Katalog

SAYFA CUMHURİYET 31 MART1994PERŞEMBE HABERLER Yiiksek yargıda ilk kadınbaşkan Danıştay'da kilitlenen başkanlık seçimleri ilk kadın aday Füruzan İkincioğullan'nın seçilmesiyle sona erdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yüksek yar- gda ilk kez bir kadın yargıç başkan seçildi. I'amştay'da 15 gündür süren ve kilitlenen se- çmlerin, Refah Partisi'nin yerel seçimlerde güç- laımesinin ardından. dün kadın aday Fünızan İıincjoğulları'nın seçilmesiyle sonuçlanması, 'Vargıda laiklik duyariılığı" olarak yorumlandı. Fakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu da, üç ka- dn yargıa Yargıtay üyeliğine seçti. Danıştay tarihinde ilk kez bir kadın yargıcın bışkanhğa secilmesi, yargı ve Adalet Bakanlığı çcvreJerinde sevinçle İcarşılandı. Danıştay Baş- ktru Metin Güven'in emekli olması nedeniyle boşalan başkanlıkjçin adaylığmı koyan 6. Daire Bışkaru Füruzan İkincioğullan, 22 tur süren se- çinler sonunda, dün 37 oy alarak Danıştay Baş- ktnlığı'na seçildi. Yüksek yargıda başkanhga getirilen ilk kadın ysrgıç olarak tarihe geçen ikincioğullan'nın se- çrni, yargı çevrelerinde. "Bu sonuç, Atatürk'ün kırduğu laik cumhuriyet rejiminde. gerici akımla- ra karşı anlamlı bir mesajdır. Hakimler ve Savcı- lar Yüksek kurulu'nun, üç kadın yargıcı Yargıtay üvetiğine seçmesi de aynı şekilde değerlcndirilme- lidir" yorumlanna yol açtı. Adalet Bakaru Seyfi Oktay. Füruzan İkincio- ğullan'nın Danıştay Başkanhğı'na seçilmesi ile ilgili olarak Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada. "Danıştay, devletin hukuk devleti olması, çağdaş bir demokratik yapının oluşması, laikliğin bu 01- kede etkin ve egemen olması yolunda çok önemli hizmetleri olan bir yüksek yargı organıdır. Bir ka- dın yargıcı başkanlığa seçmiş olması, bu niteliğine ne kadar sahip çıkmış ol- ^__^__^^___ duğunun yeni bir göster- gesidir" dedi. Hakımler ve Savalar Yüksek Ku- rulu. Yargıtay'da boşa- lan 13 üyeük içın önceki gün yapıığı toplantıda, Yargıtay Tetkik Hakimi Lale Güriin. Ankara Ha- kımi Ayşe Özçelik \e Yargıtay Tetkik Hakimi HüvcydaKaraktşı Yargı- tay üyeliğine seçti. Yargı- Füruzan İkincioğullan Başkanı Cafer Şat, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Uğur Turan, Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı İsmet Kürümoğlu, Yargı- tay Cumhuriyet Savası Ersan Ülker. Yargıtay üyeliklerine seçilen 13 yargıç için dün Adalet Ba- kanlığj'nda düzenle- nen mazbata töreni- ne. Yargıtay Birinci Başkanı Müfit Utku- . nun da katılması dik- kat çekti. Adalet Ba- kanı Seyfi Oktay, bu- rada yaptığı konuş- mada. Yargıtay'ın laik cumhuriyet siste- minin güvencelerin- den biri olduğunu be- • Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun da, önceki gün yaptığı toplantıda üç kadın yargıcı Yargıtay'a üye olarak seçmesi dikkati çekti. Füruzan tay üyeliğine seçilen diğer İkinci oğullan İlk kez bir kadın yarglÇ lirtirken. müsteşar yargıçlann isimlen ıse olarak başkan seçildi. YusufKenanDoian'- şöyle : m, yargıç Ayşe Ozçe- Ankara Ticaret Mah- kemesi Başkanı Fehmi l lusoy, Adana Ticaret Mahkemesi Başkanı Erol Güvener. Ankara Ha- kimi Okul Oğuz. Ankara Hukuk Hakimi Yekdil Yasun. Ankara Adalet Komisyonu Başkanı Seydi Yetkin. Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Nedim Baran. Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu lik'e mazbatasını ve- rirken, "Atatürk cumhuriyetinin laik, sosval, hu- kuk devletini koruma çabaıuzda başanlar diliyo- rum" sözleri dikkati çekti. Bu arada Hakimler ve Savcılar Yüksek Ku- rulu'nun önceki gün yaptığı toplantıda, üye Vu- ral Savaş istifa etti. Savaş, dün yaptığı yaalı açı- klamada, bazı kurul üyelerini "kişiliklerini yitir- mekk " suçladı ve kurulun Adalet Bakanlığı'na bağımlı hale geldiğini öne sürdü. Savaş, "Bu şartlar altında hakim teminatını sağlamaya, en iyi hakimleri Danıştay ve Yargıtay üyeiiklerine seç- me imkanı kalmadîğını gördüğumden görevimden istifa effim" dedi. Vural Savaş'ın istifasmı, önceki gün yapılan toplantıda açıkladığı bildirildi. 9 üyenin seçimi yapıldıktan sonra, kurul başkanı olan Adalet Bakanı Oktay'a. "Gördüğüm lüzum üzerine istifa ediyorum'* diyerek bir istifa dilekçesi verdiği öğ- renilen Savaş'ın kurula yönelik suçlamalannı yanıtlayan Oktay, şöyle dedi: "Kurul üyelerini kişüiksizlikle suçluyor. Bu ar- kadaşlar yüksek yargıdan seçiliyorlar. Yargıtay ve Danıştay üyeliğine kadar gelniiş insanları, kişi- liksizlikle suçlamak. V argıtay'a seçilen üyeleri de niteliksiz olarak değeıiendirmek. onun kendi kişi- liğj ile irtibatlı bir olaydır diye düşünüyorum." Vural Savaş, Hakimler ve Savalar Yüksek Kurulu'na ANAP döneminde yedek üye olarak seçılmiş, daha sonra da yine seçimle asil üyeliğe atanmıştı. ANAP döneminin Adalet Bakanlığı Müste- şan Arif Yüksel'e yakın olduğu belirtilen Savaş'- ın, istediği adaylan Yargıtay üyeliğe seçtireme- diği için istifa ettiği ileri sürüldü. DYP İstanbul eski İl Başkanı Orhan Keçeli îstanbul'da alınan sonuçlan hezimet olarak değerlendirdi 'DYP aday seçîminde hata yapü' GÜNDÜZ İMŞfR DYP İstanbul eski İl Başkanı Orhan Keçeli, SHP ile koalis- yon protokolünün gözden geçi- rilerek güç dengesinin yeniden düzenlenmesi gerektiğini, aksi takdirde koalisyonun devamı- nın imkansız olduğunu söyledi. Keçeli, Türkiye'nin içinde bu- lunduğu ekonomik darboğaz- dan çıkması için RP'nin de için- de bulunduğu bir "milli kon- sensüs hükümeti" önerdı. 27 Mart seçimlerini değerlen- diren Orhan Keçeli, İstanbul- da alınan sonuçlan hezimet olarak değerlendirerek, suçlu- nun Devlet Bakanı Mehmet Ali Yıbnaz, tstanbul Milletvekili Bedrettin Dalan ve tbrahim ö z - demir'den oluşan üçlü heyet ol- duğunu vurguladı. Bu heyetin. seçimlere, çoğunluğu partiye üye kaydı bile olmayan yöne- tim kurulu üyeleri ve belediye başkan adaylan ile hazır- landığına dikkati çeken Keçeli. DYP'nin sadece Yalovada be- lediye başkanı çıkarmasının son derece düşündürücü ve de- rin mesajlar taşıdığını ifade etti. Orhan Keçeli, seçim sonuçlan- nı Türkiye genelinde değerlen- dirmeleri durumunda ise vatan- daşın kesin bir mesaj vermedi- ğini, ancak DYP'den vazgeç- mediğini kesinlikle ortaya koy- duğunu belirterek şunlan söyle- di: "İktidarın yıpranma payı ve aday seçiminde tam bir isabet sağlanmamasına karşın varan- daşımız DYP'den desteğiııi çek- memişrjr. Bir başka gerçek ise şu anda ülkemizde yaşanan eko- nomik darboğazdır. 400 trilyon liralık borç kolay kapatılacak bir rakam değildir. Hükümet, başta istikrar paketi önlemleri- nin yanı sıra jepyeni vergiler dü- şünmelidir. likemizde 'Varlık Vergisi' benzeri yeni birtakım vergilere acil ihriy aç duyulmak- tadır. Bunun çözümü de, bir iki partinin birleşerek gerçekleş- tireceği koalisyondan öte, bütûn partilerin ortak kahlımıyla ya- pacakları 'milli konsensüs hiikii- meti'nde yatmaktadır. Parla- mento, bu partilerin aldıklan oy- lar paralelinde yeniden düzen- lenmeU, bu hükümet. ekonomi- deki darboğa/ın aşılıp yeniden istikrar sağlanmasına kadar sür- düriilmelidir. Bir iki partinin aralarında yapacağı koalisyon, 19%'da yapılacak seçimlerde ülkemizi hüsrana götürür. Çiin- kü bu iki partili koalis\onlarda- ki zaaflar RP tarafından propa- ganda >esilesi olur. Sonuçta da bu propagandalar vatandas nez- dinde büyük ilgi görür." RP'nin. beledi>e başkanlık- lannda elde ettiği başanyı akılcı yöntemlerle kendi lehine çevir- me olasılığmın >üksek olduğu- nu belirten Orhan Keçeli."Bir çok vatandaş, nûlletvekili ve ba- kanına kendi sorunlannı anlata- mamasına karşın belediye baş- kanıyla doğumdan ölüme kadar yüz yü/edir. Bu, RP için önemli • Keçeli, İstanbuFda aldıklan sonucun suçlusu olarak Mehmet Ali Yılmaz, Bedrettin Dalan ve İbrahim Özdemir'den oluşan 'üçlü heyeti' gösterdi. Türkiye'nin, içinde bulunduğu darboğazdan ancak RP'nin de katıldığı bir 'milli konsensüs hükümeti'yle çıkılabileceğini belirten Keçeli, 'Anayol' formülü yerine "Doğru Vatan' formülü önerdi. bir avantaj oluşturmaktadır. Bu- nu kesmenin yolu da istikrardan geçmektedir. Bu yönde de en önemli çözüm yolu yine milli konsensüs hükümetinde yat- maktadır. Çünkü ülkemizde de- lik büyük, yama küçük durum- dadu-" dedi. Orhan Keçeli. parti teşkilatı- nın, DYP Genel Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller'in yöne- timinden kesinlikle memnun olduklannı dile getirerek. SHP ile koalisyonun sürdürülmesi konusunda ise şunlan söyledi: "Partimiz mutlaka SHP ile yaptığı protokolü yeniden göz- den geçirmeli ve hükümeti yeni- den güç dengesine göre oluştur- malıdır. Çünkü bu parti ile yapı- lan koalkyonda bugüne kadar birçok ters uygulamayla karşıla- şılmıştır. Örneğin Çekiç Güç, otağanüstü hal ve benzeri konu- larda TBMM'de çıkarılan ka- nunlara evet diyen bu parti, daha sonra milletvekilleri kanalıyla uyumsuzluk yaratmıştır. Son olarak PTT'nin T^sinin özelleş- ririlmesi koalisyon protokolünde olmasına karşın Mümtaz Soy- sal, Anayasa Mahkemesfne başvurarak bu yasayı iptal ettir- mistir.Bir başka örnek de, laik- ük uğruna SHP bir çok gerceği göz ardı etmiştir. \'üzde 99'u Müslüman olan halk unutulmuş- tur. Bu ve benzeri gerekçelerİe koalisyonun devamı için proto- kolde SHP şu andaki hak ettiği yeri almalıdır." ANAP'ın. seçim öncesi "Ana- yol" formülünü hiç gündeme getirmezken. bugün kamuo- yunda tartışmaya açmasının düşündürücü olduguna dikkati çeken Orhan Keçeli, bu formü- lün yerine. DYP'de bırleşilecek bir "Doğru Vatan" formülü önerdi. Orhan Keçeli.ANAP'- ın, 27 Mart seçimlerinden birin- ci parti olarak çıkacağını iddia ettiğini, hatta DYP'nin oy- lannın yüzde 15"lere ineceği yo- lunda propaganda yürüttüğü- nü belirterek "Artık gerçek or- tadadır. Yeni bir formül aranı- yorsa, o da DYP'deki birieşme- dir. Yani Doğru \ atan formühı- dür. Bövle bir koalisyon da da güçier dcngesi yerine getiriuneli- dir." Orhan Keçeli, İstanbul'da Başbakan Tansu Çiller'in evi- nin bulunduğu Sanyer'de bile seçim kaybetmelerinin, İstan- KUMBARACIBAŞI: DEP,RPüe ; ışbırlıgı yapü IŞIK KANSU ANKARA - Bayındırhk ve Is- kan Bakanı Onur Kumbaracı- başı, ŞHP'deki oy kaybının ne- deninin. içinden iki partinin çıkması olduğunu dile getire- rek, "DEP, düzene en aykın parti olduğu için ^ P ile işbirliği yaptı. RP'nin güçlü olmadığı yerlerde de, ANAFı destekledi. PKK'ya en çok karşı çıkan MHP de, Ankara da olduğu gibi, RP'ye destek verdi" dedi. Solda birleşme konusunda, "Ne yapsın SHP. kendisini fes- hetsûi. küçük partilere mi katıteın? Böyle bir mantık var mıT" diye soran Kumbaracı- başı, SHP Genel Başkanı Mu- rat Karayalçuı'ın, koalisyonun de\amında olumlu tavır içinde bulunduğunu kaydetti. Kumbaracıbaşı, Cumhuri- yet'in seçim sonuçlanna ilişkin sonılannı yarutlarken, RP ve MHP dışında oyunu artıran hiçbir partinin olmadığını ifade etti ve şunlan söyledi: "DYP, yüzde 2Tlerden yüzde 21'e indi. Ana muhalefet partisı, hiç görüunemiş bir şekilde ilerle- yeceğine, yerinde bile dura- mayıp, geriye. yüzde 20lere indi. Bizini inişimizin izahı var. Çün- kü, içimizden iki parti çıktı. Biri, yüzde 4.5 oy alan CHP, öbürii de HEP'in aynunasıyla kaybedilen oylardır. DSP de, oy kaybetmiştir. O da gerilemiştir. Dolayısıyla, bü- tün partilerde bir gerileme var. Ama. buniann çoğunun izahı yok. Bizimkinin izahı, nispeten var. Aynı dönem içinde iki parti- nin aynlması, kurulması, içimiz- den çıkması, doğal bir sonuçtur. RFnin artışı gösteriyor ki, DEP ile işbirliği > apıunıştir, düzene en aykın partiyi desteklemeyi ter- cflı etmiştir.." Atığve Calbanmazbatakmnıalıh İstanbul Haber Senisi - ANAP'tan Şişli Belediye Başkanlığı'na seçilen Gülay Atığ ile Kağırhanc'de tekrar seçilen RP'li ArifCalban dün mazbatalarını aldüar. Şişli Adliyesi'ne sevgi gösterileri eşliğindegelen Atığ, 'Oy veren, vermeyen tüm Şişli halkına şükranlanmı arzediyorum. Bugünden itibaren parti rozetimi bir kenara bırakıp. tüm Şişli'nin belediye başkanı olmak için kollanmı sıvayacağım" dedi. Calban da dün Gültepe'deki Kağıthane Belediyesi hizmet binasında çalışmalannı sürdüren ilçeseçim kunılundan mazbatasını aldı. RP'li belediye başkanı Calban'la birlikte belediye meclis üyeleri de mazbatalarını aldılar. Geçen yıl işten çıkardığı 340 işçinin yaptığı eylemlerle adı sık sık duyulan Calban mazbatasını aldıktan sonra yaptığı konuşmada "Bu büyük ilçede kimsenin başını önüneeğdirmedik. Alnımızın akıyla önümüzdeki dönemdedeçalışacağız" dedi. (Fotoğraflar: HATTCE TUNCER/UĞUR GÜNYÜZ) 1957 seçimlerinde de usulsüzlük olmuştu Haber Merkezi - 27 Ekim 1957 yılında yapılan seçimlerde de "yolsuzluk ve usulsüzlükler" olmuş. şimdi Ankaranın Altın- dağ ilçesinde olduğu gibi Ak- taş, Yenidoğan ve Telsizler gibi semtlerde baskılaryapıldığı öne sürülmüştü. Sözkonusu dö- nemde. Altındağ'da DP'li par- tililer sandık başkanını kaçır- mışlardı. Aynca o dönemde Tarsus, Burdur, Sinop. Kayseri. Adana ve Urfa illerinde muhalcfcte yö- nelik baskılar artmış, partilile- rin üstleri aranmış ve oy pusu- lalan imha edilmişti. İstanbuCdaki usulsüzlükler İstanbul'da da, ellerinde seç- men kartlan olan on binlerce vatandaş ojlannı kullanama- dıklannı, buna neden olarak seçmen kütüklerinde isimlerini bulamadıklan gerekçesiyle ad- liyeye müracaat etmişlerdi. Diyarbakır'da secim kütük- lerinin çizilmesi ve 30 bine ya- kın vatandaşın yazılmaması ve birçok partilinin de mükerrer oy kullanmalan üzerine seçim- ler ipta! edilmiş ve yeniden ya- pılmıştı. Seçmenlerisimlerini bulamadı Balıkesir'de de üç bin vatan- daş, sandık başlanna geldikle- rinde kütüklerde isimlerini bu- lamadıklan için adliyeye baş- vurmuşlardı. 21 Temmuz 1946 seçimlerinde de İstan- bul, İzmir. Aydın, Manisa ve diğer bazı yerlerde Demokrat Parti. seçim mazbatalannın değiştirildiğini öne sünnüştü. Demokrat Parti, mazbatala- ra hile kanştınldığmı öne sü- rerek seçim kurullanndaki müşahitlerini geri çekmişti. Demokrat Parti, seçimlerin iptali için Danıştay'a baş- vuru>u gündeme geürmişti. bul İl Örgütü'nü uzaklaştır- makla nasıl yanlış yapıldığının en açık göstergesi olduğunu be- lirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Başta Mehmet Ali Yılmaz ol- mak üzere ANAP kökenli Bed- rettin Dalan ve tbrahim Öz- demir, partiye üye kaydı bile ol- mayan kişilerden bir yönetim ku- rulu oluşturdular. Yine üye ol- mayan. partinin fazla tanımadığı beledhe başkan ada> ları saptadı- lar. Bedrettin Dalan ve ekibi par- tûnizi küçümsedi. Bedrettin Da- lan yaptığı propagandalarda, Ad- nan Vlenderes'ten bu yana AP ve DVP zamanında İstanbul'a geti- rilen hizmetleri sıralayacağına, gitti ANAP döneminde yaptığı bazı icraatlan sıraladı. Hatta bunlara, bizim baştan beri karşı çıktığunız Tarlabaşı yıkunlannı dahi ekledi. Bir noktada taklit aslını yüceltir' örneği yaşatıJdı. Parti birlikteliği ve ana sİoganlan yerine 'Dalan'ın gözleri' reklam edildi. O gözler ki, daha evvel be- lediye başkanlığmı v aptığı ANAP'ta da piyasava çıkanimış ve kaybedUmişti. Şimdi >apda- cak şey, seçilmiş kişilerden oluş- turulacak yönetim kurullannı oluşturmaknr. Tek tek parti ör- gütleri ziyaret edilip moral aşı- lanmalıdır. Bunlar yerine getiril- diği takdirde, 1970ve 1980'ü y> llarda çok daha önemli ekonomik darbağazlardan çıkmayı becer- miş Saym Cumhurbaşkannnız Süleyman Demirel'in önerileri doğrultusunda bugün yaşanan zorluklar da aşılacaktır." MGK, seçim güvenliğiııi görüştü ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Milli Güvenlik Kurulu, Nevruz kutlamalan ve yerel se- çim güvenliği için alınan önlem- leri değerlendirdi. Milli Güvenlik Kurulu, dün Cumhurbaşkanı Süleyman De- mirel'in başkanlığında toplan- dı. Çankaya Köşkü'ndeki top- lantıya. Başbakan Tansu Çiller. Genelkurmay Başkanı Orgene- ral Doğan Güreş. kurul üyesi bakanlar, kuvvet komutanlan, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aydın flter, MGK Genel Sekreteri Orgeneral Do- ğan Bayazrt katıldı. Toplantıya Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Murat Karayalçın ise ra- hatsızlığı nedeniyle katılamadı. Gündem maddelerindeki ilgile- ri nedeniyle Devlet Bakanı Ali Şevki Erek, Devlet Bakanı Ay- kon Doğan, Maliye Bakanı İsmet Attila, Bayındırhk ve İs- kan Bakanı Onur Kumbaracı- başı ve Ulaştırma Bakanı Meh- met Köstepen de toplantıya katıldı. Yaklaşık 4 saat süren toplan- tıdan sonra MGK Genel Sekre- terliği'nden yapılan açıklama- da şu görüşlere yer verildi: "Ülke genelindeki güvenlik ve asayiş durumu ile bölücü terör örgiitlerini tesirsiz hale getirme- ye, halkunızın huzur ve güvenli- ğini sağlamaya yönelik güvenlik uyguiamalan gözden geçirilmiş ve değerlendirilmiş, uygulamala- rın karariılık ve başarı ile sürdü- rüldüğü görülmüşrür. Kara smır kapılan ve bazı ha- vaalanlannda ve limanlarında gmenliğin daha etkin hale geti- rilmesine yönelik yapılan çaltş- malar hakkında açüdamalarda bulunulmuşrur. Toplantıda aynca, dönemin dış politik gelişmeleri gözden ge- çirilmiş ve değerlendirilmiştir./' Hukukcugörüsü 'Yerel seçimler yinelenebilir' • Yerel seçimlerin bitmesinin ardından yurtta usulsüzlük ve yolsuzluk iddialan arttı. YSK'run, fiilleri sonuca etkili bulması durumunda seçimlerin yinelenebileceği kaydedildi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Seçim sonuçlanna karşı bütün yurtta usulsüzlük ve yolsuzluk iddialanyla yapılan itirazlar artarken, Yüksek Se- çim Kurulu'nun (YSK), "fiil- leri sonuca etkili bulması duru- munda seçimleri yenilemeye karar verebileceğT bildirildi. İl seçim kurullanna itiraz süresi bugün saat 17.00'de dolacak. İl ve ilçe seçim kurullan karar- lanna yapılan itirazlar YSK tarafından 3 gün içinde "ke- sin" karara bağlanacak. Anayasa'nm 76. maddesi, "Seçimlerin başlamasmdan bi- timine kadar seçimin düzen içinde yönetimi ve düriistlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim komıla- nyla ilgili bütün yolsuzluklar, şikayet ve itirazlan inceieme ve kesin karara bağlama ve TBMM üyelerinin seçim tuta- naklannı kabul etme görevi YSK'mndır. VSK'nın kararları aJeyhine başka bir merciye baş- vunılamaz" hükmünü taşıyor. YSK, bu hüküm gereğince, il ve ilçe seçim kurullan karar- lanna yapılacak itirazlan ke- sin karara bağlayacak. Cumhuriyet'e bilgi veren bir YSK yetkilisi. kurulun. kanı- tlan sonuçlan etkileyecek dü- zeyde bulması durumunda se- çimlerin yenilenmesine karar verebıleceğinı söyledi. YSK Başkanı Nihat Yavuz, şu ana kadar YSK'ya ulaşan hiçbir dosya ve olay bulunma- dığını belirterek. "Dosya inti- kal ettiğinde somut delillere göre karar verilir" dedi. İIçe se- çim kurullanna yapılacak iti- raz başvurulannın önceki gün sona erdiğıni anımsatan Ya- vuz, il seçim kurulunun. kara- ra itirazlan 2 gün içinde incele- yeceğini, YSK'nın da il seçim kurulu karannı 3 gün içinde karara bağlayacağını kaydet- ti. Yavuz, seçim sonucunu et- kileyecek somut bilgilerin ulaşması durumunda YSK'- nın toplanacağını belirterek "Bu kadar hakimin denetimin- den ve gözetiminden geçen se- çimlere gölge düşeceğifii tah- min etmem. Ama seçimi kaybe- den bir kişi bunu iddia ederse, bu da hukuk alanında hiçbir şey ifade etmez" göruşünü dile ge- tirdi. YSK eski Başkanı Orhan Aydın da AA'ya yaptığı açık- lamada, iddialar için "Eğer so- nuca etkisi yoksa önemli değil. İki adayı örnek alalun. Biri di- ğerine 50-100 bin oy fazla oy almış olsun. Eğer bulunan oy pusulaları 300 civarında ise bu- nun seçim sonuçlanna etkisi ol- maz. Ancak bulunan oy pusulaları seçim sonucunu etkileyecek miktardaysa seçimin iptali ge- rekir" dedi. YSK'ya fakszbtciri ANKARA (Cumhuriyet Burosu) - Refah Partisi'nin İstanbul ve Ankara Büyük- şehır Belediyesi başkanlı- klannı kazanması ile Ata- türkçülerin başlattıklan tep- kiler zincirine. Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK) göndenlen faks mesajlan da eklendi. YSK'ya dün birçok y untaşın faksla gönderdiği dilekçede. YSK'nın yapılan itirazlan, hukuk kurallan içinde büyük bir duyarlılıkla incelemesi ve gerekirse seçimleri de yenile- yerek. halkın iradesini ortaya çıkarması ıstendi. Yurttaşlar tarafından YSKnın "0-312-431 29 83" numaralı faksı ile çeşitli kuruluşlara göndenlen dilek- çede şöyle denildi: "Yerel >önetim seçimlerin- de, seçmenin hür ve demokra- tik tercihlerini zor >e hile ile değiştirme>e ve bu volla çağdışı bir anlayışı önceiikle yerel seçimlerde egemen kı- lma> a v önelik girişimlerin ol- duğunu üzüntii ve dehşet için- de basından izlemekteviz. Demokrasi ilkesine bağlı Türk vatandaşları olarak va- sal haklarımı/ın avaklar altı- na alındığına veva hür irade- nüzin çarptırıldığına dair en küçük bir şüphe ve endişeye tahammülümüz bulunma- maktadır. Hukuk detietinifi güven- celerinden olan yüksek kuru- lunuzun vapılan itirazlan hu- kuk kurallan içinde bü>ük bir hassasijetle ve seçmenin ger- çek iradesinin ortav a çıkmasını mutlak sağlavacak şekilde. gerekirse seçimlerin yenilenmesi de dahil olmak üzere, karara bağlayacağına inancunız tamdır. Saygı- lanmızla." uzmangörü$(l 'Sağda ve solda birleşme zorunlu' •• Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hikmet Sami Türk. seçim sonuçlannın. bölünmüşlükten yararlanan düzen karşıtı bir partinin tek başına iktidara gelebileceğini gösterdiğini vurguladı. Türk, Almanya'da Nazilerin, demokratik partilerin dağınık kalmalan sonucu iktidar olduğunu anımsattı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- lanabilecek iki turlu seçim sis- rosu) - Ankara Üniversitesi teminin bölünmüşlüğü orta- dan kaldıracağını ve seçilecek adava en az vüzde 50"lik halk desteği sağlanacağını bildirdi. İki turlu seçimin belediye mec- lisi. il genel meclisi vc genel se- Hukuk Fakültesi öğretim üye- si Prof. Dr. Hikmet Sami Türk. yerel seçim sonuçlannın sağda ve solda birbirine yakın partilerin birleşmelerini zo- runlu hale getirdiğini söyledi. Bölünmüşlüğün. düzen karşıtı bir partiyi iktidara taşıyabi- leceğini belirten Türk. Alman- ya'da Nazilerin, demokratik partilerin dağınıklığı sonucu iktidara geldiğine dikkat çekti. Türk. Cumhuriyet'in ko- nuyla ilgili sorulan üzerine. se- çimlerde. baa bölgelerde yüz- de 20-25 arasında oy alan adaylann başkanlık koltuğu- na oturduğunu belirterek. "Bu, geri kalan yüzde 75-80'in oylarının etkisiz kalması nede- niyle kamuoyunda rahatsız cdi- ci bir durum yaratmaktadır" dedi. Sağda ve solda ideolojık olarak birbirinden farkı olma- yan partilerin ayn çatılarda se- çime kaulmalannın sorun ya- rattığına dikkat çeken Türk, şunlan söyledi: "Eğer bu birleşme yakın za- manda gerçekleşmezse, önü- müzdeki seçimlerde düzene karşı olan bir partinin aradan sıynlması ve tek başına veya kendine yakın bir partinin des- teğiyle iktidar olması olasılığı az değildir. L nutmamak gere- kir ki Alman\a'da Naziler, de- mokratik partilerin kendi ara- larında anlaşamamalan ve dağınık kalmalan yüzünden aradan sıvnlarak seçimle ikti- dar ounuştur." Yüzde 50 halk desteği Prof. Dr. Türk, sadece bele- diye başkanlığı seçimlerinde sınırlı kalmak kaydıyla, uygu- çimlerde uygulanmasırun za- rarlı olacağıru kaydetti. İki turlu seçim Türk, belediye başkanlığın- da uygulanmasını önerdiğj iki turlu seçim konusunda şu bil- gileri verdi: "İki turlu seçim sis- temi, tek adlı veya bizdeki yaygın adıyia dar bötge sistemi olarak bilinen çoğunluk sistemi ile birlikte uygulanan bir yön- temdir. Belediye başkanlığı se- çimlerinin iki riırlu olarak y apı- Imasmda bir zorlukla karşilaşı- lmaz. Böylece ilk turda yüzde 50'nin üzerinde o> alan adaylar doğrudan doğruv a seçilmiş olurlar. ikinci tura ise y a en çok oy alan iki aday ya da örneğin Fransa'da olduğu gibi belirli bir oranın üzerinde oy alan adaylar katılmaya hak kazanmış olur. Bu, belediye başkanının görev- lerini daha rahat yapmasına olanak veren bir sistemdir. Sistemin bir başka faydası, ilk turda kendi gönlüne göre oy kullanan seçmenin ikinci turda mantığına göre tercih yapmak durumunda kalmasıdır." Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, iki turlu sisteme geçmek için. yasalarda yer alan "siya- sal partilerin seçimlerde işbirli- ği yapmasım veya ortak liste düzenlemesini" engelleyen hü- kümlerin kaldınlması gerekti- ğini belirterek. böylece sistem değişikliği yapılmadan da belli adaylar üzerinde birliğin sağ- lanabıleceğinı kaydetti.