08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 31 MART1994PERŞEMBE KULTUR İzleyiciye, yaşamın absürd yanlannı sergileyerek ayna tutuyordu Eugene Ionesco 'Ruhumbomboş, devamedenuyoırımi Kfiltür Senisi - Ünlü oyun yazan Eugene Ionesco, 19501i yıllarda Fransız tiyatrosunun önde gelen üç ekolünü - siyasal ve felsefi sorunlan irdeleyen Sartre ve Camus'nün tiyatrosu- nu, Fransız klasiklerinin te- malanndan yola çıkarak sos>al içerikli oyunlar ortaya koyan Paul Claudel, Jean Anoilh ve Jean Giraudoux'nun şıirsel- edebi tiyatrosunu ve durum ko- medileriyle farslar sahneye ko- yan Andre Roussin gibilerinin popüler tiyatrosunu - tehdit eden "Tbeatre of the Absurd". yani absürd (saçma) tiyatronun en genç ve dikkat çeken temsil- cilerindendi. Bu yeni ve farklı tiyatro anla- yışının yaratıcılan, Artfaur Ada- mov, Samoel Beckett ve grubun son temsilcısi, pazartesi günii yitirdiğimiz Eugene Ionesco'- ydu. Once Paris'teki küçük ti- yatrolarda isimlenni duyuran 'absürd tiyatrocular', kısa süre içinde halkın ilgisini çekerek popülerlik kazandılar. Bazılan sürrealist tiyatrodan tanınan yetenekli yönetrnen ve oyuncu- larla çalışmaya başladılar ki ab- sürd tiyatronun çokça yarar- landığı ünlü isimler arasında AJfred Jarry ve Guiüaume ApoUinaire de bulunuyordu. Tiyatro eleştirmeni Harold Hobsonun absürd tiyatroya gösterdiği ilgi, 1950'li yıllarda maliyeıi düşük, ama izleyjdnin ilgisini çekebilecek türde oyun- lar arayan İngiliz tiyatro toplu- luklanmn da ilgi alanına girdi ve absürd tiyatronun örnekleri Londra'nın yanı sıra İngiltere'- nin çeşitli kentlennde sahnelen- meyebaşladı. Karamsar ama gülünç Absürd tiyatronun kurucula- nndan Adamov aslında siyasi bir oyun yazanydı ve çok geç- meden Bertolt Brecht ve Sean O'Casey'nin vönüne kaymaya başladı. Samuel Beckett'in ti- yatrosu ıse, içindeki absürd ele- manlara karşın, Yunan ve Sha- kespeare trajedilerine dayanan bir tür klasik tiyatro olarak ni- telendiriliyordu. Ancak Iones- co. gerçekten bir 'absürd tiyat- ro' yazanydı: Birincisi, dille oy- nayarak. bazı durumlarda kul- landığı dılin yapısını bozarak yaşamın karmaşasını anlat- maya (ya da bu karmaşaya bir şeyler katmaya) çahşıyordu, ikindsi, olağanüstü durumlar yaratarak, izleyidnin kendi ya- şamına dair daha önce farket- medıği absürd durumlan sergi- leyerek onlara bir ayna tutu- yordu. Ionesco, hayattaki ıki temel korkusu. başansızlık ve ölümü yapitlanna aktarmak için de sık sık rüyalanndan ya- rarlanıyordu. Sahne dıyaloglannda çok ha- reketli ve eğlendirici bir dil ya- pısı kullanan Ionesco'nun özel- likle ilk dönem oyunlannda çe- şitli karamsar mesajlarla birlık- te yoğun bir güldürü ögesi göze çarpar. Ancak bu oyunlar Bec- kett'inkiler kadar derinlikli sayılamaz. Oyunlannı Fransız- ca yazan Romen asıllı Ionesco, çeşitli nesnelerin farklı anlam- lar taşımakla birlikte insanlar tarafından farkh da algılandığı- nm bilincine vararak günlük yaşamın açıklanamayan. anla- tılamayan pek çok olayını ifade etmenin gülünç yollanru keşfet- mişti. Ünlü oyunu 'Gergedan' lonesco'nun İngilızce öğren- meye gittiği Bristol zıyaretine dayanan ilk oyunu w Kel Şarkı- cı", 1950 yılında Nicolas Bata- ille"nin yönetimiyle sahneye kondu. Bu oyunda, karakterle- rine tipik İngiliz isimleri vererek (Mr. ve Mrs. Smith, Mr. ve Mrs. Martin gibi) bir ingiliz evi atmosferini anlatan Ionesco, yine tanık olduğu tipik bir İngi- liz sohbetini, bir İngilizce el ki- tabından öğrendiği beylik te- rimler, sloganlar vs. ile sahneye getiriyordu. Oyunda, dil. hiç- bırşeyin tam olarak anlaşılama- dığı bir labirente dönüşüyordu. Oyun, Fransa'dan sonra 1956 yılında İngilizce olarak Lond- ra'da ilk kez sahnelendiğinde. lonesco'nun ismi İngiliz tiyat- rosunda bir anda bomba gibi patladı \e ünlü yazann oyun- İan İngiltere'de pek çok tiyatro- nun yanı sıra üniversitelerde sahnelenmeye başladı. "Kel Şarkıcı" ile birlikte. lo- nesco'nun en çok sevilen ilk dö- nem oyunlan, "Ders" (1951) \e "Sandalyeler" (1962) oldu. Sandalyeler'de dünyaya çok önemli bir mesaj vermek iste- yen yaşlı bir adam bu mesajı iletmek için bir konuşmaa tu- tuyordu. Sahne, adamla kansı- nuı görünmez Lzleyicileri için bir sürü sandalye ile doldurul- muştu. Konuşmacı sonunda iz- leyiciye hitap etmek için kürsü- ye çıktığında ise, kesik bir çığhk çıkarmak ve karatahtada küçük bir karalamadan başka bir şey dışında hiçbir şey yapa- rruyordu... Bu oyunda, yaşlı çıf- 81 yaşoıda yaşamını yitiren absürd tiyatronun son temsilcisi ünlü oyun yazan Eugene Ionesco, yann Paris'te Montparnasse Mezarlığı'oda toprağa verilecek. Her kesimdenizleyiciye ulaşabilmiştiKültür Senisi - Pazartesi günü 81 yaşı- nda yaşamını yitiren ünlü oyun yazan Eugene Ionesco, yann Paris'teki Mont- parnasse MezarlığVnda toprağa verile- cek. Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterand, ünlü yazann ölümüyle ilgili olarak. "Fransa en büyük oyun yazarla- nndan birini yitirmiştir. Ama yaprtlan ya- şayacaktır," dedi. Sürgündeki Kral JVfic- hael ise lonesco'nun çok yetenekli birya- zar olduğunu söyleyerek, ünlü yazann ülkesi Romanya'nın ruhunu taşıdığını belirtti. Kral Michael, "Romenlerin ya- ratKi rufau bütün dünyada Eugene Ionesco tarafından temsil edilmiştir." dedi. Fransız Kültür Bakanı Jacques Toubon ise, lonesco'nun her kesimden izleyiciye ulaşabilmiş bir oyun yazan olduğunu vurguladı. Ölmeden önceki son aylarda şiddetli romatizmadan şikayetçi olan Eu- gene Ionesco, geçen aralık ayında Le Fi- garo ile yaptığı söyleşıde. "Zamanımı boşa harcayıp ruzgann önünde koştum galiba. Ruhum bomboş ve de>am etmekte güçlük çekiyorum, acılanmdan dolayı de- ğil ama dünyay ı dolduran bu bomboşluk- tan," demişti. Derin bir umutsuzluk ıçin- de bulunan Ionesco. daha sonra. "Ama belki ölümden sonra bir şey vardır" ifade- sinde bulunmuştu. tin iddialı olduğu kadar anlam- sız da olan sözleri, birtakım gü- lünç olaylarla yaşamın artık so- nuna geldiklerinin bilindne varmalan. bir topluluk önünde boş sandalyelerin çıkardığı an- lamsız sesler. bir anlamda lo- nesco'nun temel sanat anlayışı- nı ortaya koyuyordu. Ionesco, küçükburjuva yaşamının kişi- liksizliğini göstermeye çalışır- ken başkalanndan hazır alı- nan düşünceleri ve yaşam normlannın çeşitli yönlerini sahnede görünür kılmayı amaçlıyordu. Uluslararası alanda ünü art- tıkça. Ionesco daha büyük ti- yatrolara yazmaya başladı ve bu dönemde elde ettiği en bü- yük başanlar, kuşkusuz Jean- Louis Barrault'nun Paris'te. Laurence Olivier'nin Londra"- da sahnelediği "Gergedan" w Neo-OryantalistbiringilizGÜRHANTÜMER İZMİR- Kim ne derse desin. harita diyor ki: Türkiye Avru- pa'nın doğusunda. Onun için de. hiç tartışmasız bir Avrupalı için Doğu ülkesı ülkemız. Ve Oryantalizm, yanı Doğu- culuk. yani Doğu'yu sevmek. ha>ran olmak ona. bir tutku, belki de bir çeşit hastalık. Örneğin Gaugin bu uğurda çok uzaklanna gıtmiştı Doğu- nun. ta Tahiti'ye gitmişti. Vic- tor Hugo, İzmıre hiç gelmemi}- ti. ama onu. daha doğrusu. 'SmyTna'jı bir prensese ben- zeterek şiirleryazmıştı. Chatea- ubriand'ın. Lamartine'm bııra- lara gelişleri ise. >üzde vüz Do- ğulu bir hayvan sayılan develen görmek ıçindi. Smyrna'da, Pont des Cara>anes'da, yani 'Kenaniar Köprüsü'nde. ılle de develeri, ille de kervanlan gör- meden. kendilerini Doğuyu görmüş saymamışlardı bu ya- zarlar Anadolu'da geziyor Sonra, ünlü Pierre Loti geli- yor aklıma. O Pierre Loti ki. Istanbullu Azıyade'ye \e Eyüp Sultan'a. Haliç'e, oralardaki eğri büğrü Osmanlı mezar taş- ianna aşık olmuştu. Bir de Pre- ziosi'yi anayım. onun yaptığı İstanbul resimlerini, Kapalı- çarşı'j'i. simitçileri, feraceli kadınlan. Philip O'Reilly ise 1944te. İngiltere'de. Leamington Spa'- da doğmuş. Resim okullannda. sanat okullannda okumuş ora- da. Coventry College of Art and Desüıg'ı. Sl'ade Scholl of Fine Art'ı bitirmiş. Surrey Instituteof Art and Desing'da ders vermış. Ve bu Phılıp O'Reılly, ilk kez 1987 yılında Türkıye'ye gelmiş. O gün bugündür. her \ıl sürekli geliyor, Anadolu'yu geziyor ve resim vapıvor. 198^'de. Efes •Tire'nin urganlan ve keçeleri sanatçının eserlerine yansıyor. Müzesi'nde bir sergi açmış. Bu yılki sergisı ise, İzmir'de. Aphro- die Sanat Merkezi'nde. Doğu. batı demeden. bütün Anadolu'yu adım adım dolaştığı anlaşılıyor sanatçının; çünkü ser- gisinde. Nemrut'taki dev heykel- ler de var. Kaunos'taki kaya me- zarlan da. İstanbul'daki Ayasof- ya da. Philip O'ReilIy'nin resim- iennde insan fıgürü pek yok. Bu bakımdan. az önce sözünü etti- ğim Oryantalist ressam Ama- deo Preziosi'den farklı yapıtlan. Ama mimarlığa meraklı bina- lan seviyor. Ancak. asıl şu önemli ve ilgiııç bence: Bu İngi- liz'in yolu bir gün de. İzmir'in Tire ilçesine düşmüş Tire'de urgan ve keçe yapıbr yüzyı- llardır. Ünlüdür Tire'nın ur- ganlan ve keveleri. Philip O'- Reilly. dost olmuş Tırelı keçeci- lerle. Yalnızca arkadaş olarak kalmamış onlarla. keçe yap- manın teknığini ve püf nokta- lannı da öğrenmiş ılçe insan- lanndan. Bu tekniğı uygulaya- rak, üzerleri kılim desenli keçe- ler yapmış. asmış duvarlanna Aphrodıe Sanat Merkezinin. Duvarlı çızgilen. tatlı bir renk anlavışı var sanatçının. Bizım kılımlerdekı geleneksel desenle- ri biraz deforme ederek bir renk cümbüşü yaratmış. Aslında gerçekte de pek somut olmav an bu stılize desenler. Philip O'- Reıll\"nin kaleminde ve fırçası- nda daha da sovutlaşmış ve bovlece, bir başka bovut daha kazanmış. Sergiye. açılış ko- kteylınden bir saat kadar önce dıvorum. Henüz gelmemiş -.alabalıklar. Sanatçı. aksa- nlanndan İngiliz olduklan belli olan bırkaç kızla konuşuyor. onlara açıklamalaryapıvor. Sonra bir Türk sanatsever geliyor yanına. Sanatçı, İngiliz- ceyi pek iyi bilmedığı anlaşılan bu bayanla, kınk dökük bir Türkçe ile anlaşıyor. Yapı- tlannı vakından. kendisini uzaktan ızliyorum O'Reill)"nin ve kokteyl kalabalığı bastırma- dan çıkıp gidıvorum galeriden. Kapıda Fahir Aksoy'a rastlı- yorum. "Yaşım80"diyeyakını- yor ve diyor ki: "Benim de tezim bu işte. Bak ne güzel, bizdeki de- ğerleri almış, yeııi bir şeyler ya- ratmış." Evet öyle. Philip O'Reilly'- nin, 25 martta açılan sergisi. 30 nisana kadar sürecek. (1960) ile Jacques Mauclairın Paris'te. Alec Guinness ın 1963 Edinburgh Feştivali'nde oyna- dığı "Kral Ölüyor" (1962) oyunlanydı. Her iki oyun da lonesco'nun alt ben'ini. Jean Berenger'i göz- ler önüne seriyordu. daha sonra pek çok oyununda da bu kişi- likle karşılaşıyoruz. 1957'den sonra yazmaya başladığı "Beh- ringer Dizisi" oyunlannda. Io- nesco sorunlan yine tarihsel bi- rer olay olarak ele almıyordu. Bu dönem oyunlannda daha açık bir eylem örgüsü kullanan yazann yarattığı bu Behringer tiplemesinde. lonesco'nun ken- disiyle özdeleştırebıleceğimiz ölçüde içinde bulunduğu. önce- den haarlanmış durumlardan hoşnut olmayış özellıği vardı. Behnnger. bu dünyada kendi insanlık anlayışını savunma yollan anyordu. lonesco'nun ünlü oyunu "Gergedan"da bütün oyuncu- lar, birer birer gergedana dönü- şüyordu. konformizm için bir metafordu bu. Ancak bu oyun- da lonesco'nun saldırdığı. sağ- dan çok solun konformizmiydi. Ionesco özellikle son dönemle- rinde çok tutucu bir kişiliğe bü- rünmüştü. Bu oyunda da Beh- ringer kitle psıkozuna karşı çıkan tek ınsandı, ötekılerin tümü zaten bu psikozun etki- siyle eeraedanlara dönüşüyor- la'rdı." Beckett rakibiydi En etkilevici oyunlanndan biri olan "Kral Ölü\or"da ıse. krala. iki saat içinde. yani gös- teri sona erdığinde öleceği söy- lenıyordu ve kral iki saat bo- y unca öleceğinin bilıncınde ola- rak herkesin yaşadığı günlük sorunlarla karşı karşıya gelir- ken. herkesin aynı teknenin \olcusu olduğunun bilincıvle sarsılıyordu. lonesco'nun özel- liği. izleyiciye sahnede kendin- den kesitler görebilmesinı sağ- layabilmesivdi. İçine düşülen gülünç durumlar. dünyanın kendısinden mi. yoksa insan- lann kendi yetersizliklerinden mi kaynaklanıyordu? Ionesco bunlan açıklamaya çalışmaz. yalnızca kendi gördüklerini başkalannın da görmesi için gözler önüne serer. Çok fazla bir derinlik yoktur lonesco'nun oyunlannda, kı bu da yapitlan- na bir açıklık, hatta bir saflık verir ve popülaritesıni borçlu olduğu yoğun izleyici kıtlesı ge- nelde Beckett'in oyunlannı sıkıcı bulan kesimdir. 33 oyunun yanı sıra "The Hermit" (1975)'adında bir ro- man yazan ve "The Colonel's Photo" adı altında derlediği (1962) bir öykü koleksiyonu bulunan Ionesco, Beckett'i ya- şamı boyunca rakibi olarak İca- bul etmişti. Era Yayınlan'nınyeni kitapları Kültür Servisi - Era Yavınlan. okurlara yeni kitaplar sunuyor. Bunlardan ılki. Oktav Taftalı'nın "Anti Postmodern Bakış Şıinn Mikroestetik Eleştirisi"adli deneme kitabı. Aynı vazan ozan olarak kanşımızaçıkaran şiirkitabıise"'Sulann Durulduğu Yerde YalnızAskerler'". Onsözde Adnan Özer. Taftalı'nın ilk şiir kitabı "Pembe Aralık"tan bugüne vaşadığı şiır serüveninı anlatıyor. Era >'ayınlan'ndan şıirseverjere ulaşan son kitap, Birhan Keskin'den "Bakarsın Üzgün Dönerim". Gençşairin kitabı. "Kışın Bana Yaptıklan", "Ve İpek Ve Aşk Ve Alev", "Tüller ve Silah". "Sahra ve Serap". "Yaz Fotoğraflan" ve "Bir Mevsım Yok Anne Gibi" adlı bölümlerdenoluşuvor Bir dearaştırma kitabı sunuluyor okurlara: CahitTanvol'un ••Türkleri!eKürtler"i Kıtabın kapağında Zi\a Gokalp'ın şu sozleri veralıyor: "Kürtlen sevmeyen bir Türk varsd bu. Türk değıldir. Türkleri sevmeyen birKürtvarsa bu. Kürtdeğıldir." Türk Dili Dergisi Kültür Senisi- İki ayda bırvavımlananTürk Dili Dergisi'nin son sayısında Ahmet Mısıkoğlu'nun "Yıne ÖmerAsım". AliDündar'ın "BırKökenbılım Sözlüğümüz". Abdullah Rı/a Ergüven'in "İnsan Gücünün Kaynağı Doğu". Muzafler Lyguner'ın "Osmanlıcadan Türkıngılızceye". Ertuğrul Efeoğlu'nun "Bursa Albümünden". Mehmet Aydın'ın "Dılimiz Nereden Nereye", Osman Bolulu'nun "Türk Dili ve Yazını". Sevim Raşa'nın "Gezi". CumhurPekvığit'in "Portakal Kokusu". Şukran Şahın'ın "Türk Resminin Son Yirmi Yılı. Benım İlk \ ırmi \'ılım". Mehmet Salıhoğlu'nun "Ömer Asım Aksov 'un Anısına". Zeki Büyüktanur'un "Ölümsüzleşcn Uğur Mumcu" başlıklı yazılan; İsmet Kemal Kuradayı. İbrahım Hacıbektaşoğlu yeHıdjrAü Bingöl'ünövkıileri: NailBezel. Halim Lğurlu, İhsan Topçu. M. Güner Demırav. Sadıve Akay. Mehrizat, Sabahattın Yalkın, Cemal Gürlek. Çığdem sezer Ayla Gökmen, Aslan Unlü. Anfe KalenderOnel. Ismail Kahraman, Ali Özenç Çağlar. Necdet Tezcan. Dilek Atabey. Kemal Yalçın ve Erol Yıldınm'ın şiırleri ile Behzat Ay'ın "Günlük'ü yer jlıy OT 27 yıl sonra Barbra Streisand konserturunaçıkıyor VVASHINGTON (AA) - Ünlü Amenkalı şarkıcı Barbra Streisand. 27 yıl aradan ;>onra konser turuna çıkıyor. Streisand'ın. gelecek av Londra'da başlayacak gösterileri, ABD'de. VVashington. Detroit. Anaheim veSan Jose dinletilen ile devam edecek. Barbra Streisand. son konseriniNevv Yorktuvcrecek. 50-350 dolararasıdeğişen konser biletleri. hafta sonunda bir saat içinde satılırken bilet bürolanna yağan telefonlar. iletişim hatlannda arazılarayolaçtı. Unlüvıldız. \ak!aşık30vıldıryardım amaçlı özel düzenlemeler dışında konser vermiy ordu. Barbra Streisand Fransız sinemacılar ortakfilm projeleri içinTürkiye'ye geliyor Kültür Senisi - Ünlü Fransız film şirketı Gaumont Internationale vetkiliicn. ortak film projeleri konusunda Kültür Bakanlığı ve sınema vapımcılan ile görüşmek üzere Türkive'vegelecek. Gaumont İnternationale'ınsahibi Nicolas Feydouv film yapımcısı Alaın \r evdentmen Claude Pınotenu. ülkemizde ortak film projeleri üzerine görüşmelerde bulunacaklar. Fransız sinemacılar. Ankara veİstanbul'da KültürBakanlığıileSoderveSesamgibi demeklerlede konuşacaklar. Fransız sinemacılar. Kültür Bakanlığı ilevapılacakgörüşmelersırasında ülkemizdeki bazı sinema salonlannın onanmı ve restorasyonu için yapılabilecek ortak çalışmalan da ele alacakîar. 'Bir Düşün Ardında' ANKARA (ANKA) - Lütfü ve Ülkü Yahm Günay'ın Bir Düşün Ardında konulu karma resim sergisi y ann İlayda Sanat Galensı'ndcaçılacak. Ülkü Yahm Günay. 1960 yıhnda KızTeknık Oğretmen Okulu'ndan mezun oldu. Bir süreöğretmenlikvapan Ülkü Yahm Günay. 1981 yılından bu yana Lütfü Günay Atölyesi'nde resim çalışmalannı sürdürüvor. Birçok k'armj vekişiselsergilcrekatılan sanatçının çeşitli koleksivonlardaeserleribulunuyor. Çanakkale'de 1924 vılındadoğan Lütfü Günay 1949 yılında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Yüksek Resim Bölümü'nden mezun oldu. 1970yıhnda 31. Devlet Resim ve Heykel Sergisi'nde ikınci. 5. Atatürk Resim Yanşmasfndamansivon kazanan sanatçı. 1974-76yıllan arasında Danimarka'da düzenlenen Inter-7 ve Inter-10 sergilerinekatılarakşerefdiplomasıaldı. Bugüne kadar43 kişisel sergi açan sanatçının. çeşitli özel ve resmi koleksıyonlarda eserleri bulunuyor. Lütfü ve Ülkü Yahm Günay "ın "Bir Düşün Ardında" konulu karma resim seraisi 30 nisana kadar ızlenebılecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle