Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 MART1994 CUMARTESİ 10 DIŞ HABERLER K. Kore'nin uzun menzilli füzeleri • VVASHINGTON(AA)- CIA direktörü James Woosley, Kuzey Kore'nin Asya'nın güneyi, Pasifik ve ihraç edildiği takdirde Avrupa'yı risk altına sokabilecek, uzun menzilli iki yeni balıstik füze geliştirdiğini bildirdi. VVoosley yaptığı açıkJamada, Kuzey Kore'nin geliştirdiği füzelerin menzilinin bin km'den daha fazla olduğunu kaydetti. CIA direktörü, fuzelerin geliştirilmesi ve gelecekte iran gibi ülkelere ihraçedilmesi teşebbüslerinin denetleneceğini belirtti. Whitewater kongreye gidiyor • VVASHINGTON (AA) - ABDde günlerdir gündemden inmeyen VVhitevvater skandahnı soruşturan özel savcı Robert Fiske, Başkan Bill Clinton'ın önde gelen danışmanlanndan George Stephanapoulos'u da ifade vermeye çağırdı. Senato da, Whitewater konusunu görüşme karan aldı. Stephanapoulos'un, Whıtewater ile bağlanüh bir bankanın iflası konusunda soruşturma yürüten Hazine Bakanlığı yetkilileri ile görüşmelerde bulunduğu belirtiliyor. Rusya'nın BİO üyeliğine destek • MOSKOVA (AA) - ABD Savunma Bakan\ William Perry, Rusya'nın, Banş İçin Ortakhk(BİO)anlaşmasına katılma karannı memnunlukla karşıladı. Perry, Rusya Başbakanı Viktor Çernomirdin ile Moskova'da yaptığı görüşmenin ardından basına verdiği demeçte. "Nükleer güce sahip büyük birdevlet olan Rusya. BİO'da çok özel bir rol oynayacaktır" dedi. ABD Savunma Bakanı. Rusya'nın karannı "NATO için çok önemli bir olay" olarak değerlendirdi. Çin'de altı idam • HONGKONG(AA)- Çin'de uyuşturucu kaçakçılığı yapmakla suçlanan altı kişinin idam edildiği bildirildi. Çin Haber Ajansı, altı kişinin Guangdong eyaletinin başkentı Canton'da idam edildiği belirtti. Çin'de idam cezası. genellikle, mahkumun kafasına arkadan ateşetmek suretiyle yerine getiriliyor. 'Rusya hala süper göç' • NEVV YORK(AA)- Rusya Dışişleri Bakanı Andrei Kozirev. ülkesinin hala bir "süper güç" olduğunu ve A BD'nin emri altına giremeyeceğini söyledi. Nevv YorkTimesgazetesine demeç veren Kozirev, ABD'nin, '"dünya egemenliği" düşüncesinin tehlikeli olduğuna dikkati çekti. Kozirev. "VVashington. dünyadaki herproblemilebaşa çıkamaz. Rusya, yalmz sahip olduğu nükleer gücüyle değil. aynı zamanda doğal kaynaklan. teknolojik yetenekleri ve stratejik coğrafyası ile hala bir süper güç konumunu sürdürüyor" dedi. 23FİIİpinli balıkcı esir • MANlLA(AA)-23 Filipinli balıkçınm üç haftadır Somalili korsanlar tarafından rehin tutulduklan açıklandı. Filipin Dışişleri Bakanı Roberto Romulo, dün yaptığı açıklamada, Tayvan bandıralı bir tekneyle izinsiz olarak balık avlarken kaçınlan balıkçılann. Somali'nin kuzeydoğusunda rehin tutulduklannı bildirdi. Romula, hükümetin, balıkçılann kurtanlmasını sağlamak için her türlü çabayı göstereceğini söyledi. Yunan-Rum ortak savunması • ATtNA(AA)- Yunanistan Savunma Bakanı Gerasimos Arsenis, sadecegüvenilirbir savunmanın Kıbns Rum Kesimi'nin müzakere gücünü artıracağını öne sürdü. Söz konusu planlar uygulamaya geçtiğinde Rum Kesimi'nin BM kararlannda yeralan ancak gerçekleşmeyen talepleri için daha kuvvetli müzakere olanağına kavuşacağıru" iddiaetti. * 'Ermeııiler yolcuuçağı Dokuzu çocuk 32 kişi taşıyan iran uçağı Hankenîi yakınlarında düştü.Baküsuçluyor: Dış Haberler Senisi - İran'a ait bir yolcu uçağının Dağlık Karabağ üzerin- de düştüğü, uçakta bulunan 9*u çocuk 32 kişinin öldüğü bildirildi. Azerbaycan Savunma Bakanlığı, uçağın Ermeni kuvvetleri tarafından düşürüldüğünü iddia etti. Moskova'daki askeri uzman- lar da, uçağın bir Stinger füzesi ile vurul- muş olabileceğini belirtivorlar. Moskova'daki İranlı diplomatlann ailelerini Tahran'a taşımakta olan İran yolcu uçağı, Dağlık Karabağ'ın başken- ti Hankenti'nin üç kilometre kuzeyinde- ki dağlık bölgede henüz bilinmeyen bir nedenle çakıldı. Dokuzu çocuk 32 kişi bulunan uçakta kurtulan olmadığı bil- diriliyor. Azeri Turan ajansınm bildirdiğine gö- re Azeri kaynaklan. uçağın. öne sürül- düğü gibi bir Hercules C-130 değil. An- tonov-24 olduğunu söylediler. Savunma Bakanlığı sözcüsü. Dağlık Karabağ'ın başkenti Hankenti yakınlannda Ermeni uçaksavarlan bulunduğunu hatırlata- rak, uçağın bu kuvvetler tarafından dü- şürüldüğünü iddia etti. Rus İnterfaks ajansı ise. uçağın Gür- cistan'ın başkenti Tiflis üzerinde>ken motorunun anzalandığını öne sürdü. Uzmanlar doğruluyor Rus İtar-Tass habcr ajansının Mos- kova'da görüşıüğü askeri uzmanlar. İran yolcu uçağının Ermeniler tarafın- dan düşürülmüş olabileceğini belirttiler. Uçağın omuzdan atılan ABD yapımı Stinger uçaksavar füzeleri tarafından vurulmuş olabileceğini vurgulayan uz- manlar. "Lçakla telsiz bağlantısının ani- den kesilmiş olması \e enkazın göriinüşü, bu görüşü destekliyor. Uçak, basınç düş- mesi nedeniyle çok alçaktan uçmak zo- nında kalmış. Bu sırada savaşçılar tara- fından hedeflenmiş olabilir. O bölgede bu işi \apabilecek çok sayıda roketatar bu- lunuyor" dediler. Lçak inceleniyor İran resmi haber ajansı İrna, ABD \apımı Hercules C-130 uçağıyla son olarak Ermenistan'ın başkenti Erivan üzerinde bağlantı kurulduğunu kaydet- ti. Ajans, İran Dışişleri BakanlığVndan bir ekip ile askeri uzmanlann, inceleme yapmak üzere bölgeye gönderildiğini bildirdi. Nevnız'a gidiyorlardı Ermeni uzmanlannın da olayı incele- diği ve Ermenistan Dışişleri BakanhğV- ndan bir grup görevlinin olay yerine gönderildiği açıklandı. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı, uçakta bulunan dokuzu çocuk 19 yolcu ile 13 mürettebattan kurtulan oimadığı- nı bildirdi. Yolculann. Nevruz tatili için Tahran'a gitmekte olan İranlı diplo- matlann yakınları olduğu bildirildi. Federasyonun yanı sıra ZagretTle konfederasyon ilkelerini belirleyen anlaşma da imzalandı Sırakonfederasyona geldîDış Haberler Servisi - ABD Başkanı Bill Clinton. dün eski Yugoslavva'da banşa yönelik iki önemli anlaşma törenine ev sahipliği yaptı. Bosna Hersek li- deri Alia İzzetbegoviç, ülkesini Boşnaklar ve Bosnalı Hırvat- lardan oluşan iki toplumlu bir federasyona dönüştürecek tari- hi anlaşma ile Hırvatistan ile oluşturulacak konfederasyo- nun ilkelerini belirleyen bir an- laşmayı ımzaladı. Anlaşmanın imzalandığı sa- atlerde Bosna'nın kuzeyindeki Gradacac kenti yakınlannda BM güçlerine ait bir arhlı araç havan topu ve ağır makinalı tü- fek saldınsına uğradı. UNP- ROFOR sözcüsü Anders Per- son AFP've yaptığı açıklamada saldınnın hangi taraftan geldi- ğinin bılinmediğini, buna karşı- lık bölge\e 20 ağır tank gönde- rildiğini ve bir "güç gösterisi" olarak NATO uçaklannın böl- gede alçaktan uçuş yaptıklannı açıkladı ABD'nin girişimleriyle sağla- nan Boşnak-Hırvat Federasyo- nu anlaşmasını. Bosnalı Hır- vatlann lideri Kresimir Zubak ile birliktc ımzaladı. Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin'in de da- vetli olduğu törende İzzetbego- viç ile Hırvatistan Devlet Baş- kanı Franyo Tudyman, ülkeleri- ni birleştirecek konfederasyo- nun ilkelerini belirleyen bir an- laşma> ı da imzaladılar. Törenden önce yayımlanan Beyaz Saray bildirisindc Baş- kan Clinton'un, Bosna Hersek ve Hırvatistan liderleri ile Bos- nalı Hırvatlann liderini cesur girişimlerinden dolayı kutladığı belirtildi. ABD Dışişleri Bakanı VVarren Christopher. törenden önce İzzetbegoviç ve Tudv man'la biraraya geldi. Chris- İngiltere Başbakanı John Major, Split'te Denizaşırı Gelişme Bakanı Lad) Chalker ile İngiliz BM askerleri tarafından karşılandı. topher, iki liderle birlikte gaze- tecilere yaptığı açıklamada. ül- kesinin Bosnalı Sırplan da fede- rasyona dahil etmek için elin- den gelen çabayı göstereceğini bildirdi. Sırbistan ve Karadağ'a uygu- lanan yaptınmlann, Belgrad üzerinde baskı uvgulama yolla- nndan biri olduğunu belirten Christopher. bu nedenle yaptı- nmlann kısa süre içinde kaldı- nlmasından yana olmadığını sö\ledi. Christopher, aynca ül- kesinin Saraybosna'da bir bü-' yükelçilik açmak istediğini söy- İedı. İzzetbcgoviç de banşın sağ- lanması için daha yapacak çok şe> olduğunu belirterek. Sırp- lann federas>ona katılabilmek için önce işgal ettiği toprakları iade etmeleri gerektiğjni \ urgu- ladı. Christopher. Tudyman'a da Boşnak-Hırvat Federasyonu'- nun oluşturulmasında oynadığı yapıcı rol için teşekkür etti \e Krayina sorununun unutulma- yacağını bildirdi. Bu arada Bosna'da sa\aşın başladığı günden bu yana 142 bin 592 Boşnağın öldüğü bildi- nldi. Bosna Sağlık Bakanlığı verilerine göresavaşta sadece Saraybosna'da 9 bin 950 kişi hayatını kaybetti. Tüm Bosna da 162 bin 341 kişi yaralanırken, başkentte ya- ralananlann sayısı 58 bin 160 oldu. 1564'ü Saraybosna'da ol- mak üzere toplam 16 bin 538 çocuk savaşta öldü. 33 bin 805 çocuk ise yaralandı. Öte yandan Saraybosna'da Sırp keskin nişancılannın dün tramvayda yolculuk yapan bir kişiyi yaraladığı bildirildi. Fraıısızlarucıız emeğe isyan etti Dış Haberler Servisi - Fran- sa'da Başbakan Edouard Balla- dur'un yüksek işsizlik oranını düşürmek için gençlere asgari ücretin altında maaş ödenmesi- ni öngören planını protesto eden yüzbinlerce işçi ve öğrenci sokağa döküldü. İçişleri Bakanı Charles Pas- qua, son bir ay içinde dördün- cüsü gerçekleştırilen ülke ça- pındaki protesto yürüyüşlerine başkent Paris'te 35 bin. diğer kentlerde ise 180-200 bin kişi- nin katıldığını bildirdi. Paris'teki gösterilerde güven- lik kuvvetleriyleçatışan 200 kişi tutuklanırken. Napoleon'un mezannın bulunduğu Invalides Müzesi yakınlannda toplanan gençler bir düzine arabayı ateşe verdi. Lille'de ise 200 kadar genç 5 otobüs \e bir tramvaya saldırdı, dükkanlann camlannı kırarak bir fınnı yağmaladı. Lyon'da göstencilerin "68 Ma- yısı sona ermedi" yazılı pan- kartlar taşıdıklan dikkat çekti. Paris'te önceki gün yürüven 35 bın kişilik kalabalığın üçte ikisini öğrencilerin, üçte bınni ise sendika üyelerinin oluştur- duğu açıklandı. Fransa'nın bü- vük sendika konfederasyon- lannın 1968 Mayısı'ndaki ola\- lardan bu yana ilk kez ortak e> - lem planladıklan belirtildi. Çalışma Bakanı Michel Gira- ud gösterilerin dün de devam etmesi üzerine. kızgın öğrencı- lere yeni imtiyazlarda bulun- mayı önerdi. Ciiraud. pazertesi- gününden itibaren görüşmeler düzenlenmesi için sendikalara ve işverenlere 5 adet kararname taslağı göndereceğıni açıkladı. Paris'te 35 bin öğrenci ve sendika üyesi, 1968 Mayısı'ndan bu yana ilk kez omuz omuza yürüdü. ABD eski Dışişleri Bakanı, Türkiye'nin terörle mücadelesinde kararlı önlemlerden yana olduğunu söyledi Baker'dan terörlemücadeleye destekDış Haberler Servisi - ABD eski Dışiş- leri Bakanı James A. Baker III, Tür- kiye'nin terörizm ile mücadelesinde ka- rarlı önlemler almasından yana oldu- ğunu söyledi. James Baker, 'gelecek ABD başkanlık seçimlerine Cumhuriyetçi Parri'nin ada- yı olarak katılma niyetinde olduğunu, an- cak kesin karannı gelecek yıl ocak-şubat aylarında açıklayacağını' söyledi. Marmarabank ile Auric grubunun düzenledığı 3. Uluslararası Danışma Konseyi toplantısı nedeniyle Türkiye'ye gelen James Baker. önceki akşam Çıra- ğan Sarayı'nda verilen akşam yemeğin- de bir konuşma yaptı ve işadamlannın sorulannı yanıtladı. Baker, konuşmasına 41 yıl önce İs- tanbul'a deniz piyadesi olarak geldiğini söyleyerek başladı. Konuşmasında 'Türkiye'nin Batı dünyası için olağanüs- tü bir öneme sahip olduğunu' \ urgulayan Baker. Türkiye'de halen devam eden ekonomik reform sürecinın Türki>e'yi Baü'nın Doğu'ya • açılan vazgeçilmez kapısı haline dönüştürebileceğini kay- detti. Türk hükümetinin terörizm ile müca- delede izlediği politikalar hakkındaki birsoru\u\anıtla%an Baker. şu ıfadelen kullandı: "Günümüzde bazı sorunların kitle imha silahlarının \ayilmasi ve terö- rizmden kaynaklandığını söyleyebilirim. Ben ve ABD, daima terörizm ile mücade- lede kararlı önlemlerin alınmasından ya- nayu." Türkiye'nın Batıyı Doğu'ya bağla- yan çok önemli bir köprü konumunda olduğunu söyleyen Baker. Türkiye'nin er y a da geç Avrupa Birliği"ne üye olaca- ğını umduğunu ifade etti. James Baker. Türkive'nin Batı değer- lerini yerleştirme ve aşın milliyetçilik ile radikal dinci hareketlerle mücadelede önemli bir köprü olabileceğini söyledi. Baker. Türkiye'nin Doğu ile Batı ara- sındaki bu hassas dengeleyici rolünde sağlayacağı başannın Türk halkı ve li- derlerinin önümüzdeki >ıllarda alacağı kararlara bağlı olacağını kaydetti. "Avrupa'da 2. Dfinya Savaşı'ndan bu yana göriilmemiş vahşet \e acıya sahne olan Saraybosna'nın Istanbul gibi sakin bir refah şehrine sadece 900 kilometre uzakta bulunmasına inanmak zor" diye- rek konuşmasına başlayan Baker. So- ğuk Sa\aş"ın sona erdığı ılk dönemle. günümüz koşullannı karşılaştınrken karamsar bir tablo çizdi. Baker, Soğuk Savaş sonrası zafer sar- hoşluğunun yerini günümüzde aşın mil- liyetçilik ile siyasi ve ekonomik istikrar- sızlığın egemen olduğu karanlık bir tab- loya bıraktığını söyledi. İstanbul'dan Gürcistan'a gitmeden önce Cumhuriyet muhabirinin sorulan- nı yanıtla>an Baker, "Gecen hafta VVas- hington'da Gürcistan Deviet Başkanı Eduard Şevardnadze ile konuştum. Ken- disine Türkiye'ye geleceğimi söyleyince 'Oraya kadar gelmişken bize de uğra" dedi. Bildiğiniz gibi eski dostumdur. Ken- disinin > ardıma ihtiyacı var. Hepüniz ona yardım etmeliyiz. Bu amaçla Tiflis'e gj- divorum" dedi. AVRUPADAN EDtP EMİL ÖYMEN Derdimizi Anlatmak Boğaz'ın girişinde kaza gecesi deniz tutuşmuştu. 12 saat sonra ise deniz sönmüştü, ama tanker yanıyordu. Bu görüntünün önünde durup Boğazlar'ın nasıl yol ge- çen hanına döndüğü, nasıl 10 milyonluk bir kentin so- rumsuzcatehlikeyeatıldığı ve nasıl artık bir şeyleryapıl- ması gerektiğini başbakan üç dört çarpıcı cümle ile an- latabilirdi. 30-40 saniyelik çok çarpıcı ve dramatik bir gö- rüntü ile sunulan, bir başbakanın, ülkesini korumak için dünya kamuoyuna yaptığı bu çağrı hızla uluslararası basın kuruluşlarına iletilirdi. Uluslararası medyada bir kadın başbakanın kalkıp da bir çevre felaketi hakkında görüntülü demeç vermesinin örneği bile yokken, Tür- kiye Başbakanı'nın sözleri, haber olurdu. Başbakan'ın kadın olması da haberin magazin unsurunu oluşturur- du. Ama bunlar olmadı. Sayın Başbakan, olay hakkında konuşurken, "Boğaz'ınönündengeçenbu tankerler"di- yordu! Her halde yalımın önünden geçen bu tankerler demek istemişti. Ne yazık ki ayağı burkulmuştu. Yeni- köy'den Rumelikavağı'na bile gidip olayı kendi gözüyle görme fırsatı bile olamamıştı. Ama aynı gün, seçim oto- büsünde, belediye başkan adayı ile ayakta saatlerce do- laşmadık semt bırakmıyordu. Önemli olan, seçim pro- pagandasıydı elbette. Istanbul'daki yabancı gazetecilere haber vermek, on- lara bir saat ve yer saptanması, İstanbul'dan geçen ya- bancı televizyon ekibi varsa onlara haber verilmesi gibi bir sürü ayrıntı ile kim uğraşacaktı zaten? Varsın yaban- cılar, ellerine geçirdikleri görüntüleri televizyonlarında yayımlasınlardı. Biz Türkiye hükümeti olarak bir de on- larla mı uğraşacaktık? Yabancı medyada tanker kazası, sıradan bir tanker kazası olarak gösterildi. Dünyanın en işlek deniz geçiş- lerinden biri olduğuna elbet dikkat çekildi. Ama o kadar. Bu kazanın, üstelik çevre felaketi doğurduğu yoktu. Kat- rana bulanan zavallı kuşlar, kirlenen kıyılar da yoktu. Türkler için önemli olan kaza, dünyanın umurunda de- ğildi. Dünya çünkü çok daha büyük ve feci kazalar gör- müştü. Dünyanın umurunda olan kazalara da Türkler medyalarında azıcık yer verirler, silik kopya görüntüler yayımlarlardı. Hiç olmazsa yabancı televizyonlar, gö- rüntülerini TGRT'den aldılar. Boğaz kazası, TGRT amb- lemli olarak yayınlandı. Ve o kadar. Uluslararası kamuoyunu etkileme konusunda çok önemli bir fırsatı düşünen yetkilimiz çıkmadı: Duyarsızlı- ğımız, dünyanın merkezinde olduğumuzu sanmamız, yabancı medya ile ilişki cehaletimiz, koordinasyon be- ceriksizliğimiz, kriz denetimi denilen şeyi hiç bilmeme- miz ve bunu öğrenmeye hiç niyetli de olmayışımız nede- niyle bu fırsatı yitirdik. Olayı yine birbirimize anlattık. Ayağı burkuk Başbakanımız otobüsünün kapısından iki büklüm eğilip bizim istihbarat muhabirlerimize cağız ve ceğizle biten bir sürü şey söyledi. Ya yabancılara? Hani Türkiye'nin tanıtımı için uzun isimli, çok bürokratlı, şatafatlı görev dağılımlı koordinas- yon kurulları oluşturulmuştu? Bunlar acaba ne zaman hangi koşullarda işe yarayacaktı? önceden her dakikası planlanmış toplantılarda, hiç bir yabancı basın mensu- bunun bakmayacağı, okumayacağı, inanmayacağı dev- iet propogandası dolu gösterişli, ama kof broşürler ve kitapcıklar yazıp dağıtmaya mı? Bir başbakan, uluslararası medyada örneği olmayan biçimde, çıkıp da çat diye bir demeç verseydi, aksaksız ingilizcesini, bu iş için kullansaydı, tıpkı reklam filmi gibi 30 saniyeye Montrö konusundaki bütün derdimizi sıkıştı- rabilseydi, bunu acaba hangi yabancı televizyon yayın- lamazdı? Rahmetli olsaydı ah, o yapardı işte. Rahmetli'- nin izinde gittiğini ima edenler ise Rahmetli'nin, medya ile ilişkideki başarısmı da örnek almalılar. Ama fırsat kaçmış sayılmaz. Biz bu kafa ile gittikçe, Boğaz'da nasıl olsa kazalar olacaktır. Yeni yönetmeliğe rağmen. KWA ZtXU KRALIKARARU G.Afrika'da Zulular egemenlik ilanetti Dış Haberler Servisi - Güney Afrika'nın kağıt üzerinde özerk bölgelerinden Kwa Zulu > urdunun kralı GoodwiU Zwe- lithini. egemenliğini ilan ederek halkına "özgürlüklerini her ne pahasına olursa olsun koruma" çağnsında bulundu. Başkent Ulundi'de dün mız- raklarla silahlanmış 2 bin kişi- lik bir kalabalığın önünde ko- nuşan Kral. "Bu konuda uzlaş- ma ya da esneklik imkansız" dedi. Zwelithini. halkına a\n- ca egemenlik umutlannı sön- düreceğini söylediği seçimleri boykot etme çağnsında bulun- du. Zvvelithini. egemen krallı- ğın. kolonileşmeden önceki sınırlarını benimseverek Kwa Zulu ve çevresindeki Natal bölgesi ile "bazı bölgeleri'"' içe- receğini belirtti. Kwa Zulu Kralı. egemenlik isteğinı 14 şubatta Deviet Baş- kanı Frederik De Klerk'e ilet- miş. ancak bu ıstek Afrika Ulusal Kongresi tarafından şiddetle reddedilmişti. Mart a\i sonunda yapılacak ilk çok ırklı seçimlere katılma- ma karan almış olan millivetçi İnkatha Özgürlük Partisi de Kral'a destek vererek. liderleri \e K\\a Zulu Başbakanı Man- gosuthu Buthelezi'mn. meclisin karannı beklemeden iki hafta içinde egemenlik karannı res- mı olarak destekleyeceğını bi- dirdı. İNGİLTERE Ispanyoldilber Arapuzmamçıktı Dış Haberler Servisi - İngil- tere eski Genelkurmav Başka- nı Sir Peter Harding'in eski bir milletvekilinin eşi olan Lady Bienvenida Buck ile yaşadığı aşk ilişkisinin basına yansıma- sıyla patlak veren skandal, gü- venlik ihlali olasılığıyla yeni bir boyut kazandı. ingiliz hükümeti, skandalın kadın kahramanı Lady Buck'- ın. aralannda Irak lideri Sad- dam Hüseyin'in bir kuzeninin de bulunduğu Arap işadamla- nyla yakın ilişki kurduğu id- dialan üzerine daha önceki ka- ranndan vazgeçerek soruştur- ma başlattı. İngiliz The Guardian gazete- sinin bildirdiğine göre. Har- ding'in ilişkisinden kuşkula- nan şoförünün uyansı üzerine olayı araştıran Savunma Ba- kanlığı. Genelkurmay Baş- kanı'nın sevgilisinin Araplarla yakın ilişki içinde bulunduğu- nu saptadı. Lady Buck'ın özellikle eski bir milletvekili olan Sir Ant- hony Buck ile evlenmeden önce ülkeye gelen Araplara refakat etmekle ünlendiğini belirleyen Savunma Bakanlığı. İngiliz Haberalma Teşkılatı MI5'i uyardı. Bu tarihten sonra Harding'- in sevgilisine yolladığı mektup- lan güvenlik denetimi amacıy- la açan MI5'in, Savunma Ba- kanı Malcolm Rifkind'e pazar- tesi günü aynntıh bir rapor sunduğu bildirildi. İngiliz The Guardian gaze- tesi, Savunma Bakanı Rifkind ve Başbakan John Major'ın ra- poru gördükten sonra soruş- turma açmama yolundaki ka- rarlanndan vazgeçtiklerini kaydetti. Rifkind ve Major, Peter Harding'in pazar günkü istifa- sının ardından yaptıklan açık- lamada soruşturmaya gerek olmadığını savunmuşlardı.