28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 HAZİRAN 1995 ÇARŞAMBA 10 DIŞ HABERLER İnsan Hakları'ndan Atina'ya darbe • STRASBOURG (AA) - Avrupa İnsan Haklan Komisyonu, Batı Trakya'daki Türk azınlığın lideri Şadık Ahmet'in, Yunanistan aleyhıne yaptığı ikinci başvuruyla ilgilı olarak Yunan hûkümetinden bilgi istedi. Avrupa İnsan HakJan Komisyonu'na geçen yıl ikinci İcez başvuruda bulunan Sadık Ahmet, Yunanistan'daki genel seçimlerde bağımsız adaylara seçimlerde yüzde 3'Iük baraj uygulaması konusunda, Yunan hükümetinin insan haklan ihlalinde bulunduğunu bildirmişti. Arsenis: Rrsat kolhıyopuz • ATİNA (AA) - Yunan Milli Savunma Bakanı Gerasimos Arsenis, ülkesırun uygun bir zamanda Ege'de karasulanm 12 mıle çıkaracağını söyledi. Arsenis, Belçika gazetesi "De Standard"da yayımlanan demecınde "Türkler, Yunanistan ile bir gergınlik ortamı sürdûrmeye çalışıyorlar. Bunu iç meselelerini geçiştirmek için yapıyorlar. Türklerin tuzağına düşmemiz söz konusu olmayacaktır. Deniz Hukuku Sözleşmesi'nin bize verdıği hakkı, uygun göreceğimiz bir anda kullanacağız" dedi. Yapgısız infaza sopuşturma • MANİLA(AA)- Filıpinler'de banka soygunu şüphelisi olan 11 kişiyi yakaladıktan sonra öldürdükleri öne sürülen 80 polis hakkında soruşturma açılacağı bildinldı. Fılipin Ulusal Polis Şefi Raceredo Sarmıento, önceki gün yaptığı açıklamada. olaya kanştığı iddia edilen polislerle ılgili olarak hazırlanan raporun kendisine verildiğini 1 behrterek polislerin adını 1 haklannda mahkeme tarafından dava açılana kadar açıklamayacağını söyledi. Ruslar Şatoy'u atdı • MOSKOVA (AA) - Rus birliklen. Çeçenya'nın güneyindeki Şatoy yerleşim bölgesinin kontrolünü ele geçirdiler. Itar-Tass ajansının askeri kaynaklara dayanarak verdiğı habere göre, bağımsızlık yanlısı Çeçen direnişçilerin elinde bulunan son önemli noktalardan biri olan Şatoy bölgesı, dün TSİ 16.30'da Rus askerlerinin denetimine geçti. Şatoy'un, bağımsızlık yanlısı gruplann kontrolündeki en önemli son nokta olduğu belirtiliyor. Amavutluk'ta koıministter güçleniyor • ÜSKÜP(AA)- Demokrasi ve liberal ekonomiye geçiş sürecini yaşandığı Amavutluk'ta, Cumhurbaşkanı Sali Berişa'nın ve iktıdardaki Demokrat Partisi'nin etkisini kaybetmesine karşın eski komûnistler yeniden güçlenmeye başladı. Anayasa değişikliğine gidilmesi için yapılan referandumda sandıklardan Sali Berişa'nın ve ADP'nin bütün gayretlerine rağmen "hayır" oylannın çoğunlukta çıkması, iilkede "yeniden eskiye mi dönüyoruz" kaygısını yarattı. Bombacıya aşk mektubu yağıyor • NEWYORK(AA)- ABD'de, Oklahoma City'deki devlet daırelerinin toplandığı binayı havaya uçurarak 100'den fazla insanın ölümüne nedenolan Timothy McVeigh'a aşk mektuplan ve evlenme teklifleri yağdığı bildirildi. McVeigh'in avukatı Stephen Jones "Timothy'nin yaptığı herhalde kızlann dikkatini çekmek için yapılacak en son şey, ama anladığım kadanyla etkili olmuş" diye konuştu. Bah, Ymıaııistnır a seyirci• Adalara yiğinak: Yunanistan, Ege'de Lozan'a göre silahsızlandınlmış statüdeki adalan silahlandırdığına ilişkin AKKA'ya bildirimde bulundu. Ancak Batı buna tepki göstermedi. • ABD İle gÖrÜŞ ayrillğl: Türkiye, ABD'nin, Rusya'nın AKKA çerçevesinde kendisine aynlan kanat tavanlannda arttınma gidilmesi yolundaki isteğini masaya getirmesine tepki gösterdi. • ABD heyetine tavir: Genelkurmay, ABD heyetine AKKA'nın siyasi ve stratejik bir konu olduğunu ve dış politikayı ilgilendiren bu sorunun sivillerle ele alınması gerektiğini iletti. LALE SARltRRAHİMOĞLU ANKARA - Yunanistan, Ege'de Lozan Anlaşması uyann- ca silahsızlandınlmış statüdeki adalan silahlandırdığına ılışkin AKKA'ya bildirimde bulunma- sına karşın, Batılı müttefikler tepki vermediler. Yunanistan, silahsızlandınl- mış statüdeki adalara yerleştir- diği yan askeri kuvvetlerine, AKKA'yı dolaylı yoldan ihlaİ ederek savaş yeteneği kazandı- nrken Türkiye'nin, AKKA ko- nusundaki yakın müttefıki ABD ile de arasına sogukluk girdi. Ankara, ABD'nin, AKKA'nın yeniden müzakere edilmesi yen- ne konulan sınırlı tutma politika- sı çerçevesinde yalnızca 'kanat' sorununun ele alınması yolun- daki yaklaşımını reddetti. Dagılan Varşova Paktı'nın es- ki üyeleri ve dagılan SSCB'nin yerine kurulan ülkeler ile NATO üyesi ülkelerin dahil olduğu 'So- ğuk Savaş' sonrasının en önem- li güvenlik ve sılahsızlanma an- laşması olan AKKA'ya (Avru- Moskova, depolardaki silahların pesinde Kuzey Kafkasya kanat bölgesinde kendisine aynlan konvansiyonel silah tavan- lannda arttınma gidilmesini isteyen Rusya'nın, AKKA uyannca 'depolarda' tutması gereken silahlannın da kanat tavanlanna eklenmesini istedığı belırtılıy- or. Rusya'nın depolarda bulundurduğu silahlar ve adetleri şöyle: , Tank: 600 Zırhlı muharebe aracı: 800 Topçu silahlan: 400 Rusya depodaki bu silahlannı Leningrad'da muhafaza ediyor. AKKA, kanat ülkelerine 'uçar birlik'olmalan nedeniyle savaş uçağı ve he- likopterlerde sınırlama getirmiyor. Bu nedenle Rusya'nın Kuzey Kafkasya'da çok güçlü hava kuvvetleri bulundurduğu ve depolardaki silahlannı kanatlara kaydırarak kara kuvvetlerini de güçlendirmek istediği vurgulanıyor. Türkiye AKKA'da ne istiyor Türkiye, AKKA çerçevesinde taraf ülkelerin, 5 konvansiyonel silah kate- gorisinde kendilerine aynlan silah tavanlannda öngörüldüğü gibi 17 kasıma kadar indirimlerini gerçekleştirmelerinin şart olduğunu belirtiyorve 1996 kon- feransma ileteceği sıkıntılan ile önenleri şöyle sıralanıyor: •AKKA, yan askeri kuvvetlere sıkı denetim getirmiyor. Bu çerçevede, yan askeri kuvvetlerin elinde bulunduracağı silahlar sınırlandınlsın, denetımleri güçlendirilsin ve kuvvetlerin taşıyacağı silahlar belirlensin. • Kanat ülkeleri, AKKA çerçevesinde kendileri için belirlenen kotalan bir başka ûlkeye devretmesinler. # Esnek maddeler güçlendirilsin. Bu çerçevede Geçıcı Kuvvetler'ın (GK) bir ülkede ne kadar süre kalacağı netlık kazansın. Rusya'nın GK çerçevesinde asker göndereceği diğer ülkelerde ne kadar süre kalacağı açıklık kazanmadı. Türkiye, bu sürenın 10 günü geçmemesiru ıstıyor. pa'da Konvansiyonel Kuvvetle- nn Azaltılması) göre müttefikler birbirlerini denetleyemıyor. An- cak anlaşma uyannca, karşılıkli bılgi değışırru ile müttefiklerin birbirlerine yönelik ıhlallen or- taya çıkıyor. Kaynaklar, bu çer- çevede Yunanistan'ın Lozan An- laşması'na göre silahsız tutması gereken adalan bir yandan silah- iandınrken. diğer yandan bu adalarda bulundurduğu yan as- ken kuvvetlenne (jandarma ve kıyı koruma birliklen) savaş ye- teneği kazandırdığının anlaşıldı- ğını kaydettıler. Diplomatık kaynaklar, Yuna- nistan'ın, AKKA çerçevesinde kendisine aynlan silah tavanlan arasında yer alan zırhlı personel taşıyıcılannın birbölümünü 'ya- n askeri kuvveder'e geçirdiğini anımsatarak şu görüşü dile getir- diler: "Yunanistan hem silahsız- landınlmış statüdeki adalan si- lahlandınyor ve konuşlandırdığı silahlan beyan ediyor, hem deya- n askeri kuvvederine savaş yete- neği kazandınyor ve bunu da AKKA'nın merkezi Vlyana'ya beyan ediyor. Yani 'Amacı sılah- sızlanma olan bir anlaşma nede- niyle silahsızlandınlmış statüde- ki yerde ben bu kadar silah turu- yorum' diye beyanda bulunnyor. Buna ek olarak van askeri kuv- vetlerine AKKA'yı dolayh ihlal ederek ağır silahlar veriyor. Bu sorun AKKA'nın bu tip kuvvet- ler için sıkı denetim mekanizma- sı getirmemesinden kaynaklanı- yor." Türkiye'nin bu konuda sürek- lı olarak AKKA ve NATO'yu uyardığını anımsatan bir diplo- matik kaynak, "Genellikledinle- mek istemiyoriar. Çünkü kimse Türk-Yunan anlaşmazhğma ka- nşmak istemrvor. IVIüttefikler bu konu\u da bir Türk-Yunan an- laşmazlığı gibi algüryoriar"dedı. Diplomatık kavıiaklar, AK- KA'nın, diğer ülkelerde olduğu gibi Yunanistan için de elinde bulunduracağı genel tavanlan belirlediğini, ancak adalar için bir tavan belirlemediğiru anım- satarak "AKKA taraf ülkelerin silahlannı bulundurduğu yerleri biMirmelerini öngörüyor" dedi. Rusya zemini Türkiye ve ABD'nin, Rus- ya'nın AKKA çerçevesinde ken- disine aynlan kanat tavanlannda arttınma gidilmesi yolundaki is- teğine yakın bir tezi masaya ge- tirmesine tepki verdi. Ankara, ABD'nin, AKKA'nın yeniden müzakere edilmesi yerine sorun- lan sınırlı tutma politikası çerçe- vesinde 'kanat' sorununun ele alınması yolundaki yaklaşımını reddetti. Türkiye bu yöndeki tepkisini, geçen haftalarda Ankara'da Kaf- kasya ve AKKA konulannda te- maslarda bulunan ABD Savun- ma Bakan Yarduncısı Vekili So- zan Koch başkanlığındaki bir he- yete iletti. ABD heyetine tavır ABD heyeti, teknik bir konu' olarak nitelendirdıği AKKA'yı Genelkurmay Başkanlığı ile gö- rüşmek istedi. Genelkurmay, AKKA'nın siyasi ve stratejik bir konu olduğunu ve Türkiye'nin temel dış polıtikasını ilgilendi- ren bu konunun sivillerle ele alınması gerektiğini ABD heye- tine iletti. Bunun üzerine ABD ile görüşmeler sivil ve askeri yet- kililennin lcatılımıyla gerçekleş- ti. ABD'de ayruncılığı körükleyecek karar FUATKOZLUKLU WASHINGTON - ABD Yük- sek Mahkemesi, önceki gün ver- diğı 'tarihi' kararla, yurttaşlık haklannda 30 yıl öncesıne dönük adım attı. Yüksek Mahkeme, azınlıklan koruyucu tercihlı mu- amele yapılmasının, anayasaya aykın olduğuna karar verdı. ABD Başkanı Bill Clinton da tercihlı muamele kapsamındakı uygula- malann bazılanmn tersme ışledi- ğine ınandığını şeçilmeden önce dile getirmıştı. Ülke gündeminde ilk sıraya otu- ran karar gereğince, iş yerleri ve okullarda ırk. cinsiyet ya da etnik kökeni nedeniyle bir azınlık gru- buna ait olan Amerikalılara tanı- nan kolayhklara bundan bö> le son verilecek. Yüksek Mahkeme'nm 4'e karşı 5 oyla kabul ettiği karar- la azınhklan koruyan 'Tercihli Muamele' uygulamasının kapsa- mındaki yasalar yeniden gözden geçırilecek. Yeni düzenlemeler Clınton'ın onayına sunulacak. "AfTirmative Action-Tercihli Muamele'' ırk, cinsiyet ya da et- nık kökeni nedeniyle bir azınlık grubuna ait olan Amerikalılara uygulanagelen aynmcı muamele- nin durdurulmasının yeterlı olma- dığını düşünenler, 1960'lardabir hayli etkili olmuşlar, ülkeyı sar- san eylemler gerçekleşirmışlerdi. 'Terdbü muamele' adı altındakı uygulamadan. önceki gün alınan karara kadar, sıyahlar Asya veya Güney Amerika kökenii olanlar, hatta kadmlar yararlanıyorlardı. Bu uygulamayla azınlık gruplan- na mensup olanlar, bir okula ka- bul edılmede. sosyal yardımlar- dan yararlanmadaönceliklı idıler. Örneğin bir işe aynı okuldan, ay- ABD'li bir polisin Rodley King isimli bir siyahı dövmesinden sonra Los Angeles'ta ırkçıhk karşıtı gösteriler yapılmışö. nı puanlarla (derecelerle) mezun olmuş, benzer deneyimlere sahıp, eşit yetenekte iki kişi başvuruyor. SÖz konusu iş eğeT tercihli mu- amele programı kapsamındaysa ve başvuran ikı kişiden biri azın- lık grubuna mensupsa o tercih edi- liyordu. Irkçılara göre tercihli mu- amele sistemi, 300 yıllık köleli- ğın, baskmın ve ikinci sınıf yurt- taş uygulamalannın izlenni sıl- mişti. Ancak bugün tercih siste- mi özellıkle zenci Amerikalılan. kendi kendılennı geliştırme, ser- best piyasada rekabete hazır hale gelme çabalanndan uzaklaştır- mıştı. Sıstem, azınlık gruplanna mensup olanlan tembelliğe itiyor, kolavcılığa alıştınyordu. Bır tür 'tersineavnmcıhk' haline gelmiş- ti. Bir başka iddia da mahkemele- nn daima kendisine azınlık grubu- na mensup olduğu için ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapıldığmı kanıtlayan kışılerin lehıne karar verdiği yolundaydı. Tercihlı sıste- min kaldınimasını öngören yasa tekhfinı kaleme alanlar, araianna muhafazakar zenci sıyasetçıler- den de alarak bıreylenni kışisel yeteneklerinin dikkate alınıp de- ğerlendinlmesini gerektiğini vur- guluyorlardı. Aynı çevreler, bir grubun üyesi olarak değerlendı- rilmelennın yanlış olduğunu sa- vunuvorlardı. ABD fiıtbolunuıı yıldızı O. J Simpson kansını ve sevgilisini öldürmekten yargılanıyor 6 Asnn davası' bir yaşını doldurdu FUAT KOZLUKLU VVASHINGTON - Dün- yanın değilse bile en azın- dan Amerikalılann ve bir yıldır bu ülkeye gelen on binlerce kişinin unutamaya- cağıtarih 12 Haziran 1994. Amerikan televizyonlan bu tarihten sonra Holyvvood fılmlerini aratmayan "heye- canJı" ve "gfeemli" bir öy- künün peşine düşmüşlerdi. Öykünün kahramanı, ye- ni dünyanın en popüler spo- ru Amerikan futbolunun gelmiş geçmiş "en büyük" yıldızlanndan biri olan OJ. Sünpson'dı. Genç kuşakla- nn "Idol" gözüyle baktıkla- n efsanevi zengin futbolcu- nun eski kansı Nicole ile kansının erkek arkadaşı Ronald Goldman,bıçak- lanmıştı. Nicole ve Ronald, önce- ki gün mezarlan başında anıldı. Yakınlannın dışında, çok sayıda kişinin de katıl- dığı anma töreni dışında, ai- leler ve destekçıleri gece de mum yaktılar. ABD'lilerin "asnn dava- a" olarak nitelendirdıği da- vanın her bir duruşması naklen ve saatlerce ekran- lara geliyor. ABD'de hukuk eğitimi veren üniversitelerde bile tartışıldıgı ve ders notlanna yansıdığı O.J. Simpson'ın yargılanmasına yol açan ci- nayet olaylannın üzennden tambiryıl geçtı. NİCOLE - Kocasının öl- dürdüğû ileri sürülüyor. Mahkeme sırasında savcı ile savunma arasında "ağız daiaştrl nın yaşandığı, haka- retlerin rutanaklara girdiği ve 6 aydır süren davaya iliş- kin rakamlar, ABD yargı sistemini altüst etti. En azrndan kamuoyu yoklama- lan bunlan ortaya koyuyor. Amerikalılar, ulusan yargı sistemine güvenlerini kay- bermeye başladılar. Davadan, televizyon ka- nallan, avukatlar, yaymev- leri, otel, restorant ve hedi- yelik eşyacılar milyonlarca dolar kazandı. Harcamalar Harcanan paralan duyan Amerikalılann birçoğu tep- kilerini,"Vergilerimizin çö- pe aülmasına göz yumama- yız. Duruşmalar tam bir re- zaletve yargryagüvien adına da içler acısı bir atmosfer- de" diye dile getiriyorlar. Ekonomistlerin, 115 mil- yon işçiyi göz önüne alarak yaptıklan hesaplamaya gö- re her 10 kişiden birinin her gün en az 10 dakika konuş- tuğu O.J. Simpson davası, bir yıl içinde yaklaşık 10 milyar dolarhk verimlilik kaybina yol açtı. Adli yetkililerinin verdi- ği bilgiye göre cinayetin iş- lendiği günden bu yana ya- pılan harcamalar 5 milyon dolan aştı. Savcılar, savcılık giderlerini \e DNA testleri için 2 milyon 640 milyon dolar harcandı. Jurinin masraflan Mahkeme jürisinin >e- dikleriyle içtiklerine, gün- lüğü beş dolardan maaşlan- na ve otellerde banndınl- malanna kadar her türlü ih- tiyaçlanna harcanan para ise 1 milyon 393 bin dolar, mahkeme salonunda ve dı- şında basın mensuplannın çalışabilmeleri, dunışma dokümanlan ve mahkeme salonunda kullanılan tekno- loji içinde 1 milyon 456 bin dolar harcama gerçekleştı- rildi. lsmi ve yüzü başkan- lardan fazla tanınan O.J. Simpson'ın katil olup ol- madığına ilişkin ABD'lile- rin görüşlen ise ilk günlere oranla hayli fazla, anketle- re katılan binlerce kişinin yandan fazlası ünlü futbol- cu için M katiln diyorlar. Bir yıldır davası süren Simpson'ın ülkenin en ünlü avukatlarru tuttuğu belirtiliyor. DEMİREL: Rusya kendisini nakavt etmiş 1ŞIKKANSU ALMATI - Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, ülkesınde konuk ettığı Cumhurbaşkanı Sfiley- man Demirel'e. başkentin Al- matı'dan Akmola'ya taşınma- sı, tanmsal kredıler ve Rus- ya'nın "göT statüsüyle tanım- lamak istedığı Hazar'ın ulus- lararası denız hukuku çerçe- vesinde değerlendinlmesi için Türkiye'den yardım bekledık- lerinı söyledi. İkı ülke adına Demırel ve Nazarbayev tara- fından açıklanan ortak bildin- de, Kazak petrollerinin Tûrkı- ye üzennden Akdeniz'e uza- nacak boru hattıyla dünyaya aktanlması konusunda uzlaş- maya vanldığı vurgulandı. Demirel. Çın gelişirken, "ken- di kendisini nakavtederek ver- deyatögmı" vurguladığı Rus- ya'nın, büyüme ve refah düze- yınde gen gıthğinı söyledi. Demirel ile Nazarbayev arasında yapılan görüşmeler sonucunda yayımlanan ortak bıldıride. Kazakistan petrolü- nün uluslararası pıyasalara ulaştınlması için Türkiye üze- nnden Akdeniz'e uzanacak boru hattının gerçekleştinl- mesine yönelik teknik, mali ve diğerkonulann incelenme- sine ilişkin işbirliğinin sürdü- rülmesı gereği kaydedildı. Ancak bu görüşme sırasında Nazarbayev. petrol boru hattı- nın gerçekleşebılmesi ıçın Ha- zar'ın statüsünün belirlenme- sı gerektiğıne dıkkat çektı. Diplomatik kaynaklar, Ha- zar'ı "defflz" olarak değerlen- diren Kazakistan ile Azerbay- can'ın, bu denizin paylaşılma- sı ve kıyı ülkelerinin kendi sa- halannı kullanabılmeleri gö- rüşünde olduklannı anımsata- rak, **Ruslar ve Iranhlar, özet- Hkle Kazak ve Azeri petroOe- rinin boru hattrvla Hazar De- nizi alnndan geçerek, Türkiye araahğryla Akdeniz'e aktanl- masma karşı çıkıyorlar" dedi- ler. Eduıilen bilgiye göre, Na- zarbayev, dûn yapılan görüş- meler sırasında, Hazar'ın uluslararası denız hukuku ku- rallan çerçevesinde değerlen- dinlmesi çabalanna, dûnya platformunda Türkiye'nin de destek vermesıni istedi. Kay- naklar, Hazar'ın deniz olarak kabulünün, petrol boru hattı- nın Türkiye üzennden Akde- niz'e ulaşması açısından da önem taşıdığına dikkat çekh- ler. Başkent taşmacak " Nursultan Nazarbayev, De- mırel'le görüşmesınde Kaza- kistan'tn başkentinin Alma- tı'dan Akmola'ya taşınmasını da gündeme getırdı. Alınan bilgiye göre, Kazakistan Par- lamentosu, geçen yıl aldığı bir ılke karanyla, başkentin, Al- matı'dan Akmola kentine ta- şınmasını öngördü. Nazarba- yev'in aynca, Demirel'den ül- kesindeki tanmın geliştirile- bılmesi için 100 mıh/on dolar- hk bir yardım ısteminde bu- lunduğu öğrenildi. Dünyada Asya-Pasifik ül- keleriyle bırlikte ekonomık gelışme içinde olan ülkelerin arasına Çın'in de eklendığıni kaydeden Cumhurbaşkanı, şunlan söyledi: "Rus>a yerdeyabyor,kendi kendini nakavt etmiş yaüyor. Hem büyümede, hem refah se- viyesûıde geri gidiyor. Çin ise, ilertye gidiyor. Rusya'da mu- azzam bir endüstri var, ama işletemivor. Cumhurbaşkanı Demirel, Türk cumhunyetle- ruun neden KKTC'yi tanıma- dığı bıçımındeki bır soruyu vanıtlarken de, "Tanısalar, Kıbns sonınu çözülmüyor Id. Kuzey Kıbns konusu enter- nasyonal bir mesete" diye ko- nuştu. METRODA HAHNE BULUNDU Mısır'da topraktan tarih fışkınyor Dış Haberler Servisi - Mısır'm başkenti Kahire metrosu için kazı çalışması yapan işçiler, büyük bir sürprizle karşılaştılar. Işçi- ler, birdenbire başlannın üzerinden dökülen para ve çömleklerle karşılaştılar. El-Ahram gazetesinin ha- berine göre metronun ikinci hattı için Kahıre'nin Ramses bölgesındeki garyakınlann- da çalışan işçiler, inşaat için kurduklan tahta iskeleye "gökten para yağrnca" çok şaşırdılar. İşçiler, işi bırakıp dökülen paralan ceplerine doldurma- ya başladığında meydana gelen sıkışıklık, çoğunluğu yabancı uyruklu teknisyen ve mühendislerin dikkatini çekti. Mühendislerin, Mısır- lı yetkililere vermek üzere paralan işçilerden aldıklan da bildinldi. Haberde, bulunan hazine- nin Islam dönemine ait ol- duğu, değerinin henüz tespit edilemedıgı belirtiliyor Kahıre'de metronun 42 ki- lometrelik ilk hattı 1987 yı- lında, dönemin Paris Bele- diye Başkam Jacques Chirac tarafından açılmıştı. tkinci hattm 1997 yılında hizmete girmesi bekleniyor. Öte yandan Mısır'ın Lu- xor kentinde yapılan kazılar- da, 18. hanedan dönemi krallanndan birine ait oldu- ğu sanılan bir mezann orta- ya çıkanldığı bildirildi. Mısır Eski Eserler Yüksek Konseyi Başkanı Abdûlha- Hm Nureddin. dün Reuters'e yaptığı açıklamada, mezann Kournet Merai köyündeki bir evin altmda bulunduğu- nu belirterek "köjde daha bir çok mezann olduğunu, halkın bu mezaıiann üzeri- ne ev yapüğını sanıyoruz" dedi. Nureddin, mezann, Mısır'ı yaklaşık 3,500 yıl önce yöneten Kral Tutmo- sis'e ait olabileceğini belirt- ti. Konsey tarafından yapı- lan açıklamada, mezann gö- müt odasında mumyalanmış bir insan iskeleti bulunduğu, odanın duvarlannda ise röl- yeflerin yer aldığı kaydedil- di. Resimler arasında aynca hiyeroglif yazılar bulunduğu belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle