05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 NİSAN 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çelenk: Ölüm cezası kaldırılsın • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hukukçu Halit Çelenk, yasalardaki ölüm cezasını düzenleyen maddelerin kaldınlması gerektiğini savundu. Çelenk konuya ilişkin şunlan söyledi: "Günümüze kadar yapılan bilimsel araştırmalar, bu cezanın çekindirici bir etkisi olmadığıru ortaya koymuştur. tnsanın fîzik, moral ve entelektüel tüm varlığını yok eden ve insancıl açıdan onaylanamayacak olan ölüm cezası, amacı 'suçluyu ıslah ederek topluma iade etmek' olan çağdaş infaz hukukuna da aykındır. Çünkü, öldürülen bir insanın ıslahı da söz konusu olamaz." Baysal'ın duruşması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, görev yaptıklan dönemde. 'ihaleye fesat kanştırdıklan' gerekçesiyle eski Arsa Ofısi Genel Müdürü Özal Baysal ile eski satış müdürlerinden Erdai Arkun hakkında, 10'ar yildan az olmamak üzere ağır hapis cezalan istendi. Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davaya dün devam edildi. Avukatlann hazır bulunduğu duruşmaya, saruklar kalılmadı Mahkeme başkanı, Kadıköy Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazılan Calimat cevabinin beklenmesinin ardından, dosya üzerinde herhangi bir usulsûzlûk olup olmadığının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yaptınlıp yaptınlmayacağına karar verileceğini açıkladı ve duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Polisin 150. yıJı • ANKARA (AA)- Başbakan Tansu Çiller, emniyet teşkilatının kuruluşunun 150. yıldönümü ve Polis Haftası dolayısıyla Içişleri Bakanj Nahit Menteşe başkanlığındaki bir heyeti kabul etti. Başbakan Tansu Çiller, kabul sırasında yaprıği konuşmada. devletin gözbebeği olan polis teşkilatının, 150. yılını kutlamasmdan büyük övünç duyduklannı söyledi. Polislerin hem halkın hem de demokrasinin gözbebeği olduğunu vurgulayan Çiller, polis teşkilatına her zaman, her türlü desteği vermeye hazır olduklannı ifade etti. fçişleri Bakanı Nahit Menteşe, emniyet teşkilatına gösterdiği destekten dolayı Çiller'e teşekkür ederken Emniyet Genel Müdürü Mehmet Agar, Başbakan Çiller'in birçok konuda kendilerine destek çıktığını anJattı. Ağar daha sonra Çiller'e bir polis arması hediye ederken şehit polis ailelerine gösterdiği yakınlıktan dolayı saygılannı sundu. Gökçek'e'ad' tepkisj • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçekin başkentte yerleşmiş sokak ve cadde isimlerini degiştirmesi tepkilere neden oldu. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, Gökçek'in işbaşına geldiğinden bu yana başkentte mensubu olduğu partinin benimsediği ideolojınin altyapısını oluşturmaya çalıştıgını savundu. Kısa... Kısa... • TBM.V1 Başkanvekfli Vefı Tamr, kamuoyunda "loyak emeklilik" olarak bilinen milletvekillerinin emekliliğine ilişkin yapılan son kısmi düzenlemenin basnda yaniış vommlandığını beürttL k Türk-lş Genel Sekreteri Şernsı Denızer, Millı Prodüktıve Merkezi Yönetim Kurulu Baş<anlığı'na seçildi. • Eski Dısişleri Bakanı Murat Karayalçın, kişilik haJdanna hakaret edikiiği gertkçesiyle Yeni Günaydın gazztesine 2 milyar Kra tazninat istemiyle dava • RP'nin kasası olarak biliıen Beşir Darçın, lemiisine hakaret edildiği gerekçesiyle Hürriyet ga-zetesinden 1 milyar lıraık tazmmat istiyor. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ten yolsuzlukla mücadele için öneri: Denedeme Kuruhı özerkleşsm• DSP lideri Ecevit, Yüksek Denetleme Kurulu'na kesin özerklik tanıyacak bir yasa önerisi hazırlayarak TBMM Başkanlığfna sunduklannı bildirdi. Öneri yasalaşırsa Yüksek Denetleme Kurulu, Başbakanhk'tan aynlarak TBMM Başkanlığı'na bağlanacak ve kendi organlannı seçimle kendisi oluşturacak. Yurttaşlar da yolsuzluklarla veya özelleştirme işlemleriyle ilgili iddialannı Yüksek Denetleme Kurulu'na iletebilecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tansu Çfller'in özelleştirme ko- nusunda kendilerini 'oyuna' getirdiğini söy - leyen DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit Yüksek Denetleme Kurulu'na kesin özerk- lik tanıyacak bir yasa önerisi hazırladıkJa- nnı belirterek "Öneri yasalaşırsa yolsuztuk- laruı önlenmesi ve özeUeştirme işİemlerinin saydamlaşonlması yolunda önemli bir adım ablnuş olacak" dedi. Ecevit, bir basın toplantısı düzenleyerek DSP millervekilleri tarafindan hazırlanarak TBMM Başkanlığı"na sunulan yasa öneri- si hakkında bilgi verdi. Bülent Ecevit, son zamanlarda yaygınla- şan yolsuzluk iddia veya kuşkulannın üs- tüne etkili biçimde yürünememesinin, ka- muoyunun devlete güveninı sarstıgını söy- ledi. Bu arada, özelleştirme işlemlerine iliş- kin kuşkuların da arttığını kaydeden Bü- lent Ecevit, yolsuzluklan meydana çıkar- makta ve özelleştirme işlemlerini aydınlat- makta, genellikJe basın ve özel telev izyon- lann devletin denetim organlanndan çok Ecevit önerisbıin yasalaşmasıyla yolsuzlukla mücadele konusunda önemli adım ablacağuu söyledL daha başanlı olduklannı savundu. Ecevit, bunun en önemli nedeninin devletin dene- tim kuruluşlannın yeterince bağımsız ol- mamalan olduğunu bildirdi. Yüksek De- netleme Kurulu'nun KİT'lerle ilgili dene- tim sonuçlannı TBMM'nin değerlendirme- sine sunduğu halde Başbakanlık 'a bağiı ol- duğunu hatırlatan Bülent Ecevit, "Bu du- rum, kuvvetler aynhğı ttkesiyle çeliştigi gibi özeUeştirme işlemleri sürecinde büsbütün sakıncalı olmaktadır" dedi. Özelleştirme ışlemlen, bedelleri ve fon- lan ile ilgili tüm yetkilerin Başbakan'da ve belirleyeceği bakanlarda toplandığinı anla- tan Ecevit, bunlan denetlemekle yükümlü olan Yüksek Denetleme Kurulu'nun da doğrudan doğruya Başba- kan'a bağlı olduğunu söy- ledi. Bülent Ecevit, şöyle devam etti: "O yüzden özelleştir- meyle ilgili işlemler, ka- muoyunda kuşku uyan- dırmaktadır. Böyle kuş- kular, ancak Yüksek De- netleme Kurulu kesin özerkliğe kavuşturulursa önlenip giderilebilir, özei- leştirme işlemlerinde say- damhk ancak böyle sağla- nır. DSP milletvekilleri olarak bizler. bu amaçla bir yasa önerisi hazırla- dık." DSP Genel Başkanı Ecevit ve arkadaşlan ta- rafından verilen yasa tek- lifi aynen yasaiaşırsa Yüksek Denetleme Kuru- lu, Başbakanhk'tan ayn- larak TBMM'ye bağlana- cak ve kendi organlannı da serbest seçimlerle ken- disi oluşturacak. Böylece, Yüksek Denetleme Kuru- lu, özerkliğe kavuşturul- muş olacak Kurul, TB- MM başkanının görevlen- dirmesiyle inceleme ve soruşturma yapaca- ğı gibi. kurul başkanı da gerekli göreceği konularda inceleme ve soruşturma karan verebilecek. Aynı zamanda yurttaşlar ve millervekilleri de yolsuzluklarla ve özelleş- tirme ile ilgili iddialannı, kuşkulannı ve belgelerini doğrudan doğruya Yüksek Denetleme Kurulu'na iletebilecekler. ANAP'lı Vehbi Dinçerler'in önerisine sadece Refah Partisi sahip çıktı Meclis'te dualı açılışa tepki var• TBMM Başkanvekili Kamer Genç: Duasını evinde yapsın. Devlet Bakanı Cevheri: Böyle bir girişimi kesinlikle doğru bulmam. Devlet Bakanı Halis: Böyle bir şeye gerek yok. DYP Aydın Milletvekili Bilget: Herkes Genel Kurul'a girerken içtiği andı hatırlasa yeter. CHP Diyarbakır Milletvekili Sümer: Bir bu eksikti. DÜRDANE KOCAOGLU ANKARA - ANAP Ankara Milletvekili Vehbi Dinçerler'ın, TBMM Içtüzüğü'nde Meclis'in duayla çalışmalanna başlaması yolunda değişiklik yapılması önerisi tepki- lere yol açtı. Dinçerler'in önerisine sadece RP sahip çıkarken DYP ve ANAP millet- vekillerinin büyük bölümü böyle uygula- maya gerek olmadığını söylediler. CHP'li- lerde karşı çıktıklan önerinin siyasi amaç- lı olduğunu vurgularken TBMM Başkanve- kili Kamer Genç, Dinçerler'e, 'duasını evinde okumasuu' önerdi. Meclis'in çalışmalannadua ile başlama- sını öneren ANAP'Iı Dinçerler'e ilk tepki- yi tçtüzük Alt Komisyonu Başkanı DYP Is- tanbul Milletvekili Coşkun Kırca gösterdi. Kırca. önerinin alt komisyonda görüşülme- sine karşı çıktı. Buna karşılık Vehbi Dinçer- ler, Meclis'in çalışmalanna dua ile başla- ması gerektiği yönündeki göriişlerini alt ko- misyon raporuna ekledi. Dıyanet işlerinden sorumlu Devlet Baka- nı NecmettinCevheri, Dinçerler'in önerisı- ni çok gereksız bulduğunu belirterek "Dua Allah'la kul arasında bir olaydır. Bunun her- kese gösterilmesinin. gösteriş yapılmasının anlaını yoktur. Böy le bir girişimi kesinlikle doğru bulmam" dedi. Özelleştirme DYP'de Ecevit telaşı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - DSP Li- deri Bülent Ecevit'in. Özelleştirme Yasası'nda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tasansının bir an önce TBMM 'den çıka- cağı sözü veren Başbakan Tansu Çiller'in, bu sözü- nü tutmadıği ve kendisini "aldattığı"nı açıklaması, DYP'lileri rahatsız etti. Ecevit, TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a şikâyetini iletirken, DYP Grup Başkanvekili Ihsan Saraçlarise tasannın TB- MM gündeminde olduğu- nu belirterek." Sayın Baş- bakan verdigi her sözü rutmasıy la tammr" dedi.. Saraçlar, Ecevit'in, ön- ceki gün Cindoruk'a "şi- kâyetziyareti''nde bulun- masmın ardından, dün dü- zenlediğı basın toplantı- sında, Çiller'i savundu. Ecevit'in, "Çiller beni al- dattı** sözlerine. "Özelleş- tirme Yasası değişikliği gündemin 30. sırasında, herhangi bir karara lü- zum kalmadan her an gö- rüşübncsi mümkündür" şeklinde yanıt verdi. ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART İnönü ve Çetin'in ikna turlan sürüyor! O&f&ASYOVO DÜNVAYA ANLJXTAAAA- , DYP Aydın Milletvekili Tunç Bilget böy- le bir önerinin Meclis'te destek bulup bul- mayacağını bilmediğini, ancak kendisine göre böyle bir şeye gerek bulunmadığını söyledi. Bilget, "Milletvekilleri ber oturu- ma girerken içtiği andı hatuiarsa yeter. Ben böyle bir şeyeçok karşı degilim, ama lüzum da yok" dedi. DYP Grup Başkanvekili Turhan Tayan ise Vehbi Dinçerler'in önerisinin bir dua değıl, temenni olduğunu söyledi. Türki- ye'nin laik bir ülke olduğunu anımsatan Ta- yan, bu konuda komisyonlar ve Genel Ku- rul'da verilecek karara saygı duyacaklannı bildirdi. Vehbi Dinçerler'in Mec- lis'in çalışmalanna dua ile başlaması önerisine en sert tepkiyi CHP'liler gösterdi. CHPTunceli Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Ka- mer Genç, Dinçerler'in öne- risini anlamsız bularak "Kendisi evinden çıkmadan duasını yapsın yeter, diğerie- rine ne kanşıyor'' dedi. CHP Sıvas Milletvekili Devlet Bakanı Ziya Halis, böyle bir şeye gerek bulun- madığını söyledi. CHP Di- yarbakır Milletvekili Salih Sümer, "Bir bu eksikti" der- ken CHP Amasya Milletve- kili Tahir Köse, TBMM'nin dua ile açılmasına gerek bu- lunmadığı inancında oldu- ğunu söyledi. ANAP'Iı Fahrettin Kurt Meclis'in daha iyi çalışma- sı için, dua etmenin değil, milletvekillerinin iyi niyetli. çalışkan ve dürüst olmalan ve duası kabul edilebilecek insanlar olmasının önem ta- şıdığını sövledi. Kurt, "Mfl- lervekilinin inancı yoksa, is- tediği kadar dua etsin" dedi. ANAP Istanbul Milletve- kili Yusuf Pamuk ise her gün ya da her hafta başında dua etmeye gerek olmadıfını be- lirtirken "Her dönem başı yemin edilirken Kuran üze- rine edilmesini kabul ede- rim, ama her gün yemin edil- raesi önerisini destekle- mem" dedi. Dinçerler'in önerisine en sıcak yaklaşanlar ise RP'li- ler oldu. RP'li Mustafa Baş. Dinçerler'in önerisini des- tekJediğini bildirdi. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Roman Gibi... Başbakan Tansu Çiller'in danışmanı 'Balkan Ûl- keleri Koordinatörü' Prof. Dr. Mustafa Kahraman- yol, Sudan'ın başkenti Hartum'da toplanan, arala- nnda 'dinci terörörgütü' temsilciierinin de bulundu- ğu 'Arap ve Islam Halkları Konferansı'na kimin adı- na katıldı? Bugüne dek bu konuda Başbakanlık herhangi bir açıklama yapmadı. Ancak konferans, Dışişleri Ba- kanlığı ve MıT tarafindan izlendi. Hazırlanan rapor ise Başbakan Tansu Çiller ile Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemir e verildi. Yaşananlar; doğrulann ve yanlışlann birbirine ka- nştığı ülkemizde 'Kim ne yapıyorya da ne yapmak istiyor'sorusunu sıcağı sıcağına yeniden gündeme getiriyor. Bir şeyler oluyorülkemizde. Bu olup bitenlerin tar- tışması da insanın kafasjnı kanştınyor. Bir 'cemaat lideri'açık açık bakın ne diyortelevızyon ekranından: "Şu bayanı ne kadar tutanz ederiz filan, ben De- mirel'e arkadaşlanm giderken bayramda dedim ki selam ve hürmetlerimi söyleyin, devlet zirvesinde kavga filan olmasın rica ederim..." Kimdir bu kişi, görevi nedir, ne yapmak istemek- tedir? Nasıl olur da Tansu Çiller'den Bülent Ecevit'e dek uzanan siyasal yelpazede şuna buna 'fetva' verebi- liyor? Bu kişinin, geçmişi, adının geçtiği örgütlenmeler- le, 'kod' adlanyla devlet içinde ivme kazandığını duy- mayan kalmadı. Şimdi kalk/p 'kurtancı' gibi bakın ne- ler söylüyor, nasıl da kafa tutuyor. Diyor ki: "Bakın, bu Başbakan'ı bizgetirmedik, sizgetirdi- niz. Fakat şimdi Başbakan'ı bitireceğiz diye devleti bitirirsiniz..." Kime söylüyor bu sözleri? Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e.... Bakü'de Milli Eğitim Müşavirliği neden basıldı, ora- da görevli Abdülkadir Türkmen hangi cemaate bağlı, biliyor musunuz? işte durmadan konuşan, devlet içinde ivme kaza- nan, 'kimimedyapatronlanyla'iç\i dışlı olan ünlü ce- maat liderine. Cemaat liderinin DYP içindeki inananlan, Milli Eği- tim Bakanlığı'ndaki taraftarlan koruyup kolluyor, hak- kında çok şey bilinen Bakü Milli Eğitim Müsteşan Ab- dülkadir Türkmen'i. Bir süre önce Bakü Milli Eğitim Müşaviri Abdülka- dir Türkmen hakkında şikâyet de ulaştı bakanlığa. Bakanlık Bakü'ye Müfettiş Hacı Firüz Hekimoğ- lu'nu gönderdi. Hekimoğlu, Bakü'de olayı araştırdı ve raporunu verdi: "Iddialann tümü de uydurmadır...' Çünkü 'birileri' devreye girmişti. Şeyhin Azerbay- can'da özel okullan vardı ve işleri de tıkırtıkırAbdül- kadirTürkmen ile EğitimAtaşesı Mehmet ryigiin yü- rütüyordu. Bu arada iki kişi daha bulunuyordu bu 'sıcak iliş- kiler' içinde: Prof Dr. Ferman Demirkol ile Kenan Gürel. Bu iki kişinin OMON'larla birlikte HaydarAiiyev'e karşı darbeyi planladıklan ıddia ediliyordu. Prof. Dr. Ferman Demirkol, Azerbaycan Üniversi- tesi'ndegörevliydi. Demirkol aynca 'TürkIşbihiği ve Kalkınma Ajansı'run Bakü temsilcisiydL- ,- »ı *>-.!$ Tüm bunlar birbirine bağlı halkalardı... Başbakan Tansu Çiller, Haydar Aliyev'i tutmuyor- du. Aliyev ise Demirel'e yakındı. Darbeyi Haydar Aii- yev'e MİT'in haber verdiği Bakü'de kulaktan kulağa dolaşırken 'bir tarikat şeyhi'rim de adı dolaşıyordu bu arada. Deniyordu ki: "Darbeyiönleyen filanca şeyhtir..." Prof. Dr. Ferman Demirkol'un Bakü'den kaçtığı, Kenan Gürel'in Bakü'de tutuklandığı bildiriliyor. Şimdi bir soru: Bakü Milli Eğitim Müşavirliği, Azerbaycan güven- lik güçlerince neden basılıp arandı? Acaba orada Ferman Demirkol ile Kenan Gürel mi arandı? Demir- kol yakalanamayıp Kenan Gürel mi bulundu? Bir başka soru: Türkiye'nin Bakü BüyüketçisiAftan Karamanoğ- lu niçin Türkiye'ye döndü? Azerbaycan Milli Savunma Bakanı Namık Aba- sovdarbenin 'c/(şgüç/erce'tezgâhland)ğını söyleyip ekliyor: Bize darbeyi olayın içinde olan bir ülkenin istih- barat servisi haber verdi..." Olay oldukça ilginç. Tıpkı casus romanlan gibi... Aliyev, Demirel'e yakın; Çiller, Aliyev'i sevmıyor.... Darbeden haberdar olan Aliyev soruyor: "Beni Elçibey'e mi tercih edecektiniz?" Eh, bir 'cemaat lideri'rim Kuzey Irak'ın Erbil ken- tindeki okuluna Kızılay araçlan eşya taşırsa, o 'ce- maatlideri 'Azerbaycan'da 'okulticareti'\apıp Baş- bakan'a yakın olursa, bu gibi olaylar sık sık günde- me gelir. Biz isterseniz yeniden başa dönelim ve soralım: "Başbakanlık Danışmanı Prof. Dr. Mustafa Kah- ramanyol, Hartum'da 'dinci terör örgütü' temsilci- leriyle de görüştü mü?" 'Meydan gazetesi' 50-56 bin arasında satıyordu. Yedi bin liradan satılan Meydan, önceki gün 'deter- jan' dağrttı. Satışı da o gün 597 bini aştı. İşte size bir Türkiye fotoğrafı: Halk yoksul, halk umutsuz. Halk 7 bin liraya gazete değil, 500 gram- lık deterjan peşinde. Tarikatlar ve Refah Partisi, bul- gur, nohut dağıtıyor; gazeteler de 'deterjan've 'çar- şaf. Türkiye çağın neresinde? Güvenoyundan kaçıyorlar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yenilenmiş 50. hükümet, DYP ve CHP gruplanndaki tepki ve kırgınlıklar nedeniyle güvenoyu istemini askıya aldı. Koalisyon ortaklan. DYP milletvekillerinin; kabınede değişiklik yapılmadan güvenoyuna gidilmesini "gruba hakaret" sayacaklannı açıklamalan ve CHP'nin de grup yönetimini bile seçememesi nedeniyle güvenoyuna gitmekten kaçınıyorlar. Solda, CHP çatısı altında bütünleşmenin ardından ek protokolie yenilenen 50. hükümetin. anayasanın 111. maddesi gereğince TBMM'den güvenoyu isteyeceğinin açıklanmasına karşın, koalısyon ortaklan bu yönde bir adım atmadılar. DYP kanadında kabine değişiklifi yapılmaması nedeniyle tırmanan gerginlik, Başbakan Tansu Çiller'e verilen ve "muhnra" olarak adlandınlan "faüi meçhul mektup" olayıyla iyice tırmandı. DYP grubunda, çok sayıda milletvekili, "ÇiDer bize güvenmiyor, biz neden hükümete güvenelim?" görüşünü seslendirirken. mektup olayının gündeme gelmesi. grup içi güveni sarstı. Mektubun altında adı bulunan bazı milletvekilleri, bu konuda Çiller'i suçlarken, muhalifler, Başbakan'ın yakın çevresinin, kendilerine "komplo" hazırladıklan görüşünü dile getirdiler. Başbakan Çiller'in de, böyle bir ortamda güvenoyu sürecini uzatacağı, ancak DYP kanadtnda değişiklik yapılması durumunda güvenoyuna başvuracağı belirtildi. Güvenoyu karan DYP Grup Başkanvekili İhsan Saraçlar, hükümetin, güvenoylamasını neden gündemden kaldırdığı yönündeki bir soru üzerine. "Hükümet, güvenoylaması konusunda karar altnıştır. Ancak, zamanlama konusunda bir şey söyletnek mümkün değir demekle yetindi. CHP'li hükümet üyelerinden, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan ile Kültür Bakanı Ercan Karakaş, kabinede yer almak için hükümetin güvenoyu istemesini koşul olarak ortaya koymuşlardı. Ancak, CHP Grup Başkanvekilliği seçimlerinin bile 7 turda, dağınıkJık, milietvekillerinin öfkesı ve küskünlüğü nedeniyle gerçekleştirilememesi, CHP'li bakanlann güvenoyuna gidilmesi ısrannı gevşetti. CHPgrubu, 10 nisan günü toplanarak grup başkanvekili seçimlerini gerçekleştirecek. Henüz grup yönetimini bile oluşturmayan iktidar ortağı CHP'nin olası bir güvenoylamasında, grubuna hâkim olmasının zorluklarına dikkat çekildi. CHP Muş Milletvekili Muzaffer Demir ile Diyarbakır Milletvekili Mahmut Uyanık da grup başkanlığına başvurarak daha önce SHP'de olan komisyon üyelikleri, başkanvekilliği ve idare amırliği için yeniden üye belirlenmesini istediler. Yeni bakanlar baş ağrıtacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümetin CHP kanadındaki değişikliklerin ardından kabineye yeni giren bazı bakanlann "olağanüstü haL Çekiç Güç'ün Türldye'deld görev süresinin uzatüması ve özelleştinne" konulanndaki muhalif görüşleri nedeniyle hükümet içinden "aykın" seslerin çıkması ve zaman zaman sert tartışmalar yaşanması bekleniyor. Kabinedeki 6 bakan, şimdiye kadar olağanüstü hal ile Çekiç Güç'ün görev süresinin uzatılması oylamalannda ya "hayır" oyu kullandılar ya da oylamalara katılmamayı yeğlediler. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Aydın Güven Gürkan ile Kültür Bakanı Ercan Karakaş ve Devlet Bakanı Algan Hacaioğiu nun şimdiye dek hükümetin uyguladığı özelleştirme politikasına karşı eleştirel görüşleri bilinirken, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun CHP'li tek üyesi olan Sanayi ve Ticaret Bakanı Hasan Akyol'un, eski Bakan Mehmet Dönen kadar DYP ile "uvumlu" olması beklenmiyor. DYP'li Orman Bakanı Hasan Ekinci ise CHP'li bakanlann, "devlet sorumluluğu" gereğince bazı şeyleri "daha ner" görerek "sorumluluklannı yerine getireceklerine inandığmı" söyledi. Kabineye yeni giren bakanlann şimdiye dek hükümetle aykın görüşte olduklan konular ve bu konulardaki yaklaşımlan şöyle: Olağanüstü hal: Olağanüstü halin uzatılması oylamalannda bütünleşme öncesi CHP'de yer alan milletvekilleri, sürekli "hayır" oyu kulladılar. Bu milletvekilennden Hasan Akyol, Algan Hacaioğiu ve İrfan Gürpınar şimdi kabine üyesi oldu. Bütünleşme öncesi SHP'de yer alan ve şimdi kabineye giren Aydın Güven Gürkan. Ercan Karakaş ve Ziya Halis de olağanüstü halin uzatılmasına sürekli "hayır" dediler. Çekiç Güç: Çekiç Güç'ün görev süresinin A J . r^" /•"_! uzatılması oylamalannda bütünleşme Aydın Guven Gürkan. ö n c e s i C H p ^ e y e f a]an]^ « ^ ^ kullandılar. SHP kökenli bakanlardan Ercan Karakaş da "hayır" oyu kullanırken, Ziya Halis "evet" oyu kullandı. Aydın Güven Gürkan'ın tavn ise çok net değıldi, son oylamaya katılmadı. ÖzeUeştirme: Kabinede yer alan bakanlardan Aydın Güven Gürkan ile Ercan Karakaş ve Algan Hacaloğlu'nun, hükümetin özelleştirme politikasına eleştirileri biliniyor. Bu nedenle önümiizdeki günlerde, hükümet içinde özelleştirme konusunda çeşitli tartışmalar yaşanması bekleniyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle