Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
F
5 MAYIS1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Moğultay'dan
taznrinatdavası
• ANKARA (AA) - Çalışma
ve Sosyal Güvenlik Bakanı
Mehmet Moğultay'ın yaptığı
bir konuşmada, kendisine
"hırsız" dediği gerekçesiyle,
Türk-İş Genel Mali Sekreteri
Enver Toçoğlu hakkında
açtıgı lmilyarliralık
tazminat davasına devam
edıldi. Ankara 19. Asliye
Hukuk Mahkemesi'ndeki
dünkü duruşmada söz alan
davacı vedavah avukatlan,
tanıklan olduğunu belirterek
tanıklannın dinlenmesini
istediler. Mahkeme Başkanı,
davacı ve davalı tanıklannın
adlanna müzekkere
yaalmasına ve taraflann
sosyal ve ekonomik
durumlannın araştınlması
için yaalan yaanm cevabının
beklenmesine karar vererek
duruşmayı ileri bir tarihe
bıraktı.
SHP ile CHP'nin
'altıok' davast
• ANKARA (AA)-
Cumhuriyet Halk
Partisi'nin, Sosyaldemokrat
Halkçı Parti'nin ambleminde
yer alan altıok simgesinin
kendilerineait olduğu
gerekçesiyle, "'Altıok
simgesinin kullanılmasırun
ihtıyati tedbırkaran ıle
durdurulması" ıstemiyle
açtığı dava başladı. Ankara
16. Asliye Hukuk
Mahkernesı'ndeki bugünkü
duruşmaya CHPavukatı
Metin Günday mazereti
nedeniyle katılmazken SHP
avukatı Şerif Felekoğlu hazır
bulundu. Mahkeme Başkanı
CHP Avukatı Metin
Günday'ın mazereti
nedeniyle duruşmaya
gelmediğini belirterek bu
nedenleduruşmanm ileri bir
tarihe bırakıldıgını açıkladı.
Deniz Baykal'ın
Trakya gezisl
• ANKARA (AA)-CHP
Genel ûaşkaru Deniz
Baykal, CHP'nin Trakya
bölgesinde kazandığı
belediyeleri ziyaret etmek
amaayla iki gün sürecek
Trakya gezisine çıkıyor.
Baykal, bugün başlayacağı
Trakya gezisinde Silivri,
Çerkezköy, Saray, Vize,
Babaeskı ve Edime belediye
başkanlannı ziyaret edecek,
Edirne'de düzenlenecek
Kakava şenliklerine
katılacak. Gezisinin ikınci
günü Çorlu'da tanzim satış
mağazasının açıbşını
yapacak olan Baykal, daha
sonra Uzunköprü-Çöpköy
ve Meriç belediyelerini
ziyaret ettikten sonra
Ankaraya dönecek.
DEFIiûye
öUüröldû
• MANİSA (AA)-DEP
Manisa Merkez İlçe
Yönetim Kurulu üyesi
Sıddık Yaslan ölü bulundu.
Lalelik semü Dökmeciler
mevkiinde vatandaşlar
tarafından cesedi bulunan
kişinin, kafasına sıkılan tek
kurşunla öldürülmüş 32
yaşındaki DEP Manisa İlçe
Yönetim Kurulu üyesi
Sıddık Yaslan olduğu
belirlendi. Olayla ilgili
soruşturmanın çok yönlü
sürdüriildüğü beldirildi.
DYPflbaşkanlan
Ankara'ya
• ANKARA (ANKA)-
Başbakan Tansu Çiller.
ekonomik paketi anlatmak
için DYP il başkanlannı
Ankara'ya çağırdı. DYP
Genel Merkezi'nden yapılan
açıklamada 9 mayıs pazartesi
günü yapılacak toplanüya il
başkanlanmn yanlannda
ekonomik konulan bilen
ikişer kişiyle katılacağı
bildiriJdi. Toplantıda DYP
Genel îdare Kurulu ile
Başkanlık Divanı üyeleri
TBMM grup başkanvekilleri
ve milletvekilleri de yer
alacak. Bırgün sürecek
toplantıda Başbakan Tansu
Çiller bir konuşma yapacak
ve 5 nisanda açıklanan
ekonomik paketleilgili
aynntılı bilgi verecek. İl
başkanlan ve yanlannda
getirecekleri kişiler
toplantıda edindikleri
bilgileri, kendi yörelerindeki
partililere ve vatandaşlara
anlatacak.
Doğan Taşdelen, "Bütünleşme, liderlerplatformundan kurtanlmalıdır" dedi
Biıliklideıleı kıskacındaANKARA (Cumburiyet Biirosu) -
Çankaya Belediye Başkanı Doğan
Taşdelen, sosyal demokrat partilerin,
yaşamın pratiğinde bir araya gelmesini
savunarak "Birkşme, liderlerin bir araya
gebnesi platformundan >e liderlik arayışı
kıskacından kurtanlmalıdır" gorüşünü
dilegetırdı. Taşdelen; bağjmsızlıktan,
demokrasiden ve laikükten yana olan
her yurtsevenn ülkemıze ve geleceğe
ilişkın addi kaygılar taşıdığı kritik bir
sürecten geçıldiğıni belirterek egemen
güçlerce, Türkiye'nın, ekonomik ve
siyasal kıskaç altına aİınmak ve bu
dogrultuda, sağın alternatifınin sağ
olarak belirlenmek istendiğini ifade etti.
Bu koşullarda, köklerini bağımsızlık
ateşlerinden ve Atatürk'ün laik ve
demokrasi ilkelerinden alan sosyal
demokrat hareketin, bugün tarihı bir
sorumlulukla karşı karşıya
bulunduğunu aktaran Taşdelen. şunlan
sö\ledi "Sosjal demokrat hareketin
böİünmüşlüğü, 12 E>lül'ün bir ünînüdür.
12 Ev lül öncesi. CH P çatısı altında bir
arada bulunan kadrolar. bugün \ apa>
a.vnlıkian vasamaktadır. Da\andığı
temeller. ilkeieri, programı öz olarak aynı
olan, ancak ifadelerde farklılıklar taşıyan
bu üç partinin bir ara\ a gelmesi
zomnluluktur. Bu birleşmeninönündeki
engellerin de sübjektif ve kişisel
nedenlerden kaynakJandığı kaıusındaynn.
Öncelikle, birleşme kavramı daha fazla
yıpratılmadan bir politik malzenıe
olmaktan çıkarılmalıdır. Tabamn bu
konudaki beklentisi de daha fazla
sömürülmemelidir. Birleşme, liderlerin bir
araya gelmesi platformundan \e liderlik
ara> ışı kıskacından kurtanlmalıdır.
Bugün her üç partinin tabanı da liderlerin
bir araya gelerek ortak noktada
buluşmalannı zoriamaktadır. Partiler,
yaşamın pratiğinde bir araya gelmelidir.
Özellikle gericiliğin egemen olduğu
yerlerde, fıili olarak sosyal demokrat
partiler ve demokratik sağ işbirliği
) apmaktadır. CHP'nin > eniden
açılmasından sonra SHP ve CHP birçok
alanda isbirliği > apmıştır." Var olan
parülenn. ıfadelerden kaynaklanan
yapay aynlıklannı ortadan kaldıracak
biçımde, sosyal demokrat ideolojinin,
net bir biçimde ortaya konması,
program oluşturulması gerekliliğine
değinen Taşdelen, şu önerilerde
bulundu: "Sos\ al demokrat hareket,
sadece laiklik >e demokrasi için değil, aynı
zamanda iükeninçağdaşlaşması, eşitlikçi,
insan haklarma ve emeğe da\ alı bir
partinin iktidara gelmesi için biıieşmek,
tüm sos>al demokratların sesine kulak
vermek zonındadır. Sos> al demokratlann
birleşmesi; laik devlet. insan hakian,
demokrasi ve çağdaş Atatürkçü
Türkiye'nin geleceğinin sosyal
demokratlara > üklediği bir görevdir.
Bugün çok önemli, yann çok geç olabilir."
Görev süresiyle ilgili sert tartışmalar yaşanan Genelkurmay
Başkanı Güreş, Sezgin'le hevecanh bir tartışma içindeydi.
ANAP lideri bunalımdan yeni
hükümetle çıkılabileceğini söyledi:
İşadamhükümetten
tüm ıınuıdımukesti
AYŞE VILDIRIM
SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın ile ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Mîlliyet'in 44.
yaş gecesinde neşeli bir sohbet gerçekleştirdiler. (Fotoğraflar: HATİCE TUNCER)
Doğan Center'da öncekı ak-
şam düzenlenen Milliyet gaze-
tesinin 44. yıl dönümünde,
DYP Genel Başkanı ve Başba-
kan Tansu Çiller, SHP Genel
Başkanı ve Başbakan Yardım-
cısı Murat Karayalçın, ANAP
Genel BaşkanıMesut Yılmaz.
bakanlar ve TÜSİAD üvelen.
ÇİZMEDEN YUKARI / MUSA KART
..DEMOKPATİKLEŞME
yeni hükümet arayışlanyla ilgili
sorulan yanıtladılar.
Tanhı yazanlann başan-
lannın bir günde oluşmadığını
söyleyen Çiller. "İnsanlar, aynı
şekilde krizlerin de bir gün içinde
oluşmadığını bilmek zorundadır.
Başarı da, sorunlar da bir günde
oluşmaz" dedi. SHP Genel Baş-
kanı Murat Karayalçın isegele-
cek beş vıl içinde bütün sosyal
demokratlann birleşmesini ve
bu amaçlan gerçekleştirmesıni
ıçtenlikle dılediğinı söyleyerek,
Türkıye'de gelecek 5 yıİda iç
banşın ve bölge banşının sağla-
nacağını vurguladı.
Havaalanmda gazetecilerin
TÜSİAD ve yeni hükümet mo-
deliyle ilgili sorulannı yanıtla-
yan ANAP Genel Başkanı Me-
sut Yılmaz. "Ben toplumun her
kesimivle olduğu gibi iş dün-
vasıyla da görüşürüm, onlaruı
göriişlerini alırım" yanıtını ver-
dı. Yılmaz, şunlan söyledi:
"Bizim temasta olduğumuz
iş kesimi bugünkü hükümetten
umudunu kesmiştir. Ve bu kriz-
den çıkılmasını bu krizin so-
rumlusu olan hükümetin git-
mesine bağlamaktadır. Bunun
içersinde TÜSİAD'a mensup
işadamlan da vardır."
TÜSİAD Başkanı Haüs Ko-
mili'nin yaptığı konuşmada
"kriz yönerimi" istemesı ve hü-
kümeti sert bir dille eleştirmesı-
nin ardından konuşan Koç
Holdıng Yönetim Kurulu Baş-
kanı İnan Kıraç ise hükümetin
sanayiye sahıp çıkmasını istedi.
Krizden kurtuluşun ancak sa-
nayi ile gerçekleşebileceğini
belirten Kıraç, "Karnunun has-
talığma özel sanayiyi bulaştı-
rmayın, onu kurtann" dedi.
Bir Yerel Seçimin Mesajı ve Erbakan Hoca'nın Adil Ekonomik Düzeni - 5
6
Adildüzen'tezi, tehlikelibir yutturmaca
Prof.Dr.CAHİTTALAS
Proudhon. paraya sadece bir değişim
araa olarak bakmaktadır. Parayı bir
kez eline geçirmış olanlara faiz yolu ile
haksız gelir sahibi olma yollan
kapaülmalıdır. Bunun yolu da bir
değişim bankası kurulması ve bu banka
yolu ile isteyen herkese faiz söz konusu
olmaksızın kredi, borç verilmesidir.
Görülüyor ki. yalnız İslamda deği],
öğretılerde de faize karşı olanlar her
zaman görülüyor. Ama yaşamın
gerçekleri ütopyalara yer vermiyor.
Günümüz yaşamında da faiz olayı
yalnız fanatik dinciler ve geri kalmış
İslam ülkelerinde, bir de Refah
Partisi'nin çağdışılığında yer
bulmaktadır. Bu özetaçıklamalan
Robert Owen'in (1771 -1858) kimi
düşüncelerine kısaca değinerek
bitirmek istiyoruz. Robert Owen'ın
sosyal düşünceler ve sosyal politikalar
tarihi içinde özel bir yeri vardır.
Kooperatifçiliğin de başta gelen
kuramcılanndan ve
uygulamaalanndandır. Robert Owen,
adil bir toplumsal düzen sağlanması için
öteki düşüncelen yanında kânn
kaldınlması üzerinde ısrarla durmuştur.
Üretilen bir mahn fıyatına anamalcı
tarafından eklenmiş olan kâr. Chven'e
göre mabn fıyatını yükseltmektedir.
Çünkü aslında, herhangı bir malın
fiyatı, ücret ile ödenen faize eşittir. O
halde, bir parazit gıbi fiyata yapışan
kârı kaldırmak gerekir. Bunun için ne
yapılmalıdır? Owen, bunun için emek
bonoları önermektedir. Bu da başka bir
değişim aracıdır. Bunlar. değen
ölçmekte başüca bir araç olarak
kullanılacakür. Uygulamada bu
düşünce de tutmayınca,
kooperatifçiliğin risturn
uygulamalanna dönüldü. Kâr,
kooperatiften alışveriş yapanlar
arasında alışveriş oranlanna göre
bölündü ve kâr kaldınldı. Yukandaki
açıklamalardan sonra görülüyor ki.
Erbakan Hoca'nın oradan buradan
esinlenerek Türk halkma sunduğu adil
düzen ne yeni ne de tutarhlığı olan bir
düşüncenin ürünüdür. Ama Türk
toplumu için tehlikeli bir
yutturmacadır. Din sömürüsü ile
mayalandığı için eğıtimi yetersiz,
duygusal ve önceki siyasal oluşumlarda
yeterli doyum bulamamış kitleler
nezdinde > andaşlar bulabilecek "adil
düzen' somut olarak ortaya ne bir
program koymuş nededüşlerin ve
hayallerin ötesine geçebilmiştir
Sonuç
Çağımızda heralandaki bilim öyle
gelışme ve dennlemeler gösterdi ve yeni
oluşlara. gerçeklere ulaştı ki. dinler de
bu yeni durumlara ayak uydurma
zorunluluğu duydular. Kutsal
kitapiarda yer alan birçok ilkenin bilım
yolu ile açıklanması ve düşlerden
gerçeklere inilmesi. genellikle dinleri
hem aklın hem de bilimin hizasına çektı.
Bu durum. toplumlann dogmalardan,
saplantılardan kurtulmalan ve olaylara
gerçekçi yaklaşımlar doğrultusunda
bakabilmeleri açısmdan büyük ve
önemli yararlarsağladı. Dinsel
duygulann bilimin kurallanna ve aklın
düzeyine yaklaşması olasıhk dışıdır.
Bu gerçek, reforrn, değişme kabul
etmeyen dinler için özellikle geçerlidir.
Bu duygulan sonımsuzca körükleyerek
uzun birevrimden sonra ulaşılan
gelişmeleri ve her alandaki düzenleri
bozmaya ve gerilere çekmeye çaba
gösterenlere, toplumun yaşamsal
çıkarlan gereği hoşgörü ile bakılması
zarargetinr. Duygu veçağdışı kalmış
dinsel inançlarla bir araya gelmiş
bilimsel \etersizlik. tarih boyunca
halklann yaranna olmamıştır.
Dinsel duygularla bilim ve akıl yolu
arasında çatışmalan körükleyen
partılenn. ülkelerine yarar
sağlamadıklan tarihin herdönemınde,
her aşamasında görülmektedir.
Refah Partisi'nin ve genellikle
dinsel kurallan çağdaş laik devletin
işlerinde ve göreylerinde egemen
kılmayaçalışan İslama kesımın,
birçok konuda olduğu gibı 'adil
ekonomik düzen' adı altında ortaya
koyduklan görüş \e önerileri o derece
bilim dışıdır kı, tartışmaya değmez.
Ama ne v ar ki, 1950 yılından bu yana
devletin içinde bulunduğu ve
günümüzde de ısrarla sürdürdüğü
aymazlık. bugünkü durumlan
toplumun önüne getınniş bulunuyor.
Her konuvıı İslamın değışmez katı
kurallan içinde çözmeyi amaçlayan
teokratik kesım, haval ettiklen
düzenleri çağdaş toplumlara
sunarlarken de bunlann
uygulanabilirlik durumlan üzerinde de
hiçdurmuyorlar.
BİTTİ
POLinKAGUINLUGÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Mantılı SiyaseL..
Bir grup DYP'li, ANAP milletvekilleriyle görüşüyor.
Amaçlan, mayıs ayı içinde DYP'nin SHP ile hükümet or-
taklığını bozması. Toplantının yapıldığı saatlerde ise
ANAP lideri Mesut Yılmaz, Istanbul'da bir grup sanayici
ve işadamıyla birlikte Güler Sabana'nın evinde Kayseri
mantısı yiyor.
Sanayici ve işadamlan, Mesut Yılmaz'asoruyor:
"Siz, DYP ile hükümet ortaklığına var mısınız?"
Mesut Yılmaz yanıt vermiyor.
Söylediği söz, şu oluyor:
"Her türlü özveriyi gösteririm..."
İstanbul'daki 'mantı partisi' ve Ankara'daki DYP-
ANAP milletvekillerinin buluşması, anında Başbakan
Tansu Çiller'e ıletılıyor. Çiller öfkeleniyor, hemen tanıdı-
ğı ışadamlarını arıyor telefonla.
Soruyor Çiller:
"Sizin amacınız ne, yapmak istediklerinizi söyler mi-
siniz?"
Işadamı 'kem küm' ediyor. Tansu Çiller bastırıyor:
"Kapalı kapılar ardında yapılan görüşmelerin kimi
hedeflediğini biliyorum..."
Bir gün sonra 'mantıpartisi'nin amacını Mesut Yılmaz
açıklıyor:
"İşadamlan, paketi okumadan tam destek verdi. Daha
sonra hükümeti devırmemi istediler..."
iş dünyasındaki fırtına, Mesut Yılmaz'ın bu açıklama-
sından sonra kopuyor...
TÜSİAD Başkanı Halis Komili, "ANAP lideri Yılmaz'-
m, bu sözleri kanıtlaması gerekir" deyip 'mantı partısi'-
ne açıklık getiriyor. Eski TÜSİAD Başkanı Feyyaz Ber-
ker, "TÜSİAD 'ın hükümeti duşurmek gibi bir gücü yok"
diyor.
Aynı gün, ANAP lideri Mesut Yılmaz, bir açıklama ya-
pıyor
"Hükümetin gıtmesini her kesim istiyor. iş dünyası,
hükümetin gitmesini isteyenlerkervanına katılan kesim-
dir..."
Acaba durduk yerde mi söylüyor Mesut Yılmaz bu
sözleri? Güler Sabancı'nın evindeki 'mantı partisi'nöe
kimi işadamlan ve sanayiciler "Tansu Hanım, bildiğini
okuyor ve ekonomiden de anlamıyor" gibi sözler etti mi
etmedi mi?
işte dün sabah, istanbul ve Ankara'da bunlar tartışıiı-
yordu...
DYP Meclıs Grubu'nda Tansu Çiller'e muhalefet eden
milletvekıli sayısı 70'e yakın. Kimilerine göre bu sayı 80'i
aşıyor. Bu sayıya 100 ANAP milletvekılinı ekleyin, eder
170-180. Refah Partisı'nden 38 mılletvekilini ekleyin, bu
sayı 218'e ulaşır. CHP'den 18, BBP'den 7, DSP'den 3,
MP'den 2, Bağımsızlar'dan 13, YP'den 3 ekleyin, 226'yı
aşar.
Acaba böyle bir formül tutar mı? Kimi sanayici ve işa-
damlarıyla kımı DYP ve ANAP milletvekillerinin beklen-
tileri gerçekleşir mi?
Bize kalırsa oldukça zor. Sayıları alt alta yazıp topla-
mak kolay, ama hükümeti devirmek güç. Çünkü iş de-
virme'ye geldiğinde, dengeler birden altüst oluyor. Gö-
rünürde bir erken seçim yok. Ne DYP ne de ANAP millet-
vekilleri 'erken seçime' yanaşır. U)usal uzlaşma hükü-
meti formülleri ise ara rejimleri'anımsattığı için, bu 'ey-
lemplanı'mn gerçekleşmesi olanaksızdır.
Asıl amaç, bir ANAYOL formülü. Ama Tansu Çiller,
buna kesınlikle yanaşmıyor. Dikkat edilirse son iki gün-
dür Tansu Çiller ile Murat Karayalçın, 'mutluluk fotoğ-
rafları' çektiriyorlar. Yani koalisyonun çatlamadığırH,
tam tersıne 'uyumiçinde'olduklarını dosta vedüşmana
karşı göstermek istiyorlar.
Kimi SHP'lilerle konuşuyoruz. Onlar, "DYP, bazı ger-
çekleri gördu" deyip şu yorumu getiriyorlar:
"Refah Partisi her yerde örgütlenmiş, şeriatçı güçler
her yeri kuşatmış. Geç de olsa DYP'liler, ileride baş-
larına ne geleceğinı sezdiler..."
Önümüzdeki günlerde kimi bakanlıklarda üst düzey
yöneticiler değiştirilecek ve özellikle Içişleri Bakanlığı-
nda yeni atamaiar gerçekleşecek. Refah Partisi yanlısı
vali ve kaymakamlar arasında, büyük çapta kaydırmalar
yapılacak.
DYP, ortağını eskisi gibi üzmek istemiyor. Birdediğini
iki etmiyor. Hem Tansu Çiller hem de Murat Karayalçın,
'zengmler kulübu'ne karşı açık tavır alıyor, sert eleştiri-
ler yapıyor.
Başbakan Tansu Çiller'in devfet bakanları Necmettin
Cevheri ve Bekir Sami Daçe'yle yaptığı telefon görüş-
mesi ise siyasi kulislerde tartışılıyor. Doğrulanan tele-
fon görüşmesi SHP Meclis Grubu'nu karıştırırken Kültür
Bakanı ve SHP Genel Sekreteri Rkri Sağlar'ın çıkışı,
olayı bir başka yöne kaydırıyor. Kımı SHPIıler birbirine
soruyor:
"Demokratikleşme için Genelkurmay Başkanı ndan
izin alınması demokrasi gereği mi?"
Eh, bu arada olan demokrasi paketi'ne oluyor. Şu pa-
ket bir açıklansa da görsek. içinde ne var ne yok öğren-
sek. Belki, bu ağırlaşan ekonomik koşullarda bunalan
insanlarımız, 'demokrasi şerbeti'ni içip "Oh, dünya var-
n/ş"diyecek. Birazolsun serinleyecek...
İşte o zaman Tansu Çiller ve Murat Karayalçın'ın çek-
tirdıkleri 'mutluluk fotoğraflan'n\n toplumumuza bir ya-
rarı olacak.
Erbakan da hükümet
ortaklığınatalip
• RP lideri, yeni hükümet oluşumlannda
parlamento dışı çözümler aranmamasını isteyerek
"Gelin yeni bir hükümet oluşumuna, şuurlu bir
biçimde destek olalım" dedi.
ANKARA (Cumburiyet Bû-
rosu) - RP Genel Başkanı Nec-
mettin Erbakan. yeni hükümet
arayışlan konusundakı tavnnı
netleştirdi. Erbakan, ülkenin
yeni bir hükümete gereksinimı
olduğuna dikkat çekerek "Ge-
lin yeni bir hükümet oluşumuna,
şuurlu bir biçimde destek ola-
lım" dedi. Yeni hükümeti kur-
ma görevinin parlarnentoya ait
olduğunu ifade eden Erbakan,
ülkenin ekonomik krizden
kurtulması için 'üretinu"' hedef-
leyen bir 'motor hükümet' ku-
rulması koşuluyla. böyle bir
oluşum içinde yer alacaklannı
söyledi.
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirerie görüşmesinden son-
ra partısinin TBMM grup top-
lantısında konuşan Erbakan,
Çiller'in ekonomi alanında
'polis rejimi' uygulamaya baş-
ladığını savunarak "Bankada
parası olan bir kimse, bu parası-
nı, dövizini, Çiller'den izinsiz
çekemiyor. Bu Rusya'da büe ol-
mayan poüs rejimidir" görüşü-
nü savundu. Erbakan, sözleri-
ni şöyle sürdürdü:
"Biz yeni hükümete ihtiyaç
du>ulduğunu daha önce de ifade
efrik. Tabü bu hükümet kuru-
lurken Sayuı Cumhurbaşkanı'-
na da arz ettik. Hükümet kur-
ma parlamentonun işidir. Par-
lamento dışında, teknokradar
hükümeti gibi birtakım yöntem-
ler duşünühnemelidir. Yeni hü-
kümet için cözüm parlamento
içinden bulunmalıdır. Ama rast-
gele bir hükümet kurulması da
ofanaz.
Üretinu esas alan bir motor
hükümet ohnalı. Btınu yapacak
olan 450 milletvekili, partizan-
ca düşüncevi bir yana bıraka-
rak yeni hükümet için ta-
vırlannı ortaya koymalıdır.
Böyle bir çahşmaya hep birükte
yardımcı olalım. Bu hükümette
kimin nerede olacağı değil, ne
yapüacağı önemli. Böyle bir gi-
rişime vatansever, banşçı RP
olarak biz de destek oluruz."