Katalog

S/YFA CUMHURİYET 31 MART1994PERŞEMBE 14 DIZIYAZI 'Millitarih'abarüsıvegerçek Sıyasal eytemııt yenı boyufu: Milliyetçilerin en önemli kavramlanndan biri de 'Milli Tarih'tir. 'Milli tarih' kavramını ileri sürenler, her zaman abartı'yı, 'gerçek'in üzerinde tasarlamışlardır. Neki, 'gerçek', bütün tarih boyunca 'abartı'nın üstüne cıkmayı başarmıştır. 'Saf millivetçilik' ile 'saflaştırümış İslam'uı bileşiminden Türke de, tslam'a da aykırı bir 'sentez' ortaya çıkmıştır. Milliyetçile- rin sıkça kullandıklan "Tanrıdağı kadar Türk, Hira dağı kadar Müslümanız" sloganı ve benzerieri bu anlaytştan üremiştir. •2- Milliyetçilerin en önemli kavramlanndan bi- rsi de 'tarih birliği'dir. Bu kavramı. her zaman. 'Ulimsel \e nesnel' bir tabana oturtmak istemiş- lerdir. Oysa. 'nülü tarihlerin' üzerine üretilen kavramlar, ideolojiler, çoğunlukla 'kurgu' ol- ıtaktan öte>e geçememişlerdir. 'Milli tarih' kavramını ileri sürenler. her zaman 'abartı'yı. 'gerçek'ın üzerinde tasarlamışlardır. Ne İci, *gerçek\ bülün larih boyunca 'abartı'nın üstü- ne çıkmayı başarmıştır. Günlük yaşamın sıcak ve somut ilişkileri. ta- rihsel bağ'ın çok üstünde bir 'gerçek' olarak algılanır. 'Yaşamak' olgusu, 'gerçek'i. tek tipe indirgenmek istenen 'milli tarih' kavramının çok üstünde bir "ekinsel olgu'ya götürür: Ya- şamın yerel gerçeği. "Yerel gerçek". yerel ekıni (kültürü) yaratır ve geliştirir. Sanılır ki. sanavilesme. yerel ekinlerin gelişmesini durdurur ve giderek ortadan kaldınr. Oysa. tarihin akışı incelendiğinde. sa- na> ilcşme ve gelişme. 'yerel ekin' gerçeğine en- gel olamıyor. Kaynağjnda. yerel ekinlerin ya- rattığı 'yerel renk'in değerini kavrayamıyoruz. Milliyetçilerin demokratikleşme gibi bir amaçlan olmadığından, 'üst kültür'ün ege- menliği için çaba gösteriyorlar. 'Tarih birliğJ' içınde. yerel ekinleri özümsemeye (asimile et- me\e) çalışıyorlar. Yalnız, Türkiye'yi gördükle- ÇOMMERCIAL UNION SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ BİRİNCİ YATIRIM FONU 1 NUN 31 ARALIK 1993 HESAP DÖNEMİNE AİT BAĞIMSIZ DENETÇİ RAPORU Commeraa] Unioti Sigorta Anocum Şirketi Birind Yaünm Fomı 1 nun, 31 Aralık 1993 taıihi iöbariyle hanrlanan bilançosu, fon portfoy değeri. fon toplam dcgeri tablolan ve bu Urihte «ona a n hesap dönenüne ait geür UblosuncUn oiusan hes»p nporunu incılemiş buluıruyoruz. tncelemcnuz gend kabul görmüs denetletne üke, esas ve standirtUnn» uygun olarak yapılnuş ve doUyısyU hesap ve ıslemlerle Ugüi oUrak muhasebe kayıüanrun kontrolû ile gcreklı gördügümuz djger denetleme yöntem ve tekıuklenru rçennistir. Görusumüze göre, yukanda behrtılen fon portföyunün dcgtrlendirUmcsı Commeraal Unıon SıgorU Anonim Şirkeü Bınna Yatınm Fcmu' nun «; tüzük hükümlerine uygunluk arzctmekte ve yukanda bırina paragrafU bcliıtilen 31 Anlık 1993 Urihli bılanço, gnçck nvali durumunu ve bu Unhte sonı eren hesap dönemine ait gehr Ublosu ise gerçek faabyet sonucunu menkul kıymet yatmm fonlan için Sermaye Piyasas Kurulu (SPK) tarafından 28 Şubat 1990 Urihlı Resmi Gazete' de yayunlanan Xl-6 numarah teblığ üe behrlenen genel kabul görmuş muhasebe Ukdenne uygun olaralc doğru bir tnçiınde yansıtmaktadır. 25Mart,1994 İstanbul, Turkıye COMMERCIAL UNION StCORTA ANONİM ŞİRKETİ BtRİNCt VATIRIM FONU 31 ARALIK 1993 TARtHİ tTİBARİYLE BİLANÇO (TL'000) VARLKLAR HAZIR DEĞERLER Bankalar MENKUL KIYMETLER HısseSeneüen Kamu Kesürtı Borçlanma Senetleri DİĞER VARUKLAR Pesın Odenırus Gıderler VARLDCLAR TOPLAMI BORÇLAR HısseSenedı Alyn Borçlan Yönetıa Banka Ucreüeri BORÇLAR TOPLAMI NET VARUK TOPLAMI FON TOPLAM DEĞERİ Kaülım Belgelen Kaulma Belgelei Değer Areşı Fon Gelir Gıder Farkı -Can Yıl Fon Gelır Gıder Farkı FON TOPLAM DEĞERİ 1993 6,809 119,013,191 46,241,100 72,772^)91 300,281 119,320,281 818,765 195,284 1,014,049 118,306,232 108,630,000 13,247,914 (3,571,682) (3371,682) 118,306,232 An Affüıated Fırm of Emst & Young D«\veT Yeminlı Mah Mû Anonim Şırkeü/ Cemal Turkoglu Yeminli Mab Mûfavir COMMERCIAL UNION SİGORTA ANONİM ŞtRKETİ BİRİNCİ YATIRIM FONU 31 ARALIK 1993 TARİHİ İTİBARİYLE BİLANÇO DİPNOTLARI 1) Kahlma belgesı, 31/12/1993 tanhlı, Bınm Pay Değen, 118,306,232.887 TL/10,000,000 Pay=ll,831 TL 2) Ihraç edılen pay sayuu : 10,000,000 Dönem ıçnde; Sablan pay sayuı: 12,380,000 Gen dönen pay sayısr 2^80,000 3) Sıgorta: Fon adına duzenlenmıs ayn bir sıgorta poliçesi yoktur Ancak Fon' un bütün menkul kıymeüen İMKB Takas Saklama Â.Ş.' nd« sakUrvmakta olup tnevcut ^msıye sıgorta polıçesı temınatı kapsamındadır 4) Fon suresı: Suresz Fon 1. yılında 5)Yonetıa Şırket' tekı pay sayısı 5^30,000'dır Kurucu Şirket'tekı pay sayısı ise 480,000'dir. 6)Uygulanan bellı başlı muhasebe prensıplenrun ozeU: A. Gendb Fon ıkşıktckı mab Ublolannı Sermaye Pıyasası Kurulu (SPK) tarafından 28 Şubat 1990 Urihli Resmı Gazete'de yayımlanan XI/6 numarah teblığde yer alan Menkul Kıymetler Yatınm Fonlan tarafından duzenlenecek rrtali tablo ve raporlann naztrUrup sunulmasına ılifkın ilke ve kuraliara (bundan sonra "menkul kıymet yatınm fonlan ıçin SPK tarafindan yayımlanan genel kabul ' ' anılacakaj)göreduzenknmektedır. -_ , nın herfrun : ' sonucunda ortaya çka rinden, abartılı bir 'milli tarih' kavramını. ala- bildiğine soyutlayarak, yaşam gerçeğinin üzeri- ne çıkarmaya çalışıyorlar. Somut ilişkiler soyut- lanmış tarih kurgulannın çok önünde gelişiyor. Halklann kendi ekinlerini koruma çabası ve demokratikleşme savaşımı, salt ülkemize özgü bir durum değildir. ttalya'da Lombard aynlıkçı hareketi. Belçika'da tırmanan Frank-Flaman çatışmalan, İngiltere'de gelişen Britannia (Gre- at Britain: İngiltere + Galler + İskoçya) karşıtı Gal ve Iskoç öfkcsi, sanayileş- menin anlaştırdığı sanılan 'mil- li tarih' kavramının ne denlı kertikli olduğunu gösteriyor. Milliyetçiler. son yıllarda *saf milliyetçi doğrultu' dıj>e bir kav - ram geliştirdiler. 'L'st kültür' kavramından vazgeçmiş görü- nerek "siyasâl bağımsızlık' üze- rinde duruyorlar. Özellikle, emperyalist ülkelerin karşısına *milli birlik' öneriyorlar. 'Saf milliyetçiler', bağımsızlığı. çağ- daşlaşmanın ilk basamağı ola- rak görüyorlar. Ne ki. azgelişmiş toplum- lahn geleneksel yapılan yikı- lmadan. çağdaşlaşma sağlana- maz. Türkiye'de, Kemalist devrime karşın, toprak refor- mu yapılmadığından. özlenen çağdaşlaşma sağlanamamıştır. İlk aşamada. 'mutlak bağunsız' bir ülke niteliğınde görünse bile. geleneksel toplum yapısını yıkamayan bütün ülkeler. so- nunda emperyalizmin kucağı- na düşüyorlar. bonal eormuş muhasebe ılkelen " oUrak arulac ^ Fon menkul kıymetlennın hergun mbanyle fon ıç tuzuğu hukumlenne gore değerlendırilmesi sonucunda ortaya çkan değerleme farklân, bılançodakı fon toplam degennm içınde y — ' katilma belgelen defter artışı/azabşı hesabmda muhasebeleşünlır Bu suretle, degerla ancak ügılı menkul kıymeün elden çkartılarak gerçekleşmesı halınde gelır veya gıder farklan aplanna ınükal etünbr COMMERCJAL UNION SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ BİRİNd YATIRIM FONU 31 ARALIK 1993 TARİHİ İTİBARİYLE GEÜR TABLOSU (TL'000) 1993 FON GEÜRLERI Gerçeklescn Deger Artışlan FON GELİRLERİ TOPLAMI FON GİDERLERİ Gen;ekJeien Deger Azalışlan Faız Gıderlen Yönetıa Şırket Avans Faızleri Dığer Gıderler Araalık Komısyonu Gıderlen Noter Han; ve Tasdık Ücretlcn Fon Yöneüm Ücretlen FON GİDERLERİ TOPLAMI FON GEUR<;İDER FARKI 5,489,741 5,489,741 211.048 7,964,870 885,505 400,113 290,108 195,284 9,061,423 (3,571.682) pıyasası Merkez COMMERCIAL UNION SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ BİRjNCİ YATIRIM FONU 31 ARALIK 1993 TARİHİ İTİBARİYLE FON PORTFÖY DEĞERİ TABLOSU (TL'000) DEVLET TAHVIU VE HAZİNE BONOLARI HISSESEN'ETLF.Rl -DIĞER ORTAKLtKLAR AKSA A.Ş. ALARKOHOLDING BAĞFAŞ ÇİMENTAŞ EREGLI DEMK ÇELIK FİNANSBANK KORDSA METAŞ MIGROSTÜRK RAKS T. ŞİŞE CAM FAB. T. B BANKASl (C) T. DIŞBANK TÜPRAŞ SABAH FON PORTFOY DEĞERİ NOMİNAL DEGERI 103^%. : î.900 255,000 95,000 515,000 62,000 300,000 622,000 124,000 928,000 17,000 100,000 362,000 241,000 490,000 159,000 638,000 4,908,000 108,473,900 19*3 RAYİT DEGERI 72,772,091 4,271,250 1,995,000 5,793,750 2,139,000 2,130,000 5,846,800 1,004,400 3.944,000 3,315.000 1,475.000 2,678,800 2,831,750 3,871,000 2,265,750 2,679,600 46,241,100 119,013,191 % 61.15 3.59 1.68 4.87 1.80 1.79 4.91 0.84 331 2.79 1.24 275 2.38 325 1.90 2.25 38.85 100.00 COMMERCIAL UNION SİGORTA ANONtM ŞtRKETt BİRİNCİ YATIRIM FONU 31 ARALIK 1993 TARİHİ İTİBARİYLE FON TOPLAM DEĞERİ TABLOSU (TL'000) aşlangıç gununde nomınal bedeile menkul kıymetle hesabına borç, kahlma belgelen deger arüşı/azahşı hesabına alacak kaydedılerek muhasebeleşbnhr. Fon yaptığı işlemlen muhasebeleşunrken, SPK tarafından yayımlanan genel kabul görmus muhasebe ılkelerı doğrultusunda kullantlması gereken menkul kıymet alım satım kln (zaran) hesabını kullanmamışur. Aynca menkul değer sabş ışlemlennır -nuhasebeleşonlmes sırasında menkul deger cınsı bazında değil, bır gun ıçındekı tum menkul $er sanş ışlemlenrun menkul deger cınsıoazında net bakıyesı, gerçeVleşen deger artışı (azahşı esabına kaydedılmışür. Aynca, menkul kıymetlenn ner gun ıbbanyle fon ıç tuzuğu hukuı enne gore değerlendınlmesi sonucunda ortaya çıkan degerleme farklan gunluk olarak değil saa ce alü aylık donemler sonunda muhasebeleşurilmıştır. B Menkul Kıymetlenn Degerlendınlmesı. Menkul Kıymetlenn DeğerlendınJmesınde takıp edılen bellı başlı kurallar aşağıdakı gıtndır: aJPortföyeahnan varhktar gınşte alım 6yatlanyla kayda geonlır. Yabana sermaye — - aradannın alım fıyatı saun alma gunundekı yabana para cınsınden değennın T C. Bankası dövız satiş kuru Ue çarpılması suretıyle bulunur. b)Değerleme gununden once portföye abnmış varlıklardan' DBorsa'da ıslem goren hısse senetlen değerleme gununde Borsa' nın üan ethğı kapanış fıyatlanyla değerlenır 2)Sabıt geünh sermaye pıyasası araçlan son ış gunundekı portfoy değerlenne, sermaye piyasası araonın ıç venm oram uzennden (ıç venm oranı, bır sermaye pıyasası araorun net nakıt gınşlennı nakıt akışına eşıüeyen ıskonto oranıdır) gunluk bıleşık faız esasına göre, geçen gun sayısı ıçın tahakkuk eden faızm eklenmesı ile değerlenır. 3) Gebr ortaklığı senetlen, bu senetlerın çıkanlmasına aracüık eden kurumlann değerleme gununde ılan etmıs olduklan abm hyatlannın basıt antmeük ortalaması ile değerlenır Değerleme gununde bırden fazla araa kurumun alım fiyatlannın bulunmaması habnde ıse, her gelır ortaklığı senedının bır oncekı donemde gerçekleşen geunsıne göre beklenen gelırlerirün ışleven gun sayısına göre anaparaya eklenmesı suretıyle değerleme yapüır. 4) Konut Sertıfikalan, değerleme gununde Borsa' nın ılan ethğı ağırukL ortalama fıyaüa değerlenır Bu esasa göre değerlemenın mumkun olmaması durumunda, konut sernfikalannın gunluk değen, KOI tarafından ılan edılen en son nakde çevırme değenne bır oncekı donemde gerçekleşen değer arüş mıktarı dıkkatealınarak gunluk ilavelerle bulunur Değer bebrleme penyodu sonunda ılan edılen yeru nakde çevırme değen ile fark oiuşması durumunda sözkonusu fark aynı eun Fon portfoy değenne yansıtıbr Konut serüfıkaîannın ıhraç tanhınden ilk "nakıt çevırme degen" nın tesbıtıne kadar geçen donemde yapılacak değerlemede nomınal değer (saüş değen) esas abnır. 5)Dovıze endekslı geln ortakhgı senetlen, bu senetlenn ıhraana aracüık etmış kurumlann değerleme gununde ılan etmış olduklan alım fiyatlannın basıt antmeük ortalaması abnarak degerlenır. Değerleme gununde bırden fazla araa kurumun abm fiyatlannın bulunmaması habnde ıse, anapararun değerleme gunundekı T C Merkez Bankası efeküf abş kuru ile çarpüması ve beklenen gebrlennin ışleyen gun sayısına göre hesaplanacak tutaruun, Turk Lırası cınsınden anaparaya eklenmesı sureüyle değerleme yapılır. 6) Dovue endeksb tahvıllenn değerlemesı, saün alma gunu ıhbanyle yabana para cınsı esas alınarak bulunacak ıç venm oranı uzennden, gunluk bıleşık faız esasına gore behrlenen değennın T C Merkez Bankası efektif abş kuruyla çarpüması suretıyle yapılır 7) Abm gununü takıp eden değerleme gununden başlamak uzere portfoye ahnan yabana sermaye pıyasası araçlan ve djger madenler (alün dahıl) sahn alındıklan borsalardakı değerlem gunu ıbbanyle kapanış Byatlanrun aynı gundekı ügüı olduklan yabancı paranın T C. Merkez Bankası dövız abş kuruyla çarpüması suretıvle hesaplanır 8) Dığerleri, son ış gunundekı portfoy değerfen ile değerlenır COMMERCIAL UNION SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ BİRİNCİ YATIRIM FONU 31 ARALIK 1993 TARİHİ İTİBARİYLE GELİR TABLOSU DİPNOTLARI l)Gehr ve gıder hesaplannda, bır oncekı yüa gore % 25ın uzennde ortaya çıkan artış ve azahşlann nedenlen. Fon 25 Ekım 1993 tanhınde kurulup, 10 Arahk 1993' te halka arz olduğundan dolayı bır önceki yü ile karşüaştırma yapılmamıştır S>T.._L T. . ^ • ; _ . ıv.._.ı.x. _ı Fon'un vergı kışüıgı vardır Ancak Fon'un vergısmden muafür 1993 yıbbaşından uran Fonlann kurumlar vergisinden ısüsna edüen kazançları %10 oranında gehr vergısı tevkıfahna tabı olup, aynca, hesaplanan gebr vergui tevkıfaü uzennden % 7 fon payı odenecekür Fonun portfoyunde ıse 1993 yüında %25 oranında hısse senedı bulundurulduğundan dolayı, Fon kazançlan ıçın gebr vergısı tevkıfat oranı sıfır olarak uyeulanmışor. 3)Kurucu Şırket tarafından Fon'a tahsıs edüen 100,613 mılyon 1L avans uzennden % 65 oraıunda tahakkuk eden 7,175,558 bm TL faız ve 7&9.312 bın T L KKDF ve BSMV Kurucu Şukel e ödenmışür. 4)31 Arabk 1993 tanhı ıtıbanyle denetım ücreü ıçın karşıkk aynbnamışor Ancak, noter harç ve tasdık ücretlen yanhşlıkla yaklaşık 289 mılyon TL fazla ödenmışnr Aynca, sermaye tesal ucreü olan 300 mılyon TL, 31 Aralık 1993 ıtıbanyle peşın ödenmış gıder olarak yazümışhr. 1993 FON PORTFOY DEĞERİ HAZIR DEĞF.RLF.R DIGKR VARUKLAR BORÇLAR TOPLAMI FON TOPLAM DF.ĞF.RI TLTAR 119,013,191 6,809 300^81 (1,014.049) 118,306,232 100598 0.005 0.254 (0.857) 100.00 COMMERCIAL UNION Sigorta A.Ş. Köktencilik ve baskı 'Saf milliyetçi' doğrultuda çağdaşlaşmayı erekleyen milli- yetçiler. 'popülizm'den arınmış. köktenci bir siyasayı izlerler. Böyle bir vönetimin varacağı sonuç ise kaçınılmaz olarak *baskıcı' bır nitelık kazanır. Çünkü. milliyetçi ideolojiler. fetişleştirme yönteminden kurtulamaz, dayatıcı politika- lan üretmek zorunda kalırlar. ürettiği politikalan günlük ya- şama yoğunlukla geçirme>e çalışırlar. Bunlan yaparken, yasalhk ve hukuksalîık sorun- sah ile karşılaşırlar. Hukuk devleti içinde. hiçbir dayatıcı si- yasa yaşama geçirilemez. Üre- tilen her politika, halkın gün- lük >aşamına ters de düşse, düz de düşse. demokratik hukuk devletinde 'dayatıct' olamaz. Çağdaşlaşmayı gerçekleştir- mek isteyen 'saf milliyetçi' \ö- netimler. geleneksel toplum yapısını yıkmak için. yasallık ve hukuksalîık sorunsalını aşmaya yönelirler. Bunun da tek yolu. hukukun dışına çıkmaktır. Feodal devletlerde görülen 'merkez-kenar' çatı- şması. ulusal devlette de görül- meye başlanır. Milliyetçilik ve İslam Ülkemizde. saf milliyetçilik hareketleri, 'merkez-kenar' ça- tışmasını. daha. cumhuriyetin ilk yıllannda yaşamaya baş- ladı. Çağdaşlaşma yolunda- 'baskKi' bir politika izîendi. Bu poliükalar. kesın bir başanya ulaşama.dı. Demokratikleşme gerçekleştirilmediğinden. 'üst kültür' dayatmasından vazge- çilmediğinden. 'saf millivetci- ler'in karşısına 'saflaştırılmış İslam' ideolojısi çıkanldı. Bütün Ortadoğu ülkelerinde • görülen bu ideolojinın babası Muhammed Abdûh'tur. Yayıl- dığı ülkelerde. her toplumun geleneklerinden etkilenerek bo- zulan İslam düşüncesi ve inan- çı. ilk kaynağına dönmelidir. İslamcılar da milliyetçiler gibi yerel ekin çeşitlemelerine karşı çıkıyorlar. Bütün halklan bir araya getirecek *üst kültür' ya- pılanması. egemen ulus, halk çoğunluğu ya da jrksal öğelerle sağlanamaz. 'L'st kültür'. Tann'nın buyruğudur. 'Saflaştırılmış İslam', her dili ve kavmi bırleştirme gücüne sa- hiptir. 'Sapkın' ve 'yabancı' mil- liyetçi ideolojileri. 'saf- laştırılmış İslam' ideolojısi ön- ler. Yarın: Türk- islam sentezl ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKd Suudi Öykünmeciliği mi? istanbul'dan Cumhurıyet okuru, dostum, Ahmet Aşta'- dan yeni bir mektup aldım. Mektup yine domuz üzerine. Şöyle diyor: "Çok Sayın Dostum Mustafa Ekmekçi, Sizinle ortak bır dostumuz var: Domuz. Bu hayvanı çok sevıyor ve takdir ediyorum. Kımseye zaran yok; doğanın en zengın, sağlıklı, yararlı, lezzetlı, et deposu; her şeyi yi- yor, kolay ürüyor, çabuk büyüyor, doğaya yararlı, sempa- tik, sevimli. kibar, şakacı bir hayvan. Yabanisi toprağı sürerek, tohumlann toprakla karışması- nı ve ağaç olarak yeşermesini sağlıyor. Domuzun yasakla- nıp yenmediğı bütün ülkeler çölleşti. Çünkü keçiye yöneldi- ler. Keçinin gezdiği yerde ıse, ağacın yetişme ve bannma olasılığı yok. Keçi, en acımasız, en çevik kemirici. Ova, dağ, kayalık demez, usta dağcılar gibi tırmanır, taşların arasında saklanıp büyümeye çalışan, masum, körpe fidan- ları kıtır kıtır yer, kökune kadar kemirir. Alt dişleri jilet gibi- dir. Onu doğanın başına bela eden, 5500 yıl önce, Hazreti İbrahim'dir. Urfa'da oğlu ismail7 'Allah'a kurban ediyo- rum' diye, gözlerinı bağlaytp kesmeye kalktığı zaman, amacı domuzu yasaklayıp yerıne koyunu koymaktı. Ancak, keçi koyundan çok daha ekonomıkti. Çoğalıverdi. Her şeyi kemırdi. Ne orman bıraktı, ne çalı çırpı. Her yanı çölleştirdi. Hazret'in yanlış ve kendi koyunları satılsın diye yaptığı he- sap ö'teki Hazretler tarafından da düzeltilemediği için Orta- doğu'da ne ağaç kaldı, ne su, ne de canlı. 'Ekolojık denge, ekolojik denge!' diye kasım kasım kasılarak söylenen; el- ma ile armut ağaçlarını ayıramayan, ınekle öküzu bırbirine kanştıran sosyetik çevreciler, nerelerde geziyorsunuz? 7e- mel gerçek yerde. Burjuvanın goğe bağlı soyut kültür ege- menliği binlerce yıldır, yalnızca beyınleri değil, toprağı da çölleştirip, toz halinde göklere savuruyor. insanın usu hâlâ havada. Yere ıneceğı de yok. Çunkü bu Suudi emperyaliz- mı ile Batı emperyalızminm işıne gelmez. Onların besledi- ği yerli işbirlikçılenn de işıne gelmez. Okullanmızın hepsi Mezarcıfabrıkası. Ne olur bu mektubumu yayımla. Çok dertliyim. Yanakla- rından öperim..." Istanbul eski Belediye Başkanı Nurettin Sözen İe28mart akşamı telefonla konuştum. Evinde oturuyor, TV'de Hacı NecmettinErbakan ıızlıyordu "Sonraararım"dedim.Ara- dım, sordum: - Erbakan 'ı nasıl buldunuz? • Çok enteresandı! Hacı Necmettın Erbakan, 1926 yılında Sınopta doğmuş- tu. Babası Sınopta Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı M«h- met Sabri Bey'dı. Ona neden dolayı "Arap Hâkim'derier- di? Bunu pek kımse bılmıyor Necmettin'e de "Arap Hâ- kim'in oğlu" derlermış. Hacı Necmettin Erbakan, Batı öykünmeciliğınden sık sık söz eder de, Suudi Arabistan'a toz kondurtmaz. (Oykünmek, Arapca taklitetmek demek). Nurettin Sözen'e sordum: - Nasıl değerlendiriyorsunuz seçim sonucunu? - Refah'ın şeysi ortada. Refah, bır umut partisi haline ge- lıyor. Bızım de kendi gerçek seçmenımize, kendimizi iyi anlatamadığımızı, umut veremedığimızı söylemek istiyo- rum. Yani, çelişkili davranışlar, seçmenimizin bize çok güvenmedığinı.seçmene umut vermediğımızi ortaya koyu- yor. işın gerçek yanı bu. Öte yandan ben DYP ile ANAP'ın durumunu önemsemıyorum ANAP'ın durumu ortada. Umut olmadı. DYP de, bütün karışmalara, bütün hükümet yetkilerinı kullanarak hükümetin olumlu notlarını kendi ha- nesine, olumsuz notlarını SHP'nin karnesine yazarak, an- cak oyunu koruyabiliyor, hatta oyları da düşüyor. Dolayısıy- la DYP'nin birincı olması, çok partınin katıldığt çok partili bır seçim sistemi olmasındandır. Yoksa buna başarı demek doğru değil. Bence burada Refah ile SHP'nin üzerinde dur- mak gerekiyor. Yani, SHP umut verememiştir, Refah da umut vermiştir. Gerçek bu SHP güven verememiştir kendi seçmenine, Refah da güven vermiştir. Birının oyu artmış, birisi düşmüştür. Tabıi bu arada Refah'ın artışında, Demok- rasi Partisi'nin (DEP) oylarınm da rol oynadığı saklanamaz bir gerçek. - DEP oyları Refah'a mı gitti? -Tabıi Refah'a gitti! - Her yerde mi? - Her yerde, her yerde... - Ben, DEP'ın seçimlere gırmemesıni elestirıyorum. - Elbette, DEP seçimlere gırseyd^ Refah bu düzeye gele- mezdı. Bugün yüzde 25'le istanbul'da büyükşehir belediye başkanlığı seçimıni alıyor, benim oy oranım yüzde otuz al- tıydı. Yanı, dört kişıden üçü belediye başkanına karşı. Bır arıza var bu ışte. - Doğru. - Yani, çok parti girince seçime, sonuç böyle oluyor. Bu demokrasinin bir sonucu ama, bir zaaf olduğunu da gör- mek lazım. - Seçimlerin kaybında, sizin aday gösterilmemenizin ro- lü oldu mu? - Ben o zaman konuşup, partimın seçim şansını etkıle- mek ıstemedim. Ama, anımsarsınız şunu söyledım: "Ben seçimı kazanacağıma ınanıyorum." Bu, benım 18 ilçe ge- zerek, sendıkaları, sıvıl toplum örgutlerıni gezerek, bazı kentlerin gecelerine, yemeklerine giderek edındiğim ızle- nimdi ve maalesef. dediğım gibi, aday olmadığım için, bu şansımı kullanamadım. - Siz bir kokteyl verip ayrıldıktan sonra, vaktiyle sizin aleyhinize yazan yazarlar da övmeye başladılar değil mi? Aleyhinize yazanlar, aynlırken, "Nurettin Sözen yalnız bı- rakıldı!" diye bile yazdılar... - Bütün yazarlar, aday olmazsam övgüler yazıyorlar, sağ olsunlar, bu tabii beni sevindiriyor; fakat aday olmadığım ortaya çıktıktan sonra... - Anladım. Adayken? • - Evet, adayken bunlar yazılmıyordu. Bunu en iyi siz an- larsınız... BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Bursa yöresine özgü ^ bir halk oyunu. 2/ Os- manlı mimarlığında mu- 2 karnaslıbaşhklannenüst „ bölümü... "Çok önemli kişj" anlamında uluslara- 4 rası kısaltma. 3/ Divan 5 edebiyatında ölen bir kimsenin ardından yazı- lan şiirlere verilen ad. 4/ Demet durumundaki ekinler... Hz. Muham- med'in yaşamını anlatan yapıtlara verilen ad. 5/ Ender. seyrek... İlkçağda kendi ya- salanyla yönetilen bir ya da birkaç kentten oluşan devlet. 6/ Bir ili- miz... Bilgjsiz. kültürsüz kimse. 7/ Ü\e... Bir şeyin tersini söyleyerek alay etme sanatı. 8/ Cılız. zayıf... Bağışlama. 9/ Tehlike işareti... " — kaldım, susuz kaldım / Terk etmedi sevdan beni" (Ahmed Anf). YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Solungaç. 2/ Bir görevin yürü- tülebilmesi için merkez olarak se- çilen yer... Yahudilik"te, çölde yaşadığına ve bütün günahlann nedeni olduğuna inanılan şeytaıı. 3/ Filmlerde kendine tutulan erkekleri mahveden, güzel ve acımasız kadın tipi... Emile Zola'- nın bir romanı. 4/ Oyunda cezalı çocuk... Bir nota... Rütbesiz asker. 5/ Kişınin kendisine karşı duvduğu aşın hayranlık. /6 "Meh-i bürc-i ârızında gönül oldu hâle mail / Bana kendi tali'- imden bu siyah — düştü" (Şevh Galip). 7/ Bulaşık yıkanan mus- luk tekncsi. 8/ Sahıp... Burdur ilinde bir baraj. 9/ İştahı açmak için yemekten önce içilen içki.