06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 MAYIS1994 PERŞEMBE CUMHURIYET SAYFA HABERLER Liman işçileri iş bırakıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- 100 bini aşkın kamu işçisinin nisan ayı ikramıyelerinin ödenmemesi üzerine. Liman-İş Sendıkası'na üye 5 bin işçi bugün 2 saat süreyle vezne eylemi yapacak. Hükümet, ikramiyeleri ödeme konusunda sendikalara tarih vermezken. Hazine "İkramiyeyi ödersek ayhklan ödeyemeyiz" görüşünü dile getirdi. Halkevlerîne baskıya tepki • ANKARA(Cumhuriyet Börosu)- Halkevleri Merkez • Yürütme Kurulu Başkanı . ^Prof. Dr. Mustafa Altıntaş, 'İçişleriBakanıNahit Menteşe'den. Halkevleri'ne "yönelik baskılann durdurulmasını istedi. Altıntaş, Menteşe'ye -gönderdiği mesajda. mülki amirliklerin ve güvenlik •^güçlerinın Halkevleri'ne • yaptığı baskılann yıldırmaya yönelik olduğunu ! savunarak. "Bakanlıkolarak 1 sizden. devletin güvenlik güçlerinin bu türden yasadışılıklannı önlemenizi dilemekte ve beklemekteyiz"dedi. Prof. Özgen İletişim Merkezi Müdürü v • İstanbul Haber Servisi - ' Marmara L'niversitesi ;- İletişim Fakültesi Gazetecilik 'Anabilim Dab Başkanı Prof. •' Dr. Mahmut İhsan Özgen, 1. üniversite rektörlüğüne bağh T'kurulan UJuslararası İletişim ! ve Sorunlan Araştırma ; Merkezi'nemüdürolarak ; atandı. Prof. Dr. Mahmut • İhsan Özgen. konuya ilişkin .'.olarak yapılan yaaîı ," acıklamada, merkezin ; eğitim.öğretim. araştırma ve l uygulama kurumu olarak •"bilimsel çalışmalar • yapacağını belirtti. Sınavmaraîonu : devam ediyor ; • ANKARA (AA)-Mayıs ; ayında da öğrencilerin sınav ».maratonu bütün hızıyla • sürüyor. Öğrenciler. bu ! hafta ara sınıflar ve ! ortaokul sonu devlet parasız r-\atılıvebursluluk ; sınavJanna katılacak. 7 ; mayıs cumartesi günü bütün '• il merkezJeri ile Lefkoşa, 1 Cidde ve Riyad'da ; gerçekleştirilecek ara ',. sıraflar devlet parasız yatılıve ^ bursluluk sınavına 98 bin 242 »•öğrenci katılacak. Üniversite şenliği • İstanbul Haber Servisi - • İstanbul Üniversitesi .' Rektörlüğü Öğrenci Kültür ,' Merkezi'nin düzenlediği l "Halkbilim Kulübü Şenliği" ^.çeşitli etkinliklerle yann ; yapılacak. İ.Ü Fen Fakültesi • Konferans Salonu'nda saat "_.12.30-18.00arasında ,* düzenlenecek şenlik | programında halk oyunlan _*• gruplan, halk müziği, dia • gösterisi ve şiir dinletisi gibi ; etkinlikleryeralacak. : Otobüs terminalî ^ taşınıyor [" • İstanbul Haber Servisi - \ - İstanbul için "utançverici" ; birdurumagelen _^ Topkapı'dakıTrakyave 2*Anadolu otobüs terminalleri, i cumagünüFerhatpaşa'daki i yeniyerlerinetaşınıyor. 5«Sözen döneminde taşınması ; bir çok kez ertelenen j -terminaller, "94yerel »- •'seçimlerinden sonra da bir ş kezertelenmişti. Uyuştupucu operasyonları • İstanbul (AA) - İstanbul"da gerçekleştırilen iki ayn operasyonda 236 kilogram esrar ele geçirildi, olaylarla ilgisi bulunduğu belirtilen iki kişi de gözaltına alındı. Kamyonlanyla İstanbul"a uyuşturucu getirdiği iddia edilen Abdullah Ayşin'in kamyonunda güvenlik kuvvetleri tarafından yapılan arama sonucu, aracın gizli bölmelerine yerleştirilmiş 117 kilogram, Ömer Doğal'ın . kamyonunda da 119 kilogram esrar ele geçirildiği bildirildi. polisiinceliyorParti grubunda İçişleri Bakanlığı'ndaki köktendinci ve MHP'li kadrolaşmaya dikkat çekildi. Bunun üzerine güvenlik örgütüyle ilgili bir rapor hazırlanması kararlaştınldı TÜREY KÖSE ANKARA - SHP. Ankara Milletvekilı Salman Kaya'nın 1 Mayıs gösterileri sı- rasında güvenlik güçlerince dövülmesi- nin ardından, polis teşkilatı konusunda bir rapor haarlanmasını kararlaştırdı. SHP Grup Başkanvekili Ercan Karâkaş, polis teşkilatındaki "köktendinci ve MHP" kadrolaşmasının önlenmesi için. polis okullanna öğrenci abnırken üniver- site sınavlanna benzer yöntemler kullanılmasını önerdi. Adalet Bakanı Seyfi Oktay'ın da son ola>lann "polis devleti anlayışının bir üriinü" olduğunu vurgulayarak "Adli polis teşkilatı oluştu- rulsaydı, buniar önlenirdi. Ancak hazırla- nan taslak 1.5 yıldır hükümetten çıkmıyor, çünkü emniyet içindeki bazı yö- neticiler istemiyor" dedıği öğrenildi. I Mayıs pazar günü Ankara ve İstan- bul'da meydana gelen olaylar sırasında Ankara Milletvekili Salman Kaya ilega- zetecilerin ve yurttaşlann dövülmesi. İçişleri Bakanlığı içindeki köktendinci ve MHP'li kadrolaşma sorununu yeniden gündeme getirdi. SHP grup toplantısın- Bakanlık Emniyet Müdürünün göreve iadeedilmesfni istiyor Içişkri'nden Taşanlay'adestek da, milletvekilleri bu konudakı sıkın- tılannı dile getirirken. grup başkanı Aydın Güven Gürkan. "Kadrolaşma ko- nusunda hükümetin, İçişleri Bakanfnın uyanlmasını Genel Başkan'dan istedik. Ğnıbumuz emniyet güçlerinin yansız ça- lışmasını çok önemsiyor" dedi. Toplantı- da Genel Başkan Murat Karayalçm'ın da Gölbaşfndaki Polis Okulu'ndan DYP'ye bile tek bir oy çı- kmadığına dikkat çekerek. "MHP ve RP gibi radikal parti- lere oy çıkıyor. Bu kadrolaşma sadece bizim değil, DYP'nin de sorunu" dedıği öğrenildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 1 Mayıs mitingi sonrasında polisin, SHP Ankara Milletvekili Salman Ka- ya'yı dövmesi üzerine, İçişleri Ba- kanlıgı'nca başlatılan soruşftirmada. mülkiye başmüfettişlerinin "telsiz ko- nuşmalan"ru incelediği bildirildi. Açı- ğa abnan Ankara Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar ile biri başkomiser 3 - polisin durumunun, soruşturma so- = nucunda kesinleşeceği kaydediliyor. tm İçişleri Bakanhğı'ndaki genel eğili- ^ min, Taşanlar'ın görevine iade edil- mesi yönünde olduğuna dikkat çekiliyor. Emniyet Müdürlüğü'ne giderek dün çahşmaya başlayan mülkiye başmüfettişle- rinin, telsiz konuşmalanru inceledikleri. Emniyet Müdürü ve üst düzey yetkilılerin • Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar'ın da, milletvekili Salman Kaya'nın dövülmesinden Taşanlar'ın sorumlu olduğu yönündeki tepkilere karşı çıktığı öğrenildi. olaylarda bir sorumluluğu bulunup bu- lunmadığını belirlemeye çalıştıklan öğre- nildi. Video kasetlerdeki görüntülen de iz- leyen müfettişlerin, SHP milletvekili Sal- man Kaya'yı döven polislerin ifadelerini aldıktan sonra, soruşturma dosyasını bu hafta sonunda bakanlığa vermesi bekleniyor. Bu arada, soruşturma sona erene kadar geçici olarak görev- den alınan ve Emniyet Genel Müdür- lüğü ennrine atanan Ankara Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar'ın, büyük bir olasılıkla soruşturma sonunda ye- niden göreve atanacağı belirtiliyor. Emniyet Genel Müdürlüğü'ndeki ge- nel eğilim, Taşanlar'ın olaylarda so- rumluluğu bulunmadığı yönünde. Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar'ın da, milletvekili Salman Kaya'nın dövülmesinden Taşanlar'ın sorumlu oldu- ğu yönündeki tepkilere karşı çıktığı ve olaylara karışan polislerin cezalandınlması düşüncesinde olduğu öğrenıldi. ' Mayıs İşçi Bayramı'nda Çağla>an'da düzenlenen miringdcn sonra polis tarafından dövaen Sosyalist İktidar Partisi İiyeleri, suç duyıırusunda bulundular. İstanbul Cum- buriyet Savcılığı'na verilen diiekçede, V'ali Hayri Kozakçıoğlu, İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir ve diğer görevlilerin "adam öldürmeye teşebbüs", "darp" ve "görevi kötüye kullanmak"suçunu işledikleri öne süriildü. Parti a>ukatı A>dın A\ anoğ- lu tarafından verilen dilekçede polislerin, slogan armayan ve ba\rak taşınıa\an kalabalığa vasal stire bitmeden ve "dağılın" uyansında bulunmadan kalas ve coplarla saldırdığı belirtilerek özellikle başa vurulan darbelerin "öldürmeye yönelik'"' olduğu ile- ri süriildü. Ankara'daki 1 Mayıs kutlamalan sırasında bir milknckilinin dövülmesi nedeniyle sorumlu emniyet müdürünün gö- revden alındığının hatırlatıldığı dilekçede, polislerin sicil numaralarının olmamasına da dikkat çekildi. Kadrolaşmaya dikkat Tarüsmalardan sonra polisin örgüt yapısı ve örgüt içindeki kadrolaşma konusunda bir ra- por hazırlanması kararlaştınldı. SHP lideri Karayalçın'ın "her yönüyle" konunun incelenmesi- ni istediği belirüldi. SHP Grup Başkanvekili Ercan Karakaş da Cumhuriyefe "Kadrolaşmanuı önlenmesi için polis okullarına öğrenci almırken, üniversite sınavı yöntemi benzeri bir v öntem kullanılabilir. Bövlece kadroiaş- manın önü kesilebilir" dedı. Ka- rakaş aynca. Genel Merkez'de kuruîan İnsan Haklan Masası'- na işlerlik kazandırılamadığına dikkat çekti, oluşturulacak in- san haklan ve hukuk masa- lannın etkin çalışabileceğini sö\ - ledi. Karakaş. "L'lkenin her yanmdaki hukuk ve insan haklan ihlalleri bu masaya gelir ve gereği yapılır" dedi. Bakan Oktay'ın da son olav- lann "polis devleti anlayışının bir sonucu olduğunu" söyledığı öğ- renildi. Edinilen bilgıye göre Oktay. "Bu olayların tekrarian- maması için yargı reformu yapı- Imalı. Adli polis teskilatının ku- rulması için çalışma yaptık. 1.5 yıldır Bakanlar Kurulu'ndan çıkmadı. Çünkü emniyet içindeki bazı yöneticiler istemiyor''' dedıği öğrenildi. SHP mılletvekillen. bakanlann polisteki gerici ör- gütlenme konusunda daha du- yarlı olmalannı isterken. rapo- run hazırlanmasından sonra ko- nunun grupta tartışılacağı vc belirlenecek önerilerin hükiime- te sunulacağı belirtildi. Menteşe, baskılara dayanamadı: Taşanlar'ın yeri henüz boş Gözaltına alınanavukatkayıp • DYP. ANAP ve MHP Taşanlar'ın göreve iadesini Bürosundan güvenlik güçlerince alınan Yavuz Yılmaz'dan haber alınamıyor 's îedi -îçi *leHBakanı ° G T -' Menteşe. soruşturmanın sonucunu beklediklerini bildirdi. Bu partileregöre Ankara Milletvekili Salman Kaya, olaylann meydana geldiği yerde bulunduğu için "suçlu." ANKARA (Cumhurivet Bü- rosu) - TBMM Plan ve Bütçc Komisyonu'nda. SHP Ankara Milletvekili Salman Kaya'nın dövülmesi tartışmalan arasın- da polislerin tazminatlan arııı- nldı. Sağ partilerin milletvekilleri. Kaya'nın suçlu olduğunu öne sürdüler vc Orhan Taşanlar'ın Ankara Emnıyei Mudürlüğu görevine iadesini istediler. İçiş- leri Bakanı Nahit Menteşe de bu konuda açılan soruştur- manın sonucunu bcklcdiğıni bildirdi vc Taşanlar'ın vcrinın doldurulmadığını belirtcrek gö- revinc döndürebilcccğini ima etti. Kaya. sağ partilcrın milletve- killeri tarafından. "aşırı sol ör- gütlerle birlikte hareket etmek- le" suçlanırkcn polislerin taz- minaılan hükümetten gclcn ta- sanda öngörülcn rakamıh üze- rine çıkanldı vc yıllık vükü 1.5 trilyon liradan 2 ırilyon 178 mılyar liraya yükseltildi. Komısyonda. SHP Tunceli Milletvekili Sinan Ycrlikava. Salman Kaya'nın dövülmesi olay ını kınarken polislcre insan haklan ve demokrasi dersi ve- nlmesini. bakanlıgın, vaıandaş- lara iyi davranılmasını sağla- mak için polis örgütüne genelge yayınlamasını istedi. SHP Ma- latya Milletvekili Mustafa Yıl- maz ise. polisin toplumsal olay- larda çifte standart uyguladığı- nı söyledi. • İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün 'Elazığ'a gönderdik' açıklamasma karşın, Elaağ Emniyet Müdürlüğü, Yılmaz'm yakınlanna, 'gözaltmda böyle biri yok'yanıtını verdi. ERGÜN AKSOY ANKARA - İstanbul'da gü- venlik güçlerince gözaltına ahn- dığı öne sürülen Avukat Yavuz Yılmaz'dan 6 gündür haber alı- namadığı bildirildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün. "Yıl- maz'ı sonışrurma için doğum yeri olan Elazığ'a gönderdik" açıklamasma karşın, Elazığ Emniyet Müdürlüğü yetkilileri- nin,Yılmaz'ınyakınlanna."Gö- zaltına böyle biri yok" yanıtını verdikleri kaydedildi. Ağabeyi- nin yaşamından kaygı duyduk- lannı belirten Yüksel Yılmaz, "Güvenlik güçlerince sürekli ölümle tefadit ediliyordu" dedi. Güvenlik güçlerince gözaltına alındığı öne sürülen istanbul Barosu avukatlan- ndan Yüksel Yılmaz'ın, "kayıp" olduğu bildirildi. Ağabeyinin 6 gün önce İstanbul Kartal'daki bürosundan güvenlik güçle- rince gözaltına ahndığıru belirten Yüksel Yılmaz, "Polisler daha sonra ağabeyimi eve getirmişler. Eşinin ve çocuklarının bulundu- ğu bir sırada, geniş kapsamlı bir arama yapnnslar. Ancak evde hiçbir şey bula- mamrşlar'Medi. Ağabeyinin daha önce. İstanbul Baymmpaşa'da protfötogMşjmi istanbul Haber Servisi- Tutuklu ve hükümlü ailelerinin, geçen yıl Hasköy"de polis tarafından düzenienen bir operasyonda öldürülenSelma Doğan'ın annesinin gözaitma ahnmasmı kınamaaçıklamasjna polis izin vermedi. Bayrampaşa Cezaevi önüne gelen siyasi tutuklu vc hükümlü aüeleri,polis tarafından zorla Topkapı minîbüsüne bindirilerek olay yerinden uzaklaştınldılar. Cezaevi önündeyoğun gûvenlik önfemleri alan polisler, olay öncesindeçevrede bulunan kahvehanelere gjrerek üst ve kimlik kontrolü yaptılar. Daha sonra gözalöna ahnma olayını kınamak için cezaevi önüne gelen tutuklu ve hükümJü yakınıyaklaşık 10 kişi, polis tarafından engeflendi. izmir Buca'dadayağa suçduyurusu İZ.VIİR (Cumhurivet Ege B«ros«)-Buca Cezaevi'ndejandarmavegardiyandayağına, suç duyurusunda bulunuldu. Tutuklulann av/ukatlan İzmirCumhuriyetSavcılığına verdikleri suç duyurusu diİekçelerinde "Mihekkiüerimiz 18 nisan gûnü DGM'yegeKş gidişkrinde jandarma tarafından dövüidüler. Aynı gün cezaevinde göriiş bitimindensonra da göriişyerini terk etmedikleri gerekce göstenlerek, tutuklu ve aileleri gardiyanlar tarafından kalas, cop. td. tekme. tokatla döviümüslcrdir. Aldiklan darp sonucu 85 kişi değişik yerlerinden yaralannustır" görüşüne yerverdiler. İzmir Barosuavukadanndan Hülya Üçpmar suç duyurusunda müvekkılennin mahkemeheyetinin gözleri önünde dövüldüğünü, belirtti. Elazığ'ın Karakocan ilçesinde avukathk yaptığını belirten Yüksel Yılmaz, şunlan söyledi: "Ancak güvenlik güçlerince sürekli ölümle tehditediliyordu. 1991 yılında ise gö- zaltına alındı ve 68 gün sonra Erzincan DGM tarafından suçsuz bulunarak serbest bırakıldı. Tebditler yoğuniaşınca geçen yıl, Karakoçan'dan kaçmak zorunda kaldı. Eşini ve çocuklarını da daha sonra gizlice Karakoçan'dan çıkararak İstanbul'a getir- di. Kartal ilçesinde avukatlığa başladı." İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne yaptı- klan başvurudan sonuç alamadıklannı be- lirten Yüksel Yılmaz. şöylc dedı: "Soruşturma için doğum yeri olan Elazığ'a gönderdiklerini söylediler. Elazığ'- daki yakınlarımız Emniyet Müdürlüğü'ne başvurdu. Ancak "gözaltında böyle bin' ol- madığı yanıtı verildi. Oysa ağabeyûn güven- lik güçlerince gözaltına alındı. Gözaltına alma olayını. güvenlik güçlerinin demokrat insanlara yönelik bir eylemi olarak göriiyo- rum. Ağabeyimin vaşamından endişe duyu- yorum. Faili meçhul bir cinayete kurban gi- derse, bunun tek sorumlusu güvenlik güç- leridir." isTANBuı ULUSLARARASI ltulTUR İSTfllURIIL VAKFI TIYATRO FESTIUALI İSTANBUL DABUYUKOYUNLAR^ \ If II • i I I 1 / ^ \ | \ K R A L U B U V E MACBETH'DEN SAHNELER I I ¥ ^1 II nl I Vl I K 5 Woy!'9W I8J0 MuhsinErtuğrul SahnesM'02( 2 2<0 7720) II I |ll/4|l|| I 1 # | \ ÇAPKININ FENDI 5 Ma,,% 199421 ;5 Kenter Tiyatrosu (0212 246 3589) ^ ^ • • ! • I I 1 • • \ ^ I I * HAYAT ÇOK GÜZEL 5 Moy-s 1994 18 30 İstanbul Sanat Merkezi 102/; ?« AR4YIS TOKTAMIS ATES SoHVhdıalefet Bilindiği üzere 'sağcılık' ve 'solculuk' kavramları, Fransız Devri'minin getirdiği kavramlardır. Fransa'da Genel Meclisler diye isimlendirilen mecliste 'Düzenin değişmesinden yana olan' halk temsilcileri, başkanlık kürsüsüne göre solda durdukları içn 'solcu'; Düzenin değişmernesinden yana olan' soylular ve papazlar da sağda durdukları için 'sağcı' sayılmışlardı. Ve o günden beri düzenden yana olanların sağcı, düzene karşı olan- ların da solcu olarak isimlendirilmesi geleneği oluş- muştur. Ama her düzeni değiştirmek isteyen herkes solcu de- ğildir. Solcu olabilmek için, o düzen değişikliğinin 'ileri- ye doğru'olması gerekir. İleriye doğru değişimin koşulu da toplumdaki ekonomik ve siyasal olanaktann 'geniş kesimler lehine' değiştirilmesidir. Eğer getirilen yeni düzen, toplumun geniş kesimlerinin siyasal haklarını kı- sıtlayan, ya da sınıflar arasındaki uçurumu genişleten bir düzense, bunu yapanlar 'solcu' değil, en alasından sağcıdırlar. Kapitalizm sömürüye dayanır. Zira kapitalizmin 'ken- dini yeniden üretebilmesi' için, yani yeni yatırımlara gi- debilmesi için sermayeye gereksinimi vardır. Ve kapi- talizm kendi mantığı içinde tutarlı olmak için, emeği sö- mürmek zorundadır. Emekle sermaye arasındaki pay- /aş/m'kimi zaman 'dengeli', kimi zaman mantıklı', kimi zaman 'ada/ef/;"olabilir. Ama hiçbir zaman 'eş/Y'olmaz, olamaz. Demokratik gelişme süreci içinde 'emekçi kesimler' kendilerini sermayeye karşı koruyabilmek için örgütlen- mişlerdir. Bu örgütlenme, önceleri sınıf temeline daya- nan sendikalar biçiminde olmuş ve daha sonra da siya- sal partiler halinde siyaset sahnesinde yer almışlardır. Ve yine demokratik gelişme süreci içinde bu örgütler, önceleri yasadışı sayılmış ve ağır baskılarla karşılaş- mışlardı. Bu dönemdeki mücadele de elbette kan ve şid- dete dayanıyordu. Ama zaman içinde bu tür örgütler ve siyasal partiler legalite kazanmış' ve mücadele daha yumuşak bir biçime bürünmüştür. (Kapitalist ülkelerin sömürgelerinden kaynak aktarmalarının etkisini de dü- şünmek gerekir.) Kısacaartık emekçi kesimleri desiste- min içinde yer almış ve bir anlamda uyum sağlamışlar- dır. Ancak hiç kuşkusuz belli güvenceler alarak. Bu güvencelerin en önemlisi, 'sosyal devlet' ilkeleri- nin yaşama geçirilmesi olmuştur. Sermaye kesiminin parasal gucune karşı; sayısal' ve 'örgütsel' gücünü or- taya koyan emek kesimi refahtan aldığı payı' sosyal devletin güvencesi ile garanti altına almıştır. Işsizlik si- gortası, sağlık güvencesi vb. gibi kurumların yanı sıra; eğitimde fırsat eşitliği gibi temel bir ilke de yaşama geçi- rilmiştir. Kıta Avrupası'nda gördüğümüz bu gelişim süreci için- de doğal olarak hem sermaye kesimi, hem de emek ke- simi devleti ele geçirmenin siyasal kavgasını vermişler- dir ve (her şeye karşın) günümüzde de veremektediler. Bu savaşım surecinde sermaye kesimi devleti denetle- yebıldiği zaman, devletin sosyal alandaki yükümlülükie- rini azaltmaya çalışmış; emek kesimi devleti denetleye- bildiği zaman devletin sosyal alandaki yükümlülüklerini tam anlamıyla uygulatmaya çalışmıştır. Ama bu iki kesim ve politikaları hep biribirinin 'alter- natifi' olmuştur Dış politika alanında, makro ekonomik planlamalarda, kultür ve eğitim politikalarında vb. alan- larda ana hatlarıyla benzer politikalar önerseler bile, devletin sosyal işlevlen' konusunda, farklı politikalar önermişler ve uygulamışlardır. Zaten işin doğrusu da budur. 'Sosyal barış' ne denli ileri düzeyde sağlanmış olursa olsun, eğer iktidarda sermaye kesimi varsa ve devletin olanaklarını belli bir azınlığın çıkarları doğrultu- sunda pompalıyorsa, geniş kitlelertn umdu emekten yana partilerde, yani sol partilerde olur. Gelir dağılımın- da denge arayan, güvenli bir iş peşinde, kafasını soka- cak bir evin özlemi içinde olan, çocuklarına daha iyi bir eğıtım vermek isteyen, insan haysiyetine yakışan bir ya- şam sürmek isteyen geniş kitleler umutlarını sol partile- re bağlarlar ve sol partileri desteklerler. Ama bu işler Türkiyemizde böyle olmuyor. Aslında bugün Türkiye'deki sol partilerin durumunu ele almak istiyordum Ama yazı öylesine uzadı ki, yerim kalmadı. Ancak şu kadarına işaret etmek isterim ki; Türkiye'- deki sol partiler geniş kitleler için umu olma' özelliğin- den çok uzaktırlar. Bunda belki 12 Eylül'ün sarsıntısını atamamanın da etkisı vardır. Fakat sebep ne olursa ol- sun, 'Türkiyesolu', 'sol'olmaktan çıkmıştır. Iktidarın (sözde ve göstermelik) ortağı SHP, hangi özelliği ile, 'düzenin değişmesini' isteyen kitleleri peşi- ne takabilecektir? Özelleştirme masallarıyla mı, ekono- mi paketlerinden çıkan acı reçetelerle mi, yoksa dizboyu yolsuzluklarla mı? CHP ne vaat etmektedir, DSP ne vaat etmektedir? Ne derece inandırıcıdır? Diğer sol partiler ise, inandırıcı olmaktan çok daha uzaktırlar. Bukoşullaraltında 'solmuhalefet'bîr dönemdeDemi- rel'in propaganda aracı oldu, bu dönemde de Refah'a kaldı. Ama bizim aslanlar' hala birbirlerini yiyorlar... TE V bursundan 55 bin öğrenci yararlandı TürkEğitimVakfi 27yaşında İstanbul Haber Servisi - 4 Mayıs l%7tarihindeVehbi Koç'un başkanlığında ve 205 aydının öncülüğünde. 205 bin TL seımaye ile kurulan Türk EğilımVâkfı(TEV)dün.27. kuruluşunu kutladı. Vakfın 27.vıldönümübasın toplantısında konuşanTEV Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Bolak. sağlık nedcni ile buyıldönümündearalannda göremedikleriiçin üzüldükleri Vehbi Koç'a "acil şifa" dileğınde bulunarak. kuruluşlannın Türk yardımseverlerinin katkılan ile 27 yıl içerisinde gelişipgüçlendiğini belirtti. Burslar karşılıksız TEVadınınVehbıKoçile özdeşleştiğini belirten Bolak. vakfın Türk Milli Eğitim sistemi içerisinde yadsınamayacak bir yeri olduğunu savundu. Vakfın bugün aktif toplam olarak 311 mılyar TL'lık bir kuruluş olduğunu belirten Aydın Bolak. "TEV, bugüne kadar karşdıksız olarak 55 bin kişiye yurtiçi, 410 öğrenciy e de yurtdışı burs vermiştir. Bugüne kadar dört işhanı inşaa ettiren v akfımız, y üda 25 milyar TL kira geliri elde etmektedir"dedi. VakıfYönetim Kurulu Başkanı Aydın Bolak. şunlan söyledi: "27 yılda 418 kişi vasiyet ve hibeyoluyla bağışta bulunmuştur. \ akfın gayrimenkul mal varlıklarının tapu değeri bugün, 57 mily ar TL'na ulaşmıştır. Yurtdtşında da yardunseverierden ilgi gören vakfımız, Amerika ve Danimarka'dan vasiyet yoluyla iki büyük bağış almıştır. Yapılan bağıslar, geçen 27 yılda 20 milyar TL ye ulaşmıştır. Bu bağışlarla on binierce gence burs sağlanırken, binierce kişinin adı da eğitim dav amızda y aşatılmaktadır." Basın loplantısında. vakfın yönetim kurulu üyeleri Ord. Prof. Sulhi Dönmezer,Ömer Koç, Ata Gökçe, ömer Dinçkök, Şahap Kocatopçu dayeraldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle