Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 NİSAN 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
TTB'nin uzman hekim raporuna göre Türkiye'de 2400 kişiye bir uzman hekim düşüyor
Kars, uzman lıeldııı falriri• Raporda, hekim sayısı artmasma karşın,
yatınmlann durduğu belirtildi. Devlete ve özel
kişilere ait hastane sayısının 653, yatak sayısının ise
75 bin 738 olduğu, 792 kişiye bir yatak düştüğü
bildirildi.
ERGUN AKSOY
ANKARA - Türk Tabipleri
Birliği'nce yapılan bir araştırma-
da, Türkiye'de 2 bin 400 kişiye
bir uzman hekim, 792 kişiye de 1
yatak düştüğü saptandı. Araştır-
mada, uzman hekim açısmdan en
kötü durumdaki üç ilin Kars,
Mardin ve Muş olduğu, Kars'ta
21 bin 360 kişiye bir uzman he-
kim düştüğü kaydedildi. Türk Ta-
bipleri Birliği Merkez Konseyi
Genel Sekreteri Ata Soyer, hekim
sayısının arttınlmasma karşın, ye-
terli sağlık yatınmı yapılmama-
sının "hekim faztası" görüntüsü-
ne yol açtıfını belirtti. Soyer. "ts-
tihdam olanaklanndan daha faz-
la hekim üretimi. devlet açısmdan
artık karşılanamayan bir yük ya-
ratmışür~ dedı.
Türk Tabipleri Birliği 'nce yapı-
lan aynntıh araştırmada, illere gö-
re hekim dağılımı tablosu çıkanl-
dı. Araştırmada. Türkiye'de yak-
laşık 2 bin 400 kişiye bir uzman
hekim düştüğü saptandı.
Devlete ve özel kişilere ait has-
tane sayısının 653, yatak sayıstnın
ise 75 bin 738 olduğu. 792 kişiye
bir yatak düştüğü bildirildi. Araş-
tırmada, uzman hekim açısmdan
en "faldr" ilk on ilin, Kars, Mar-
din, Muş, Ağn, Şırnak, Yozgat,
Adıyaman, Çankın, Siirt ve Şan-
lıurfa olduğu belirlendi. Bu iller-
de, bir uzman hekime düşen has-
ta sayısı şöyle sıralandı:
"Kars-21 bin 360, Mardin-16
bin 901, Muş-16 bin 371, Ağn-15
bin 610, Şırnak-13 bin 790, Yoz-
gat-12 bin 870, Adryaman-12 bin
828, Çanlan-12 bûi 136, Sürt-11
bin 592, Şanburfa-11 bin."
Türk Tabipleri Birliği Merkez
Konseyi Genel Sekreteri Dr. Ata
Soyer, "Heldm sayısının artünl-
masına karşın, yeterii sağhk yab-
runı yapılmaması, bir hekim faz-
lası görüntüsünün sağlanmasına
yol açmıştır" dedi. Soyer, istih-
dam olanaklanndan daha fazla
hekim üretiminin, devlet açısm-
dan artık karşılanamayan bir yük
yarattığını belirterek, şunlan söy-
ledi: "•Hükümet, zorunlu hizmeti
kaldjrarak ashnda bu yükten kur-
rulmayı hedeflemektedir. Yoksa
demokratikbiradımdeğikiir.Biz-
zat Sağhk Bakanlığı'nın yapbğı
bir çauşmada,hekün istihdam ka-
pasitesi, ihtryacı ve ara arasında-
ki iliski değerkndirilmiş; arzın,
hekim istihdam kapasitesini asü-
ğı ve bu ikisi arasındaki açjğm gj-
derekartacağjtespftedümiştir.So-
runun özü, ciddi bir sagük insan-
gücü planlaması ve istihdam poli-
tikasının olmamasıdır. Sonrası dû-
şünülmeden ve istihdam olanakla-
rına göre pianlanmaımş çok sayı-
da hekim üretimi polhikasından,
devlete yük olunca vazgecilmiştir.
Oysa, hekim sayısı diğer insan gü-
cüne ve istihdam olanaklanna gö-
re ayarlanmabdır. Bu noktada, he-
kün işsizüği gerekçesiyte zorunlu
hizmeti savunmak yerine, devlet-
ten istihdam olanaklannı artür-
ması talep edilmeüdir."
Mevcut sağlık ocaklannın sayı-
sının 4 bin olduğunu belirtirken,
bu rakamın 6 bine çıkanlması ge-
rektiğini belirten Soyer, son yıl-
larda azalan kamu sağlık yatınm-
lannin arttınImasının kaçınıjmaz
olduğunu bildirdi. Soyer, "Özel-
likle birinci basamak sağhk ku-
rumlannın yaygmiasünlması, sa-
decehekim istihdanunıçözme an-
lamındadegiLhalkınsaghksonın-
lannın çözümü bağlamında da eJ-
zem bir taleptir" dedı.
Türfdye'nin
tansiyonu
düştil
• Ülkemizde
hipertansiyon görülme
sıkhğında yüzde 25'lik bir
azalma gerçekleşti.
İstanbul Haber Servisi - Yapılan
bir araştırmaya göre Türkiye'nin
yüksektansiyonunun düştüğü
belirlendi. 1000'e yakın hekim
tarafindan gerçekleşririlen tarama
sonuçlanna göre gelişmiş
ülkelerde saptanan yüzde 20'lik
hipertansiyon görülme sıklığı
oranının Türkiye için de geçerli
olduğu belirlendi. Daha önce
yapılan araştırmalarla
kıyaslandığında ülkemizde
hipertansiyon görülme sıklığmda
yüzde 25'lik bir azalma
gerçekleşti. Hipertansiyon ve
Ateroskleroz Derneği ile Sandoz
tarafından ortaklaşa
gerçekleşririlen bir araştırma
sevindirici gelişmeleri ortaya
koydu. Türkiye çapmda
gerçekleştirilen tarama ve tedavi
sonuçlanyla ilgili düzenlenen
basın toplantısında konuşan
Hipertansiyon ve Ateroskleroz
Derneği Genel Sekreteri
Prof.Dr.Serap Erdine,
yüksektansıyon oranında görülen
azalmanm sevindirici olduğunu
ancak ne yazık ki ülkemizde
hipertansiyonlu kişilerin sadece
yansının bunun bilincinde
olduğuna dikkat çekti.
2669 hastada uygulama
Prof.Serap Erdine , yurt çapında
949 hekimin katılımıyla
düzenlenen
u
Türkiye
Hipertansiyon ve Isradipine Klinik
Çalışması"nda da 2669 hastanın
ücretsiz ilaç uygulamasıyla tedavi
altına alındığını belirterek şunlan
söyledi • "Araşürma
hipertansiyonlu olduğunu bilen
yûzde 50'Hk oranın sadece yüzde
34'ünün ilacını düzenli aldıklannı
ortaya çıkardı. Sağlık ocaklanndan
üniversite hastaneJerine dek
uzanan yeipaze içinde hastalara
uygulanan tedavkie de yüksek
oranda başan sağtandı.' Kan
basına yüksekliği, hastalann
çoğundâ bettrti vermemesi
nedeniyle, bir hastahk oiarak
niteiendirilmenin ötesinde. damar
hastahklanna bağh erken ölümlere
yol açan önlenebilir ya da tedavi
edilebilir bir risk faktörüdür."
HAVAŞ işçisi Ankara'ya yürûyor
• 42 günden beri süren
grevlerini kamuoyuna
duyurmak amacıyla Ankara'ya
yürüyüş başlatan HAVAŞ
ışçileri, Izmit'te polis
tarafindan engellendi. îşçiler
yürüyüş güzergâhlannı
degiştirdıler. Türk-lş'e bağh
Teîc Gıda-Iş Sendikası da
örgütlü bulunduklan fınnlarda
pazar günleri ekmek
çıkanlmayacağını açıkladı.
ANKARA/ İSTANBUL (Cumhuri-
yet>- Hava-Iş Sendikası'nabağlı 550 Ha-
vacılık Yer Hizmetleri Anonim Şirketi
(Havaş) işçisinin, Ankara yürüyüşü dün
başladı. Istanbul'dan sabah yolaçıkan Ha-
vaş işçileri, Izmit'te polis tarafindan en-
gellendi. Kent merkezine solculmayan iş-
çiler, güzergâhlannı değiştirmek zorun-
da kaldilar.
Havaş'ta 42 günden beri devam eden
grevlerini kamuoyuna duyurmak ve yet-
kilileri uyarmak amacıyla Ankara'ya yü-
rüyen Hava-Iş Sendikası "na bağlı işçiler,
dün sabah sendikanın Bakırköy'deki ge-
nel merkezi önünde toplandılar.
Işçilere bir konuşma yapan sendika teş-
kılatlandırma sekreteri AH Bayrakçı, 42
gündür devam eden grevde hiçbir ilerle-
me kaydedilmediğinı belirterek "Havaş
çahşanlannı iş güvencesi ve insanca yaşa-
yabilecekleri iicrete kavuşturacak sözleş-
menin bir an önce bitirilmesini istiyoruz"
dedi.
Yürümekte kararhlar
Sözleşmenin tıkanmasını protesto et-
mek ve soruna duyarsız kalan tüm yetki-
lileri uyarmak için Ankara'ya yürüme ka-
ran aldıklannı bildiren Bayrakçı, görüş-
melerde TÜHtS ile yeni şirket Yazeks
arasındaki yetkı sorununun çözülmesini
istedi.
Hava-lş Sendikası'na bağlı işçiler, da-
ha sonra otobüslere binerek yola çıktılar.
Izmit'teki yürüyüşleri polis tarafindan en-
gellenen Havaş işçileri, daha önce belir-
ledikleri yürüyüş. güzergâhmı dadeğiştir-
diler. Güzergah. Düzce, Bolu ve Kızılcı-
hamam oiarak belirlendi. Düzce girişin-
de otobüsten inen işçiler, E-5 yolu üzerin-
de yaklaşık 4 kilometre yürüdüler.
Yürüyüşe polis müdahale etmedi. Yü-
rüyüş boyunca " Havaş bizimdir satıla-
maz", "Direnen biz, kazanan da biz oia-
cağE" "Hükümet istifa" -Tansu Ameri-
kay'a" sloganlannı attılar.
Düzce çıkışında yeniden otobüslere bi-
nen işçiler, yollanna devam ettiler. Ey-
lemci ışçilere Harp-lş ve Genel Maden-
lş üyesi işçiler de katılacak. Antalya, Da-
Liman-tş Sendikası'na bağh işçiler tstanbul'da Denizcflik İşktmes önünde ey-
lem yaptilar. (Fotoğraf: DEVRDvi BARAN)
laman, lzmir, Adana ve Trabzon'dan yo-
la çıkan Havaş işçileri. Ankara'da bu ak-
şam geç saatlerde bir araya gelecekler.
FırmişçOeri
Hak-lş'e bağlı Öz Gıda-îş Sendika-
sı'nın örgütlü olduğu fınnlarda iki hafta-
dır süren pazar günleri ekmek çıkanlma-
ması uygulamasının ardından Türk-lş'e
bağlı Tek Gıda-lş Sendikası da örgütlü
bulunduklan fınnlarda pazar günleri ek-
mek çıkanlmayacağını açıkladı.
Iiman-îş
Türkiye Liman ve Kara Tahmil-Tahli-
ye İşçileri Sendikası (Liman-lş) tstanbul
Şubesi'nden yapılan açıklamada, Salıpa-
zan Limam'nın özelleştiriürıesi çalışma-
lanna karşı çeşitli eylemler yapılacağı bil-
dirildi. Açıklamada aynca, Salıpazan'm
özelleştirme girişiminin sendika üyesi iş-
çilerin tasfiyesine yönelik olduğu belir-
tilerek "Alûna imza atbklan uhıslararası
anlaşmalan hkje sayan bu uygulamalara
karşı meşnı ve demokratik haklanmızı
kuDanacağtz" denildi.
Lastik-tş Sendikaa
DlSK'e bağlı Lastık-lş Sendikası'nın
da üyesi olduğu Uluslararası Kimya,
Enerji ve Genel-lş Sendikalan Federasyo-
nu'nun (ICEF) düzenlediği 'Lastiktşko-
lu Dünya Konferansı', 10-12 nisan gün-
leri arasmda istanbuJ'da toplanacak.
Gürkan devrede
Grevde 42. gününü dolduran 2 bin 160
Havaalanlan ve Yer Hizmetleri A.Ş. (Ha-
vaş) işçisinin toplusözleşme süreci, yeni
işverenin (Yazeks) özelleştirme çerçeve-
sinde tesisleri devralma işlemleri resmen
tamamlanmadığı için sürüncemeye gir-
di. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Aydın Güven Gürkan, özelleştirmeden
kaynaklanan yetki sorununun çözümü
için harekete geçti. Hava-lş Sendikası
Genel Başkanı Atilav' Ayçin. Gürkan'la
görüşerek devir işleminin tamamlanma-
dıgını, bu sürede yeni işverenin 'tesciK
grev kıncıhgı' yaptığını belirterek buna
'göz vumuimamasını' istedi.
Hükümetin 6 ay süreyle 'sıfir'ücret
zammı önerisini yapmasının ardından 24
Şubat 1995 tarihinde greve çıkan Ha-
vaş'ın yüzde 60 hissesinin blok oiarak
Yazeks'e satılması nedeniyle, kamu işve-
ren sendikası TÜHtS ile Hava-lş Sendi-
kası arasındaki pazarlık sürecinde, *yetki
ikilemi' gündeme geldi.
Ayçin, Yazeks'e devir işleminin henüz
yapılmadığını, bu süreçte muhatap olan
kamu işveren sendikasının da kendileri-
ne 'arbk muhatap obnadıklannı' bıldir-
diğini söyledi. Yeni işverenin, bu süreçte
yetkili olmadığı halde, 'grevkına' uygu-
lamalan olduğunu ileri süren Ayçin, Ça-
lışma Bakanı Gürkan'dan 'buna göz yum-
mamasuu' istediğini belirtti. Ayçin, sen-
dika oiarak, satış işleminin iptali için yar-
gı yoluna başvuracaklannı da söyledi.
Gürkan'ın, Hava-lş'in şikâyetı üzeri-
ne, bakanlıktan bir uzmanı konuyu araş-
tırmakla görevlendirdiği, sorunun çözül-
memesi durumunda devreye gireceği öğ-
renildi. Türk Hava Yollan (THY) grevi 60
gün süreyle ertelenirken aynı gün greve
başlayan Havaş işyerlerinin saüş karan,
25 Mart 1995 tarihinde Özelleştirme
Yüksek Kurulu tarafindan ahnmıştı. 36
milyon dolara Havaş'ı alan Yazeks'in sa-
hibi Turgay Cingöz, satışa ilişkin devir
sözleşmesinin henüz imzalanmamasına
karşın grevi bitirmek için yüzde 66 zam
önerisi yapmıştı.
Belediyede
köpek olayıİstanbul Haber Servisi - Köpeğinin Bakırköy Belediyesi
zabıta ekipleri tarafindan öldürüldüğünü öne süren Süsen
Erkuş adlı bir kadın, Bakırköy Belediyesi Başkanlık
binasmda olay çıkardı. Kangal kırması köpeği "Öksöz"
ile iki gün önce dolaşırken bir ara yanından aynlan
Süsen Erkuş, köpeğinin zabıta tarafindan Osmaniye'deki
hayvan bannağma gönderildiğini öğrendi. Hayvan
bannağında köpeğini bulamayan Süsen Erkuş öğle
saatlerinde Bakırköy Belediyesi Başkanlık binasına
geldi. "Köpegimi isterim" diye feryat eden ve sinir
krizleri geçiren Erkuş'u belediye çalışanlan
sakinleştirmeye çalıştı. Belediye yetkililerini köpeğini
öldürmekle suçlayan Erkuş, daha sonra polis tarafindan
ifadesi alınmak üzere gözaltına alındı. (Fotoğraflar:
HATİCE TUNCER)
Y A P I K R E D İ S İ K K E K O L E K S İ Y O N U S E R G İ L E R İ - 4
YAZI VE TUĞRA
Saltanatın İki Yüzü
8 Nisan - 30 Haziran 1995
YAJM KRI D!
K l L T l R
MKRKR/İ
Yapı Kredi Vedat Nedlm Tör Mûzesi
Istıklâl Caddesi 285 Beyo^lu 80050 Istanbul Telefon: (212) 245 20 41 - 252 47 00/259
Pazar harıç her gun 09.00-17.00 arası açıktır.
YAPI KREDİ
ARAYIŞ
TOKTAMŞ ATEŞ
Bölücülük
Yazılanmda yıllardan beri Türkiye Büyük Millet Mec-
lisi'netoz kondurmamaya'çalışırım. O Meclis'teki in-
sanlann özellikleri ve nitelikleri ne olursa olsun, ora-
da "ulusumuzun iradesi" gerçekleşmektedir ve bu
iradeye saygı gösterilmesi gerekir diye düşünürüm ve
bunu her fırsatta dile getiririm. Öğrencilerimden de
Meclis'e aynı saygıyı göstermelerini beklerim.
Geçen yıl, kimi milletvekillerinin "çiğköfte partisi"
vermeleri çok eleştirilmiş, çok dalga geçilmişti. TB-
MM konusundaki duyarlılığımı ve özenimi bilen bazı
öğrencilerim, derste hemen bunu gündeme getirdi-
ler. "Hocam, çiğköfte ezmek, Meclis'in işlevleri ara-
smda mıdır" diye sorular sordular. Kendilerince, çok
eğlendiler.
TBMM mutfağında patlıcan musakka da yapılıyor,
kurufasulye de. Sonuç oiarak insanlar bunlan yiyor-
lar. Bu konuyu dilinedolayan öğrencilerime, "Siz çiğ-
köfte yemiyor musunuz" diye sordum. Bazı şeyleri
abartmamak gerekir.
Pariamentolar, uluslann "yüzakı "dır. En özenle ko-
runması ve tartışma dışında tutulması gereken ku-
rumlardır. Içindeki insanlann nitelikleri ne olursa olsun.
Kendi yakın tarihimizde de var. Pariamentolann ka-
patıldığı ya da işlevlerini yitirdikleri dönemler, en "ka-
ranlık" dönemlerdir. Bir pariamentonun değeri, o par-
lamentonun çalışmalan askıya alındığı zaman anla-
şılır. O hiç beğenilmeyen pariamentonun bile, "denet-
teme" açısmdan bir "kıymet-i harbiyesi" olduğu gö-
rülür. Bir parlamento "kötü", hatta "çok kötü" olabi-
lir. Ama olabilecek "en kötü" şey, pariamentosuzluk-
tur.
Tabii yukanda sözünü ettiğimiz parlamento, "ulus
iradesiyle" oluşan parlamentodur. Bir de "atanmay-
la gelen" pariementolar vardır ki, bunlann sadece adı
ve görüntüsü parlamentodur. Yakın geçmişimizdeki
"Danışma Meclisi" bunun tipik bir örneğidir. Ancak
günümüz Türkiye Büyük Millet Meclisfne bu bakım-
dan, hiç kimse bir şey söyleyemez. Tümü seçimle gel-
mişlerdir ve begenseniz de, beğenmeseniz de ulus
iradesinin belirtediği insanlardır.
Ingiltere 16 Mart 1920'de Istanbul'u resmen işgal
ettiği zaman, Ingiliz askerlerine, kimi milletvekillerini
tutuklamalarını emretmişlerdi. Bu askerler Meclis-i
Mebusan'a gelmiş, fakat kapıdan içeri girmemişler-
di. Tutuklanmalan istenen isimleri, kapının dışında
beklemişlerdi. Mağlup bir devletin parlamentosu bi-
le olsa, "Parlamentoya dokunulamaz" ilkesine uy-
muşlardı.
Pariamentonun "dokunulmazlığı" olduğu gibi, par-
lamenterin de "dokunulmazlığı" vardır. Bir de bizim
kimi emniyet görevlilerinin DEP'li milletvekillerineyap-
tıklannı düşünün...
Tüm bunlan yazmamın ve anımsatmamın nedeni,
birkaç günden beri yoğun bir telefon ve faks trafiği-
ne sahne olmam. Okurlarım, milletvekillerinin kendi
emeklilik yasalannı alışılmadık bir hızla Meclis'ten ge-
çirmelerini protesto ediyorlar.
Gerçekten büyük birtalihsizlik oldu bu. Biryandan
Kuzey Irak oiarak isimlendirilen bölgede on binlerce
askerimiz savaş durumundayken, bir yandan işçi
emeklilik yaşı ileriyealınırken, milletvekillerimizin ken-
dilerine böylesi avantajlar sağlaması müthiş tepki al-
dı.
llginç bir biçimde, okurlanmın çoğu aynı ifadeyi ve
benzer kavramları kullanıyorlar. "Bunlann yaptıklan
şey bölücülük" diyorlar. "Bölücü olan PKK değil,
bunlar da en az onlar kadar bölücülüğe hizmet edi-
yor" diyorlar. Genellikle 7-8 milyon lira emekli aylığı
alan bu insanlar, kelimenin tam anlamıyla ateş püs-
kürüyorlar.
TBMM'ye saygıda kusur etmememiz gerek ve bu-
nun için çok özen göstenyorum. Ama milletvekilleri-
mizin böylesine "sonjmsuz" davranmaya ne haklan
var? Bu Meclis ve bu Meclis'in oluşturduğu hükümet,
vatandaştan sürekli oiarak ağır fedakârlıklar bekler-
ken, kendilerine böyte avantajlar sağlayan bir yasayı
"inatla" ve "jet hızıyla" Meclis'ten geçirmelerinin in-
safla, sağduyuyla ve akılcılıkla bağdaşır bir yanı var
mı?
Ashnda ben, milletvekili maaşlannın yüksek oldu-
ğunu düşünmüyorum. Geçenlerde elime bir araştır-
ma geçti. Günümüz dünyasında pek çok ülkede, mil-
letvekili maaşlan bizdekinin çok, çok üzerinde. Bun-
lan bir başka yazımda ele alacağım. Kaldı ki, orta boy
bir özel şirketin yöneticileri de milletvekillerinin çok
üzerinde ücret alıyorlar. Bu bakımdan, belki milletve-
killeri de haklı. Ama bu kadar yanlış bir zamanlama
yapılamazdı.
İnsanlann sofrasındaki ekmek günden güne küçü-
lürken, herkes sorumluluğunun bilincinde olmalı, bin-
diği dalı kesmemeli. Halkta ne parlamentoya karşı ne
siyasal partilere karşı ne de siyasetçılere karşı güven
kaldı. Kaçanketyapıldı. İnsanlar "engüvenilirkurum"
oiarak pariamentoyu değil, orduyu görüyorlar. Ve bi-
zim milletvekillerimiz, böyle bir yasayı jet hızıyla Mec-
lis'ten geçiriyorlar. Vallahi bravo...
Milletvekili olmanın maddi bazı "dezavantajlan"
olabilir. Hatta kimi milletvekilleri bu nedenle "iş takip-
çisi" olmak zorunda da kalabilirler. Ama bu yeni ya-
sa, bu tür örnekleri ortadan kaldıracak mı? Hiç san-
mıyorum.
Toplumdan özveri bekleyenler, aynı özveriyi göster-
mek zorundadır, topluma örnek olmak zorundadır.
CHP'li bakana alısamadı
DevletBakanı
Aktuna 'nın bakan gafi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Tansu
Çfller'in gaflan, Devlet Ba-
kanı ve Hükümet Sözcüsü
Yıkhnm Aktuna'ya da bu-
laştı. Aktuna'nın, dünkü Ba-
kanlar Kurulu toplantısına
Suriye'de bulunması nede-
niyle katılamayan Turizm
Bakanı trfan Gürpınar'ın
kabine üyelerine bilgi sun-
duğunu açıklaması, "CHPTi
bakanlar DYT'lilerce tam
oiaraktanuunadı'' yorumla-
nna neden oldu. Turizm
Karma Komisyonu toplantı-
sı için önceki gün gittiği Su-
riye'de dün de temaslannı
sürdüren Irfan Gürpmar,
Homs'ta Halid Bin Velid
Camisi, Afamya Antik Ken-
ti ile Halep Müzesi ve kale-
sini ziyaret ederken, Hükü-
met Sözcüsü Aktuna, onu
kabine toplantısında sanı-
yordu. Yaklaşık 1.5 saat sü-
ren toplantının ardından tüm
bakanlarla Genelkurmay'ın
verdigi brifinge katılan Ak-
tuna, burada da Gürpınar'ın
yokluğunu fark etmedi. Ak-
tuna, toplantının ardından
yaptığı açıklamada, "Tu-
rizm Bakanı İrfan Gürpmar,
turizm mevsiminin yaklaş-
ması dolayısı> la alınacak ön-
lemler konusunda Bakanlar
Kurulu'na bilgisunmustur"
diyerek, alınan önlemlen an-
lattı. İrfan Gürpmar ve bera-
berindeki heyet, Türkiye ile
Suriye arasında bugün im-
zalanacak olan anlaşmayla,
turizmin geliştirilmesinin
desteklenmesi ve ilgili kamu
ve özel kuruluşlar arasında-
ki yakın işbirliği sağlanma-
sına çahşılacak. Anlaşma ile
Akdeniz'deturizmi geliştiri-
ci çabalarla girişimler des-
teklenerek turist çekmek
amacıyla iki ülke arasında
işbirliği olanaklan geliştiri-
lecek.