05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmenı. Orhan Erinç 9 Genel Yayın Koordinatöru. Hikmet Çetinkava 9 Yazıışlerı Mudürlen fbrahim Vıldız. Dinç Tayaoç (Sorumlu) 9 Haber Merkezi Müdürü Hakan Kara 9 Görsel Yönetmen: Fikret Eser Dış Haberkr. Ergun Balcı • Istıhbarat ^alçın Çakır • Ekonomı Bülent kızanlık • Radyo-TV UvgarEremektar • Kultur HandanŞenköken• Spor AbdülkadirVûcelman • Yurt Haberlen Mehmet Saraç • Makalcler Sami Karaören # Çevtn Sejfettin Turhan 9 Duzeltme Abdullah Yazıcı 9 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu Yayın Kurulu ilhan Selçuk (Başkan). Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. Özgen Acar, Hikmet Çetinka\a. Şûkran Soner. Ergun Balcı. Dinç Ta> anç, Ibrahim Yddız, Orhan Bursalı. Mustafa Balba\. Ankara Temsılcısı: MustafaBalba\ 0HaberMüdünı: Doğan AkınAtatürkBulvanNo: 125. Kat:4. Bakanhklar-Ankara Tel: 4195020(7 hat). Faks- 41950279 Izmır Temsılcısı Serdar Kıak,H ZıyaBlv 1352 S. 2 3 Tel 4411220. Faks: 4419117 • AdanaTemsılcısı:ÇeönYiğenoğhı,lnönüCd İ19S No 1 Kar 1. Tel: 3522550. Faks 3522570 Müessese Mudüni ErolErkut0 \1ED\A C: • Yoneıım Kurulu Koordınatör Ahmet Konılsan 0 Başkanı-Genel Mudıır Gulbin Muhasebe Bülent Yener • Idare Erduran • Kooraınatör Reha Hüse>inGürer0Uletnıe Önder Isıtman 0 (KMK-I \ludur Yardım- Çelik*0 Bılgı-Ulem Nailİnal9 cısı MİIK Akdağ • Ilalkla lh>- Bılgısayar Sıstem: Mürüvet Çiler kıler Mü<iuni Nurten Berkso> Yayıınlaran \t Basın: Yenı Gün Haber Ajansı. Basm ve Yayıncılık AŞ Türkoca^ıcad 39 41 Cağaloğlu 34334 lst PK 246 lstanbul Tel (0*212) 512 05 05 (20 hat! Faks (0 2121513 85 95 13MAYIS1995 lmsak:3.57 Güneş: 5.42 Öğle: 13.07 Ikindi: 17.00 Akşam20.19 Yatsı: 21.57 \iED>\CTei 51407 53-51305 <so-.M3 84 60-61. Faks 5H8466 Bandırma vapıru kampanyası • Haber .Merkezi-Milli Piyango Idaresi, 19 Mayıs Özel Çekilışi'nde Bandırma vapurunu ön plana çıkaran bir kampanya dûzenledi. Ülkemizin ve ulusumuzun kaderinı değiştiren bir gün olan 19 Mayıs'ta özel çekiliş yapacak olan Millı Piyango Idaresi. bu günün önemJi bir unsuru olan Bandırma vapurunu da bir kampanya çerçevesinde tanıtacak. Bu amaçla Bandırma vapurunun planlan. Ingiltere ve Almanya'dan temin edildi. Bandırma'nın planlanndan ve fotoğraflanndan yararlanılarak ilk gerçek resmi çizildi. Milli Eğithnde dev proje • ANKARA (AA)-Milli Eğitim Bakanlığı, gelecek öğretim yılından itibaren uygulamaya koyacağı 'Tam Gün-Tam Yıl Eğitim Projesi" ile 764 bin genci meslek sahibi yapmayı planlıyor. Proje ile 19 trilyon lira tasarruf sağlanacak. Edinilen bilgiye göre mesleki ve teknık öğretim kurumlannın tamamında 'Tam Gün-Tam Yıl Eğitim Projesi'nin uygulanmasına 1995-96 öğretim yılının başında geçilecek. Doğramacı'ya UHCffödüHi • NEWYORK(AA)- Prof. Dr. Ihsan Doğramacı, Türkiye içinde ve dışında, ana-çocuk sağlığı alanında yaptığı çalışma ve katkılanndan dolayı UNICEF ödülünü alacak. Prof. Doğramacı'ya UNICEF'in en büyük ödülü olan "Maurice Pate" ödülü 22 mayısta New York'ta düzenlenecek bir törenle verilecek. 25 bin dolarlık para ödülünü de kapsayan ödülün, UNICEF Yönetim Kurulu Başkanı Halil Makkaçı ve UNICEF'in yeni Icra Direktörü Carol Belamy tarafından verilmesi bekleniyor. Aynı gün akşam BM salonlannda bir de resepsiyon düzenlenecek. Kalitesinden, ilkelerinden ödün vermeyen bir sanatçı: Perihan Altındağ Sözeri Klasik Türk ıııüziğiııiıı kraKçesi• Perihan Altındağ Sözeri, en çok klasik Türk müziği adı altında son yıllarda müziğe yapılan ihanete üzülüyor. Müziğin hakkını vererek doğru okuyan sanatçı sayısının çok azalmış olması yanında, iyi ve eğitimden geçmiş seslerin, para adına müzikle ılgisi olmayan parçalan okumalannı eleştiriyor. ŞÜKRAN SONER Perihan Altındağ Sözeri ile önce bir televizyon prog- ramı çekiminde karşılaştık. Onca yıllık birikim ve sanat deneyimine karşın, seyirci- ye, izleyene hiç eksilmeyen saygısı, özeni, heyecam ile orada bulunan çoğunluğa hemen fark atıyor, dıkkat çekiyordu. Bugünün en po- püler, en iddialı sanatçılan için pek söz konusu olama- yacak güzellikte, duyarlılık- ta, sazsız okuduğu bir klasik müziği parçası ile de insanı ince bir yerlerden çarpıyor- du. O çekim gecesi bir gün evinde buluşmak üzere an- laştık. Söyleşiye 50 yıllık sanat yaşamının neresinden başlayacağımız konusunda galibabirazzorlandık. Doğ- rusu şöyle bir üstünden ge- çerek 3-4 saate ulaşan bir coşkulu konuşmanın ardın- dan, birkaç ekrana sığacak bir yazı yazmak zorunda olarak asıl ben şimdi çok zorlanıyorum. Gerçek kalitesinde bir klasik müzik esen belki de hiç dinleyememiş genç ku- şaklann da okuyabileceği bir yazıda. klasik müziğin kalitesi ve ilkelerinden hiç ödün vermeden, 50 yıl sa- natçılık yapmış Perihan Al- tındağ Sözeri'yi nasıl anla- tabilirim?.. Perihan Altındağ Sözeri, sanatın hakkını vermeden yapılması halinde, dinleyi- ciye, izleyene hizmet yerine zarar verileceğine inanmış- lardan. Bu nedenle her şeyi zamanında ve doğru yap- Perihan Alündağ Sözeri'nin 50 yıllık sanat vaşaını acı tattı anılarla dopdolu. En çok saygı ve sevgiye dayab ilişkileri, izJeyeni, sanaıçısı ile müziğe değerinin, hakkının verilmesini özlüvor. Sanatçılann gerçekten çok zorlu bir eğitim- den geçirildiği. özenle seçildiği rad>o günlerini, ünlü bestecilerin de içinde yer aldığı çok kaliteli fasılla başlayan; müzikten anlayanların doldurduğıi gazinolan unutmuyor. (Fotoğraf: KAAN SAGANAK.) Senaryosunu Nâzım'ın yazdığı filmde oynadıPerihan Altındağ Sözeri'nin gerek klasik Türk. gerekse hafif Batı müziğınin ünlü sanatçılanndan farklı olarak şarkılann ağır bastığı filmleri yok. Anımsadığında bile kendısini çok fazla duygulandıran bir tek filmi olmuş. Uzmanı olmadıgı bir başka sanat alanına gırmekten çekindığini, bu nedenle de çok fazla sayıda gelen şarkılı film teklifi önerilenni reddettiğini anlatıyor. Bır tanesıne hayır diyememiş. 1951 yılında çekilen. "3. Selim'in Gözdesi" filmınde oynadığı için de çok mutlu. Salonunda filmden bir sahnenin yer aldığı büyük boy fotoğrafa duygu dolu bakarak kendisi için çok özel anılannı anlatıyor. 3. Selim'in gözdesi Mihriban Sultan'ı oynamış. Sevgilisi Sadullah Aga'yı oynayan Münir Nurettin Selçuk, ısrar ettiği için rol almayı kabul etmiş. 3. Selım'ı ise Cahit Irgat 3. Selim'in bütün bestelennin ve dönemin müziğinin yer aldığı filmi. çekimlerini hiç unutamıyor... "Senaryosunu Nâzım Hikmet yazmıştı. O zamanlar 'komünist' damgası çok büyük bir suçtu. Hâlâ gözümün önündedir. Nâzım Hikmet her gün sete gelir. Çekimleri uzaktan, sessiz, valnız izlerdi. Kimse de yanına gitme>e cesaret edemezdi. Sonra ortam daha da değişti. Nâzım Hiknıet'in adını kullanamadıklan için film uzun zaman oynahlamadı. Çok sonra Nâzım Hikmet'in adı çıkanlarak oynahldığında ise film a> larca Atlas Sineması'nda gösterildi. İpek Film'in sahibi olduğu filmi, vurtdışından yeni gelmiş Yedat Ar yönetmişti. Gerçek mekânlarda çekim >apılmıştı. Münir Nurettin Selçuk'un yapıştırma bı\ıklan sık sık düşer, biz dc çokgülerdik." Perihan Altındağ Sözeri, filmin bır kopyası bir ycrlerden ortaya çıkarsa çok büyük bir mutluluk duyacak. Bilebilecek ki^iler arasında yaptığımız ilk taramaya göre film pek çok diğer Türk filmi ile birlikte yananlar arasında kalmış. Filmi birkaç kez izlediğini ve bütün aynntılan ile anımsadığını anlatan VedatTürkali. Nâzım Hikmet'in. "BarbarosHajrettin Paşa"dadahil. 195O'lı yıllarda birkaç filme senaryo yazdığını. ancak adının kullanılamadığını vurguluyor. Film. sınema tanhi kayıtlanna. senaryosu İhsan Koza, tırnak içinde Nâzım Hikmet olarak geçmiş. maya çalışmış.. 1939 yılında, löyaşında iken yakın çevresinde sesi çok beğenilen biri olarak Ankara Radyosu'nun ilk kez açılan sınavına katılmış. ve büyük bir başan göstere- rek radyo stajyer sanatçısı olmuş. Kendi deyişi ile kla- sik Türk müziği için çok geç kalmadan yoğun eğitim yıl- lan başlamış. Günde ortala- ma 6-8 saat, Mesut Cemil, Refik Fersan, Nuri Hayri Poyraz, Cevdet Kuzunoğlu gibi büyük hocalann yöne- timinde 8 yıl süren bir eği- tim ve radyo sanatçılığı sü- reci var. Hemen en başlardan özel yeteneği ortaya çıktığı için, eğitimle birlikte müzik ya- yınlannda solist olarak sesi- ni duyurması da gündeme geliyor. Sesi, okuduğu eser- lerle radyo sanatçısı olarak tanınıp seviliyor. Hızla ün- lenen Perihan Altındağ, halk arasında "bu sesin sa- hibi kim" sorusu ile merak edilmeye başlanıyor. Sesi- ne, sanatına duyulan hay- ranhkla doğan aşk 19yaşın- da evlenmesi ve 20 yaşında da anne olmasına neden oluyor. Kendisi ile özdeşle- şen, hep yanında yeralan eş, ikı çocuîc ve 2 torunlu aile yaşamı tablosu böylece ge- lişıyor. Atatürk sayesinde.. Klasik Türk müziğinin halk kitlelerine yayıldığı, geliştiği. çok sevildiği altın yıllar. "Neden" sorusuna Perihan Altındağ Sözeri'nin yanıtı "Atatürk sayesinde tabii Id" oldu. Sözeri. Ata- türk'ün çağdaş bir Türkiye yaratma çabası ile klasik Batı müziğinin eğitim ve yaygınlaşması için çok bü- yük özen ve çaba gösterdı- ğinin, öncelik verdiğının doğru olduğunu; ancak bu- nun yanlış değerlendirildı- ğini söylüyor. "Kraldançok kralcdar bir dönem her yer- de klasik Türk müziğini âdeta yasakbyor. Halk ara- sında hızla Arap müziği, başka kalitesiz müziklere kayma başhyor. Bunun üze- rine Atatürk, kendisinin ve yakın çevresinin zaten çok fazla sevdikleri klasik Türk müziğinin eğitim \e gelişti- rilmesi için resmi kurumla- nn sorumluluk üstlenmele- rini istiyor. İşte ciddi eğitim ve çalışmalar bö> lece başlt- yor. Benim yetiştiğim Anka- ra Radyosu dahil bütün res- mi kunımlar, konservatu- varlar klasik Türk müziği sanatçıiarının >etişmesi, ge- lişmesüide çok önemli okul- ları oluşturuyor. Büyük bir sıçrama yaşanıyor. Bestecisi. icra edeni. dinleyeni ile bu müziği anlayan. hakkını \e- ren kitleler doğuvor" dıyor. Sesiyle birden parlayan Perihan Altındağ'ın yüzü- nün, kimliğinin merak edil- mesi, sadece mutlu bir aıle yaşamının değil; sahneye, gazino dünyasına girişini- nin de nedeni oluyor. Müzi- ğe, sanata büyük önem ve- ren gazeteler, "Bu sesin sa- hibi kim?" türünden ba§lık- lar atınca. merak edenleri artıyor. İlk konserini Kızı- lay'daki Ankara Halke- vi'nde, Mevhibe lnönü'nün hımayesinde düzenlenen büyük Kızılay yaranna ge- cede veriyor. Kızılay yaranna konserler Perihan Altındağ Sözeri böylece 50 yıllık Kızılaycı kımliğını kazanacaktır. Sonraki yıllarda kendisinin bilemediği çok sayıda başta Kızılay, pek çok hayır kuru- mu yaranna, Türkiye'nin heryerinde ücretsiz konser- ler verecektir. Yılda birkaç kez, sosyal içerıklı, kitlelere dönük konserler yetmeyecek, rad- yoda 8. yılını doldurmuş ve artık iyice ünlü olmuş Peri- han Altındağ Sözeri'ye sah- ne, gazino baskısı çok büyü- yecektir. Aile. önce gazino- cularla koşullar için sıkı pa- zarlık yaptıktan sonra Istan- bul'a yerleşmeye karar ve- rir. Kansının sanatı için kendinı geriye çeken ve her tür özveriye hazır Emin Sö- zeri bankacılığı bırakıp ls- tanbul'da serbest çalışmayı seçer. Her gece sahneye çı- kan eşinın yanında sabahla- yacak. gazino dünyasına farklı bir kavram, "aile" kavramı yerleşecektir. Aile aynca da dönemin en ünlü gazinosu Knstal'i bir yıllı- ğına ıçkisiz programa razı etmiştir. -O zamanlann gazino \ a- şamını biraz anlatır mısınız? Bugünkü çok mu farklı? SÖZERİ- Hem de çok farklı. Aralarında en ünlü bestecilerin de yer aldığı, çok güzel bır fasılla prog- ramlar başlardı. Sonra alt solistlerçıkarlardı. Onlarda klasik Türk müziğinin usta- lan saz heyetinin etkisinde, eğitimden geçmiş, müziğin hakkını vererek icra eden solistleri dinleyerek yetişir- lerdi. Gönül Yazaronlardan bıridir. Klasik Türk müziğini se- \en, içkisini adabı ile içen. müziği \ e dinlemesini bılen gazino müşteıisi vardı. Be- nim konserler dönemimde. pahalı hediyeler. çıçekler yollamaya kalkışan. sonra- dan görme zengınler hiç ol- madı. Varsa da ortaya çıka- madılar. Enönemlisidega- zınolarda müziğin hakkının verilmesiydi. Müziği, ilke- lerini koruyarak yapan sa- natçılar sahnede idi. -Şimdi onlardan yok mu? SÖZERİ- Klasik Türk müziğini öğreten. yetiştiren okullanmızvar. Buralardan mezun olan güzel sesler de çıkıyor. Ancak gazınolarda icra edilen genellikle klasik Türk müziği değıl. Bozul- muş. kirlenmiş. karmakarı- şık bir müzik. Sanat deme- ye içim elvermiyor Tabiı özellikle TRT'de radyo ve televizyonda klasik Türk müziğinin hakkını veren konserler. korolar da var. Münir Nurettin'in dişisi olmak... Perihan Albndağ Sözeri, klasik Türk müziğini seslendirmede kendine ölçü olarak Münir Nurettin Selçuk'u almış. Döneminin sanatçılan içinde, seslendirmede en çok onun müzik bilgi ve teknigine hayranlık duyarmış. Yıllar içinde yakın aile dostu da olmuşlar. Hocanın bilgisinden, tekniğinden daha çok yararianma olanağı bulmuş. Yıllar sonrasında Hoca'run ölümüne yakın günlerde, çok tatlı ve de çok acı hiç unutamadığı bir de anısı var... "Ölümüne yakın Münir Nurettin Bey beni görmek istemiş. Kendimi hazırladım, toparlandım, ağlamamaya söz verip yanına girtim. Veda niteüğinde bir sohbet yaptı. Türk müziğinin gelişmesi için yapüması gerekenler üzerinde durdu. Sonuna doğru da 'Biliyor musun Türk müziğinde sen benim dişimsin' dedi. Çok duygulanmıştım. yıllardır düşündüğüm, düşlerimde yer alan bir özlemimi, benden habersiz, bana kelimelerie söylüyordu. Çok onurianmıştım. Bunun benim sövleyemediğim çok büyük bir özlemim olduğunu kendisine anlatüm. Karşıhklı derin duygular içinde avnldık. Çok geçmeden de onu kaybettik»" m Dinleyiciler önce sesine hayran kaldı Perihan Altındağ Sözeri 8 yıl boyunca çok yönlü eğitim de gördüğü radyodan ilk ünlü oluyor. Sesinden çok fazla tanınıp sev ilince de kimliği, nasıl bir kadın olduğu giderek daha çok merak konusu haline geliyor. Sesinden hayran olup kendisini tanımak isteyenlerden biri de sonradan evleneceği ve ölümüne kadar yanından hiç aynlmayacak Emin Sözeri oluyor. "Harika bir eUiük, sonsuz bir aşk olarak" sözünü ettiği Emin Sözeri de "Bu sesin sahibi nasıl bir kadın" sorusuna kafast takılanlardan. Aile dostları Semih Sergen'in aracılığı ile Perihan Altındağ'ı uzaktan gören Emin Sözeri. anlatılana göre 0 zamanlar 45 kilo olan Perihan Altındağ'ı pek bir şeye benzetememiş. Ancak kısa bir süre sonra radyo korosunda birlikte olmuşlar. O, koroda okurken Perihan Altındağ solo yapıyormuş. İşte orada. galiba "yıldınm aşkı" denilen şey doğmuş. Eşi. ölümüne kadar bir "daha yanından hiç aynlmamış. Her konuda sonsuz bir destek vermiş... Sesin sahibıni tanımak konusundaki halktan gelen büyük ilgı. sonunda Penhan Altındağ Sözeri'yi sahneye taşımış. 28 yıllık sahne yaşamında. zenginlerden armağan almamaktan başlayan. klasik Türk müziğinin hakkının verilerek icra edilmesıne yönelik. asla ödün \erilmeyen pek çok kural var. "Gazino dünyasında klasik müziğin gerek beste. gerek icra gerekse dinlenme adabında" sapmaların. yozlaşmanın başladığı yıllarda Perihan Altındağ Sözeri. kendi deyişi ile "tam zamanında" sahnelerı terk etmeyi seçmiş. ıfırlan atalım önerisi ortalığı karıştırdı. Oysa uzunca bir süredir "sıfırı tükettiğimiz" biliniyordu. Şimdi de "Atalım mı atmayaum mı?"tartışması kafalan kanştıracak. Bizim "Mesela Dedik" olarak farklı bir önerimiz var. Ge- lin, bu sıfırlan atmayın, yerini de- ğiştirin. Sağdan alıp sola koyun, "solda smr" olsun. Birçok işin çö- zümü de belki kolaylaşır. Bu "sıfir depiasmam operasyonu"nun zengin ülkeler tarafından ilgiyle karşılan- ması bile beklenir. Zira onlara göre kendilerinden başka ülkelerin kıy- meti harbiyesi zaten solda sıfir sa- yılmaktadır. Şimdi gelelim iç işleri- mize... Emeğiyle geçinece^ini sanmak... olda sıfir ki ne sıfir. Hani ço- cuklara söylenen masallar vardır. "Yavrum, sen güzel güzel okuyup sınıflannı geçersen, iyi bir meslek sahibi olursan, uslu uslu çalışırsan para kazanırsın. evin fa- lan olur" denir ya. İşte bu masal solda sıfırdır. Punun "reel hayat" MESELA DEDİK ERDALATABEK Solda sıfın denesenize... içindeki doğrusu şudur: "Ya\Tum, sen okuyup bir efiket sahibi oL ama sakın bündan bir şey bekleme. Sen gözünü aç evladım. Bak bakalım, 0 günlerde para nerelerde dönüyor. l sulcacık oraya ka>. Biraz sağa sola bak, sonra da işin içine dal. Patron bulmaya çalışma, patron olmaya bak. Kural mural tanıma yavrum. Bunlar solda sıfırdır. Kendi kurahnı kendin koy. Üçkâgıt açmada elin tu- tulmasın. Hızuu kesme, köşeyi dön. Sağda sıfir böyle olur yavrum. Ka- a k yeme, kazık at Başkasırun hak- kı falan denıe. ne bulursan ye. Çel- me tak, kol bük, kafa kopar. Sen söylenenlere bakma, yapılanlara bak evladım. Hadi yolun açık ol- sun." Siz hiç emeğiyle çalışıp da iki yakası bir araya gelen kimse gördü- nüz mü? Büyüklerinize bakın. sö- zümüzün nasıl doğru olduğunu an- layın. Bizim buralarda çalışan fa- kirleşir, çalıştıran kazanır. Onun için de böyle "cici çocuk masalla- n"na solda sıfir vermek doğru olu- yor. Düşünce eğitimi mi? Solda sıfır... A man aman, böyle zararlı dü- / l şünceleri milli eğitimimize ^A. sokmayalım. Sonra ortaya, düşünen insanlar çıkarsa bu mem- leketin hali nice olur? İşte bu konu- ya da solda koskoca bir sıfır vere- lim. Ezberci eğitimin kıymetini bi- lelim ki düşünen değil, söylenene inanan insanlar yetişsin. "Düşün- me" solda sıfır, "ezberieme" sağda sıfır olsun. Öyle düşünmemış, dü- şündüğünü hele de söyleyenmiş. dahası bunlan tartışanmış insanlar, bize yaramaz. Böyleleri zararlı fi- kirleri de düşünmeye başlar da mil- li birlik ve beraberliğimiz bozulursa ne yapanz? Vallahi hepsine ne polis yetişır ne 8. madde. Aslında 8. maddeyi kaldırmak yerine, bir de 88. madde koymalı. Düşünmek. ko- nuşmak, tartışmak yasaklanmalı. Gereksiz iç çekmelere uyan cezası vermeli. Bunlar sağda sıfırdır bey kardeşlerim. Milyon değenndedir ki. kıymetini bilmeyen yanar. Va- tandaş uzun uzun trenlere bakmalı. Sonra televizyon karşısına geçip çıplak karıları seyretmelı, komik komik hallere "ha ha ha" dıye gül- meli. Ama zinhar düşünmemeli. konuşmamalı, tartışmamalı, gerek- siz yere iç çekmemeli. Büyükleri saymalı. küçükleri tokatlamalı. Ara sıra kafayı çekip silah milah atmalı. "Bizden başka büyük yok" diye ba- ğırmalı. "Bize bizden başka dost yok" diye yakınmalı. Sonra dönüp birbirinin boğazına sanlmalı. Ama sakın ola kı. "İyi hoş da neden bun- lar böyle oluyor?" diye düşünme- meli. Ola ki düşünür de zararlı fi- kirler aklına üşüşürse memleketin hali nice olur? Okullarda nefes v\- dırmamalı, test üstüne test yapmalı. Sınavdan sınava sokmalı kiiı dü- şünmeye vakitleri kalmasın. konuş- maya dermanlan kalmasın. Demek ki neymış. düşünce eğıtımi solda sıfırmış. Doğrucu Davut mu? Elbette solda sıfır... 7 alancı olun sevgili bey bira- derlerim. yalancı olun. "Ya- lancının mumu yatsıya kadar yanar" sözü de eskidi. Şimdi ya- lancılann neon lambalan gündüzle- n bile yanıyor. Sakın ola ki doğru- yu söylemeye heveslenmeyin. Başı- nıza öyle işler açarsınız ki. sizi de- deniz bile kurtaramaz. Gözünüzü kırpmadan valan söyleyin. Elbette adına "yalan" demeyin. Yabancı bir ad bulun. "promosyon" deyin, "re- sepsiyon" deyin. "kıyaksiyon'"de- yin. işte "atmasyon"dan bır şey de- yin. Hem yalanınız örtülür hem itibar kazanırsınız. Yalan söyleyin, uydu- run, atın gıtsin. Nasılsa bakan yok, bilen hiç yok. Yalan söyleyin ki sağda sıfırlannız çoğalsın. Bakın \ncak gazınolarda bir baş- ka, acayip müzik icra cdili- yor. Güzel sesler ziyan olu- yor. Bazen de ivi bir klasik Türk müziği parçası. hakkı ile okunamıyor. Gazino sdhnelennde halen klasik Türk müziği icra edenler içinde bana göre müziğin hakkını veren bir Bülent Er- so>. bır de tabıi kı benden eskı sanatçı Müzevyen Se- nar var. Bu konuda fazla ko- nuşmak ıstemı>orum. Dejenere olmuş müşteri Bir de müziği tanımayan. sevmeyen. dejenere olmuş müşteri var ki bu sonradan görmelerin, müziğe saygısı olmayanların karşısında müzik icra etmek çok zor Ben \ apamam -Bu kadar sağlıklı, sesiniz bozulmamışken müzik va- şamınıza son vermek >anlış değil mi? SÖZERİ-28 yıl sahnede kaldım. Bence tam zama- nında. ışler bozulurken çe- kıldım. Kızılay gibi hayır derneklerı yararına konser- lerimı hep sürdürdüm. Bir- kaç kez kaset yapmam gün deme geldı. Ben de istedin.. Her şeyde anlaştık İş oku- nacak parçalara gelince an- laşmazlık çıktı. Ne konserde ne kasette ne de bir başka yerde klasik Türk müziği ol- mayan parçalan okumayı kabul edemem. Onlar da "para getirmi- yor" dıyerek aksıni istemi- yorlar. İş böylece kalıyor. Doğrusu benim. para kazan- ma adına klasik Türk müzi- ğinin katledılmesine izin ve- rilmesine. eserlerin yanlış. bozuk okunmasına itirazım var. Güzel seslerin. eğitim- den geçmiş insanlann. para kazanma uğruna ziyan edil- melerine ızin verılmesıne çok üzülüyorum. Halkın kö- tüyü seçtiğine, sevdığine inanmıyorum. V'erildiğinde aynı halk. büyük kitleler. ıyı- yi seviyor. seçmesini nasıl biliyordu? Bana göre tele- vizyonlar, gazinolar şimdi işin kolayına. ticaretine çok fazla kaçtılar. Klasik Türk müziğini yok ediyorlar Bu- na izin verilmemesi gerek- tiğini düşünüyorum. büyükleriniz nasıl yapıyor, sız de onlar gibi yapın. Eğer çok rahatsız oluyorsanız beş yalanın ortasına bır doğru koyun. Erbabı böyle yapıyor. Bunu becerdıniz mi artık sırtınız yere gelmez. İşte büvükierim. sizlere bizden öneri de böyle. Sakın sıfırlan atma- yın. Hepınize lazım olur. Gelin. sağ- daki sıfırlan sola aktann. Siz de ra- hat edersiniz. vatandaş da huzura kavuşur. Sıfır kere sıfir, elde var sıfır...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle