30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Imtiyaz sahibi: Berin Nadi Cumhuriyet Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya • Genel Yayın Daruşmanı: Orhan Erinç • Yaaişleri Müdürleri: İbrahim Yıkbz (Sorumlu), Dinç Tayanç •Haber Merkea Müdürü: Hakan Kara • Görsel Yönetmen: Fikret Eser S (20 hal^Tele* '>2'>4fi Fax (0 21215138595 Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomi: Bülent Kızanlık 0 İstıhbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yazıcı 26AĞUSTOS1994 İmsak:4.44 Ankara Temsılcısı. Mustafa Balbav •Habcr Müduru. Doğan Akın AtatürkBuIvanNo.125. Kat. 4, BakantıklarAnkara Tel. 4195020 (7 Hat). Telex: 42344. Fax: (4)4195027 •İzmır Temsılcısı: Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352 S 2 3 Tel 4411220 Telex: 52359. Fax. 4419117 » A d a n a Temsılcısı. Çetin Yiğenoğlu İnönü Cd. 119 S. No 1 Kat: 1, Tel 352255035226013522492, Telex: 62155, Fax: 3522570 Müessese Mudürü: Erol Erkut • Koordınatör Ahmet Korutean #Muhasebe Bülent Yener • Idare: Hüseyin Gürer • Işletme önder Çetik »Bılgılşlem Nailİnal •Bılgısa>arSıstem: Müriivet Çiler •Reklam. Reha Işıtman Ytymlayu vt Basan: Yenı Gun Haber Ajans, Basm ve Yayıncıhk A Ş Tftrk(vVih CxA "W 41 Cj*&alr>ahı 'WK4 kt PK ">46 tstanhııl Tel (0 ">\?\ Güneş'6 17 Oğle 13 Ikındi: 16.55 Akjam: 19.54 Yatsı: 21.21 Uluslararası Öğrenci Festivali • Haber Merkezi Norveç'in üniversite kenti Trondheim'da, 1990'dan bu yanadüzenlenen "Uluslararası Öğrenci Festivali", bu yıl 515 ekim tarihleri arasında gerçekleşecek. Buyılki teması "İnsan Haklan" olarak belirlenen festivale, 112ülkedenl800başvuru yapıldı. 500 öğrenci nin katılma hakkını kazanacağı festivalde, 15 farkh ana başlık altında çalışma gruplan oluşturulacak. Mimar Sinan'ın eserlerine bile kaçak eklentiler yapılarak tarihe saygısızlık ediliyor Taıilıi oaıııiler duyarsız eüerde OKTAYEKtVCt 2863 sayılı Kultür ve Tabiat Variıklannı Konıma Yasası gereğince eski eser niteliğindeki binalarda yapılacak her türlü uygulamanın genel kurallannı beürleyen Konıma Yüksek Kunılu kararlan "yasa gücünde" sayılıyor. Kurulun, bu yöndeki ilke kararlanna aykın düşen yine her türlü uygulamalar ise, aynı yasada açıkça tanımlanan "eski eser tahribatı" kapsamına giriyor ve ağır yapünmlan bulunan "suçlar" arasında yer alıyor. Bu suçlann önlenmesi ve gerektiğinde suçlulann da cezalandınlarak, kültür mirasımızın tahribattan ve talandan kurtanlması göreyi de öncelikle valilikJere ve adli makamlara düşüyor... Ne var ki, yasal durum böyle olmasına karşın, özellikle tarihsel camilerimize yapılan fıziksel müdahalelerdeki "fiili durum". bunun tam tersi bir süreci izliyor. Birçok camide konıma kurullannın haberi bile olmadan, bilinçsizce yapılan sözde onanm uygulamalanyla özgün mimari elemanlar yok edilirken, yine birçok camide son cemaat yerlerinin revaklı mahalleri camekanla kapatılarak. eski eserle birlikte, aslında "İslam kultürii" de tahrip edilmiş oluyor. Çünkü İslam geleneklerine göre. "günun ber saatinde" ibadet etmek isteyenlerin camiden yararlanabilmesi için son cemaat yerlerinin sürekli "açık" olması gerekiyor. Bu anlayışın mimariye olan yansıması ise ayru mekanlann yine açık olarak inşa edilmesi şeklinde gerçekleşiyor. Yine orman yangını • İSTANBUL (AA)Şile'nin Yeşilvadi ve Domali Köyü yakınlannda çıkan yangında 50 heklar ormanlık alan, Arnavutköy'e bağlı Şamlar Köyü mevkiinde ise 50dönümfıdanlıkalan yandı. Şile'deki yangın söndürme çalışmalanna iki uçak ve bir helikopterde katıldı. Uygarlık suçu Kültür ve Tabiat Variıklannı Konıma Yüksek Kurulu'nun 28.6.1988 tarihli "22 noiu ilke karan", özellikle bu konuya ilişkin olarak "yasa gücündeki" şu kuralı getiriyor: "Korunması gerekli kültür varlığı cami ve mescitlerde. cemaat için yeterli gelmemesi şerekçesiyle ilave \apı yapılamayacağına, (...) son cemaat mahallerinin camekanla kapatılmalarının uygun olmadığına..." Yüksek Kurul'un bu ilke karan, eski eser niteliğindeki camilerin özgün mimari değerlerinin korunmasının, yanı sıra, hiç kuşkusuz aynı eserleri yaratan mimarlann da "sanatlarına" karşı gösterilmesi gereken "say Balat'taki Ferruh Kethöda Camisi'nin ahşap direkli son cemaat yerini kapatan alüminyum çerçeveler, binanın tarihsel kimliğini yok eden bir kültür yozlaşmasının üriinü... gıyı" vurgulamış oluyor. Hele ki o mimar, Koca Sinan gibi dünya capında bir sanatçı kişiliğe sahipse, eserleri üzerinde oynamak ya da kimliğini bozan uygulamalara girişmek, salt 2863 sayılı yasaya değil, tarihe ve tüm insanlıgın evrensel mirasına karşı da işlenmiş bir "uygarlık suçu" anlamına geliyor. Bu suçlann en sonuncusu, geçtiğimiz birkaç ay içerisinde Lüleburgaz'da işlendi. Kentin en değerli tarihsel yapılanndan olan Sokullu Mehmet Pasa Külliyesi içerisindeki Sokullu Camisi'nin revaklı son cemaat mahali, kendilerine "hayırsever cemaat" adını yakıştıran bir grup tarafından alüminyum camekanlarla kapatıldı. Edirne Konıma Kunılu Müdürlüğü'nün raporlanna göre • Lüleburgaz ilçesindeki Sokullu Camisi'nin revaklı açık mekanlannı kaçak olarak kapatan "hayırseverlere" ne valilik engel olabildi, ne de suçlular yargı önüne çıkartılabildi. Mimar Sinan'ın bu ünlü eserine "kaçak olarak" müdahale eden sözde hayırseverler, "camiyi genişletme" adına mimari kimliğin yanı sıra "fıziksel tahribat" da >arattılar. Doğramalan tarihı revak sütunlanna ve duvarlanna raptedip, caminin özgün döşemesini de betonla yükselterek üzerini mermerle kapladılar. Sokullu Camisi'ndeki bu ya sadışı uygulama Edirne Koruma Kurulu'nun "durdurma karanna" rağmen hızla sürerken. Kültür Bakanlığı'nın Kırklareli Valiliği'ne yazdığı 18. 5. 1994 gün ve 2221 sayılı yazısı da etkili olamadı. Valiliğin yanı sıra Lüleburgaz Kaymakamlığı, Beledhe Başkaıilığı \e Vakıflar Genel Müdürlüğü gıbi yetkilı ve "sonımlu" kurumlara da gönderilen bakanlık yazısında Sokullu Camisi'ndeki "izinsiz" uygulamalann "deriial durdunılması" istenmiş, ancak ne valilik, ne de diğer kurumlar, bu isteğin "gereğini" yerine geürmişlerdi. Tarihe ve İslam kültürüne indirilen darbeler, ilgili tüm resmi kurumlann "bügüeri dahilinde" sonuna dek tamamlanarak, Sinan'ın bu zarif eseri "duyarsız ellerde" açıkça tahrip edilmiş dunımda... Banliyö treninde yangın • İstanbul Haber Servisi SırkecıHalkalı sefenni yapmakta olan, "80028" nolu banliyö treninin makinistlerin bulunduğu kısmında çıkan yangın maddihasarayolaçü. TCDDŞirkecıGar Müdürlüğü, yangının teknik biranzadançıktığını belirtti. Kişiliksiz görüntü Lüleburgaz'da işlenen uygarlık suçunun kültür mirasımıza ne denli "kişiliksiz bir göriintü" verdiğini merak edenler, İstanbul'un Balat semtindeki yine Mimar Sinan'a ait Ferruh Kethüda Camisi ne gidip bakabilirler. Yapım yılı 1562 olan bu önemli eser, Sadrazam Semiz Ali Paşa'nın kethüdası Ferruh Ağa tarafından yaptınlmış. Mimarlık tarihi bakımından da en önemli özellıği "sakıflı" camilerden oluşu. Yani, üzerinin kubbeyle değil "çatıyla" önülmüş olması ve aynı çatı altındaki son cemaat yerinin de sekiz adet "ahşap direklerle" taşınması. Ferruh Kethüda Camisi'nin de bugünkü göriinüşü, o özgün ahşap direkli son cemaat yerinin binaya kazandırdığı eski tarihsel kimlikten çok farkh. Parlak san renkli alüminyum doğramalarla örtülen açık mekan, yine parlak alüminyum levhalarla adeta "kültür yozlaşmasının" kuşatmasını yaşıyor. Camiye belli bir mimari ayncalık kazandıran ahşap direkler de aynı yoz kültürün arasında "boyanarak" yok edilmiş durumdalar... Bütün bunlan gözledikten sonra, ınsanın aklına ister istemez şu soru takılıyor. Acaba şu bizim "hayırsever Müslümanlar", tarihsel mirasımızı ve özellikle İslam uygarlığının eşi bulunmaz eserlerini sürekli tahrip etmekten özel bir "haz" mı duyuyorlar? Yoksa yine bu hayır işlerinden aynı çevrelerin acaba başka türlü kazançlan mı var?.. Kahramanmaras Köçök Eda'ya 7. ameliyat • İSTANBUL (AA)Doğuştan kalbı sağ tarafta, göğüs kafesi eksik. aynca sol memesi bulunmayan 10 yaşındaki Eda Kamar'ın 7. ameliyatı, Türk Amerikan İşadamlan Derneğı (TABA) ile Amerikan Hastanesı'nın katkılanyladün yapıldı. 100 milyona mal olan ameliyatı gerçekleştiren Dr.İbrahim Ozkuş, başanlı gecen ameliyat sonrası, Eda Kamar'ın bütün fıziksel aktivıtelennin normal olduğunu söyledi. Kavakirda, çoğu çocuk 200 kişi tifoya yakalandı • Kahramanmaraş Valisi Aslan Yıldınm, Kavaklı kasabasından alınan su örneklerinde "mikrobik özelliklere" rastlandığını açıkladı. • İstanbul Valiliği ise, salgın hastalıklarla ilgili olarak, İl Sağlık Müdürü başkanhğında Değerlendirme Üst Kurulu oluşturdu. İSTANBLX/K.\HRA\UNMARAŞ (Cumhuriyet) Sağlık Bakanlığı'yla Türk Tabipler Birliğı ve İstanbul Tabip Odası arasında süren, kolera salgını olup olmadığına ıbşkın tartışma kızışırken istanbul Valiliği, salgın hastabklarla ılgılı olarak. İstanbul İl Sağhk Müdürü Dr. Halis Karsu başkanhğında bir "Değerlendirme Üst Kurulu" oluştunılduğunu açıkladı. istanbul'da görülen bulaşıa hastalıklarla ilgili olarak, İstanbul İl Sağhk Müdürlüğü'nce ahnan önlemlerin değerlendınlmesi amaayla oluşturulan "Değerlendirme Üst Kurulu; Cerrahpaşa ve Çapa tıp fakülteleri, Marmara Üniversitesi Mikrobiyoloji, Halk Saghğı, Enfeksiyon Hastahklan Ana Bilim Dah ögretim üyeleri, Büyükşehir Sağhk Daıre Başkanı ve Hıfzıssıhha Müdürü'nden oluşuyor. Kahramanmaraş Merkez tlçe'ye bağlı Kavakh Kasabası'nda, içme suyuna kanşan mikrop nedeniyle tifoya yakalanan 200 kişinin hastaneye kaldınldığı bildirildi. Sermet Çuhadar'ın haberine göre, Vali Aslan Yddırun, gerek adı geçen kasabada. gerekse ıl genelinde kolera olmadığını açıkladı. Yıldmm, "Kasaba suyundan alınan örneklerde mikrobik özelliklere rasrlanmıstır. Şu ana kadar bize intikal eden raporiara göre, kasabada tifo salgını \ ardır. Salgın hastalığın içme su>undan kaynaklandığı belirlenmiştir. Paniğe gerek yok. Kasabadaki salgın kolera değil, rifodur" dedi. ekibi. içme suyu nedeniyle tifoya yakalananlan. kasabada kurulan geçici polikhnıklerde tedavi altına aldı. Çevre sağlığı ekıplerince karantina altına ahnan kasabada. hastahğa yakalanaalann çoğunu 613 >aş arası çocuklann oluşturduğu belirtildi. Heng için yaşam 8 saatte bitti • NEW YORK(AA)Çın'de ABD'lı bir turistin video kamerasını çalan hırsız, 8 saat ıçinde tutuklandı. yargılandı, hüküm giydi ve idam edildi. China Daily, gazetesinin haberine göre Çin'in Canton kentinde meydana gelen olayda. ABD'li kadının elindeki kamerayı saat 08.15'te çalan Zhao Heng (17), saat 10.20'de yakalandı. öğleden sonra 15.00'te yargıç huzuruna çıkanlan hırsız. idama mahkum edildi ve cezası saat 16.15'te infaz edildi. istanbul Ekıııek fl vatı serbest bırakılacak İstanbul Haber Servisi Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, ekmek fıya'tlannı serbest bırakacaklannı açıkladı. Erdoğan, ABD İstanbul Başkonsolosu Jerrold Mark Dion'un nezaket nyaretinden sonra gazetecilere yaptığı açıklamada, uzmanlann. fıyatlan serbest bırakma konusunun yasal yönünü incelediklenni söyİedi. Belediyenin bir yan kuruluşu olan Halk Ekmek tarafından üretilen ekmeğin fıyatının da gelecek aybaşından sonra 4 bin lira olacağıru behrten Belediye Başkanı. şöyle dedi: "Belediye, temizlik ve sağlık yönünden denetimlerini stirdürecek. Halk Ekmek'ten kar da zarar da etmeyi düşünmüyonız. Belli bir standardı tutturmak istiyonız. Fınncıbk yapmak da istemivonız." Turnuvada Türkiye'yi ENKA'dan Aslı Kocaömer (sağda) ve Işd Çayırlı (ortada) ile Ankara 19 Mayıs Tenis Kulübü'nden Duygu Akşit temsil ediyor. Zmfraketler İstanbul'da buhı§uyor TPSENKA Ladies Open/Uluslararası Bayanlar Tenis Turnuvası, bir hafta sürecek MUHARREM AYDIN Eğer Atatürk yaşasaydı, Türkiye'yi emanet ettiği gençlerin spordan sanata, üptan toplumsal bilimlere kadar bir çok alanda imza attığı başanlan paylaşır; hızla geiişen dünyanın hızını yakaladıklan için de "iyi ki onlara güvenmişim"derdi... Son yıllara kadar tenisi TV'de uluslararası turnuvalardan izleyen Türk gençleri artık uluslararası tenis turnuvalannda yabancı rakipleriyle mücadele edebiliyor. Bunun son örneği ise Enka Sadi Gülçelik Spor Kortlannda. 29 ağustos4 eylül tarihleri arasında yapılacak"TPSENKA Ladies Open Uluslararası Bayanlar Tenis Turnuvası"nda yaşanacak. Tenis sporuna giderek daha da ısınan Türkiye'nin en geniş spor branşlan yelpazesine sahip İstanbul kentinde yapılacak söz konusu turnuva zarif raketlerin sert ve kıyasıya mücadelesine sahne olacak. Türkiye'de 9 yıllık bir aradan sonra, gecen yıl Türk Tenisini Geliştirme ve Eğhim Vakfı'nın koordinasyonunda yeniden başlatılan uluslararası bayanlar tenis faaliyetlerine dahil olan 'TPSENKA Ladies Open' aynı zamanda 1994'ün son tenis organizasyonu niteliğini taşıyor. Toplam 2 bin 100 seyirci kapasiteli. üç kort halinde inşa edilen 'Turnuva Tenisi KompleksTnde yapılacak karşılaşmalarda Türkiye'yi ENKA'dan Aslı Kocaömerl 18) ve Işd Çayıriı(16) ile Ankara 19 Mayıs Tenis Kulübü'nden Duygu Akşit(23) temsil edecek. Türkiye'de ilk kez düzenlenen, Challenger kategorisinde. 25 bin dolar ödüllü turnuvaya 17 ülkeden 60 bayan sporcu katılacak. Tumuvarun şampiyonu ise. Avrupa Tenis Federasyonu'nun bu turnuvaya tanıdığı özel statü gereğince. 150 bin dolar ödüllü Budapeşte Turnuvası'na doğrudan katılma hakkı elde edecek. Şampiyon olacak teniscinin 3 bin 850 dolar para ödülü ile 25 dünya klasmanı puanı kazanacağı turnuvanın bir numarab seri başı ise. dünya klasmanında 178. sırada yer alan Portekizli Sofia Prazeres. TPS kontenjanından ana tabloda yer alacak Alman tenisçi ise Almanya Bayanlar Klasmanı'nda 73. sıraya yükselen. 15 yaşındaki Stefanie Keim Sponsorluğunu Tütünbank'ın yanı sıra Simtel, Adidas, İstanbul Mövenpick Otel. Slazenger ve Tofaş'ın üstlendiği turnuvanın yan fınal ve fınal maçlan Show TV'de yayımlanacak. • ANKARA (AA) Çevreci gönüllülerin topladıklan atık kağıtlann. SEKA'nın toplanan bu kağıtlan almak üzere araç gönderememesi sonucu elde kaldığı belirtildi. Muğla'ya bağlı Turgutreis beldesinde etkinlik gösteren çevreciler, SEKA Dalaman Müessesesi'nin. topladıklan 2 kamyon (yaklaşık 7 ton) atık kağıdı almak üzere araç tahsis edememesi nedeniyle. kağıtlann ellerinde kaldığı nı bildirdiler. Atık kajjıt Geçici poliklinikler Sağhk Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan 25 kişilik sağhk Greenpeace'in 'haşan çocuğu' Moby Dick'teki dokuz gönüllüden ikisi Türk Mavi sularda kiıliliğiıı peşinde bir yaşaııı ÜMİTOTAN Tolga Temuge ise bir yıldır deneniyor. Öyle elini kolunu sallaya sallaya gönüllü olmak yok. Tolga. çamaşırlannı serdi. yanımıza geldi. "Birçok insana çok cazip gelebilecek koşulları bıraktım ve işte buradayun"dıye söze başladı Tolga. Bir yıldır deneme devresi geçiriyor. Örgüte kesin girişinin yapılması. büyük bir olasılık olarak görülüyor. Faik. Tolga ve iki arkadaşlan ayakta. Diğer beş kişi derin uykudalar. Onlan rahatsız etmemek için özen gösteriyoruz. Gemideki yaşamı Tolga'dan dinliyoruz: "Kaptanlar ve makineciler vardiya usulü çalıştıklanndan 6 saat sonundaki yorgunluk genelde uyuyarak geçiştirUiyor. Açık denizde genelde kitap okunuyor, sohbetler yapdıyor. Gazete okuyamamaya, televizyon izleyememeye auştık. Biraz önce gördüğünüz gibi, kendi Lşlerimiz de zaman alıyor. Çamaşırlarımızı Moby Dick, Greenpeace'in küçük gemilerinden biri; 25.5 metre uzunluğunda. Avrupa'nın en büyük nükleer santrah olan Kiev yakınlanndaki Zaporosya Nükleer Santralı'na karşı gerçekleştirilen eylem nedeniyle bu gemı secilmiş. Santral yakınlanna ulaşmak için sığ sulardan geçmek zorunda kalmışlar. Sonra hiç soluk almadan doğru Gökova. Bodnım yakınlannda demir atan Moby Dick, Türkiye'deki gönüllülerin hükümetin enerji pohtikasını değiştirmeleri için yaptıklan eyleme destek verdi. Sonra Gökova'ya gidildi. Kiev yakınlanndaki Zaporosya Nükleer Santralı'na, ardından Gökova'daki Kemerköy Termik Santralı'na 'kafa rutan' Moby Dick'teki iki Türkten Faik Çimen 2.5 yddır özveriyle çalışıyor. Tolga Temuge ise bir yüdır deneniyor... yıkıyoruz, yemeklerimizi yapıyoruz. Geminin tüm islerini dokuz kişi yükleniyoruz. Ama insanın gönül verdiği bir olayın daha çok etkinlik anlamına geldiğini belirtip, şunlan söylüyor: "Ofis için çabalanma sürüyor. Maddi ve manevi kaynak sıkıntısı var. Kurulu düzen yapamıyoruz. Türkiye'de çevreye karşı genel bir ilgi gözüküyor ama somut adımlar zor atılıvor. Greenpeace'e Türkiye'den ne kadar çok üye kaydı yapdırsa, ofis açma olasdığı o kadar artar. Biliyorsunuz masraflar gönüllüler tarafından karşdamyor. Üye olmak da çok kolay. Amsterdam'daki merkeze başvuruluyor ve 10 dolarlık sembolik bir bağış yapdıyor. Üye olmak isteyen gönüllüler, Greenpeace'in Hollanda'daki, Sportes Service Keizersgraht/ 176/ 1016/ Dw Amsterdam adresine taahhütlü mektupla başvurabilirler. 10 dolarlık bağışlarını gönderebilirler ve kendilerine hemen gerekli evraklar gelir." İZMİR Greenpeace'in 'Haşarı çocuğu' Moby Dick, önce Kiev yakınlanndaki Zaporosya Nükleer Santrah'na, ardından Gökova'daki Kemerköy Termik Santrah'na'kafa tuttu'. İzmir'de soluklandı, Amsterdam'da bakım görecek ve yeniden 'kirü şeylerin'peşine düşecek... Tolga Temuge, 'çamaşır işinin' sonuna gelmiş, "Hele şunlan bir asayım, konuşuruz" dedi. Moby Ehck'te yaşam öyle dışardan bakıldığı gibi kolay değil. Dünyayı kirlih'ğe boğan ne varsa onun peşinde koşturmayı, bir çok tehlikeyi göze almayı ve büyük bir özveriyi gerektiriyor. Dünyaca ünlü bir örgütün gemisindekı dokuz gönüllüden ikisinin Türk olması ilginç. Faik Çimen, 2.5 yıl önce başladığı 'yoJculuğunu'sürdürüyor. Türkiye'ye ofis Greenpeace'in dünyanın çeşitü ülkelerinde 30 ofısi bulunuiçinde ounasından güzel bir şey yor. Türkiye'de tüm çabalar, olamaz. Bu, bizim yaptığımız iş bir ofis kurulabilmesi için. Gredeğil. Bu, inandığımu, sevdiği enpeace'nin Türkiye sözcüsü miz yaşam biçimi." Berto Hullu, ofis kurulmasının
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle