22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 MAYIS 1995 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER "Koruma sempozyumu ardından" Prof. Dr. METE TAPAN 2 0-22 Nısan 1995 tarıhlen arasında T C Kultür Ba- kanlığı Kultur ve Tabıat Varlıklannı Koruma Genel Mudürluğu ve Toplumsal Tarıh Vakfı İşbırlığı ıle "Kuhfir ve Tabiat Varhklannı Koruma Uygulamalan ve Sorunlan" konulu bır sempozyum yapıldı Sempozyuma ko- ruma uygulamalanndan oluşan bır ser- gı de eşlık ettı Üç gün suren sempoz- yumda korumacılığtn ulkemızdekı farklı boyutlan ırdelendı Tek >apıdan, çok sayıda yapının oluşturulduğu kent- sel SlT alanlanna aıt çeşıtlı uygulama ornekJennın tanıtıldığı ve aynca yıne uzmanlarca değerlendınldığı toplantı- da, ulkemızde korumacılığın ne denlı zor bır sorun oldugu bır kez daha goz- ler onune kondu OzeUıkle ortaya ko- nulan örneklerde sonınu zorlaştıran te- mel etkenlenn başında kent toprakJan- nın yağmalanmasının ve zamanla ulke- mızde kışı yarannın kamu yaranndan daha fazla onemsenmış olmasmın gel- dığı vurgulandı Kuşkusuz. bu gıdışe karşı savaş veren bazı kurum ve kışıler- den soz edılse de korumacılığın bugûn- kü sosyo-ekonomık ve külturel koşul- lar altında çağdaş bır duzeye ulkemızde enşebıleceğıne ınanmanın henüz ger- çek dışı olduğu göruldu Yıne, toprak rantının kamuya gerı dönmemesı ve buna karşıt bıreye buyük yararlar sağ- laması sonucunda sürekJı olarak kamu- nun ekonomık gucunden kan kaybettığı de dıle getınldı Dolayısıyla kamunun butçe yetersızlığınden zamanında ge- reklı kamulaştırma ışlemlennı, orneğın Pamukkale de olduğu gıbı sonuca erdı- remedığı belırtıldı Imar planlannda ongorulen ve çevrenın korunmasına yönelık koruma kurullan kararlanmn yaşama geçınlmemesının de ekonomık guçsuzluk olduğuna değınılen toplantı- da. ulkemızdekı koruma polıtıkalannın yenıden ırdelenmesı gereğı ustünde du- ruldu Yukanda dıle getınlen konular ışı- ğında korumacılığın, karmaşık, çok yonlu bır olgu olduğunu bır kez daha gorduk Külturel mırasımıza sahıp çı- karken ortaya çıkan engellenn nasıl bı- çımlendığını bıldınlerde ve tartışmalar- da ışledık Kuşkusuz bu engellenn, başka deyış- le korumanın gerçekJeşmemesının ne- denlennı saymakla bıtıremeyız Ancak koruyamamarun temelınde bugüne dek devletçe ızlenen "sozde koruma pofitF kaları"nın yattığı dıle getınlebılır Mevcut koruma yasa ve yonetmelıklen bırçok ulkedekınden daha ılerıcı ve yaptınm gucu daha güçlu olmasına İcarşın, korumanın başansız olmasının nedenı, sorunun ekonomık boyutunun yetennce düşunulmemış olmasından kaynaklanmaktadır Devletın kultur po- lıtıkasında koruma ıçın ayırdığı odenek bır 44 hiç"tır Sayın Kongar ın belırttığı gıbı Kultur Bakanlığı'nın genel butçe- den payı %0 5'tır Bu payın %l5'ı de ancak restorasyona aynlabılmektedır (= 996 mılyar) Salt bu gerçek, sağlıkJı bır koruma polıtıkasının ulkemızde var olmadığını açıkça gostermektedır Dığer bır sorun. ulkemızde koruma- cılığın en onemlı öğelen olan restoras- yon, restıtusyon ve rekonstruksıyon ey- lemlennın yetennce bılımsel araştırma- lara dayandınlmadan gerçekkşmesıdır Maalesef mımar dıplomasına sahıp herkesın restorasyon yapabıldığı bır ül- kede yaşı>oruz Uzmanhğın bu denlı değersız kılındığı bır ülkede yaşamanın acısını belkı henuz fark etmış değılız Ancak gelecek nesıller, koruma olgusu altında ne kadar yanlış ışler yapıldığını ılende gordukçe, herhalde bugunlerı ıyı anmayacaklardır Sempozyumda ele alınan konulardan bın de kamuoyunun koruma polıtıkala- nnın ana eksenını oluşturmasma yone- lık goruşlerdı Çağdaş toplumlarda her konuda kaçınılmaz bır oğe olan "ka- muoyu"nun korumayla ılgılı kararlarda da hem planlama hem de uygulama ev- relennde etken olması gerektığı sem- pozyuma katılanlarca yurekten benım- sendı Kuşkusuz bu konuda da ozellık- le buyuk kentlerde, ıç goç nedenıyle korumaya yonelık kamuoyu yaratmada büyuk guçluklenn var olduğu dıle getı- nldı Ozellıkle, tstanbul gıbı bır metro- polde, külturel yozlaşmanın ağır bas- ması ve kentsel değerlenn goç nede- nıyle kente gelenler tarafından yetenn- ce benımsenmemesı, korumanın sağ- lıklı bır bıçtmde farklı toplum katman- ları tarafından cıddıye alınmamasına neden olmaktadır Dolayısıyla da ortak bır goruşe, bır kamuoyuna gıdılebılme- sı zorlaşmaktadır Kentlıleşme sürecı- nın hızlandınlmasına ve kentle, kentte yaşayan bırey arasında sağlıklı bır etkı- leşımın sağlanmasına çalışılmahdır Bı- rey genelde kendısının yarattığını ko- rur Bıreyın, başkasının yarattığını ko- ruması ıçın kultur ve eğıtım dûzeyının de yüksek olması gerekır Maalesef hızlı ve büyuk sayıda egıtım duzeyı du- şük olan kırsal kökenJı vatandaşlanmı- zın buyuk kentlere göçü, bu kentlerde- kı bırçok değenn yok olmasına neden olmuştur Bu nedenle goçle gelen bıre- yın, öncelıkle kentlı kılınması gerek- mektedır Kentlıleşme de eğıtımle de- mokrasıyle, hoşgorüyle ve en önemhsı bu vatandaşlann kent ekonomısıne kat- kılanyla gerçekJeşır Gorüldüğu gıbı korumacılık ekono- mık bır sorun olduğu kadar, aynı za- manda toplumsal ve bılımsel bır sorun- dur Bu üç öğe ust uste çakışmadığı sü- rece, sağlıklı bır korumacılıktan söz edemeyız Hepımızın amacı bu gerçe- ğın bılıncınde olarak koruma polıtıka- lan, modellen gelıştırmek ve ulkemız- dekı bugüne dek ayakta kalmış kultur mırasımıza gelecek nesıller ıçın sahıp çıkmaktır ARADABIR Dr. MAHMUT TOLON Ayol Insancıllığı Istanbul'da turıstler buyuk bır otel onunde ısınlıyor Belgrad ormanlannda veya Bostancı'da kopekler ço- cuklan kovalıyor Pencereden mutfağa gıren hayvan hıkâyelen, havlamalı uykusuz gecelerden şıkâyetler, apartmandakı kedı ve kopekler ve hayvan sevgısı gundemde Hemcınsıne ve dığer yaşayanlara karşı ınsancıl davranan ınsan ulvıleşır, medenıdır Aynı ınsan çeşıt- lı tehlıkelerden urken ve gıda ıhtıyacı, dınlenme ve hu-, zur, yanı sağlığı ıçın olduren bır yaratıktır Bol durtu ve hıssıyat, az bılgı ve duşunce dunyada doğal den- gelen bozmuştur Istanbul'da beş yuz sene oncekı nufusun yaklaşık ellı mıslı (') bugun aynı doğal kay- nakları paylaşmakta, dunyada ınsanlar açlıktan ol- mekte' Pekıyı nedır bu kedı kopek konusu ve ınsan- cıllıkla ılgısı 9 Neslı tukenen hayvanlan korumak, tabıatı ve do- layısıyla ınsanlığın zengınlığını korurnak yuce bır ın- sancıl çabadır Sofradakı tavuk etının buzdolabında uretıldığını sanmak ıse bonluktur Insanlann çoğu et yerler ve tavuk bu amaçla yetıştırılır ve kesılır Bu ye- tıştırme ve kesımın fennı ve hayvana ezıyet etmeden yapılması ınsancıldır Tavuğun kesılmesını hıç ıstememek boyu bırkaç metreye varabılen "tenıa" ısımlı bağırsak kurdunun farenın, yaşamını polıtık bır konu halıne getırmek, ın- sancıllık değıl nazık bır deyımte "Ayol ınsancıllığı" olur Medenıyet kelımesı, bıhndığı gıbı Medıne şehrın- den tureyen bır kavramdır Uygar ve şehırlı demek- tır, belırlı dısıplın, ızan ve ınsaf kuralları altında bera- ber yaşayabılme sanatıdır Turkıye'de bırçok konu- da olduğu gıbı hayvan sevgısı konusunda da bır kav- ram karmaşası yaşanıyor Gelın herkes tarafından kabul edılebılecek en duşuk ortak medenıyet nokta- lanmızı başıboş kedı ve kopekler konusunda bulma- ya çalışalım Kedı ve kopekler genelde ınsanm yarattığı ortam- da yaşayan hayvanlar Denız kaplumbağası, ayılar, fok balıkları gıbı nesıllerı azalan yaratıklar değıller Şehırlenmızde başıboş gezen hayvanat şu anda 1) Vahım bır pıslık ve pejmurdehk ıfadesı olarak ınsan sağlığını tehdıt eder boyuttadır 2) Tunzmı baltala- maktadır Konulara açıklık getırelım Kedı ve kopek kuduz, kıst vs gıbı bazı parazıtlenn ve hastalıkların taşıyıcısı olabılır Bu hayvanlann gece havlamaları, belırlı za- manlarda canhıraş mıyavlamalan, çığlıklan Nışanta- şı, gıbı muhıtlerde bıle çop bıdonlarını devırmelerı, saldırmalan veya sırnaşmaları her ınsanı mutlu etme- yebılır Turıst bır sokak koşesındekı yavru kedı veya kö- peğe şefkat gosterebılır Duzeylı Batılı tunst, tasma- lı, bağlı, eğıtımlı ve aşılı olduğu her halınden bellı ol- mayan bır hayvan ıle bır plajı paylaşmak ıstemez Lokantada ayağına surunerek dılenen kedıyı ılgınç bulsa bıle hayvandan hastalık kapacağından tedır- gındır Dokulen kıllarından tıksınır Ulkeye sırf bu se- bepten tatıl yapmaya gelmeyen duzeylı bırçok ınsan var Kendı ulkesınde plastık bır faraş ıle sokakta ke- dı ve kopeğının (ortalığı kırletmemesı ıçın) peşınden dolaşan ınsan nıçın kumsalı veya lokantayı bu başı- boş hayvanlar ıle ustelık para vererek paylaşsın kı? Yeterlı guce sahıp olmayan ıyı haltercı olamaz, ye- terlı eğıtıme ve zekâya sahıp olmayan atom fızığını anlamaz Başıboş kedı ve kopeklerın turızme verdık- lerı zararın boyutunu da herkes anlamayabılır Anla- mak zorunda da değıldır Bazı kımseler doğa gereğı başıboş ve gecelerı suru halınde dolaşan kopeklerın şehııierde hırsızlığı onledığını veya hayatında sıçan gormemış olanlar, sokak kedılennın şehırlerı sıçan ıstılasından koruduğu gıbı fikırlerle de avunabılırler MArkasıSa.l7,Sü. Vde Öğrenci disiplin olaylannın nedenleri SELMA AKIL KARALLI Uzman T ürk eğıtım sıstemı ıçensınde, dısıp- lın olaylan onemlı bır sorun olarak karşımıza çıkmaktadır Gunumuz çağdaş egıtım anlayışında oğret- menlerden beklenen şey yalnızca bılgı aktarmak değıl, olurrdu davra- nışlar ve sağlıklı bır kışılık gelıştırerek gencı ya- şama hazırlamak, ozgur duşünme ve bagımsız davranabılme vetısını kazanabılmesını sağlama- sında vardımcı olmaktır Konuya bu açıdan bakıldığmda oğretmenlenn dısıplın sağlama tutumlan, geleceğın yetışkmle- nnın davranışlannın bır gostergesı olabıleceğı soylenebılır Bu alanda yapılan araştırmalara ba- kıldığmda, ozellıkle orta oğretım kurumlannda, oğretmen-oğrencı veyonetıcı, ıletışımınıneksık- lığı goze çarpmaktadır Oğretmenlenn, öğrencı- len ıle sevgı, saygı ve ışbırlığıne dayalı bır ılışkı kurma konusunda çok da çaba gosteımedıklen ortaya çıkmaktadır Boylece oğretmen ve oğren- cı arasında sağlıklı ve etkılı bır ıletışım kurula- mamaktadır Yıne elde edılen bulgulara gore okullardahepsonuçlarlaılgılenılmekte.davranış- lann nedenlen araştınlıp, çozum yollan getınl- memektedır Genellıkle dısıplın ve ceza kavram- lannın bırbın ıle kanştınldığı görulmektedır Oy- sa ıkısı farklı kavramlardır Gunluk yaşamımız- dadısıplın kavramı, duzen yasaklara uymave ıta- at anlamında kullanılmaktadır Bu anlamda eğı- tımde dısıplın metotlannın 1800'lu > ıllarda okul- larda uygulandığını gormekteyız Gunumuz çağdaş dısıplın anlavışında ıse zor- lama, ceza, sertlık gıbı kavramlar ve uygulama- lar yoktur Aksıne çağdaş dısıplın anlayışında, dısıplın kavramı, çocuğun sağlam kışılıklı çev- resı ıle uyum sağlayabılen kendıne guvenen bır bıre> olarak yetışmesı ıçın onem taşıyan sağlık- lı tutumvekurallanıçenr Kısaca dısıplın, uygar- ca yaşamanın ve başanlı olmanın bıryoludurde- nılebılır Kışının eğıtımı soz konusu olduğunda, zorunlu olarak dısıplıne edılmesı gerekmektedır Fakat aynı şey "ceza" ıçın geçerlı değıldır Bazen ceza, dısıplın oluşturmada >ardımcı olabılır, an- cak eğtfım ıçın zorunlu bır mantıksal koşul de- ğıldır Eğıtımıngorevıcezalandıımak değıl, eğıt- mektır Ceza, sorunu çözmenın yolu değıldır Yanlış davranışı sındırmek ıçın bılınçlı olarak kullanı- lan bır olgudur Cezanın gerçekten etkılı olabıl- mesı ıçın doğru bır bıçımde venhnesı gerekır Ceza ıstenılmeyen davranışı yok ettığı olçude, ceza olarak ışlev gorur Bu etkıyı yaratmayacak ceza venlmemelıdır Hıç kuşkusuz, en etkısız ce- za ıse fizıksel cezadır En etkılı yol ıse öğrencı- lere sevgı ıle kıbar ve hoşgorulu bır bıçımde yak- laşmaktır Tarafımdan bu konu ıle ılgılı yapılmış olan araştırmada, ılgınç sonuçlareldeedılmıştır Araş- tırmada oğrencı dısıplın olaylannın çıkış neden- len dort başlık altında toplanmıştır A- Egırim sisteminin kendisinden kaynaklanan disiplinolavlan; - Sınıflann kalabalık olması - Sosyal etkınlıkler ıçın fızıkı koşullann yeter- lı olmaması, - Rehberlık servıslennın yetennce yaygınlaş- tınlmaması, - Programlardakı konulann oğrencılenn ılgısı- nı çekmemesı B- Okul vonetiminden kavnaklanan disiplin olavlan; - Idarecılenn baskıcı >onetım anlayışı, - Okul ıdaresı - aıle ışbırlığının eksık olması C- Oğretmenlerden kavnaklanan disiplin ola>- lan; - Oğretmenın tutumu (demokratık, baskıcı, hoşgorülü) gıbı kışısel ozellıklen. - Kışısel vetersızlığı, pedagojık formasyon, branş bılgısının yetersızlığı, - Ahlakı değerlennın farklı olması, - Oğretmen - velı öğrenci ılışkılennın yetersız olması. - Sosyo-ekonomık dûzeyının yetersız olması D- Öğrencüerden kavTiaklanan disiplin olayla- n; - öğrenci aılelennın yeterh eğıtıme sahıp ol- maması, - Arkadaş çevresındekı ınsanlann ıyı alışkan- Iıklan olmaması, - Öğrencılenn ergenlık sorunlan, - Öğrenci velılennın gereklı ılgıyı gostermeme- sı Dısıplın olaylannın onlenebılmesı ıçın bu araş- tırmada şu onenler sunulmuştur 1 - Dısıplın olaylannın önlenmesınde en önem- lı faktör, oğretmen - oğrencı arasında sağlıklı bır bıçımde gelışecek olan ıletışım ve etkıleşımdır 2- Oğrencılenn külturel, psıkososyal doyum- lannı sağlayabıleceklen ve boş zamanlannı de- ğerlendırebıleceklen olanaklar yaratılmalıdır 3- Okullardakı rehberlık servıslen yaygınlaş- tınlmalı ve ışler duruma getınlmelıdır 4- Oğretmen - velı - oğrencı ve okul ıdaresı - aıle ışbırlığının gelıştınlmesı ıçın çeşıtlı vontem- ler araştınlmalıdır 5- Okul yonetımı oğrencılere karşı daha de- mokratık ve daha az baskıcı olmalıdır Öğrenci ıdarecıden korkmak yenne ona saygı duymalıdır 6- Yonetıcılerhızmet ıçı eğıtımden geçınlerek çağdaş eğıtım vontemlennı egıtım oğretım et- kınlıklenne yansıtılmalıdır Sonuç olarak oğrencıler geleceğe hazırlanan kendısıne goruşlenne deger veolen bır toplum- sal güç olarak gorulmelıdır Bu anlamda kendı- sı ıle ılgılı kararlann alınmasında katılımlan sağ- lanmalı ve geleceğın yetışkınlenne çeşıtlı bıçım- lerde sorumluluklarvenlmelıdır KAYNAKÇA AKIL, Selma, "Izmır ılmdekı lıse mudurlen- nın ve oğretmenlenn oğrencı dısıplın olaylanna ılışkın tutumlan", DEU Sosval Bılımler Enstıtu- su, Yayımlanmamış Yuksek Lısans Tezı, Izmır, 1992 TARTIŞMA Terör ve Çiller aşbakan Çiller'ın bır sureonce DYP gmbunda, daha sonra da Sılopı de terörle ılgılı yaptığı bazı değerlendırmeler oldukça şaşırtıcı Sayın Çıller'e gore teror' demokrası ortamında yeşenyor Bo> le olduğu ıçın sadece bızde değıl demokrasıyle yonetılen pek çok ulkede de 'teror' olgusu yaşanıyor Bunlan dıkkate almadan ya da gormezden gelerek kımsenın bıze "demokrasi ve insan haklamlaıtgili eksıklerinızı lamamlavın"' demeye haklan yokmuş' Anlaşılıyor kı Sayın Çiller çoğu yerde gundeme gelen demokratık bazı eylemlerle 'teror' eylemlennı bırbınne kanştınyor Demokrası olunca her şeym bıteceğını, tûm ışlenn bırden duzeleceğını 'eylem' olgusunun duracağını sanıyor Hak aramada, ıstemede, 'ben de vanm' ya da 'biz de vanz' demede ışletılen yuzlerce yontemın varlığını unutuyor Ya da bır başbakan olarak boyle düşünmek. 'eylem' olgusuna boyle bakmak onun da ışıne gelıyor Tüm bunlar doğru değerlendırmeler değıl Yıllardır 'teror olgusunda ılk sıralardakı yennı bırakmayan ulkemızın başbakanı bovle duşunmemeh Onun yapacağı ılk ış, terore ve teronst eylemlere 'dogru' tanılar koymaktır Terore ve teronste 'doğru tanı' koymadan terorle mucadele etmenın yontemını bulamayız Yıllardır en onemlı eksığtmız bu Bu yanlışı hemen duzeltmelıyız Yanlıştan donduğumuz yenn 'kâr' olacağını unutmamah) ız Oyleyse öncelıkle 'teror' olgusuna bır 'tanı' kovalım Hangı eylemın demokratık eylem, hangısının 'teror" eylemı olduğunda anlaşalım Eğer bır ey lem, onceden saptanan kurallara uygun yapılı>or 'u\an' ya da 'bız de vanz' deme amacı taşıyorsa, 'zor kullanma' yapılmıyorsa bu e> lem demokratık bır eylemdır Teror eylemlennde onceden saptanan ve bılınen bır kural yoktur Daha doğnısu 'teror' kural tanımaz Amacına varmak ıçın tum kurallan yakar yıkar Ama boyle de olsa, teror bır "hak' arama ya da ısteme yontemıdır 'Ben de vanm' ya da "bız de vanz' deme olgusudur Bu olgu ınsanlığın var' olduğu gun vardı Bugun var Yarmlarda da olacaktır Bunu boyle bılmelıyız ve kendımızı buna gore hazırlamalıyız Bu olgunun. yanı teronst davranışlann demokrasılenn yaratılmasını. yaşama İconmasını sağlayan etkenlerden bın olduğunu da unutmamalıyız Sadece yaşama geçıren etkenlerden bın değıl a>nı zamanda demokrasılenn devamlılığını ve ışleyışını de yonlendıren onemlı bır etkendır Dığer bır deyışle 'teror', demokrasılenn 'denge' göstergesıdır Sosyal ılışkılerde, demokratık yontemlerde 'denge' bozulduğu zaman 'teror' devreyegırer Denge duzelınce devreden çıkar Durum bu olunca terorle mucadele etmek ısteyenlenn yapacağı ış yaşamda dengeyı bozmamaktır Teronstı terore ıten ya da teror eylemlennı yaratan nedenlen bulmaktır Bunu yapmadığımız ıçın yıllardır terorle mücadeleden bır 'sonuç 1 alamıyoruz Aylardır parlamentomuzda 'terörle mucadele yasası" uzennde tartışmalar surduruluyor Oysa terorle mucadelenın yasası olmaz Terorle mucadelenın 'yontem'ı olur Bu da terorle. teronstlerle değıl teroruveteronstlerı yaratan nedenlerle mucadeledır Yaşamdakı dengelen bozan neyse odur Şunu unutmayalım ya da gozardı etmeyelım Teronst, kelleyı koltuğuna alan adamdır "Ferman padişahınsa dağlar birimdir" dıyendır Boy le bın ıle savaşı seçmemelıyız Onu dağa çıkaran ya da kelleyı koltuğa aldıran 'ferman'' uzennde durmalıyız NivaziUnsal PENCERE Konuşmalar... Mosyo Veneranda'yı tanımazsınız, bu ganp adam, bır vakıtler yonettığım "Dolmuş" adlı mızah dergısı- nı karıştınrken yıllar sonra yıne karşıma çıktı • Mosyo Veneranda evın onunde durdu, kapalı pen- cerelerı seyrettı, sonra bınsını çağıracakmış gıbı şoy- lece donerken uçuncu kattan bır bay, başını uzatıp sordu - Anahtarınız yok m u ' Sesını duyurmak ıçın bağınyordu, Veneranda da avazı çıktığınca bağırarak yanıtladı - Haytr, anahtanm yok' Uçuncu kattakı bay yıne bağırdı - Kapı kapalı, değıl mı? Veneranda - Evet, dedı, kapalı Uçuncu kattakı - Oyleyse sıze anahtan atayım Veneranda - Nıye atıyorsunuz7 Uçuncu kattakı bey açıkladı - Kapıyı açmak ıçın - Iyı, dedı Veneranda bır kapıyı açmak ıçın elbet- fe anahtar gereklıdır - Ama, gırmek ıstemıyor musunuz'? Veneranda çevresıne baktıktan'Sonra - Ben mı, dıye sordu, gınp de ne yapacağım?. Yukandakı adam şaşkın - Ne mı yapacaksınız? Duşundu, sonra ekledı - Burada oturmuyor musunuz? - Hayır, burada oturmuyorum - Pekı ama, oyleyseanahtarı neden ıstıyorsunuz? Veneranda - Kapıyı açmamı ıstedığınıze göre, anahtara gerek- sınım var, kapıyı pıpomla açacak değılım ya' - Ama, ben kapıyı açmanızı ıstemedım kı1 Kapı- nın onunde duraksadığınızı gorerek burada oturdu- ğunuzu duşundum - Nıye, dedı Veneranda burada oturanlar kapının onunde duraksarlar mı7 - Anahtarları yoksa, evet. Veneranda bağırdı - Benım de anahtanm yoktu 1 Bınncı katın penceresı açıldı, bır başka kıracının ba- şı gorundu - Neden bağırıyorsunuz'? dıye lafa kanştı - Bağınnakzorundayız, dedı Veneranda, yavaş ko- nuşunca anlaşılmıyor Bınncı kattakı bay - Bağırınca anlaşabılıyor musunuz? - Hayır - Pekı ne ıstıyorsunuz? Veneranda - Uçuncu kattakı baya sorun 1 Ben bır şey anla- madım önce kapıyı açmamı ıstedı, anahtan ata- caktı, sonra vazgeçtı Sonunda kapının onunde du- raksadığım ıçın bu evde oturmam gerektığını ılerı surdu, sız de kapının onunde duraksar mısınız? Bınncı kattakı bay - Ben mû Asla 1 Hem neden duraksayacakmı- şım? Mosyo Veneranda - Uçuncu kattakı bay bu evde oturan herkesın du- raksadığını ıddıa edıyor da Sonra ekledı - Neyse, bu benı ılgılendırmez Mosyo Veneranda hafıfçe eğılıp başıyla selam ve- rerek kapının onunden uzaklaştı Delılerın arasına duştuğu sanısına kapılmıştı • Kımı zaman uç kışı konuşur, ama, anlaşamazlar kımı zaman konuşanların ya da konuşmak ısteyen- lenn sayıları çoğalır Yukarıdakı konuşmalar sıze bır şeyler çağrıştırmı- yor mu 9 Tamam 1 Ben de sızın duşunduğunuzu duşunuyorum J VEFAT Arkadaşımız Özer Arrnın davısı, gazetemızın eskı çalışanlanndan değerlı arkadaşımız NAZİF BİLEN \efat etmıştır Merhuma Tann'dan rahmet, yakınlanna başsağlığı dılerız CUMHlRt\ET ÇALIŞ4JNLARI ZEYTİNBLRNU SULH HUKLK M4HKEMESİ Esa^No 199< 5 2nası Karar \o 199'5'İOvası Hakım Kadn Murat Onar 21866 Katıp ZarıfAkgun Hukümozetı Davacı Hatun Sıncertaratından Şengul Sın cer a \ası tavın edılmesı ıstenılmı* mahkememızce \apılan vargılamalar sonunda Şengül Sıncer ın hacır altına alınarak kendısıne Hatun Sıncer mahkememızın 199^ 23 \ası esas 1995 30\ası kararsavılı 24 4 199^ tarıhlı ılamı ıle \ası tavın edılmıştır 24 4 1995 Basın 2164S ŞIK ŞIK ARÇELİK... Sizi, 1600 Arçelik Yetkili Sahcısı'nda, Şık Şık Arçelik'ler bekliyor! İlk şık, değiştirme. İkinci şık, hemen teslim. Üçüncü şık, ön ödemeli, sabit fiyat garantili. Dördüncü şık, peşin fiyatına taksitle. Hangi şık sizin hayatınızı kolaylaştıracak? Size en yakın kampanya merkezine, yani Arçelik Yetkili Satıcısı'na gelin, kendinize uygun şıkkı seçin! makines\ 7ermosHon Şofben
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle