Katalog

SAYFA CUMHURIYET 21 AĞUSTOS1994 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER Modern toplum bunalımının etkileri Postmodernızmden etkılenen ülkemızde bırey özgurlüğü adına dinci kesımın yaptığı, Türk Rönesansı denılebılecek Anadolu devnmlerinın sonucunu tersıne çevırmeye çalışmaktır Ulaşmak ıstedığımiz çağdaş uygarlığın eleştınlıyor, düzeltılmeye çalışıhyor, aksaklıklannın gözler onüne senlıyor olmasından yararlanılarak çağdaşı kötüleme kampanyasına girişılip (ve bu durum fırsat bilınıp) toplumumuz, ılkele, teokratık modellere döndürülmeye çalışılmaktadır. Prof. Dr. ŞARMAN GENÇAY İTÜ Nükleer Enerji Enstitüsü T oplumda yadsmamaya- cak bır gelışme pek çok ınsdnımızı rahatsız et- mekte. geleceğe kuşku ıle bakmasına neden olmak- tadır Gencı olarak nıte- lenen akımlar. sımr tanımaz bır şekılde etkılennı arttırmaya ve ulkede sıyası ıktıdan ele geçırmeye hazırlanmaİcta- dırlar Durumu tarafsız sorgulayan gözlemcı, "Shasal iktidar. yasal se- çimle el değiştireceğine, ülkenin yasal partilerden başkasının eline geçmesi söz konusu olmadığına gore bu telaş \e en- dişeye ne gerek *ar" dıye duşunebılır Bu aşamada akla uzucu Cezaır orneğı gelmekte, bu duşunceler hakh olarak toplumu rahatsız etmektedır Soz ko- nusu akımlar. "Muslümanlar eziyet çekiyor" v e "Demokrasi > ar, herkes is- tediği gibi >aşamalıdır" sloganlan ıle gokten ınme y asalara gore yaşayan bır dın toplumu yaratmaya çalışmakta- dır Pek çok kımse, bu hareketı onemse- meyebilır Laıklık ıçın tehlıke olarak gormeyebılır Bu duşunceye katılına- mayacağı gıbı, bu faalıyetlenn ozellık- le eğıtımde yaratılan farklılık nedenıy- le ulkemızı bırbırlen ıle hıç anlaşama- yacak ıkı guruba bölduğunu ve bu- nun, ulkenın bır tur bolunmesı an- lamına gelecek kadar cıddı bır durum olduğunu belırtmek ıstenm Yukanda sozu edılen sloganlardakı özgürlıik ve demokrasi bır bahanedır. Batı'dan ses getıreceğı savına dayan- maktadır Çunku ozgurluk arayışı ve egemen sıstemın reddedılmesı, Batı'- nın da gundemındedır "Postmodern" adı venlen bu akımın seslenışlen Tur- kıye'yı genye goturmekte kullarulmak ıstenmektedır Bu nedenle soz konusu akımı tanımakta yarar vardır Batı'daki bunalım: Batı toplumla- nnda cıddı sorunlar belırmıştır Post- modernızm, bu sorunlann sert bır bı- çımde tartışılmasının. çozum yollan- nın araştınlmasının ve bunlar yapılır- ken modern çağın bırey mutluluğunu sağlamakta, deyım yennde ıse kısa kaldığının aa bır şekılde ılanıdır Çağdaş uygarlığa damgasını vuran Batı değerleri. neden bu denlı acıma- sızca eleştınlmektedır'7 Bu değerler bı- lımsel, sıyasal, kulturel ve endustnyel devnmlenn sonucu oluşmuştur Baş- langıcı Ronesans'a dayanır Bıreye oz- gurluk vcren "modern toplum"a, aklın ınançtan ve bılımın dınden bağım- sızlaşması sonucu ulaşılmış. Batı ınsa- nı yaşamımn tum alanlannda aklın yolunu (rasyonellık) her turlu sorunun çozumu ıçın tek yol olarak seçrruştır Uzun bır zaman dıhmınde ve kav- galarla yerleşen bu goruş. "laik" du- şunceye sahıp Batı toplumunun oluş- masını belırler Laıklığın bır anlamı da, 'ruhani kıire'de yaşamak ısteyen- lerle "dıimevi küre'de yaşamak ısteyen- lenn alan paylaşımında (1) toplum ya- şamı ıçın dunyevı kurenın seçılmesıdır Toplum bu seçımı yapmışsa sonuç. toplum bıreylenrun, Tann merkezlı bır dunya yenne ınsan merkezlı bır dunyada yaşaması, dının kalplerdekı yenne çekılmesıdır Çağdaş uygarlığı yaratan guç. ınsan duşuncesının laık- leşmesı ve yaşamın tum alanlannda uygulanan olçutlenn (knterlenn) ras- yonelleşmesı, yanı akla uygun duruma gelmesıdır Ancak, gelışmış Baü ulkelennde kutle üretımının başlaması. ekonomı- de kâr etme endışesırun on plana geç- mesı ve toplumun bılgıyı merkezi bir tarzda kullanması, planlamacı, tutucu ve otonter devlet modellennı yarat- mıştır Insan oğesı kâr endışesıne kur- ban edılmış, toplumun hedeflen ara- sında ınsanı mutlu kılacak refah sağla- ma, eğıtım, sosyal yardım. sağlık hız- metlen, kısacası bıreye hızmet onemlı amaç olmaktan çıkıp toplum planla- malan ıçın sadece bır oğe olmaktan oteye gıdememıştır Bu durumda, bı- reyı dının baskısından kurtanp bılınç ve benlık ozgurluğunu sağla>an. uzun ve zaman zaman kavgalı geçen bır su- reç sonunda ulaşılan "modern" toplum. bıreyı buyuk bır duş kınklığına uğratmıştır Bırey Doğu Bloku'nda aşın totalı- terleşmış toplum modelını reddetmış- tır Batı'da da kendısını topluma \e ekonomıye feda ettığıne ınandığı nıo- dele karşı çıkmaktadır Batı toplumu- nun bugünku durumunu irdeleven post- modernizm, bunalım geçiren bire>in toplumun değerlerıru vadsıması \e ken- diru daha onemli kümak için bır savaşa kalkmasının ovkusudur. Sonundakı "izm" ekıne karşın bır ıdeolojı değıl fakat toplumun durumunu gozler önune seren \e çozumlenmesı gereken sorunlan ve çozum vollannı tartışma- ya açan bır akımdır Sorunlan, toplu- mun her alanını altust edercesıne orta- ya atmaktadır Demokrasi ve ekonomık lıberalızmı benımsemış Batı"nın zengın ulkelen- nın Kuzey-Guney yoksulluk hattını varatması ve modelın dunyanın so- runlannı çozumlevemeyeceğının anla- şılmasından sonra kendılennı de kur- taramayacağı yavaş vavaş su vuzune çıkmaktadır Çunku Kuzey'de de ış- sızlık ve ekonomık durgunluk başla- mış, ış ve kazanç boluşumunde mode- lın yetersızlığı ortaya çıkmıştır Bılımın. akla uygunluğun hukuk devletlennın oluşturduğu çağdaş ola- rak adlandırdığımız modern toplum- larda. bır yandan bırey lennyaşamlan- nın zorluk \e belırsızlık vuzunden ınanca açılması. çaresızlıkten dınsel ınançlann guçlenmesı. ote yandan ça- resız bırey lerın modern toplumu onun temellennı sarsacak şekılde sorgula- ması. gelışmış zengın ulkelcrde de ın- sanoğlunun yıne ozgurluk arayışı yol- lannda olduğunu gostermektedır Batı'nın bu sorunu nasıl çozumleve- ceğıne gelınce. demokrasıve sadık ka- lacağı kesındır dıyebılırız Ekonomı- den ılen gelen aksaklıklan buyuk olasılıkla ıkı \oldan çozûmleyecektır Kendı dışında kalan dun\ayı refahını surdurmede kullanmanın yenı vollan- nı arayacak dolavısı ıle yoksul-zengın uçurumu dennleşecektır (Bunun ulke- mız ıçın onemı. bır eşığın obur taratına geçebılme va da geçememe sorunu ol- masındadır) Aynı zamanda kendı ekonomık modelınde değışıklıkler va- pacaktır Örneğın "geç kapitalizm" modelı ıle klasık modelın yasalannı aşıp endustn sonrası ve sınıf mucade- lelennın tazla onem taşımadığı bır mo- delı yaşama geçırme yolunu deneyebı- lır Âynca. postmodernızmın modern yaşama eleştınlennın. sanat ekono- mı. polıtıka uzenndekı etkılen daha uzun sure devam edecek. bırevı mutlu kılan >enı bır dunvanın anahatlan ko- nuşulacaktır(2) ARADABBR MUHSÎNE HEIİMOĞLU YAVUZ Halkbilimci- Yazar Sarışın Çocukluk... Hanı mum dıbıne ışık vermez, berber sakalını kese- mez, terzı sokuğunu dıkemezmış ya, Nezihe Merlç'ın ve edebıyat dunyasının "Salim Amca"sı da (Şengil), ışte boyle bırısı Kendısı "bın" yıllık yayıncı ve bırçok yaza- rın, ozanın kıtaplarını ılk kez basarak, onların gun ışığına çıkmalarını sağlamış Hasan Hüseyin de bunlardan bırı- sı Ama, kendısı hep gerılerde bır yerlerde durmayı yeğ- lemış Oysa ne guzel oykulerı var Hanı, dıbındekı çakıl taşlarını gosteren berrak kaynak suları vardır ya, bakın- ca ıçınız dışınız yunup yıkanır, eğılıp bır avuç alır ve yu- zunuze çarparsınız Çarpmanızla da bır arınmışlık duymanız bır olur Salım Şengıl'ın oykulerı de ışte boyle, duru bır su gıbı yalın ve kaynağa baktıktan sonra da ıçı- ne eğılıp, sonlamak istıyorsunuz Okudukça, bır de bakıyorsunuz kı, yaman bır gozlem- cı, gunluk sıradan olaylara ve ınsanlara kalemının ucuy- la dokunuvermış ve onlar da oyku olup kıtaplara gırmış Bu oykulerının yanı sıra "Anılarda Kalan Portreler" ılgı- mı daha çok çektı Kımler yok kı bu "portreler" arasın- da Salt Falk, Orhan Veli, Nurullah Ataç, Dıranas, Esendal, Yılmaz Güney, Hasan Hüseyin bunlardan yal- nızca bırkaçı Hepsıyle de bır şeyler yaşamış Salım Amca, çoğu da guzel şeyler Tatsızları da var elbette Daha da onemlısı oturup bu yaşadıklarını yazmış Çok da lyı etmış doğrusu Zaten onu dınlemek, edebıyatımı- zın yakın tarıhıne, bırıncı elden tanıklık eden bırısını dın- lemektır Onu bır gun sabahtan akşama kadar, aralıksız dınledım ve akşam olduğunda artık sabahkı ınsan değıl- dım Çunku edebıyat dunyamıza değgın pek çok bılın- meyenı ondan dınleyıp, beynımın "bılgısayarına"yuk\e- mıştım "Portreler" kıtabındakı, Saıt Faık'le ılgılı bır bolumu aktarmadan geçemeyeceğım, çunku tam "Saıtlık" bır olay Salım Amca, Saıt Faık'ınoykulerını "SeçılmışHıka- yeler Dergısı"nde yayımlayacak ve hıkaye başına da yırmı beş lıra verecek Saıt durumdan memnun, yalnız bır şartım var dıyor "Öykulerımden şımdıye dek elıme bır yuzluk geçmedı Ben sana dort oyku verınce, sen de bana bır yuzluk gonderırsın " Bu şartı koşmasına koş- muş Saıt ama, sonra da çok parasız kaldığı ıçın yıne kendısı bozmuş Bılındığı gıbı Saıt'ın oyle para-pul hesabıyla bır ılgısı yoktu "Annesınden aldığı harçlıkla ve oykulerının getır- dığı telıfparası ıle geçınmeye çalışırdı Gene de ıkı yaka- sını denk duşuremedığı herkesçe bılınırdı Saıt Faık'ın harçlığını annesı, oncelerı aydan aya venyormuş ama, bakmış oğlunun parası kısa zamanda bıtıyor Duşun- muş taşınmış, bır çare bulmuş kendınce Saıt'ın aylığı- nı ıkıye bolerek on beş gunde bır vermeye başlamış Saıt bu, olçulere hesaplara sığacak bır kışı değıl kı Beş gun paralıysa, on gun parasız Annesı bu kez aylığı dor- de bolmuş, haftadan haftaya vermeye başlamış Ne yaptıysa Saıt'ın parasızlığının onune geçememış Su- reklı parasızlık, Saıt'ın yaşam bıçımıydı " Çocuk Saıt1 Senın, en çok da bu yonunu sevıyorum ya Fazıl Hüsnü Dağlarca, onun ölumu ıçın yazdığı "Ağıt"\a ne guzel soyler "ölmuş Saıt Deniz mavisinden erken Ölmüş annesini öperken Ölmüş eli ayağı uzak Camların üstü buğu ölmüş çocuklar izin vermeden Yüzünde sarışın çocukluğu." Ne dersınız, gerçekten Saıt oldu mu' Benim ıçın, pek çok yaşayandan, daha çok yaşıyor Saıt' Musluman ve Hıristhan dün\anın laikliği benımsemesi: Butun bunlan sa- tırlara dokmekten amacım postmo- dernızmın ulkemeetkısının. laıklık ko- nusunda gelecek ıçın zararlı sonuçlar verecek vorumlar ve davranışlara ne- den olacağının anlaşılmasıdır Vukanda sozu edılen dort devnm sonucu (bugun bıle Evangelütler. Ka- tolık Integnstler gıbı aşın dıncı gurup- lann bulunmasına karşın Hınstıyan toplum vedınadamlan laıkduşuncevı benımsemıştı.) bu durum. vazılı belge- lere de gırmış (Vatıkan Konsulu Do- kumantasyonu) Hınstıvan toplum. laıklığı, hıçbır zaman dını reddeden allahsız (ateıst) bır toplum varatmaya çalışan bır doktrın olarak algılamayacak ve kul- lanmavacaktır Ancak. dındar ve ate- ıst >an vana vaşa>abılır Dını gclenek- ler \e (iıne uvgun ıstemler. sıvasal ve ekonomık vapıvı denetleyemez. fakat ılışkılerde karşıîıklı anlaşmaya. ınsan- ca da\ ranışa davette. ınsanlan sıcak ve ıçten davranışlara yoneltmekte kulla- nılabılır Dının dunva ışlenne kanş- mavıp kalplere çckılıp onu îbitmasının anlamı budur Bu sonuca Batı'da sozu edılen devnmlerle ulaşılmıştır L>gun alıyapı sağlanma^ı ıle Islam dınındc de avnı sonuca ulaşılacağı İslam dınının de laıklığı benımsevebıleceğı bazı çev- relerce duşunulmektedır Buna ınan- mak çok zordur Dınımızın bırey ve toplum vaşamının heralanına. ekono- mı ve devlet vonetımı gıbı çağdaş dun- vada değışmez kabul edılmesı olanak- sız konulara el atması veonlarda değı- şımı donduran tutumu bu konuda mmserlığe kapılmamızı engellemekte- dır Bu umıtsızlığımi7i bır vana atıp olabılırlığını kabul ederek duşunur- sek. bu konudakı en onemlı alt vapı çalışmasının 'çağdaş laik eğitim'den geçtığını dolayısı ıle eğıtım bırlığının onemıne geldığımızı goruruz Ötc vandan cumhumetımızın ku- rulduğu gunden başlayarak ulaşılmak ıstenen ve uzcnnde tartışılama>acak bır hedef vardır Bu laik \e demokra- tik cumhurivetin, nufusunun buvuk çoğunluğunun Musluman olan uîke- mızde gerçekle^tınlmesıdır \taturk devnmlen arasında soz konusu hedefe vonelık en onemlı altvapı çalışması vı- ne 'çağdaş eğitim >e eğitimin birliği'dır Dolayısıvla eğıtım bırlığınden sapmış olmak hem laik cumhunvetın temelle- nnı sarsmak hem de dınımızın Hınstı- vanlıkta olduğu gıbı laıklığı benımse- meolanağını (eğer varsa) tumuvle yok etmek demektır Başka bırdevışlc eğı- tım bırlığının bozulması hem dınımı- zın laıklığı benımsemesi ıçın hem de laik cumhunyetımızı yaşatmak ıçın gereklı olan ve Ataturk devrımlennın sağladığı alt vapının tahnbıdır. bır gen sa>madır Dolayısıylaıçındebulundu- ğumuz durum, laik toplum varatmada Islam dınının olumlu kaıkılannı bek- lemevı. bu konuda altvapının oluşma- sını ummavı olanaksız kılmaktadır Sonuç: Postmodernızm, Batı top- lumlannın kendı yarattıklan çağdaş u>garlık jolunda karşılaştıklan guç- luklen. tutarsızlıklan. sistemdekı du- şunce bozukluklannı gozlenmızın onune senncktedır Dıkkatlen bırev ozgurluğune çekmektedır Bu durum, laıklığı herkesın hakkına saygı goste- ren. kımsevı ınançlan ıçın dışlamayan bır sosyal felsefe durumuna sokmuş- tur Ancak. oncelıkle toplumun laik duşnceyı edınmış olması soz konusu- dur Batı, daha özgür bireji, daha in- sanca bir vaşamı gerçekleştınrken hıç- bır zaman hukuk devletınden vazgeç- meyecek ve egemenlık daıma halkın olacaktır Postmodernızmden etkılenen ulke- mızde ıse bırev ozgurluğu adına dıncı kesımın yaptığı, Turk Rönesansı denı- lebılecek Anadolu devnmlennın sonu- cunu tersıne çevırmeye çalışmaktır Ulaşmak ıstedığımiz çağdaş uvgarlı- ğın eleştınlıvor. düzeltılmeye çalışılı- >or, aksaklıklannın gozler onune sen- lıyor olmasından yararlanılarak, çağ- daşı kotuleme kampanyasına gınşılıp (ve bu durum fırsat bılınıp) toplu- mumuz 'ilkel'e teokratik modellere döndurulmeve çalışılmaktadır Başanlı olunması durumunda man- zara şu olacaktır Kendı kendını eleştı- ren Batı. daha ıvıve yonelmenın yolla- nnı bulurken. ona vetışmek ıçın belırlı bır yol almış olan Turkıye karanlığa çekılecek ve çağdaş uygarlık tarafm- dan benımsenme şansını yıtırecektır Turk toplumu şunlan gözardı edemez Isleyenın ıstedığı gıbı yaşaması, ancak laik bır toplumda olanaklıdır. laıklık ılkesı. başka kamu ozgurluklen gıbı korunmalı. anayasa guvencesı arttınl- malı genç kuşak aklın ınançtan ba- ğımsızlaşmasını engelleyen, kuçuk vaşta dınsel eğıtımden ve dınsel eğıtı- mın temel eğıtım sayılması tehlıkesın- dcn uzak tutulmalıdırlar Lnutulma- sın Buyuk Atatürk'un Turk Rone- sansı'nı gerçekleştırmek ıçın uyguladı- ğı yontemın temelınde eğıtımın bırlığı ve çağdaş eğıtım vardır Çağdaş top- lum varatmada. laik duşunceyı yeşert- mekte gcçerlılığını koruyan bu yonte- mın bır seçeneğı yoktur I M A Kılu,bjv Laıklık vadaBuDunvayıYa^a \abılmck Cogno suvı I 1994 2- N Arman Kadın vc Ltop>a Cumhun>ct Dero savı41S 24 7 1994 PENCERE ûp!.. Paranıza her konuda yön vermek için artık 32 sayfa yerine 50 sayfalık nuz var. Mutareke'nın kara gunlerı' Ne var kı Mutareke herkes ıçın "kara gun' değıl1 Bı- rıncı Dunya Savaşı nda açlık, kıtlık, yokluk çekmış Istan- bul, Duvel-ı Muazzama nın ellerınde bırdenbıre açılıp saçılmış, "bın kocadan arta kalan bıve-ı bâkır' takmış takıştırmış, surmuş suruşturmuş, pudrasını, allığını, ru- junu tazelemış, Eyup ekmeklık un bulamazken Pera'da vanılya kokusundan geçılmıyor "Alafranga lstanbul"ur\ seçkınlerıyle duşkunlerı, "yukselen değerler"\ çabucak kavrayıp Mutareke'ye uyum sağlamışlar Nadir Nadi o gunlerde ıkı yaşındadır Yunus Nadl "Ye- nı Gun gazetesını çıkarıyorelınden geldığınce kalemı- nın gucu yettığınce, Ankara'yı desteklıyor, ama, guç durumdadır Iş o kerteye gelıyor kı Yunus Nadı evınde barınamaz oluyor, ışgal kuvvetlerının bugun ya da yarın ne yapa- cakları bellı değıldır Yunus Bey, kımı zaman arkadaşla- rıyla değışık yerlerde buluşuyor gecelerı başka evlerde kahyor Kuçuk Nadır'ın aklı bır şeylere ermeye başla- mıştır Çevresınde neler oluyor? Yabancı subaylar şe- hırde neden dolaşıyorlar? Evdekı fısıl fısıl konuşmalar- dan kulağına yansıyanlar çocuğu duşunduruyor Nazime Hanım, kuçuk Nadır'ı elınden tutuyor buyuk bır gızlılık ıçınde babasını gormeye gıdıyorlar Kımseye bır şey soylenmeyecek, yabancılann yanında olur olmaz şeyler konuşulmayacak Evde ağır bır hava solunuyor Yunus Nadı'nın dort çocuğu var, ıkısı erkek Nadır ıle Doğan1 Ikısı kız Leyla ıle Nllüfer1 Nadır, kardeşlerını toplayıp gunun anlamına gore onlemını alıyor - Nerede olursak olalım, kımın yanında bulunursak bulunalım, ben gıp dedığım zaman hıç kımse konuşma- yacaki - Neden? - öyle ışte Kuçukler soz verıyorlar, şaka değıl, Nadır Nadı on ıkı yaşındadır, ama, hepsının buyuğudur Gıp ' bır oyun oluyor, en koyu gevezelık ıçınde Nadır Nadı gıp' dedığı zaman kardeşlerdudaklarını muhurluyorlar • Leyla'nın ayakkabıları eskımıştır Bır gun annelerı çocukların elınden tutar, bır kundura mağazasına gıderler Kuçuk Leyla'ya zamanın modası bır ıskarpın alacaklardır, çırak ayakkabıyı çocuğa gıydı- rır, ama, Nadır yabancılann onunde olur olmaz geveze- lık edılmesın dıye onlemını almış, daha once 'gıp demıştır Leyla'ya sorarlar - Kızım ıskarpın oldu mu ayağına 9 Leyla'da ses yok -Çocuğum, beğenmedın mı 9 Leyla konuşmuyor - Yavrum, ayağını mı sıkıyor? Leyla dılınıyutmuş Nadır yenıden "gıp ' demeden Leyla konuşur mu 1 • Yıllarneçabukgeçıyori Nadır Nadı olelı uçyıl oldu O gozlerınıkapamadanonce 'Babıâlı vardı, şımdı "med- ya" var Başyazarımız medya'yı gormedı basının bugunku halını gorseydı ne derdı? inanılmaz bır hızlatekelleşen ' dorduncukuvvet"kırlı- lık sarmalının yorungesın- de donenırken, hem guçlu hem guçsuz Medyanın zayıflığı şış- manlığından gelıyor Medyamız çok şışman Yemeyeçokalışmış Çiller ın mal varlığı ver- gı ışlerı şırketlerı ve zen- gınlığının kaynakları konu- sunda medya yayın yapa- mıyor, çunku şışman medyamızın a-acayıp za- yıflığı apaşıkâr Sankı bırısı medyaya "gıp "demış Medyada gazeteler, bır- bırıne ağzına gelenı soylu- yor, ama, ış ıktıdan eleştır- meye gelınce -Gıp' Oysa istanbul ışgal altın- da değıl sokaklarda ya- bancı subayların çızmelerı gıcırdamıyor ve Nadır Nadı nın alayla sık sık yıne- ledığı gıbı 'Hurnyet serbesttır' " Çok merak edıyorum Bu medyaya kım "gıp" dedı? Gmplari v$ Şirkttlırt ytmtklİ \ ytmeksiz, yarıa vtyt toı* gft tırltr, Meitap ftıihtl. HAREM teknemizle Poyraıkby'e deniz luru Her cumortesı ve pozat gruplaro Rumeli Hısorı ndan kolkış: scallO - donüs: 18.00 Rezervosyon ve bilgi için: 0 (212) 25188 97 Alım satım rehberiniz Paratüyo şimdL dolar, rnark, faiz, borsa; kısaca paranıza yön vermek için gerekli her konuda herşeyi tam 50 sayfada size ö z e t l e d i . . . D o ğ r u , anlaşılır ve çok net. Paranıza yön vermek için pazar günü bayinizden 50 sayfalık Paratüyo'nuzu almayı unutmayın. Muayene Teşhıs Tedavı Laboraluvar, Rontgen PAZAR HARIÇ HER GUN SAAT 9 00 20 00 TÜRK KALP VAKFI Tel 275 12 44/45 Fax 266 47 12