Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 NİSAN1994 CUMARTESİ 8 DIŞ HABERLER Chrtstophep'ın Kıbrıs mektubu • WASHLNGTON (AA) - ABD DışişJeri Bakanı NVarren CTıristopher'ın, Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'e yolladığı Kıbns konusundaki mektubun diplomatik teamüle uygun olduğu bildirildi. Çeşitli kaynaklardan edinilen bilgilere göre Christopher, mektubunda güven arttıncı önJemler konusunda yol alındığını belirtti. VVarren Christopher. Türkiye'nin, banş sürecini teşvikine devam etmesinin yararlanna dikkati çekti ve Ankara'nm çabalanna teşekküretti. Galiraporuna • ATİNA(AA)- Yunanısıan hükürneti, Kıbns Rum kesiminin, Birleşmiş Mılletler Genel Sekrcteri Butros Gali'nin son Kıbns raporu ile ilgili memnuniyetsizliğini paylaştığını açıkladı. Hükümet sözcüsü Evangelos Venizelos, Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nin güven arttına önlemler görüşmelerinde oyalama taktiklerine başvurduğunu iddiaetti. Kıbns sorununun çözümünün. Türkiye'nin tutum değiştirmesine bağlı olduğunu da öne süren Venizelos, konunun Andreas Papandrcu'nun buay sonunda Clınton ile yapacağı görüşmede gündeme geürileceğini bildirdi. Makedonya • ATİNA(AA)- Yunanistan'da, hükümet ve ana muhalefet, ülkenin Makedona konusunda "son derece zor birdönemeçte" olduğu konusunda görüş birliğine vardı. Dışişleri Bakanı Karolos Papulyas, ana muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi'nin lideri Miltiadis Evert ile görüşmkesinden sonra yaptığı açıklamada, durumun zor olduğunu belirterek "Ancak böylesine önemli milli bir konuda mücadeleyi bırakmamız söz konusu değil" diye konuştu. Salrte müftülük durusması • AGRUSİO (AA) - İskeçe Müftüsü Mehmet Emin Aga'nın "Sahte müftülük yaptığı ve müftülük adına bildiri yayımladığı" iddialanyla Agrinio bidayet mahkemesinde dün yapılması gereken durusması ertelendi. Mahkeme, savcıhk tarafmdan gösterilen tanıklann gelmemesi üzerine duruşmanın 27 Ocak 1995 tarihine ertelenmesini kararlaştırdı. Aga, duruşmarun ertelenmesinden sona AA'ya yaptığı açıklamada ""Bizi inandığımızhakh davalanmızdan vazgeçiremezler." dedi. Kenya'da etnik çaöşma:18ölü •NAÎROBİ(AA)- Kenya'da, etnık gruplar arasında meydana gelen çatışmalarda 18 kişi öldü. Başkent Nairobi'de yapılan resmi açıklamaya göre ülkenin batısındaki Burnt Forest bölgesinde, iktidan destekleyen Kalenjinsile Kikuyus kabileleri arasında silahlı çatışma çıktı. Birkaç genç arasındaki kavgadan sonra patlak veren çatışmada. Kikuyus kabilesinden 13, Kalenjins kabilesinden de 5 kişinin öldüğü bildirildi. Filipinler'de taytun: 14 ölü :«MANİLA(AA)- Filipinler'i etkisi altına alan Ovven tayfununda. 14 balıkçının boğularak öldüğü sanılıyor. Resmi Filipinler Haber Ajansı (PN A), Cebu Adası açıklannda batan bir teknede bulunan 15 balıkçıdan yalnızca birinin kurtulmayı başardığım duyurdu. Bu hafta başında Filipinleri etkisi altına alan Ovven tayfunu daha önce de 3 kişinin ölümüne yol açmışü. Almanya, Türkiye'nin silah gereksinmesini karşılamada artık vazgeçilmez bir ülke değil Bonn'a, karalistetehdidîLALESARIİBRAHİMOĞLU ANKARATürkiye, Almanya"nın ge- çici olarak bazı silahlann sevkiyatmı durdurmasına karşı gelişmelere bağlı olarak, Bonn hükümetini. savunma sa- nayiinde hiçbir şekilde işbirliğine gitme- yeceği ülkeler listesine koyma seceneği- ne sahip. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin Alman hükümetini bozulan ilişkilerin düzeltilmesinin çok zor olacağı konu- sunda uyardı. Diplomatik kaynaklar, Alman hükü- metinin aldığı karann, iki ülke arasın- daki savunma sanayii işbirliğini hangi ölçüde etkileyeceğinin "bekleyip görül- mea" gerektiğini belirttiler. Aynı kay- naklar, Almanya'nın, silah sanayiini modernize eden ve Rusya'dan silah alımlan gibi seçeneklerini artıran Türki- ye için "vazgeçilemez" bir satıcı olmadı- ğına da dikkat çekiyorlar. Türkiye, geçen yıl nisan ayında, sa- vunma sanayiinin siyasi dalgalanmalar- dan etkilenmesini önlemek amacıyla, çeşitli ülkelerle bu alandaki ilişkilerini uzun vadede düzenleyen bir strateji be- nimsedi. Türkiye'nin ABD'den sonra ikinci büyük savunma ortağı ve silah sevkiyat- çısı olan Almanya, "san listeye" alınan ülkeler arasında yer aldı. Buna göre, sa- vunma sajıayiinde iş yapan Türk ve Alman işadamlannın, ortak ürettikleri ya da karşılıkh satın aldıklan silahlann PKK terörüne karşı kullanılmayacağı gibi bir şartın getirilmeyeceğine dair kendi dışişleri bakanlıklanndan güven- ce almalan gerekiyor. Sembolikmi? Türkiye'nin Almanya'yı, "san liste- den" alıp misilleme olarak hiçbir şekilde alışveriş yapmayacağı ülkelerin yer aldı- ğı "kara liste"ye (kırmızı liste) koyması- nın, Alman silah tacirlerinin paniğe kapılmalanna yol açacağı değerlendır- mesi yapıhyor. Almanya'nın karannın iç poütik yatı- nmın da rol oynadığını anımsatan dip- lomatik kaynaklar, "Bekteyip görece- ğiz. Karar poütik mi. >oksa daha da ileri boyutlara varacak önJemleri de içerecek mi? Örneğin Almanv a, gerçekten iki ülke arasında sözleşmesi bitmiş bir anlaşmayı durduracak mı? Ona göre, Almanya'nın kırmızı listeye alınması düşünülebilir" değerlendirmesıni yaptılar. Çetin uyardı Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin. Al- manya'nın Türkiye'ye NATO çerçeve- sinde verdiği silahlara ambargo koyma- sını "teessüfle" karşıladığını belirterek, "İlişkiler çok kolav bozulabilir, ancak bunların düzeltilmesi zaman alır" dedi. Çetin, dün yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin terörizmle mücadele eder- ken. müttefıklerinden ve dostlanndan gelebilecek ve yanlış anlaşılabilecek davranışlan kabul etmeyeceğini, bu ko- nuda alınacak kararlann ikili ilişkileri zedeleyebileceğini kaydetti. Çetin bu görüşlerini önceki gün telefonla konuş- tuğu Almanya Dışişleri Bakanı Klaus Kinkele de ilettiğini bildirdi. Çetin, Kinkel'in kendisine, bu konu- nun hükümet içinde yeniden görüşülüp ele alınacagını belirttiğini ifade ederek. şunlan bildirdi: "Türk-Alman ilişkilerini bozmak iste- yen çe> reiere dola\ lı biçimde cesaret ve- rilmesi, iki ülke ilişkilerini olumsuz etki- leyebilir. Almanya'nın girdiği seçim ortamında bu tip konuların iç politikada kullanmamasını diüyoruz. Bu tür konu- lar iç politikada kuilanılmayacak kadar hassastır. Bir keiime veya bir cümle ile ilişkiler çok kolay bozulabilir, ancak bunlann düzeltilmesi çok büyük zaman alır." TÜRKİYE-ABD ASKERİ GÖRÜŞMELERİ ABD ile ilişkîlerde yenî döneme doğru ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Türkiye ve ABD arasın- da 12*ncisi yapılan Yüksek Düzeyli Ortak Savunma Gru- bu (YDOSG) toplanüsmda. iki ülke arasında daha eşit işbirliği- ne dayanacak ilişkilerin temel- leri atıldı. Bu çerçevede silah donanımı daha gelişmiş Türki- ye ve ABD arasında eşit. savun- ma doktrinlerinin ağırlıklı ola- rak ele ahnacağı ve eğitime öncelik verilecek bir işbirliği ge- liştirilecek. ABD tarafı. PKK- nın bir terör örgütü olduğu görüşünü yineledi ve Türkiye'- ye bugüne kadar yapılan askeri malzeme yardımında bir sınır- lama getirilmediğini. bundan sonra da getirileceğini zannet- mediğini bildirdi. Toplantılarda Amerikan ta- rafına başkanlık yapan ABD Savunma Bakan Yardımcısı Charies Freeman. Cumhuriyet- in bir sorusu üzerine, Kongre'- nin baskısıyla ABD'nin Tür- kiye'ye bir silah satış sınırlama- sı getirmesinin düşünülmediği- ni söyledi. Türkiye ve ABD arasında Savunma ve Ekonomik İsbirli- ği Anlaşması (SEİA) çerçeve- sinde 1981 yılında başlaülan ve sonuncusu üç gün süren Türk- Amerikan YDOSG toplantıla- nndan 12'ncisi, dün Ankara'da tamamlandı. Toplantı sonunda Türk heyetine başkanlık eden Genelkurmay 2. Başkanı Orge- neral Ahmet Çörekçi ile ABD heyetinin başkanı Freeman or- tak bir basın toplantısı düzenle- diler. Freeman basın toplantısın- da, SSCB'nin dağılmasıyla bir- likte sarsıntılara sebep olacak deprem kuşaklannın artık Av- rupa'dan geçmediğine dikkat çekerken Türkiye'nin bu dep- rem kuşağinın üzerinde oturdu- ğunu dile getirdi. Türkiye ve ABD arasında geliştirilmiş or- taklığa dayanan işbirliğinin önemini vurgulayan Freeman. "Bu geliştirilmiş ortaklık, Tür- kiye'nin büvük kabiliyeri ve böl- genin büyük önemini gözönünde rutuyor. Bu sefer yapılan YDOSG iki ülke arasında onü- müzdeki 50 y ıla uzanacak eşit ve daha değişik bir işbirliğinin te- mellerini artı" dcdı "Ausdmitz Kemancısı" olarak bilinen ve İkinci Dünya Savaşı sırasmda V ahudilerin katledildiği Na/i Ölüm Kampı Auschvvitz'de kalan 80 v aşındaki Jaques Stromza avnı yerde keman çalıyor. Aralarında Strom/a'nın da bulunduğu 6 bin kişilik Yahûdi grubu, sav aş \ ıllarında öldürülen 6 milyon kişinin anısma bu senedeÖlünı Kampına bir yünivüş düz«aledi- HELMtıTKOHL: Gösterici Kürüeri gönderin Dtş Haberler Senisi - Almanya Başbakaru Helmut Kohl, yerel vönetimlereçağnda bulunarak sokak gösterilerinde şiddel kullanan Kürtleri Türkiye'ye göndermelenni istedi. Kohl, ARD televizyonunda yaptığı konuşmada. herhangi bir grubun > arattığı terörü kabullenmeye hanr olmadığını belirterek "Eğer bunlar, buraya Türk pasaporru ile gelen Kürtlerse bunun sonuçlanonlara açıkçagösterilmelidir" dedi. Bu arada Stuttgartta 150 kadar PKK yanlısının, göstericileri sınırdışı etme kararı alan Bavyera eyaletini protesto amacıyla düzenlediği göstende polisle çatışma çıktı. Çatışma sırasmda tutuklananlardan 14 yaşındaki bir genç, karakolda kendini yaktı. Ancak alevlerin derhal söndürüldüğü ve genç göstericinin hafıf yanıklarla kurtulduğu bildirildi. 3 polisin hafıf yaralandığı çatışmadan sonra 8 göstericinin tutuklandığı biUlinldi. ı-.'»-,n , AVRUPA'DAN EDİP EMİL ÖYMIN Elalemin basın Kendi basınımızı nasıl görüyo'Uz? B u soruya yanıtarama- dan önce "Hangi basın" demekjerekiyor. öyle ya, ciddi ga- zete var, ilan gazetesi var, güdüf11 " gazete var, yanlı gazete var. Ama hepsine birden "basın' demek zorundayız. Işte bu "basın"a ilişkınTürkiye'deki kaygı veyakınmaların benzerle- ri, yabancı ülkelerde kendi basPİarı "Çin d e yapılıyor. Ama kapsam, içerik, yorum, fotoğraf kaHanma, haber veriş ve izle- yış biçımi konusunda Türk gazetelerine yol gösterecek dü- zeydeki yabancı gazetelere de rneğer Türk basınına yönelti- len suçlamalar yöneltilmiyor muym u ?? Amerika'daColumbiaÜniversıtesiileTimes-MirrorCenter of Los Angeles tarafmdan ortakiaşa yapılan bir araştırmanın sonuçları 8 ülkede basının nasıl algılandığını gösterdi. ABD, ingiltere, Fransa, Almanya, italya, Meksika, ispanya ve Ka- nada'daki basınlaTürk basını arasındaki benzerlikler hayli. Bu ülkelerde sormuşlar: Basında en çok şikayet ettiğiniz bir numaralı konu nedir? Kanada: Sansasyonel haberler. Fransa: Çok fazla reklam. Almanya: Sansasyonel haberler. İtalya: Yanlı haberler. Meksika: Sansasyonel haberler. İspanya: Yanlı haberler. İngiltere: özel yaşamın didiklenme- si. ABD: Yanlı haberler. Türkiye de katılsaydı bu araştırmaya, herhalde yukarkılerden biri ya da bırkaçı Türkiye'de de bir numaralı şikayet konusu olurdu. Araştırmada, ikinci sırada gördüğünüz şikayetleriniz neler diye de sorulmuş. Kanada- Abartma ve tekrar Fransa: Abart- ma ve tekrar. Almanya: Çok fazla reklam. İtalya: Sansasyo- nel haberler, kişilerle uğraşma. muhabırlerin öne çıkartı- Iması. Meksika: Yanlı haberler. ispanya: Sansasyonel haber- ler. ingiltere: Felaket haberlerine merak. ABD: Felaket ha- berlerine merak. Columbia Üniversıtesi'nin araştırması kapsamlı ve uzun. özetlemek bile sorun. Ancak bundan bir ana fikir çıkıyor. İster dünyanın en sanayileşmış ülkeleri olsun, ıster az geliş- miş ulke, basın demek kı kamuoyunu yönlendirirken ortak strateji ızlıyor: Sansasyonel haberler, yanlı haberler, felaket haberlerine öncelik ve abartma. Gazeteler, yöneldikleri oku- yucu kitlesıne uygun biçimde venyorlar bu haberleri. Araştırmada televizyonların konumu da incelenmiş. Çoğu ülkede, televizyonun, siyasi gelişmeleri sadece belli açılar- dan haberleştirdiğine inanıhyor. Bunun bir istisnası ingiltere. Gazeteleri fazla yanlı görülüyor, ama televizyonu, diğerleri- ne bakışla en dengeli ve yansız degerlendirilen ülke burası. İngiltere ve italya'da televizyonların, bir olayı gazetelerden daha kapsamlı verdıkleri görüşü egemen. ispanya'da ise tam tersıymış. Yanı gazetelere güven, televizyona güvenden fazla. Her ülkenin kendi kültürel, tarıhsel ve sosyal konumu ne- deniyle basını da kendine özgü. Şu içinde bulunduğumuz ekonomik karmaşa ortamında buna ilışkin gelişmeleri acaba basınımız ve televizyonlarımız nasıl verıyor? Nasıl verecek? Nelerı kamuoyundan saklayarak? Nelerı vurgulayarak? Ne- leri var, neleri yok göstererek? Basın ve televizyonlar kamu- oyunu bu belırsızlık ortamında nasıl yönlendırecek? Çok sayıda gazete alamayan, çok sayıda televızyon kanalını ızle- yemeyenler, neyın gerçek. neyın yönlendirme olduğunu nasıl anlayacak? Batı'nın eski ve köklü basınına da musallat olan sansasyonel habercılık, felaket habercilıği, yanlı haber- ciliğın Türkiye deki örnekleri, patlamaya hazır duran kitleleri acaba nasıl etkileyecek? Rating uğruna, daha fazla reklam uğruna, acaba Türkiye'nin şu içinde bulunduğu pek hassas durumu, gazete ve hele televizyonlarımız acaba nasıl kendi çıkarları için kullanacak'' Bu soruların yanıtlarınt dilerız ıler- de Türkiye'nin düşünce tarihini yazanlar verebilirler. The Independent: Banş anlaşmalan sorunlann temeline inmiyor Bosna'dabanş,Kosova'dakryamet Dış Haberler Servisi - Balkanlar'da banş umutlan, geçen ay içinde birden hız ka- zandı. Saraybosna iki yıldır ilk kez sakindi. Hırvatlarla Boşnaklar yeniden ortak bir çatı altında buluşmayı kabul ettı. Hırvans- tan'da yaşayan Sırplar bile Hırvat hükü- meti ile masaya oturmaya razı oldu. Ancak Bosna'da bile kalıcı bir banş sözü vereme- yen bu adımlann Kosova ve Makedonya'- da bir savaş başlatma tehlikesi, bugünlerde Batı basınında sıkça tartışılıyor. The Independent gazetesinde Jonathan Eyal imzasıyla yer alan bir makalede, eski Yugos- lavya'nın bazı bölgelerinde Baü'run çabasıyla sağlanan ba- nşın, diğer bölgelerde felaketin habercisi olduğu öne sürüldü. Yazmın geniş bir özetini sunu- yoruz: Batı, sorunun özüne inmek yerine gelişigüzel çabalarla ye- tinme hatasını daha önce de yaptı. Slovenya'da uluslararası çabalarla ateşkes sağlanması kutlanırken savaş Hırvatistan'a sıçradı. Hırvatistan'a banş gücü yerleştirildiğinde çauşmalar Bosna'ya kaydı. Şimdi de Bos- na için banş düşleri görülürken tehlike Kosova ve Makedon- ya'ya doğru ilerliyor. Bosna'da banş için bugünler- de imzalanan anlaşmalann, et- nik temizliği durdurmaktan çok dünyanın vicdanını temizleme- ye yönelik olduğunu bu işe katı- lanlann tümü biliyor. Batı'nın Bosna'daki faaliyetlerini arttırmaktan uzak olan bu anlaşmalar. Balkanlann kökleri derine gi- den sorunlanru göz ardı etmekle çok daha büyük bir bölgesel savaşın tohumlannı atı- yorlar. Ülkede 2 yıldır süren savaşın durması. Bosna'nın çeşitli bölgelerinde mahsur kalmış mültecilerin hareketlenmesine yol açacak. Sonuçta ülke. birçok etnik grubun bir arada yaşadığı bir yer olmaktan uzak- laşıp etnik açıdan daha da homojen yerle- şim birimlerinden oluşur hale gelecek. Batı, eski Yugoslavya'daki mücadelesini çapulcu gruplan karşısında aciz olduğu için kaybetmedi. Batı'nın başansızlığının asıl nedenı. Balkanlar'dakı katlıami dur- SLOVtNYA LuW" BOSNA- HERSEK Belgrad SIRBİSTAN YUGOSLAVYA Eski Yugoslavya topraklarında ilk kıvılcım Slovenya'da parladı. Daha sonra Hırvatistan'a sıçrayan savaş son 2 yıldır Bosna Herseki kasıp kavurdu. Etnik çatışmaların bundan sonraki adresi Makedonya ya da Kosova olabilir. AHNAVUTLUK durmanın, kıtanın güvenliği açısından önem taşıdığına asla inanmaması. Avrupa hükümetleri hep kızgın kamuoylannı yatıştırmakla savaşa mümkün olduğu ka- dar az kanşma arasında denge sağlamaya çahşan politikalar izledi. Masaya konulan banş planlan hep Sırp isteklerini kabul etme esasına dayanıyordu. ABD ve Rusya'nın duruma el koyması da fark yaratmadı. VVashington'da imzala- nan anlaşmayla temelleri atılan konfe- derasyon da cumhuriyetin etnik bölünme- sini geciktirmckıen başka bir anlam taşımı- yor. Bosna hükümetinin sınırlannı ABD güvencesine teslim etme umutlan şimdiden söndü. NVashıngton. ne Sırplann ele geçir- diklen topraklann geri alınması ne de bun- dan sonra ilerleyerek Boşnak kasabalannı bir bir ele geçirme- leri konusunda birşey yapmaya ıstekli değil. Yeni başansızlıklar yolda Batı'nın Kosova ve Make- donva'nın Arnavutluk sının vakınlannda toplu gruplar ha- linde >aşayan etnik Arnavutlar için bulduğu çözüm özerklik. Ama özerklik, ancak hukuk devletlerinde ve etnik hoşgörü- >ü yaşam biçimi olarak gören ülkelerde geçerlidir. Eski Yugoslavya'nın güne- yinde var olan seçenekler açık: Va insanlar göç eder ya sınırlar değişir. Bölgede kalıcı banşın telTformülü, Sırbistan ve Arna- \ utluk sınırlannın kesinleşmesi- dir. Bu açıdan iki süper gücün bölgedeki işbirliği de yeterli bir güvence değil. Çünkü ABD ve Rusya'nın Balkan planlan bir- biriylc çelişiyor. Moskova, ken- disine bölgede uzun vadeli bir nüfuz alanı yaratacak olan sta- tükonun korunmasından, NVashinglon ise değişmesinden vana. Süper güçler arası- ndaki ilişkilerin bozulması, bölgenın yeni- den nüfuz alanlanna bölünmesi sonucunu getirebilir. Eski Yugoslavya cumhuriyetleri banşa yaklaşmıyor. çok daha derin ve ciddi bir kanşıklığın uçurumuna itiliyorlar. Bosna Hersek Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ganiç Ankara'da Çetin: FederasyonaSırplarda katılmalı ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanı Hik- met Çetin, Bosna'da Boşnaklann ve Hır- vatlann oluşturmaya çahştıklan federas- yona, Sırplann da katılmalan gerektiğini ve bunun gerçekleşmesi için Türkiye'nin aktif çabalar göstermeye devam edeceğini söyledi. Çetin, resmi temaslarda bulunmak üzere dün sabah Ankara'şa gelen Bosna-Hersek Cumhurbaşkanı Yardımcısı Eyiip Ganiç ve Dışişleri Bakanı İrfan Lübyankiç'le gö- rüşmesinden önce yaptığı açıklamada. Türkiye'nin iki yıl önce 6 nisanda ilk top ateşinden bu yana Bosna-Hersek'te bir iç savaş olmadığıru, sorunun bir saldırganlık sorunu olduğunu ısrarla vurguladığını kaydetti. Hikmet Çetin, Boşnaklann ve Hırvatla- nn Washington'da imzaladıklan federas- yon anlaşmasıyla da tüm dünyanın. soru- nun bir iç savaş olmadığını ve Türkiye'nin başından beri doğru politikalar ürettiğini gördüğünü söyledi. Çetin, salı günü Hırva- üstan Başbakan Yardıması ve Dışişleri Bakanı Mate Graniç'in de Ankara'ya bir ziyarette bulunacağını belirterek önümüz- deki günlerde Türkiye, Bosna-Hersek ve Hırvatistan dışişleri bakanlannın Ankara'- da üçlü bir görüşme yapmalannın söz ko- nusu olduğunu kaydetti. Türkiye'nin, banş çabalanna katkıda bulunmaya devam edeceğini, ancak Bosna-Hersek sorununun çözümlenmesi- nin Balkanlar'da sorunlann biteceği anla- mına gelmeyeceğini belirten Çetin. Kosova, Sancak. Makedonya ve Voyvodina gibi böl- geienn 'patlamaya hazır* oiduklannı belir- terek "Bundan dolayı Balkanlar'da global çözüm ihtiyacı vardır" dedi. Türkiye'nin başından beri istenmesi ha- linde asker göndermek suretiyle de katkı yapacağını açıkladığını hatırlatan Çetin. BM'nin aldığı karar uyannca Türkiye'nin Bosna banşgücüne askeri katkıda bulun- maya başlayacağını söyledi. Çetin. "10 nisanda bu konuda temaslar yapmak üzere bir BM heyeti Ankara'ya ge- lecek. Bu vönde Türkive bir mekanize tabu- ru hazır hale getirmiştir. Temaslardan sonra banş gücüne katkı yapmak üzere askerimiz, banşa katkı için Bosna'ya gidecek" dedi. GOODYEAR LASTİKLERİ TÜRK ANONİM ŞİRKETİ'NDEN ORTAKLARIN YENİ PAY ALMALARINA İLİŞKJN SİRKÜLER Çıkanlmış sermayemiz 59.347.221.750 Lirası nakit karşılığı 59.347.221.750 Lirası iç kaynak- lardan karşılanmak suretiyle 118.694.443.500 Liradan 237.388.887.000 liraya arbnlmakta- dır. Aronlan sermayeyl temsil eden hisse senetJeri Sermaye Piyasası Kurulu'nca 30/3/94 tarih ve 42/308 sayı ile kayda ahnmıştır. Ancak kayda alınma, Ortaklığımızın ve hisse senetlertnin KunJ veya kamuca tekeffülü anlamına gelmez. Ortaklığımız ile ilgili aynntjlı btlgileri içeren izahname 31 Mart 1994 tarihinde Istanbul Ticaret Siciline tescil edilmiş ve 4 Nisan 1994 tarih ve 3503 sayılı TTSG'nde yayınlanmış olup, aynca başvuru yerlerinde inceiemeye açık tutulmaktadır. Ortaklanmızın artınlan 237.388.887.000 Liralık sermayeyi temsil eden paylardan, ellerindeki paylann %50'si oranında yeni pay, %50'si oranında bedelsiz pay alma haklan vardır. Yeni pay alma haklan, aşağıda belirtjlen başvuru yerlerinde 13 Nisan 1994 ile 12 Mayıs 1994 tarihleri arasında 30 gün sûreyle kullandınlacaktr. Bu sürenin son gününün resmi tatile rastJa- mas< fıalinde, yeni pay alma hakkı kullanım süresi, izleyen iş günü akşamı sona erecektjr. Bir paytn nominal degeri 500 TL olup, 500 TL'sınrJan satışa arzedilecektir. Ortaklanmız aşağıda belirtjlen yeriere başvurarak, sahip oldukları hisse senetJerinin 3 no'lu ye- ni pay alma kuponlan karşriığında yeni pay alma haklannı 4 no'lu yeni pay alma kuponlan kar- şılığmda da bedelsiz pay alma haklannı kullanacaklardır. Bu sermaye artnmında yeni pay alma hakkını kullanmak istemeyen ortaklanmız ilgili kuponu yeni pay alma hakkı kullanım süresi içinde satabilirier. Bedelsiz pay alma hakkının kullanımı herhangi bir süreyle sıntıiı değildir. BAŞVURU ŞEKLİ: Yeni pay alma haklannı kullanmak isteyen ortaklanmız bu sirkûlerde belirtlen 30 günlük süre içerisinde, pay bedellerini Koçbank A.Ş.'nin Menkul Değerter Merkez'mde açılan 672599 no'lu özel hesaba yatrarak, sahip olduklan hisse senetJerinin 3 no'lu yeni pay alma kuponlan ile aşağıda belirtjlen başvuru yerierine müracaat edeceklerdir. Bedelsiz pay alma haklan ise 4 no'lu yeni pay alma kuponu karşılığında 30 Eylül 1994 tarihine kadar başvuru yerierine, 30 Ey- lül 1994 tarihinden sonra ise Maslak Meydanı, No.41, Levent adresindeki Şirket Merkezine müracaaöa kuilandınlacaktr. Başvuru Yerlerl: KOÇBANK A.Ş. ŞUBELfRI: tstanbul'ua: Menkul Değerler Merkezi Cumhuriyet Cad., 233 Harbiye Tel: (212) 232 26 00 KadıköyŞubesi: Bağdat Cad., 394 Suadiye Tel: (216) 302 19 84/41104 52 Bakırköy Şubesi: Inörl Cad. 90 Tel.(212)543 90 74 Eminönü Şubesi: Kocapaşa Mah. Muradiye Cad. 20 Tel: (212) 513 11 48 Atatürk Butvan 58/1 Kızılay Tel: (312) 41818 04 Gazi Bulvan, Ege Han 3/3 Basmahane Tel: (232) 441 57 57 Nusretiye Mah. Inönü Bulvan 88 Tel: (324) 237 15 79 Turhan Cemal Beriker Bulvan Adana Ticaret Merkezi 9/2 Reşatbey Tel: (322) 359 88 81 Kemalpaşa Mah., Hürriyet Cad. Metropol İş Merkezi Tel: (262) 331 12 01/3241444 Osman Gazi Mah. Atatürk Cad. Setbaşı Tel: (224) 224 32 73/224 42 56 HİSSE SENETLERİNİN TESLİM ŞEKLİ: Hisse senetJeri sabş anında Sirküler'de belirtjlen başvuru yerlerinde teslim edilecektJr. HALKA ARZ SÜRESİNİN BAŞLANGIÇ VE BİTİŞ TARİHLERİ: 13 Nisan 1994 tarihinde başlayacak, 12 Mayıs 1994 tarihinde sona erecektfr. Ankara'da: Ankara Şubesi: Izmir'de: Izmir Şubesi: Mersin'de: Mersin Şubesi: Adana'da: Adana Şubesi: tzmitie: Izmit Şubesi: Bursa'da: Bursa Şubesi: