02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 ŞUBAT1994 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Küçûk, Fransız vatandası olmak içtn başvurdu • ANKARÂ (AA>Yazar Doç. Dr. Yalçın Küçük Fransız vatandaşbğına girmek için resmen başvurdu. Küçük'ün Belçika'ya iltica başvurusu yaptığı yolunda dün baa yayın organlannda yeralan haberler üzerine açıklama yapan Küçük'ün avukatı Dursun Ermiş, haberlerin gerçekleilgisi olmadığuu, Küçük'ün Belçika'ya değil Fransız makamlanna vatandaşhk için başvuruda bulunduğunu. ilticasının ise söz konusu olmadığını söyledi. Gölhan: PKK'nın elini kıracağız • ANKARA (Cıınıhuriyet Bürosu) - Türkiye'nin bütünlüğünün hiçbir koşulda tartışma konusu yapılamayacağını beürten Milli Savunma Bakanı Mehmet Gölhan. "Zaman buldukça PKK'nın elini ayağmı kıracağız" dedi. Gölhan, dün Istiklal Madalyası Vârisleri Derneği yöneticilerini kabulü sırasında yaptığı konuşmada, Türklerin askerliği seven bir ulus olduğuna değinerek, "askerlik yapmayana kız bile verilmediğini" söyledi. Yılmaz: Çiller misafir • ANKARA(Cumhuriyet Bürosu)-ANAPGenel Başkanı Mesut Yılmaz, Türkiye'nin, geçmiş lOyılın en kötü noktasında olduğunu öne sürdü. Başbakan Tansu Çiller'in, makamında •'misafir" olduğunu söyleyen ve "Geliyorum" diyen Yılmaz, "Son 2.5 yıldırTürkiye'yi kötü idareeden koalisyon hükümetinin son 7 aylık dönemi. kötü idare olmaktan çıkmış. cahiliyedönemine dönüşmüştür" diye konuştu. CHP'nin G.O.Paşa başkan adayı • Haber Merkezi - Hafta başında İstanbul Büyükşehir Beîediye başkan adayını açıklayan Cumhuriyet Halk Partisi'nin.dünde Gaziosmanpaşa Beîediye Başkanhğjna, llçe Başkanı Mehmet Polat'ı aday gösterdiği. Genel Sekreter Mehmet Sevigen tarafından çok sayıda partilinin kaüldığı örgüt toplantısında açıklandı. Diğer ilçe adaylannın da 8 şubata kadar açıklanacağı belirtildi. DSP'nin ilçe adayları • İstanbul Haber Servisi - DSP'nin İstanbul'da beş ilçe beîediye başkan adayı daha belirlendi. İl merkezinden yapılan açıklamaya göre merkez yoklaması sonucu kesinleşen adaylar şunlar: Hayati Kaptanoğlu (Sanyer), Mustafa Ketenci (Beykoz). Yusuf Atlı (Bayrampaşa), Osman Kıhç (Eyüp), Hüseyin Ertuğ (Bahçelievler) Barış Manço taburcu oldu • İSTANBUL (AA) Hipertansiyon şikayeti üzerine bir hafta önce hastaneye kaldınlan DYP Kadıköy beîediye başkan adayı, sanatcı Banş Manço, tansiyonunun normale dönmesi üzerine dün taburcu edildi. Koşuyolu Kalp ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi gören Banş Manço, yapüğı açıklamada, kendisi gibi hareketli birkişinin hastanede kalmasının çok zor olduğunu belirterek, "Doktorlanm bana şarth izin verdiler. Evegidip istirahatime devam edeceğim"dedi. Eller Havaya' yine mahkemelik • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP ile DYP arasında hukuk savaşına yol açan İzel-Ercan ikilisinin söylediği "Eller Havaya" şarkısı iki parti arasında yine dava konusu oldu. ANAP, Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden "şarkının tüm kullanım hakkının kendisine ait olduğu" gerekçesiyle aldırdığı ihtiyati tedbir karannın ardından, bu seferde Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'ne DYP'nin bu şarkıyı propagandalannda kullanmasının kesin olarak önlenmesi için dava açtı. Hüsamettin Cüuforuk,DYP GenelBaşkanhğuuistenuyor TBMM Başkanı'nın amacı seçim sonrası gelişmeler için halka moral vermek. Genel seçimlere giden yoldaki senaryolar içinde partilerin birleşmesi de var. Yerel seçimler sonrasında ortaya çıkabilecek milli mutabakat hükümetini kurmak için ışık yakan Cindoruk'un hedefî 95'te yapılacak genel seçim. Ohırsambaşbakanolurum HAKKI ERDEM ANKARA - Yerel seçimler sonrası- nda milli mutabakat hükümeti kurmak için ışık yakan TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk. DYP'de genel başkan- lık istemiyor. Partilerarası oy dağılımı nedeniyle "yerel seçimler sonrasında or- taya çıkabilecek gelişmeler için halka moral vermeyi" amaçlavan Cindoruk'- un hedefı 1995'te genel seçim. Bu geliş- meleri de içeren siyasal senaryolar arası- nda. hem solda hem sağda partilerin birleşmesi de yer alıyor. Son günlerdeki siyasal gelişmeler ve DYP içinde Başbakan Tansu Çiller'e yönelen tepkiler siyaset kulislerinde, 27 mart yerel seçimleri sonrasına yönelik birçok senaryoyu gündeme getiriyor. Bu senaryolar içinde son günlerdeki acı- klamalan ile dikkatleri üzerine çeken TBMM Başkanı Cindoruk önemli bir yer tutuyor. Cindoruk. son zamanlarda Çiller'e yönelik dolayh da olsa eleştinleri ve se- çimler sonrasında bir milli mutabakat hükümeti kurma görevini üstlenebile- ceği açıklamalan ile dikkat çekiyor. Demirel sonrası DYP milletvekilleri ve tabandan yoğun baskılara karşın ge- nel başkanlık önerilerini reddeden Cin- doruk'u ön plana çıkaran senaryolar. 27 mart seçimlerinde hiçbir partinin tek başına önemli bir destek sağlayamacağı öngörüsüne dayanıyor. "Hükümet bunalımı gereksizdir" Seçim kampanyasında yaşanan çe- kişmenin yol açtığı gerginliğin ardından böyle bir seçim sonucunun yaratabile- ceği boşluğa dikkat çekiliyor. TBMM Başkanı Cindoruk'un bu gclişmelerle il- gili yorumu da, bu gerçeği ortaya koyu- yor: "Seçim öncesi dönemler ülkede çal- kantıya yol açar. Seçimin doğası gereği büriin partiler en sert söylemlerini en ileri düzeyde ortaya koyarlar. Partiler. hükü- met, yerel yönetimler işlerini biraz eder- ler, yüzlerini seçime çevirirler. Bu ne de olsa bir boşluk doğurur. Böylesine de- mokratik bir çatışma ortamında bir hü- kümet bunalımı gereksizdir. Böyle bir dönemde hükümet kurma işJeriyle uğraş- mak demokrasi, ülke ve halk açısından çok çalkantılar getirir. Diğer yandan 27 mart seçimleri çok bilinmeyenÜ bir denk- lem gibi gözüküyor. Siyaset tarihimizde ilk defa 15 partinin seçime katıldığı bir tercih ortamı yaşıyoruz. Böyle bir seçi- min somıclan için geçmişe bakarak tah- minde bulunmak da zor. Ben 27 marttan sonra partiierimizin oy oranlarını dikka- te alarak bir değerlendirme çabasına gi- receklerine inanıyonım. Böyle bir geliş- me siyaset hayatımıza sağlık gcrirecek- tir. Ardından 1995'de yapılacak bir se- çimde yeni ve istikrarlı bir meclis tablosu ortaya çıkacaktır. Bu ülkeye istikrar ge- rirecektir..." Cindoruk. 27 mart sonuçlanna göre yapılacak değerlendirmenin ardından yaşanabilecek gelişmelerde kendi rolü- nü de net biçimde ortaya koyuyor. Cindoruk. bu gelişmeler içinde nelere açık olduğunu. "Bir meclis başkanı çok önemli ve kaçımlmaz nedenlerle bu göre- vinden aynlabilir. icra görevini üstlenebi- lir" sözlenyle dile getiriyor. Ancak. Cin- doruk'un seçimlerden sonra Başba- kanlık görevini üstlenebilmesinin iki te- ANAP'h llhan Kesiciilk siyasigolümi attı İstanbul Haber Servisi- ANAP İstanbul Büyükşehir Beîediye Başkan aday ı İlhan Kesici. önceki akşam takımı toplayıp indiği sahada bol gollü \e faullii bir oyun sergiledi. Altunizade V'e/ir Spor Tesisleri'nde altışar kişilik takımlar halinde ovnanan maçta sağ açıkta a> ak oyunlannı i> i kullanan Kesici, karşı takımın ağlanna iki gol attı. Dört dörtlük skorla biten maçın diğer gollerinden ikisini ise karşı takımın sağ açığı ANAP istanbul Milletvekili Yusuf Namoğlu kaydetti. ANAPLsküdar İlçesi Beîediye Başkan adayı İrfan Karakaş, Kesici'nin kazandırdığı paslarla iki gole adını yazdırdı. Nişanlısı İlhan Kesici'yi saha kenarında izleyen Cumhurbaşkanı Demirel'in yeğeni Binnaz Demirel, elleriyİe tempo tutarak moral dağıtırken, Kesici maçı yöneten Milli Hakem L'ğur Bekdemir'den vaptığı fauller nedeniyle iki sarı kart gördü. Maçın oynandığı dakikalarda çok çok özel TV kameralarını ve basın mensuplarını sahaya davet ederek faullerine devam eden ANAP'lı aday İlhan Kesici, bu davranışlamlada hakem Bekdemir'den kırmızı kart gördü. (FotoğTaf:YILMAZ KARABACAK) CHP lideri Baykal, partisinin Izmir adaylannı açıklarken SHP'ye çattı: Seçmen SHP'den hesapsoracak Nûfuscûzdanımı, B.Ü. öğrenci kimlik kartımı, İETT kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. A.AYSUNYAVUZ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. PM'de be- lirlenen İzmir Büyükşehir ve ilçe beîediye başkan adaylannı açıkladı. Konak Alanı'- nda düzenlediği açık hava toplantısında konuşan Baykal. son gelişmeler nedeniyle yerel seçimlerin ulusal seçim niteliği ka- zandığını ve Türkiye'nin rotasının yerel seçimlerde verilecek oylarla çizileceğini söyledi. Baykal. seçimlerde sol seçmenin SHP'den hesap soracağını ileri sürdü. Yerel seçimlerde dürüstlük ve laikliğin belirleyici etmenler olması gerektiğini be- lirten Baykal. "Partisinin dürüst olmadığı- na inanan adaylar, aday olmayı içine sindir- se bile Izmûiilerin oyunu alacaklanna inannuyonım. Bu seçimde dürüstlük sınava girecek. Sadece adayuı değil, partisinin de dürüst olması önemli" dedi. SHP'yi ve Yüksel Çakmur'u sert bir dille eleştiren Baykal şunlan sövledi: "Siyasal çirkinleşmenin adayı olmayı içi- ne sindirenlere oy verme_yeceksiniz. İLK- SAN, İSKİ >e ASKİ'nin fzmir'deki temsil- cilerine ov vermeyeceksiniz. Yüksei Çak- mur, İSKÎ ve İLKSAN'a mı oy isteyecek? Sayuı Çakmur'un kurultayda yaptığı ko- nuşma hala kulağımızda. Çakmur. Izmirli- lerin hangi değirmene su taşımasını isteye- cek? Sosyal demokraside Dün dündür. bugün bugündür' mantığının egemen ol- masına izin vermeyeceğiz." Partisinin adaylannı "A takımı". Ana- kent Beîediye Başkan Adayı Süha Bay- kal'ı da "takım başkanı" diye niteleyen Deniz Baykal, yerel seçimlerin İzmir'in ötesinde de anlam taşıdığını belirterek be- lediyeciliğin bir ekip işi olduğunu ve ken- dılerinin bu ekibi oluşturarak seçmenin karşısına çıktıklannı söyledi. Memurlara toplusözleşmeli grev ve sen- dika hakkı vaadiyle iktidara gelenlerin. memurlann karşısına polis copuyla çıktı- ğını belirten Baykal. Türkiye tarihinin en şaşkın devalüasyonunun gerçekleştirile- rek. "kitabına uygun yolsuzluk" yapıldığı- nı ılen sürdü. Baykal'dan sonra konuşan CHP anakent Beîediye Başkan adayı Süha Baykal da Atatürkçü, laik ve de- mokratik güçlerin bıraraya gelmesi gerek- tiğini vurgulayarak bu kesimden oy istedi. Baykal. adaylannı şöy le açıkladı: "Izmir Anakent Süha Baykal, Karşıya- ka Cevat Durak, Bornova Ali Sözer, Buca Ertan Erdek, L'rla Bülent Saratalı, Seferi- hisar Osman Irmak, Selçuk Kaınil Subaşı, Menemen Kadir \ ıldırım, Bergama Sefa Taşkın, Kınık Fut Eriş, Torbalı Sedat Uzunbay, Ödemiş Necibe Sucuoğlu. Yazı- başı V'edat Filiz." mel koşulu bulunuyor. Böyle bir geliş- me duıaımunda bile DYP Genel Baş- kanlığı görevini kabul etmeyeceğini de ortaya koyan Cindoruk'un iki temel koşulu şöyle: 1- Başbakanlığı üstlenmek için yalnı- zea bir siyasi paainin desteği yetmez. Geniş tabanlı bir siyasi desteğin sağlan- ması gerekir. Güven verebilmek ve ta- rafsızhk için de bu koşul önemlidir. 2- Böyle bir görevin süresi de erken genel seçim ile sınırlandınlmalıdır. Seçi- min tarihi en azından aşağı yukan tespit edilmelidir. Cindoruk'un ortaya koyduğu bu he- deflerde genel seçimin tarihi için 1995 yılı öngörülüyor. Bu hedef. Başbakan Çiller'in "1996'ya kadar iktidardayız" sözlerinin geçerliliğini ortadan kaldın- yor. Cindoruk'un terörle mücadele ve ekoniminin rayını oturtulması için yapı- lacak çalışmalar açısından öngördÜEÜ 1995 hedefı ANAP Genel Başkanı Me- sut Yılmaz tarafından ise çok uzak ola- rak nitelendıriliyor. Yılmaz. böyle bir hükümet için 4-5 aylık bir süreyi öngö- rüyor. Cindoruk. daha önce kendisine yapılan tüm önerileri ve baskı- lan geri çevirmesıne karşın şim- di böyle bir rol için ortaya çıkışını ise, "Bir talebim yok. Valnızca, seçimlerden sonra or- taya çıkabilecek durum için top- lumun kaygıya kapılmaması ge- rektiğini vurguluyonım. Hiçbir şeyin ortada kalmayacağını be- lirtmek istiyorum. Böylece top- luma moral >ermeye çalışıyo- rum" sözlerişle açıklıyor. An- cak, Cindoruk'un bu değerlen- dirmesi yerel seçimler sonrası- nda bir hükümet bunalımı ya- şanacağı beklentisini ortaya koyuyor. Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel'in de aynı de- ğerlendinmeleri paylaştığı yo- rumlan yapılıyor. Değerlendirmeler Bu senaryolara göre, I995'te erken seçime giden yolda. aynı kulvardaki partilerin birleşmesi de bulunuyor. Birleşme konu- sunda ilk gelişmenın DYP ve ANAP arasında yaşanması beklenivor. Aydın Menderes başkanİığındaki DP de bu pota içinde yer alacak partiler arası- nda görülüyor. Solda ise SHP ve CHP arasında birleşme yeni- den gündeme gelirken. DSP'- nin yoluna devam edeceği de- ğerlendirmeleri yapılıyor. Ancak, bu senaryolann yü- rürlüğe girmesi seçim sonuç- lanna bağlı. Seçim sonuçlan tahminler doğrultusunda ger- çekleşse bile senaryonun uygu- lamaya girmesi için Çiller'in Başbakanlık'tan çekilmesi ge- rekiyor. Bu noktada başka aynntılı senaryolar gündeme geliyor. Kulıslerde konuşulan bu senaryolar da şöyle: 1- Çiller seçimlerde çok ba- şansız bir sonuç alırsa istifa eder. Cumhurbaşkanı Demirel. liderlerle görüştükten sonra Cindoruk'u hükümeti kurmak- la görevlendirir. DYP içindeki Çiller muhalıfleri de buna des- tek verir. 2- Çiller. seçim sonuçlan tartışmalı olursa istifa etme- mekte direnir Böyle bir du- rumda, farkh oluşumlar söz ko- nusu olur. Çiller hükümeti mec- liste verilecek bir gensoru ile dü- şürülür. Buna bazı DYP'lilerde destek olur. Ya da Çiller parti içinden gelen baskıyla çekilme- ye zorlanır. Bu doğrultuda GİK ve meclis grubunda karar alınırsa Çiller çaresiz kalır. Bir başka durumda da koalisyon ortağı SHP, Çiller'i yalnız bıra- kır. SHP'nin hükümetten çekil- me karan ile Çiller hükümeti sona erer. Çıühaoğlu, Cindoruk'un milli mutabakat hükümeti kuracağı söylentilerine tepki gösterdi Raııt beklentisi ile siyaset yapılmaz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- SHP Genel Sekreteri Halil Çulhaoğlu, laiklik yanlısı güçleri, yerel seçimlerde ülkenin aydınlık geleceğine sahip çık- maya çağırdı. Çulhaoğlu, TBMM Başkanı Hüsa- mettin Cindoruk'un seçimlerden sonra milli mutabakat hükümeti kuracağına ilişkin haberlere tepki göstererek, "Bu tip açıklamalar seçim sonrasma bırakı- lmalı. Rant beklentisi ile siyaset yapı- lmaz" dedi. Çulhaoğlu, dün parti genel merkezin- de düzenlediği basın toplantısında, par- tisinin seçim çalışmalanyla ilgili bilgi verdi. 56 il ve 437 ilçede beîediye başkan adaylannın belirlendiğini, bunlann ara- sında 20'ye yakın kadın aday bulundu- ğunu belirten Çulhaoğlu. "Kadınlann siyasete katdması son derece önemlidir. Demokratildeşmenin olmazsa olmaz ko- şuludur. Laik cumhuriyetin güvencesi- dir" dedi. SHP'nin kentlerin ve ülkenin aydınlık geleceğine sahip çıkacağmı bil- diren Çulhaoğlu, TBMM'de RP, ANAP ve bazı DYP'li milletvekillerinin kutsal ittifak oluşturarak anti-laik geliş- melere prim verdiğini savundu. Anti-laik gelişmeler Teokratik düzen özlemcilerinin 19501i ve 1970'li yıllarda kıpırdanma gösterdiğini, 12 Eylül'ün desteğiyle ANAP iktidannm göreve gelmesiyle dinsel yönetim talebinde yükselme gö- rüldüğünü kaydeden Çulhaoğlu. şunla- n söyledi: "Bu dönemde Suudi kökenli örgütler- le, şirketlerle ilişkiler yoğunlaştı. Imam- hatip liseleri temel öğTeûm kunımları ha- line getirildi. Kuran kurslarına ortaokul statüsü kazandırma girişimleri oldu. Bazı özel okullarda hafta tatili cuma günü ya- pddı. Tarikat kampları, Besmeleli not defterleri bu dönemde görüldü. Özetle toplum ve devleti İslamileştirme hareket- leri bu dönemin üriinüdür. ANAP dönemi teokratik düzen özlemcileri için altın dö- nemdir. Günümüzde ise bu özlemcilere mecliste oluşturulan kutsal ittifak prim vermektedir. ANAP, RP ve bazı DYP'li millervekillerinin oluşturduğu kutsal itti- fak, düşünce özgürlüğüne değil, anti-laik gelişmeiere destek vermek amacıyla oluşmuştur. Tüm denıokratlan; barışa, demokrasiye, laiküğe, geleceğimize sa- hip çıkmaya çağırıyorum." Çulhaoğlu, gazetecilerin TBMM Başkanı Cindoruk'un seçim sonrasında milli mutabakat hükümeti kuracağına ilişkin haberleri anımsatmalan üzerine de, "Çeşitli spekülasyonlar var. Bu bir öl- çüde kendi partilerinin iç sorunudur. Bir değerlendirme yapmak istemiyonun. Bu tip açıklamalar seçim sonrasında yapd- malıdır"dedi. Seçim sonrasında siyasette gelişmeler olabileceğini belirten Çulhaoğlu. "An- cak rant beklentisi ile siyaset yapılma- malıdır" diye konuştu. Partisinin açıklanmayan beîediye başkan adaylannı Samsun toplantısın- da belirleyeceğini yineleyen Çulhaoğlu, Sıvas'ta gerici yapılanmayı önlemek amacıyla aday çıİcanp çıkannama kara- nnı örgüte bıraktıklanna dikkat çekti. Çulhaoğlu, SHP'nin DYP ve diğer par- tilerle ittifak yapması durumunda, ör- gütün alacağı her karan destekleyecek- lerini kaydetti. POLJIİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Umutsuzluk.. Ekonomideki sarsıntı sürüyor. Zamlar ardı ardına ge- liyor. İşçi, memur, emekli, dul ve yetim enflasyona yenik düşüyor. Acaba DYP-SHP hükümeti bu olup bitenler karşısında ne düşünüyor? Memur bonosu çıkarıyor. Bir ay süreli ve yüzde yedi faizli. Her kupürü 100 bin liradan satılacak. Başka neler yapıyor hükümet? Yerel seçimlere hazırlanıyor... Daha başka? Başbakan Tansu Çiller, Pakistan Başbakanı Butto ile Saraybosna'ya gidiyor... Merak bu ya 27 Mart yerel seçimlerine dek başka dış gezileri olacak mı bizim sarışın ve güzel Başbakanımı- zın? Halkımız ekonominin getirdiği sarsıntıdan giderek da- ralıp "un ufak olurken" eski Merkez Bankası Başkanı Bülent Gültekin sarışın ve güzel Başbakanımıza mesaj veriyor. Diyor ki: "Türkiye, Latin Amerika örneğine doğru gidiyor, kim- se bunu görmüyor. Görenler de sesini çıkarmıyor, açık- ça ortaya koymaktan çekiniyor..." Neden? Eğer çevrenize bakarsanız Bülent Gültekin'in "vur- dumduymazlık" diye tanımladığı "boşvermişliği" açık seçik görürsünüz. Çünkü "yükselen değerlerin" temel kuralı şudur: "Ben işimi bilirim, ne gerekirse yaparım..." Çıkara dayalıdır her şey Türkiye'de. Gazetecilikten başlayarak her işkolunda "kişisel çıkar" öne geçer. Es- kiden "gazetecilikte" çıkara dayalı ilişkiler yoktu. Yap- mak isteyen ise kolundan tutulup atılırdı. Ya şimdi? THY'de "avanta bilet" alanlardan başlayıp; reklam komisyonculuğundan iş takipçiliğine dek kendi çıkarları uğruna her türlü dalavereyi geçerli sayan "soytarılar çetesini" görebilirsiniz. Ne der bu tür irili ufaklı çeteler: "Ben işime bakanm, gemimi yürütürüm..." Durum sermaye çevrelerinde de aynıdır. Bir gecede dolar patlamasından milyarlar cebe girer. Bu ülkede yaklaşık bin kişi köşeyi döner. Ama hiç kimsenin "gıkı" çıkmaz. Dün Cumhuriyet'te bir haber dikkatinizi çekti mi? Başlığı şöyleydi: "Basında tüyo suçlaması... 250 milyon dolar savaşı..." Haber şöyle başlıyordu: "Merkez Bankası'nın her zaman yaptığı gibi sıradan bir müdahale olan 27 ocak çarşamba günkü müdahaley- le aynı gün devalüasyona karar verilince birilerine para kazandırıldığı iddiası ortaya atıldı. Hele müdahaleden önce doviz alanlardan biri basın patronu çıkınca hemen konu Babıali savaşlarının içine çekildi. Merkez Bankası boşu boşuna yıpratıldı." Acaba Babıali savaşı (ikitelli savaşı demek daha doğ- ru olur) dolar patlamasıyla neden kızışmıştı? Haberi okumayı sürdürelim: "Müdahaleden en büyük payı aldığı öne sürülen ban- ka Finansbank. Ve en fazla pay alan üçüncü banka. Fi- nansbank'ın patronu Hüsnü Oryeğln/n açıklamasına göre Finansbank'ın müdahalelerden aldığı dövizin orta- lama fiyatı 17.210 lira. Aynı gece Merkez Bankası efektif satış kurunu 17.301 lira olarak açıklıyor. Aradaki bu far- kın bir bankanın kasasına gittiği iddia ediliyor. Rakiplik aynı zamanda bankacılıkta, televizyonda, holding pat- ronluğunda olunca ortaya toplumun anlam veremediği bir kavga çıkıyor." Ne diyordu eski Merkez Bankası Başkanı Bülent Gül- tekin: "Latin Amerika oluyoruz..." Yok canım daha beteri oluruz... Birileri şişeyi kırıp köşeyi dönüyor; birileri ise ayakta kalmaya çahşıyor. Toplum neden bu denli vurdumduymaz? Neden ger- çekleri görmezlikten geliyor; neden "avantayı" geçerli kılan yaklaşımlara ödün veriyor? Zaman zaman yanıt aramaya çalışıyoruz. Yanıt bul- mak olanaksız. Çünkü toplum giderek çürüyor. Yazılı ve görsel basın, bir başka deyişle medya, halkı bilinçfendirmez, kendi çıkarlarını koruyup kollarsa bun- lar olur... Kim yararlanıyor bu kökuşmuşluktan? Refah Partisi... Halk yılgın. halk umutsuz... Sarışın ve güzel Başbakanımız Tansu Çiller ise Sa- raybosna'da umut arıyor... Merkez Bankası Erek: Gültekin'in istifa şekli yanlış • Merkez Bankası Başkaıu Bülent Gültekin'in istifasımn şekil ve zaman olarak yanlış olduğunu belirten Devlet Bakanı Ali Şevki Erek. 'Döviz satışı tamamen Merkez Bankası'nın takdir ve karandır' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- ya döviz sürülerek ban çevre- " " ' " lere haksız kazanç sağlandığırosu)- Merkez Bankası Baş- kanı Bülent Gültekin'in istifa- sı siyasi çevrelerde yankjlan- maya devam ediyor. Devlet Bakanı Ali Şevkı Erek. Gülte- kin'in istifasını "şekil ve za- man olarak yanlış bulduğunu" belırtirken. "Döviz satışı ta- mamen Merkez Bankası'nın takdir ve kararıdır'" dedi. ANAP. devalüasyon karan öncesinde piyasaya dolar sü- rülerek bazı çevrelere haksız kazanç sağlandığı iddiasıyla "Meclis araştmnası" açılma- sını istedi. Ekonomi kurumlan arasın- da koordinasyondan sorumlu Devlet Bakanı Ali Şevki Erek dün yaptığı açıklamada, Mer- kez Bankası Başkanı Bülent Gültekin'in istifasını yanlış bulduğunu belirterek, "Bana göre. şekil ve zamaniama itiba- riyle genekie zararı olan bir davrants" dedi. Erek, devalüasyon karan öncesinde Merkez Bankası'- nın bankalara dolar saüşıyla iigili olarak da, döviz satışının Merkez Bankası'nın takdir ve karan olduğunu söyledi. Bu arada ANAP Grup Baş- kan V'ekili Hasan Korkmaz- can ve arkadaşlan. devalüas- yon karan öncesinde piyasa- iddialanyla ilgili "Meclis araş- tırması" açılmasını istediler. TBMM Başkanhğı'na sunu- lan araştırma önergesinde hükümet. serbest piyasada döviz kurundaki hızlı artışa göz yummak, daha sonra da alınan yüzde 13.6 oranındaki devalüasyon karan öncesinde piyasaya 250 milyon dolar dö- viz satarak bazı çevrelere hak- sız çıkar sağlamakla suçlandı. DYP Genel Başkan yar- dımcılanndan İbrahim Yaşar Dedelek de dün parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Bülent Gülte- kin'den devalüasyon öncesi kimlere döviz sauldığını açık- lamasını istedi. Şırnak Bağımsız Milletve- kili Mahmut Alınak, Başba- kan Tansu Çiller'in yanıtla- ması istemiyle verdiği soru önergesinde "Devalüasyon sö- reci içinde, daha önceden alı- nan devalüasyon karannın açıklanmasının kasıtiı olarak geciktirildiği. bu süreç içinde Merkez Bankası'mn, okul ar- kadaşmız Hüsnü Özyeğin'in sahibi olduğu Finansbank'ın da aralannda yer aldığı ban- kalara 250 milyonluk ucuz döviz satışı yaptığı doğru mu- dur?" diye sordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle