27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayin Yönetmenı: Özgen Acar • Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya • Genel Yayın Danışmanı: Oriıan Erinç •Yazıışlen jMüdürlen: Ibrahim Yıldız, Dinç Tavanç (Sorumlu),#Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara # Görsel Yönetmen: Ali Acar ©Dış Haberler: Er- gun Balcı • Ekonomi. Abdurrahmajı Yıtdırım • Istıhbarat: Yaiçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdiil- kadir Yücebnan • Düzeltme. Abdullah Yazıcı Ankara Temsiicisı. Mustafa Balbav • Haber Müdüru: Doğao Akın AtatürkBul- van No 125. Kat. 4. Bakanlıklar-Ankara Tel- 4195020 ("? Hai). Telex: 42344. Fax: 44195027 • İzmır Temsiicisı: Serdar Kızık, H.Zıva Bl\ 1352 S.2 3 Tel.4411220 Telex: 52359, Fax: 4419117 • Adana Temsiicisı. Çetin Yiğenoğlu İnönü Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492. Telex: 62155, Fax: 3522570 Müessese Müdürü E«>1 Eritut • Koordinatör: Ahmet Kondsan • Muhasetfe: Bülent Vener • tdare: Hüseyin Gürer • t^letme. önder Çelik • Bılgı-lşlem Nail lnal •Bılgısa>ar Sıstem: Müriivet Çiler • Rekiam Reha Işıtman •^ amnk> an >e Gasan: Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayıncıhk A Ş TûrkocağıCad 59 4! Cağaloğlu *4334tst PK 246 İstanbııl Tel (0 212)51205O5[2Ohaı)Tele\ 2?246.Fa* (0 212)5138595 7MART1994 İmsak. 4 5İ Güneş: 6.23 Oğle: 12.22 İkındr 15 33 Akşam: 18.08 Yatsı: 19.27 Alevilerden Taksint Anıtı'na çelenk Istanbul Haber Servisi - Hacı Bektaş-ı Vclı Kültürve Tanıtım Demeğı Bağcılar Şubesi. son günlerde yaşanan Atatürk düşmanlığını protesto etmek amacıyla, Taksim'dekı Atatürk Anıtı'na çelenk koydu Ellerinde Atatürk ve Uğur Mumcu resimlenyle saygı duruşunda bulunan şube yönetıcilen. burada yaptıklan açıklamada. Türkıye'de 20 mılyon Ale\ i yurttaşın ya^adığına dikkat çekerek, "Bizlerinanç ve ıbadet özgürlüğünün var olduğu laik bir Türki) e'den yanayız. De\ let içinde devlet ıstemiyoruz'şeklınde konuştular. ı Fotoeraf: MUHARREMAYDIN) AtatöPk'önHapp Okulu'na girişi • ANKARA (AA)- Atatürk'ün Kara Harp Okulu'na ginşı dolayısıyla. 8 mart salı günü bır tören düzenlenecek. Kara Harp Okulu'nda gerçekleşlırilecek lörende, sav gı duruşu v e IstıklalMarşı'nın okunmasının ardındanOkul Komutanı Tümgeneral Yaşar Büv ükanıt bır konuşma yapacak. Bırharbivelinin konuşmasından sonra. geleneksel yoklama yapılacak Tören. tivatrove folklor gösterilerinın ardından, açılacak bir serginin gezilmesıyle sona erecek Tarihi çınarlar yaşamâ savaşında • BLRSA(AA)-Bursa'da bırçok döneme tanıklık yapmışulu çınarlar. yapılaşma. ınşaatlar. köklennın kesılmesı ve su sorunu nedenıyle yaşama şavaşıvenvorlar. İstanbul'dan sonra en önemli tarihi çınarlar Bursa'da bulunuyor. Uzunyıllar Osmanİıdevletının başkentlığini vapan Bursa"da tescılı) apılmi:? anıt nıtelığınde 125 ağaç yer alıv or. Bu çınarlann bir bölümü 26 Ağustos 1958'de büv ük hasara v ol açan Kapalıçarşı yangınında yok oldu. Karadeniz'de kirlenmeye son • ANKARA (AA)- "Karadenız'in Kırlenmeve Karşı Korunması Sözleşmesi" ıle "Çevresinin Kara Kökenli Ka> naklardan Kirlenmeye Karşı Korunmasına Daır Protokol"ün. Bakaniar Kurulu'nca onaylanmasına ilişkin karar. Resmi Gazete'de > a> ımlandı. Geçen yıl aralık av ında Karadenız'e kıyısı bulunan Bulgaristan. Gürcıstan. Romama. Rusya. Türkive ve Ukravnaarasında imzalanan sözleşmev e göre; taraflar. Karadeniz çevresinin kırlenmesının önlenmesi. azaltüması \ e kontrolü için gerekli tedbırlen alırken. özellikle yaşam alanlannın değiştinlmesi yoluvla. deniz \ aşamının \ ey a canlı deniz kavnaklannm zarar görmesını. balıkçılığın veya Karadenız'ın diğer meşru kullanımlannm engellenmesını önlemeye dikkat gösterecekler Konya-İstanbul seferleriuçak • KON YA (AA) - Konya'da bır süre önce kurulan Kony a Hava Yolları Tunzm ve Ulaştırma AŞ tarafından Konya-İstanbul arasında özel uçak seferlenne bugün başlanacak. Seferler 50 kışılik uçaklarla gerçekleştinlecek, ınış-kalkış saatleriy le sefer sayısı başvurulara göre düzenlenecek. Yetkililer. Konv a-îstanbul arası uçak biletlennin 800 bın liradan satılacağını belirterek. talep olması halinde dığer şehirlere de seferler düzenlenebıleceğini sövlediler. Nakşi lider Coşan, Müslümanları, silahlanmaya vegerüla savaşını öğrenmeye çağır Islaıııi dergilerdemokrasiyesaldırıyor • "İslam" adlı aylık dergide "Halil Necatioğlu" takma adıyla yazdığı bildirilen Esad Coşan, " Yıldınm gibi silahlanmalıyız. Aylardır, yıllardır söylüyorum; gavurdan dost olmaz. Çoluk çocuğumuza, kadın kızımıza bile, silahı, savaşı. ilk yardımı, gerilla harbini iyi öğretmeliyiz" dedi. • Değişim dergisinde yer alan ""Demokrasiye reddiye", "Demokrasi masalf ve "Demokratik okus pokus" başlıklı yazılarda demokrasiye sert eleştiriler yöneltildi ve "Demokrasiyi sevmiyoruz' başlıklı yazıda. "Gerçek demokrasi îslam düşmanlığıyla özdeş bir sistemdir" denildi. • Dünya dergisi yazarlanndan Muhammet Altıntaş, "Benim adım demokrasi" başlıklı yazısında, düzenin tıkandığım ve tıkanan düzenin beraberinde alternatifini getireceğini ileri sürerek, "Görünen o ki, şafak sökmek için kanını akıtacak binlerce yıldızı bekliyor" ifadesine yer verdi. KEMALYURTERİ ANKARA - Radikal İslamcı yayınlarda yoğun bir şekilde demokrasi ve laiklik karşıtı kampanya yürütüiüyor. "Is- lam" adlı aylık dergide Halil Necatioğlu takma adıv la yazdı- ğı bildirilen Nakşibendi Tanka- tı önderi Esad Coşan. "Miislü- manlara. silahlanmaları, gerilla savaşını öğrenmeleri ve yivecek stoklamalan" çağnsında bu- lundu. Köktendıncı "Değişim" dergısı de. "demokrasinin, İs- lam düşmanlığı ile özdeş bir sis- tem olduğunu" öne sürdü Savılan 50"yi aşan radikal İs- lamcı dergilerde. demokrasi \e laıklığe karşı savlar ortava ko- nuluvor. Üniversite kökenli yazarlann çoğunlukta bulunduğu "Deği- şim dergisi", şubat savısında "Çağdaş putçuluk ve beşeri sis- temin adı" başlığıyla demokra- sı> i ınceledi Dergide. "Demok- rasiye reddiye", "Demokratik- laik Türkiye". "Demokrasi ma- salı" vc "Demokratik okus po- kus" başlıklan altında demok- rasiye sert eleştiriler yöneltildi. Dergide ver alan "Demokrasiyi sevmiyoruz" başlıklı yazıda. "Gerçek demokrasi İslam düş- manlığnla özdeş bir sistemdir. Demokrasi, çağımız küfrünün simgesidir. Erkeği, kadını, aile- yi, topyekün cemiyeti yozlaştı- ran. erdem ve fazileti dumura uğratan demokrasidir. Bunu ya- pan sahte demokrasi değil. ger- çek demokrasidir" göruşüne yer \eriliyor. Dergi yazarlanndan M. Ir- mak'ın "Asrm en büyük yalanı: Demokrasi" başlıklı yazısında. Sokratesin "demokrasinin ilk -9- O laylardan sonra. Tan gazetesı bır daha çıkamadı. Serteller. bir nevı Moda'daki evle- rinde hapis duru- mundaydılar. Ziyaretlerine gıt- mek bile bırcesaret işiydı. Sabi- ha Sertel ise elinden silahı alınmış bir silahşöre benziyor- du. O yılmamıştı. ancak >azı ha\atına dönmeğe imkan bu- lamıyordu. Eski aile dostu Se- dat Simavi, ondan imzasız dahi olsa yazı alamayacağını söyle- mişti. Behice Boran ve arkadaş- lannın çıkardığı "Barış" dergi- sinde ancak bırkaç imzasız \ azı yazabilmiş. sonra bu dergi de kapatılmıştı. Sabahaddin Alf- nin öldürülmesinden sonra. po- lıs takıbı ve baskı davanılmaz hale gelince. Sertel ailesi yurt- dışına çıktı. >ıl 1950. Paris'tekı hürriyet ha\ası: çok yönlü, bol ışıklı düşünce >aşamı Sabiha Sertel'i bir süre oyaladı. 1951'- de Nazım Hikmet'in yurttan kaçması ise her şeyi değiştirdi. Paris'te, Nazım'ın bir Ru- men gemisiyle yurttan kaçtığını .öğrenince doğal olarak heye- canlandık. Onun şurttan çık- mak isteğinde olduğunu. kendi- sini tehlikede hissettiğini bili- yorduk. Ancak bu, gerçekleşti- rilmesi çok zor bir işti. Annem. hemen, - Nazım'la temas kurmahyız. dedi. Berlin'de buluşma O günlerde. Stalin rejıminın ne tür bir baskı rejimi olduğu bilinmiyordu. Nazım da, Mos- kova'ya \ardıktan sonra bızım- le temas kurmak istemış olacak ki, Doğu Berlin'de bulunan uluslararası kadın örg_ütü yo- luyla anneme bir da\eti\e gön- derdi. Ne var kı, annem Doğu Berlin'e gittikten sonra. çok uzun bir süre Nazım'la ilişki kuramadı. KGB'nin Nazım'ın etrafında nasıl sıkı bır kontrol çemberi kurduğunu bılmedıği için. annem cevapsız kalan tele- fon ve mektuplanna bir anlam verememiş ve şairi ancak aylar sonra, bir vesile ıle Berlin'e gel- diği vakit görebilmışti. Bu süre içinde. Berlin'de adeta bir mah- pus hayatı yaşamıştı. Nazım geldıği vakit. yanında bır mu- hafızla gelmiş. anneme doğru dürüst hiçbir şey anlatamamış- tı. Bu temasın tek sonucu. ba- bamın Vıyana'da Dünya Banş Konseyi'nde çalışmasına karar venlmiş olmasıydı. Türkiye'ye ilgi Bundan sonra da Sertel aile- sinin merkezi Viyana olmuştu. Nazım Hikmet buraya sık sık geliyor, yeni yazdığı şiirleri. ya- pıtlan Sertellere okuyordu. "Ya- şamak Güzel Şey Be Kardeşim" başlıklı yapıtını orada kaleme almış. Sabiha Sertel'in yaptığı elestinlen dikkate alıp. üzenn- de bazı düzeltmeler şapmıştı. Annem. bütün Türk gazetelenru okuyor. sanki Tan gazetesındeki yaşamını devam et- tinyormuş gibı. durmadan yazılar yazıyordu. Ne yazık ki. bu vazılardan hiçbir saklanmadı. Nazım geldıği va- Nazım'la buluşmak zoroldu• Polis takibi ve baskı dayanılmaz hale gelince. Sertel ailesi yurt dışına çıktı, yıl 1950. Paris'teki hürriyet havası; çok yönlü, bol ışıklı düşünce yaşamı Sabiha Sertel'i bir süre oyaladı. 1951 'de Nazım Hikmet'in yurttan kaçması ise her şeyi değiştirdi. Yıl 1956, Sabiha Sertel Vhana'da. '\ urtdışına çıkışın üzerinden 6 >ıl geçmesine karşın, Sertel Türkiye'den kopuşa alışamamıştı. Yurt özlemivle yanıp tutuşan Serteller için Bulgaristan bir tür hasret giderme \eri\di. Buradaki Türkçe konuşan insanlarla bir- likte olmak. sanki vatanda olmak gibi bir şeydi. İşte bu anlardan biri. Serteller Bulgaristan'daki Tü'rklerle piknikte. kıt. annem de kendı \azılannı ona okur. beraberce Türkive'nin. dün- yanın durumunu tartışırlardı. Bövle- ce. sanki Türkiye'de beraber çalıştı- klan günlen şeniden şaşıyorlardı. Nazım Hi'kmet'le sıkı temas. ona sosşalıst dünyanın da penceresını açmıştı. Onun ıkıncı merkezi de Buda- peşte olmuştu. Nazım'ın tanıttığı a\dınların davetüsı olarak oraya sık sık gıdı\or. orada "sosyalizm kuru- culuğunu" ızlnordu. Görüşlennı sor- duğumuz v akıt. şöy le dı> ordu. - Pek çok hatalar \apılı\or. Hürn- yetsızlık Macanstan'da fıkir hayatını boğuyor. Toprak reformu başansız olmuş. Köylünün zorla kolektif çıft- lıklere sokulması kötü sonuçlar \er- miş. Ülkenın kültür yaşamı ye- teneksiz parti önderlerinin ko- mutasına verilmiş. Böylece önemli aksaklıklan olan bır mekanizma kurulmuş Önemli tüketim mallannı dükkanlarda bulmak zor. Ancak imtiyazlı partililer bunlan bulabiliyorlar. Yazılı ve sesli basında yazılara müdahale. Tan gazetesindekin- den çok daha ileri boyutlara ulaşıyor. Ancak, bütün bunlara bır geçiş döneminin hatalan olarak bakmak gerekir. Sosyalizme bakış Macaristan'da sosyalizm he- nüz çok yeni, idareciler çok tec- rübesiz. Macaristan faşist Horti rcjıminden geliyor. O vakit, ül- kede şoven milliyetçılık güçlüy- dü. Böyle bir ülkede, aydın kadrolan birden sosyalizme ge- tırmek kolay değil. Onlardan gelen eleştınlenn bazılan da haksız. Başlangıç dönemindekı bu hatalar. ileride demokratik. insancıl bir sosyalizmın kurula- cağına inanmamak için yeterli değil. Konu Nazım'lı tartışıldığı vakit ışdeğışiv ordu. Çünkü. Vı- yana'da oturan Sabiha Sertel ıçın Sovyetler Bırlıği dağın ar- kasındaki köydü. Orada her şe- yin daha iyi olduğuna ınanmak istıyordu. Öy sa Nazım, her geli- şinde Sovyetlerdeki uygula- mayı yerden yere vuruyor,"Yol- suzİuk, rüşvct. baskı diz boyu. Hanfendiciğim, o parti ağa- larının imtiyazlannı tasavvur edemezsiniz" diyordu. Bu söz- ler. Sabiha Sertel'in gerçek bır ümitsızliğe kapılması için yeter- li değıldı. Ancak. sonralan ken- dı Bakü've yerleşip. Sovyet dün\asını içerden görünce iş değışecektı. Sıla özlcmi Yurtdışında sıla. hele yakın- da dönüş ufuklarda gözükme- yınce. korkunç bır hastalıktır. Sabiha Sertel'de bu hastalık çok dennlere gidivordu. Nazım Hikmet gibi. onun için de Bul- garistan bır hasret giderme >e- riydı. Orada bır Türk cemaati. Türk gelenekleri. Türk yemek- leri. Rumeli lehçesiyle konuşu- lan bır Türk dıli, Türk müzığı bulmak onu adeta yurda yak- Iaştınvordu Karadeniz kıyısında tatil vapmak dışında. Türklenn bu- İunduğu bölgelere gezintiler yapıyor. Sofya'da 'Yeni Işık' gazetesine yazılar \azı\or. bu gazeteyı çıkaran Türk aydı- nlarnla dostluklar kuruyordu. Yurtdışında "Sertel" isminın tanındığı nadir verlerdendi Sof- ya. bu da bırazcık olsun Sabiha Sertel'i tatmın ediyordu. Sovvetler Bırlıği'ne yerleştik- ten sonra. sıla onu daha da fena sardı. O kadar kı. Moskova'da bulunduğu bır sırada. bir grup Türk yazarı; Melıh Cevdet. Ya- şar Kemal. Aziz Nesin ve diğer- len sökün edince. annem he\e- candan bavgınlık geçırdı veçok sevdığı bu eski dostlannı yatak- ta karşılamak zorunda kaldı. YARIN: Sabiha Sertel Azerbaycan'a alışamıyor Çevrecileryenî parti kurmalıaznlığuıda Dünya Dostlan Derneği, tüm çevrecilerin katılımıyla, yeni bir parti kurmak için çahşmalara başladı ÜMİTOTAN İZMİR- Dernekleşen Dünva Dost- lan. şimdi departileşme sürecini başlatı- yor. Yeşiller Partısi'nin kapatılmasının ardından, yeşıl.çevrecıve gönüllükuru- luşlann katılımıyla "bütiincül bir parti" çalışmalan sürdürülürken. yenı olusu- mun aceleye geünlmeyeceğini. geçmişteki hatalardan ders çıkanlacağı belirtıldı. Kapatılan Yeşiller Partısi'nin sözcülen de yeni oluşuma gereken desteği verme- ye hazar olduklannı sövlediler. Türkiye'nin her yöresinden yeşil. çev- reci ve gönüllü kuruluşlan bir platform altında toplamayı başaran Dünya Dost- lan. dernekleşmenin ardından "Yeşil Parti" sürecine girdı. Dünva Dostlan Plattbnnu'nunoluş- masından sonra me> dana gelen gelışme- ler, yapılmak ıstenenlerle ılgılı kurucu üyelerin ve sözcülerin görüşlerinı aldık. Dünva Dostlan Platformu'nun oluşmasında yer alan ve dernekleşme- de kurucu üve olan S.O.S Ankara Bü- rosu Sözcüsü Nesrin Timur şöy le dedi: "•Ülkemizde ne doğal ve kültürel de- ğerlerimiz konınabilmektedir ne de şid- det engellenebilmektedir. Dünva Dostlan yurttaşbk haklannı havata geçirebilmek, ortak kaygılarda çalışmalar yapabilmek için bir arava geldiler. Bu amaçla Dünya Dostları Demeği duvarlı her yurttaşın birbirini buiabileceği bir zemin olacaktır. Ekoloji ve çevTe sorurdarı. barış çalışmalan, kadın sorunları. demokratik haklar, ço- cuk ve gelecek kuşak haklan, hayvan hakları bizim çaltsnıa alanlarunız ola- caktır." Yaklaşık 50 yeşil. cevrecı ve gönüllü kuruluşun yer aldığı plattbrma ılginın giderek arttığı belirtılirken. partıleşme sürecinin de temellerinın atıldığı vur- gulanıvor. Çalışmalannı banş. nükleer \e ter- mık santrallarla ılgılı etkınlikler olarak sürdüren Dünva Dostlan. 17 nısanda "Nasıl bir parti" sorusuna yanıt ara- mak için Ankara'da toplanacak. Ada- na Çevre Koruma Derneği Başkanı Hilmi Çamurdan'ın önensıvle karar- laştınlan toplantıda nasıl bir sonuç çı- kabileceğıvle ılgıli sorumuzu da S.O.S Akdeniz Bürosu Sözcüsü Yusuf Banş yanıtladı: "Bu kez yeni parti oluşumu oldu bitti- ye getirilmeyecek. Nasıl bir parti olmalı konusunda çeşitli yaklaşımlar var. Bun- lar iyict tartışılacak. Geçmişte yapılan hatalardan da ders çıkaracağız. Ama Türkiye'de bugün bir parti kumlacaksa, bu ekolojist poiitikalan cesurca ve tu- tarlı olarak savunacak bir parti ol- malıdır. Her türlü olumsuzluğa göğüs gerecek bir parti olmaltdır. AJtematif politikalar üretmelidir. Üsteh'k bu po- litik birikim Türkije'de mevcuttur." Kapatılan Yeşiller Partısi'nin İzmir İl Başkanı AyşeTosunerde yeni bir "Ye- şil PartT'ye sıcak bakıyor. Tosuner. Yeşiller Partisi'nin çok ko- mik bir nedenle kapatıldığını anımsa- tarak. "Dünya Dostlan'run öncülüğün- deki yeni oluşuma biz de gereken desteği veririz. Otunıp konuşulur. tartışılır, ge- riye dönüiüp nelerin yanltş yapıldığına bakılır ve yepyeni duyarİL, güven verici bir partinin etrafında bir arava gelinebt- lir"dıye konuştu. kurbanlanndan" olduğu ileri sürülerek. Sokrates için "Sok- rates tam anlamıyla bir halk ço- cuğudur. Tahsilini devlet parasız yatılı okullarında v apmıştır" de- niliyor. Dergıde. "burnunu ağzı- na almış makyajlı bir fotoğraf; bir demokratın nihayate ermiş hali" diye göstenlırken, mum- yanm boğazını sıktığı bınsi ıçın de. "Tarihin çöplüğüne gömül- mesi gereken demokrasinin u) andırılmasının doğurduğu so- nuçlar çağımızda göriilmekte- dir" değerjendırmesı >apılıyor. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Grek Dıli ve Edebi- yatı Bolümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Kenan Yanarsoy. der- gide yer alan yazısında. demok- rasiyi. "Köle sahibi yurttaşlann yönetimi'" biçımınde nıteleye- rek, Türkiye'deki Müslümanla- nn demokrasiye sahip çıkmala- nnı eleştiriyor. Kanını akıtacak yıldız "Dünya Dergisi", şubat sayı- sını "Seçim 94: Sandık ayıu, muhteva farklı" başlığı altında yerel seçımlere ayırdı. Dergi ya- zarlanndan Muhammet Altın- taş. "Benim adım demokrasi" başlıklı yazısında. "halkın, siya- si tercihten öte, dü/en tercihi ne- denivle RP\e vöneldiğini" sa- vundu. Düzenin tıkandığını ve tıkanan düzenin berabennde alternatifini getireceğini ileri sü- ren Altıntaş, yazısında. "Görü- nen o ki, şafak sökmek için kanı- nı akıtacak binlerce yıldızı bekli- yor" ifadesine yer verdi. İslam dergisi: Silahlanın Refah Partısı'ne soğukluğu süren Nakşibendı Tarikatı'nın yayın organı İslam dergisi, şu- bat sayısını gümrük birliği ve dış politika konulanna ayırdı. Nakşi önder Esad Çoşan. Halil Necatioğlu takma adıv la yazdı- ğı "Tehlikeden korkma. hızla savunmava hazırlan" başhklı başyazısında. Batı ülkelerinin Türkiye'yi vıkmava çalıştığını. bazı yönetıcilerin de buna yar- dımcı olduğunu ılerı sürerek. "Evet durum bövle. Gözümüzü dört açmalı, vıldınm gibi silah- lanmalıyız" dedi. Ermenilenn. Yunanıstan'ın. Sırplar'ın ve Ruslann işbırlığı yaptığını ve Iran'ı Türkiye'ye "kötü" gös- terdiğinı savunan Çoşan. yazı- sında. "Müslümanlara" şu çağ- nyı yaptı: "Anima mutlaka ivi hazırlan- malıyız. çoluk çocuğumuza, ka- dın kızımıza bile, silahı savaşı, ilkvardımı, sabrı, metaneti, ge- rilla harbini. mukavemeti iyi öğ- retmeliviz. Zaruri maddelerin milletçe uzun vıüar dayanabile- cek gibi stoklarını vapnıalıvız." Uluca saldıraniar: Alaattin Çakıcı ^vurun'dedi • Ankara'da yakalanan iki kışiden biri silahı ateşlediğini. ötekideotomobili kullandığını itiraf etti. İSTANBUL (AA) - Sabah ga- zetesı vazan Hıncal Liuç'a silahlı saldın düzenlevıp bacağından yaralavan 2 kışi. Ankara'da ya- kalanarak İstanbul'a getirildı. İstanbul Emnıyet Müdür- lüğü'nden tatbikat içm Uluç'un 2 gün önce saldınya uğradığı Le- vent'tekıbenzin istasvonuna gö- türülen İbrahim Türk ve Barba- ros Gökalan, suçlannı itiraf etti- ler. Gökalan'ın, olay sırasında otomobilı kullandıgı. tetığı çeken kışinin ise İbrahim Türk olduğu bildirildi. Sanıklann ıfadelerıne göre Uluç'un vurularak uva'nlması ta- limatını. Bulgaristan'dan telefon eden Alaattin Çakıcı verdi. Talimat üzerine harekete ge- çen Barbaros Gökalan. Dündaı Kılıc'ın kızı ve Alaattin Çakıcı'- mn eşi Uğur Çakıcı'va ait 34 U 3115 plakalı otomobıli aldı. Bır süre Hıncal Uluç'u takıp eden 2 samk, planlannı Uluç'un 34 HV 266 plakalı otomobiline benzin aldığı Levent'teki benzin istasyo- nunda gercekleştirdiler. Sanıklardan ibrahim Türk'ün açtığı ateşle Uluç'un bacağından varslanması üzenne, Barbaros Gökalan'ın kullandıgı 34 U 3115 plakab otomobılle kaçan 2 saldır- gan, olayda kullandıklan silahı ve otomobili Etiler'deki bir gara- ja bıraktı. Türk ve Gökalan, da- ha sonra Ankara'ya kaçtı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle