02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
JtNİSAN 1994 PAZARTESİ• • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLEREVDEVAMI 15 TÜRKtYE DE DÜNYADA Adara Ayör Bursa Çarafctuıle Edıme Erzurufn lEstaşahır Islartiui iznnr :Kn Konyı ZonguU* A 22 1 12 A 2 T 2 A 6 - -6 A 22- A 28- A 22 1 B 21" B 2 1 ' A 18 • B 23' A 7 A 22' B 17' A 20' A 6 ' -6 A 21- 2 A 18- 6 A M - 5 A 15' 7 Meteoroiû)i Genel Mudurtuğü'nden alınan bılgıye göre. yurtta yağış bek- lenmryor Butün botgelenmız az bulutlu ve acık geçecefc Hava sıcaklığı artacak Ruzgar kuzey ve batı yönlerden hafrf ara stra orta kuvvetıe ese- cek Denıserımızde ruzgar gunbabsı ve lodostan 3-5 kuvvetınde saatte 10-21 denız m»h hızla esecek VanGolu nöehava azbulutluveaçikgeçe- cek Ruzgar kuzey yönlerden hafıf olarak esecek Mostova Oslo Pans IPrag Pıyac Roma Vıyana A 20' Y 13' 8 y 9 K 3 ' 8 13' Y 10' A 33' Y W Y 13' J Yağmurlu Bulutlu Sisli Açık Karlı Alnıaııya sokaklarmdan özgün bir şapka Manhattan gökdelenleri önünde kurulmuş oturan Barbie bebeğin yüzünde "klasik" birgülümseme. Kjyafeti son moda, ba: caklannagüveniyor. Özgürlük Anıtı'nın çağdaş biryonımu şeklinde tasarlanan Barbie'nin başında anıtın tinlü tacı. Kısacası geniş kenar üzerine . oturtulmuş "mini" boyuüarda bir Amerika manzarası. Sahibi, şapkasını bir tülle tamamlamayı uygun görmûş. Maymun gibi çocuklar! Hindistan'ın Maharaştıra eyaletinde 200 yıl önce doğmuş bir gelenek var. Bu gelenek daha sonra ülke çapında yaygınlaşmış. Heryıl 1 nisan günü yöreçocuklan, cilalanmış uzun birdireğin üzerine lırmanma yanşına giriyorlar. Yanşı en hızlı ve ayağı kaymadan bitiren birinci oluyor. İş bununla da kalmryor. Direğin tepesine tırmanan çocuk, burada akıl almazakrobatik hareketlerde yapmak zorunda. GÜNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi l.Sayfada Seçim sonuçlarına ilişkin en sağlıklı rakamlar, kendisi- nin bize verdiği dosyadaydı. Demirel, sadece27 Mart'ın sonuçlarını istatistığe dökmekle kalmamış, bunu daha önceki seçimlerle de pek çok bakımdan karşılaştırmış. Buradan yola çıkarken Cumhurbaşkanı'nın ortaya attığı tez; halkın sıkışınca sandığa gittiği. Işte rakamlar: 1973'de seçmenin yüzde 61 7'si sandığa gitmiş. Bu ra- kam, 1977'de yüzde 60.4 olmuş. 12 Eylül'ün ardından yapılan ilk yerel seçimlerin yapıldığı 1984de 91.8,1989- da 81.5,1994 'teise 91.94 olmuş. Yani, Demirel'in bize verdiği istatistiğe göre, 1994'de seçime katılma oranında rekor kırılmış. Demirel, açık rejime ilişkin değerlendirmelerini, üze- rine basa basa ve birkaç kez yineledi. Cumhurbaşkanı, bu konuda şöyle düşünüyor: - Türkiye, 47 yıldır demokrasisini yerleştirmeye çalışı- yor. Bu, uzun birzaman.Şimdi birçokları rejimarayışına giriyor. Isim vermek istemiyorum, ama öyle rejimler var ki, müthiş imarlı işler yapılmış, ama halk aç bırakılmış. Bunun sonucu da, o rejimin başındakilerin hayatına mal olmuş. Bir de gerçek rejimler var; inişli çıkışlı. Yaptığını yıkma yok, birikim devam ediyor. Onun için ben bütün gürültüsüyle, bütün itişiyle kakışıyla, eğrisiyle doğru- suyla bu serbest rejimi yürütmemiz lazım diyorum. Ni- hayet ülkemin, halkımm, hanı hakimiyet kayıtsız şartsız onun ya, onun arzusudur diyorum. Böyle çıkmış oylar. Şimdi o da elini şakağına koymuş düşünüyor. "Ben ne yaptım" diyor. "Sıra bir daha bana gelir nasıl olsa" di- yor. Demirel, "40 yıldır bu işin içinde olan biri olarak halkı- ma dikkatle, itina ile söyleyeceğim şey..." diye başlıyor ve şöyle devam ediyor: "Türkiye'de açık rejim vardır. Bu açık rejimin mih- rakında, dokusunda vatandaş vardır. Hiç kimse Türki- ye'nin sorunları karşısında yılmamalıdır, paniğe kapı- Imamahdır. Sihirli bir şeylerin peşinden gitmemelidir. Siyaset, bir enteresan mecradır. Bu mecranın içinde akıp gidecektir her şey. Musaade edilirse, sabır edilirse, daha doğrusu, 'Eyvah, uçurumun kenarına geldik, yandık bittik' gibi birtakım telaşlara kapılınmazsa, siya- set kendi kurumlarını düzeltir ve sağlıklılık kazanır. Biz 48 sene zarfında, siyasete kendini düzeltme fırsatı tanı- madık. Hep tetaşlandık, telaşlandık, deniz tuttu." Sohbet koyulaşınca Demirel, siyasi gecmişindeki ba- şanlarını, başarısızlıklarını da aktardı. Cumhurbaşkanı, açık rejime ilişkin değerlendirmele- rinin ardından, "Türkiye çok dinamiktir" dedi ve şu ra- kamları verdi: "7968de Türkiye'de66ilin60'ınayakınmdabelediye- ler AP'nindi. 1973'te bu yarıya indi. Yansını kaybettik, çünküpartiiçindebozulduk. 77'debenimelimde 15tane il belediyesi vardı. Eğer bir seçime daha gidebilseydik, ben yine bunu arttırabilir ve hiç olmazsa 40 filan gelebi- lirdim. 1984'te, 67 vilayetin 55'i ANAP'ındı. 1989'da ANAP'ın elinde 3-4 il kaldı. 17'sini DYP, 40'ını SHP almıştı. Aradan 5 yıl geçti, geldik 1994 e. SHP 'nin 40 be- lediyesi 10-12'ye indi. DYP'nin 12ye indi, bu defa 30'unu RP aldı. Yani belediyeler fevkalade hareketli ve genelde istikrarsız. 68de Istanbul, Ankara, izmir AP'nindi. 73te üçünü de kaybettik, bir daha elimize geçmedi." Cumhurbaşkanı, rejimin daha güçlü olması için her- kesi siyasete çağırıyor. Biz de Demirel'in çağrısını, bu- radan herkese duyuruyoruz: "Sen ne kadar açık rejimin icaplarına uyarsan, ne ka- dar ülke meselelerinde, belde meselelerinde neme- lazımcılıktan çıkar sorumluluk taşırsan, bu rejim o kadar büyür. Siyaset yapan kesimleri olabildiğince genişlet- mek gerekiyor." Cumhurbaşkanı'nın, 40 yıllık siyasi yaşamından sü- züp bize aktardığı demokrasi deneyiminden, bugün de alınacak çok ders var. Demokrasinin temelinde, tabii ki halka güvenmek yatıyor. Ama şunu da unutmamak ge- rekir ki demokrasinin temel taşı olan siyasi partilerin de demokrasiye inanması gerekiyor. Erbakan'ın son basın toplantısmda kullandığı şu cümle nasıl açıklanabilir: "27 Mart'ta batılları denize döktük. İkinci kurtuluş sa- vaşını verdik." RP'liler, inanmadıkları bu demokratik sistem içinde seçime katılarak yerel yönetimlerde iktidara geldiler. Şimdi onları da ayrı bir sınav bekliyor. Paket, işçininücretini silecek • Baştarafi l.Sayfada raz etmedi. Türk-İş Genel Başkanı Me- ral, önceki gün Başbakan Tan- su Çiller ileyaklaşık 2.5 saat sü- ren bir görüşme yaparak. eko- nomik pakete ilişkin bilgi aldı. Başbakanhk Konutu'ndaki gö- rüşmeye. Meral'm yani sıra Türk-Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek ve Tes- İş Sendikası Genel Başkanı Fa- ruk Barut da katıldı. Sendikacı- lara, ekonomik koordinasyon- dan sorumlu Devlet Bakanı Aykon Doğan. Devlet Planiama Teşkilau (DPT) Müsteşar Ve- kili Necati Özfırat ve Kamu Or- taklığı İdaresi (KOİ) Başkanı Tezcan Yaramanct hükümetin gündemindeki ekonomik istik- rar paketinin çalışma yaşamına ilişkin bölümü hakkında bilgi verdiler. Toplantıda, paketin faturasının "emekçi kesûne" değil "sermayeye" kesileceği sa- vunularak "SHP ile bu konuda hemfikir olunduğu" aktanldı. Çalışan kesimin temsılcilerine, istikrar paketinin gerekçeleri, "bütçedeki darboğaz". "güniük kur ayarlamaları" \e "Türk pa- rasınuı itibar kaybetmesi" ola- rak açıklandı. Scndika yöneticileri de "Türk-tş'e rağmen, bizi muha- tap almadan özelleştirmeye giri- şirseniz, 600 bin işçi eylem ya- par" uyansını yaptı. Türk-İş. hükümetin özelleştirme çalış- malanna ikı temsilci gönderme- yi önererek işçi-işveren-hükü- met uzlaşmasının bir an önce resmi olarak yaşama geçirilme- sini istedi. Meral, Cumhuriyet'e japtığı acAlamada, "Pakçti hükümet kararlaştiimış. Bize bilgi verdi- ler" dedi. Ekonomik istikrar paketinin "Türkiye genelinde" uvgulanacağının kendılerine aktanldığını belirten Meral, "Paketten biz de payımıza düşe- ni alacağız" dedi. Görüşmede, hükümetin bu- güne kadar ekonomiye ilişkin uyguladığı önlemlerin "kalıcı obnadığuıa" dikkat çeken Me- ral. "İşçi çıkaracağız demiyor- lar. Emekliliğini dolduranlar çı- kanlacak. Biz de müktesep (ka- zanılmış) hakların saklı kalması koşulunu koyduk" dedi. Meral, özelleştirme konusunda "janlış uygulama"'yapılmasının 'İsten- meyen sonuçlar doğuracağına" dikkat cektiğini ifade ederek "Zam paketi, işçinin aldığı ücre- ti silecek, eritecektir. Sorunlar had safhada. Enflasyon yözâe 150'ye çıkarsa, biz de toplusöz- leşme masasında ona göre ücret zammı isteriz" diye konuştu. Bayram Meral, KİTlerde, kamuda ve bütçede sorun ya- şandığına değinerek "Dunıma göre şartlar gerekirse, Türk-İş Başkanlar Kurulu'nu toplantıva çağırabiliriz. Şu anda, onu ge- rektiren bir şev yok. Zaten, bu ayın sonunda Istanbul'da Güm- rük Birliği toplantısmda bir ara- ya geleceğiz" dedi. Meral, Türk-İş Başkanlar Kurulu'nda alınan özelleştirmeye karşı üre- timden gelen gücü kullanma karanuın. Başkanlar Kurulu'- nda değerlendirileceğini söyle- di. Türk-İş Başkanı Meral, se- çim sonuçlannı değerlendirir- ken de SHP'nin başansız oldu- ğuna dikkat çekerek, Genel Başkan ve Başbakan Yardım- cısı Murat Karayalçın'ın "göre- rindefl aynhnası" gcrektiğini savundu. Karayalçın'ın "güven vennediğini" belirten Meral. "Tansu Çiller de erozyona uğra- dı, ama o kadar değil" dedi. Me- ral, halkın iradesi>le secilen be- lediye başkanlannı kutladığını da kaydederek "Belediyelerde çalışan işçi ve memur arkadaş- larunızın ekmeği ile oynan- madan iiretim arttırılmalıdır" dedi. Meral, politik düşüncesini ön planda tutan belediye baş- kanlannı uyararak "Çalışanla- rın rızkı ile oynamaya kalkan- lar. peşinen büyük yanlışlık yapmış olur. İş banşı, işçi >e iş- veren ilişkileri bozulur, politik düşüncelere güven sarsılır" diye konuştu. Meral. aynı düşünce- deki siyasi partilerin birleşmesi gerektiğini savundu. Türk-Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek de kendılerine istikrar paketine ilişkin olarak "şifahi bilgi" ve- rildiğini belirterek "Bir açıklan- sın bakalım'r dedı Ekonomik pakete karşı zirve Türk-İş, DİSK ve Hak-İş'in yani sıra kamu çalışanlan ve demokratik kitle örgütlerinden oluşan Demokrasi Platformu, seçim sonuçlarını ve ekonomik istikrar paketini değerlendir- mek için yann Ankara'da bir araya gelecekler. Daha önce 9 nisanda yapılması kararlaştın- lan "Demokrasi Kurultayı" ka- rannı askıya alan çalışan kitle- lerin temsilcilerinin gündemin- de. 1 Mayıs İşçi Bayramfnın nasıl kutlanacağı da bulunu- yor. Fatura yine işçiye çıktı • Baştarafi l.Sayfada için önerilen 'işsizük sigortası" da yasa gerektirdiği için yakın bir zamanda uygulanamayacak. Başbakan Tansu Çil- ler'in, 27 Mart yerel seçimleri nedeniyle aylardır yürürlüğe kovmadığı, seçimlerin ardından da DYP-SHP koalisyonu- nun geleceği konusundaki belirsizlik nedeniyle askıya alınan ekonomik pakete ilişkin görüşmeler dün de sürdü. Ekono- minin kurmaylan. dün Başbakanlık Konutu"nda bir araya gelerek pakete son biçimini verdiler. _ Devlet Planiama Teşkilatfndan Müsteşar Vekili Necati Özfnrat başkanlığında bir heyet. dün SHP yöneticileri ile ba- kanlara parti genel merkezinde ekonomik paket konusunda bilgi verdiler, sorulan yanıtladılar. Bakanlar Kurulu'nun ana gündem maddesi olan istikrar paketi. ana hatlanyla şu unsurlan içeriyor: - Memur ve emekü maaşlanna. nisan ayında yüzde 12 ora- nında üç ayük zam ûygûlanacak. Yılın ikinci yansı için tem- muz veekim dönemlerinde uygulanması beklenen maaş zam- lan ise donduruldu. Bu konuda koalisvon ortaklan arasında yapılacak son bir pazarlıkla, maaşlara çok küçük bir oranda zam yapılabileceği bildiriliyor. - Kamu toplusözleşmelerinde, mümkün olan en düşük artış sağlanacak. - Kamu çalışanlan maaşlannın yaru sıra yılın ikinci yansın- da KİT ürünleri fıvatlanna da zam yapılmayacak. - KİT ürünleri fiyatlanna, ortalama yüzde 60 oranında zam yapılacak. Zam oranı. akaryakıt ve Tekel ürünleri için daha yükşek tutulacak. - Zamlardan elde edilecek gelirler. daha önceki uygulama- nın tersine KİTlere aktanlmayarak, ortak bir fonda toplana- cak. Bu gelirlerin denetimi KİTlerden alınarak doğrudan Hazine'ye devredilecek. - Birden fazla evi olanlar ile lüks otomobili bulunanlar ek vergi ödeyecek. - Kurumlar vergisi, bir defa ile sınırh olmak üzere peşin tah- sil edilecek. - Tanm dışı sektörlerdeki geçici işçiler çıkanlacak. - Tanmsal sübvansiyonlar azaltılacak. - Bütçeye baskının engellenmesi için kamu harcamalannda kısıntıya gidilecek. Bütçe açığının artışı engellenecek. - Özelleştirme kapsamına alındığı halde saülamayan KİT- ler kapatılacak. Bu KİTlerde çalışan personelden, durumu uygun olanlar resen emekli edilecek. Zonguldak Türkiye Taş- kömürü İşletmeleri için benzeri uygulamaya gidilecek. - Trilvonluk işlem hacimlerine karşın, kazanç ve vergi dene- timi yapılamayan döviz bürolan için yeni uygulamaya gidile- cek. Döviz bürolan, işlemler sırasında zorunlu olarak alım - satım belgeleri verecekler. Fatura yerine geçecek olan bu bel- geler, vergi matrahını oluşturacak. Ekonomi çevreleri, istikrar paketinin koalisyon ortaklan arasında yapılacak son görüşmede kısmen değiştirilebileceği- nedikkat çektiler. Paketin hazırlanması sırasında. ekonomide "resesyon" yaratabileceğı endişesiyle vergi düzenlemelerinin çok sınırh tutulduğu, ağırlığın ücret artışlannın sınırlandın- Iması, KİT ürünleri fiyatlanna zam ve özelleştirmeye verildiği bildiriliyor. pmzalayan lıesap veremezr M Baştarafi l.Sayfada r DPT Müsteşar Vekili Necati lÖzfırat. dün SHP Genel Mer- iezi'nde Merkez Yürütme Ku- İıılu (MYK) üyeleri. bakanlar «le milletvekillerine istikrar pa- Jceti konusunda bilgi verdi. Bazı parti yöneticilerinin paketteki önlemlerin anayasadaki "sos- yal devlet" ilkesiyle bağdaşma- dığını vurguladığı, Genel Baş- kan Yardımcısı Cevdet Selvi'- nin, işten çıkanlacak ve resen pmekliliğe sevk edileceklerin tazminatlan ile ihbar önelleri- nin ne kadar tutuğunu ve bu ödemelerin ne zaman yapılaca- ğını sorduğu öğrenildi. SHP yö- neticileri, toplantıdan sonra, "memur maaşlarının dondurul- ması ve sermaye kesimiyle ilgili olarak anüan önlemler için ön- göriiien yasalann çıkanlmasının ktsa zamanda olanaklı görün- memesi nedeniyle bütün fatura- nın çalışan kesimlere y üklenme- sinden" rahatsızlıklannı dile ge- tirdiler. SHP yöneticileri. işten çıkarmalara karşı işsizük sigor- tasının mutlaka çıkanlmasını istediler. Grup Başkanı Aydın Güven Gürkan, toplantıdan sonra paketle ilgili sorulara. "Radikal bir paket olduğu mu- hakkak" karşılığını \erirken. Grup Başkanvekili Ercan Ka- rakaş "Paket çok kapsamlı. Yü- kün eşit dağılımı konusunda rö- tuşlar gerekiyor" dedi. TBMM Başkanvekili Kamer Genç de işten çıkarmalar ve çalışanlann mağdur edilmesi konusunda sıkıntılann yoğun- laştığını vurgulayarak, karar- lann 24 Ocak kararlanndan daha ciddi düzenlemeler içerdi- ğini söyledi. Genel Sekreter Halil Çulha- oğlu ise toplumun tüm kesimie- rinin eşit oranda fedakarlıkta bulunmasmı istedi ve ücretlerin dondurulması, işten çıkarmalar konusunda toplumsal uzlaşma gerektiğini bildirdi. PM üyele- rinden Sezer Komsuoğlu da pa- ketin sosyal olarak çok eksik olduğuna dikkat çekti. SHP Genel Başkan Yardıması Cev- det Selvi de Cumhuriyet'e "Pa- OLAYLARIN ARDINDAKI GERÇEK • Baştarafi 1. Sayfada SHP'nin şu aşamada her şeyi ince eleyip sık dokumasında yarar var. Bu gibi durumlar- da "hariçten gazel okumak" kolaydır; işin başında olup sorumluluk makamında ka- rar vermek ise bambaşka bir nitelik taşır. Ancak politikanın dalgalı denizinde kimi zaman ufuk iyi görünmeyebilir; SHP'nin ko- alisyon hükümetinde or- taklığını sürdürmesinin ama- cı nedir? Bir siyasal parti, koalisyo- na girerken uzlaşmaya yöne- lir, programındaki amaçlar- dan vazgecmez; ama, güncel siyasetin gerçekliğine göre, öncelikler ve sonralıkları he- sap ederek, koalisyon prog- ramına imzasını atar. SHP de böyle yapmıştır; DYP-SHP koalisyon protokolü ortak bir belgedir; sosyal demokratla- K0NİVERSİT6YE HAZIRLIK Ç3JM.v V 1-A 2-C 3-A 4-C 5-B 6-B 7-B 8-C 9-C 10-A AyADpÇRU,v v V »• v > TÖRKÇE:18 11-E 12-B 13-B 14-B 15-C 16-D 17-D 18-A 19-A 20-A 21-A 22-C 23-B 24-D 25-E 26- B 27-B 28- E 29- C 30-C Gürcistan'la doğalgaz anlaşması " Çalışma grubu. boru hatünın ya- lümde boru hattı bulunuyor.I Baştarafi l.Sayfada nın, Türkiye'ye gelen doğalgazın bir bölümünün Gürcistan üzerin- den verilmesine sıcak baküğı öğ- renildi. Dışişieri Bakanlığı ve BOTAŞ yetkilılerinden oluşan bir heyet, geçtiğimiz hafta içinde Gürci yet- kilılerle yapüklan görüşmeler so- nunda, Tiflis'ten Erzurum'a. ora- dan da Ankara'ya bağlanmas) öngörülen 450 kilometrelik boru hattının yapımı için çalışma gru- bu oluşturmayı karariaştırdıJar. pımı ik ilgili altyapı çalışmalannı yürütecek. BOTAŞ Genel Müdürii Hay- rettkı Uzun. bir süre önce doğal- gaz sorununun çözümü amaayla, Rusya ik Katar dahil baa körfez ülkelerini ziyaret etmişti. Uzun'un Rusya"yı ziyareti sırasında, doğal- gazın bir bölümünün Gürcistan üzerinden Türkiye'ye verilmesine Moskova'nın yeşü ışık yaktığı öğ- renildi. Rusya'dan Gürcistan'ın başkenti Tiflis'e kadar olan bö- Yeni yapılacak boru hatündan ne kadar miktarda doğalgaz pompalanacağı, Ruslarla yapıla- cak görüşmelerde ortaya çıkacak. Bu arada. Azerbaycan'ın uzun bir aradan sonra. aralannda Tür- kiye Petrolleri Anonim OrtakhğY- nın (TPAO) da bulunduğu ya- bancı petrol firmalanyla, Hazar petrollerinin çıkartılnîası konu- sunda, yakın bir tarihte görüşme yapacağı öğrenildi. rı hükümet programına bağ- layan "demokratikleşme" yolunda merkez sağla uzlaş- ma politikasıdır. Ne var ki 1991'den bu yana geçen oldukça uzun bir süre- de, "demokratikleşme" yo- lunda tıknefes kalınmıştır. Bu konudaki her girişim, DYP grubunda direnmeyle karşı- landı, savsaklandı, engellen- di. 1996'ya kadar, koalisyon hükümeti, Çiller in başba- kanlığında bu amaca ulaşa- bilecek midir? Bu soruya "evet" diyebil- mek için, gerçekliğin dışına taşan bir iyimserliğe kapıl- mış olmak gerekir. 1991 se- çimlerinden sonra koalisyon protokolüne imzalarını atan Demirel ve İnönü bugün par- tilerinin başında değiller. "83 Rejimi"nder\ ülkeyi arındıra- cak demokratik yasalarm DYP grubundan geçebilece- ğini ummak olanağı var mı- dır? Buna karşın, faturası emekçi halka ödetilecek eko- nomik kararları SHP ivedilik- le imzalamak zorundadır. Açıkcası koalisyon ortağı SHP çok güç bir seçim yap- mak karşısındadır; şu aşa- mada hükümetten çekilmeyi göze alamıyor; Genel Baş- kan Murat Karayalçın, halk yararına hazırlanmış bir dizi tasarımın kısa sürede uygu- lamaya konarak bugünkü ha- vanın dağıtılabileceğine inanıyor; "Hükümeti bırakıp kaçtılar" suçlamasını üstlen- mek istemiyor; zor olanı ba- şarmak için direnmenin ge- reğini dile getiriyor; meydanı milliyetçi cephe" türünden bir siyasal iktidara bırakma- nın sakıncalarını hesap et- mek de gerekiyor. Koalisyonun "demokratik programı'nı 1996'ya kadar hayata geçirmek olanağı var- sa, her türlü özveriye SHP'- nin katlanması doğru bir si- yaset sayılabilir; bu hesabı yaparken hükümet ortağının nederecegüvenilirolduğunu gözden kaçırmamakta say- makla bitmez yararlar var. SHP "kırksatırmı, kırkkatır mı" atasözündeki açmazın içindedir. Siyaset hayatında önemliolan, bugibidargeçit- leri başarıyla atlatabilmektir. Bu süreçte "solun birliği "yo- lundaki gelişmelerin siyasal yaşama neler getireceğini ayrıca izlemek gerekiyor. Koalisyon ııikalı tazeledî Çiller: "Ülkenin meselelerine beraber, güven ve destek içinde sahip çıkacağız" Karayalçın: "Sorunlar çözülecek, gerekli coşku ortaya konacak. Yeni bir dönem başlıyor." ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Yerel seçimler sonrasın- da koalisyonda yaşanan sıkıntı. ortaklann verdikleri "devam" karanyla şimdilik giderildı. Partilerinden koalisyonun gele- ceğine ilişkin son karan verme konusunda yetki alan Başba- kan Tansu Çiller ve Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın, dün akşam yaptıklan görüşme sonrasında "Koalisyonu .devam ettirme" karannda olduklannı açıkladılar. Başbakan Çiller. "Ülkenin meselelerine yine be- raber, güven ve destek içinde sa- hip çıkacağız" derken, Baş- bakan Yardıması Karayalçın. "Yeni bir dönem başlıyor" diye konuştu. SHP Parti Meclisı'nin (PM). Genel Başkan Karayalçın'a ko- alisyonun geleceğine ilişkin ka- rar verme yetkisini tanımasının ardından, Başbakan .Çiller de, dün partisinin Genel İdare Ku- rulu'ndan (GİK) aynı doğrul- tuda yetki istedi. Yaklaşık 2 saat süren toplantıda. GİK'ten bu yetkiyi alan Çiller. daha son- ra Başbakanlık Konutu'nda Karayalçın'la bir araya geldi. Çiller ve Karayalçın görüşme sonrasında gazetecilere ortak bir açıklama yaparak. koalis- yonun devamına karar verdik- lerini bildirdiler. Açıklamasında, yerel seçim- lerden sağın ve solun ikı büyük partisinin, yine sağın ve solun en büyük partileri olarak çıktıklannı vurgulayan Başba- kan Çiller. "Bu ülkenin bir hü- Başbakaıüık Konutu'nda dün akşam bir araya gelen Tansu Çıller ve Murat Karayalçm, devam kararını düzenledikleri or- tak basın toplantrsında açıkladdar. (Fotoğraf: AA) kümeri vardır. Tüm meselelere birlikte sahip çıkacağız. Gün çözüm günüdür" dedi. Başbakan Yardımcısı Kara- yalçın ise, hükümetin ülkenin ve toplumun sorunlannı gözö- nünde bulundurarak, yeni bir çoşku. kararlılık. atılım ve yeni bircizelgeyledevam karan aldı- ğını bildirdi. Koalisyonun geleceğine ka- rar verme konusunda DYP GİK'ten yetki isteyen Başba- kan Çiller. Karayalçın'la yaptı- ğı görüşmeden hemen önce ger- çekleştirilen bu toplantıda GİK üyelerine tek tek görüşlerini sordu. DYP Genel Başkan Yardımcısı Esat Kıratlıoğlu- nun toplantı sonrasında "Yeni bir ortak arayışımız yoktur. Bü- tün arkadaşlar koalisyonun de- v am etmesi gerektiğini söy leraiş- lerdir" şeklindeki açıklamasına karşın. aralannda Ayvaz Gök- demir'in de bulunduğu belirti- len bir grup üyenin GİK'te SHP'ye yönelik eleştiriler getif- dikleri ve ANAYOL formülü üzerinde durduklan öğrenildi. Bu GİK üyelerinin özellikle, SHPnin. TBMMdc DEP mij- letvekillerinın dokunulmazlıK- lannın kaldınlması konusunda takındıklan tutumu eleştirdiler. İsminin açıklanmasmı iste- mcyen bir parti yöneticisi, Cumhuriyet'e yaptığı açıkla- mada. "Başbakan Çiller'e taıh yetki verilerek, parti içi muhale- fetin susturulmasının da amaç- landığını" söyledi. Aynı yöneti- ci. "Onümüzdeki günlerde bazı arkadaşlarımız. 'Başbakan paF- tisine danışmadan SHP ile koa- lisyona devam karan aldı" eleş- tirilerini getirebiUrler. Bunu da dikkate alarak. GİK, Sayın Çil- ler'e tam yetkiyi verdi" dedi. DYP GenelBaşkan Yardım- cısı Kıratlıoğlu da açıklamasın- da, şu an için SHP dışında bir koalisyon ortağı arayışında ot- madıklannı söyledi. ket korkunç. Köklü çözüm getir- miyor. 24 Ocak gibi belli bir süre nefes aldıracak, sonra uçuruma götürecek. Bakanlar dikkatle incelemeli. Kinı im/alarsa soka- ğa çıkamaz. Halka hesabını ver- me gücümi kendilerinde bula- mazlar" değerlendiımesini yaptı. Selvi "Paketin tüm yükü çalı- şan kesimlere. Diğer kesimlerle ilgili düzenlemeler, yasa gerekti- riyor. O yasalar çîkmaz. İşten çıkarılacakların. emekliye ayn- lacaklann tazminatlarının, ih- bar önellerinin nasıl ödeneceği hiç düşünülmemiş. Paketin sos- yal yönüsıfır" dedi. DYP Genel Başkan Yardım- cısı SümerOral ise dün düzenle- diği basın toplantısmda, eko- nominin gereğinin yapılacağını. "kaybedilecek bir saat değil, bir dakika bile olmadığını" söyledi. Ekonomide en cıddi sorunun kamu açıklan olduğunu anla- tan Oral. bir soru üzerine. "Pa- ket konusunda SHP ile bir an- laşmazlık beklenemez. Paket koalisyon prokotolü ile ters ot- mayacaktır" dedi. Kaçak yapılar yıkılmayacak MEHMET DEMİRKAYA Seçim döneminde bir furya halinde başlayan kaçak inşaatlar. daha doğrusu "seçimkondu'- 'lar yine kurtuldu. Göreve fıilen salı günü baş- layacağını belirten İstanbul Büyükşehir Beledi- ye Başkanı Tayyip Erdoğan. seçim arifesinde yapılan kaçak inşaatlarla ilgili. "Yıkma nok- tasmda yokum. Dondurma noktasında vanm" dedi. Oy peşinde koşan siyasilerin kolay kolay yı- kamayacaklan bilindiği için her seçim döne- minde kaçak inşaatlann ve gecekondulann sayısında bir patlama yaşanır. Ancak hiçbir dönemde, bu seçim dönemindeki kadar kaçak inşaat olayı ^aşanmadığı ileri sürülüyor. Bayındırhk ve Iskan Bakanı Onur KumbaracH başı'run. ısrarla bir imar affı çıkmayacağım be- lirtmesine karşın, kaçak inşaatlann önü alına- madı. Bunda, imar affı çıkmasa bile bazı siya- silerin, yapılan kaçak binalann da yıkımına gi- dilmeyeceği yönünde işaretler vermesi etkili oldu. Bütün bunlara karşın yine de görevlerini ye- rine getiımeye çalışan belediye görevlileri. İca- çak inşaat sahipleri tarafından saldınya uğradı. Bahçelievler Belediyesi'nde çalışan bir mühen- disin bıçakla yaralanmasubundan daha önem- lisi Adalar Belediye Başkanı Recep Koç'un, bir kaçak inşaat sahibinin silahlı saldınsı sonucu yaşamını yiürmesi ılk akla gelen olaylardan. Artık seçim dönemi geçü. Şimdi yapılanlan yasalzemineoturtmadönemibaşladı."Yapdan- lar, yapanın yanına kar kaldı" gibi gözüküy or. Görevi Sözen'den devralan. Istanbul'un yeni Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, mazbatasıru aldıktan yaklaşık bir saat sonra yaptığı basın toplantısmda, kaçak inşaatlan yı- kmayacağını söyledi. Boğaz'daki yapılaşmayla ilgili olarak Tayyip Erdoğan şunlan söyledi: "Şunu hatırlatayun. Boğaz'da öngörünümü bozacak çirkin yapdaşmaya da şündiden haber vereyim, kesinlikle karşıyız. Halkımız olarak Boğaz'ımıza sahip olmaniız lazım. Süratle Bo- ğaz olayını ele alacağız. Kusura bakmasınlar, belli çıkar çevrelerinin bu tür tasarruflanna da ne belediy emizi ne de halkımızı yedirtmey iz. ez- dirtmeyiz." "Boğaz'da öngörûnüm bölgesine. seçim döne- minde yapılan kaçalv binaları yıkacak mısmız" şeklindeki sorumuza ise Tayyip Erdoğan şu yarutı verdi: "Yıkma noktastnda yokum. Dondurma nok- tasında >arun." "Öngörûnüm bölgesine yapılan kaçak inşaat- • lar kesinlikJe yıkılmayacak mı" şeklinde so-) rumuzu yinelememız"üzerine Erdoğan. "Bir, tetkikini yapmamu, ne durumda olduğunu bir' görmemiz lazım" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle