Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16TEMMUZ1994 CUMARTESİ HABERLER ANAPdavaactı Özelleştirmeye ikincidarbe yolda ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP, hükümetin, iptal edilen özelleştirme yetki yasası- na dayanarak çıkardığı 5 kanun hükmünde karamame (KHK) tçin de iptal davası açtı. ANAP, hayali ihracatla ilgiH soruştur- ma açılmasına ilişkin Meclis karanıun da iptalini istedi. ANAP, özelleştirme yetki ya- sasma dayanılarak çıkanlan 5 KHK'nin iptali için Anayasa Mahkemesi'nde dava açü. ANAP, her KHK için ayn ayn açtığı iptal davasında, iptal iste- tni sonuçlanana kadar yürüt- menin durdurulması isteminde de bulundu. ANAP Grup Baş- kanvekili Hasan Korkmazcan, iptalini istedikleri 5 KHK'nin dayanağı olan yetki yasasının bir süre önce iptal edildiğini ammsatarak bu durumda KHK'lerin yasal dayanagpnın ortadan kalktığını belirtti. Korkmazcan. "Şu anda özelleş- tintıe ile ilgili bütün işlemler ya- sal otmayan bir zeminde yürütül- mektedir''dedi Hükümetin aslında yapısal bir değişiklik olan özelleştirme konusuna yalnızca gelir getirici bir işlem olarak baktıgıru kay- deden Korkmazcan, özelleştir- menin toplumsal uzlaşma ve yasal dayanak oluşturularak yapılması gerektiğini söyledi. Korkmazcan, hükümetin yasa- dışı uygulamalan iptal edildik- çe bağımsız yargı organlanna saldırdığını belirterek. "Biz 3 K ile mücadele ediyomz. Bunlar- dan biri karamsarlık, diğeri ka- ranlık, üçûncüsü keyfilik" görü- şünüdilegetirdi. Anayasa Mahkemesi'nin, ip- tali istenen KHK'lerle ilgili ilk incelemesini önümüzdeki gün- lerde yapması bekleniyor. Mahkeme kaynaklan, yetki ya- sası iptal edildiği için söz konu- su KHK'lerin esastan incelen- meden iptal edilebileceğini be- lirtivorlar. Özelleştirme kararnameleri- nin yanı sıra ANAP dönemin- deki hayali ihracat olaylanrun sorumlulan hakkında TBMM soruşturma komisyonu kurul- ması karanrun da iptali ıstendi. Soldct birleşme Baykal, sol partileri CHP'ye çağırdı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yerel seçim sonrası CHP'de 'solda bütûnleşme' tar- Uşmalan yeniden gündeme ge- lirken, parti yöneticileri, 'birle- plecek zeminde' görüş birliğine varamadılar. Parti içinde, bir- leşmede DSP'ye öncelik tanı- yanlarla SHP ile birleşme yanh- lan belirginleşmeye başlarken, Genel Başkan Deniz Baykal, sol partileri yeniden 'CHP çatıs' alüna çağırdı. Baykal, dünkü Parti Meclisi (PM) toplanüsında, Başbakan Tansu ÇiDer hakkında verilen Meclis araştırma önergesinin reddedilmesini sağlayan SHP'- yi eleştirmemeye özen gösterdi. Baykal, solda toparlanma za- manının geldiğini belirterek "Bütün sosyal demokratlan ve demokratik sokulan CHP çatua altmda toplanmava çağımo- rum, çünkü ocak, CHFdir" dedi. Baykal, CHP PM toplantısı- nın açılışında yaptığı konuşma- da, solda bütûnleşme kapısını yeniden aralayan mesajlar ver- di. Yaklaşık bir saat süren ko- nuşmasının sonuna doğru sol- da birlik konusuna değinen Baykal, "Elbette solun etkinleş- tiribnesi. toparlanması gereki- yor. Elbette bu, CHP çatsı al- tmda olacaktır. Çünkü pek çok sosyal demokratm katkısından kendimizi mahrum bırakmamız söz koousu otamaz" diye konuş- tu. TMMOB ESKİ BAŞKANITEOMAN ÖZTÜRK'ÜN ARDINDAN... 40. yılıluıııtııbııayacak OKTAYEKtNCİ 11 Temmuz 1994 Pazartesi günü yi- tirdiğimiz Türk Mühendis ve Mimar Odalan Birliği (TMMOB) eski Başkanı Teoman Öztürk, önceki gün Ankara'da toprağa verildi. Oztürk'ün, yaşarru boyunca onca zorluğa ve hatta 'yaşamını tehdit eden' mücadelelere göğüs gerdikten sonra ya- kalandığı 'yorgunluk' hastahğına yenik düşmesi ise TMMOB'nin 50. kuruluş yı- Idönümüne rastladı. 12 Eylül'den sonra DİSK davasında Idamla' yargılan- masının ise yaklaşık 10. yılına... Aslında, Teoman Öztürk'e ve onun gibi ülkemizin uygar dünyada saygın yerini alması için çaba gösteren kökiü demokratik kunıluşlarımızda var güçle- riyle savaşım veren yurtsever yöneticile- re 'eski' demek pek doğru değil. Evet, Teoman Öztürk, 1973-1980 döneminde TMMOB BaşkanlığYnı yürüttü; ama şu son aylara dek bir çok 'yeni' yöneticiden çok daha yüksek bir duyarhlıkla ve yine ülke sorunlanna karşı çok daha yüksek sorumlulukJa TMMOB için kafa yor- du, etkinliklere katıldı, çalışmalar içinde yer aldı. Kendisiyle son olarak, geçen nisan ayı başında yapılan Mimarlar Odası Genel Kurulu'nda beraber olmuştuk. Mücadele dolu yıllann ve çağımıza ya- kışmayan haksızhklann yıprattığı vücu- duna hiç aldırmadan, 'yıpranmannş' umutlan ve bilinci ile birlikte üyesi oldu- ğu meslek odasına ve meslektaşlanna karşı 'demokratik sorumluluğunu' yerine getiriyordu. Ve üstelik, yine onca yorgunluğuna rağmen, mimarlann meslek yaşamında karşılaşüklan 'aşağılayıcı' tutumlara karşı nasıl önlem almabileceğini tartışı- yordu... Kimi kurumlar vardır, o kuruma •saygınlığını' kazandıran dönemlerin yi- ne o kuruma köklü bir uygarük gelene- ğini armağan eden yöneticilerin adlany- la da yaşarlar. Örneğin, bir Milli Eğitim Bakanlığı için bugün hâlâ Hasan Ali Yö- cel'li yıllann unutulmaz onuru vardır. Ya da bir DİSK için, Kemal Tûrkler ismi salt bir işçi liderini değil, doğrudan DİSK'in ve Türkiye işçi sınıfının tarih- sel kişiliğini de simgeler. Teoman Öztürk ismi de TMMOB için işte böyledir. Hatta, TMMOB'nin yanı sıra, yurt ve toplum çıkarlannı ödünsüz savunan tüm demokratik kitle örgütlerimiz için böyledir. Meslek Odalan Türkiye'nin onurn için' sürdürdükleri çabalanyla birlikte var olduklan sürece Teoman Öztürk de yaşayacak. Onu unutmamak, öncclikle 'unutturmamaktan' geçiyor. Hem adıyla hem de anılan, birikimleri ve bu ülkenin değerlerini korumaya ve savunmaya dönük geleneğiyle... Yürüyüşsürecek... SALtH Z. PEKtN Mimarlar Odası Genel Başkanı Teoman'ı yitirdik mi? Sanmı- yorum. Belki onu dün toprağa gömdük. Ondan aynlmanın acısını da yüreklerimize. Cena- zesine katılan yüzlerce dostu göz- yaşı dökmediler, ağıt yakmadı- lar.. Üzüntülüydüler; Teoman'la artık bir arada olamayacaklan- ndan. Bilinçli bir üzüntüydü bu vevakur. Btraradaydıiar. Teoman'la tüm yaşamında ol- duklan gibi. Teoman'dan hüzün- le aynldık ama onu yitirmedik. Onu son yolculuğuna uğurlarken yaşamı boyunca verdiği inançh ve sabırlı mücadeleye sahipçıkar- ken onu yitirmediğimizi aniadık. Teoman, 1963 yılında İTÜ'- den mezun olduğu günden düne kadar Mimarlar Odası'nın ve Türk Mühendis ve Mimarlar Odalan Birliği'nin üyesi olarak yöneücısi olarak bu kurumlann halkın yanında ve halkımızla omuz omuza demokrasi, banş ve bağırnsızlık mücadelesı içinde ol- ması için sabırlı bir çaba sarf etti. Onun, onurlu bir yaşam için verdiği dirençli mücadele, özgür- ce, eşit ve insanca bir toplum, bağımsız bir yaşam için verdiği mücadele 1960'lardan beri Mi- marlar Odası'nın da tüm teknik eleman kuruluşlannın da şian oldu. Teoman'dan, o 54 yaşında iken aynldık. Onun bu kısa ya- şamının üçte ikisinden çoğu, halkımızın yanında hakça ve eşit- üğe dayanan bir düzen için müca- dele içinde geçti. Tüm mimar- lann, mühendislerin ve teknik elemanlann halkın yanında yer almasının kendi onurlu yaşam- lan için tek çıkar yol olduğunu bizlere gösterdi. Ödünsüz tavn ile bizlere bunu öğretti. Emperyaliz- me, faşizme direnmeden onurlu bir yaşamımızm ve geleceğimizin olamayacağmı onun yaşamında gördük. Türk mühendis ve mimarla- nnın Türkiye'nin kentlerinin ve altyapısının kurulmasında temel unsur olduğunu, yeterü bilgi ve deneyim birikimine sahip olduk- lannı savunarak, bu gücü bir ke- nara itip bu alanlan yabancı te- kellerin, fınans kurumlannın sö- mürü alanı haline getirilmesine karşı çıkarak bizkre gücümüzü ve izleyeceğimiz bağımsız yolu gösterdi. Mimarlık ve mühendislik eğiti- minin özelleşürilmesi girişimleri- nin toplumun ve mesleğin zaran- na olduğu bilincini yukselterek mücadele alanlanmızı gösterdi. Çarpık gelişen plansız kentleşme- nin çevre kirlenmesinin de başlıca nedeni ve halkımızın zaranna ol- duğunu savunurken tarihi mima- ri mirasın yok edilmesi ile tarih bilincimizi de yok etü'ğimiz, tari- hini yitiren halkın geleceğini de yok ettiğini gösterdi. Toplumun ilerlemesinin kültür birikimi ile olduğunu, medeniyet- lerin kültürleri ile anıldıklannı bizlere anımsaürken kültür biri- kiminin özgür düşünce ile bağımsız ve örgütlü bir toplum içinde olabileceğini de gösterdi. Hayır, Teoman'ı yitirmedik. Çünkü ondan öğrendik. En çok, onurlu bir yaşamın halkın yanı- nda onunla omuz omuza ola- cağjnı öğrendik. Ondan öğrendiklerimiz onu yitirmemize olanak vermiyor. Onu unutamayız. Mimarlar Odası ve mensuplan değerli bir yol göstericisini dün toprağa verdi, ama onun göster- diği ufuklara doğru yürüyüşüne devam edecektir. PORTRETEOMÂN ÖZTÜRK 54 yılaçok şey sığdırdı1940yıhndadoğdu. 1963 yılında tstanbul Teknik Ünjversitesi'nden "yöksek mühendis mimar" unvanıyla mezun oldu. MimarJar Odası Ankara Şubesi ve Genel Merkezi'nde değişik görevier üstlendi. 1973 yılında seçildiği Türk Mühendis ve MimarOdalan Birliği (TMMOB) Genel Başkanlıgf nı, 1980 yılına dek her yıl ve 7 kez yeniden seçilerek sürdürdü. Başkanlığı döneminde, TMMOB etkin bir meslek odalan birliği olarak zengın çalışmalar yaptı. 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra açılan DİSK davasında tutuklandı ve idamla yargılandı. Son yıllarda meşleğiyle ilgili çalışmalar yapan Teoman Öztürk, yakalandığı hastalıktan kurtulamayarak 11 Temmuz 1994 günü tedavi gördüğü îstanbul Çapa Tıp Fakültesi'nde 54 yaşında öldü. Öztürk, evli ve iki çocuk babasıydı... Sevgili dostum, kavga arkadaşun YAVUZÖNEN TMMOB Başkam Teoman Öztürk 1973-1980 yıllannda yedi yıl süreklı TMMOB başkanlığı yaptı. Görev yaptığı dönem Türkiye'de sosyal ve politik hareketliliğin ve çatışmalann ya- şandığı, toplumsal dinamiklerin etkin ol- duğu, özetle sol kesimin güçlü olduğu bir dönemdi. 'Ahmtşsekiz Kuşağı' gençliğinin meslek odalanna ve demokratik kitle ör- gütlerine dalga dalga geldiği yıllardı yet- mişü yıllar. Işte TMMOB bu ortamda eksık olmayan bir ses, güçlü, üretken bir meslek örgütü, bilinen bir toplumsal mu- halefet odağı oldu... TMMOB kamuoyunda yolsuzluklara, talana, vurguna karşı kamu çıkarlannı, emek sömürüsüne karşı çalışanlann çıkar- lannı, emperyalist dünyanın müdahalcle- rine karşı ülkemizin ekonomik-politik bağımsızlığını, dönemin devlet destekli ör- gütlenmesine ve saldınlanna karşı de- mokrasiyi ve insan haklannı savunan bir kurum olarak tanındı. TMMOB mesleki çalışmalan ve yayınlanyla da ülke sorun- lanna ışık tuttu. Yoğun bir yayın çab- şmasıyla siyasi partUerin, sendikalann, demokratik kitle örgütlerinin, bazı kamu kuruluşlannın ve kamuoyunun yarar- landığı kitaplar, raporlar, bültenler yayı- mladı. Bu ürünlerde ülkemizin kalkınma, sanayileşme, kentleşme, çevre, teknoloji gibi genel sorunlanyla, maden, petrol, ta- nm, enerji ve daha pek çok sektörel sorun- lan saptandı ve çözüm önerileri sergilendi. Bu dönemde üreülen yayınlar ve bu yayı- nlann içerdiği bilimsel çalışmalar meslek örgütlenmesinin en zengjn arşivini oluş- turmaktadır. Bu dönem aynca Türkiye'- nin demokratikleşme tarihine önemli katkılan olan bir dönemdir. Teoman Öztürk işte böyle bir sürecin başkanıydı. Şimdiye kadar yazdıklanmla, "başanlı oJmanın koşullan, ortamı ve nye desteği vardı" demek istedim. Ancak bu başanda Teoman Öztürk'ün çok önemli rolleri vardı. Öncelikle Teoman, kavgaya soyunacak cesarete sahipti. Vurguncu- lann, soygunculann, faşistlen'n üstüne üs- tüne gitti. Kararlı ve sabırlıydı, bu nedenle soldaki parçalanmışlığı TMMOB bünye- sinde toparlayabildi. Onun kişiliği dev- rimci-demokrat-yurtsever mimarlan bir çatı altında mesleki-politik bir eylemliliğe yönlendirdi. Teoman TMMOB'deki be- raberliğin harcıydı. Teoman, bu çok yönlü cabada en ağır görevi üstlendi, yükün büyük bölümünü sırtladı. Başkanlık yaptığı yedi yıl boyun- ca geceyi gündüze kattı. Kitleyi örgütJedi, eylemli bir mücadele süreci başlattı. Ya- şamı mücadelesiyle özdeşleşti. Özetle Teoman uğraşında militandı, eylem adamıydı. O, kendi için hiçbir şey yapmadı. Başkası için yaşamayı en büyük erdem olarak kabul etti. Teoman mücade- lesini işçi sınıfının mücadelesiyle bütünleş- tirmiş bir arkadaşımızdı. TMMOB baş- kanhğından sonra DİSK'te danışman ola- rak çalışmaya başlaması bu nedenledir. 1981 'de Insan Haklan Demeği'nin kuru- luş çalışmalanna da etkin olarak omuz verdi. Kavgada kararlı ve ödünsüz Teoman, çok yumuşak ve sıcak bir arkadaştı. dost- tu. Herkesle. heDİmizle hemdertti. . Teoman'la tanışıklığım 1958 yılında İTÜ Mimarlık Fakültesi'nde başladı. Bu tanışıklık-1968 yılında Ankara'da Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda askerlik gö- revini yaparken dostluğa ve kavga arka- daşhğma dönüştü. Mimarlar Odası'ndan başlayarak TMMOB'dedevam eden çaba ve eyİem birliğimiz kesintisiz sürdü. 1980 sonrası, insancıllığının ve onurlu devrim- ciliğınin bir yenilgi ortamımda yarattığı sıkıntılarla geçti. Aramızdan erken aynldı. Ölümü hepimizi derinden etkiledi. Ancak anısını yaşatacağız. Onu genç ku- şaklara tanıtacağız. Teoman'ın Türkiye'- de yaşadığımız sosyal, politik yozlaşma ortamında tanıtılması bir zorunluluktur. Teoman'ı iyice anlatalım ki, doğal, kültü- rel ve tarihi varhklanmız gibi toplumun değerli insan varlığı içinde yeri gözüksün. Teoman'ı anlatalım ki özveri, onur, dû- rüstlük. alçakgönüllülük ve dostluk gibi bugün topluma unutturulmaya çalışılan değerler anımsansın... Tantan mazbatasını aldı • tstanbul Haber Senisi -10 temmuz yerel seçimlerinde Fatih Belediye Başkanlığı'nı kazanan Sadettin Tantan mazbatasını aldı. İskenderpaşa Ilkokulu'ndaki Fatih Secim Kumlu'na giderek mazbatasını alan Tantan için burada bir kurban kesildi. Tantan, daha sonra Fatih Belediyesi'ne gitti. Belediyenin önünde kalabalık bir vatandaş topluluğu tarafından karşılanan Tantan, belediye başkanhğını vekâleten yürüten Hasan Basri Aksoy'dan görevi devraldı. Törene, ANAP İstanbul tl Başkanı Mükerrem Taşçıoğlu ve ANAP Milletvekili Yusuf Namoğlu da katıldı. Burada bir VEFATveBAŞSAĞLIĞI Cemiyeümiz üyesi,değerli arkadaşımız HAYDAR GÜR ISTemmuz 1994Cumagünüvefatetmiştir. Vefatı camiamızda büyük üzüntü yaratan Haydar Gürün cenazesı 15 Temmuz 1994 Cuma günü saat 16.30'da Türkiye GazetealerCemiyeü önünde yapılan töreni müteakip ıkindi namaandan sonra Nuruosmaniye Camıi'nden ahnarak Topkapı Çamhk Mezarlığı'nda toprağa verilmişür. HaydarGür'e Tann'dan rahmet, ailesi ve üyelerimize başsağlığı dileriz. TÜRKİYE CAZETECİLER CEMİYETİ konuşma yapan Sadettin Tantan, bu görevin kendisine Allah tarafından bir lütuf olarak verildiğini söyledi. (Fotoğraf KAAN SAGANAK) SHP'de ihrac toplanüsı•Haber Merkezi -SHP* İstanbul İl Başkanlığı'nın, beş ilçe başkanı ile bir il yöneticisini ihraç etmesiyle başlayan parti içi kriz genişleyerek sürüyor. Partinin giderek sağa kaydığını belirterek derhal hükümetten çekilmesi ve olağanüstü secimli kurultaya gıdilmesini isteyen bir açıklama ile muhalefet hareketini başlatan ilçe başkanlanna yenileri katıldı. Cumartesi günü saat 13.00'te Kazablanka Düğün Salonu'nda yapılacak geniş katılımlı toplantıda muhalefet hareketini ürmandınlacak Kendi aralannda yann yapılacak toplanüya "Beni de ihraç et toplanüsı" adını koyan ilçe başkanlan, toplanüyı yönetecek divana, halen ilçe başkanı olarak görev yapan arkadaşlannın oturacağını bildirdiler. BEM-SEN İST. 1. NOLU ŞUBE GENEL KURUL İLANI Sendikamız BEM-SEN (Tüm Belediye Emekçileri Sendıkası) İs- tanbul 1 Nolu Şubesi'nin 1. Olağan Genel Kurulu aşağıdaki gündem gereği 30.7.1994 tarih ve 10.00-17.00 saatleri arasında DİSK Genel Merkezi Toplantı Salonu'nda; çoğunluk sağlanamaması durumun- da aynı yer ve saatte aynı gündem ile çoğunluk aranmaksızın 06.08. 1994 tarihınde yapılacaktır. Yasa ve anatüzük hükümleri gereği ilan olunur. BEM-SEN Ist1 NoluŞube GÜNDEM Yönetim Kurulu 1-Açıhş 2- Divan Seçımi 3- Saygı Duruşu 4- Açılış Konuşması 5- Konukların Konuşması 6- Raporların Görüşülmesi 7- Görüş ve Ûnerilerin Alınması 8- Yönetim Kurulunun Ibrası 9- Organlara Aday Tespıtı 10- oeçimler (Yönetim Organlan ve Genel Merkez-Genel Kurul Dele- gelerı) NOT: DİSK Genel Merkezi: Ahmet Kutsı Tecer Cad. No:12 Kat4 Merter/lstanbul RİZE SULH HLKUK MAHKEMESİ SAT1Ş MEMLRLUĞU'NDAN DosyaNo: 1994/lOSatış Rize merkez Marmerdelen mahallesinden Mehmet kızı Rahime Danabaş taraflanna. Rize Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 9.3.1994 tarih 1993722 esas 1994/155 karar sayılı kesinleşmiş alımına atfen satışına karar verilen Rize merkez Marmerdelen mahallesinde kain tapunun 240 ada, 4 parsel sırasında kayıtlı taşınmazın satışına karar verilmiş olup, birinci satışın 5.9.1994 günü saat 14.00 ile 14.10 arasında Rize Icra Müdür- lüğü'nde açık artürma surctiyle yapılacaktır. Bu satışta muhammen bedelin yüzde 75'ine istekli çıkmadığı takdirde ikinci satışın 15.9.1994 günü aynı yer ve aynı satte ikinci arttırmaya çıkanlacak, bu arttırma- da da muhammen bedelin yûzde 4 ve satış masraflannı geçmesi şar- tıyle taşınmaz satılacaktır. Taşınmazın değeri, arsa üzerindeki binası ile birlikte toplam 1.927. 121.000.-TL.dir. .Adresiniz meçhul sayıldiğından satış ilarunın gazete ile ilanen tebli- ğine karar verilmiş olup, işbu ilanın gazete neşir tarihinden itibaren satış ilanırun 15 gün sonra sizlere tebliğ cdilmiş sayılacağından, satışa bir diyeceğiniz varsa veya satışa iştirak istiyorsanız satış memurluğu- muzun bağiı bulunduğu Rize Sulh Hukuk Hakimliği'nin 1994/10 satış sayılı dosyaya bizzat başvurmamz veya kendinizi bir vekille tem- sil ettirmeniz hususu ilanen tebliğ olunur. 7.7.1994 Basm: 49565 ÇİVRİL ASLİYE CEZA MAHKEMESİ Esas No: 1992/290 Karar No: 1994/227 Vergi kaçakçıbğına teşebbüs suçundan sanıklar Çivril Çarşı Ma- hallesi'nden Selahattin ve Sıddıka'dan olma 1951 d.lu Doğan Yılmaz Aykut ile Çivril Gümüşsu bucağı nüfusuna kayıtlı Mehrnet ve Mer- yem'den olma 1966 d.lu Hayati Aksan mahkememızin 10.5.1994 ta- rih ve 1992/290-227 esas ve karar sayılı ilamı ile 3100 sayılı yasanın 8/1-213 Vergi Usul Kanunu'nun 360/2 ve 647 sayılı yasanın 6. mad- desi gereğince 12.015.000'er lira ağır para cezası 1 ay süre ile suça konu ticaret, sanat ve meslek icrasından mahrumiyetine ve bucezala- nrun teciline hükmün 13.6.1994 tarihinde kesinleşmiş olduğu ilan olunur. Basın: 31243 OkulkaaArapça üaHkasetieri öneriM • Okullara önerilen "tavsiye eserleri" arasında dini içerikli kitaplara ağırlık verdiği eleştirilerine hedef olan Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın "Arapça îlahiler", "Kuran-ı Kerim'den Sureler", "Kur'an Ziyafeti", "Bülbûl ile Gül" gibi teyp kasetlerine "tavsiye karan" verdiği belirlendi. EMİNEKAPLAN ANKARA - Milli Eğitim Ba- kanhğı, ilk ve orta dereceli okullara dini içerikli dergi ve kitaplardan sonra Kur'an'ı Kerim ve Arapça ilahi kasetle- ri önerdi. Okullara önerilen "tavsiye eserleri"arasında dini içerikli kitaplara ağırlık verdiği eleşti- rilerini kabul etmeyen Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nın 1989 yılından beri okullara, Kuran-ı Kerim surelen ve Arapça ilahilerin bulunduğu teyp kasetlerini "tavsiye ettiği" belirlendi. 1989 yılında Yeni Asya Yayınlan'nın "Allah'a iman" adlı video kaseti, 1991 yıbnda Osmanlı Yayınevi'nin "Abdest, Gusül ve Namaz" teyp kaseti, 1992 yılında da Sa- fa Eğitim Dayanışma ve Yar- dımlaşma Vakfı'nın "Arapça Üahiler ve Kasidekr". "Bülbül ve Gül", "Kur'an Ziyafeti" ve "Kur'an'ı Kerim'den Sureler" adlı teyp kasetleri, "tavsiye edi- len eserler'adı altında okullara önerildi. Safa Vakfı'nın "Arapça Üa- hiler ve KaskJekr", "Bülbül ve Gül", "Arapça îlahiler ve Kasi- deler" ve "Kuran-ı Kerim'den Sureler" adlı kasetlerin ilk çı- kanldığından beri ne kadar fsatıldığı belirlenemezken, 1993 ve 1994 yılının ilk 6 aylık döne- minde yaklaşık 20 bin sattığı öğrenildi. Öte yandan Safa Vakfı'nın Talim ve Terbiye Kurulu'nun onayını almadan "Davetim Onadır" ve "Onunla Yaşar, Onunla Ölürüm"adb ilahi ka- setlerini okullara gönderdiği savlandı. Bu iki kasedin de 60 binden fazla saüldığı öğrenildi. Kasetlerde, "Muslimun, cahid, hubbun nebi, kun muslimen, ka- side-i Ebubekir, Eddinu lena" ve "Devasa kaygılar, acılar ka- pınu yoklar, dervişim, davetim onadır, fetih şarkısı, sürün köle diye, kan tutar, hüda rabbim, gönül Nur-i Cemalim, yollar tü- kensin" gibi ilahıler yer alıyor. Önerinin süresi yok Yetkililer, kasetlerin "tavsi- yeli eser" kabul edildiği için ders kitaplannda olduğu gibi 5 yılla sınırlandınlmadığını, bu nedenle de yıllar boyu okullara gönderilebileceğini belirttiler. Semdin Sakık kıstırıldı PKKkomutanı Ibralum İncedursım öldürüldüYurt Haberleri Senisi - PKK'nin askeri kanadı sorum- lusu Şemdin Sakık, Kağızman'- da kısünldı. Güvenlik kuvvetle- rinin, PKK'ye yönelik sürdür- dükleri operasyonlar çerçeve- sinde. örgütün üst düzey yöneticilerinden, kapatılan HEP'in eski Genel Başkan Yar- dımcısı ve Zeli Kampı sivası eği- tim sorumlusu tbrahim Incedur- sun da Kulp'ta çıkan çatışmada ölü olarak ele geçti. Kars'ın Ka- gızman ilçesi Çemçe yaylasında sürdürülen operasyonlar sonu- cu öldürülen PKK'li sayısı 37'- ye yükselirken 14 güvenlik gö- revlisinin de şehit olduğu açık- landı. Erzurum muhabirimiz Ke- nan Biliz'in haberine göre Kars'ın Kağızman ilçesi kırsal alanında. arazi arama-tarama çahşması yapan güvenlik kuv- vetlerine önceki gün saldırarak 1 astsubay ve 13 eri şehit eden gnıbun, Şemdin Sakık'ın ko- mutasında olduğu öğrenildi. Erzurum Valisi Oğuz Berberoğ- lu, alman istihban bilgilerle gnı- bun başında Şemdin Sakık'ın olduğunu belirlediklerini ifade ederek. "Şemdin Sakık ve 200 kadar olduklan sanılan terörist grup çembere alındı. Kaçabile- cekleri bütün yönler tutuldu. Al- dığınuz istihbari bilgjlere göre Şemdin Sakık'ın, şu anda Ab- dullah Öcalan'a bağiı olmadan faaliyet göstenüğini öğrendik" dedi. Cumhuriyet Ankara Bü- rosu'nun haberine göre Güney- doğu Anadolu Bölgesi'nde PKK'ye karşı yürütülen müca- delede örgüte ağır kayıplar ver- dirildiği bildirildi. Bir süre önce Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Şen- yayla kırsal kesiminde yoğun- laştınlan operasyonlar sonu- cunda, yaklaşık 20 kişiden oluşan bir grup PKK'li ile sıcak temas sağlandı. Çıkan çatışma- da, örgütün üst düzey yönetici- lerinden, K.Irak'takı Zeli Kampı siyasi eğitim sorumlusu olduğu bildirilen Ibrahim tnce- dursun öldürüldü. İncedursun'- un 1991 yılında kapatılan Hal- kın Emek Partisi (HEP) genel başkan yardımalanndan oldu- ğu, aynca HEP Bingöl İl Baş- kanlığı yaptığı öğrenildi. lnce- dursun'un 1991 genel seçimle- rinde. SHP-HEP ittifakında Bingöl'den milletvekili aday adayı olduğu da bildirildi. İnce- dursun'un, PKK lideri Abdul- lah Öcalan'ın talimatı ile "örgü- tü yeniden toparlamak" amaay- la Türkiye'ye sızdığı kaydedildı. Bu yıl ortalannda, PKK'nin lider kadrosundan. Dersim Eyalet Komutanı Dr. Baran da ölü olarak ele geçmişti. Öte yandan AA'nın haberine göre Kars-Iğdır il sınınndaki Çemçe ve Sinek yaylalannda önceki gün güvenük kuvvetle- rince başlatılan ve halen devam eden operasyonlarda şu ana ka- dar 37 terörist öldürüldü. Ope* rasyonlarda 14 güvenlik göreVr lisi şehit olurken 12 güvenlik görevlisi de yaralandı. TCDD banliyö kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. RUKİYEK1LINÇ Candost TEOMAN ÖZTÜRK Senin kutalmış anılannı aklımızın ve yüreğimizin bahçelerinde yaşatacağız. BİLGEN- TULUt SÖNMEZ GENEL KURUL DUYURUSU Kuruluşumuzun 1. Olağan Genel Kurul toplantısı 30 Temmuz! 1994 Cumartesi günü saat 15.00'te Atatürk Kitaplığı Küçük Sa-'. lonunda yapılacaktır. Bu toplantıda çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı yetersayı aranmaksızın 6 Ağustos 1994- Cumartesi günü saat 15.00'te dernek merkezinde yapılacaktır. Üyelerimizin hazır bulunmalan önemle rica olunur. " İLLUSTRATÖRLER DERNEĞI : YÖNETİM KURULU BAŞKANI : G0NDEM: ; 1- Açılış ve yoklama, 2- Divan teşkili, 3- Yönetim ve Denetim kurulları- nın faaliyet ve hesap raporlartnın okunması 4- Görüşme, 5- Yönetim', kurulunun aklanması, 6- Tahmini bütçenin görûşûlmesi ve oyfanması, 7- Yönetim ve Denetim kurullannın seçimi, 8- Dilekler ve kapanış. ÖZÜRLÜLERİN EĞÎTtMİNEKATKBDA BULUNMAK BİR İNSANLK GÖREVİDtR. Bedensel Engellikrle Dayanışma Der. AkbankCevtzü Şubesi: 4810-8 Fax:3708166-Tel:4410834 SATILIK 1990 model DOĞAN L sahibinden satılıktır. Tel: 3555719