Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 AĞUSTOS1994 PAZARTESİ 12 HAFTAMN SANAT ÇİZ 1LGESI Sergi• Exclusive Sanat GalerisTnde Erol Ak> avaş'tan Bubi'ye, ömer Uluç'tan Tülen Onat'a, Tomur Atagök'ten Süleyman Saim Tekcan'a kadar pek çok sanatçıtun yapıtlannı içeren sürekli sergi görülebilir. (363 75 94) • "DoğuBabArasıBir Gökkuşağı" başhkhSelçuklu sikkelen sergisi, 31 ağustos larihine dek Vedat Nedim Tör Müzesi'nde. (2452041) • Balkan Naci Islimyeli. Zekai Ormanci, Şenol Yorozlu, Yusuf Taktak, Server Demirtaş,Koray Ariş, Mustafa Ata, Ferit Ozşen, Seyhun Topuz, Nur Koçak, Tomur Ata'gök, Özdemir Altan, Adnan Çoker, Hüseyin Gezer, Zeki Faik Izer, Hamit Görele, Ali Teoman Germaner, Güngör Taner, Meriç Hızal, Ergin Inan, Hüsamettin Koçan ve Tülin Onat'ın yapıtlannın yer aldığı "Resim Heykel Onuncu Yıl" b sergisi 30 eylüle dek Mine SanatGalerisi'nde. (3456440) • Karma Yaz Sergisi Ürrut Yaşar SanatGalerisi'nde. (3025284) • Fehim Güter'in "Çebşki" adlı resim sergisi Evrensel Kültür Merkezfnde. (243 08 03) • Nural Birden'in resim sergisi Pera Atölye-Galeri'de. (252 38 57) • Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fafcüttesi Heykel Bölümü öğrencilerinin sergisi Vakko Beyoğlu Sanat Galerisi'nde 29 ağustosa dek açık. (25140 92) • Genç Yorumlar adlı karma resim sergisi Dr. Füsun Kahveci Sanat Galerisi'nde. 1352 0481) • Nasreddfn Hoca Karikatür Yarışması'nda dereceye giren ve sergılenmeye değer bulunan eserler 15 ağustos tarihine kadar Sultanahmet Karikatürcüler Dcrneğı Galcnsındc. (5136061) Seyhun Topuz'un he\ kelkri.Mine Sanat Galerisi'ndeki karma sergide. • Günümüz Sanatçılan 15. iştanbul Sergisi Mımar Sinan Üniversitesi Resim ve Heykel Müzesi'nde 15 eylül dek açık. • Mustafa Ata, Cihai Burak. Mahir Güven, Hüsnü Koldaş, Hatice Öcal, Selim Turan, Resul Aytemur, Neşe Erdok, Kemal İskender, Bihrat Mavitan, Nedret Sekban ve ömer Uluç'un resimlerinin yer aldığı sürekli sergi Danca-Bayramoğlu Kuş Cenneti & Botanik Parkı Faruk Yalçın Sanat Galerisi'nde. (653 13 74) • Sevim Fulton'un resim sergisi 20 eylül tarihine kadar Hatay Restaurant'da. (361 3357) • Sokak, Insanlan ve Kedlleri Bülent Karaköse'nin "Çizgili Yanılmalar" adlı karikatür sergisi ve Gül Gülbahar'ın "Fotoğraflar" adlı sergisi Nevizade sokaktaki Sokak Bar'da aörülebilir. • Ondörtlü Karikatür Sergisi-3 Aşkın Ayranaoğlu, Behiç Ayrancıoğlu, E. Yaşar Babahk, Mustafa Bilgjn, Hüseyin Çakmak, Ahmet Erkanh, Mehmet Gölebatmaz, Muhittin Köroğlu, Eray Özbek, Mecit Özbek, Seyit Saatçi, Engin Selçuk, Seçkin Temur ve Sema Undeğer'in katıldığı serginin onur konuğu Semih Balcıoğlu, konuk sanatçı ise Asaf Koçak. Sergi. 15 ağustosa dek Evrensel Küllür Merkezı'nde. Gösteri /Söyleşi • Halk Eğitim Seminerleri Çağdaş İştanbul Vakfı ve Beşiktaş Belediyesi'nin ortaklaşa düzenlediği Halk Eğitim Seminerleri sürüyor. Seminerler Beşiktaş Belediyesi Evlendirme Dairesi'nde ücretsız olarak izlenebilir. • Bezik Oynayan Kadınlar Edip Cansever'in eserinden uyarlayarak Orhan Alkaya'nın yönettiği, İştanbul Belediyesi Şehir Tiyatrolan oyunculannın yorumladığı bu oyun ve ardından oyun üzerine yapılacak "Edebiyat, Şiir, Tiyatro İlişkisi" konulu söyleşi seminerler kapsamında salı günüsaat 18.00'de izlenebilir. • Semih Poroy'un karikatür konusunda vereceği seminer, çarşamba günü saat 17.30'da dinlenebilir. Aynı gün Halk Eğitim Seminerleri kapsamında Murat Çakır çevre ve sağlık üzerine bir seminerverecek. • Buket Uzuner, Halk Eğitim Seminerleri kapsamında perşembe günüsaat 18.00'de edebiyat üzerine bir seminer verecek. • Hatice özen cuma günü saat 18.00'de Halk Eğitim Seminerleri kapsamında "Dergi, Gazete ve Kadın" konulu bir seminer verecek. • Nilüfer Ergin Halk Eğitim Seminerleri kapsamında pazar günüsaat 16.30'ta heykel konulu bir seminer verecek. • Nükleer Karsıtı Platform iştanbul Grubu'nun düzenlediği "Nükleer Santrala Karşı Akkaya Eylemi" dia gösterisi, salı günü saat 19.00'daGalatasaray'daki Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat Için Vakıf Toplanü Salonu'nda ızlenebıhr. (31846 21) Sinema• IkiHınzırAdamJack Lemmon ve Walter Matthau'yu yeniden bir araya getiren fılmin kadın oyuncusu ise Ann-Margaret. (B. Emek2938439,Ş.Kent 2416203, Akmerkez 2820505Mövenpick 2850695,Bakırköy74 5720444,Ç.Şafak516 2660,Kadıköy33774 00,Capitol3100616,E. Apollon3625100) • DüğünYemeğiAng Lee'nin İştanbul Film Festıvalf nde büyük ilgi gören fılminde Dion Birney ve Jeanne Kuo Chang başrollerde. (ŞişSSite 24^69 47) • Makinedeki Hayalet Rachel Talalay'ın yönettiği fılmin başrollerinde Karen AUen ve ChrisMulkey başrollerde. (Şişti Site 247 6947, Çemberhtaş Şafak 516 26 60, B. Lale 24925 24) • İki Dil Bilen Aşık Vıcente Aranda'nın yönettiği fılmde Ornella Muti ve Imanol Arias başrollerde. (Beyoğlu Pera Sineması 2513240) • Beyoğlu Eurimages Sineması Yaz Şenliği kapsamında bugün Robert Altman'ın ""Oyuncu", yann ve cumartesi günü Emir Kusturica'nın " Arizona Rüyası", çarşamba günü Jane Campion'un "Piyano", cuma günü Marc Caro ve Jean-Pierre Jeunet'nin "Şarküleri". pazar günü Quentin Tarantino'nun "Rezervuar Köpeklen" adlı fılmleri izlenebilir. ( Beyoğlu Sineması 25132 40) • Cennet ve Yeryüzü Obver Stone'un nimınde Tommy Lee Tim Robbins, Robert Altman'ın yönettiği 'Oyuncu' adlı fılmde başrolü oynuyor. Jones, Joan Chen ve Hiep Thi Le izlenebilir. (Beyoğlu Fitaş 249 01 66, Şişli Kent 24162 03, B. A vşar 5831497,C. Odeon 3109 3869) • Kasabanın Namusu Kurt Russell ve Val Kilmer'in başrollerini paylaştığı fılmin yönetmeni George P. Cosmatos. (Şişli Site 2476947, Peıu&k Oscar 390 0969, Erenköy Apollon 362 51 00, Çembertitaş Şafak 516 26 60) • Ahlaksız Oyun Geçen aylarda görmeyenler için yeniden gösterimde. (ŞişfSite 2476947) • Kesişme Richard Gere ve Sharon Stone gibı medyatik oyunculann rol aldığıfilmiMark Rydellyönetmiş. ( Capitol31006 16, B. Fitaş 249 0166, Harbiye As 2476315, B. İncirti5726439Jİ. Moda 3370128, Mövenpick 285 06 95, Etiler Akmerkez 282 05 05) m Çıplak Sllah Son Harekat Hollywood filmleriyle dalga geçen "Çıplak Silah'' dizisinin son fbmi gösterimde. (K. As3360050, A. Yıldız 5896139, Beyoğlu Fitaş 249 0166, Bakırköy Avşar 5831497) • Clrffhanger Renny Harlin'in yönettiği fılmde Sylvester Stallone, birdağcıyı canlandınyor. (Galleriâ Prestige 560 72 66) • Sonun Başlangıct Joel Schumacher'in yönettiği fılmde Michael Douglas ve Robert Duvall başrollerde. Film, Enka Vakfı Yaz Dönemi Kültür Etkinlikleri çerçevesinde salı akşamı saat 21.15'te izlenebilir. (276 2214-15) • Ateş Hattında \Volfgang Peterson'un yönettiği fılmde Clint Eastvvood ve John Malkovich başrollerde. Film Enka Vakfı Yaz Dönemi Kültür Etkinlikleri çerçevesinde cumartesi günü saat 21.15'te izlenebilir. (276 22 14-1S) Durumu belirsizleşen, Devlet Tiyatrolan'nın 4 aylık Genel Müdürü Tamer Levent: Bakanolayaçözüm getirmelidir...• Bıraksın bu koltuk sevdalısı görünümünü yaratan iktidar savaşım. Çünkü, DTyönetimi sadece idari bir makam ve 99 yıllığına gelinecek bir yer değildir. Bozkurt Bey'in döneminde DT'nin bir gelişme göstermediği herkes tarafından bilinmektedir. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Tiyatrolan'nda Bozkurt Kuruç'un göreve iade edilmesiyle başlayan genel müdürlük krizi henüz çözümlenemedi. Kültür Ba- kanı Timurçin Savaş'ın bir tavır belirlememesi, Tamer Levent ve Bozkurt Kuruç'un beklentilerini beklemeye bırakü. "İdari zafer kazanmak ayn şey, sanat ku- rumunu yönetmek ayn şeydir" görüşünü savunan Levent, kurumun yaran açısın- dan seçimle gelen bir genel müdürün görev yapmasının doğru olacağını bildirdi. Le- vent, "Hodri meydan" sözleriyle Kuruç'a yeni bir seçim çağnsında bulundu. Bu arada, yaşanan belirsizlik ortamının Devlet Tiyatrosu sanatçılan ve diğer perso- neli olumsuz etkilediği kaydediliyor. 1994-95 sezonu için açıklanan tiyatro re- pertuannın ne olacağı da merak konusu oldu. Kurumunbaşarısı yöneticilerin başarısıdır Devlet Tiyatrolan'nda 4 ay genel mü- dürlük yapan Tamer Levent, Cumhuri- yet'in konuya ilişkin sorulannı yanıtladı: - Son durumu bize özetler misiniz? LEVENT - Öncelikle şunu söyleyebili- rim. Devlet Tiyatrolan (DT)artık küçük bir kumpanya değil. Kumpanya gjbi dav- ranamazsınız. Şubeleri olan koskoca bir sanat fabrikasıdır. Önemli olan kurumun tüm birimleriyle başanlı olmasıdır. Kuru- mun başansı kurumu yönetenlerin ba- şansıdır aynı zamanda. Bizde öyle bir an- layış oluşmuştur ki, yöneticiler başanlı olan insanlan çalıştırmamakla kurumun başansını riske atmayı rahatlıkla göze ala- bilmişlerdir. Türkiye'de bu tipik anlayışın tipik temsilcileri var. Bence bu tipik anlayış ve temsilcileri dönemi bitti. Buradan şuna gelmek istiyorum, Sayın Kuruç üç yıldır bir hukuk savaşı verdiğiıü söylüyor. Bu hu- kuk savaşıyla sürekli idari zaferler kazanı- yor. Ama burası sanat üretmekle yükümlü bir kuruluş. Yani özel işlev ve amaçlan var. Şimdi Bozkurt Bey'in Danıştay ve İdari mahkemeden aldığı yürütmeyi durdurma karanna saygımız var. Fakat bu ne olacak peki? Bozkurt Bey, bu üç yıl boyunca kuru- mun hiçbir temel sorununa eğilmemiş. DT. diğer kamu kuruluşlan gibi değildir. İdareciliği layıkıyla yapmak istiyorsanız, bugün personeli 1700 kişiyi bulan bir kuru- mun bu büyümesine karşın bir yönetim an- layışı geliştirmek zorundasınız.Yönetimde keyfiliği değil, ilkeli olmanın güvenine da- yalı bir sistem kurmak zorundasınu. Ku- ruç gibi üç yüı aşkın bir süre görevde kal- madım. Toplam 4 ay kalmama rağmen be- lirlediğimiz hedefler, gelecek yıllan kapsayacak hedeflerdi. Dolayısıyla, bu Bozkurt Bey'in iktidarda kalma ya da ge- nel müdür olma tutkusu, çok kısa dönem- de başlatılmış başanlı uygulamalan, gele- ceğe dönük çalışmalardı ve uluslararası et- kilenmelerdi, festivallerdi, birlikte çahşma gruplan yaratmaydı, hepsini olumsuz etki- leyecektir.Bunlar sanat adına pahalı öde- necek bedellerdir. Ve bu bedellerin yaratı- lması sadece Bozkurt Bey'in kişisel tatmin ve hukuk savaşım kazanma hevesi ile izah edilemez. - Sayın Kuruç'un tavnnı nasıl değerlendi- riyorsunuz? LEVENT - Sayın Kunıç her vesile ile bu kurumun başansının kendisi için esas ol- 'Sayın Kuruç üç yıldır hukuk savaşı verdiğini söylüyor. tdari zaferler kazanıyor ama burası sanat üretmekle yükümlü bir kuruluş.' duğunu savunur. Eğer öyleyse davra- nışlannın da buna paralel olması gerekir. Bu davranışı göstermediği takdirde bu hep onun üzerinde bir şüphe olarak kalacaktır. Şüphe şüphe olmaktan çıkacaktır. Bıraksın bu koltuk sevdabsı göriinümünü yaratan iktidar savaşım. Çünkü, DT yöne- timi sadece idari bir makam ve 99 yıllığına gelinecek bir yer değildir. Bozkurt Bey'in döneminde DT'nin bir gelişme göstermedi- ği herkes tarafından bilinmektedir. Gelişme göstermeyen bir yönetimi tek- rarlamak için burada oturmakta hala ısrar ediyorsa ve herkes bunu biliyorsa, Bozkurt Bey'- in bu kurumun menfaa- tlerini düşündüğü hakkında hangi samimi duygudan ve dü- şünceden hareket ettiği- ni düşünebilir ve inanç duyabiliriz. - Bu olay hukukun ba- şansı olarak nitelendirili- yor. Ne duşünüyorsunuz? LEVENT -"Bozkurt Bey iki cumhurbaşkanı tarafından üçlü karar- name ile görevinden alındı ve yerine başka bir genel müdür atandı. Ondan sonra hukuk sa- vaşı dolayısıyla davayı kazandı ve "cumhurbaş- kanlığı takdiri hiçe sayı- larak" tekrar hukuk dolayısıyla görevine iade edilmiş oldu. Burada gözardı edilen bir nokta var. Neydi bu hukuk başkan- lannı bu üçlü kararnameye imza atarak oraya yeni bir genel müdür tayin etmeye yönelten neden? Bu neden hiç konuşulmu- yor. Hukuk onun idari hakkını geri verirken, hukuk Kuruç'un alınıp cumhurbaşkanı imzasıyla yeni bir genel müdür atanması sebebi üzerinde durmuyor. Peki bu sebebi yaratan nedenler neydi? Hukuk bunu da soruşturmadı. O zaman hukuk tek taraflı bir şekilde, yani kitabın yazdığını uygulu- yor. Yaşam öyle midir? Yaşamın kendi içinde başka farkh nedenleri vardır. Hu- kuk diyebilir mi ? Ben bu yaşamın nedenle- rini gözönüne almıyorum, benim tek işim bu adam burada mağdur edilmiştir, ben de onu yerine iade ediyorum budur. O zaman cumhuriyet dönemi ilk bürokratlannın ta- mamen kişisel hastabklanndan dolayı yüz yaşına kadar görevde bırakılmalan ge- rekir. - Bu sorun nasıl çözülebilir? LEVENT - Artık geçici bir çözüm olma- rtıkgeçici bir çözûm olmamalı. Bugeçici çözum DT'yi yıpraüyor. Kuruç'u da yıpratmıştır. Bu vatanperverîik değildir. Burada sayın bakanın alacaği karar ve olaya getireceği bir çözümsöz konusu. Fakat Bozkurt Bey'in yönetimde kalmasının da kurumu olumsuz etkileyeceğinden hiç şüphem yok. jfvendisinin ükelerikoyacağı sanatçüann katılacağı bir seçime gdelim. Hodri meydan. Böylece bu olayı çözmüşoluruz. malı. Bu geçici çözüm DT'yi yıpratıyor. Kuruç'u da yıpratmıştır. Bu vatanperver- îik değildir.Burada sayın bakanın alacaği karar ve olaya getireceği bir çözüm söz konusu. Bu çözümün nasıl olacağını ben bilmiyorum. Fakat Bozkurt Bey'in yöne- timde kalmasının da kurumu olumsuz et- kileyeceğinden hiç şüphem yok. Çünkü biz uzun çalışmalardan sonra ilk kez bir reper- tuar politikası belirledik. Bir de yılın te- masını oluşturduk. Bu temaya ilişkin ilginç afışler bastık. Şimdi bu afişimizi kaldı- rmayı düşündüğünü öğrendim. - Çözüm için yeni bir seçime ne dersiniz? LEVENT - Olur derim. Hatta. madem bu kurumun yararlanndan yana. Ben ku- rumun üçte ikisini aşkın çoğunluğu alarak seçimle genel müdür oldum. Ancak, Sayın Kuruç, bu seçim olayını da eleştirerek "Er- ler de Genelkurmay başkanını seçsin" di- yomıuş. Bu tamâmen demokratik bir uy- gulamadır. Eğer Bozkurt Bey istatistiklere bakarak bunu değerlendirecek olursa, sanatçı po- tansiyeb'nin çoğunun oyunu aldığım orta- ya çıkar. Ama ben ona diyorum ki, kendi- sinin ilkeleri koyacağı sanatçılann katılacağı bir seçime gidelim. Hod- ri meydan. Böylece bu olayı çözmüş oluruz. Yalnız. ben onun de- mokrasi anlayışından şüphe ediyorum. Çün- kü, demokratik sistemde seçim yapılması tama- men kültürel ve halkın hür iradesine bağlıdır. Bu olmadığı takdirde as- keri rejimler gelir. O'nun verdiği örnek. askeri re- jimde olmuş mudur? Belki Osmanh dönemin- de olmuştur. Ancak as- keriyenin yapısında se- çim yoktur. Bu yüzden demokratik sistemle as- keri sistem arasında bir fark oluşturur. Verdiği örnekle bu kuru- mun başında kalma konusundaki dav- ranışı arasında müthiş bir benzerlik var. Demek ki kendisinin demokrasiye olan inancı askeri sistemin içerisindeki kadar. Başka örnekler verebiürdi. onlan da tar- tışabilirdik. Söz konusu edilen kurumsal yapılardaki temel farklıbklardan birisi askeri yapı en ideal şartlarda banşı sağlamak için sava- şan, tiyatro ise banşı sağlamak için sanat yapan, yapıdır. Ben demokrasiden ya- nayım. Yılın Genç Müzisyeni yanşması iki yaşında Çokseslimüzik eğitiminekatkıECE TEMELKURAN ANKARA - İngiliz Kültür Heyeti'nin (British Council) düzenlediği "Yılın Genç Müzisyeni" konulu yanşma, bu yıl ikinci kez düzenleniyor. Çoksesli müzi- ğin desteklenmesi ve genç müzisyenlerin özendirilmesi amaayla düzenlenen yanşmanın son başvuru tarihi. 21 Ekim 1994. 25 yaşını doldurmamış olan her Türk sanatçısına açık olan yanşmanın ödülleri, İngiltere'deki "Royal Nothern College of Music"de verilecek olan çeşitli burslardan oluşuyor. İngiliz Kültür Heyeti. geçtiğimiz yıl bi- rincisi düzenlenen "Yılın Genç Müzisye- ni" yanşmasının 2.'sini, bu yıl keman. vi- yola, viyolonsel ile kontrbas dallannda gerçekleştiriyor. Bilkent Üniversitesi Sahne Sanatlan Fakültesi'nin de destek- leriyle gerçekleştirilen yanşmada, aday- lann yaşlannda bir alt sınır gözetilmiyor. Yanşmanın düzenlenmesinde görev alan ve konuya ilişkin Cumhuriyet'in so- rulannı yanıtlayan Can Özgün. ya- nşmanın geçen yıl maddi sıkıntılar içinde gerçekleştirilmesine karşın, bu yıl al- dıklan destekle daha geniş bir kitleye ulaşma olanağını bulduklannı söyledi. Özgün, sorulanmızı şöyle yanıtladı: Kazananlara İngiltere'de burs - Yılın Genç Müzisyeni yanşması için nereden esinlendiniz? İngiltere'de uzun yıllardır yapılan ve "Young Musicians" adıyla düzenlenen çoksesli müzik yanşması bize örnek oldu. Her yıl düzenlenen bu yanşma, İn- giltere'de büyük ilgi görür ve genç müzis- yenler için önemli sınavdır. ingiltere'de müzik dünyası açısından önemli olan bu yanşmada, fınal yanşması çok uzun sür- mesine karşın. BBC'de naklen yayı- mlanır. Birincibk ödülü, önemb' bir or- kestra ile solist olarak bir konserdir. Biz- se, İngiltere'nin önemli müzik okullan- ndan biri olan Royal Nothern College of Music'te burs ödülü veriyoruz. Birinciye 1 yılbk, ikinciye 3 aybk. üçüncü olana da bir haftabk İngiltere gezisi veriyoruz. Bu- nunla birlikte, geçen yıl birinci olan Yapıncak Gürerk. şubat tatilinde Tür- kiye'ye geldiğinde Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda bir konser verdi. Bundan sonra da bu etkinliklerin sürme- si için çalışmalanmıza devam ediyoruz. - Bugün Türkiye'de çoksesli müziğe katkınızın ne olmasını bekliyorsunuz? Türkiye'de genç müzisyenlerin bir or- kestrayla birlikte sobst olarak konser ver- meleri, hem bir altyapı sorunu, hem de abşılmış bir durum değil. Bu nedenle, bi- rincilik ödüllerinden birinin büyük bir or- kestrada solistbk olması, gençleri özen- diriyor. Bizim en iyi katkımız iyi müzisyen- lerin, eğitimini daha iyi ve daha kolay ta- mamlamalan olabilir diye düşündük. Tür- ki>e'deki çok sesli müziğe eğitim anlamı- nda bir katkıda bulunduğumuzu sanıyo- rum. - Yarışmacılara bir alt yaş sınırı getiril- memesine karşın, üst sınır 25. Bunun nede- nini açıklar mısınız? Alt sınır yok, çünkü yanşma, harika ço- cuklara da açık. Üst sınınn 25 olmasının nedeni de bir araştırmanın sonucu. Müzik ve sanat tarihinde hemen bütün sanatçı- lann üretici döneminin 25'ten sonra başka bir boyut kazandığını, bu yaştan sonra o tutkulu üretim sürecinın göreceb olsa da sona erdiğini gördük. Bu nedenle gençlere. en üretici ve en yönlendirilebilir olduklan dönemde bir katkıda bulunmak istedik. - Eğitim sistemlerinin farklı olması bir sorun yaratıyor mu? Geçen yıl ikincibk ödülünü kazanan yanşmaa, Mimar Sinan Üniversitesi'nden henüz mezun oknamıştı. Bu nedenle İngil- tere'deki okulda sorun çıktı. Çünkü eğitim sistemlerimiz farkb. Bu sorunu idari bir yolla çözüme kavuşturduk. Ancak mezun olmamış öğrencilerde böyle bir sorunla karşılaşıyoruz. Yıbn Genç Müzisyeni yanşmasının ilk elemesi, yanşmacılann göndereceği ses bantlan arasında Royal Nothern College of Music Yaylı Çalgılar Bölümü tara- fından yapılacak. ikinci eleme. 8-9 kasım tarihlerinde. fınal ise 12 kasımda Ankara'- da gerçekleştirilecek. 2. elemede jüriyi, Ah- met Ediz (viyola sanatçısı), Howard Grif- fıths (şef-jari koordinatörii), Hajreddin Hoxha (\iyolonsel sanatçısı), Prof. Suna Kan (keman sanatçısı), Rodney Slatford (Royal Notnern College of Music, yaylı Çalgılar Bölüm Başkanı-kontrbas) oluş- turacak. İngiliz Kültür Heyeti, gerekli ol- ması halinde birincilik ödülünü kazanan genç müzisyene, İngiltere'de bir de destek Ingib'zce kursu verecek. Yan finale kala- cak bütün yanşmacılara, 7 kasım tarihin- de, yanşma mekanında piyanist eşliğinde prova yapma olanağı sağlanacak. Yan- şmaya katılmak isteyenler, İngiliz Kültür Heyeti'nden daha geniş bilgi alabilecekler. Bazı zonınlu yapıtlan içeren yanşmada, fı- nale kalan üç yanşmacının Bilkent Üni- versitesi Senfoni Orkestrası ile birbkte çalması sağlanacak. CinayetromanıyazanAnne Perry'nincinayeti ortayaçıktı Kültür Servisi - Çok satılan cinayet romanlannın yazan Anne Perry'nin 1954 yıhnda Yeni Zelanda'da işlenen bir cinayetten hüküm giydiği ortaya çıktı.. The London Daily Telegraph gazete- si. şimdi İskoçya'da Portmahomack adlı bir balıkçı köyünde yaşayan ve gerçek adı Juliet Hulme olan Anne Perry'nin Pauline Parker adlı bir ar- kadaşıyla birlikte, arkadaşının annesi Honora Parker'ı öldürdüğünü duyur- du. Perry'ye yakın kaynaklar, bu olayın 40 yıl önce olduğunu. yazann geçmişini kabul ettiğini ve kendine yeni bir hayat kurduğunu belirttiler. 'Parker-Hulme' cinayeti olarak anı- lan olay son 2 yıl içinde bir kitaba, bir oyuna ve kısa bir süre önce de bir fılme konu oldu. The Sunday Star-Times gazetesi de admı değiştiren Parker'ın bugün tövbe- kar bir Katolik olduğunu bildirdi. Her iki arkadaşın da o yıllarda yazar olmak istedikleri ve Parker'ın annesinin aralan- ndaki ilişkiyi sorgulamaya başlaması üzerine onu öldürdükleri belirtiliyor. İki kızın aralannda lezbiyen bir ilişki olduğu öne sürülüyor. Cinayet sırasmda her ikisi de 15 yaşında olan kızlann, 5'er yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakıldıklan kaydedildi. Perry, konuyla ilgili olarak yaptığı açı- klamada, cinayet sırasında almış olduğu tüberküloz ilaçlanmn etkisi altında oldu- ğunu söyledi.