Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç #
Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet
Çetinkaya 9 Yazıışlen Müdürlen.
fbrahim Yıldız (Sonımlu). Dinç Tayanç
0 Haber Merkezı Müdûrü Hakan kara
0 Görsel Yönetmen Fikret Eser
Dış Haberler Ergun Bakı • Istıhbaral Yalçın Çıkır •
F.konomı Bülent Kızınlık 0 Radyo-TV- l'ygar Ercmekttr
• Kültür Handın Şenköken • Spor Abdfllkadir Vûcelman
0 Yurt Haberlen Mehmet Sarıç • Makaleler Sami
Karaören • Çevın SeyfettİD Turhan • Duzeltme
Abdullata Yazıcı • Fotoiraf Erdogan Köseoğhı
Yayın Kunılu tlhan Selçuk
(Başkanı. Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet
Çetinkaya, Şûkran Soner. Ergun
Baku Dinç Tav anç. İbrahim \ üdız,
Orhan Bursalı, Mustafa Balbav.
AnkaraTemsılcısı Mnstafa Balbav • Habcr Müdürü: Doğan
Akm Atatûrk Bulvan No-125, Kat.4, Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020 (7 hat). Faks: 4195027 • lzmır Temsılcısı Serdar
Kıak,H Zı>aBlv 1352S 2/3Tel 4411220,Faks:4419117
• Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, lnönü Cd. 119 S No 1
Katl, Tel: 3522550, Faks: 3522570
Müessese Müdürü: Erol Erkut • MEDYA C: • Yönetım Kurahı
Koordmatör Ahmet Koruban # Başkanı-Genel Mûdûr Gûlbin Er-
Muhasebe Bûleot Yener • Idare duran • Kooıdınatör Reha Işıt-
HüsevinGiîrer#tşletme Önder man V Genel Mûdür Yardımcısı-
Çelik» Bılgı-l,Iem Nail lnal • Mine Akdağ • Halkla tlışkıler
Bılgısayar Sıstem. Mürüvet ÇBer Mûdüıu Mnrten Berksoy
Yayımlayan >e Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncıhk A.Ş
Tüıkocağı Cad 39/41 Cığalogiu 14"-kt PK 246 IsJanbuJ Tel (0/212) 512 05 05 (20 hal) Faks (0/212)513 85 95
11 HAZİRAN 1995 Imsak: 3.25 Güneş:5.24 Öğle: 13.11 İkindi: 17.08 Akşam 20 43 Yatsı: 22.33 MEDVACTCI 5i40753-5i39580-5i38460-6i.Faks 5U8466
1995KPistal
• Çeviri Serisi - Film
endûstrisine yaptıklan
katkılardan dolayı kadınlara
verilen 'Kristal Film'
ödüllenne bu yıl, Kathleen
Kennedy, Sharon Stone,
aktris Alfre Woodard, Meg
Ryan, yönetmen Gillian
Armstrong ve AIDS hastası
Elizabeth Glaser layık
görüldü. Glaser törenden
önce hayatını kaybettiği
için ödülü kocası Paul
Michael Glaser tarafından
alındı. (Resimde Sharon
Stone, yapımcı Kathleen
Kennedy ile 1995 Kristal
Film ödüllerinin dağıtım
töreninde görûlüyor.
(Fotoğraf: AP)
Nasutı dönüyor
• HaDerMerkezi-Son25
yılda sadece 55 kişinin
izleyerek zirveye
ulaşabildiği kuzey rotasını
takip eden ve Türk ve Yapı
Kredi bayraklannı
dûnyanın en yüksek tepesi
olan Everest'e diken üiüü
dağcımız Nasuh Mahnıki
dönüş hazırlığı içinde.
Mahruki, planlannda bir
değişiklik olmadığı
takdirde 12 haziranda
(yann) Istanbul'a gelerek,
Yapı Kredi Gençlik
Festıvali çerçevesinde
gerçekleştirilecek Ispanyol
Ulusal Balesi'ni izleyecek.
Kaçak yapılaşma
ve çevre sorunu
• GAZİANTEP (ANKA) -
Mimarlar Odası Gaziantep
Şube Başkanı Muhtar
Küçükkömürcü, gecekondu
ve kaçak yapılaşmanın
başta gelen ulusal çevre
sorunu olduğunu söyledi.
Küçûkkömûrcü, gecekondu
ve kaçak yapılaşma
yüzünden kişi başına dûşen
yeşil alanın dünya
stardartlanmn altında
bulunduğunu kaydederek
"Buna karşın politik ve
ideolojık girişimlerin çoğu
yeşil alanlar ûzerinde"
dedi.
MHEğitimVakfı
Genel Kurulu
• ANKARA (AA) - Milli
Eğitim Vakfi'nın (MEV)
15. Olağan Genel Kurulu
Başkent Öğretmenevi'nde
toplandı. Milli Eğitim
Bakanı ve MEV Genel
Başkanı Nevzat Ayaz
başkanlığında toplanan
genel kurulda, çahşma ve
denetim raporlannın
okunmasının ardından
yönetim ve denetim
kurullannm ibrası
yapılacak. MEV 15.
Olağan Genel Kurul
toplantısı, Vakıf Genel
Kurulu seçimlerle sona
erecek.
Hotel Prmcess
Ortaköy
• Haber Merkeri-
Ortaköy"de ınşa edilen
Hotel Prıncess Ortaköy'ûn
bu ay sonuna kadar
açılacağı bildirildi. Boğaz
görüntüsüne hâkım 92 oda,
iki king suit, bir junior suit
ve bir senior suiti ile 180
yatak kapasitesi olan Hotel
Ortaköy Princess'ın
modern binasınm
dekorasyonu mistik bir
tarzda yapılmış. Aynca otel
bünyesinde Tûrkiye'de ilk
defa olmak ûzere "Fast
Food Restaurant", "Rock
Bar" ve "Gece Kulübü"
olarak hizmet sunacak Rock
House Cafe de yer alacak.
TarHıi kitaplar
korumada
• SAFRANBOLU (AA) -
Safranbolu'da üç yıl önce
tarihi Kazdağlı Camii'nde
harap halde bulunan ve
aralannda tbrahim
Müteferrika'nın ilk matbaa
basımı kitaplannın da yer
aldıgı tarihi yayınlar,
Belediye tarafuıdan koruma
alüna alındı, Safranbolu
belediye Başkanı Mustafa
Eren, koruma alüna alınan
2 bin kitap içinde, matbaayı
getiren Müteferrika'nın,
750'ye yakın ilk matbaa
harfleriyle yazılnuş
kitaplannm da yeraldığını
söyledi.
Ukrayna ile TURBAN arasında yapılan anlaşma ile getirilen deniz hayvanlan, kötü koşullarda bekletiliyor
Marmaris'te yunııs bunahmı• Gösteri amacıyla Türkiye'ye
getirilen ve Brigitte Bardot'nun
Çevre Bakanı Akçah'yı
uyarmasına yol açan 6 yunus ile
2 denizaslanının hiçbir anlaşma
yapılmadan Marmarisli girişimci
Ahmet Mazgal'a verildiği ve
hayvanlann balacılığını üstlenen
Ukraynalılann da ülkemizde
çahşma izni bulunmadığı
belirlendi.
tBRAHtVl GÜNEL/ÖZCAN ÖZGÜR
Ukrayna hükümeti ile TURBAN
arasında yapılan anlaşma sonucunda
Marmaris'e getirilen 6 adet yunus ve
2 adet deniz aslamnın kötü koşullarda
Marmaris Yat Limanrnda uygun ol-
mayan kafeslerde bekletıldığı belir-
lendi. Gösteri amaçlı ülkemıze getiri-
len afalina (Tursiops truncatus) ve de-
nizaslanlannın (Eumatopias jubatus)
ise hiçbir anlaşma yapılmadan Mar-
marisli girişimci Ahmet Mazgal a ve-
rildiği ortaya çıktı. Hayvanlann bakı-
cılığını üstlenen Ukraynalılann ise ül-
kemizde çahşma izni bulunmadığı be-
lirlendi. Unlü Fransız sinema oyuncu-
su ve kendi adına vahşi hayvanlan ko-
ruma vakfı kuran Brigitte Bardot.
Çevre Bakanı RızaAkçata'ya bir mek-
Uzmanlarca yapılan biHmsel incdemeierde hayvanlann bulunduklan ortamın uluslararası anlasmalara uygun olmadığı beUrlendt
tup göndererek hayvanlann bu şekil-
de sergilenmelerini eleştirdi.
Bardot, Akçalı'ya gönderdiği mek-
tupta, Çevre Bakanlığı'nın dunıma el
koymasını ve hayvanlann serbest bı-
rakılmasını isteyerek "1960-1992 yıl-
lan arasmda yapılan bilimsel araşür-
malar gösteri) or ki bu tür hay-vanlann
tutsak edümesi, büyûklerin yaşamım
45, küçüklerin vaşamını ise 15 yıl kı-
saltmaktadır. Vahşi hayvanlar özgür
yaşamak için özgür dogmuşlardır. Siz-
den bu konuya duyariı olmanıa bek-
lerken Türitiye'nin bu konuda benim
ülkemi, IngUtere'yi ve Brezüya'yı ör-
nek almasını bekliyorum" dedi.
Uzmanlann incelemesi
Istanbul Ünıversıtesi Su Ürünleri
Yûksek Okulu öğjetim üyelerinden
Doç. Dr. Bayram Ozrürk Deniztemiz,
(TURMEPA) demeğinden uzman su
ürünlen mühendıslen Ayhan Dede ve
Emre Erten'in 3-4 hazıran tanhlenn-
de yaptıklan bilimsel incelemelerde
hayvanlann bulunduklan ortamın
uluslararası anlaşmalara ve sağlıklan-
na uygun olmadığı belirlendi. Yapılan
bilimsel incelemede anlaşmaya göre
getirilen 6 yunustan ikisinin akıbetinın
ne olduğu bilinmezken Marmaris'te
bulnan 4 adet yunus ve 2 adet deniz as-
lanında, deride sıynk, yara ve lezyon-
lar saptandı. Aynca yunuslann rostum
bölgelerinde mantaroluşumu gözlen-
di. Hayvanlann çok kötü koşullarda
banndınlmalan nedeniyle ise stres al-
tında olduklan ve bunun sonucunda
agresif davranışlar gösterdikleri sap-
tandı. Bılim adamlannın hazırladık-
lan raporda, Türk yetkililerinin izin
verirken hayvanlann Uluslararası
Nesli Tükenen Hayvanlan Koruma
Anlaşması (CITES) kapsamına girip
girmediği konusunu incelemediği, yi-
ne yunus ve foklarda bulunan viral,
bakteriyel ve diğer hastalıklar için ge-
reken önemi göstermediği belirlendi.
Uygun ortam sorunu
Bayram Öztürk, yaptıklan incele-
melerde, hayvanlann özel testlerden
geçmedığini saptadıklannı belirterek
"Hayvanlar için uygun ortam sağian-
maladır. Söz konusu alan uluslararası
standartlara uygun değildir. Bu stan-
dartlar petrol kirliliğinin sıfir ohnası,
suyun sertliğini belirten PH'nin ise 1 -
7-5 olması. koliform bakteri sayısuun
litrede 50 adetin altmda ohnası, su SJ-
caklığuun ha>
r
vunlan rahatsız edecek
seviyenin amnda olması ve her şeyden
önce saldn, gürüttüden uzak, gemi tra-
fiğinden uzak olmayı gerektirir. Mar-
maris Limanı ise yoğun bir gürültü al-
ündadır. Hayvanlann bakımı, beslen-
mesi, yemlenmesi için uygun değfldir"
dedi.'
Öztürk, hayvanlan doğal ortamabı-
rakmamn uygun olmayacağım da öne
sürerek "Çünkü bu havvanlar doğal
ortamda dünyaya gehnedüer. Doğal or-
tamda olduğu gibi avianmayı bikniyor-
lar" şeklinde konuştu. Marmaris Be-
lediyesi'nin hayvanlann bannması
için verdiği limandaki yeni yerin de
amacına uygun olmadığmı söyleyen
ve hayvanlar için uygun ortam sağla-
namıyorsa Ukrayna'ya gen götürül-
mesi gerektiğini savunan Öztürk, şu
önerilerde bulundu: "Uygun ortam
sağlanamıy orsa Uluslararası Deniz Vfe-
teriner Grubu ile Malta'ya gönderfle-
rek bakımlannın sağtanması en uygun
yoldur. Hayvanlar, Marmaris'te kala-
cak ise bu hayvantar için en uygun ye-
rin Cennet Adası kıyısı (eski Çekek ye-
ri) olduğu da belirlenmiştir."
LATÎN AMERİKA
Adam kaçırma
sektörleşiyor
• Adam kaçırma olaylanndan en çok etkilenen
ülkeler Meksika, Guatemala, Brezilya ve
Kolombiya. Bu ülkelerde kaçırma olaylan
yılda sekiz bini aşarken, koruma hizmeti veren
kuruluşlann sayısı ve kazancı da hızla artıyor.
Çeviri Servisi - Güney
Amenka'da adam kaçırma
olaylan giderek tırmanı-
yor. Bir zamanlar. gerilla
eylemlerini gerçekleştir-
mek için yığınla para dö-
ken para babalanna özgü
olan kaçırma olaylan gide-
rek her tür siyasal ve adi
suçlar işleyen çetelerin işi
oldu.
Kaçırma olaylan genel-
likle rapor edilmediğinden,
bu konuda kesin istatistik-
lere dayanmak çok güç ol-
makla birlikte, polis ve
özel güvenlik şirketleri ka-
çırma olaylannın ülkenin
en ciddi sorunu olduğunu
dile getınyor.
Etkilenen ülkeler
Kaçırma olaylanndan en
çok etkilenen ülkelerin ise
sırasıyla Meksika, Guate-
mala, Brezilya ve Kolom-
biya olduğu bildiriliyor. Bu
ülkelerde kaçırma olaylan
resmi olmayan kayıtlara
göre yılda sekiz bini aşıyor.
Son üç yılda Meksıka'da
meydana gelen kaçırma
olaylannın ülkede bir sal-
gına dönüştüğü dile getiri-
liyor. Guatemala'da polis
örgütü her hafta altı kaçır-
ma olayının kayıtlara geçi-
rildiğini vurguluyor. Bre-
zilya'nm adam kaçırma
merkezi Rio'da ise gün aşı-
n adam kaçınhyor. Yine de
adam kaçırma olaylannın
yanı sıra öteki suçlarda da
başı çeken ülke Kolombi-
ya. Bu ülkede günde orta-
lama 11 kişi kaçınlıyor.
Adam kaçırma salgım gi-
derek komşulan Venezüel-
la, Ekvador ve Panama'ya
da bulaşıyor.
Adam kaçırma çeteleri-
nin en gözde hedeflerini
varhklı ışadamlan, çiftlik
sahıpleri ve kamu görevli-
leri oluşturuyor. Yerli işa-
damlan karşılığında yûz-
binlerce dolar fıdye istenir-
ken, yabancılar için bu
miktar bir milyon dolara
ulaşıvor.
Kazananlar
Ancak adam kaçırma-
dan kazanç sağlayanlar
yalnızca eylemi gerçekleş-
tirenler değil. Birey ve şir-
ketlere koruma hizmeti ve-
ren kuruluşlara bu konuda
korkunç bir istem var. Gü-
nümüzde Meksika'da
400'ü aşkın bu tür şirket
hizmet veriyor. Bu arada
kurşun geçirmez araba üre-
ticileri de köşeyi dönüyor.
Kaçırma ve fıdye konusu-
na eğilen sigorta şirketleri-
nin de işleri fena sayılmaz.
Bu tür poliçelenn maliyeti
yılda 60 bin ile 100 bin do-
lar arasında değışıyor. Bu
nedenle, bu tür sigortaya il-
gi gösterenler aynı zaman-
da kaçırma olaylanna he-
def de olan varhklı kesim.
Meksika'da şimdilerde
geçerli olan ortalama fıdye
tutan 4000 dolar. Bu ülke-
de kaçınlan orta sımf iş-
adamlan ve aileleri parayı
sağlayana dek rehin tutu-
luyor. Brezilya'da en çok
kaçınlanlar, ellerinde sü-
rekli nakit para bulunduran
otobûs şirketi sahipleri.
Guatemala'nın hedefı ise
son derece acımasız: Ço-
cuklar. Bu ülkede çocuk-
lar, oyun yerleri, parİdar ve
alışveriş merkezlerinden
kaçınldıktan sonra ailele-
riyle iletişim kurulup
1000-3000 dolar gibi bir
bakıma düşük bir fıdye
karşılığında birkaç saat
içinde geri veriliyor.
Hazine arazileri
kapanın elinde
• Hazine arazilerinin, Arazi Kanunnamesi'nden
bugüne, çok sayıda yasal dûzenlemeyle bir bir
elden çıkanldığım belirten Doç. Dr. Yücel
Çağlar, 19 Şubat 1995 tarihinde yürürlüğe giren
Hazine arazilerinin satışıyla ilgili yeni yasanın, «
bu düzenlemelerin son ömeği olduğunu söylüyor.
Turizmde umutlu bekleyiş
İstanbul Haber Servisi - Ulkemizin önemti gelir kay-
naklanndan biri olan turizm sektörü. yaz aylannın gel-
mesiy le ivme kazandı. Ülkemizi en çok tercih eden ül-
kelerin başında Bağunsız Devleder Topluluğu geürken
Türkiye'ye gelen turist sayısuıda önceki yıllara oranla
düşüş gözlendiYaz aylannuı gelmesi, turizm sektörü-
nün canlanması yönündeki umudan arttutü. TÜR-
SAB'dan ahnan bilgiye göre Türkiye'yi ziyaret eden ta-
risderin sayısuıda 1994 >ılma oranla azalma görüldü.
1994 yıtanda ülkemize ilk üç ayda 963 bin turist geür-
ken. 1995 yılı ilk üç ayında bu rakam 941 bine düştü.
Bağımsı/ De^ leder Topluluğu'ndan 1995 \üı Ocak ve
Mart aylannda toplam 279 bin turist gelirken bunu
yaklaşık 95 bin turist ile Almanya Lriedi.
ASUMAN ABAaOĞLU
İZMİR - Kamu yaranna
kullanılması gereken Hazi-
ne arazileri "kapanın elinde
kahyor." 19 Şubat 1995 ta-
rihinde yürürlüğe giren
"HazineyeAH Arazflerin Sa-
bşı Hakkında Kanun" ile
Hazine arazilerinin peşin ya
da taksitle satışı sûredursun,
ashnda bu arazilerin "ulu-
fe" veya "sus payı" biçimin-
de elden çıkanlması çok da-
ha eskilere gidiyor.
Kırsal Çevre ve Orman
Sorunlannı Araşürma Mer-
kezi Başkanı Doç. Dr.Yücel
Çağlar, Hazine'nin en bü-
yük varsıllıklannın başında
gelen arazilerin, Arazi Ka-
nunnamesi'nden bugüne,
çok sayıda yasal dûzenle-
meyle bir bir elden çıkanldı-
ğım anımsatıyor. Doç. Dr.
Çağlar'agöre 1950'liyıllar-
da tanm yapılabilir Hazine
arazileri ile orman ve mera-
larözel mülke dönüştürülür-
ken ne devietin ne de toplu-
mun "gıkı büe"çıkmıyor.
Talana yeni halka
Yıllarca süren bu yıkıma
karşı önlem almak yerine,
yeni yasalarla hızlandınlıp
yaygınlaştınlıyor. Doç. Dr.
Çağlar, 19 Şubat 1995 tari-
hinde yürürlüğe giren Hazi-
ne arazilerinin satışıyla ilgi-
li yeni yasayı, bu düzenle-
melerin son öraeği olarak
nitelendiriyor. Yasaya göre
Hazine'nin tanm arazilerini
satın almak için "sabşa ko-
nu arazinin buhuıduğu köy
ya da beldenin nüfusuna ka-
yıth olmak, o köyde ya da
beldede yeriesik olmak, ya-
hut da 3.12.1993 tarihinden
önceo köyde herhangi bir ta-
şınmaz mala sahip bulun-
mak ya da zilyet olarak kul-
lanıyor ohnak" gerekiyor.
Yine, daha önce Hazine'nin
mülkiyetindeki tanm arazi-
lerini kiralamış kişiler ile 31.
12.1993 tarihinden önce 10
yıl süre tanmsal amaçlarla
kullananlar bu satışlardan
yararlanabilecek. Doç. Dr.
Çağlar; yasanın, "öncehTdi
saün alma hakkı"na ilişkin
bölümünûn son derece an-
lamlı olduğunu belirterek
şöyle diyor: "Yasanuı 8.
maddesüıe göre 'Doğrudan
satış hakkından yararlanma-
mış ve 31.12.1993 tarihin-
den önce Hazine'ye ait ta-
nm arazilerini kullananlann
(hangi amaçlarla kullanıldı-
ğı belirtilmiyor) veya bun-
lann mirasçılannın; a) taşın-
maz malı halen kullanmala-
n ve fıilen kullandıklannuı
da Hazinece belirlenmiş
olan, b) kendilerinin, eşleri-
nin ve reşit olmayan çocuk-
lanmn adma, aynı yerde, su-
lu arazide 40, kuru arazide
100 dönümden fazla arazile-
ri olmayan' kişiler, Hazi-
ne'nin tanm arazflerini ön-
cetOde satan alabilecek. Yasa,
Hazine'nin mülkiyetindeki
tanm arazilerinin saüşına
herhangi bir genişlik kısırJa-
masıgetirmediğigibitoprak
ve su kaynaklanmn korun-
ması yönünden gerekli ön-
lemlerin ahnmasından da
söz etmiyor."
Doç. "Dr. Çağlar, Hazi-
ne'nin mülkiyetindeki tanm
arazilerini 31.12.1993 tari-
hinden önce kiralamış kişi-
lerin bu arazileri ihaleye gir-
meden, nasıl ve kimin tara-
fından olduğu belirtibneyen
kişilerce takdir edilecek bir
bedel üzennden satın alabi-
leceğini arumsatarak "Buy-
run devlet eliyle yapılacak
olan yasal güvenceİi arazi ta-
lanına" diyor.
ÇEK-SENET TAHSÎLİ, KÎRACISORUNU, KUMARHANE HİZMETLERİVB ÜZERÎNEAYKIR1NOTLAR
, demokrasinin lıizmetiııde!..AYDINENGİN
Şu anda okumakta olduğunuz pa-
ragrafın ashnda yazıyla ilişkisi yok.
Asıl yazı aşağıda. Bu paragraf gaze-
tenin yazıişleri yönetimini okuyucuya
şikâyet etmek ûzere sonradan yazıl-
dı... Sorun şu: Mafya konusunda cid-
di bir çözümlemeyi içeren yazmıızı
yazdık ve yazıişlerine teslim ettik. Be-
cerebildiklerince nazik, iade ettiler.
"Abi bu mizah yansı olmuş." dediler,
J
Biz bu konuda senden ciddi bir yazı
istemiştik." Bunlar ya bizden ciddi bir
yazı çıkmayacağına hükmettiler (yar-
gısız infaz) ya da salt yaznıın başlığı-
na bakıp yargıladılar (yargılı infaz) ve
geri çevirdiler. Buyrun bir de siz oku-
yun ve bir de siz yargılayın.
Baştan belirteyim: Tıpkı cuma na-
mazı tatilinden yana olduğum gibi
mafyadan da yanayım. Mafyanın ülke-
miz içinyararh okluğuna inamyorum.
Demokratik hukuk devletinde mafya-
mn işlevinin ciddiye alınması gerekti-
ği kanısındayım. Kanımca; mafya, hu-
kuk devletinin somutlanmasına hiz-
met etmekte; demokratikleşmeyi ge-
liştirmektedir. Dahası, mafya Türki-
ye'de demokratikleşmenin bir... bir
motor gücüdür.
Galiba bu yargımı siz de ciddi bul-
madınız, dudak büktünüz. Bence ace-
le ettiniz.
Buyrun. tartışalım.
Hızlı adalet-
Demokrasinin gelişmesi; kurumla-
nn iyi, sağlıklı ve çabuk işlemesiyle
doğru orantıhdır. Demokratik hukuk
devletinde hak arayanın, aradığını ça-
buk bulabihnesi, aradığına gecikme-
den kavuşabilmesi esastır. İyi, çabuk
işleyen, sonuca gecikmeden ulaşan
adalet olmaksızın demokrasi yürür
mü?
Peki bugün Tûrkiye'de mahkeme ya
da icra daireleri kanahyla, ödenmeyen
bir senedin tahsilinin, karşılıksız bir
çekin paraya dönüştürülmesinin bir
hukuk devletine yaraşır çabuklukta
gerçekleşebileceğine inanan var mı
aranızda ? Hatta bunun mümkün oldu-
ğuna inanan var mı ?
Sizi bilmem ama bizim, bunca mes-
lek deneyiminden sonra yanıtımız kı-
• Bugün Tûrkiye'de mahkeme ya da icra daireleri kanahyla,
ödenmeyen bir senedin tahsilinin, karşılıksız bir çekin paraya
dönüştürülmesinin bir hukuk devletine yaraşır çabuklukta
gerçekleşebileceğine inanan var mı aranızda? O zaman
bunlann tahsilini sağlayan özel teşebbüs örgütlenmesini
'çek- senet mafyası' diye karalamak niye?
sa ve kesin: Yok!
O zaman ödenmeyen çekin, protes-
to edihniş senedin tahsilini sağlayan
özel teşebbüs örgütlenmesini çek- se-
net mafyası diye karalamak niye?
Bir başka örnek: Üç beş kuruş kira
getirsin diye aldığınız bir evinız var-
sa, hem kira ödemeyen hem evden çık-
mayan kiracının tahliyesi için olağan
adalet mekanizmasını işletmeye kalk-
sanız en az sekiz ay sonra sonuç ala-
bilirsiniz. Oysa bu konuda uzmaniaş-
mış mafya, evinizi çabucak boşaltıp
size teslim ediyor.
Bitmedi. Otopark mafyası olmasay-
dı tstanbul'da belli başlı semtlerde ara-
banızı park edebilecek yer bulabilir
miydiniz ? Her sokakta, her meydan-
cıkta kafasına beyaz bir kasket geçi-
rip, "sağyap,solyap,öylegel,gelabi
geL Sofla şimdL Al biraz ileri. tamam.
Anahtar üstünde kalsın abl Bir de 50
bin Kra rica edeyim" diyen mafya pro-
letaryasının kentsel yaşarna getirdiğı
düzeni inkâr edebilir misiniz ?
Geçen kış, kömür mafyası olmasay-
dı, belediyenin sağladığı kömür, Is-
tanbullunun gereksiniminin sekizde
birini bile karşılamazdı. Kimse kükürt
ve karbon bilmemneoksit gazlanyla
zehirlenmekten söz etmesın. Zehirle-
nerek ağır ağır ölmekle, donarak öl-
mek arasında bir seçenekle karşı kar-
şıya kalsaydınız, hemen ölmeyi mı
yeğlerdiniz? (İyi düşünün ve dürûst
olun yanıtlarken).
Peki kumarhane mafyasmın çabala-
nna ne demeli ? Hayali ihracattan,
gayri hayali ithalattan, patlayan rant-
tan, naylon faturadan yanı bu ülkenin
tüyü bıtmemış yetiminin hakkından
elde edilen milyarlık, trilyonluk vur-
gunlann yeniden piyasaya akışuıı sağ-
layan mekanizmanın en önemli öğele-
rinden biri değil mi lüks otellerde "Ca-
sino", öteki semtlerde "Bitirimhane"
diye adlandınlan kumarhaneler?
O kumarhanelerin, o çek- senet tah-
silinde, kiracı tahliyesinde, Hazine
arazisi parsellemesinde uzmanlaşmış
örgütlenmelerin (peki sizin dediğıniz
gibi olsun: Mafyanın) korumalan, te-
tikçileri, silahşörleri, erketeleri, knıpi-
yeleri, trişörleri, kenef bekçileri, siga-
ra, viski, "bir buçuk acıh Adana" te-
darik eden ayakçılan, ödedikleri ev ki-
rasını, bakkaldan alınan ekmeği, kasa-
bın yanm kilo kıymasını, çocuğun
defter, kitap, kalemini hangi kaynak-
tan karşılıyorlar? Ekonominin canda-
man bölüşüm - dağıtım - tüketim çar-
kınm iyi işlemesıdir Özellikle bölü-
şüm ve yeniden bölüşüm aşamasında
'mafya'mn katkısı inkâr edilebilir mi?
Fıyat, kalite dengesi
Şimdi bu noktada itirazlar geleceği-
ni ve itirazlanna
fiyatsorunu"nda yo-
ğunlaşacağını bıliyorum. Ona da ya-
nıtım var Sümerbank'tan ceket, pan-
tolon ahrken ödediğiniz fiyatla Bey-
men'den, Vakko'dan alacaklannız ara-
sında bir fark hem de ciddi bir fark
vardır ve bu serbest piyasa ekonomisi
düzeninde hem doğaldır hem haklıdır
hem de akla uygundur. Kalite ödül-
lendirilir. Serbest piyasa ekonomisin-
de ödül fiyatta somutlanır.
Nasıl devietin Sümerbank'ı ödûl-
lendirilmeyecek bir kalite sunuyorsa,
yürüriükte olan mevzuatın belirlediği
hak arama mekanizmalan da ödüle la-
yık olamıyorlar. Hak zayii oluyor. Oy-
sa mafya iyi servis sunuyor. Çabuk,
sağlam ve sonuç alıcı. O yûzden de
tercih ediliyor ve daha sık tercih edi-
liyor.
Çare basit. Ya servisinizin kalitesi-
ni yükselteceksiniz, adalette hız, gü-
venilirlık ve sonuç sağlayacaksınız;
böylece demokratik hukuk devletinin
işlemesıni sağlayacaksınız ya da bûke-
mediğmiz bileğı öpecek, yiğidin hak-
kını yiğide, mafyanın hakkını babala-
ra verecek ve yakınmayacaksınız.
Seçmen sızsiniz. Buyrun secin. >