28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtiysu Sahibi: Berin Nadi Genel Yavın Yonetmenı. Orhan Erinç# Genel Vayın Koordınatöru Hikmet Çetinka\a# Yazıışlen Müdurlerı. Ibrahim Yıldız(Sorumlu). Dinç Tayanç • Haber Merkezı Miidürü. Hakan feara # Görsel Yönetmen: Fikret Eser Dı» Haberler. Ergun Balcı • Ktıhbarat Yalçın Çakır • Ekonomı. Bülent Kızanlık # Radyo-TV: Uygar Eremektar # Kültür Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman 0 Yurt Haberleri Mehmel Saraç • MakaleSer Sami Karaören # Çevın Seyfettin Turhan 0 Düzeltme. Abdullah Yazıcı Y a y ı n K u r u l u l l h a n S e l ç u k (Ba^kan). Orhan Erinç, Okta\ Kurtböke. Özgen Acar. Hikmet Çetinkava, Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Tayanç, tbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbav. Ankara TemsılciNİ Mustafa Balbay # Haber Müdurü Doğan Akın Ataturk Bulvan No 125, Kat:4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat), Telcks 42344, Faks: 4195027 • Izmir Tcmsilcisr SerdarKızık,H ZıyaBK 1352 S.2'3Tel.4411220Teleks-52359, Faks. 4419117 9 Adana Temsılcısi' Çetin Yiğenoğlu, Inönü Cd. 119S No 1 Kat I, Tel. 3522550. Teleks: 62155. Faks: 3522570 Müessese MüdüriJ. Erol Erkut • Kooniınalör AhmetKorulsan#Muhasebe Bülent Yeoer # tdare Hüsevin Gürer 9 lşletme Onder Çelik • Bılgı-lşlem Nail InaJ • Bılgısayar Sıstem: Mürüvet Çiler • Reklam. Rcbı Ijitman • Halkla llışkıler Nurten Bertaoy \»yıml»VMvt B M » : Yenı Gûn Haber Ajsnsı. Basm ve Yayıncılık \ S Tîrkocagı cal 39:41 CagaJoglu 34334 lst PK 246 Istanbu! Tel «02121 5i; 05 05 |2O hal) Tdeks 22246. {0 2121513X5 95 2ŞLBAT 1995 Imsak: 5.40 Güneş:7.07 Öğle: 12.25 lkindil5.03 Akşam: 17.28 Yatsı: 18.50 Sınriss Trophy İstanbul'da • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Hilton Otelleri, Swissairve Milka'nın işbirliğiyle dûzenlenen "Svviss Trophy" etkinlikleri Izmir'den sonra İstanbul Hilton Oteli'nde dün başladı. Önceki gece Hilton Conventıon Center'da gerçekleştirilen tanıtım gecesinde tsviçre'den gelen profesyonel sporculann salon içinde yaptıklan kayak ve tırmanma gösterileri, davetlilerin nefesini kesti. Dün de İstanbul Hilton Oteli'nin dış cephesinden iple iniş gerçekleştırildı. Biletlerin 250 bin lıra olduğu Swiss Trophy'nın İstanbul bölümü 11 şubata kadar sürecek ve daha sonra etkinlikler Ankara Hilton da tekrarlanacak. Otistjk çocuklara yardım • Haber Merkeri - Geliri otistik çocuklara bırakılmak üzere Fanta tarafından dûzenlenen konser büyük ilgi gördü. Konserin geliriyle Küçükçekmece'nin DSP'li Beledıye Başkanı Nurettin Şen'in bağışladığı arsa üzerine otistik çocuklann eğitimi için yapılması tasarlanan okulun temeli atılacak ve Dünya Sağlık Örgütü'nün yardımlanyla okul tamamlanacak. Bu arada Otizme Sevgi ile Bilinçli Hizmet Derneği'nin sürdürdüğü etkinliklere katkıda bulunmak isteyenlerin, derneğin Iş Bankası Altıyol Şubesi'nde açtırdığı 1077-30440- 299862 no'lu hesaba para yatırabilecekleri bildirildi. İstanbul Moda Fuarı • Haber Merkezi - İstanbul'da 16-19 şubat tarihleri arasında düzenlenecek 2. Uluslararası İstanbul Moda Fuan 1MF '95, Avrupa moda takvimine girdi. Fuan düzenleyen CNR ve fuan destekleyen Türkiye Giyim Sanayicileri Derneğı (TGSD) tarafından ortaklaşa gerçekleştirilen tanıtım ve reklam faaliyetleri IMF '95'e Avrupalı alıcılann dikkatini çekmeyi başardı. Omit ışığı • Haber Merkeri - Beyindeki birtakım damar bozukluklan ve 3 santimden küçük bazı tümörleri kafatası açılmadan tedavi edebilen Gamma Knife teknolojisi Türk hastalann hizmetine sunulacak. Türk Kardiyoloji Vakfı Florence Nightingale Hastanesi ile Isveç'in Karolinska Hastanesi arasında yapılan anlaşma çerçevesinde hastalara ait bilgiler Türkiye ile Isveç arasında tesis edilecek olan radyolink hattı ile Karolinska Hastanesi'ne ulaştınlacak. 1963 yılı öncesinde iki kentin arasında süren tatlı çekişme, bu tarihten sonra büyük kavgaya dönüştü Isparta-Burdıır gergmlîgi bitmiyor Burdur Danıştay sevinciBURDUR (Cumhuriyet)- Burdur'da yaşamını sürdüren üç yurttaşın. Burdur Gölü kıyısında kurulmak istenen Isparta Organize Sanayi Bölgesı ile ilgili Danıştay'a açtığı dava sonuçlandı. Söz konusu yatınmın Burdur Gölü ve çevresine zarar vereceğı. biyolojik. ekolojık ve doğal dengenin bozulmasına yol açacağı gerekçesiyle açılan davada, Danıştay Altıncı Dairesi, Isparta Organize Sanayi Bölgesi (OSB)'nin yer seçimine ilişkin karan iptal enı. 7.7.1994 tarihinde Burdur'da yapılan keşifte. Prof. Dr. Aysel Atımtay, Doç. Dr. Ayda Eraydın ve öğretım görevlisi Dr. Özcan Aitaban'dan oluşan bilirkişiden söz konusu sanayi bolgesınin gölün koruma alanlan içinde kalıp kalmadığının harita üzerinde aplıke edilerek gösterilmesi ve gölü, su toplama havzası ve yöredeki dereleri ne ölçüde kirleteceğinin belirlenmesi ıstenmiştı. Bu doğrulruda hazırlanan 45 sayfalık bilirkışı raporunu değerlendıren Danıştay Altıncı Dairesi, Isparta Organize Sanayi Bölgesi'nın Burdur Gölü ve çevresinde ha\a ve su kırliliği yaratacağı sonucuna \ardı. Danıştav Altıncı Dairesi'nin 28.12.1994 tarihli oybırliğiyle alınmış karannda şöyle denildr "Bilirkişi raporunda bclirtilen nedenlerfe, uluslararası nitelikte bir sulak alan olan ve ender nitelikli su kuşlannı banndıran Burdur Gölü yakınında kurulması planlanan organize sanayi bölgesinin gerçekleşmesi halinde Burdur Gölü ile su toplama havzalannın kirieneceği ve burada yaşayan canlılann zarar görecegi, bu haliyle dava konusu planm ve yer seçuni iş leminin 3958 sayıh yasa hükümlerine de aykın olduğu açıktır." GÜLÇİN İLCİ BURDUR- 'Isparta-Burdur gerginligi" yeniden tırmanıyor. Isparta'ta yayımla- nan haftalık Gülıstan gazetesinin 16 Ocak 1995 tarihli sayısında "Bu necüret" baş- lığı ile manşetten verilen haber Burdur- lulan kızdırdı Çekjşmenin öyküsû Türk futbolundakı ezeli Fenerbahçe- Galatasaray rekabetine benzetilen Bur- dur-lsparta çekişmesinin başlangıcı çok eskilere dayanıyor. Bilinen, Türkiye Cumhuriyeti'nin ku- rulmasından sonra daha fazla kalkınma, devletten daha fazla pay alma kavgasının başlamış olması ve bu kavganın Burdur- lulann deyişiyle "Ispartalı Çoban Sii- liTnün ilk kez başbakan olduğu 1963 yı- lından sonra büyük çekişmeye dönüşme- si. Kurtuluş Savaşı öncesinde kentte yere- şik Rumlann etkısiyle ticareti ve pek çok zanaatı öğrenen ve geliştiren Burdur, 1950'li yılann sonuna kadaryörenin eko- nomik yönden en gelişmiş kenti. Isparta, kapalı bir toplum. Ekonomik yönden fakir. Ticareti yörenin diğer kentleri gıbi Bur- dur'a bağımlı. Burdur'da yaşı 70'in üzerinde olanlar, Isparta'nın ticari yönden Burdur'a bağım- lı olduğu o günlere ilişkin şunlan anlatı- yor: "Pazara malını getirir, tkaretini yapar, ama asla Burdur'dan bir tek çöp âlmaz- • Burdur'da yaşı 70'in üzerinde olanlar, Ispar- ta'nın ticari yönden Burdur'a bağımlı olduğu o günlere ilişkin şunlan anlatıyorlar: "Pazara malı- nı getirir, ticaretini yapar, ama asla Burdur'dan bir tek çöp almazlar. Adam aç döner; rürün krizine yakalanır da almaz, Isparta'ya kadar dayanır." lar. Para bırakmak istemezler. Adam aç döner-, tütün krizine yakalanır da almaz, Isparta'ya kadar dayanır." Gerginlikler başbyon.. 1963 yılı öncesinde iki kentin arasında süren tatlı çekişme, "Çoban Sülü"nün ilk başbakanlığından sonra büyük kavgaya dönüşüyor. Küçük, sevimlı çekememez- lıkler yenni zaman zaman gerginliklere bırakıyor. Bölge müdürlüklennınbirçoğunun Is- parta'ya kurulması, çımento ve şeker fab- rikası kavgalan... Ve giderek üniversite kavgası. Tüm yatınmlar önce "Göller Bölgesi" adı altında başlıyor, sonra "•Is- parta" adını alıyor. Ekonomik gücünü yitiren ve gerileyen Burdur olaya hep seyirci, salt 'Isparta'nın kayınlmasr olarak bakmakla yetiniyor. Alışverişe Isparta'ya gidiyor. Isparta'nın kebabını pek sevıyor. Burdur'un halısı. gülü artık Isparta'nın. Ve Süleyman De- mirel'in siyaset sahnesinde olduğu her dönemde Burdur onun partisıne üç mil- letvekili veriyor. Burdur-Isparta çekişmesinin en sevim- li örnekleri, Burdur ve Ispartaspor'un 2. ligde futbol oynadığı 1984-86 yıllannda stadlarda yaşandı. İki takımın karşılaş- malannda karşılıklı özel tren seferleri dü- zenlendi. Vagonlar dolusu insan, ellerin- de kabaklanyla savaşa gider gibi gidip döndülerkentlerine. Maç sırasında davul- lar çalınır su kabaklan gösterilirdi karşı- lıklı. Burdurlular, Ispartalılara 'kabakçı' der nedense... Oysa iki kent de kabağı sever. Evlennden lokantalanndan, kabak tatlısı eksik olmaz. Burdur'un, Burdur Gölü ve çevresinde doğal dengenin bozulmasına yol açacak Isparta Organize Sanayi Bölgesi'ne kar- şı çıkması iki kentin arasındaki ezeli çe- kışmeyi yeniden alevlendırdi. Bu arada, Burdur-Isparta Havaalanı olarak yapıla- cağı duyurulan havaalanının adının Res- mi Gazete'de "lsparta Havaalanı" olarak yayımlanması ve yıllardır Burdur-Antal- ya arasında yapılması planlanan demıryo- lunun Isparta'ya alınması yönünde yapı- lan çaltşmalar da Burdurlulann tepkisini arttırdı. Dikkuyruk savaşı Burdur-Isparta arasındaki 'dikkuyrok savaşı', Kazakistan steplerinden kanat açarak Burdur Gölü'ne konan dikkuyruk- lann hiç mi hiç haberi olmadan başladı. Daha fazla kalkınma, devletten daha çok pay alma kıskançlığı ötesinde bir hak ara- ma, kentini koruma mücadelesiydi Bur- dur Gölü kavgası. Isparta Valisi Ertuğrul Dokuzoğlu, bilirkişi incelemesinin yapı- lacağı 7.7.1994 tarihinde 12 daire müdü- rüyle düğün konvoyu gibi klakson çala- rak şehre girdi ve Burdur Adliyesi 'ni bas- tı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in "Dikkuynıklann ödlerinin çatia>»cağı gi- bi bir şey söz konusu değüdir" sözleriyle mizahi bir hal alan dava, 'dikkuynıklann' zaferiyle sonuçlandı. Danıştay, 28.12.1994"te Burdur Gölü ve çevresine zarar vereceği gerekçesiyle, Isparta Orga- nize Sanayi Bölgesi 'nin yer seçimine iliş- kin karan iptal etti. Bu kez de 'tecavüz' suçlaması Davanın sonuçlanmasından sonra kısa süren sessizliği, Isparta'nın Gülistan ga- zetesi bozdu ve yeni bir tartışmayı başlat- tı. "Burdur, Isparta' nın tapulu arazileri- ne teca> üz etti mi, etmedi mi?" I sparta Va- li Yardımcısı Nejat Efeoglu, Isparta ba- sınını asılsız haberlerle iki kentin arasını açmaya çalışmakla suçladı. ADAN Nükleer santrallardaki anzalar korku saçıyorTOKYO/KİEV(REUT£R)-Japonya'dakıSchi- me nükleer santralı üretım binmlennde meydana gelen anza nedeniyle üretim durduruldu. Japon- ya'da yine ortaya çıkan tehlıke üzerine bir santral da üretiminı azaltmak zorunda kaldı. Santrallar- dan radyoaktif sızıntı tehlikesinin olmadığı bildi- rildi. Ukrayna'daki Çernobıl santralında verilen yanlış alarm ise heyecan yarattı. Japonya'nm batısında bulunan Schıme nükleer santralı, üretimini durdurmak zorunda kaldı. Sant- ralın sahibi Hogoku Elektırik Power Co. Inc. şır- keti tarafından yapılan açıklamaya göre yakıt bo- rulannın sistem içinde yerinden oynamasıyla su deposunda seviye yükselmesi meydana geldi ve 820.00 kilovat saatlık iki reaktör otomotik olarak durdu. Yetkililer. radyoaktif sızıntı tehlikesinin or- tadan kalktığını belirttiler. Japonya'daki anza Japonya'nın orta kesimindeki Takahama kentin- deki nükleer santralda meydana gelen anzada da reaktörlerin birinde enerji kesintısı oldu. Şırket yetkilileri anzanın nedeninın bilinmediğını açık- ladılar. Takahava'da bulunan santralın 876.00 ki- lovatlık reaktörünün üretimı anza nedeniyle yüz- de 25 azaldı Santrallarda son zamanda ortaya çıkan anzalar, Japonya'da nükleer enerjinin tehlıkeleri üzerine yeni bir tartışnna başlamasına neden oldu. 46 nük- leer santralın bulunduğu Japonya, elektrik ihtiya- cının yüzde 30'unu bu yolla karşılıyor. Tarihin en büyük nükleer kazasının meydana geldiği Ukrayna'nın Kiev kenti yakınlannda bu- lunan Çernobil nükleer santralının çalışan iki re- aktöründen biri personel tarafından yanhşlıkla otomotik güvenlik sisteminin çalıştınlması sonu- cu kapatıldı. Yetkililer. herhangi bir sızıntının ol- madığını bildirdiler. Santralda 1986 yılında mey- dana gelen kazada, dördüncü reaktörde meydna gelen kazada özellikle Avnipa'ya önemlı miktar- da radyasyon yayılmıştı. Ukrayna makamlan, ka- zanın en az 8 bin kışinin ölümüne neden olduğu- nu tahmin ettiklerini belirtiyorlar. Santralın ikinci reaktörü de 1991 yılında çıkan bir yangın sonucu kapatılmıştı. Batılı ülkeler, Uk- rayna'ya tehlike sinyalleri veren bu santralı kapat- masi için baskı yapıyor. Santralın iki reaktörü Uk- rayna'nın elektrik ıhtiyacının yüzde yedisini kar- şılıyor. Çernobil, dünyanm en güvenliksiz nükle- er santrallanndan biri olarak tanımlanıyor. Temiz hava için bedava park yeri Çeviri Senisi - Londra Beledıye Meclısı, hava kirlenmesini önlemek ya da azaltmak için bir bedel ödemeyi kabul etmiş. Bundan böyle akü ile çalışan mini otomobillerden saatli park yerlerinde ücret alınmayacak. 'Elektriklı Araçlar Birligi" adıyla kurulan derneğin başkanı, Londra'da bunlardan sadece 30.000 tane bulunduğunu, 20.000'nin de süt dağıtımında kullanıldığını söylüyor. Bu tür taşıtlara ilgili olarak şu bilgiler veriliyor: "Elektriklı otolann menzili sadece 100 mil, 1.640 kilometre. Bu kadar yol alındıktan sonra akünün doldurulması gerekiyor. Bu, saatler alıyor. Stanford Research Institude bilim adamlanmn saniyeler içinde doldurulabilecek yeni bir akü önerdikleri haber veriliyor." Fransız doktordan gençlik ilacı Çeviri Servisi- RU 486 isimli mucıze düşük ilacını bulan Fransız doktor. şımdi de gençlik ilacı üzerindekı çalışmalannı sürdürüyor. Hormon benzeri kımyasallarla oluşturulan ve DHEA kısaltmasıyla anılan yeni ılacın, dokular üzerinde çok etkili olduğu belırtiliyor. 68 yaşındakı Etienne-Emile Baulieu, DHEA'nın mekanik işlevlerinin henüz tam olarak tanımlanamadığını vurguluyor. Çalışmalannı sürdüren Baulieu. bir yıl içinde araştırma yaptığı denekierden kesin sonuçlan alabileceği beklentısı içinde. Baulieu, günde 50 miligram DHEA yutan 65 yaşı ve üstündeki deneklerin 6 aylık tedavi sonunda, bedensel ve psikolojik olarak değişimler gösterdikleri ve beyinsel faalıyetlerinin de arttığını söylüyor. 4 Bay Gol', yeşil sahalan özledi Van Basten'i sakatlık ıııarke etti •'Gol ustası' Van Basten, 26 Mayıs 1993 tarihinde Münih'te oynanan O. Marsilya - Milan maçının 85. dakikasında oyundan çıktığı andan bu yana yeşil sahalara dönmek için elinden geleni yapıyor. Yeşil sahalardan iki vıldır uzaktaVan Basten. Ancak, 'Benim gibi futbolla nefes alan biri için asır gibi uzun süre bu'diyor. CUMHUR CANBAZOĞLU Son on yılda dünya futbolunun zirvesinde gezinmeye alışan Mi- lan, eskı günlerinde değil. Ne milli ligde ne de Avrupa Şampı- yonlar Ligi'nde beklenenbaşan- yı tekrarlayabiliyor Berlusco- ni'nin takımı. Zengin oyuncu kadrosu fena maçlarçıkarmıyor. ama gol yollannda becerikli ola- mıyor. Çünkü "gol ustası" Van Basten uzun süredir sakat. Yeri- ne adam aranıyor, bulunamıyor. Van Basten gibi her an golü kok- layan. en olmadık pozisyonu teh- likeye dönüştüren biri sahneye çıkamıyor. Van Basten nerede?.. Pekiyi. nerede Van Basten? 26 Mayıs 1993 tarihinde Münih'te oynanan O, ViarsUya - Milan ma- çının 85. dakikasında oyundan çıktığı andan bu yana yeşil saha- lara dönmek için elinden geleni yapıyor. Bu maçtan bir ay sonra Van Basten bıçak altına yattı. Önce, "AMı ay içinde döner" dendi. An- cak sağ ayak kıkırdağı bir türlü iyileşmedi. 1994 Haziranı'nda Van Basten bir ameliyat daha ge- çirdi. İki saat süren ameliyat son- rası ayağına takılan demir kafe- si ekim ayına kadar taşıdı Marco Van Basten. Aralık aymda tekrar kontrole gitti, kemik iyileşiyor- du, ama gelişme hayli yavaştı... Günleri teda\iyle geçiyor 'Bay Gol'ün günleri tedaviyle geçiyor. Ne umutlanmak ne de umutlandırmak istıyor futbolse- verlen. "Tahminlerde bulunmak anlamsız; çünkü birçok kez iyi- leşriğime inandığun anda sakat- uğun tekrariadı. Doktorlara gö- re bastonla yüriidüpm günlere göre çok aşama yaptım, ama sa- halara dönemedikten sonra faz- la anlamı yok bunun. İki yıl oldu. Benim gibi futbolla nefes alan bi- ri için asır gibi uzun süre bu" di- yor Van Basten. Üç kez 'Altın Top'u (1988- 1989-1992) kazanan biri için çok zor bir durum. Ancak Van Bas- ten sakatlıklara alışık bir yıldız. Ayağına çok hakim olan, zordur- durulan biri olarak sert savunma- lann acımasız darbeleriyle yaşa- dı yıllarca. Milan'ı goUeriyte şampiyon yapü Ajas'tan Milan'a 1987'de gel- di ve daha o sezon sakatlanarak altı ay sahalardan uzak kaldı. lyi- leşti ve Milan'ı aynı sezon golle- nyle şampiyon yapmayı başardı. Bir süre sorun çıkarmadı ayak bılekleri. Van Basten, Hollanda mılli takımında ve Milan'da dev- leşti. 1988 Avrupa Şampiyona- sı'nda Sovyet kaleci Dasaev'e at- tığı bir gol var ki, tüm zamanla- nn en iyi vuruşlan arasına girdi. Milan'daki yabancılann sayısı altıya çıkmıştı. Dönüşümlü oy- nuyorlardı, ama Van Basten bu kuralın dışmdaydı. Çünkü o, ta- kımın en önemli adamıydı. Sa- katlık onu marke edebilen tek ra- kipti. Kontratı yenilendi Milan kulübü, ne zaman iyile- şeceği belli olmamasına karşvn Van Basten'in kontratını yenile- yerek ona büyük moral verdi. Van Basten, her şeye rağmen futbola döneceğine inanıyor. Bu- günlerde doktorlar son sözü söy- leyecekler. Ancak bir konuda kesin karar- lı Van Basten: "Yeni bir ameliyat gerekirse olmayBcağun. Her tür- lü üzüntüyü göze alıp futbolu bu-akbğunı açıklay acağun." Bacalardan 4 ölüm tehlikesi' tütüyor Prof. KLTSAL TLLBENTÇt İTÜ Kirma-Metalurji Fakültesi Nüfusumuzun yılda %2.5 artmasının yanı sıra endüstrileşme, işsızlik ve asa- yiş sorunlannın teşvik ettiği iç göçler sonucu belirli bölgelerde yoğunlaşması, konutgereksınimini arttırmaktadır. Ha- len 2 milyondan fazla konut açığı bulu- nan ülkemizde, bu durum her seviyede ve her türde standart dışı yapılaşmayı teşv\k etmekte \t maalesef yerel yöne- ticilerin gözlen önünde özellikle İstan- bul'da havayı temizleme görevini doğa- da üstlenmiş olan ormanlar tahrip edilip yenni gecekondu apartmanlara terk et- mektedir. Talana Sultanbeyli ve Küçü- karmutlu'da olduğu gibi yetkililer hiçbir tepki göstermemektedirler. Bu olay ar- tık fakirın. güçsüzün bannmasorunuol- maktan çıkmış, belirli birkesimin köşe- yi dönme aracı haline gelmiştir. Yapılanmızda ısı yalıtımına gereken önemin verılmeyışı, ısınma için sarf edi- len yakıt miktannı arttırmaktadır. Ayn- ca kaliteli yakacakların pahalılığı, eko- nomik gücü zayıf olan halkımızın ucuz fakat çevreyı daha fazla kirleten linyit- lcrc dogru yönelmesine neden olmakta- dır. Ülkemızdeki linyitlerin tümüne ya- kın bir kısmının ısı) değerleri düşük, kül, nem, kükürt ve azot içerikleri oldukça yüksektir. Isıl değerlerinin düşüklüğü birim eneıji üretimi için daha fazla ya- kılmalannı gerektirmekte ve bu da çev- reye daha fazla kirletici yayılmasına ne- den olmaktadır. Kalorifer kazanı veya soba gıbı kısa alev yollu ve kısa bacalı yakıcılarda tam ve verimli olarak yakılamayan linyit, kirletici gazlann yanı sıra kirletici par- tiküllerinin de atmosfere yayılmasına neden olmaktadır. Linyitlerdeki nem oranının yüksekliği, yakına sonucu elde edilen enerjinin önemli bir kısmının. kö- mürün neminin buhar haline getirilip uçurulmasına sarf edilmesine neden ol- maktadır. Bu buhar. kömürünün yanma atıklan olan kükürtdioksit, karbondiok- sit, partikül madde ile birleşerek smog adı verilen ve lngilızce duman ve sis ke- limelerinin (smoke + fog) birleştirilme- sinden oluşmuş bir kelime ile ifade edi- len insan sağlığı için çok tehlikeli bir olayın gelişmesine neden olmaktadır. Şehirlerimizde her gün karşılaştığımız sisli puslu havalar bu olayın sonucudur. 1952 yılında Londra'da bir hafta zarfın- da 4000 kişinin ölümüne neden olan smog, büyük kentlerimizde önemli bir • Kentlerimizde, esas ölümcül tehlike havada miktan artan kükürtdioksitten kaynaklanmaktadır. Bu kirleticiler taşıtlann egzozlanndan değil, fuel oil ve kömür yakan tesislerin ve meskenlerin bacalanndan çıkmaktadır. tehdit oluşturmaktadır. Petrol fiyatlarının sürekli artması. akaryakıt için dızayn edilmiş tesislenn hiçbir izin alınmadan kömüre çevrilme- si, kirletici etmenlerin sayısının artma- sına neden olmaktadır. Kalitesiz fosil yakıtlar ile ısınmanın sonucu ortaya çı- kan bu çevre tahribatınt azaltmak, kent- lerin havasını biraz daha solunabilir ha- le getirmek ve gerekse de yakıta ödenen parayı minimuma indirmek için günü- müzde çeşitli bilim dallannda çalışanlar sürekli çaba sarf etmektedirler. Ülkemizde kentsel hava kirliliği yara- tan enerji tüketiminin kaynağı. ısınma için tüketilen enerjidir. Bu, bilımsel ve teknik olarak ispatlanmış bir konudur. Endüstrinin ve taşıtlann bu konudaki et- kisi yadsınamaz. Ama bugün için kent- lerimizde, esas ölümcül tehlike havada miktan artan kükürtdioksitten kaynak- lanmaktadır. Bu kirleticiler taşıtlann eg- zozlanndan değil, fuel oil ve kömür ya- kan tesislerin ve meskenlerin bacalann- dan çıkmaktadır. Taşıt egzozundan ha- vaya karbondıoksit, karbonmonoksit, azotoksıtler, yanmamış hidrokarbonlar ve benzinli taşıtlardan da birmiktarkur- şun çıkarmaktadır. Bu maddelerin kent havasındaki derişikliklerinin ölçümleri sürekli yapılmamakta, yapılanlar da hal- ka hava kirliliği parametresi olarak açık- lanmamaktadır. Zira bunlann havadaki derişikliği henüz tehlike sınırlannayak- laşmamaktadır. Son günlerde tstan- bul'da alınan karar gereği motorlu taşıt- lann egzozlannın kontrolünün, kent ha- vasındaki kükürtdioksit miktannm azal- tılması yönünde bir katkısı yoktur. Bu konuda yapılması gereken en etkin ön- lem. tüm yapılarda ısı yalıtımına gere- ken önemi vermektir. Gelişmiş ülkelere göre ülkemizde ki- şi başına tüketilen enerji miktan 1 '3 ora- nmda olmasına karşın, ısınma için sarf ettiğimiz enerji % 100 daha fazladır. Ül- kemizde ısınma için aşın bir yakıt tüke- timi vardır. Türkiye "de birim hacmi ısıt- mak için harcanan enerji Fransa'dan %46, tsveç'ten %230 daha fazladır. Bu aşın yakıt tüketimi, ülkemizin coğrafı konumundan değil, ülkemizde ısı yalı- tımına gereken önemin verilmeyişi ile standart dışı yapılaşmadan kaynaklan- maktadır. 1970'Ierdeki petrol krizi nedeniyle enerji tasarrufu için yalıtım yönetmelik- leri geliştiren Avrupa ülkeleri, daha az yakıt sarf ederek kentsel hava kirliliği problemini çözmeyi ön plana almışlar ve hazırladıklan yeni yönetmeliklerde kri- ter olarak hep bu konuyu ön plana çı- kartmışlardır. Almanya, 2030 yılına ka- dar uygulayacağı bir plan çerçevesinde tüm eski yapılan da yeni yönetmelikle- re uygun hale getirerek ısınma için tü- ketilecek enerji miktannı mümkün mer- tebe azaltma yoluna gitmektedir. Bu ko- nuda en etkin çalışmalar Isveç'te yapıl- maktadır; uygulamada yapı sahiplerine ısı yalıtımı yapma koşulu ile verilen dü- şük faizli uzun vadeli kredinin de etkisi çok büyük olmuştur. Avrupa Topluluğu'na kabul edilebil- mek için pek çok konuda büyük fedakâr- lıklar gösteren yöneticilerimiz, nedense bu konuda, yalıtım ve enerji ekonomisi konusunda AT ülkelerinin duyarlılığını göstermemektedirler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle