullandık.Tüm Belediye Memurlan
Sendikası ise bu süre içinde toplam
133 ayn toplu sözleşme imzaladı.
Bunlardan bir kıstnı belediye
• Grev ve toplusözleşme
haklannı kullanmalanna
kimsenin engel
olamayacağmı belirten
Kamu Çalışanlan
Sendikalan
Konfederasyonlaşma
Kurulu dönem sözcüsü
Yıldınm Kaya,
'Eğer iktidar 25 yıl
öncesinin 15-16 haziramnı
tekrarlamak istiyorsa kamu
çalışanlan aynı gelenekle
yanıt verir ve
sonuçlanna da katlanır'
dedi.
yönetimleri değişmiş olmasına karşın
hâlâ uygulanıyor.
Bu gelişmeler kamu çalışanlannda ve
kamuoyunda "grev ve toplu sözleşme
haklanmızın bulunduğu" düşüncesini
de yaygınlaştırdı.
-Şimdi isteğiniz ve hedefiniz nedir?
KAYA Biz sendikalanmız aracılığıyla
toplu sözleşme dönemine girdiğimizi
ilan ettiğimizde. iktidar bu
mücadelenin öniinü kesmek için siyasi
bir karar aldı
Dedikleri de şuydu: "Biz kamu
çalışanlannı dizginlemek için mevcut
haklannın gerisinde bir yasa
çıkartalım, sonra da dıyelim ki 'sizin
zaten toplu sözleşme-grev hakkımz
yoktu. Sendika hakkınızı da işte
veriyoruz." Şimdi çözüm bekleyen
sorunbu.
Biz de diyoruz ki: siz bize hiç bir şey
vermediniz. Bu haklanmız zaten
vardı. Şimdi onlan elimizden sadece
bızi ezerek alabilirsiniz.
Kamu çalışanlan son derece kritik bir
dönem yaşıyor. Biz kazandığımız
haklanmızı kesinlikle ama kesinlikle
geri vermeyeceğız. Bu bizim
Anayasa'dan, uluslararası
sözleşmelerden doğan hakkımızdır.
Eğer gerekiyorsa kamu çalışanlan bu
uğurda yeni bir 15-16 Haziran
yaratacaktu'. Biz işçi sınıfının bir
parçasıyız ve bu geleneği kullanınz.
Eğer bize 25 yıl öncesini
tekrarlatmak istiyorlarsa biz bu
mücadeleyi veririz ve bedelini de
öderiz.
-Anayasa Komisyonu'nun Anayasa
Degişiklik Taslağı ve Tüm Haber-
Sen'in kapaülmasına ilişkin
yorumunuz nedir?
KAYA: Türkiye karanlık birortama
sürüklenmek isteniyor. Şeriatçılar diz
boyu örgütleniyor. Gericiler,
faşistler ülkede cirit atıyor. Sermaye
ve emek cephesinin karşısmdaki
güçler özelleştirme politikasıyla
sistemarik bir saldın içinde. Bütün
bunlarla Türkiye yeniden
yapılandınlmak isteniyor.
Bu süreçte emekçi kitlelerin, özgür
demokratik Türkiye talebiyle sesini
yükseltenlerin sesi kesilmek isteniyor.
Bunun örneği Münır Ceylan'da, Atilay
Ayçin'de yaşandı. tşte Tüm Sağlık-
Sen Genel Başkanı Fevzi Gerçek'e 20
ay hapis cezası verildi.
Düşüncelerini söyleyenler
cezalandınlıyor. 'Sistem çürümüştür
ve yeniden örülmelidir' diyorlar.
Doğru, biz de öyle diyoruz. Ancak bu
sistem, bir kez daha sistemi çürütenler
tarafmdan değil, emekçi kitleler
taranndan örülmeli. tşte bu noktada
bizım hak alma eylemlerimiz verilen
demokrasi mücadelesine çok ciddi bir
katkıda bulunacaktır.
Tüm Haber-Sen'in kapatılma karan
Hukuk Genel Kurulu taranndan "iç
hukukta düzenleme yapılmadığı"
gerekçesiyle verildi. İç hukukta
düzenleme yapma işi bizim işimiz mi?
Siz görevinizi yerine getirmiyorsunuz
diye bedelini bize ödetemezsiniz.
-Kamu çahşanlan bugün aynı
zamanda bir demokrasi mücadelesi
verdiginin farkında mı? Bu
mücadelesinin olumsuz sonuçlanna
katlanabilecck mi?
KAYA: Türkiye'de kamu
çalışanlannın ekonomik sıkmtısı had
safhada. Bizim ekonomik
sorunlanmızm çözürnü demokrasi
mücadelesiyle birlikte
mümkündür. Kamu çalışanlannın
bütünü belki bunu tam olarak anlamış
değil. Ama kamu çalışanlan
sendikalan bunun tamamen
farkında ve üyelerine de bunu
kavratmaya çalışıyor. Ancak şunu da
vurgulamalıyım, kamu çalışanlan bu
ülkede sadece kendi ekonomik
sorunlannı ve özlük haklannı tartışan
ve onu isteyen bir topluluk değil. Bu
bilinç var, bizim üzerimize düsen
görev ise bu bilinci yaymlaştırmak.