Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22NİSAN1994CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Bilgin davasından
beraat çtktı
• ANKARA (UB A)-
r^etmen Sıddık Bügin'i
l y85 yılında gözaltına
alındığı Bingöl'ün Genç ilçesi
Doğanlı köyündeişkenceile
öldürûldükten sonra
kurşuna dizdiği öne sürülen
bir yüzbaşı, bir üstteğmen, iki
astsubay ve bir onbaşı
hakkındaki dava 7 yıl sonra
beraatla sonuçlandı. Ankara
İkinciAğırCeza
Mahkemesi'ndeki
duruşmada mahkeme
başkanı 1402 sayılı yasanın 4.
maddesine göre sanıklann
silah kullanma yetkisine
sahip olduklannı belirtti.
Başkan, Yargıtay tarafından
bozularak mahkemelerine
gönderilen dava dosyasının
tekrar incelendiğini ve ilgili
madde uyannca sanıklann
beraat ettiklerini kaydetti.
Beşikçrnin kitap
davatarı
• ANKARA (L'BA)-
Sosyolog-yazar İsmail
Beşikçi'nin yazdığı 4 kitabı
ile 20 yıla kadar hapis, 400
milyarliraya kadar da para
cezası istemiyleyargılandığı
davalar karara kaldı. Ankara
DGM'deki duruşmada
Beşikçi, "Bilimsel Yönden
Üniversite Özerkliği" ve
"Demokratik Toplum
llkeleri Açısından İsmail
Beşikçi Dayası 1-2", "Bir
Aydın Bir Örgüt ve Kürl
Şorunu", "Kürt Toplumu
Üzerine" isimli
kitaplanndan dolayı
yargılandı. Duruşmada
Beşikçi, Türkiye'de bu tür
davalann olmaması
gerektiğini belirterek "Aıtık
düşünce suçu olmamalıdır.
Kürtlerin varlığını herkes
tanımalıdır. Yazdığım
kitaplardan, daha önce
beraat ettiğim halde tekrar
yayımlandığı için şu anda
yargılanıyorum" diye
konuştu.
Aytek Özel'e
tahliye
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Halkı askerlikten
soğuttuğu gerekçesiyle
hakkında Genelkurmay
Askeri Mahkemesi'ncedava
açılan Savaş Karşıtlan
Derneği eski Başkanı Aytek
Özel, bir yıl 15 gün hapis, 210
bin lira para cezasına
mahkum edildi.
Tutuklulukta geçen süresi
cezasına karşıhk gelen Özel,
tahliye edildi. Temyiz yolu
-^k bırakılan ceza, Askeri
. argıtay'ın onaylaması
durumunda kesinleşecek.
İl genel meclisi
toplantısı
»İSTANBLL(AA)-
Jstanbul İl Genel Meclisi'nin
yeni dönem çalışmalannın
ilk toplantısı dün yapıldı.
Toplantı sonunda yapılan
seçimlerde Asıl Divan
Kaü'pliğTne Sema Nur
Konuksever ve İmam Topal,
Birinci Başkan Vekilliği'ne
Mehmet Gider, İkinci
Başkan Vekilliği'ne İbrahim
An, İl Encümen üyeliklerine
Nazmi Yazıcr. Okan Aksoy,
A. Ziya Yılmaz, Hasan
Bulut, Yılmaz Tokatlı
getirildiler.
SHPilÖpgötö
istifa etti
• SIVAS(Cumhuriyet) -
Sıvas Sosyal Demokrat
Halkçı Parti ıl örgütü
görevinden istifa etti. İl
Başkanı Ziyaettin Yılmaz, İl
Sekreteri Çetin Sübütay, il
yönetim kurulu üyeleri Tahir
Güzel, Hatice Çubuk. Cihan
Okur. Çetin Gültekin,
Saadet Tozanlı ve İl Disiplin
Kurulu Başkanı Naci
Karaman yapUklan ortak
açıklamada 27 Mart yerel
seçimlerinde büyiik oy
kaybına uğradıklan, partinin
daha iyi bir yönetimle
çahşması gerektiğine
inandıklan için istifa
ettiklerini beiirttiler.
ÖZDffveSTFnm
tasfiyesi• ANKARA (ANKA)-
BakanJar Kurulu, geçen yıl
kasım ayında kapatılaraİc
bütün mallan Hazine'ye
geçen Özgürlük ve
Demokrasi Partisi'yle
(ÖZDEP)ileSosyalist
Tûrkiye Partisi'nin (STP)
tasfıye işlemlerinin Maliye
BakanlığYnca yapılmasını
kararlaşürdı. Anayasa
Mahkemesi, her ikı partiyi
de program ve tüzüklerinde,
devletin ülkesi ve milietiyie
bölünmez bütünlüğü
aleyhine hükümler yer aldığı
ve bu yönde faaliyette
bulunduklan gerekçesiyle
kapatmış, tüm mal
varlıklannın da Hazine'ye
devrini kararlaştırmıştı.
Demirel, Atatürk dönemi laiklik anlayışının ateizmden etkilendiğini söyledi:
30
9
laruılaikanlayışıyanlışb
• " 1924 Anayasası'nda
laiklik yoktu. Laiklik
1937'degirdi. Ama
geriye dönülmez" diyen
Demirel "Sokaklar ve
meydanlardaki
gösterilerden kimse
korkmamalı" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel, Anayasa'da 1937
yılına kadar laiklik kavramın-
dan söz edilmediğini vurguladı
ve 1930'lu yıllardaki laiklik an-
layışımn "bir parça yanbş" ol-
duğunu söyledi. 1924 Anaya-
sası'nda, 1928'teki değişiküğe
kadar, Türkiye Cumhunyetf-
nin dininin îslam olduğunun be-
lirtildiğini söyleyen Demirel.
Atatürk'ün hayatta olduğu
"1930ların laiklik anlayışrnın.
Marksizm'in "ateist" ideoloji-
sinden etkilendiğini savundu.
Demire], İngilizce olarak ya-
yımlanan Turkish Daily News
gazetesinde dün yer alan açıkla-
malannda, gösteri hakkjnın "demokrasi-
nin en kutsal haklanndan biri" olduğunu
söyleyerek. meydanlardaki ve sokaklar-
daki gösterilerden kimsenin korkma-
ması gerektiğini açıkladı. Laikliğin, din-
sizlik olarak anlaşılamayacağıru söyle-
yen Demirel, "bazı cumhuriyetçi ay-
dınlan, dini ilkeler konusunda bilgili ol-
madıkları ve laikliği sınırsı/ özgürlük ola-
rak algüadıkları içüT eleştırdı. Demirel,
bazı belırli çevrelerin, her hareketi laiklik
karşıtıymış gibi algıladıklannı savundu.
Demirerin Turkish Daily News gaze-
tesinde yer alan açıklamalanndan bazı-
lan şunlar:
- Genelde halk din ve laiklik konusun-
da bilgisız durumda. Laikliği savunanlar
din hakkında bir şey bilmiyorlar, dini
Cezaevleri ve Yargı sorunları konulu toplcnitıda konuştu
Seyfi Oktay'dan
GÖKSELPOLAT
ANTALYA - AdaJet Bakanı Seyfi
Oktay, laikiik karşıtı akım ve eylemlere
karş!cumhuriyet ba^savalanna çafnda
bulunarak. ''Teokrasinin kadtsı değil, özünü
laikliğin oJuşturduğu cumhuriyetin savcılan
olarak, sizler çağdaş demokratik
devfetijnüiıı gihenceasiniz'*dedi. Oktay.
"Laikliği koruyacağtz, ancak dinine bağlı
insanlan rahatst/ eüneyeceğiz" biçimindeki
açıklamalann, "cehakt üriinü değilse,
laikliği dinsiıük olarak nitelendireniere
veriJenörtüKi destek" olduğunu söyledi. 76
ilcumhuriyet başsavcısı ile 8 DGM
başsavası "Cezaevleri ve Yargı SonHrian"
konuhı toplantı nedeniyleAntalya'da bir
araya geldi. Adalet Bakanı Seyfi Oktay,
toplanunın açıhşmda yaptığı konuşmada.
laiklik karşitıakırn veeylemleredikkat
çekerek,cumhuriyet savalanna, bu
konuda duyarlı oîmalan çağnsında
bulundu. Oktay. demokrasiden, hukuk
devletinden, özgürlûklerden çıkarı
bozulanlann. budeğerlerin özünü
oluşturan laikiiği hep "dinsizlik''oiar3k
nitelendirdiklerini ve budüşünce
sahiplerinin "laik-tfndar" ayınmı yaparak
toplumu kamplara bölüp, laıküğe karşt gûç
oluşturmayı amaçladıkJannı
vurgulayarak, şunlan söyiedi: "Laik
sistenıdedindar ülanJara yer bulıınmadığı
imajı veriknek istenmektedir. Oysa ki
laiklik, her türlü inanca saygı ve her türlü
inanca güvencedir. Kimjleri de 'Laiküği
koruyacağız. ancak dinine bağlı insanlan
rahatsızetmeveceğız' şekiinde beyanda
bulumnaktadir. Böyte biranlayış eğçr bir
uyansı
cehaletürBaideğSse,laikîiiidinsizfik
o&rak ntteieadirenlereyerikn 'örtüîü
destek ten başfca birşey değfldir. Çünkü
inançlaragü>enceoUnbirsis{em,biraıiayç
içerisinle,dindaı-yorftaşm rabataz
l b i ğ i f t l k b kğ ş
anlaınageleinBrîAksi halde inancstasaygı
gösteriks w inaBCigfivence ahma ainum
insantn rahatsa olacağı sooucuna vanur ki,
bu da birsaçmalık ve anlamsızlıktan başka
birşey depkBr." Laikliğin, cumhunyetin
temel ilkesi olarak anayasaya girdiği 1934
yıhndan beri, Türk insarunın huzur ve
güveni tam anlamıyla yaşadığım kaydeden
Oktay, dinine bap, inancanda duyarü olan
insanın huzuru veTannsıyla baş başa
kalabilmesinin, ancak laikliğin tüm
koşullanyla ve anlamıyla uygulanmasına
bağb olduğunu söyiedi.
destekieyenkr de laiklik hakkında hiçbir
şey bilmiyorlar. Milletın büyük çoğunlu-
ğu laiklikten memnundur ama memnun
olmayanlar da vardır. Cumhuriyetçi
aydınlar arasında dini ilkeleri bilmeyen-
ler ve laikliği sınırsız özgürlük olarak gö-
renlervar.
- 1930'lardaki laiklik anlayışının bir
parça yanhş olduğunu düşünüyorum.
Halk. ozamanki laiklik anlayışından tat-
min olmuş olabilir. Bazılan bunu sevme-
miş olabilir, ama biz her şeyi o dönemin
şartlanna göre kabul etmeîiyiz. İslam'ın
kalkınmaya engel olduğu iddialan vardı
ve laiklik ateizm olarak görülmüştü. O
zamanlarda Marksizm dünyaya yayıb-
yordu ve Marksist ideoloji; dini, kitlele-
rin afyonu olarak kabul ediyordu. Bu ne-
denle. "Türkiye bu eğilimlerin etkilerin-
den uzak kalabilirdi" demek zordur.
- Eğer bir kişi. Müslüman olduğunu
gururla söyiüyorsa veya Allah'ın admı
anıyorsa. bunda antilaik bir şey yoktur.
İngiliz ulusal marşı "Tann, Kraüçe'yi ko-
rusun'" der. Amenkan Dolan'nın üstün-
de "Taım'ya güveniyoruz" yazar.
- Baa belirli kışiler, her hareketi laikli-
ğe karşıymış gibi göstermeye çalışıyorlar.
Bu, dini duygulara zarar vererek. diğer-
leri arasında tepkiyi provokeediyor.
- Laiklik keümesi Türkiye'de yanlış
kullanılmaktadır. Deviet laiktir. ama bi-
reyler laik olamazlar. Çünkü, insanlar ya
Al'lah'a inanırlar ya da inanmazlar, Bi-
reyler, ya bütünüyle ibadet ederler, ya
kısmen veya hiç ibadet etmezler.
S H P ( k n e l B a
§
k a n ı v e
Başbakan Yardımcısı Murat Kara-
y y y y a l ç ı l l i
^ m a r t
yerel seçimlerinde SHFnin Istanbul belediye
başkan adayı olan Zülfii IJvaneli'yi ziyaret etti. İkitellfdeki Sabah gazetesine giden Karay alçın. y aklaşık bir saat Livaneii ve gaze-
te yöneticfleriyle görüştü. Görüşmede, Lstikrar ve demokratikleşme pakctinin ele alındığı öğrenildi. (Fotoğraf: UGUR GÜNYÜZ)
- İnsanlar sesini nasıl yükseltebilir?
Bunu demokratik platformlan kullana-
rak yaparlar. Meydanlar ve sokaklar öz-
gürdür. Bir ülkenin meydanlan ve so-
kaklan gösteriler için kullanılıyorsa kim-
se paniklememelidir. çünkü, gösteri yap-
mak. demokraside halka verilmiş en kut-
sal haklardan biridir.
"Okullara, camOere ve asker ktşJasma
din sokulmasın" diyen benim. Ben aynı
zamanda, herkesin gururla Müslüman
olduğunu dile getirmesi çağnsını da ya-
pan kişiydi.
- Türkiye"yi fundamentalist bir devlete
dönüştürmek için ne yapılacak? Önce
Anayasa'yıdeğjştirmenizgerekir... Laik-
lik kelimesini çıkanp. Türkiye Cumhuri-
yeti'nin din üzerine kurulu oldu-
ğunu yazmanız lazım. Bu. 1924
ve 1928'e geri dönmek demek-
tir. Türkiye. evrimden gecmiştir
ve sosyal hadiseler geriye doğru
işlemez, tam aksine ileriye doğru
hareket eder.
- Türkiye'yi fundamentalist
bir deviet yapmak isteyenlerin,
önce Anayasa'yı değıştirecek
coğunluğu ele geçirmeleri gere-
kir.
İlahi yönetme hakkı
Nihai yönetme hakkjnın AJ-
lah'a ait olduğunu kabul ediyo-
ruz. Allah'ın yönetimi evrensel-
dir, ama ayru zamanda kjsmi
yönetim vardır. İslam düşünce-
sinde, bir milletin kendini yönet-
mek hakkı, Allah'ın kutsal
emirlerine karşı gelmek değildir.
Hem peygamber ve ondan son-
ra gelen halifeler deviet yönet-
mışlerdir.
- Türkiye'de, İslam'ın ana il-
keleri olan Allah'a ve peygam-
bere inanmak, ibadet etmek ve
ahlakı geliştirmek ilkeleri yerine
getirildiği gibi. ceza ve tavırlara
ilişkin Kuran ilkeleri de günün
koşullanna uygun olarak uyar-
lanmışür. Örneğin, Kuran, "Bir
kişûıin bir şeyün çalarsan, ça-
lanın kohmu keseceksuı'* der.
Bununla birükte Halife Ömer.
bu kural) değişürmiş ve farkiı
bir ceza vermiştir.
MilletYekilleri art arda toplanırken, Sağlarda kendileriyle görüşerek zemin yokluyor
SHP'deisyancı milletvekilleri bekByor
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) -
SHP'de isyancı mil-
letvekilleri', "Biz
uyanmızı yaptık"
diyerek bekleme dönemine gi-
rerken. genel merkez de ikna ça-
balannı sürdürüyor. Genel Sek-
reter Fîkri Sağlar, isyancı millet-
vekilleriyle görüşmeler yapar-
ken SHP lideri Murat Ka-
rayalçın da düzenlenen bölge
toplantılannda. öncelikle örgü-
tü "koalisyon ve istikrar paketi"
konusunda ikna etmeye çalışı-
yor. İsyana milletvekilleri. böl-
ge toplanülarını "Genel başka-
• SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, bölge toplantılannda örgütü
"koalisyon ve istikrar paketi" konusunda ikna etmeyeçalışırken, isyancı
milletvekilleriyle de tek tek görüşecek
nın bizün açıklamamıza yanrtı"
biçiminde değerlendirdıler. Ka-
rayalçın'ın önümüzdeki günler-
de isyancı milletvekilleriyle tek
tek görüşmesi bekleniyor.
10 milletvekilinin "Koalisy on-
dan çekilelinı" açıklaması, parti
içinde sıkıntı yarattı. Ka-
rayalçın. rahatsızhğını açıkça
dile getinrken 10 milletvekili de
art arda yaptıklan toplanülarda
çıkış anyorlar. 10 milletvekilinin
imza attığı bildiriye. o günlerde
yurtdışında bulunduğu için
imza atamayan Adıyaman Mil-
letvekili Celal Kürkoğhı ile
İstanbul Milletvekili Nami Ça-
ğan da katıldı.
İsyancı milletvekilleri önü-
müzdeki günlerde sayılannın
20'yi bulacağını söylerken. Ge-
nel Sekreter Fikri Sağlar da bu
milletvekilleriyle görüşmeler
yapmaya başladı. Sâğlar'ın bu
milletvekillerinin rahatsızlıkla-
nrun nedenleri ve çözüm yollan
konusundaki görüşlerini aldığı
öğrenildi. SHP lideri Karayalçın
da, bölge toplantılannda örgütü
"koalisyon ve istikrar paketi"
konulannda ikna etmeye çalışı-
yor. Önceki gün İstanbul bölge
toplantısında konuşan Kara-
yalçın. dün de Ankara bölge
toplantısına katıldı. İsyana mil-
letvekilleri bölge toplantılannı
"Bu, bizim açıklamamıza genel
başkanın yanrtı" biçiminde de-
ğerlendinrken, Doğu ve Güney-
Günay, yapılması gereken yasaldüzenlemelerde geç kalındığını söyledi
CHP'dendemokratikkşmeyedestek
IŞIK KANSU
ANKARA-CHP,
DYP-SHP
•koalisyonunca
önümüzdeki günlerde
açıklanması beklenen
demokratikleşme paketine hem eleştiri
getirecek, hem de destek verecek. CHP
Genel Sekreteri Ertuğrul Günay.
demokratikleşme konusunda çok geç
kalındığını belirterek. "Demokratikleşme
yolundaki her girişimi destekleriz" dedi.
Günay. desteği verirken,
demokratikleşme programının ekonomik
paketin acı niteliğini örtmeye yönelmesi
durumunda. bu girişimi de kamuoyuna
açıkiayacaklannı dile getirdi. Günay,
önümüzdeki hafta açıhnası beklenen
demokratikleşme paketine Meclis'te
destek verip vermeyeceklerine ilişkin
Cumhuriyet'in sorusunu yanıtlarken.
şunlan söyledi: "Demokratikleşme
yolundaki her girişimi destekleriz. Ama, bu
saatten sonra geüniş bir demokratikleşme
paketini. çok gecikmiş bir paket sayıyoruz
açıkça. Ben, "demokratikleşme paketi' adı
altında gelecek olan merni. sabırsızlıkla
bekliyorum. DYP-SHP koalisyon
protokolünün demokratikleşme bölümünü,
199l'in Kasımı'nda ben yazdım.
Bakacağun. Yani, protokoiden farkiı ne
var? Protokole yeni ekleme ne var? Eğer,
protokolün tekrarı niteliğinde olacaksa,
çok geç kalmış bir çıkıştır. Günaydın.
Bekliyorum. Destekleriz bunu, ama çok
geç kalmış birolay olduğu ortada."
Geç kalmış olsada, CHP
milletvekillerinin. demokratikleşme
paketi Meclis'e geldiği takdirde
' tavırlannın ne olacağının sorulması
üzerine Ertuğrul Günay, şu karşılığı
verdi: "tlbette demokratikleşme
girişimlerini destekleriz, y ani genel bir ilke
olarak söylüyorum. Paketi göreceğiz tabii.
Ama, bu tabii, şu anda ekonomik paketin
vahametini kapatmak için, acı niteliğini
örtmek için y apılmış bir girişim olarak göz
boyamak amacına yönelikse, bu niteliğini
de soyleriz paketin." Ertuğrul Günay.
demokratikleşme paketinin içinde yer
alacağı belirtilen. zorunlu temel egitimin 8
yıla çıkanlması uygulaması konusundaki
görüşlerini de şöyle açıkladı:
"Gerekli tabii. Bu, bizim baştan beri bizim
savunduğumuz bir uyguiama. Bu konu,
bizim CHP'nin programında da da var.
Egitimin, zorunlu temel eğitim olarak 8
yıla çıkanlması, yeni bir fîkir de değil. Bu,
yıllardan beri Türkiye'de konuşuluyor ve
bu yolda çok uzun süreden beri birtakım
ilkelerle kendimizi bağlamış durumdayız
zaten. Böyle bir gereklilik var.'"
doğu bölgelerinde toplantı dü-
zenlenmemesini ve düzenlenen
toplantılara da bu bölgelerdeki
illerin çağnlmamasını eleştirdi-
ler. Bu ekıpte yer alan milletve-
killeri "Herhalde o bölgeleri göz-
den çıkarmışlar. Hiçbir iddialan
yok" dediler.
"Koalisyondan çekileüm" bil-
dirisine imza koyan milletvekil-
leri. "foekle gör" politikası izü-
yorlar. Bildiriye imza koyan
milletvekillerinden Sıvas Millet-
vekili Ziya Halis, "Biz parti yö-
netimine uyanlanmızı yaptık.
Kamuoyuna endiselerimizi du-
vurduk. Şimdj beköyoruz" dedi.
Karayalçın'dan yine
uyan
SHP'nin ikinci bölge toplan-
tısı Ankara"da yapıldı. İç Ana-
dolu ile Karadeniz bölgelerin-
den 28 ilin temsilcilerinin katıl-
dığı basına kapalı toplantıda
Karayalçın, örgüte istikrar pa-
keti ile demokratikleşme paketi
konusunda bilgi verdi. Edinilen
bilgiye göre Karayalçın demok-
ratikleşme paketi ile önemli
aşamalar sağlanacağını vurgu-
layarak. "Koalisyonda kalma-
mız gerekiyor. Ancak beklenti-
lerimiz gerçekleşmezse koalis-
yonda kalmaya mecbur değiliz.
S'eniden değerlendiririz. Paket-
teki hedeflerin gerçckleştirilmesi
konusunda ödün vermeyiz, çeki-
Kriz" dedi.'
Karayalçın'ın seçim sistemi-
nın antidemokratik olduğuna
da dikkat çekerek demokratik-
leşme paketinde seçim sistemi-
nın irdelenmesinin de yer alaca-
ğını aktardığı öğrenildi.
ÜGÜPOLÎTİKA GÖNLÜGÜ
HtKMET ÇETİNKAYA
. .Tapikatiar Şirketieşti.
Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz "dlnci operasyonu-
nu" tek başına mı yaptı?
Hayır!
Milli Eğitim Bakanlığı'ndaki "çağdışı kafalann" laik
cumhuriyeti yıkma yolunda yürüdükleri öteden beri bili-
niyordu. 1984 yıhndan bugüne Milli Eğitim'de "sıkı bir
biçimde" örgütlenen "şeriatçı kadroiar" tüm okullarda
kendi yandaşlarını yönetici yapmışlardı.
Bugün ortaokul, lise ve meslek okullarındaki yönetici-
lerin büyük bir coğunluğu "din bilgisi" öğretmenlerin-
den oluşmuştu. Okullar giderek "şeriatçı güçlerin" ku-
şatması altına girmişti. Hele imam hatip okuiları Refah
Partisi'nin "siyasal çalışma" merkezlerine dönüşmüş-
tü.
Milli Eğitim Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanlığı "şe-
riatçı güçlerin" karargahı değil miydi?
• • •
17 Kasım 1993'te bu köşede "kara tehlikeyi" anlatır-
ken Milli Eğitim Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanlığı'-
nın okullara önerdiği kitap listesini vermiştik. Liste şöy-
leydi:
"Kuran-ı Kerim Allah'ı Nasıl Tanıyor (Veli Ulutürk-Nil
Yayınlan), Tevrat ve İncil'e göre Hz. Muhammet (Prof.
Dr. Abdullah Davut-Nil Yayınlan), Hz. Adem'den Ha-
temu'l Enbiya'ya Kucan-ın Tanıttığı Peygamberler I. II.
III. (Ahmet Lütfi Kazancı-NİI Yayınlan), Peygamber/mize
Neden İnanmadılar (Ahmet Lütfi Kazancı-Nil Yayınlan),
Emir Sultan (Dr. Hüseyin Algül-Nil Yayınlan), Mübarek
Gün ve Geceler (Dr. Hüseyin Algül-Nil Yayınlan), Gün
Var Bir Aya Değer (Bahtiyar Vahapzade-NİI Yayınlan),
Kırık Tayflar (Şemseddin Nuri-Türkiye Öğretmenler
Vakfı Yayınlan), Ömer B. Abdülaziz (Şemseddin Nuri
Işıklı Özel Eğitim Yayınlan), llim ve Bilim (M. Abdülfettah
Şahin-Türkiye Öğretmenler Vakfı Yayınlan), Fatiha Üze-
rine Mülahazalar(HikmetIşık-NİI Yayınlan)."
Daha çok sayıda kitap var. Hepsi birbirine benziyor.
Yayınevleri de aynı.
Aynı gün Milli Eğitim Bakanlığı'nda olup bitenleri şöy-
le aktarmıştık:
1993 Türkiyesi'nde tarikatlar Milli Eğitim Bakanlığı
kadrolarında örgütlü bir biçimde çalışıyorlar. Milli Eği-
tim Vakfı bu tarikatlara "para yetiştirme" görevini üst-
lenmiş durumda. Milli Eğitim Vakfı; tebeşirden notdefte-
rine. karneye, dosyaya, kitaba dek tüm araç gereçleri
"yasal yollardan " tarikatlara veriyor, ihale yolııyla.
Şimdilerde PKK terörünü bahane ederek vakıfların
Güneydoğu'da okul açmalarını öneriyorlar. Gazetele-
rinde bu yolda kampanya açıyorlar. Son 5 yılda tarikatlar
şirketleşti; gazete, TV, pazarlama, eğitim ve sağlık sek-
töründe güçlendi.
Bu okuiları açanlar kimlerdir?
ûzel okulların arkasındaki şirketler ve vakıfların adla-
rına baktığınızda "Benbunlarıbiryerden tanıyorum"di-
yeceksiniz. Çünkü bu vakıfların ve şirketlerin "tarikat
ilişkisi" içinde olduklannı bilmeyen yok.
Ya yayınevleri?
Onlar da "tarikatlarla" ilişkili. Tek amaçları var onla-
rın. O da laik cumhuriyeti yıkmak için bol bol kitap basıp
eğitim çağındaki çocukları kendi siyasi ideolojileri doğ-
rultusunda yetiştirmek. Bunu yaparken de Milli Eğitim
kadrolarıyla işbirliği içindeler.
Üniversiteleri tekke ve medreselere dönüştürmek is-
teyen kafalar, ülkenin dört bir yanında yurtlaflyla özeh.
okullarıyla yayınevleriyle amaçlarına adım adım yakla-
şıyorlar. Askeri liselere sahte sağlık raporuyla öğrenci
sokan vakıflar; batıda, doğuda, güneydoğuda okullar,
yurtlar, dersaneler açıyor.
Kara tehlike gün gün yaklaşıyor...
Biz ne yapıyoruz?..
• • •
Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz "şeriatçı kadroları"
temizlerken elbet tek başına değil. DYP Genel Başkanı
ve Başbakan Tansu Çlller, Ayaz'ın yanında. DYP'de
sağduyu sahibi bakanlar ve milletvekillerinin de Ayaz'la
beraber oldukları bir gerçek.
Takkeli liboşlar Milli Eğitim Bakanlığı'nda "şeriatçı
operasyonu'nu "çağdaş demokrasi", "özgürlükçü de-
mokrasi" gibi kendi değer yargıları içinde ele alırlarken
bakın ne diyorlar:
"Bakan Ayaz, kendi partisinden çok SHP'deki unsur-
lara yakın hareket ediyor..."
Sevsinler seni takkeli liboş!
Ankara'da dün 27 kişi yakalandı...
Acaba takkeli liboş neler yazacak!
Bu 27 kişi yasadışı bir "dinci örgütün" üyesi. Kızılay'-
daki şeriatçı gösterilerin elebaşları. Kara yobazları ko-
ruyup kollayan "teWce//7/boş"bıraksın "demokrasi kah-
ramanlığını"da "Fethullahçı tekkenin" Milli Eğitim Ba-
kanlığı Vakfı'ndan bugüne dek kaç milyar liralık ihale
aldığmı yazsın...
ANAP'lı Sungurlu:
ÇiDer, dinton'adeğil,
Türk nıilletiııegüvensin
(Cumhuriyet Büro-
su) - ANAP
TBMM Grup Baş-
kanvekili Oltan
Sungurlu. Başbakan Tansu Çil-
ler'in ABD gezisiyle ilgili pek
çok soru işareti ve şüphe bulun-
duğunu belirterek Meclis'te açı-
klama yapılmasını istedi. Sun-
gurlu. "Bunlarm yaptığı, dilenir-
ken avucuna konulan paradan
mutluluk duyan dilenci misali-
dir. ABD'yi ikinci vatan ilan
eden Çiller'in güvendiği dağlara
kariar yağar. Başbakan, ABD
Başkanı Clinton'a değil, Türk
mflletine güvenmeüdir" dedi.
TBMM'de düzenlediği basın
toplantısında, Başbakan Çil-
ler'in ABD gezisini eleştiren
Sungurlu; gezide Dışişleri Ba-
kanı Hikmet Çetin'in de bulun-
madığını belirterek Güney-
doğu ve Kıbns konusunda ta-
viz verilmesinden endişe ettikle-
rini söyledi.
IMF desteğine karşılık bazı
ödünler verildiği yolundaki id-
dialar bulunduğunu ifade eden
Sungurlu. "Başbakan, görece-
ğini iddia ettiği destek karşılığı-
nda hangi tavizleri verdi? Başba-
kan bu konuda Meclis'e açıİda-
ma yapmabdır" dedi. Sungurlu,
hükümetin hangi ekonomik
politikalan izlediğinin belirsiz
olması ve gündeme getirilen ko-
nulardan sık sık geri dönül-
mesini eleştirdi.
RPkazanmı$tı
Nevşehir'deseçimlereiptal
NEVŞEHİR (Cumhuriyet) - Nevşehir Belediye Başkanlığı
seçimini. YSK ipta l etti. Gerekçe olarak seçimde kullanılan oy
pusulalannda RP ve DYP'nin amblemlerinin ters basıldığı
gösterildi. 27 Mart mahalli idareler seçimlerinde Refah adayı
V alçın Demir'in kazanmasıyla sonuçlanan seçimlerden sonra
DYP. seçimlerde kullanılan oy pusulalannın ters ve yanlış bir
şekilde basımının yapıldığını gerekçe göstererek Nevşehir
Merkez İlçe Seçim Kurulu'na başvurmuş. başvurunun iptal
edilmesinden sonra da aynı başvuruyu İl Seçim Kurulu'na
götürmüştü. Nevşehir İl Seçim Kurulu'nca da başvurunun
iptal edilmesi sonrasında DYP Parti Genel Merkezi
aracılığıyla YSK'ya başvuran DYP'nin bu başvurusu
sonrasında belediye başkanlığı secimi iptal edildi.