Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyef
îmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç •
Genel Yavın Koordınatoru Hikınct
felinkaya # Yazıtşlen Müdurierı.
fbrahim Yıldız (Sorumlul. Dinç Tajanç
# Haber Merkezi Müdüru: Hakan Kara
# Görsel Yonetmen. Fikret Eser
Dı» Haberlcr Ergun Balcı • Elconomı Yayın Kıuulu
Biilent Ki/anlık • Kulriir Handan Orhan Erinç. Okta> Kurtböfce
Şenkoken # S p o r Abdülkadir Yücelman • Hikmet Çetinkava. Şükran Soner.
Makaleler Sami Karaören • Düzeltme Ergun Bakı. Dinç T»>»nç, Ibrahim
Abdullah Vazıcı • Bıleı-Belee- Edibe Buğra
V l l d l z
- Orhan Burah. MusMfe
• Fotoğrıf Erdoğan Köseoğİu Battm. HaUn kara
Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav • Haber Muduru. Müessese Müdunı Erol Erkul • MEDYA C: • Yonetım MEDYA G:
Doğan Akın Ataturiı Bulvan Ncv 125. Kat4. Bakanlıklar- K.oordınator Ahmet Korulsan 9 Kurulu Başkanı-Genel Yönetım Kuı
Ankara Tel 4195020 (
7
hat). Faks, 419502
7
• Izmır Tem- Muhasebe Bülent Y en«r •İdare. Mudur Cüibin Erduran Ba}S
anı - Ge
# Koordınator Reha Mudur G'stün
i
l;ı(msn # Cîenel Mudur men • \furahl
> drdımcısı Mine 4kdağ uye Bora Coneı
sılcısı Serdar Kızık, H ZıvaB!\ 1352 S 2 3 Tel 4411220. Hüseyin Gûrer • Işletme Önder
Faks 44191 r^AdanaTemsılcısıÇetinY^enogln.fnönû ÇeHk • Bılgı-lşlem Naü Inal •
Cd 119S No 1 K.at.1. Tel: 3522550. Faks 3522570 BılgısavarSıstem MürnvetÇüer
\a>ımla>an \e Basan: Venı Gun Haber Ajansı. Ba>jn ve YayıncılA A 5
Turkctaşj Cad 39 41 CagJİoğiu 34334 Ist PK 246 Isıanbul fel '0 :i:> 512 05 05 COhâl) Faks [0 Zl2ı 5i! »5
21 EKİM 1995 Irmak: 4.50 Güneş 6 15 Öğle: 1! 56 Jkındı: 14.53 Ak$am P.23 Yatsı: 18.43 \IED\-\CTeI 514 (T 5? - 511 95 80 - 513 »4 50-6) Faks 511846
Beymen
fuşahazır
• fctanbul Haber Servisi
- Beymen'ın 1995-1996
sonbahar-kış ıç giyım
koleksiyonu Akmerkez
mağazasında düzenlenen
bır defılede tanılıldı.
"Beymen Underiine"
defilesı. mankenler Dıdem
Taslan. Özlem Ka>maz.
Sınem Gü\en, Gokhan
Yurdusu, Korel Kubılay ve
Eytan Ange! eski fılm
müziklerı eşlığinde
sunuldu.
AÖFsınavları
bugün başfıyor
• ANKARA
(Cumhuriyet Biirosu) -
Aftan yararlanacak
Açtköğretım Fakültesi
öğrencılerinin sınavlan.
bugün 9 ıl merkezınde
başlıyor. Anadolu
Ünıversıtesı Açıkögretim
Fakültesi Dekanlığı'ndan
verilen bilgıye göre 4111
sayılı yasadan yararlanacak
ögrencilerin sınavlan
bugün ve yann 1995
tarihlerinde Adana,
Ankara, Elazığ. Erzurum,
Eskişehir, Istanbul. lzmir.
Trabzon ile Lefkoşa'da
yapılacak. Dckanlıktan
yapılan açıklamaya göre
öğrenciler, bu sınavlarda
başansız oldukları •
derslerden 18-19 Kasım
1995 tarihlerinde yeniden
sınava girebilecekler.
Beyin takımı
basına tanıtıfcfı
• İstanbul Haber Servisi
- Romanya'nın Braşov
kentinde gerçekleştinlecek
olan "Dünya 9 Zekâ
Oyunları Şampıyonası ve
Kongresi"nde Türkıye'yi
temsil edecek olan 6 kişılik
'Türk Beytn Takımı' dün
Polat Renaissance Otel'de
basına tanıtıldı. Basın
toplantısında konuşan
"Türk Bevin Takımı' seçici
kaptanı pedagog-yazar
Nevzat Erkmen. zekânın
yas.la ilgilı olmadığını
söyledı.
Basın hizmet
ödülleri
• İstanbul Haber Servisi
- Türkıye Gazeteciler
Cemiyeti tarafından
Burhan Felek adına
konulan Basın Hizmet
Ödülleri'ni alanlar belli
oldu. Seçici kurul ödülün
Bedii Faik Akın. Mehmet
Kemal KurşunJu. Ali U'Ki
Ersoy. Şınasi Nıhat Berker.
Alaaddin Berk, Ara
Koçunyan ve Mahmut
Erhan'a verilmesini
kararlaştırdı.
Tanju Çolak, miJyonlarm gönlünde kralken kendini cezaevinde bulmayı sorguluyor
'Diizenin kurbam oldıım'• Tanju Çolak, basına gelenlerin herkesin başma gelebileceğini
düşünüyor. Cezaevine düşmekle en az 4 yılının daha
kaybolduğunu, bunun para olarak karşılığının ise yılda 60
milyardan 240 milyan bulacağını. 200 milyonluk
bir kazanç için böyle bir suçu bilinçle işlemesınin söz konusu
olamayacağını anlatıyor.
ŞUKRA.N SONER
Mılyonlann gonlüne girmiş futbol kra-
lının hapse düşmesi bile galıba bir farklı
oiuyor. Tanju Çolak, Adaletspor'un An-
kara adliyebınası içındekıçalışmaodasın-
da durmadan telefonla aranıyor. Hatınnı
soranlar arasında bina ıçinde görev li yar-
gıçlar. savcılar.adliyegöre\!ileriolabildi-
ği gıbi. dünyasını defiştirdiğini söylediği
cezaevi dostu. eski sendikacı Münir Ce>-
lan gibi isimler de \ar
Tren hattı geçtiği için bozulan ve yeni-
den yapım çalışmalan \oirutulen sahanın
kullanılabilır hale gelmesı. bugünlerdekı
en önemlı işı. Adliye çalışanları. antrenör
Tanju Çolak olunca. çocuklannı kulübc
yazdırmakta sıraya girmışler. Geçen yıl ha-
zırlık genç takımında 6 kursiyeri olan ku-
lübün bugün adliye personelinın çocukla-
nndan oluşan 120 kişilik bir kadrosu var
TanjuÇolak. haftasonlannı yanındage-
çiren bu çocukiara futbol öğretmeye çalı-
şırken. aynı zamanda herşeyleri ıle ilgılen-
digını. onlan çok mutlu ettığini. kimılerı-
ni de futbol dünvasına kazandırabileceği-
ni düşünüyor.
Işin içine Tanju Çolak adı gınnce, büt-
çesi tamtakır Adaletspor'un saha onarım
çalışmasına şimdiye kadar 3 milyan bulan
malzeme \e hizmet. parasız gırmış tster
istemez de tutuklu Tanju Çolak, çe\rede-
kıler için çok farklı bır kimlık kazanmış.
Sahadakı çalışmalan görmeve gittigimiz-
de. yanından hiç aynlmayan cezaevi gö-
revlisi de dahil herkes için çok önemli. say-
gıdeğer, sevılen bir ınsan konumunda ol-
duğunu gözlemliyoruz. Yolda rastladıgı-
mız polisler. adlijenin her kademesinden
görevlileri sevgi gösterisi halınde hatınnı
soruyorlar
Olumsuz koşullar
Cezae\ı koşullannı. kendim yatmamı?
olsam da özellikle siyasi suçtan yatmış faz-
la sayıdaki dostlanm nedeni ile biraz bilen
biri olarak Çolak'a, çok ayncalıklı bir ko-
numda olduğu yolunda şaka yapmaya ça-
lışıyorum. Anlaşılan her koşuîda hapisha-
ne hapishane olmalı kı, fena halde yarası-
m deşmiş bulunuyorum.
Tanju Çolak uzun uzun anlatmaya koyu-
luyor.. Cezaevlerimizin her türden olum-
suz koşullan ile suçlulan ıs^ah etmek şöy-
le dursun. suçlu yaratan kurumlar haline
geldiğini, oralarda insan degerinin sıfırol-
duğunu, can güvenliğinin bulunmadığını.
cezaevlerinden çıkan insanlann sonuçta
topluma daha olumsuz koşullarda karış-
tıklannı söylüyor.
Sonra aklına kendi konumu geliyor. Da-
ha da bir öfkelı. olup biteni bır türlü içine
sindiremedığını ortaya koyan bir tepkı
ıçinde basına gelenleri sorguluyor. "Başı-
ma gelenleri hâlâ kabul edemiyorum.
Gerçi herkes buraya diişcbilir. Hapisha-
ne ve hastahaneye kimin düşeceği belli
olmaz. Adalet mekanizmasının kurba-
nı oldum. İlahlar kurban arıyordu. Kur-
ban olarak ben seçildim. Yatmak bir şey
değil. Ama çtktığımda sabıkalı olaca-
ğım. Antrenör dahi olamavacağım.
Maddi mane>i değerlerimi kaybettim.
Psikopat mı ola\ım?" diyor.
Başma bu iş gelmese. yaşı ile bağlantılı
en az 4 yıl daha sahalann kralı olarak fut-
bol oynayabileceğını vurguluyor. Bunun
yılda 60 milyardan 240 milyan bulan bir
parasal değeroldugunu hesaplıyor. Suc ko-
nusu olayda 200 milyonluk bir avanta için.
•Tanju Çolak'a göre cezaevleri insanlan ıslah eden yerler değil.
Tam tersine. insana değer vermeyen çok olumsuz koşullar,
cezaevlerini suçlu üreten kurumlar haline getiriyor. Düzenin
cezaevlerinden çıkan insanları toplum dışına ittiğini söyleyen
Çolak. kendi geleceğine yönelik olarak da sabıkah damgası ile
sivil yaşama dönmek zorunda kalmaktan kaygılanıyor.
insandı. Onu gerçekten sevmiştim. Piş-
man değilim" diyor. Her şeyde olduğu gi-
bı bu konuda da her şeyın abartılıp çırkin-
leştınldiğini. her ınsanın yaşamında var
olan özel yaşantısına ızin verilmediğini,
kirletildiğini anlatıyor.
Acaba Tanju Çolak. cezaevleri sayesın-
de. her şey ı daha farklı düşünmeye. değer-
lendirmeye ba^ladığmı söyleyen Tanju Ço-
lak. kendi geçmişini, futbofcu dünyasını
nasıl görüyor?
Bürün çok başanh. yıldızolmuş futbol-
cular gibi. çok küçük yaşlardan. yasamın-
da futboldan başka hıçbir şeye yer kalma-
dığını anlatıyor.
Futbolla yatıp futbolla kalkan, zamanı-
nın büyük çogunlugu antrenmanlar. maç-
lara hazırlık, futbola ilışkin gelışmeleri iz-
lemekle geçen bır insanın bir tür tutuklu
>aşamı olduğunu söylüyor.
Futboldan baskabirdünva olduğunudü-
şünmeye. algılamaya zaten zamanlannın
kalmadıgını belırtıyor. Hiçbırşeyin farkm-
da olmadığını sö) lemekten çekinmiyor
Bugünkü Tanju Çolak'ın ise ağzından
"barış, kardeşlik" sözleri düşmüyor.
Elınden geldığince bütün sıjasal gelişme-
lerı. olayları izlediğinı. olup bıtenı yorum-
ladıgını belirtıyor. Hatta yeniden hapse
düşmesinde Münır Ceylan'ın düzenledığı
banş zincın eylemine katılması. onla dost-
luğunun payının olduğunun kendisine söy-
lendiğinı. inanmak ıstemedığıni vurgulu-
Antrenörlük düşleri
Tanju Çolak. Ankara Adliyesi'nin sevgılisi olmuş. Polisler. vargıçlar. sa\cılar.
adliye personeli saygı ile selam verhor. sevgi gösterisinde bulunuvorlar.
(Fotögraflar: TARIK TINAZAY)
böyle bir suçu bilinçli. bilerek işlemesı-
nin. kendini riske etmesinin söz konusu
olamayacağını söylüyor.
Türkıye'yi soyanlann. asıl suçluların el-
lerini kollannı sallayarak. üstelik toplum-
da saygı görerek dolaştıklannı. başta siya-
setolmak üzere heralanda kirienmış. insan-
lann en yukan görevlere çıktıklannı anım-
satıyor. Kendisine çok büyük birhaksızlık
yapıldığına inanıyor.
Tanju Çolak isminin fut-
bolda çok uzun birçaba ve
başanlar sonucu doğduğu-
nu. kral kimliğinin. ulusla-
rarası ödüllerin. futbolda
zirveye çıkmanın sonucu
olduğunu, bu başarıyı Tür-
kıye'de elde ettiğini asla
unutmadıgını ve suçlama-
lann aksine asla kaçmayı
düşünmediğıni söylüyor.
Özellikle de kendisıni hem
en jukanlara çıkaran. hem
de çok kolay en dibe batıran
medyaya çok kızıyor.
Kral olduğu yıllarda çok
fazla şımarıp şımarmadıgını. kimi eleştı-
rileri hak edip etmediğini soruyorum. On-
celıkle yaratılmış ımajın aksine. yogun bır
gece yaşamı olmadığının, içki ve sıgara iç-
mediğınin altını çıziyor.
Sadece arada bır barlara gittiğini söylü-
yor Sansasyon adına sorumsuzca her şe-
yin abartıldığını savıınuyor. "Bu aşırı il-
gi> i özel hayatıma değil, futboluma gös-
terselerdi başıma bunlar
gelmezdi diye diişüniiyo-
runı. Başıma gelenleri hak
etmediğime. değerimi bil-
mediklerine inanıyorum.
Olup bitenlere çok iizülii-
yorum" şeklinde konuşu-
yor.
Söz ister istemez. özel ya-
şamının her alanına. aşkla-
nna uzanıyor. "Kralın sev-
gilisi ancak bir kraliçe
olur" koşullanmasının rolü
olup olmadığını sorduğum-
da. Hülya Avşar için "Bel-
ki vardır. bilmiyorum, a-
ma benim idealimdeki bir
10 ay sonra. hapisten çıktıktan sonrakı
yaşamında Tanju Çolak. sabıka kaydının
silinmesi halınde, (ki futbol dünyası ıster-
se bunun basarılabileceğine inanıyor) ant-
renörlük yapmayı düşlüyor.
En iyı futbolu bildiğı ve başaracağı için
ondan kopuk bir gelecek düşunemıyor.
Ancak yenı Tanju Çofak dünyadan. olup
bitenferden kopuk bın olmayacak. Toplum
için. banş ve kardeşlik için de bir şeyler
yapmaya çalışacak. Kendini topluma borç-
lu hissettığini söylüyor.
Tanju Çolak, futbol dünvasında örgüt-
lenmenin çok zayıfoldugundan dayakını-
yor. Hatta dostluk \e davanışmanın çok
yetersiz kaldığından. En yakın arkadaşla-
nndan bile. futbol dünyasından gerçek an-
lamda bir vefa görmediğınden. Bürün bun-
lannaşılmasının. yaşamın her alanında ol-
duğu gibi futbol dünvasında da örgütlen-
meden, özellikle sendikalaşmadan ve bi-
linçlenmeden geçtiğinin altını çiziyor.
Bu arada Rıdvan'la anlaşıp. kendilerine
yeni Tanju'lar, Rıdvan'Iaryetiştirmek üze-
re bır iş projelendirdiklennı duyuruyor.
Türkıye'de futbolun giderek daha büyük
bır tutku haline gelmesi ve başanlı olan
gençler için de para kazandıran bır meslek
haline gelmesinın ılgıyı çok fazla arttırdı-
ğını anımsatıyor. Başka mesleklerde ba-
şanlı olabilmeleri için gençlere ailelerin
olanak tanıması zorunluluğu bulunduğu-
nu. ancak yetenekli ve çaltşkan bir çocu-
ğun yoksul aileden de gelse futboldaki ba-
şansı ile kendini kurtarabileceği gerçeği-
nin. çocuklan veailelerini kulüp kapılan-
na sürüklediğinı belırtiyor.
Cezaevınden çok farklı bır Tanju'nunçı-
kacağı haberi ile, Tanju Çolak'ın "Artık
sessizlik yok. Futbol için, toplum için,
kendisi için doğrular ne ise onlan gör-
meve, onlan yapmaya ve sö'vlemeye ça-
hşan bir Tanju Çolak \ar" sözlen ıle bu
söyleşimizi noktalıyoruz.
Sigaradan her yıl 3 milyon kişi ölüyorfstanbul Haber Servisi - Dün-
yada her yıl sıgara kullanımına
baglı olarak 3 milyon kişınin öldü-
gü. önlem alınmadığı takdirde
2000'liyıilardabusayının lOmil-
yona çıkacagı vurgulandı.
LJIuslararası V'erem ve Akcığer
Hastalıkları Savaşı Bırlıgı'nın 22.
Ortadoğu Bölgesi Kongresi. dün
Istanbul'da başladı. Kongrenın
açış konuşmasını yapan Sağlık
Bakanı Doğan Baran, tüberkülo-
zun gelişmış ülkelerde ortadan
kalktığma. ancak son yıllarda bır-
çok ülkede görülen artışın bütün
dünya için şaşınıcı birgeüşmeol-
duğuna dıkkat çekti.
Kongre Başkanı Dr. Erhan To-
sunerde I940'lı yıllarda en yavgın
deyım olarak kullanılan "Her
evin Önünde bir teneşir" benzet-
mesınin. \eremden çok. ınsanın öl-
düğünün kanıtı olduğunu belırrtı
Tosuner, "Ancak BCG ve çeşitli
ilaçların bulunuşııvla belirli dö-
nenıler tüberkülozdan ölüm sa-
yısı, > üzbinde 3-5'lere kadar iniş
gösterdi. Ancak son dönemde
AIDS'le birlikte tüberküloz sa-
yısında dikkat çekici bir artış
vaşanmaya başladı" dedı.
Kongre etkınlıkleri içınde yer
alan '"Siyaranın dünvada veözel-
liklc gelişmekte olan ülkelerde-
ki boyuru" konulu basın toplantı-
sında konuşan eski >aölık bakan-
larından Bülent Akarcalı.
ABD'nın son \ıl içınde sıgarayı
uyuşturucular arasına soktuğunu
vurgulayarak şövle konuştu.
"Aynı ABD, bugün ülke dışın-
daki sigara şirketlerine de aynı
titizlikle davranıp kampanvala-
rını engellemeli. Yoksa rüm diin-
yayı zehirleyen ülke olarak anıl-
maya devam edecektir. Benim
Türk reklamcılarına bir çagrım
olacak. Aftın Küre kazanma uğ-
runa lütfen yabancı sigara şir-
ketlerinin iğrenç, rezil kampan-
yalarına alet olmavın.'"
Toplantıya katılan LJIuslararası
Tüberküloz \e Akciger Hastalık-
ları Bırliği Tütün Kontrol Grubu
Başanı Dr. Jean François Tessier
de tütün kullanımınm ölüme yol
açan hastalıklann en önemlı nede-
nı olduğunu belirterek kadınlarda
sigara rüketiminde görülen artışın
düşündürücü olduğunu ifade ettı.
MESELA DEDİK ERDAL ATABEK
w w
Oğretmen
açığına çözüm
arayışlarıEMİNE KAPLAN
ANKARA - Mılh Eğıtim
Bakanlıgı, ağustos döne-
mınde 1
7
bın yeni oğretmen
ataması yapılmasına karşın
okullardakı ögretmen ge-
reksiniminın giderilememe-
sı üzerine. yeni formü! ara-
yışına girdi Bakanlık,
emekli ögretmenlerin maaş-
lan kesilmeden ek ders üc-
retiyle derslere gırmelen.
okullann vekıl öğretmen
alabilmelen ve 3 bın yeni
kadroyabaşvuran POOada-
ym atamalannın yapılması
için Maliye Bakanlıgı'na
başvurdu.
llk ve orta dereceli okul-
lara her yıl 20 bınin üzerin-
de öğretmen ataması yapıl-
masına karşın, öğretmen
açığı vedağılımdaki denge-
sızlik sorunu cözülemedi.
Bakanlık. ağustos dönemın-
de yapılan 17 bın öğretmen
atamasmın yeterlı olmama-
sı üzenne açılan ek 3 bin
kontenjana da 1700 başv u-
ru alınması nedeniyle. ög-
retmen açığının giderilmesi
için. emekli ve vekil ögret-
menlen devreye sokmayı
planlıyor.
Bakanlık. emekli öğret-
menlenn maaşlannın kesil-
meden ek ücretlerle dersle
re girebılmeleri. okullanr
"vekil öğretmen" alabil-
melen ve 3 bin kontenjan
için başvuran POOadayın
atamalannın yapılması için
Maliye Bakanlıgı"na baş-
vurdu. Başbakan Tansu
Çiller'in. projeîere "olum-
lu görüş" verdiği öğreniidı.
Buna göre emekJı öğret-
menler. kararname çıktıktan
sonra belirlenecek ilkelere
göre her hafta belirli saat-
lerde gıreceklen derslerden
ek ücret alacaklar. Bu süre
ıçinde emekli öğretmenler.
maaşlannı da almaya de-
vam edecekler.
Bakanlık. okullara. ge-
reksinım önceliğıne göre 4
bin "vekil öğretmen" kad-
rosu verecek. Okullarda.
"pedagojik formasyon"
aranmaksızm. lise mezun-
lan da "vekil öğretmen"
olarak görevlendirilebile-
cek. Bakanlık, başvurusu
alman öğretmen adaylannın
atama yetkisınin alınması
durumunda da en kısa süre-
de 1700 yeni öğretmenm
atamasını gerçekleştırecek.
Bakanlığın, yeterlı başvuru
alınmayan branşlar için aç-
tığı ek 3 bın kişilik konten-
jana 1736 aday başvurdu.
Anne-babalara uyarı
'Kreş uzun vadede
olumsuz etkiliyor'
İstanbul Haber Servisi -
Bogaziçi Ünıversıtesı öğre-
tim üyelerınden Prof Dr.
Çigdem Kağıtçıbaşı. anne-
babalan kreşler konusunda
uyardı. Prof. Dr. Kağıtçıba-
şı, "0-6 yaş arası çocukla-
ra yainızca bakım bizmeti
veren yuvalann, özellikle
uzun vadeli etkileri çok
olumsuz" dedi.
Anne Çocuk Eğitirn V'ak-
fı(AÇE\^\eMiIliEgitim
Bakanlığı'nın işbirliğsyle
düzenlenen "Erken Ço-
cukluk Eğitiminin Öne-
mi" konulu sempozyum so-
na erdi.
Sempozyumun son gü-
nünde. "Erken çocukluk
egirimine iki temel yakJa-
şım: Kurum merkezli ve
e\ merkezli okulöncesi eği-
tim programlan" konusu
tartışıldı. Kurumsal merkez-
lı okulöncesi programlanna
ilışkin bır konuşma yapan
Prof Dr. Kathv Svlvi. egi-
time dayalı okulöncesi ku-
rumlara giden çocuklann,
yainızca bakıma dayalı ku-
rumlardan yararlanan ve ev
ortamında kalan çocuklar-
dan her zaman daha başan-
lı olduğunu söyledı. Ev mer-
kezli okulöncesi program-
larla ılgıli bilgi \eren Prof
Dr. Avima Lombard, "Ço-
cuğun evde öğrenebilecek-
leri sınırlıdır. Okulöncesi
dönemde çocuklar için
okul ortamı da gereklidir.
Böylece çocuklar, anne-
babaları olmadan ayakta
durabilmevi. küçük birey-
ler olarak isteklerini nasıl
ifade edeceklerini, diğer
çoculdarla birlikte olmayı
öğrenebilirier" dedı.
Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçı-
ba§ı iseyaptıklan araştırma-
lann. yainızca bakım hızme-
tı veren yuvalann ev orta-
mmdan daha kötü sonuçlar
verdiği sonucunu ortaya çı-
kardığını söyledı.
Ofu •azınlık-çoğunluk' mesele-
• \ sıne sizın de aklınız takılmıyor
3, mu? Kendi ülkenızde yaşıyor-
sunuz, kendinizi 'çoğunluk'tan sa-
nıyorsunuz, ama karşınıza öyle bır
durum çıkıyor ki ne göresinız? Bal
gibi azınlık olmuşsunuz da haberiniz
olmamış Onun için galiba bu azın-
lık-çoğunluk konusuna yeniden bak-
mak gerekıyor. Çeşitli açılardan ele
alındığı zaman bunu bır test gıbi ken-
dimıze uygulamak da olanaklı. Şim-
di. buyrun bakalım...
Refahtan yüksek pay aiıyor
musunuz?..
unun ölçüsü ne degıl mi? Öl-
çüsü varelbette. Ama biz kes-
tirmeden gidelım:
- Dolar artınca geliriniz de artıyor
mu. yoksa azalıyor mu?
- Her yıl daha zengin mi, daha fa-
kir mi oluyorsunuz?
- Enflasyon size yarar mı sağlıyor.
zarar mı'
- Geliriniz sızi ayda kaç eün idare
edıyor? 10, 20. 30. 40. 50°
(Ayın oruzundan sonraya da yeti-
yorsa arttırabılirsiniz de.)
Bu kadar ölçüt yeter. Şimdı
k
re-
fahtan yüksek pay alanlardan'sa-
nıztam 'azınlık'tansayılırsınız. Bu-
na 'mutlu azınlık' denir ki. sızın pek
oralarda olduğunuzu tahmın etmıyo-
ruz. Bu durumun parolası 'dolar',
işaretı 'lira'dır Eğerdolarlakazanı-
yor. lirayla harcıyorsanız durumu-
nuz ıyı sayılır. 'azınlık'tan olursu-
nuz. Yok, 'lira'yla kazanıp 'dolar'la
harcıyorsanızyandınızdemektır. Sı-
zın de 'kahirekseriyet'denılen 'ka-
hırlı çoğunluk'tan olduğunuz orta-
Azmlık mısmız, çoğunluk mu?..
ya çıkıyor. Ne yapahm. durum böy-
le gösteriyor
Avantaya bayıfır mısınız?..
^Yımdi buna verilecek ikı yanıt
, \ var: A şıkkı - Ne demek avan-
3T ta
1
Ehmıbılesürmem. Hakkım
neyse onu alırım.
B şıkkı - Avantaya bayılınm Lcu-
nu göreyim. gerisı tamamdır.
Şımdi kendınıze bakıyorsunuz. A
şıkkma girıyorsanız 'azınlık* oluyor-
sunuz, Bşıkkına gırenlerhalinıze gii-
luyor. Gülmeklede kalmıyor. *\ahu
adama bak, bu kelaynak kuşu ne-
reden kalmış. bu zamanda böyle
kafa olur mu?' dıyerek pek ayıplı-
yor. Böyle yaparak da "kurna/ ço-
ğunluk' içındeki yerinı aiıyor. Ama
bu çogunluga da sadece 'kurnaz'de-
mek yetmıvor, çünkü bu "kurnazlar"
kendi aralannda 'kurnaz-avanak'
tahteravallısı oynuyorlar. Bırısı bır
yerde 'kurnaz' olurken. başka bır
yerde "avanak" oiuyor. Ötekı 'ava-
nak' da daha sonra bir işte 'kurnaz'
oiuyor. Sız A şıkkında olduğunuz
için bu 'kurnaz-avanak' oyununun
dışındasınız. Böyleceçoğunluğunda
dışında kalıp azınlıktan oluyorsunuz
Yalan söyter mısiniz?..
A şıkkı - Hay ır söy lemem. Söy-
/ | leyenden de nefret ederim.
- / J L B şıkkı - Başım sıkışınca ne
yapayım. söylerim. Herkes de öyle.
Eh, herkes demeyelim ama çoğun-
luğun böyle olduğu ortada, Çocukia-
ra 'Yalan söylemeyin, çok kötü bir
şeydir'derken büyüklerimızin yalan-
larına ne dıyelım? Vaüahı çocukiara
bakacak yüzümüz kalmıyor. Bugü-
nün çocuklan en yakınlarından baş-
layan yalanlan sıralayınca ne deme-
lı? Şımdı başı sıkışan neyse ne de.
karşısındakinı kandırmak için yalan
söylemeyene yakmda madalya venl-
se yerıdir
Ama şu A şıkkındakilere ne söy-
leyelim? Durumlan çok güç. Şimdi
tutup da 'ille de doğruyu söyleyece-
ğim' dıye tutturan erdemli vatandaş-
lanmıza nasıl yardım edelim? Onla-
rı başlarına gelecek belalardan nasıl
koruyalım? Kardeşim sızde biraz bi-
ze acıyın değil mi? Hadı kendinize
acımıyorsunuz, bari bize acıyın da
her zaman değilse bile 'icabında kı-
vırtmayı' öğrenin. Şu 'azınlık' ha-
yatından bıkmadınız mı arkadaşlar...
Sızinle övünüyoruz ama, kimselere
de örnek diye gösteremiyoruz. Bu
memlekette hakkınızı nası! alacaksı-
nız, vallahı aklımız ermiyor.
Kendbıizden başkasmı da
dûşünüp müsünüz?
TT^endinızden ya da yakınlan-
/ y mzdanbaşkalarınınsıkıntıla-
Ji JL^ nnı da düşünür müsünüz.
yoksa 'Bana ne kardeşim. o da ken-
dini düşünsün' mü dersiniz ? Bu so-
runun yanıtı da iki şiklıdır:
A şıkkı - Ben kendımi düşünüriim,
elâlemden bana ne...
B şıkkı - Olur mu öyle şey? Biz de
her şeyden sorumluyuz.
Şimdi bakınız, dunımunuz A şık-
kına uyuyorsa siz büyük bir çoğun-
luğ^n içindesiniz demektır. Çok şü-
kür. bizim örfümüz âdetimiz başka-
larının işine burnumuzu sokmayı
ayıp karşılar. onun için de başkalan-
nın basına gelenler bizı pek ilgılen-
dırmez. Bizim başımıza birşey gelin-
ce pek yanıp yakılınz ama, bu sefer
de o başkalan bizim ışımize burun-
lannı sokmadığı için kendi başımıza
kalınz. Yok, böyle yapmayıp da
'Olur mu kardeşim, insanlık oldü
mü, onlann başında böyle sıkıntı-
lar varken bizim duymazdan gel-
memiz ayıptır' diyenlerdenseniz iyı-
ce 'azınlık'tasınız demektir. Biz el-
bette sizin yaptığınıza kanşamayız.
ama başınızın sık sık derde gıreceğı*
ne hiç kuşku yoktur. Sonra bize
'Şimdi ne yapacağız, bak dedigû.
niz çıktı' demeyın. Bızden %ay*.
lemesı. azınlık hayatı pek zordur, siz*
de çoğunluğa uyup rahat edin.