Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 AĞUSTOS1994 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Yılniaz, Çiller'i
tekzip edecek
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ANAP Genel
Başkanı Mesut Yılmaz,
kendisini "muhteşem kaçak"
diye niteleyen Başbakan
Tansu ÇiUer'i, mahkeme
karanyla "tekzip" edecek.
Yılmaz, Çiller'in Türkiye
ElektrikKurumu(TEK)
salonundaki grup
toplantısında yaptığı ve
TRT'nin de naklen
yayıMladığı konusmasmda-,
kendisine "sataşma olduğu"
gerekçesiyle, "yanıt ve
düzeltme hakkı" istemiyle
açtığı davayı kazandı.
W,seçim
içinhazır'
•ANKARA (ANKA) - DYP
Genel Başkan Yardımcısı
İsmail Karakuyu, DYP'nin
her zaman seçime hazır
oldugunu ve hiçbir seçimden
kaçmayacağıru belirterek
" Ancak Türkiye'nin içinde
bulunduğu dönemde
yapılacak seçim. yeni yeni
bunalımlara yol açacak
sonuçlar verebilir" dedi.
ANAP Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'ın özelleştirme
konusundaki manevralarile
"partisinin öiümünü",
geciktirmeye çalıştığını ileri
süren Karakuyu,
ANAP'hlan DYP'yeçağırdı.
Jsmail Karakuyu DYP
Genel Merkezi'nde
düzenlediği basın
toplantısında, ANAPGenel
Başkanı Mesut Yılmaz'a
yüklendi. Partilerindeen
büyük talihsizliğin ortak
irade, inanç bütünlüğü ve
gelecek ümidinin kalmaması
olduğunu belirten
Karakuyu, bu yola giren
partilerin ölüm rayına
oturup bitişini beklemek
zorunda kaldıklannı söyledi.
SOPU çalınma
davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Danıştay 8. Dairesi,
ÖYS sorulanrun çahndığı
savıyla Avukat İdris Köylü
ve Nusret Senem tarafından
açılan davada, yürütmenin
durdurulması istemini
reddetti. Sınavın iptali
istemine ilişkin karar,
önümüzdeki günlerde
yerilecek. Davaa Avukat
İdris Köylü, 8. Daire karan
için itirazdilekçesi vereceğini
söyledi.
Alpago, yine
atama yaptı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Kadın sorunlan ve
sosyal hizmetlerden sorumlu
Devlet Bakanı Önay Alpago,
baa akademisyen
bürokratlan görevden
almasının hemen ardından
danışman ataması yaptı.
Bürokratlan, yasal dayanak
ojmadığı gerekçesiyle, başka
bir statüyle görevlendirmek
istemeyen Alpago'nun,
danışmanlığına, Çalışma ve
Sosyal Güvenlik
Bakanlığı'nda memur olarak
çahşan Nilgün Aklan'ı
getırdiği öğrenildi.
Gökçek'ten
basına suçlama
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Ankara Büyükşehir
Belediye Başkanı Melih
Gökçek. düzenlediği basın
toplantısında kendisine soru
yönelten gazetecilerle tartıştı.
Düzenlediği basın
toplanusını, açıklama
, yapmak yerine şova
dönüştüren Gökçek, bir
gazeteciyi de 'para karşılığı
şirketler lehine haber
yapmakla' suçladı.
Liberal Parti'de
görev dagılımı
• tstanbul Haber Servisi -
Liberal Parti Başkanlık
Divanı belirlendi. Liberal
Parti'den yapılan açıklamaya
göre. Babür Benderlioğlu,
Hakan Çizem, RaifTerzi,
Erdal Dalyan ve Cem Mekik
genel başkan
yardımcılıklanna, Işıl Alatlı
genel sekreterliğe. Ihsan
Aydın genel sekreter
yardımcıhğına, Mehmet
Nuri Üke ise muhasip üyeliğe
seçildiler.
Menderes:
DP'de birleşin
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Demokrat Parti
Genel Başkanı Aydın
Menderes, ANAYOL
formülü için DP çatısı
önerdi. Partisinin genel
merkezinde düzenlediği
basın topylantısında ANAP
ve DYP'ye, DP'de birleşme
çağnsı yapan Menderes,
birleşme durumunda Tansu
Çilier ya da Mesut Yılmaz'ın
genel başkanlığı için yeşil ışık
yaktı.
SHP kurultayında muhalefet umduğunu bulamadı. Gürkan: Partide statükocu bir anlayış var
Dk rauntKarayalçın'ın
•SHP lideri Karayalçın,
olağanüstü kurultay isteyen ve
koalisyondan çekilme
eğüiminde olan parti içi
muhalefet temsilcilerine,
'MC'ye karşı hükümete devam'
dedi. Karayalçın, sürekli
tartışma ve kavga görünümü
veren bir partinin güvensizlik
yarattığına dikkat çekerek,
'Çokseslilik kadar, disiplin de
ağırlık taşımalı' diye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın,
partisinin 7. küçük kurultayında, olağa-
nüstü kurultay isteyen ve koalisyondan
çekilme eğiliminde olan parti içi muha-
lefet temsilcilerine, "MC'ye karşı hükü-
mete devam" dedi. Karayalçın, "tartış-
maların kavgaya dönüştüğü, kavganın
kurumlaştığı bir parti görünümiinün gü-
vensizlik yarattığına" dikkat çekerek,
"Çokseslilik kadar, disiplin de ağırlık ta-
şımalı" dedi. "Karalanmış sayfaları ka-
patarak yeni bir dönem başlatümasınT
isteyen SHP lideri, "bugüne kadar ola-
ğan kurultaylann 6 katı kadar olağanüs-
tü kurultay toplandığmı" anımsatarak
yeni bir girişime karşı olduğunu ortaya
koydu.
Kurultayın ilk gününde söz alan il
başkanlan büyük ölçüde Karayalçın'a
destek olurken parti içi muhalefet um-
duğunu bulamadı. Grup Başkanı Aydın
Güven Gürkan, "iç kararhlık görmediği
için bir süre parti içindeki çalışmalarına
ara verme karan aldığmı" açtkladı. Gür-
kan,"Kurultayımızda, sonınlann üzerine
gidecek cesareti göremedim. Statükocu
bir anlayış hakim" dedi. Kurultayda bu-
gün, muhalefetin önde gelen isimleri
Gürkan ile Grup Başkanvekili Ercan
Karakaş'ın söz alarak Karayalçın'ı eleş-
tirmeleri bekleniyor.
SHP'nin 7. küçük kurultayı, dün Bü-
yük Ankara Oteli'nde başladı. SHP li-
deri Murat Karayalçın. bir saati aşan
konuşmasında, öncelikle tüm katılımcı-
lardan "her türiu eleştiriyi açıkça" yap-
malannı istedi ve "hiçbir eleştiri nede-
niyle kırılmayacağını, eleştirilere gönül
koymayacağını" söyledi. Karayalçın,
"Kimsenin sesini baıtda kaydetmeye ge-
rek yok" sözleriyle eski Adalet Bakanı
Seyfî Oktay'a sitem ederken sözlerini.
"Bilmeden, istemeden 11 ayda kırdığım
arkadasjarım düşüncelerini ifade ederler-
se özür dilerim. Bunu küçüklük olarak
görmem" diye sürdürdü.
SHP lideri, konuşmasında parti içi
tartışma üslubuna uzun bir bölüm ayır-
dı. Karayalçın, giderek kurumsallaşan
tartışmalann kamuovunda partiyle iîgi-
b' güvensizlik anlamına gelen değerlen-
tNÖNÜ ALKIŞLARLA KARŞILADI - SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, küçük kurultayın yapüdığı salona
ginüğinde partinin "Onursal Genel Başkanı' Erdal fnönü tarafından alkışlarla karşılandı. Karayalçın, kurultayı açış ko-
nuşmasında, 'Yeni MC'lerin gebnemesi' için hükümete devam edeceklerini vurguladı. (Fotoğraf: AA)
dirmelere yol açüğını anlattı. Karayal-
çın. bu güvensizliğin gözönünde bulun-
durulmasını isteyerek, "Çokseslilik ka-
dar disiplin de ağırlık taşımalı. Çoksesb-
liğin disiplin içinde işieyebileceği bir eşiği
tanımlamalıyız. Bu kurultaydan benim
temel beklentim budur" dedi
'Yeni MC'lere izin yok'
Karayalçın, demokratikleşme paketi-
nin yaşama geçirilmesi koşuluyla hükü-
mette kalmaktan yana olduğunu yinele-
di. Karayalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümette kalma konusunu, MC
tehdidiyle ilişkilendirmiyonız. Kuşkusuz
MC bir tehdittir. Yeni bir MC korkul-
ması gereken bir gelişmedir. MCIeri biz
unutmadık, halkımız da unutmadı. Dağ-
larda zafer kurultaylan yapanlarla, ha-
vaya ateş edenlerle. tran bizim aynamız-
dır, geleceğiz; ama kanlı mı kaıtsız mı
tartışması y apanlarla yeni bir MC yara-
tılmasının bu kez neye mal olacağını bili-
yoruz. Buna direneceğiz, buna izin ver-
meyeceğiz. Hükümeti ay akta tutan sade-
ce Mecüs aritmetiği değildir. Hiç baş-
kasııun bu hükümetin yıkılması için özel
bir çaba sarf etmesine, rransfer pazarlı-
kları yapmasına gerek olmadan, hükü-
met üretemeyecekse, siyasi üretim olma-
yacaksa biz bu hükümette kalmayız."
SHP lideri, konuşmasının sonunda
olağanüstü kurultay konusunda her-
hangi bir önerisi olmadiğını. ancak ku-
rultayın eğiliminin gereğini yerine geti-
receğini açıkladı Karayalçın. "Şimdiye
kadar olağan kurultay ların 6 katı kadar
olağaniishi kurultay yapmtş bir partide,
sorunlaruı çözümü için hiç olmazsa ola-
ğanüstü kurultaylarla olağan kurultayla-
nn saytsının eşitlenmesinin önemi oİdu-
ğunu düşûnüyonım. L'mudumuz bireyler
değildir, halkımızdır" dedi.
SHP Grup Başkanı ve İçel Milletve-
kili Aydın Güven Gürkan. gazetecilerin
kurultayın akışına ilişkin sorulannı >a-
nıtlarken. "kurultayda aradığını bula-
madığını" bildirdı. Gürkan, "Son derece
profesyonel bir kurultay, ancak ben ara-
dığım olgunluğu göremedim. Parrimizin,
sosyal demokrasinin sorunlan >ar ve bu
sorunlar kararldık, cesaret istiyor. An-
cak, kurultayımızda bu sorunların üzeri-
ne gidecek cesareri göremedim. Statüko-
cu bir anlayış hakim" dedi.
İnsanlar gibi, partilerin de bir kaderi
oiduğunu, insanlann kaderinin "yüksek
iradeye" bağlı bulunduğunu anlatan
Gürkan, "Partilerin kaderi değiştirilebi-
lir. Ancak, sanki parrimizin kaderi yük-
sek iradeye havale ediuniş gibi gözükü-
yor" diye konuştu.
Küçük kurultaydan, olağanüstü ku-
rultay karan çıkmasını beklemediğini
ve böyle bir eğilim görmediğini ifade
eden Gürkan. kurultay eğılimı olsa bile
bunun biryaran olmayacağını söyledi.
Gürkan:Muhalefete
ara vereceğim
Önlem ahnmadığı ve sorunlar tartışıl-
madığı sürece partiden bıreysel karar-
larla aynlmalar olabileceği uyansını yi-
neleyen Gürkan, Genel Başkan Kara-
yalçın'm MC uyansına ilişkin sözlerini
de şöyle değerlendirdi:
"MC'nin iki ayağı, zaten SHP ile or-
tak. DYP bizim resmi ortağımız, MHP
ise bütün kadrolanyla hükümetin içinde.
MC'yi bu gerçek karşısında potansiyel
bir tehlike olarak göstermek bana üıandı-
ncı gelmiyor." Gürkan, bundan sonra
ne yapacağına ilişkin bir soruyu yanıt-
larken de beklemeyi tercih edeceğini ve
gelişmeleri yaşayıp göreceğini kaydetti.
Gürkan parti içi muhalefet çalışmalan-
na ara verdiğini sözlerine ekledi.
Bu arada. bazı Güneydoğu kökenli
milletvekilîeriyle il başkanlan. olağa-
nüstü kurultay karannın çıkmaması
durumunda, hafta başında partiden ay-
nlma konusunu tartışarak karara bağ-
layacaklannı bildirdiler.
NOTLAR
' Vuruşarakayrdmaya?
örgütkrdendestek
TÜREY KÖSE
ANKARA - "Koalisyona iki
ay daha devam. Başarüı olun-
mazsa vuruşarak, kavga ederek
çekilme..."
SHP Küçük Kuraltayı'nda.
örgüt, yönetime bu mesajı ver-
di. SHP bderi Murat Karayal-
çın da açış konuşmasında ben-
zer bir mesaj verdi:
- Demokratikleşme paketinüı
yaşama geçirilmesi koşuluyla
hükümette kalmayı sürdürmek-
ten yanayım. Yeni bir MC yara-
tıunasının neye mal olacağını bi-
liyoruz. Buna direneceğiz...
Son derece coşkusuz, sakin
bir kurultaya evsahipliği yapan
Büyük Ankara Oteli salonun-
da, bu sözlerden sonra ilk kez
bir kıpırdanma oldu. Genel
başkanlannı kurultay salonuna
gjrerken bile alkışlayarak se-
lamlamayı unutan partililer, bu
sözler üzerine ilk kez alkışlannı
esirgemediler.
Otelin lobisinde, girişinde
konuşulanen önemli konu, "ko-
alisyonda kalıp kalmamaya"
ilişkindi. Hiç kimse koalisyon-
da kalmayı tam olarak içine
sindirmiş görünmüyordu. "Ka-
laum" sözcüğünün hemen ar-
dından, "Ancak, mutlaka" ile
başlayan bir dizi koşul sayılı-
yordu.
Grup Başkanvekili Ercan
Karakaş, lobide gazetecilerle
sohbet ederken, bu konudaki
sorulara, "Hemen çekilelim, de-
miyoruz. Mecüs açılır, bir iki ay,
hatta sadece bir ay, aralıksız ve
karariılıkla hükümet demokra-
tikleşmeyi yerine getirecek mi,
ona baküır. GerJremezse gereği
yapılır" yanıüru verdi. Kara-
kaş, SHP lideri Karayalçın'ın
açış konuşmasını da yeterli bul-
mamıştı. "Elbette, biz de, 'Kah-
rolsun faşizm" demenin yetme-
yeceğini büiyoruz. Ancak Genel
Başkan'ın da bunlan söylemesi
yetmiyor. Şimdi konuşma sırası
bizde. Elbette biz de konuşaca-
ğız" sözleriyle tepkisini dile ge-
tirdi.
Lobide dolaşan yeni bakan-
lar, örgütlerin bir yandan kut-
lamalanm kabul ederken, diğer
yandan "rica"lan not ediyor-
lardı. Grup Başkanı Aydın Gü-
ven Gürkan, bir köşede Devlet
Bakanı Saiih Sümer ile sohbet
ediyordu. Gürkan, Karayal-
çın'ın konuşmasını doyurucu
bulmamışu. Ancak yanıt ver-
meyi de gerekli görmüyordu.
Gürkan. "II başkanlanndan da-
ha doğrudan eleştiriler gelirse, o
zaman konuşurum" dedi.
"Küskün" bakanlar, önce ör-
gütü dinlemek isüyorlardı.
Çünkü bazı örgütler adına da-
ğıtılan bildirilerde. "partiyi bu
noktaya getiren, ancak bakan-
lıktan düşünce seslerini yüksel-
ten bakanların, pek konuşmaya
haklan olmadığı" ifade edilı-
yordu. Eski Dışişleri Bakanı
Hikmet Çetin, doğrudan sataş-
ma olmadıkça konuşmayacağı-
ru vurguladı. Çetin, kendisinin
bakanlığı döneminde de doğru-
lan söylediğini anlattı. Çetin,
ABD Başkanı Clinton ile Baş-
bakan Tansu Çiller görüşmesi-
nin tutanaklannın Dışişleri Ba-
kanlığı'nda olmadığını
TBMM'de söylediğini anımsa-
tarak, Karayalçın'a şu sözlerle
çattı:
- Genel Başkanım, benim,
Cumhurbaşkanı İran'dayken
kendisiyle telefonla konuşruğu-
mu ve "'istifa etme, bekle" mesa-
jı aldığımı söylüyor. Bu kesiniik-
le doğru değil. Hem bana, bem
Sayın Cumburbaşkani'na hak-
sızİık...
Parti içi gelişmeler konusun-
da fazla konuşmak istemeyen
Çetin, konuşmayı hemen Be-
şiktaş'ın Feyyaz'ı Fenerbahçe'-
ye kaptırması konusuna taşıyı-
verdi... Kurultayın basına ka-
palı bölümünde konuşan il baş-
kanlan, büyük ölçüde liderleri-
ne destek verdiler, parti içi mu-
halefet temsilcileriniise"kanıuo-
yu önünde tartışarak partiyi y>
pratmakla" suçladılar. Parti içi
muhalefetin bazı temsilcileri ise
yönetimi eleştirerek, "Bu derme
çatma koalisyondan ayrılaum"
dediler. Çankaya Belediye Baş-
kanı Doğan Taşdelen, salonda
metni dağıtılan konuşmasında,
"MC tehdidi''ne şu yanıtı verdi:
- Böyle bir koalisyonda yer al-
mak, zaten MC'nin bir ayağı ol-
mak anlamma gelmiyor mu?
Kurultayda asıl hesaplaşma-
nın bugün gerçekleşmesi bekle-
niyor. Dün daha çok örgütü
dinlemeyi yeğleyen muhalefet
temsilcileri, bugün konuşacak-
lar.
Kurultayda kim, ne dedi?
Taşdelen: Partimiz hastadır
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kurultay-
da, Genel Başkan Murat Karayalçın yanlısı ör-
güt temsilcileri, muhalifler ile kabine dışında
kalan bakanlara sert eleştiriler yöneltirken bazı
muhalifler olağanüstü kurultay istediler.
Kurultayın dünkü bölümünde söz alan bazı
partililerin dile getirdikleri görüşler şöyle:
Ömer Türkçakal (Kocaeli İl Başkanı): Parti
içi kavgayı yeniden gündeme taşıyacağı için se-
çimli olağanüstü kurultaya karşıyız. Ancak
program ve tüzük kurultayı toplanabilir. Ayn-
ca genel başkanımızın. demokratikleşme pake-
ti ve memur sendikalan gerçekleşinceye İcadar
koalissonda kalma gorüşünü destekliyoruz.
Hilmi Değirmenci (İzmir İl Başkanı): Seçimii
olağanüstü kurultay istemiyoruz. Örgütümü-
zün görüşü, program kurultayırun gerçek-
leşmesidir. Demokratikleşme paketinde yer
alan vaatler bir takvime bağlanmalı, koalisyon
bu takvimi gerçekleştirmek için sürmeli.
Doğan Taşdelen (Ankara il temsilcisi ve Çan-
kaya Belediye Başkanı): Partimiz hastadır.
kimlik bunalımı yaşamaktadır. Tabanın sesi
kısılmıştır. Son 18 ay içinde 458 yargısız infaz.
işkencede ölüm ve gözaltında kayıp olayı ger-
çekleşti ve 105 aydın cezaevine konuldu. Sağın
içine düşürmüş olduğu bu çukurdan
çıkmamız. bu derme-çatma koalisyondan ayn-
lmarruz gerekir.
Tufan Gezer (Mersin temsilcisi): Partinin
içinde bulunduğu durumun suçlulan bulun-
malı. Suçlu örgütse. cezalandınlsın. Ama, ge-
nel merkez ise başta genel başkan olmak üzere
herkes hesabıru versin. Eğer burada söyledikle-
rimiz, bu lüks salonlarda kalacaksa. Sayın Ge-
nel Başkan, sizin ölünün başında son duasını
okuyan bir imamdan farkınız kalmaz.
Te>fık Çavdar (Parti meclisi üyesi): SHP
hem aldığı oy itibanyla hem de söylemlerini
bütünüyle yitirmesi açısından dibe vurmuş bir
partidir. SHP liderleri, sürekli olarak partiyi
toparlayacı değil, bir hizip lideri gibi genel baş-
kanlık yapmışlardır. Parti, sadece birer postun
kapıldığı çıkar odağı haline gelmiştir. "Biz gi-
dersek MC gelir" savı yanlıştır. Çünkü bu hü-
kümet, 70'li yıllann MC'lerine taş çıkaracak
uygulamalara imza atmıştır.
Yüksel Çengel (İstanbul il temsilcisi): Bana
çamur atanlara bugüne kadar cevap verme-
dim, çünkü bu tür konuşmalann hangi plat-
formda yapılacağını bilirim. Ben 1 milyon kere
Taksim Meydanı'nda yargılanmaya hazınm.
Yılmaz: Istifalann arkasında devlet tezgahı var
'ANAP komployu aşacak'
İstanbul Haber
Servisi- ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut
Ydmaz, partisınde
yaşanan istifalan.
devlet tarafından dü-
zenlenmiş bir komp-
lonun sonucu olarak
değerlendirdi.
ANAP lideri Me-
sut Yılmaz, dün Fa-
tih Camii'ne gelerek
cuma namazı kıldı.
Namazdan sonra be-
raberindekilerle Fa-
tih Belediyesi'ne gi-
den Yılmaz, 10 tem-
muzda yenilenen ye-
rel ara seçimlerde be- , ,-•,_„..,• n
. -r-
ledive baskanlıânı V I e s u t Y ü m a z
' F a n h
Belediye Başkanı Tantan'a
kazanan Sadettin A N A P
' ı n n a z a r
boncuklu plaketini vererek başan diledi.
Tantan'ı ziyaret etti. Yılmaz. ziyaret sırasında rasında, hükümetin yerel
bir gazetecinin, "ANAP'taki çözülmeleri nasıl
değerlendiriyorsunuz" şeklindeki sorusuna
yanıt olarak, "Partide yaşanan istifalar çözül-
me değil, aksine direniştir" dedi.
ANAP'ın, devletin de içinde olduğu çok bü-
yük bir komployla karşı İcarşıya olduğunu sa-
vunan Yılmaz, istifalann temelinde bu komp-
lonun yattığını söyledi. Koalisyon hükümetini
oluşturan partilerin. ANAP'ı yıpratmak için
böyle bir oyuna başvurduklannı öne süren
Yılmaz, "Türkiye-
nin sorunlannın
üstesinden geleme-
yen iktidar partile-
ri, ANAP üzerinde
birtakım oyuniar
tezgahlayarak seç-
meni çaresizüğe it-
menin çabası içeri-
sindeduier. Parti-
mize karşı, devletin
de içinde olduğu
çok geniş bir komp-
lo vürünİlmektedir.
Ancak, ANAP bu
komploya karşı bü-
tün gücüyle direne-
cek ve sınavdan
gücienerek çıka-
caktır" diye ko-
nuştu. Ziyareti sı-
yönetimler politi-
kasını da eleştiren Mesut Yılmaz, 9 ağustos ta-
rihinde Başbakanlık tarafından yayımlanan ve
belediyeler ile il özel idarelerini tasarruf kap-
samına alan genelgenin yasalara aykın oldu-
ğunu ileri sürdü.
Fatih Belediyesi'nde öğle yemeğine de kalan
Yılmaz, daha sonra Svviss Otel'e geçerek Genç
İşadamlan ve Yöneticileri Derneği'nin
(GİYAD) üyeleriyle basına kapalı bir toplanü
yaptı.
POLTTIKA GimUGU
HÎKMET ÇETtNKAYA
Arayış...
SHP 7. Küçük Kurultayı neyi çözümleyecek? Bize ka-
lırsa hiçbir şeyi...
SHP kendi içinde ya'palana yalpalana sonu şimdiden
belli bir "acı sona" doğru ilerliyor. Heyecanı bitmiş, iç
dinamizmini yitirmiş bir siyasal parti yine kendi içinde
bir "iç hesaplaşmaya " giderken mutsuzgörüntülerçizi-
yor. Karşılıklı suçlamalar, kimi beklentilerin gerçekieş-
memesi SHP'yi bunalıma sokuyor.
Biliyoruz ki SHP'liler şu soruya yanıt arıyor:
"Biz neden bu durumlara düştük?"
SHP'nin il örgütlerinin büyük bir bölümünün iki gün
sürecek Küçük Kurultayda liderleri Murat Karayalçın'a
"güven duyduklannı" açıklayıp destek vereceklerini bi-
liyoruz. Hatta, SHP'nin giderek ufalmasının ana neden-
lerinden birisi olarak "basın bizi desteklemiyor" diye-
ceklerine de inanıyoruz.
Sonuç?
Sonuç değişmeyecek. İl başkanlan güle oynaya kent-
lerine dönecek...
SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Murat
Karayalçın, 20. Küçük Kurultay'da yaptığı konuşmada
yine "demokratikleşme paketinden" söz edip şöyle de-
di:
"Demokratikleşme paketinin yaşama geçmesi ikti-
darda kalmamızın ana nedenidir..."
Kaç kez söyledi bu tümceyi Karayalçın?
Belki yüz kez...
Sonuç?
Yanıtını okurlarımız versin...
Murat Karayalçın dünkü konuşmasında, "Tartışma bir
parti içinde çoksesliliği getirir" dese bile, kimi kuşkuları-
nırt da olduğunu söylemekten geri kalmadı. Karayalçın
konuşmasında, tartışmanın boyutunun giderek "parti
içinde ayrılıklan " gündeme getirmesinden korktuğunun
da altını çizdi.
Acaba SHP'de bir iç dağılma olabilir mi?
SHP'de parti içi muhalefet kanadını oluşturan Ercan
Karakaş, Aydın Güven Gürkan ve Cevdet Selvi üçlüsü
şunu istiyor:
"Bir ay içinde seçimliolağanüstü kurultay..."
Elbet bu üçlü "seçimli olağanüstü kurultay" isterken
kimi seçenekleri de koşul olarak önü sürüyor:
"Hükümetten çekilelim, 1996 seçimlehne haztrlana-
lım..."
SHP'de yaşanan acının asıl nedeni bir kimlik bunalı-
mından mı kaynaklanıyor?
SHP içindeki dağınıklığa bakılınca "evet" diyebilirsi-
niz. Ancak, SHP'li yöneticilerle konuşursanız daha farklı
bir sonuç çıkarabilirsiniz.
SHP üç yıla yakın bir süredir OYP ile birlikte iktidar.
Ama bu süreç içinde CMUK yasası çıksa da, ILO Sözleş-
meleri TBMM'den geçse de Türkiye'de demokratikleş-
me sözde kaldı. Sendikacılar. bilim adamlan, yazarlar,
yayıncılar cezaevine girdi. Kitaplar toplatıldı, insanlar
düşüncelerini açıkladıkları için mahkemelerdeyargılan-
dı.
Tüm bunlar olurken DYP'nin hükümet ortağı SHP ne
yaptı?
Şunu: Tutuklu sendikacıları, yazarları, bilim adamları-
nı, yayıncıları cezaevinde ziyaret ettı.
SHP'li il başkanlarının bazıları dün başlayan 7. Küçük
Kurultay'da şöyle diyorlardı: _>--
"Biz giderek ufalıyoruz. Tabanda heyecan kalmatiı..?"'
Tanı doğruydu... •
I
"
s
Ama bu heyecan nasıl sağlanacaktı?
işte bu soru yanıtsız kalıyordu...
Bu arada kimi öneriler de geliyordu:
"Medya önünde tartışmayalım. Bu tür tartışmalarpar-
timize zarar veriyor..."
Hikmet Çetin, Onur Kumbaracıbaşı, Seyfi Oktay gibi
SHP'li eski bakanlar iki gün sürecek olan Küçük Kurul-
tay'da söz alıp Murat Karayalçın'ı eleştirecekler.
Burada asıl önemli olan, SHP'nin bugün içinde bulun-
duğu durum. SHP iktidarda kalmakta direniyor. Gerek-
çeleri de bilinen şey: Demokratikleşmenin yaşama geç-
mesi için iktidardayız.
Hiç insana sormazlar mı:
"Şu demokratikleşme üç yıldır neden gerçekleşme-
di?" diye...
SHP havanda su dövüyor...
SHP kendi kendini kandırıyor...
SHP ile ilgili yazımızı noktaladık. Edremitten eski CHP
milletvekili bir okurumuz aradı. Şöyle dedi:
"Akçay'da Ankara Belediyesi'nin sosyal tesisleri, Re-
fah Partisi'nin eğitim merkezine dönüştü. 06 FHP 61 nolu
Refah'ın Başak-1 otobüsuyle ve diğer araçlarla sosyal
tesislere sakallı, takkeli, entarili insanlar dolduruluyor.
1994 Türkiyesi'nde çağdışı görüntüler sergileniyor. Bu
kişiler aynı zamanda tatilcileri de rahatsız ediyor..."
İZLENİMLER
YoklarKurultayı
tSMET DEMİRDÖĞEN
ANKARA - SHP'nin dün
Ankara'da çalışmalanna baş-
layan 7. Küçük Kurultayı.
daha öncegerçekleştiriienlerin
tersine. deyim yerindeyse. par-
tinin tarihine 'Yoklar Kurulta-
yı' olarak geçecek: Heyecan
yok. gerilim yok. kulis yok.
beklenti yok, coşku yok...
Önceki kurultaylar anım-
sandığında, akla ilk gelenler.
Anadolu'nun çeşitli yörelerin-
den çeşitli umutlarla Ankara'-
ya koşmuş, kurultay salonuna
girebilmek için türlü \ollan
deneyen ilçe başkanlan, par-
tililer, bir otel salonu yerine
büyük bir sinema ya da top-
lantı salonunda parti kamuo-
yuna ve basına açık tartışma-
lar, eleştiriler, özeleştiriler. az
sonra kıyasıya elestirilecek
Genel Başkan Erdal İnönü yü
alkışlar arasında karşılamalar,
salonda laikliğe ve emeğe sa-
hip çıkıldığına işaret eden pan-
kartlar...
Bu kez yer bir otel salonu,
kapıyı zorlayan yok..
Genel başkan salona giriyor
farkedilmiyor. açış konuşma-
sını yapmak üzere kürsüyeyö-
neliyor, alkış yok.
Hükümette kalma ve olağa-
nüstü kurultayın toplanması
konusu tartışılacak, beklenti
yok...
Parti içi muhalefette birlik
yok...
Küçük kurultaya sunulacak
karar tasanlan, sonuç bildir-
gesi taslağı yok.
Ortalıkta sıkça görülen
belediye başkanlan yok.
Geleneksel olarak SHP ku-
rultay salonlannın duvarlannı
süsley en "Emek en yüce değer-
dir" ve "SHP laikligin savumı-
cusudur" pankartlan yok..
Kürsüde Genel Başkan
Murat Karayalçın, ülkede
neredeyse tacirliği' yapılan
değişimi anlatıyor: "Değişiın
sürecini de değiştirmek. Değişi-
mi yakalayabilmek ve uygula-
yabiimek..."
Bu sırada Antalya il örgûtü-
nün bildirisi dağıtilıyor:
"SHP yalnı/ca laikligin sa-
vunucusudur (...) gibi yapay
gündem maddeleri kaldırüma-
lı..." Bir parti yöneticisi altmı
çizerek vurguluyor: "fl baş-
kanlannın üçte ikisi müteahhit,
partiye kalbiyle değil, kesesiyle
bağlı."
Bildiri ve değerlendirmeye
bakılınca, SHP'nin 'değişimi
yakaladığı' söylenebilir, laik-
likle ve emekle ilgili pankartla-
nn bulunmaması anlayışla
karşılanabihr!
Bu yoklar yanında, farke-
dilmeyen bir yok da, Karayal-
çın'ın 'müsteşarım' dediği baş-
danışmanı Şükrü Banıtçu.
Kabine değişikliği sırasında,
liderine gerekli lojistik desteği
sağlamadığı ve bürokratik iş-
lemleri tamamlayamadığı için
eleştirilen Barutçu, küçük ku-
rultay öncesinde tatile çıkmış.
Karayalçın'ın dar kadroculuk
eleştirilerini aşabilmek için
kendisine 'ortalıkta gözükme'
dediği konuşuluyor kulislerde.
Barutçu'nun geri dönmek iste-
mediği söyleniyor.