Katalog

13 AĞUSTOS1994CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Rusya'ya şeker fabrikası • ANKARA (ANKA)- Türkiye Şeker Fabrikalan, Rusya Cumhuriyeti'nde şeker fabrikası kuracak. Rusya Cumhuriyeti'nin Stavrapol eyalelinde kurulacak olan Kocibeevskiy Şeker Fabrikası günde 6 bin ton pancar ışleme kapasıtesinde olacak ve fabrikanın yüzde 97'si Türk teknolojisi ile gerçekleştirilecek. Merkezi bilgisayarla çalışacak olan ve AT standartlannda şeker ûretecek olan fabrika 143 milyon dolara (yaklaşık 4.5 trilyon liraya) tamamlanacak Kocibeevskiy Şeker Fabrikası'nın temeli 14 ağustos pazar günü Sanayi ve Ticaret Bakanı Mehmet Dönen tarafından atılacak. TOBB'ninIrak çıkarması • ANKARA (AA)-Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Yalım Erez, Irak hükümeünin daveüisi olarak yaklaşık 70 kişilik bir işadamı kafılesi ile iki ülke arasmdaki ekonomik ilişkileri görüşmek amacıyla 26 ağustosta Irak'a gidiyor. Irak hükümetinin, Ankara Büyükelçisi El Tıkriti aracılığı ile yapüğı daveti Odalar Birlıği Başkanı Erez'in kabul etmesi üzerine yapılacak ziyaret, 26-31 ağustos tarihleri arasında gerçekleşecek.TOBB Başkanı Yalım Erez'in başkanlığında yapılacak görüşmelere Türkiye'den yaklaşık 70 kişiden oluşan bir işadamı grubu katılacak. Görüşmelere kaülacak işadamlan arasında Irakla yuksek oranda ticaret yapan ve müteahhitlik hizmetleri veren firmalar yer alacak. Memurlardan zam iadesi • tstanbul Haber Servisi • KamuÇalışanlan Sendikalan Platformu'na (KÇSP) üye sendikalar, Istanbul Valiliği'nin, daire amirlerinden 20 temmuz genel eylemine kaülan personelin isim listesini istemesini protesto ettiler. KÇSP tarafından düzenlenen basın toplanüsında, KÇSP adına konuşan Eğit-Sen Genel örgütlenme Sekreteri tlknur Erol, valiliğin uygulamasını protesto ederken 217 bin liralık memur zammını ise 15 ağustosta Türkiye'nin her yerinde postane önlerinde toplanarak, Başbakan ve yardımcısına geri göndereceklerini açıkladı. MAKSAN'da toplusözleşme • İstanbul Haber Servisi - Coca Cola, Fanta ve Schvveppes meşrubatlannın üreürisi MAKSAN AŞ ile OzGıda-İşSendikası arasında sürdürülen toplusözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlandı. Dün itnza töreni yapılan sözleşmeye göre MAKSAN AŞ'nin 316 işçisinin ücretlerine ilk yıl için yüzde 110,2. yıl için ise enflasyon artı 10 puan ücret zammı uygulanacak. Sözleşmede, sosyal haklar kalemlerinde de yüzde 250 ile 300 arasında zam öngörülüyor. DİSK'ten açıklama • tstanbul Haber Servisi- DİSK'ebağhOleyis Sendikası Genel Başkanı EnverÖktem, sendikasımn, Türk-İş'in sendikal anlayışıru DİSK'te hakim kılmaya calıştığı iddialannın doğru olmadığmı belirtti. Gazetemize yazıh bir açıklama gönderen Enver Oktem, Oleyis Sendikası'nın bugünkü yönetimini oluşturan kadrolann, bağımsız Tursan-İş sendikasını kurduğunu ve DÎSK'in faaliyetten men edildiği tarihlerde bağımsız sendikacılık yapmayı tercih ettiklerini anımsatü. Mevduat 22 trilyon arttı • ANKARA (ANKA)- Bankalardaki toplam mevduat, temmuzun üçüncü haftasında 483.5 trilyona ulaşu. Mevduat, 15.22 temmuz tarihleri arasında 21.8 trilyonluk artış kaydetti. söz konusu haftada, vadeli tasarruflar 10.7 trilyon artarak 349.4, vadesizler 2. l trilyon artarak 35.1 trilyona yükseldi. Aynı haftada vadeli ticari mevduat 83 milyar, vadesiz ticari mevduat da 5.8 trilyon artü. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Doğan'dan Çiller'e 'dış ticaret' sitemi: 'Teşküatıyok ettiler' NURSUNEREL ANKARA -Ekonominin koordinas- yonundan sorumlu Devlet Bakanı Ay- kon Doğan, "yetkikri budandı-tartıştığı memurdan özûr diledi-başbakanla ilişki- leri gergüı" diye çıkanlan spekülasyon- lann hiçbirinin gerçeği yansıtmadığını bildirerek "Böyle söylentüeri çıkaranları adamdan saymam" di>e konuştu. Dış ti- caret konusunda Başbakan Tansu Çil- ler'e "Dtş ticaret konularını başbakan ubdesine aldı da ne oldu? Teşkilat yok d- du işte" eleştirisini yönelten Doğan, Anayasa Mahkemesi'nin, Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'nın ikiye bö- lünmesini öngören kararnameyi iptal etmesinin Devlet Bakanı Bekir Sami Dace'nin sorunu olduğunu söyledi. Aykon Doğan. Cumhuriyet'in sorula- nnı yanıtlarken memur maaşlanna 217 bin liralık sembolik zam yapılmasına karşın, hükümetin taban fiyatlan politi- kasıyla istikrar programını deldiği eleş- tirilerine, "Demirel 1980'de buğdaya yüzde 105, yüzde 123 fiyat artışı vermiş, o zaman 24 Ocak programı delinmemiş de şündi bizim programımız neden delin- sin?" görüşüyle karşı çıku. Başbakanlık Müsteşan Ali Naci Tun- cer'le tartışmasına da açıklık getiren Doğan, bunun normal bir diyalog oldu- ğunu, kendi sözünün tutulması ile sonu- ca varıldığını bildirdi. Buğday fiyatı Doğan, Türkiye'de hala işgücünün yüzde 42'sinin tanm kesiminde olduğu- nu, bütün girdi maliyetlerinin artuğı bir ortamda çiftçiye olumsuz yaklaşılama- yacağını anlatarak, buğday fıyatlannı • Aykon Doğan, KHK'lerin iptalinden Başbakan Tansu Çiller ve kabine arkadaşı Bekır Sami Daçe'yi de sorumlu tutarak 'Dış ticaret konulannı Başbakan uhdesine aldı da ne oldu? Teşkilat yok oldu işte. Buyurbakahm. Bunlar Sayın Daçe'nin sorunudur" dedi. • TabanfiyatlanylaIMF programından sapıldığı eleştirilerini reddeden Aykon Doğan 'Kararlardan sapma yok. Buğday fiyatı için, gittim Süleyman Bey'in 24Ocak sonrasında verdiği zamlara baktım; yüzde 105 vermiş, yüzde 123 vermiş. O zaman sapma olmamış da şimdi niye olsun?' şeklinde konuştu. şöyle savundu: "Ben buğday fiyatlannı verirken, hep 1980'de ne yapılmış diye baktun. O za- man Süleyman Bey yüzde 105 zam vap- mış. Siz bizimkini çok görüyorsunuz, ama Süleyman Bey yüzde 123 zam yap- mış, o zaman programdan sapma olma- mış da şimdi mi olacak? Mazotu, gübre- yi, ilacı arttırıyorsun, suyu, elektriği artınyorsun, oysa tanm reel bir üretim ve eli mahkum bu girdilere." Aykon Doğan, "Mercimek için de 100 milyar liralık görev zaran tahsis edü- di. Bu da programdan sapma değil mi" sorusu üzerine şunlan söyledi: "Mercimek olayı çok spesifik. Güney- doğu'da daha çok hububat gibi algılanı- yor, alternatif iirün olarak görülüyor. Görev zaran tahsisi bir sapma olarak gö- rülebilir, ama üzerinde durulmayacak kadar önemsizdir." Yetkilerin budanması Aykon Doğan, Hazine ile Dış Ticaret müsteşarlıklannın, Anayasa Mahke- mesi'nin ilgili kararnameyi iptal etmesi nedeniyle fiilen yok olması konusunda da "Ne yapalun. yok olsun. Biz evrakla- ra imza atıyonız. Bizim yetkilerimizin ktsıtlandığı yok ki. O kısıtlandı dedikleri vetkileri kullanmak isteven varsa, buvur- sun kullansm bakalun. Yetki kullanmak sorumluluk almayı da getirir, nerede yet- kimiz ktsıtlanmış?" değerlendirmesini yaptı. Aykon Doğan, Başbakan Çiller'in Dış ticaret MüsteşarlığYnı kendi uhdesi- ne alması, ancak Anayasa Mahkemesi'- nin buna olanak tanıyan kararnameyi iptal etmesi üzerinde. "Ne olmuş o dö- nem içinde? Ne yapüımş? Almtş da ne ol- muş? Kanunu yok olmuş. Buyur baka- lun" diye konuştu. Devlet Bakanı Doğan, Çiller'in geçen hafta Adana'daki toplantı için sadece kendisine değil, toplantıya kaülacak tüm bürokratlara uçağını tahsis ettiğini anımsatarak "Toplantıya katılacak her- kese tahsis etti, niye benim gönlüm ahn- mış oluyor? Benim gönlüm kırık değil ki" dedi. Doğan, Başbakanlık Müsteşan Ali Naci Tuncer'learasındaki tartışmayı ise "Netice iribarıyla bizim dediğimiz oldu, komisyonu kurduk, gereğini yaptık, olay budur. Kendisi (Tuncer) 'Komisyona ge- rek var mıdır?' diye sordu. Ben o komis- yonu kurmasaydım çalışma sonucian- mazdı" diye özetledi. Doğan, Devlet Bakanlığı'ndan alına- rak Maliye BakanlığYna kaydınlacağı yolundakı söylentileri de şöyle değerlen- dirdi: "Bununla hiç ilgileruniyorum, hiç ba- kan olmamâk da beni enterese etmez. Be- nim bir inancım var, göre» talep etmem, görevden de kaçmam. Sonuna kadar, gö- türebildiğimiz kadar götürürüz görevi." Aykon Doğan, ekonomik ortamla il- gili iyimserliğini koruduğunu, ancak "üçer ayük periyodlar" için konuştuğu- nu belirterek sözlerini,"Yüuı son çeyreği için ise bir şey diyemem. Üçer aylık düşü- nür haldeyiz hepimiz" diye tamamladı. Kurumun gözden çıkanldığını belirten Özçelik-îş Başkanı Türker'Alternatifımiz kalmadı' dedi Karabükay sonundayürüyecek AHMET ÇELİK Karabük çabşanı sesini yük- seltmeye hazırlaruyor. 'Yıl so- nuna kadar satuamazsa kapatı- lacak' karannın açıklanmasın- dan bu yana işletmenin kapaül- maması için ellerinden gelen her şeyi yaptıklanm belirten Ozçe- lik-İş Sendikası Başkanı Metin Türker, Ankara'ya yürümekten başka altematiflerinin kal- madığıru belirtti. Türker. "Şu ana kadar bizden ne isterirse ya- pacağunızı, ber fedakarlığa hazır olduğumuzu söyledik. Cevap gel- medi. 4 ay bekledik, ancak hükü- met Karabük'ü gözden çıkamuş olacak ki kimse bir şey söylemi- yor. Görünen o ki, işletmeler şûn- diden kapatümaya sevkedildi" dedi. Ankara'ya yapacaklan yürii- yüş ile ilgüi olarak yoğun bir çalışma içinde olduklannı belir- ten Metin Türker, şöyle konuş- tu: "Şu anda ne yapacağız, yürii- yüşe nereden başlay acağız, bizi nerede durduracaklar gibi konu- larda konuşuyoruz. Hazırlıkla- runız ağustos ayı sonunda ta- mamlanacak. Tüm dentokratik kitle örgütleri, sendikalar ve halktan destek bekliyoruz. An- cak yürüvüş başladığında geriye dönüş yok." Kardemir'le ilgili son geliş- Sendikalar birbirine destek veriyor. Maden-İş ve Özçelik-İş'in bugün Zouguldak'ta düzenleyecekleri toplantıda Taş Kömüj Kurumu'nnpJ^patılması konusu tartışılacak. Özçelik-İ,§ sendikası da topfantıya katılarak ay sonunda yapac Ankara yürüyüşü konusunda katılımcılardan destek isteyeoek'/ TANER CAN1URT Özçelik-İş Karabük lemsilcisi Karabük gözden çıkarüdı Hükümet kontinü kütük yatınmını hiçbir kaynak aktarmadan sadece kefıl olarak gerçekleştirmek için bile kılını kıpırdatmadı. Karar çıkararak işletmeyi kapatamayacaklannı . anladılar. Şimdi venm arttıra- ' cak yatınmlan engelleyerek fabrikayı kendi kendini kapata- cak duruma getirmeye uğraşı- yorlar. 1986'danbu yana 350 milyon dolar harcadılar, şimdi 'bizim dediğimiz oldu' diyecekler. Oysa 48 milyon dolarlık kontinü kütük yatınmı fabrikanın kurtulması için yetecek. Bunun için devletin cebinden para da çıkmayacak. Hükümetin kendilerini oyaladığına inanan işçüer son çare olarak yürümeyi seçtiler. meler konusunda Enerji Bakanı Veysel Atasoy'la iki kez görüştü- ğünü belirten Türker, "Kendisi- ne Başbakan'ın talimatı doğrul- tusunda Karabük'e ne zaman ge- leceğini sorduk. Fakat geçen haf- ta benüz rapor kendine ulaş- madığından inceleme fırsatı bula- madığını söyledi. Geçen cuma günü tekrar görüştük ne zaman geleceğini bir kez daha sorduk. Bize tran'a gideceğini söyledi. Kendisine "Başbakan görevlen- dırdiği halde neden ilgjsiz oldu- ğunu' sorduğumuzda ise, 'Ben Geldiğim zaman tesislerin ka- patılmayacağmı söylemem îazım' dedi. Israr ettiğimizde de Iran'a gitmeden önce araya sıkıştu-acağını söyledi. Böyle bir yaklaşun içinde olunduğuna göre demek ki hükümet Karabük'ü ve 5 bin 150 çauşanı gözden çıkarmtş. "Tesislerin özel sektör baskısma kurban edıldiğıni bir kez daha vurgulayan Türker. bunu da şöyle açıkladı: "Demir Üretküeri Derneği. 5 Nisan Ka- rarlan'ndan sonra inceleme yaptılar ve Karabük'ün sektörün gelişimi açısından kapatümaması gerektiği doğnıltusunda bir rapor hazırladılar. Fakat sonradan ark ocaklan ve ithalatçı fırmalar der- neğe baskı yaparak hazırladı- kları raporun kendi çtkarlanna aykın olduğunu ileri sürerek iş- letmenin kapatümasının pazar- larını genişleteceğini belirttiler. Bir süre sonra ikinci bir rapor yayımlandı. ikinci raporda fabri- kanın kapatuması gerektiği vur- gulandı. Bu da çıkar çorelerinin baskısı sonucu oldu." 2 BÎN 500 MADENCÎYE ZORUNLU EMEKLİLİK Bir darbe de Zonguldak'a AYŞE SAYIN ANKARA - Hükümet, ma- denci kıyımı için düğmeye basü. Zonguldak Taşkömürü Işletmeleri'ne bağlı ocaklarda çalışan ve hizmet yılını doldu- ranlardan yaklaşık 2 bin 500 iş- çinin emekliliği için süreç baş- laüldı. Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, kurumun zarar et- mesi ve kapasite fazlalığı nede- niyle Taşkömürü İşletmeleri Yöneüm Kurulu'nun önerisi doğrultusunda Maliye Ba- kanlığı'njn onayıyla, emekülik için tebligata başlandığını bil- dirdi. ANAP iktidanna karşı madenci direnişine destek veren SHP'nin de ortağı olduğu koa- lisyon hükümeti, 10 bin maden işçisinin işine son verilmesini planlıyor. Kamu işçilerine enflasyon oranında zam yapılmasını ön- gören toplu sözleşme hükümle- rine karşın 3 aydır ödeme yap- mayan hükümet, Türk-İş'le 15 ağustos pazartesi günü yeniden masaya oturacak. HedeflObinişçi DYP içindeki, bölge millet- vekiUerinin tepkisiyle karşı- lanan ve "isteğe bağlı olmayan" uygulama için çabşmalar ta- mamlandı. Başbakan Tansu Çiller'in, 10 bin işçinın bu yön- temle emekli edilmesini plan- ladığı ifade edilirken, ilk aşama- da, emekülik için hizmet yılını dolduran 2 bin 500 dolayındaki işçi için çıkarma işlemleri baş- ladıldı. 97'de hiç işçi kalmayacak ZONGULDAK (Cumhuriyet) -Hükümetin zarar eden KİT'lerin kapatılması poütikalan doğnıltusunda TTK Genel Müdürlüğü yirmi yıknı dolduran 2309 maden işçisini emekliye sevk etti. Gene! Maden İşçileri Sendi- kası(GMİS), Maden Müh. Odası (MMO) ve Özel GüvenKk Görevlifcri Sosyal Yardımlaşma ve Dayamşma Vakfı adına yapılan basın açıklamalannda hükümetin aldığt kapatma karan sert bir şekilde eleştirilerek "Maden ocaklanre kapattumayız" denildi. TTK Genel Müdürlüğü, Zonguldak'ta DPT raponına tepkiler büyürken 20 yılı dolan 2309 maden işçisinin çıkışını verdi. Genel Müdürlüğün bu karannı işçıler. "Zonguldak'iB kapatıtanası otomatiğe bağlandı. TTK' ye işçi almmaz ise 1997 ydaıda ocaklarda cauşacak işçi kalmayacak" diye tepküerini dile getirdiîer. Cumhuriyet'in konuya ilişkin sorulannı yamtlayan Devlet Bakanı Daçe, çalışmalan Mali- ye BakanlığYnın yürüttüğünü bildirdi. Tebligat işlemlerine, Taşkömürü İşletmeleri Yöne- tim Kurulu'nun karan doğ- nıltusunda başlandığını kay- den Daçe, "Sonuçta bu insanları sokağa atmıyoruz, emekli ediyo- ruz" açıklamasını yaptı. Öte yandan hükümet, kamu sektöründe çalışan işçilerin üc- retlerine enflasyon oranında zam yapılmasına ilişkin toplu- sözleşme hükümlerini yerjne getirmeyen hükümet, Türk-İş'- in "vadeli ödeme" önerisi konu- sunda henüz karar vermedi. Devlet Bakanı Daçe, Türk-İş yönetiminin, hükümete sun- duğu, "ödeme" planı üzerinde incelemelerini sürdürdüklerini belirterek. pazartesi günü yapı- lacak toplantıda. "uzlaşmaya vanlmasını dilediğini" söyledi. Türk-İş Genel Sekreten ve Ge- nel Maden-İş Sendikası Genel Başkanı Şemsi Denizer, uygula- maya karşı tavır belirlemek üze- re. işçi ve bölge milletvekillerinin çağnb olduğu bir toplantı yap- mak üzere dün Zonguldak'a gitti. Konuya ilişkin Cumhuriyet'in sorulannı yamtlayan Denizer, bugün yapılacak toplantıya, işçi- ler ve halkın yanı sıra, bütün Zonguldak mületvekillennin de çağnlı olduğunu belirterek, hü- kümete geri adım atürabilmek- için strateji belirleyeceklerini söy- ledi. Bu konuda Zonguldak mil- letvekillerine büyük görev düştü- ğünü kaydeden Denizer, şunlan söyledi: "Bu milktvekilleri, hükümetin bu yanhş tavn devam ettiği süre- ce biz istifa ederiz' dedikleri tak- tirde, hükümet hiçbir şey yapa- maz. Ama eğer bu tavn sergîle- mezlerse bu millervekiUeri görüş- lerinde samimi değiller demektir. O zaman da biz onlan Zonguldak halkına şikayet edeceğiz." SHP'nin onayı bekleniyor Ozelleştirmede DYP-ANAP ittifakıANKARA (Çumhuriyet Bü- rosu) - Kamu İktisadi Teşeb- büsleri'ru (KİT) "devletin sırtııt- daki kambur" olarak gören hükümetin DYP kanadı, ozel- leştirmede amaca ulaşmak için ortağı SHP">i ikna etmeve çalı- şacak. Başbakan Tansu Çiller'- in isteğiyle. önceki gün ANAP yöneticileriyle özelleştirmeye destek istemek amacıyla bir araya gelen devlet bakanlan Beliir Sami Daçe ve Aykon Do- ğan. "SHP'nin görüşlerini aldık- tan sonra, önerileriniz konusun- da net bir yanrt verebiliriz" mesajını iîettiler. Daçe, ANAP'la görüşmenin olumlu bir hava içinde geçüğini belirte- rek "Ancak, burada, SHP ile bizinı ortak bir görüşe varmamız önemli" dedi. Başbakan Çiller'in. özelleş- tirme yasalannı TBMM'den geçirebilmek için hükümet or- tağı SHP ve muhalefetle "uzlaş- ma" sağlanması amaayla gö- revlendirdiği DYP'li bakanla- nn gırişimleri sürüyor. ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmaz'- ın, yasa ile yapılması ve karnu bankalanndan başlanması ko- şuluyla hükümetin özelleştirme çabşmalanna destek verebile- ceklerini açıklamasının ardın- dan, ana muhalefet partisi yöneticileriyle görüşen devlet bakanlan Daçe ve Doğan. top- lantıdan hemen sonra SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın'a bilgi verdiler. Bekir Sami Daçe, Cıımhııri- yet'e yaptığı açıklamada, özel- îeştirme yasalannın "uzlaşma" ile TBMM'den geçmesiru iste- diklerini beiinerek, önümüzde- ki perşembe günü SHP, RP ve ANAP'ın katılımıyla. bu konu- da bir toplantı yapacaklannı bildirdi. Böylece TBMMde grubu bulunan siyası partilerin özelleştirme konusundaki öne- rilerinin değerlendirileceğini kaydeden Daçe. ancak öncelik- le SHP ile anlaşmaya varmalan gerektiğine dikkat çekti. DYP'ye özelleştirme konu- sundaki önenlerini sunan ANAP Genel Başkan Yardım- ası Mehmet Keçecuer de DYP- li bakanlarla görüşmelerinin olumlu geçtiğini bildirdi. Keçe- ciler. "Sayın bakanlar, bizim önerilerimize katıMıklanm, an- cak SHP'nin görüşünü almalan gerektiğini ifade ettiler. Tabü or- taklanyla uzlaşmaya varmalan önemli" görüşünü dile getirdi. ANAP'ın özelleştirmeye önerileri ve destek koşullannın biündiğine de dikkat çeken Ke- çeciler. şunlan söyledi: "Önceki gün yaptığımız gö- rüşmede. alelacele hazırlanmış ve KHKleri ihma eden bir ka- nun metni getirdiîer. Onun için- de birtakım sakıncalı hükümler var. Biz temel prensipterimizi kendikerine söyledik. 'Bunlara uygun kanun getirirseniz, yar- dımcı oluruz' dedik. Bizim öne- rilerimiz belli. Bir kere, özeDeş- tirmeye kamu bankalanndan başlanmalı. Bir başka önerimiz, Belediye İktisadi Teşebbüsleri'- nin de (BtT) özelleşnrme kapsa- mına alınması. Aynca bir yan- dan özelleştirme yapılırken yeni KtT ve BİTler kurulmamalı." IŞÇEVIN EVRENENDEN ŞÜKRAN SONER Medyann Arka BahçesiBir lokantanın temizliğine bize sunu.lan servise bakıp karar veririz. Oysa çok şık, lüks, temiz görünümlü bir lo- kantanın mutfağı sağlığımıza zarar verecek ölçülerde pis olabilir. Medya çalışanları, Türkiye'deki demokrasi, insan haklan, sendikal haklar, kirlenen siyaset, yaşamın her alanına yönelik haber ve yorumları verirler. Medya- nın arka bahçesini, kendi konumlarına ilişkin her şeyi, çirkinlikleri, haksızlıkları saklamak koşulu ile. Sendikal haklardan söz eden, işçinin hakkını gaspe- den siyasetçiyi eleştiren gazetecinin, kendi patronuna karşı haklarından söz edebilmesi yasaktır. Televizyon- gazete çalışanlarının sendikal haklardan yararlanmayı, sendikalarda örgütlenebilmeyi düşünebilmeleri, med- yadan dışlanmalarını gerekli kılacak kadar büyük bir suç olur. Hak-hukuk üzerinde mangalda kül bırakmayan ünlüyıldızyorumcular, holding patronlarınınçıkarları ile bağlantılı, sermayenin çıkar çatışmasında taraf tutmak zorundadırlar Sıradan bir okur atlayabilir, ancak biraz dikkatli olanı, ünlü yorumcunun patronunun, calıştığı holdingin banka, başka sanayi işletmeleri çıkarları ile bağlantılı, hükümetlerden koparılacaktavizler, krediler- le uyumlu, gerçekleri çarpıtan yorumlarını ayırabilir. Herkese hak-hukuk dersi veren başyazar, aynı gazete- de çalışan arkadaşlarını, sendikadan istifa etmezlerse işten atmakla tehdit edebilir. Medya holdinglerinin başında artık asgari demokrasi, sendikal haklar kavramlarını tümden reddeden patron ve yöneticiler var. Günahı, sevabı ile gazeteci kökenli, sınırlı ölçülerle de olsa gazetecinin kimliğine, bağımsız düşüncelerini, inançlannı dile getirme hakkına saygılı patronlar bir bir yok oldu. Onların gidişi ile birlikte de basın çalışanlarının örgütlenmesi, Türkiye Gazeteciler Sendikası çatısı altında toplu pazarlık ve her tür sendikai haklannı kullanabilmeleri güçleşti. Sendikal hakların kullanılabildiği kimi gazeteler kapandı, kiminde çalışan- lar işten atılma tehdidi ile zorla toplu olarak sendika üye- liğinden istifa ettirildi. Gazeteler ve televizyonlar, ülkemizde işçi sınıfının ve sendikal örgütlenmenin, işçi haklarının belini büken ta- şeronlaştırma uygulamalarının en yaygın, en başarılı örneklerini oluşturdular. Holdingler içinde, çalışanlar sayısız şirketlere dağıtılarak sendikal hakların kullanıl- dığı işletmelerde de önemli çoğunluğun sendikasız, hat- ta kayıtsız, sigortası, vergisi ödenmeksizin, kaçakçalış- tırılması sağlandı. Siyasi iktidarlar asla medya gücünün karşısına çıkamadıklan için deyasa, hukukdışı bu uygu- lamalar giderek yaygınlaştı ve ülke çapmda bütün üre- tim alanlarında genel uygulamaya kötü örnekleri oluş- turdu. TGS üyeleri şu günlerde Hürriyet gazetesinde sendi- kadan istifaya zorlanıyorlar. Daha önce benzer bir uygu- lama Milliyet'te yaşanmıştı. Hürriyet ve Milliyet'e ilişkin aleyhte her gelişmeyi büyüten Sabah grubu ve televiz- 'yonların sesi soluğu çıkmıyor. Çünkü oralara zaten hiç- bir dönem sendika sokulmamtştı. Şeriatı, hakkı savu- nanlar ise çalışanlarını en ağır sömürenler. Holding pat- ronları medyadan sendikayı, sendikal haklan temiz- lemeyi öylesine kafalarma koymuşlar ki bir yandan da işveren sendikasımn sendika niteliğindeki örgütlenme- sinden vazgeçip derneğe çevirmeye ve adını da ona göre değiştirmeye hazırlanıyorlar. Medya, Türkiye'de sendikal hakların, sonuç olarak demokrasinin, insan haklarının olmadığı bir düzene öncülük yapıyor. Medyada uç noktaya varan sendikasıztaştırma, sendi- kal haklan yok etme hareketi, aslında bütün iş dünyamı- zı çok tehlikeli, bulaşıcı bir hastahk gibi yakalamış gözü- küyor. Türkiye'de özel sektörde kala kala 250 bin sendi- kalı çalışan kaldı. Sadece hükümet değil, ülkedeki tüm insan haklan, demokrasi, sendikal haklar savunucuları, ilgili, sorumlu bütün örgütlenmeler, kafalarını kuma gö- men kuş örneği, olup biteni, ilgisiz seyrediyor. Hele de medyanın arka bahçesinde olup bitenlere, kimsenin gıkı çıkmıyor. ACIKAYIP Basın dünyasının genç yeteneği, Dürüst, onurlu, çalışkan, bilgili arkadaşımız Kameraman SALÎH PEKER trafık canavan denilen büyük sorumsuzluğa kurban verildi. Tüm sevenlerinin acısını paylaşıyoruz. G. Ü. BASIN Y AYIN \1JKSEK OKULU'NDAN MEZUN DOSTLARI BBC VVORLD SERVICE'İ DİNLİYOR M U S U N U Z ? BBC VVORLD SERVICE'ın yaymlarını Türkçe veya Ingıhzce olarak dınlıyorsanız "BBC DINLEYİCİLERİNİN BBC YAYINLARI İLE ILGILI GORUŞ BEKLENTİ ve ONERILERİNl" saptamaya yonelik gerçekleştireceğimiz bir araştırma n;ın sızın de goruşlerinizi almak isteriz. LÜTFEN BİZİ ARAYINIZ ! Bugunden ıtıbaren her gün 9.00 -18.00 arası Zeynep EL ı arayarak bilgi alabilirsiniz. PİAR PİAR-GALLUP ARAŞTIRMA ŞİRKETİ TEL: (0-212) 274 55 66 (5 Hat) TASARRUFLARINIZA ARTI 10 PUANTasarruflarınıza Enflasyonun üstünde (Toptan Eşya Fiyat Endeksi ortalaması) artı 10 puan VakıfBank'ta ! VdkrfBank21 Yuzyıl Bankacılığı