Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
fmrivaz sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönctmenı. Özgen -Vcar •Gcncl
Yayın Koordinaıörü: Hikınet Çetinkava • Genel
Yaym Danışmanı Orhan Erinc • Yazıı^len
Müdürleri. İbrahim Yıldız. Dmc TayançıSorumlu)
• Haber Merkezı Müduni: fpek Çaitşlar
• Gorsel V önelınen AliAcar #Dış Hahcrler Ergun
Balcı • Ekonomı Abdurrahman V ıldırım • İstıhba-
r<it Yalçm Çakır • Yurı Haberlen Mehmet Saraç
• ^lakaleler: Sami Karaören • Spor Abdülkadir
V ücelman • Dü/ellme Abdullah ^ azıcı
Ankara Tcmsılcısı Vfustafa Balbay •HdberMuduru Doğan Akın Atalürk Bul-
\an No.125, K.at.4. Bakdniıklar-Ankara Tcl 4145020(7 Hal). Tclei 42344. Fav
4195027 •İzmırTcmsılcısı Serdar Kızık, H Zıva BK 1352 S 2 3 Tcl.4411220
Telcx. 52359. F.(\. 4419117 »Adana Tcmsılcısı. Çetin Yiğenoğiu İnonu Cd. II9S.
No 1 Kat l.Tel 3J2255O-35226OI-3522492,Telex 62155. Fa\ 3522570
Muessesc Mudürü Erol Erkut • Koordınatör:
Ahmet Kondsan • Muhasebe B*Hent \efler
• Idarc HüsevinGürer •Işletme ÖnderÇetik
• Bılgı-İslem INaii fnai • Bılgısavar Sıstem:
Mühivet Çiler • Reklam R«h» Işrtman
>t\ıml«\»n»eBssan: YenıGunHjber Ajansı. BaanveYauncılık \ Ş
rûrktvjğı Cıd 39 4ICağdloğIu34.1
tJ4İs( PK 246 Utdnbul Tel 10 212) 5121)5 05 (20 hail Tclcx ;2246. f.ı\ 9ŞI BAT1994 5 33 Güneş: 7.00 Öale. 12.25 Ikındr 15 10 Akşam: 17.37 Yalsı: 18.58
Sıvas'a
amtmezar
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosu - Sıvas olaylan
sırasında ölenler için
yaptınlacak amtmezar proje
>anşması sonuçlandı. Pir
Sultan Abdal Derneği ile
Ankara Mimarlar Odası'nca
ülke çapında 2 ay önce açılan
projeyanşmasına 32eser
katıldı. Jüri başkanlığını
mimar-heykeltıraş
Mükremin Mungan'ın
yaptığı değerlendirme
sonucunda, Mimarlşık
Lçman'ın projesi. birinci
oldu. Anıtmezarda Sıvas
olay lannı anlatan çeşitli
mesajlaryeralacak:
ziyaretçiler için de bir anıt
park düzenlenecek.
OrtodoksTV
kanalı
• ATİNA(AA)-fstanbul
Fener Ortodoks
Patrikhanesi'nin kurmayı
kararlaştırdığı "Cross TV"
adlı televizyon istasyonu için
100 milyon dolar dolayında
harcama yapacağı bildirildi.
Yunanistan'ın en yüksek
tirajlı gazetelerinden
Elefteros Tipos, İsıanbul
Patrikhanesi'nin, 'Cross
TVnin kurulmasını
onaylamasını "önemli bir
karar" olarak nitelendirdi.
Gazete. "Dünya çapındaki
ilk Ortodoks TV istasyonu
kuruluyor" başlığını attı.
Elefteros Tipos. dört
uydudan beş kıtaya yayın
yapacak Cross TV'nin
yayınlannın. 16 farklıdiide
olacağını da kaydetti. Söz
konusu TV istasyonunun,
biri Rodos ya da Girit
adalannda olmak üzere 7
merkezde stüdyolan
bulunacağını belirten gazete.
Cross TV'de teknolojinin en
son ürünü cihazlann
kullanılacağını yazdı. Cross
TVnin 1995 yılîıçinde
yayına başlayabileceği
belirtildi.
Ramazandavulu
ihale edildi
• TEKİRDAĞ(AA)-
Tekirdağ Belediyesi,
Ramazan ayında
vatandaşlan sahura
kaldıracak davulculan ihale
ile belirledi. Belediyede
gerçekleştirilen ihaleye 50
davulcu katıldı. Türk Lirası
yerine döviz ve bileziklerle
İcatılanlann da olduğu ve
çekişmeli geçen açık
arttırmah ihale sonucunda,
ÇiftlıkönüveCami
mahalleleri 10, Eskı veOrta
Cami mahalleleri 8, Yavuz
Mahallesi 7, Aydoğdu ve
Zafer mahalleleri 3.5, Çınarü
ve Ertuğrul mahalleleri de 6
milyon îiraya ihale eci.ldi.
Altınova Mahallesi
ihalesinin 700, Karadeniz
Mahallesi'nin de 200 bin lira
olarak bağlandığı bildirildi.
Ögretmene
yapdım
kampanyası• BLRSA(AA)-Bursa
Mılli Eğitim Müdürlüğü, iki
böbreği çalışmay an 22 yıllık
ortaokul öğretmeni Ahmet
Acariçinyardım
kampanyası açtı. Osmangazi
İlköğretim Okulu fen
bilimleri öğretmeni Ahmet
Acar, yüksek tansiyona bağlı
olarak gelişen kronik böbrek
yetmezliği teşhisiyle devlet
hastanesinde haftada üç kez
dializ makinesine bağlanarak
yaşamını sürdürüyor.
Tarihieser
kaçakçılığı
• ERZLRUM(AA)-
İran'dan. Türkiye'ye kaçak
sokulmak istenen 155 parça
tarihi eser, Gürbulak Sınır
Kapısı"nda ele geçirildi.
Eserlerin 3-4 milyar lira
değerinde olduğu bildirildi.
Gürbulak'taki açık pazann
tel örgüleri üzerinden
aşınlarak Türkiye'ye
sokulmak istenen tarihi
eserlerin giimrük muhafaza
memurlan ilejandarmarun
gerçekleştirdiği ortak bir
operasyon sonucu ele
geçinldiğı belirtildi.
Lutoslavvski öldû
• VARŞOVA(Reuter)-
Dünyaca ünlü Polonyalı
besteci Witold Lutoslawski,
Varşova'da öldü. Polonya
haber ajansı PAP'ın verdiği
bilgiye göre, ünlü besteci 81
yaşındaydı. Polonya'ının
adıru müzik dünyasında
duyuran bir başka besteci,
Krzysztof Penderecki,
Lutoslavv ski'nin ölümünün
"büyük bir kayıp" olduğunu
belirterek, "Polonya'da 20.
yüzyılın müziğinin önemli bir
bölümünü yaratan odur.
Bize Polonya müziğini
öğretti ve Polonya müziğini
de bütün Avrupa'ya tanıttı"
dedi.
Diııilîderler bartşiçiııtoplandı
İstanbul'da biraraya gelen İslam, Hmstiyan ve Musevi dinlerinin 80 temsildsi sorunlara çözüm anyor
Haber Merkezi - İslam, Hıristiyan ve
Musevi dinlerinin yerli ve yabancı 80
temsilcisinin "Bosna, Kafkasya ve Orta
Asya'daki çatışma ve sorunlar" temelin-
de "banş >e hoşgörü" arayışını görüşe-
cekleri "basına kapalı" konferans dün
başladı. "Dinlerin haklarından çok, in-
sanların haklarına sa>gı gösterilmesi ve
barış için ortak çalışmanın stirdürülme-
si" isteklerinin yansıtıldığı açılış konuş-
malannın ardından, iki gün sürecek
basına kapalı çalışma toplantılanna ge-
çildi.
Karabağ Ermeni Kilisesi temsilriJen-
nin vize verilmedıği için katılmadığı.
Türkiye'deki Ermeni cemaatinin dinı
temsilcilerinin de "söz hakkı verilmeme-
sûıi" gerekçe göstererek çekildikleri
konferansa BM Genel Sekreteri Butros
Gali, ABD Başkanı Bill Clinton, Azer-
baycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev,
Papa Jean Paul ve Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel de birer mesaj gönder-
diler. Mesajlann tümü. konferansın
başta Bosna olmak üzere dünyanın so-
runlu bölgelerinde banşın yeniden oluş-
turulması için ilk adım olması dilekleri-
ni yansıttı. BM Genel Sekreteri Gali'nin
mesajının son bölümü ise "dua edelim,
umut edelim, harekete geçelinr'dı
Fener Rum Patrikhanesi ile birlikte
konferansı düzenleyen New York Vic-
dana Çağn Vakfı Başkanı Arthur
Schneier, açılıştaki ilk konuşmayı yapa-
rak 1992 yılında İsviçre'deki ilk konfe-
ransla başlayan "barış için çalışma" gin-
şimlerinın bundan sonra da devam et-
mesi gerektiğine dıkkat çekti.
Dıyanet İşlen Başkanı Mehmet Nuri
Yılmaz da konuşmasında insan hayatı-
nın bütün dinlerde kutsal olduğunu be-
lirterek. "Bütün bu \apılan zulümler,
katliamlar ve dökülen kanlar din adına
yapılmamalı. Din adına çocuklar ağlatıl-
mamalı. Buna cüret edenler asla müsa-
maha görmemeli ve dini liderlerce derhal
telin edilmelidir " dcdi.
Konferansın katılımcılanndan Azer-
baycan Şeyhülislamı Dr. Allahşüktir
Paşazade'nin açılış konuşması ise "Er-
meni saldırganlığı ve uzlaşmazlığr' üzeri-
neydi. Azerbaycan Devlet Başkanı
İZLENİMLER
Sempatikdinfotoğrafi
ORAL ÇALIŞLAR
Haydar .Aliyev'in mesajını da okuyan
Dr. Paşazade. konferans çalışmalannın
bu tür sorunlann çözümünde etkilı ol-
masını umduğunu söyledi.
Açılış konuşmalan ve mesajlann
okunmasının ardından düzenlenen ba-
sın toplantısında Karabağ Ermeni Kili-
sesi'nin temsilcisinin vize alamadığı için
davetli olduğu konferansa katılamadığı
açıklandı. Konferansı düzenleyen Nevv
York Vicdana Çağn V'akfı'nın ternsılci-
si. bir soru üzerine "vizenin »erilmeyişi-
nin nedenini biuniyonım "dedı. Konu ile
ılgıh bir başka soruya ise "Karabağ Er-
meni Kilisesi Temsilcisi'nin davet edildi-
ğinden Türk Dışişleri'nin haberi voktu.
Biz davetlilerin listesini bildirmemiştik "
yanıtınıverdı.
Konferansın üzennde çalışacağı so-
runlar arasında "Batı Trak\ a sorununun
neden bulunmadığfna ilişkin birsoruvu
ise New \ork Vicdana Çağn Vakfı Baş-
Fener Rum Parrikhanesi ile birlikte
New \ork Vicdana Çağn \'akfı ta-
rafından düzenlenen konferansta Bos-
na, Kafl.asya ve Orta As>a'daki çatı-
şma ve sorunlar ele aiınacak. Karabağ
Ermeni Kilisesi temsilcilerinin >ize ve-
rilmediği için katılmadığı konferans-
tan Türkiye'deki Ermeni cemaatinin
dini temsilcileri de "söz hakkı \erilme-
mesini" gerekçe göstererek çekildiler.
kanı Arthur Schneier "çalışmaların so-
nuç alıcı olabilmesi için üzerinde durula-
cak sorunları sınırlı rutmak zorudaydık.
Bir konferansta bütün sorunlann çözül-
mesini bekleyemezsiniz" dıve vanıtladı.
Bir yabancı gazetecınin politik neden-
lerden doğan çatışmalara din adamlan-
nın çözüm bulmalannın gerçekçı bir
beklenti olup olmadığı sorusuna ise
Scheiener'ın v anıtı "Biz dua edeceğiz, di-
leyeceğiz, Tanrı'dan isteyeceğiz" oldu.
^ stanbul Svvissotel'de gerçekleştirilen "Dinlerarası
_ Barış ve Hoşgörii" konferansında Hıristiyan ve Yahu-
^g~ dı din adamlannın önünde Diyanet İşlen Başkanı
m Mehmet Nuri Yılmaz şunlan söylüyordu: "İnsan ha-
m yatı bütün ilahi dinlerde kutsaldır. Bu nedeniedir ki in-
M san canına kıyma fıili ya.saklanmıştır. Yahudilikte, Hı-
-^^- ristiyanlıkta \e İslamda bu böyledir."
Müslümanlarla, Yahudı ve Hıristiyan din adamlan, bir
İslam ülkesinde ilk kez bu düzeyde bir araya geliyordu. Top-
lantı organizatörünün. Amerikan Yahudisi "Vicdana Çağrı
Vakfı" Başkanı Haham Arthur Schneier in olduğu anlaşılıyor-
du. ABD'nin Türkiye Büyükelçisi Richard Barkley'in ABD
Başkanı Bill Clinton'dan. Birleşmiş Milletler Genel Sekreter
Yardımcısı Aly I. Teymour'un BM Genel Sekreteri Butros Ga-
li'den mesajlar okumalan. konferansta çok ciddi bir "ABD
parmağı" olduğunu gösteriyordu.
İslami gazeteler. bunun bir Yahudi ve Hıristiyan oyunu ol-
duğunu düşünerek konferansı izlemeye hazırlıkh gelmişlerdi.
Dıyanet Başkanı Yılmaz, İslami gazetelerin rahatsızedici soru-
lanna muhatap olmak istemediği için midir, basın toplantısına
katılmadı.
Mehmet Nuri Yılmaz, üç büyük ilahi dinin insan canına
kıymayı yasakladığını söylerken dünyanın dört biryanında bu
dinlere bağlı insanlar birbirini öldürmeye devam ediyordu.
Haham Arthur Schneier. bundan iki yıl önccyıne iiçdınin tem-
sılcılennın Bern'de. eskı Yugoslavya'daki katlıamlara engel
olabilmek ıçın. benzer amaçlarla bir deklarasyon yayımladı-
klarınıdahatırlattı.
Bu hatırlatma üzenne Amerikan AP ajansının muhabıri
orada bulunan din adamlanna şöyle bir soru yöneltti- "Siz, üç
dinin temsilcileri iki yıl önce çağn yaptığınız halde Bosna-Her-
sek'te kan akmaya devam ediyor. Bu durumda sizin insanlar üze-
rinde ciddi bir etkiniz kalmadığı söylenemez mıT'
Hıristiyan ve Yahudi din adamlan. bu soruya doyurucu ol-
mavan cevaplar verdiler. Yılmaz ise o sırada basın toplantısı-
nda bulunmuyordu. Üç dinin üst düzey temsilcilerinin Türki-
\e'de bir araya gelmeleri hoş bir göriintü yaratıyordu. Dinler
arası hoşgörii vebanşçabası sempatik bırgirişim. Böylebirgi-
nşim her zaman olmalı. Peki, dünyada bunca katliama seyirci
kalan veya bizzat sebebi olan ABD'nin bu toplantıyı destekle-
mesının ve özel mesajlar yollamasının amacı nedir? Toplantı
boyunca herkes bu soruyu birbirine sorup durdu. Gerçekten
amaç nedır? Kötü nıyetli değilim. ama şu soruyu sormadan da
edemıvorum: Batı bu kez Müslümanlan neden öptü?
Mansur, ölümündensonra
olacaklarıönceden
bilip,yol göstermişti
Dicle, HaUac'ın
Anadolu
Aloviliği
Hallac-ı
Prof. Dr. Niyazi Öktem
SıvasDavası
f
nda
ailekrebaskı
• Katliamda çocukJarını yitiren aileler.duruşmalar
öncesi.'polis' olduğunu ileri süren kişilerce gece geç
saatlerde ziyaret edilip, ilginç sorularla
karşılaşıyorlar
ateşivle kabarcb, külüyledindi!
-4-
- _ > • allac'ın küllcrının dökülmesıvlc ılgıli
W W şöyle bir rivayet söz konusudur.
M—J Hallac çarmıha götürülmeden önce
m g etrafındakilere; "Eğer beni yakarlar-
M M sa Dicle kabaracaktır. Küİlerimden
atın, geri çekilir" demıştir. Yakıldı-
ktan sonra Dicle taşmaya başlamış. Onun üzerine
Halife. "Hallac bu konuda bir şey dedi mi?" diye sor-
muş. Nasri durumu anlatmıştır. Küllerinden nehre
serpiştirilmiş ve Dicle sakinleşmiştir. Küllü sudan
içen bir kadının hamile kaldığı rivayeti mevcuttur.
Yezidi rivayetlere göre bu kadın Hallac'ın kız karde-
şidir.
Hallac'ın külleri söylentisi Türk ve Kürt Hallac-
çılarca benimsenmiştir. Attar'a göre küller suda
'Enel Hak' yazmıştır. Bir efsancyc göre Nesüni, Hal-
lac'ın sulannın atıldığı yerden su içen Halep Emiri'-
nin kızının oğludur. Bilındıği gıbi Türk şairi Nesımi'-
nin akıbeti Hallac gibi olmuştur (ölümü Miladi
1419). XIV. yüzyılda çıkan bir Türk efsanesine göre
(Nefesoğlu Efsanesı) Karakırgızlar ve bunlara bağlı
boylar Hallac'ın küllerinin suyundan içen 40 kadının
soyundan gelmektedirler. Burada Hallac'ın Türklen
Müslümanlaştırmasının vurgulanması yapılmakta-
dır.
Hallac'ın en önemli son sözlerinden bın de "Allah
size benim kanımla cevap veriyor" demesidir.
Ölümünden sonra
Hallac'ın yok edilişinden sonra tüm eserleriru orta-
dan kaldırma faaliyetine gidilmiştir. Kütüphaneler-
den kitaplan alınmjş, çoğaltılması yaşaklanmıştır.
Hallac'ı hapishanede ziyaret eden İbni Khafıf, da-
ha sönra yolculuğuna devam ederken yolda bir sûfı
şeyhine rastlar. Süfı şeyh birrüvagördüğünü. Allahu
Taala'nın ona hitap ettiğini söyler. Onun da "Ya
Rab, neden Mansur'a böyle bir muamelevi reva gör-
dün" dive sorduğunda cevap şöyledir: "Ona sırları-
mızdan sadece bir tanesini gösterdik, kendi hesabına
bunu halka anlattı, biz de böyle yaptık..."
Benzer bir rüyayı Şhibli de görmüşıür. Şhıbli bir
başka rüyada ise Âllah'a yakardığında aldığı cevap
şöyleydi: "Sevenlerin güzelliğimizi tanımasının bedeli
kandır."
Hallac'çı dfişünce zinciri
Sûfıler de her ne kadar Hallac'ı eleştirmiş olsalar
da kendi görüş tarzlannın öneminin ortaya çıkması
bakımından ona her zaman için derin saygı duymuş-
lardır. Tüm mistikler, bu arada İmamı Gazali de
Hallac'ı yüceltmiştir. El Suhaverdi için de Hallac kut-
sal bir kişiliklir.
Miladi X. yüzyıldan itibaren Hambeli eğilimli
Karrâmiye mezhebi ve Eş'ariler Hallac'ın kutsallığı-
nı. veliliğini resmen kabul etmişlerdir.
Miladi XIV ve XVIII. yüzyıllarda İbni Teymiye ve
• Hallac çarmıha götürülmeden önce
etrafındakilere: "Eğer beni yakarlarsa
Dicle kabaracaktır. Küİlerimden atın.
geri çekilir" demiştir. Yakıldıktan sonra
Dicle taşmaya başlamış. Onun üzerine
Halife. "Hallac bu konuda bir şey dedi
mi?" diye sormuş. Nasri durumu
anlatmıştır. Küllerinden nehre
serpiştirilmiş ve Dicle sakinleşmiştir.
Vahabiler ve çağımızın modernistlen Hallac'ı tekrar
eleştirmişlerdir. Modernistlere göre, 'azizler kültü,
azizlere inanmak' putperestliğe yaklaşmak demektir.
Dinde rehber akıldır. Hallac bir tür Müslümanlık
vorumu yapabilir. ama azız olamaz.
Hallac'ın bugün Karkh'ta ve Sâliye'de türbesı var-
dır. Kendisi buralarda gömülü değildır, ama duyu-
lan saygı ona türbeler yaptırmıştır. 'Hallac Makamı'
denılen yerler vardır. Bunlardan bin Gelibolu'dadır.
Bağdat'ın güneyindeki Karkh'takı türbede sanki
kendisının gömüldüğü kabul edılir, oysa külünün
nehre atıldığını bilıvoruz. Başının Horasan'da dolaş-
tınldıktan sonra Bağdat'a gen getırıldiğını dc tanh
yazmaktadır. ama nereve aömüldüaü bılınmemekte-
dır.
Hallac'ın ızinden gıttığini açıkça soylenen Nesimı.
Hallac'ın ruhu ıçın bir tekbır formüle etmiştir. Sûfı-
ler. tasav\ uf erbabı zikr yaparken bu tekbın oku-
maktadırlar. Miladi XIII. yüzyılda Rüknettin Abdul-
lah ve Şahebettin Ahmet ddındd. Hallac'ın doğduğu
İran'dakı Bevda kentınden ıkı kardeş. Hallac'ın 8de-
recede torunlan olduğunu iddıa etmış ve bir tankat
kunnuşlardır. Bu tarikata göre Hallac'ın sülalesi Ebu
Eyyûp Ensari've du\;ınmakiadır Bu nedenle Hal-
lac'çılar ıçın İstanbul Eyüp Sultan'dakı Hz. Eyvûp
Türbesi bir tür Hallac makamıdır.
Hallaclann mancvi patronu
Osmanlı döneminde ımparatorluğun tüm yörele-
rinde pamuk atıcılan. hallaclar ıçın Hallac-ı Mansur
manevi patrondur.
Doğü Türklenndc dc Hallac benimsenmiştir. İsfa-
han'da Selçuklu prcnslen Hallac'çı görüş içınde olan
din adamlarını korumuştur.
Buhara'da da Samanoğullan Hallac'çı dkımlaru
olumlu bakmışlardır. Dört v üzyıl sonra Timur hane-
danı kökenlı Herat Emırı Baykara. saravda da Hal-
lac üzerine söyleşilcr vaptırmıştır.
Sanatta. müzıkte. matematıkte. Hallac'la ilgili te-
malan görmek mümkündür. Ebcet hesabı dcnilen
hesaplamada Hallac'çı formüllenn olduğu sövlen-
mektedir.
Hallac'çı geleneğin sürmesi
Hallac'ın düşuncesinı benımseven ve önemli bir ta-
rıkatın kurucusu olan din adamı Abdülfadü Ahmet
Rifâi'dir. Rıfaa Aşıreti Kuzey Afnka'dan gelerek
Vasit yakınlanna \ erleşmiştir. Ahmet Rifâi Hieri. 510
yılında burada doğmuştur. Aılenin Ehli Bevt'e bağlı
olduğu nvayetleri vardır. Ahmet Rifai. Şafi hukuk
gelencğine bağlıydı. Rıfaılerin mucizeler gösterdıği.
kendi kendilerine şişler soktuğu bilinmektedir. Hal-
Jac'taki eza vecefa ile Tann'ya ulaşma. Rifailer tara-
fından benimsenmiş ve uygulamaya geçırilmiştir.
Hallac'ın görüşlerinin en fazla Horasan'da yavıl-
dığı bilinmektedir. Horasan erenlen denilen ve İsla-
mın Anadolu'ya yayılmasında etkili olan din adam-
lan Hallac'çı geleneğı sürdürmekteydıler. Hallac'çı
geleneğı sürdürenlerisimlerşunlardır: Abdul Hüseyin
Farisi (ölümü Hicri 380). Gaffal Kabir (Hıcri
291-365). Nasrabâhdi (Hicri 295-367). Ebubekir Be-
cali Razi (ölümü Hicri 376). Sülâmî(Hicn 330-412).
Abdülvahit Şirazi (ölümü Hicn 372). İbni Bâkûye Şi-
razi (Hicri 350-428). Ebu İsmail Haravi Ensari (Hicri
396-481).
Yaruı: Anadolu'da Hallac etldsi
ANX\RA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Sıvas'ta cocuklan katle-
dilen aileler. gece geç saatlerde
"polis" olduğunu söyleyen kişi-
ler tarafından ziyaret ediliyor-
lar. Emniyet Müdürlüğü'ne
başvuran aileler, yetkililerin bu
konuda bilgi sahibi olmadıkla-
nnı belirterek. MİT'in olayla
bir ilgısi olduğundan şüphelen-
diklerini söylediler.
.Sıvas'ta öldürülen .\hmet
Özyurt'un babası HıdırÖzyTirt.
Cumhuriyet'e yaptığı açıkla-
mada. eeçen cuma vecumartesı
gecelen". saat 23.00- 24.00 arası.
iki sivıl polısın evıne gelerek.
kendisıne duruşmalan ızleyıp
izlemedığıni sorduklarını söyle-
di. Kendilerinın polis olduğunu
söyleyen bu kişilerin. evın Ah-
met Ozy urt'a ait olup olmadığı-
nı sorduklannı belirten Özyurt.
bu kişilerin sürekli telsizle ko-
nuşup aldıklan bılgileri başka
bir yere ılettıklennı açıkladı.
Polis olduğunu ilen süren "zi-
yaretçilerin". kendisıne. 14 şu-
bat pazartesi günü yapılacak
duruşmanın tarihini sorduğu-
nu ıfade eden Özyurt. geç saat-
teki bu "süpheir'oiaydan sonra
Emniyet Müdürlüğü'ne gittiği-
ni: ancak. konuyla ilgili yetkili
kişilerin olay a ilişkin herhangi
bir bilgileri olmadığını söyledi.
Sıvas'ta çocuğunu yitiren ba-
balardan Mehmet Aİi Karaba-
ba da aynı olayın başından geç-
tiğini açıklayarak. yargılama
sürecinde ailelere baskı ya-
pılmak istendiğini belirtti. öe-
çen cuma gecesi. saat 24.00'te.
ev ine polis olduğunu söyley en 4
kişinin geldiğini belirten Kara-
baba. bu "şüpheli" kişilerin.
evın yenni saptamak amacıyla
geldiİclenni. kendisine ismini ve
duruşmayı ızleyıp izlemediğini
sorduklannı söyledi. İsmini
söyledikten sonra. bu kişilerin.
"Tamam, burasıymış" deyip.
evi terkettiklerini belirten Ka-
rababa. Emniyet Müdürlüğü'-
ndeki yetkililerin. böyle kişılere
kapılannı açmamalan gerekti-
ğını söylediğıni de sözlerine ek-
ledı. Bazılan resmı gıysılı ve tel-
sizli olan bu kışilenn MİT gö-
revlileri olduğunu sandığını
söyleyen Karababa. bu olayın
duruşma salonlannda yaşadı-
klan baskılara eklcndiğıni dılc
getirdı.