Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 1NİSAN1994CUMA KULTUR B.Uluslararası İstanbul Film Festivali, bu akşam 'Elveda Cariyem' adlı filmin gösterimiyle başhyor Sinemaseverlerinbayramı başlıyorKültür Servisi - İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı'nın düzenlediği 13. Uluslararası İstanbul Film Festıvalı bu akşam Çinli yönetmen Oıen Kai- ge'in Altın Palmiyeli fılmi "Elveda CariyenT'in gösterimi ile başlıyor. 17 Nisan'a kadar sürecek olan festi- valde, yirmi üçü yerli, yüz yirmi beşi yabana toplam yüz kırk dokuz film. Beyoğlu Emek, Beyoğlu Atlas, Be- yoğlu Alkazar, Beyoğlu Avrupa, Beyoğlu Beyoğlu ve Kadıköy Reks sinemalannda gösterilecek. On bir filmin Altın Lale için yan- şacağı bu yılki "Uluslararası Yan- şma"nın jüri üyelen Meksikalı yö- netmen Arturo Ripstein. Amerikalı film eleştirmeni David Ansen. Kırgız yönetmen ve yönetmen ve aynı za- manda Kırgızistan'ın Türkiye Bü- yükelçisi Tolomuş Okayev, Fransız sinemasının tanınmış karakter oyuncusu Annie Cirardot. Tevfik Başer ve Profesör Alim Şerif Ona- ran'dan oluşuyor. Uluslararası Yanşma'nın jüri başkanlığını ise "Bonnie ve Clyde" ile "Küçük Dev Adam" fılmlerinden tanıdığımız yönetmen Arthur Penn üstleniyor. On beş filmin yanşacagı "L'lusal Yanşma"nın jürisi Engin Ayça, Rutkay Aziz, Şerafettin Giir ve Agah Özgüç'ten oluşuyor. Ulusal Yanşma'nın jüri başkanlığını ise Hülya Koçyiğit üstleniyor. Uluslararası Sinema Yazarlan Birligi FIBRESCI Ödülü'nü ise Dan • On bir filmin Altın Lale için yanşacağı 'Uluslararası Yanşma'nınjüri başkanlığını yönetmen Arthur Penn'in üstlendiği jüride, Meksikalı yönetmen Arturo Ripstein, Amerikalı film eleştirmeni David Ansen, Kırgız yönetmen Tolomuş Okayev, Fransızoyuncu Annie Girardot, Tevfik Başer ve Alim Şerif Onaran bulunuyor Fainaru, Pieter Van Licrop, Sheila Johnston. Carlos Alberto Mattos ve Mehmet Açar'dan oluşanjün belir- leyecek. Bu y ıl festivale yenı bir ödül daha katılı\or: " l luslararası Sanat 13. Uluslararası İstanbul Film Festiv ali'nin açılış filmi Chen Kaige'nin Altın Palmiyeli 'Elveda Cariyem'. Sinemaları Konfederasyonu C.l.C. A.E Ödülü". Cannes. Berlin. Vene- dik gıbı dünyanın başta gelen festi- valleri dahil 25 uluslararası festıval- de ödül veren kuruluş, bu yıl TÜR- ŞAK'ı üyeliğe kabul ettıkten sonra İstanbul Festiv ali'ndede ödül verme karan aldı. C.l.C.A.E jünsini. Romv Gysin, Gabrielle Rothemeyer, Jean Lescure, Feride Çiçekoğlu \e Rekin Teksoy oluşturuyor. 13. İstanbul Film Festivali'nde Uluslararası Yarışma ve Ulusal Yanşma dışında. "Sanatlar ve Sine- ma", "Edebiyattan Beyazperdeye", "Aytmato'un Dünyası", "VNajda Tarihe Bakıvor", "Politika İzeri- ne'\ "Felsefenin İzinde", "Özel GöV terimler", "Düny a Sinemasının Genç Yıldızları". "Dünya Festh allerin- den", •'Kadınlarımız". "Genç ve Aşık", "Çocuk Şenliği", "L zakdoğu Rüzgarlan" gibi bölümler de >er alı- yor. Festivalde sinema ustalanna ayrılmış özel bölümlcrde var. "Anı- larına" bölümündc animasyon us- tası Norman McLaren, Fransız "V e- ni Dalga" sinemasının öncülerinden FrançoisTruffault ve ünlü yöneımen Luchino Visconti"nin bclli başlı film- len topluolarak gösıerilccck. "Lsta- lara Saygı" başlıklı bölümde ise VVo- ody Allen, David Cronenberg \e Ar- turo Ripsteinın yapıtlan karşımıza gelecck "Bir Aktöre Saygı" bölü- münde ise Ben kingsley'in rol aldığı iki filmı göstcnlecck Fcstival kapsamında çeşıtlı pancl- ler \e söyleşiler de gerçekleştırılıyor. Yarın 10.30'da The Marmara Ote- li'nın Opera Salonu'nda gerçekleşti- rilecek olan ilk panele Cengiz Ay- tmatov ve Andrey Konçalovski ko- nuşmacı olarak katılıyorlar. 4 nisan tarihinde "Edebivat Lyarlamalan", 12 nisanda "Sinemada Korumacılık" ve 13 nisanda "Tnıffault Sineması- nda Gösteri Keyfı" konulu panellerle bu etkınlik sürecek. 11-16 nisan ta- rihleri arasında Devlet Güzel Sanat- lar Galerisi'nde söyleşiler ve basın toplantılarıgerçekleştırılecek. FESTİVALDE • Beyoğlu Emek: Seks Hakkında Öârcnmek İstedıöınız... (12.00.18.30) Yaşamın Soluğu (15.00.21.30) • Beyoğlu Atlas: VVittgenstein (12.00. 18.30) Sonsuz Sokaklar (15.00.2130) • Beyoğlu Alkazar: Aşk Öykülen Genellıklc Kötü Bıter. (12.00. 18.30) Sofiel 15.00. 21.30) • Beyoğlu Avrupa: Pul Gezginleri (12 00. 18.30) İlk Öğrctmen (15.00, 21.30) Fellini'nin gençlik filmlerinden 'Sonsuz Sokakları' Atlas'ta • Beyoğlu Beyoğlu: Norman McLâren: Program 1 (12.00) Norman McLaren: Program 2 (18.30) Pıvanisti Vurun (15.00) Tutku(2f.3O) • Kadıköy Reks: Manhattan (12.00) YaeanTaşlar( 15.00) Düğün Yemcğı (18.30) BaCırc Jeanne: Savaşlar(21.3O) Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin yöneticisi Hülya Uçansu, festivalin mutfağmı ve bu yılki uygulamaları anlattı Amaamız zengin birpanorama sunmak' TUNA ERDEM İstanbullu sinemaseverler son gün- lerde Kültür ve Sanat Vakfı'mn 13 ke/ sunduğu zengin festıval mönüsünden beğenilerine, bütçelerine ve zamanları- na uygun bir seçim yapmaya uğraşı- yorlar. Yanndan başlayarak on altı gün boyunca da bu sinema ziyafetinın hakkını vermek için Beyoğlu ve Ka- dıköy'deki sinemalar arasında mekık dokumaya başlayacaklar. Biz de bu si- nema şöleninin hazırlandığı mutfağın kapılannın aralamak ve sinemase- verlerin festivalle ilgıli aklını kurca- layan konulan en yetkilı ağızdan öğ- renmek için Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin yöneticisi Hülya Uçansu'yla konuştuk: - Bize festivalin "mutfağı'nı, festiva- lin ceşitii aşamalannda kımlerin hangi görevteri üstlendiğini aniatabilir misi- niz? Hepimizin bildiğı gibi bu yıl festiva- lin on üçüncüsünü yapacağız. Bu. ar- kamızda on ıki tane etkinliğın gerçek- leştirilmiş olduğu ve bu on ıkı yılın tecrübelerini taşıyor olduğumuz an- lamına gelir. İlk yıllarda kadrolaşma sorunumuz vardı aynca bir "know- hovv" sorunumuz vardı. Yani bir yan- dan kurumun olanaksızlıklan yüzün- den eleman sağlayamıyorduk. bir yan- dan da zaten nasıl organize ola- cağımızı bilmiyorduk. Fakat bu vıl itı- banyla çok olumlu bir noktada oldu- ğumuzu memnuniyetle ıfade edebılı- rim. Bir yıllık çalışma tstanbul Film Festivali. bütun İstanbul festivallerinde olduğu gıbı İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafı- ndan düzenlenmektedir. Bu bıze bir kurumun çatısı altında yaşama konfo- runu getirir. Yani festival için direkt olarak çalışan, festivale mahsus kad- ronun yani sıra kurumun basın ve halkla ilişkiler bölümü ve fınans bölü- mü var. Orada çalışan arkadaşlanmız doğrudan doğruya festivale hizmetle- rini verirkr. Ben festivalin yönetmenı olarak bir sekreter ve bir asistanla yıl boyunca çalışıyorum. Festivalin baş- lamasından beş ay önce aramıza iki ar- kadaşımız katılır. Bunlardan biri bi- zim reklam ve sponsor çahşmalannı yürütür. Teknik çalışmalar Konuk ağırlama bölümündeki ikin- ci arkadaşımız da festival başlamadan dört ay önce, konuklann yaaşmalan için aramıza katılır ve konuk ağı- rlamadaki bu iki arkadaşımız festival sonuna kadar bu insanlann gelmeleri. ülkemizde iyi ağırlanmalan. yolculuk organizasyonlan ile sorumlu ve görev- li olurlar. Festivalin başlamasına iki ay kala, İtalya'dan iki teknisyen gelir. Her yıl giderek artan bir sayıda elekt- ronik altyazı ile fılmleri sunuyoruz. Softitler adını taşıyan bu konuda dün- yada uzmanlaşmış iki üç şirketten bıri olan bu şirketin iki temsilcisi iki ay önce aramıza gelir ve biz Türkiye'den üç makinist tutanz, başlanna bir koo- ardinatör koyanz. 10 ile 15 civannda üniversiteli öğ- renci bu fılmlerin çevirileri için bize katılır. Festival tarihleri içerisinde ko- nuklanmız geldıği zaman onlarla gö- nüllü çalışan öğrencilerimiz vardır. Bu rehberler de sanıyorum 10- 15 civa- nndadır. Her sinemada, sinemanın so- runlannı festival yönetimine anında haber veren için 2 tane sinema koordi- natörümüz oîur ve yine her sinemada festival kataloğunu satmakla yüküm- lü kitap satıcılanmız olur. Her yıl daha iyi düzenleme Yani bir bölümü gönüllü bir bölü- mü part-time, ama enınde sonunda yapısallaşmış bir kurumun tablosu- mak amacıvla Nıtckım oluvor. bu amaç gerçeklc>ı\or Geçenlerdc gos- tcnmc çıkan "Dünvanın Tüm Sabah- ları" duvduğuma gore çok iyi ış yapmiş Eğer festıval tanıtımı olma- Navdı. çok ağır bir film gclebılırdı ızle- vıcılere \c /ıvan olabılırdı. çünku böv- le zıvan olan filmler var. Temiz kop\alar Festivalin 'Çocuk Şenliği' bölümünde Çek yönetmen Bretislav Pojar'ın 'Uçan Ayakkabı' sı gösterilecek. - Festival programında ver alan "Anı- Lınna hrançoıs Trutfaut' bölümünde- ki filmlerin büv ük çoğunluğu çeşitli dö- nemlerde sinema salonlannda gösterildi \c TrufTaut hayranlanna ulaştı... Bı/ım TrutTaut göstenmı bağ- lantımız geçen mayıs ayında yapıldı. Ben Cannes'dayken Fransı? Dışışleri Bakanlığı'vla yapıldı. Bu filmlenn Türkıye'de bızım dısımızda göstenldı- ği zamanlardakı kopya kalıtesınden cok cıddı şıkayetler var Oysıi hepımız bılıyorıız kı sinema bırgösten keyfidır. Yanı eğer kopyalar temiz gorüntüler ıvı olnıa/sa altyazılar iyi hazırlaı. mamişsa bu guzelım filmlenn tumü zi- yaıı olabılır Bu açıdan programdakı fılmlerin hepsı çok yenı filmler. İngılız- ce altya7ilan çok iyı Türkçelennde de elımızden gelen özenı gostenyoruz. Dolıyısiyla ben "Jules ve Jim"ı bir kere daha gönneye çok kararlıyım yönetmeni steven g p nemasuıın Ğenc Yıidızian' böiümünün yıidızfiimioimaya aday. ilm sayısınm çok olduğu uzun yıllardır söyleniyor. Ancak Günübirlik satışiar seyirci de her fılmi görmek istiyor. Çalışan kişilerin günde iki film seyrettiklerini varsayarsak, toplam 30 film yapar festivalde. 30 fılmle başa güreşen bir etkinlik yapamazsınız. Sorun, seyirciye zengin bir panorama Krah', 'Dünya si- sunabilmek ve lütfen seçin' demek. Seçmeyi de öğrenmek zorundayız. Aksi takdirde ciddi seçim hatalan yapılıyor. nun ortaya getırıyor. Böyle olduğu za- manda her vıl daha ıvı düzenleme ola- nağına kavuşuvoruz - Bu yıl festival filmlerinin gösterildi- ği sinemalarda bir değişiklik yapıklı. Bu değişikliğe neden gerek duydunuz? Sinema değişıklığının çok temel bir sebebı var. Geçtığimız vıllarda Şişli'- deki festival seyırcısının yıldan yıla bir düşüş gösterdığıni gözlemledik. Ge- çen yıl Şişli Kent Sıneması'nda çok iyi tilmİer göstermemize rağmen ilgi çok düşük oldu. Birinci sebep buydu. Bir de festivali Beyoğlu'nda odaklamayı ıstedik gerek organizasyon kontrolü açısından gerek izleyicilere kolaylık ol- ması açısından. Yani bir filme bilet bulamadıklan zaman karşı salona gir- mek onlar için elbetteki daha kolay. Daima Kadıköy yakasında bir tane si- nema tutuvoruz. çünkü Kadıköy başlı başına bir şehır - Ancak festivale veni katılan Avrupa Salonu'nun küçük olması v üzünden se- yirciler bu salonda gösterilecek filmlere ver bulamama kaygısı taşıyorlar... Bizım sinema salonlannı doldurma kapasitemiz vüzde 50 ıla 60cıvannda. Dolavısıvla bütün bıletlerin satılabil- diğini sövleyemem. Ben yeterli olaca- ğına ınanıvorum Yetmedığı zaman zaten gelmeyen fılmlerin yenne yapı- lan değişıkliklerde onlan tekrarlıvo- ruz. Değişiklikler, iptaller Biz bir filmi. ancak üç kere göstere- biliyoruz. Dördüncüye zorlandığımı- zda da ancak izin alarak gösterebilıriz. Bizim elimizde olmadan gerçekleşen değişiklikler oluyor. Mesela iki tane Çin filmi festivalin başlamasına dört gün kala ıptal edıldı. Sonra mesela "Manisa Tarzanı" festivale vetiştinle- mıvor Tüm bu değışiklıklen prog- ramda duvuracağız. Dolavısıvla eli- mizde olmayan değişiklikler oluvor bunlann oluşturduğu boşlukta. ilgı gören filmlen elbette göstennz - Bu yıl son dakika sürprizleri olacak mıacaba? Ben organizasvonlarda sürpnzlen sevmivorum. Bu surpnzler olumlu dahi olsa duyuru zorluğu oluvor. İzle- viciler zaten vüklü olan programlarını daha önceden yapıyorlar \e dolduru- yorlar. İyı sürprize bıle zamanlan ol- muvor. Dolavısıvla o sürpnz zi>an oluvor. Kötü sürprize gelınce onlar- dan da nefret edivorum. Örneğın son ıki günde "Orlaıido" fılmi kavboldu. halbukı bütün biletlen satılmı^tı Bıraz önce gümrükte bulundu. Kısacası bü- tün festivalcılerı tann kötü sürpnzler- den korusun. - Her vıl festivalde film sayısınm ka- barık olması eleştiriiere neden oluyor. Bu vılki programui çok zengin olması bu eleştirinin tekrar gündeme gelmesine neden oldu... Film sayısınm çok olduğu. bıze uzun vıllardır hep söylendi. Ben de iz- leyicilere sorduğumda bana dedıler ki biz her filmı gornıek ıstıyoruz Şımdı bunlar çalışan ınsanlar her filmı gör- melen ıçın dıyclım günde bir filmc gıt- seler 16 gunluk bir festival olduğun- dan 16 film eder. hadi iki filme gittiler diyelim. 30 film yapar 30 film ile ulus- lararası düzeyde başa güreşen bir et- kinlik yapamazsınız. Bızım burada yapmaya çalıştığımız mesele onlara zengin bir panorama sunmak ve "lüt- fen seçin" demek. seçmeyi de öğren- mek zorundayız aksı takdirde çok cıd- dı seçim hatalan yapıyoruz - Festival programına neden gösteri- nıe girecek filmleri de koyuyorsunuz? Festıvalden sonra göstenme çıka- cak filmlenn programdd yer alma ne- denı temel olarak bu filmlenn promos- yonuna katkıda bulunmaktır Çünku bunlar genelde ağırlıklı olarak sanat filmleridir. Bu filmlenn getıreceklerı gelir kısıilı olabıleceğinden bunlara aynlabılecek reklam bütvelerıdeelbetie kısıilı. Çünku gazetelerde çıkan kutulann fiyatlanndan bana çok şıkayetler gelı- yor. Biz bu filmlerden. festival prog- ramına uygun nıtelıkte olanlara yer vermek :stıyoruz. Hcmprogramımızın zenginlcşmesı açısından hcm dc bu fılmlerin tanıtımına katkıda bulun- - Festival sevircisi artık rezervasyon vaptırmak verine sonradan bilet alniavı veğlivor. Sizce bu vılda geçtiğimiz vı- llardaki gibi i/leykiler rezervasyon vaptırmadan da bilet bulabilecekler mi?" Rezervasyon bundan on yıl öncesı- ııe oranla eskı ılgıyı gormüyor. Bun- lann çok net bir sebebı var. İzleyici ıçınde yaş;ıdığımız ekonomık dönem- de. dokınn günde bın lıra arttığı bir dönemde bir ay önceden parasını ora- ya kapatmak ıstemıyor Çok haklı. Ay nea ıçınde ya^adığımız tempoda bir d\ sonrakı zamanını taahhüt altına koymak ıstemıyor. Bunun ıçın bılıyoruz kı günübirlik gıden ızleyıcıler ıçın gışelerde bilet var. Ancak rezervasyon yaptıklan tek film- ler. günübirlik satışta bilet bulunama- yacağının bılındığı filmler Örneğın "Orlando". "I.a Strada" gibi filmlenn tüm biletlen s.ımdıden bıttı Bu filmler besbcllı kı pıyasaya gelme olasılıklan du^ük \ e de festıv alde de bilet buluna- mayacak olanlar O yüzden rezervas- yonla bu tıir filmlere gidılıyor. Onun dışında gunubırlık gidılıyor. Ben ızle- yıcıye hak venyorum. ben de olsam gunubırlık gıderdım. Hayatm akışına daha gerçekçı bir bakış. Kültür Servisi - 13. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nin başla- yacağı şu günlerde îstanbul'un kültür ha- yatını festiv allerle zen- ginleştiren İstanbul Kül- tür v e Sanat Vakfı Genel Müdürü Vle- lih Fereli ile festivaller üzerine bir söy- leşi yaptık. - Sayın FereU, İstanbul Kültür ve Sa- nat Vakfı'nın. film festivalinden başka dört uluslararası etkinliğin daha mi- man oMuğunu biliyoruz. Bu etkinlikle- rin toplam bütçesi nedir ve kaynaklan- nız nelerdir? Bugün 22 yaşındaki herhangi bir gence sorsanız İstanbul'u bir festival- ler kenti olarak tanımlayacaktır. Mer- hum Dr. Nejat F.Eczacıbaşı'nın ön- derliğinde bundan 22 yıl önce kurulan İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı. İstan- bul Festivali'yle başlattığı etkinlikleri- nı giderek yaygınlaştırmış ve bugün her biri uluslararası alanda saygınlığa ulaşmış, beş etkinliğin gerçekten de miman olmuş bir kuruluştur. Bu yıl 1-17 nisan tarihleri arasında 13. Uluslararası İstanbul Film Festi- vali, 1-18 mavısta 6. Uluslararası Festival TMdye'rm adm duyuruyorİstanbul Tiyatro Festivali, 15 haziran- 21 temmuzda 22. Uluslararası İstan- bul Müzik Festivalı, 10 temmuz-25 temmuz tarihlen arasında. 1 Ulusla- rarası İstanbul Caz Festivaiı gerçek- leştırilecektir. Yine vakfımızca düzen- lenen 4. Uluslararası İstanbul Bienali ise 1995 yılında etkinlıklerimiz arası- nda yer alacak. 1994 yılı etkinliklerimizin öngörü- len bütçesi yaklaşık 100 mılyar TL'ye ulaşmaktadır Bu bütçenin ° o 60'ının sponsor ku- ruluşlardan, °o 30'unun bilet gelirin- den. kalan °o 10'un ise kamudan karşılanacağını umuyoruz. Oysa Avrupa'nın dığer kentlerinde, özellikle beledıyelerin. o kentte düzen- lenen festivallerle neredeyse özdeşleş- me noktasına ulaştıklan gorülmekte- dir. Geçtiğimiz yıl festıvallenmize 2000'ın üzerinde sanatçı. 90 uluslara- rası basın mensubu katıldı. İstanbul"- dan olumlu izle- nımlerle aynlan sanatçılar ve basın mensup- lannın yalnız îs- tanbul'un değıl. Türkıye'nın de tanıtımına bü- yük katkıları ol- duğu duşünüle- cek olursa kamu desteğinın, özel- likle yerel yöne- tim desteğinin ne denli önemlı ol- duğu kendiliğin- den ortaya çıkar sanınm. - Bütçenizin % 60 gibi önemli bir bölümünün sponsor kunıluşlardan sağ- landığını belirttiniz. Bu vıl en büyük sponsorlannız hangi kunıluşlar? Vakfın Genel Müdürii Melih Fereli Kültür ve sanata onem veren, çağdaş Turkıyenın kültür ve sanatın katkısı olmaksızın yaratüa- mayacağı bilincinde olan tum kuruluşla- ra öncelikle teşek- kür etmek istiyo- rum Özellikle İstanbul'un dünya- da bir kültür kenti olarak tanınması- nda. bu kuruluş- ların katkısı büyük olacaktır. Biz İstan- bul Kültür ve Sanat Vakfı olarak bizim- le benzer ıdealleri paylaşan bu kuru- luşlarla yıllar içensinde daha da kay- naşmak arzusundayız. Bu amaçla geçtiğimiz yıl İstanbul Müzik Festi- vali'yle başlattığımız bir uygulamayld vakfımızla benzer ılkelcr çerçevesinde buluşan Kültür Bakanlığı'na. Türk Hava \'ollan'na. İngihz Kültür Heye- ti'ne ve Benetton. Arup gıbı büyük sponsor kuruluşlara vakfımızın bir plaketini sunarak teşekkür etıık. Bu yıl. film festıvalıyle de Altın Sponsor uygulamasını başlatıyoruz. Film festi- valine bu yıl en büyük katkıda bulu- nan Lever. Levi's. DHL ve Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Vakfı'na Altın Sponsor heykelcığı ile teşekkür edıyoruz. - Yerel yönetimin katkısının önemine özellikle değindiniz. Beledive secimleri- nin sonuçlandığı şu günlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden ne tür katküar bekliyorsunuz? Tarih boyunca İstanbul. Doğu ile Batı. Asya ile Avrupa arasında bir köprü ışlevı gören ve farklı kültürleri bir arada banndıran bir kent olmuş- tur. Türkıye'nın bugünkü koşullan içensinde İstanbul. kültü- rü ve coğrafi konumuyla dünya kültürlennı kay- naştıran btr büyuk kent olma olanağına sahiptir. Maddı katkı bir yana. İstanbul'da İstanbullular- Lı bu denlı ö/deşleşmış olan festival- lenmızın duyuru ve tanıtım açısı- ndan da belediyenin desteğine ih- tıyacı vardır. Belediyenin politik görüşü. dünya görüşü ne olursa olsun ben yine de beledıyeden kendı dünya görüşünü paylaşan. paylaşmayan kurumlann hepsine dcstek vennesini bekliyo- runı. Bugun Refah Partisi'nin bizimle örtüşen bir konumu var mı. yok mu dıye şımdıden bırönyargıya varmak yanlış olur. çünkü daha icraatını görmedık.Yerel yönetım bu kentte gcrçekleşmekte olan tüm kültürel olaylarla örtüşmeye çalışmalıdır. Ben bir polılızasyon beklemıyorum. Hıçbır partıye yakıştırmıyorum. Bu arada yerel yönetim olarak onlar- dan katkı ıstıyorum Ama yapmak ıstememeleri de kendı tercıhleridir, zorlavamam.