Katalog

SAYFA CUMHURJYET 10 ŞUBAT1994 PERŞEMBE HABERLER 4 PKK'li öldürüldü • Haber Merkezi - Muş'un kırsal kesiminde güvenlik kuvvetleriyle çatışmaya giren 4 terörist öldürüldü. Kars'ın Digor ilçesinde ise operasyonlannı siirdüren güvenlik kuvvelleri, 5 teröristin donmuş cesetlerini buldu. Bölücii örgüt üyelerine yardım ve yataklık ettikleri belirlenen 30 kişi yakalandı. sanıklardan 21 'i tutuklandı. Diyarbakır'dada TEK'te çahşan bir işçi, silahlı saldın sonucu öldürüldü.. SSK'daişçi temsilcisi yarışı • ANKARA (AA) - Sosyal Sigortalar Kurumu'nun nisan ayında toplanacağı açıklanan genel kurulu öncesinde, SSK Yönetim Kurulu üyeliğine işçi temsilcisi olarak kimin aday gösterjleceği tartışması, Türk-İş içinde yönetim ile muhalefet arasındaki aynlıklan yeniden gündeme getirdi. Türk-İş'in, SSK Yönetim Kurulu üyeliğine işçi temsilcisi olarak göstereceği aday konusunda, Türk Harb-iş Sendikası Genel Başkanı Izzet Çetin ile Yol-fş Sendikası İstanbul Şube Başkanı Cahit Erhan'ın adı geçiyor. Hükümetten ILO'ya rapor • ANKARA (AA) - Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıö, Uluslararası Çahşma Orgütü'ne (ILO) gönderdiği raporda, sendikacıîık ve toplu pazarhk mevzuatını iyileştirme çalışmalan sırasında, ILO komitelerinin görüşlerinin gözönüne alınacağını bildirdı. Bakanlığın, haziran ayında yapılacak ILO Genel Kurulu öncesinde, 98 sayıh örgütlenme ve toplu pazarlık hakkı sözleşmesi konusunda hazırlanan raporda, bu konuda mevcut mevzuat hükümlerinde son bir yıl içinde herhangi birdeğışiklik olmadığı belirtildi. Küpdi'yeABD ntşanı IANKARA (ANKA)- ABD, Genelkurmay eski ikinci başkanlanndan OrgeneraJ Fikret Küpeli'ye yüksek askeri madalya verecek. ABD'nin Ankara Büyükelçiliği'nden yapılan açıİclamada, bir süre önce emekli olan Küpeli'ye "Liyakat Nişani, Komutan Derecesi" adlı nişanın, "Türkiye Cumhuriyeti"ne verdiği üstün hizmet ve ABD'ye yaptığı değerli yardımlanndan" dolayı verileceği belirtildi. İHD raporu: Birayda 55faili meçhul ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Ocak ayı içinde 55 kişi- nin faili meçhul cinayete kur- ban gittiği bildirildi. İHD Genel Başkanı Akın Birdal. insan haklan ihlallerinin artması ne- deniyle artık, aylık rapor ya- yımlayacaklannı belirterek. "Ağır ve zor koşullar altındaki çalışmalarımı/ın. Türkiye'nin demokratikleşmesine, özgür gûnlerine katkısı olacağı unıu- duyla sürdüriiJeceğinden kuşku duyulmamalıdır" dedi. IHD'nin insan haklan ihlal- leriyle ilgili ocak ayı raporu yayımlandı. İHD Genel Başka- nı Akın Birdal. insan haklan ih- lallerinin çığ gibi büyüdüğünü belirttı. Birdal. özeıle şunlan söyledi: "Gözaltında kayıplar. işken- celer, faili meçhul saldın \e cina- yetler sürmektedir. Güney- doğu'da sivillere yönelik eyletn- ler, köy boşaltma ve yakmalar artık sıradanlaşmıştır. Düşünce ve örgütlenme özgürlüğü bu den- li ağır baskı altında kalmamtştır. Toplatılan ya> ınlar, yazar veya- yıncdara verilen hapis ve para cezası ile kapatılan ve basılan derneklerin saysı her geçen gün artmaktadır." İHD raporunda. ocak ayı içinde 10 kişinin göTaltında kaybolduğu. 55 kişinin de faili meçhul cinayete kurban gittiği belirtildi. TBMM 'faili meçhul' dosyalannı tekrar istedi ANKARA (Cumhuriyet Biiro- su) - TBMM Faili Meçhul Cina- yetleri Araştırma Komisyonu. Ankara Devlet Güvenlik Mah- kemesi (DGM) Cumhuriyet Baş- savcılığf ndan faılı meçhul cina- yetlerin dosyalannı yeniden isteme karan aldı. Bu yöndeki is- temi daha önce reddedilen ko- misyon, Cem Ersever olayıyla ilgili olarak da gazeteci Soner Yalçın'ın bilgısıne başvuracak. TBMM Faili Meçhul Cinayet- leri Araştırma Komisyonu. dün- kü toplantısında Binbaşı Ahmet Cem Ersever'ın öldürülmesi ola- yını ele aldı. Görüşmelcr sırasın- da Aydınlık gazetesi Ankara Haber Müdürü Soner Yalçın'ın "Binbaşı Ersever'in Itiraflan" kı- tabı da gündeme geldı. DEP Mil- letvekıli Mehmet Sincar'ın öldü- rülmesi konusunda kıtapta. bu cina>etin failleri ile ilgili olarak isimlere yer verilmesi dikkat çeki- ci bulunarak, Yalçın'ın bıigisine başvurulması kararlaştınldı. İntihar eden albayın eşi önceki iddialannı yineledi: Albayın cenazesinde yakınlan vetkilileri suçlayan pankartlar taşunışlardı. Eşim, EşrefBitlis gibi oldurulau Albay Çillioğlu'nun intihar etmeden önce tartıştıgı söylenen Bölge Komutanı Tuğgeneral İsmail Kuru emeklüiğini istedi Yurt Haberleri Servisi - Lojmanında ölü bu- lunan Tunceli Jandarma Alay Komutanı Kı- demli Albay Kazun Çillioğlu'nun ölümüyle il- gili tartışmalar sürüyor. Çillioğlu'nun "intihar"ıyla ilgili yeni iddia- lar da ortaya atıldı. Albay Çillioğlu'nun inti- har etmeden önce tarüştığı iddia edilen Tun- celi Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral İsmail Kuru'nun emeklüiğini istcdiği öğrenil- di. Alba> Çillioğlu'nun eşi Gülcan ÇiIIioğlu daha önceki ıddialannı \inele\erek. "Tıpkı ar- kadaşı Eşref Bitlis gibi eşim de öldürüldü" dcdi. Albay Çillioğlu'nun intihar etmeden bir gün önce Tunceli Jandarma Bölge Komutanı İs- mail Kuru ile tartıştıgı ve son günlerde morali bozuk olarak dolaştığı iddia edildi. Çillioğlu'nun bölgeye yönelik polıtıkalan sık sık eleştirdiği ve operasyonlann plansız ya- pıldığını iddia ettiği öğrenildi. Kaynaklar. Al- bay Çillioğlu'nun emrinde 6 bin askerin yanı- sıra. çok sayıda subay ve astsubayın bulundu- ğunu belirterek. şunlan söylediler: "Üzerinde çok btiyük bir sorumhıluk vardı ve geçtiğimİ7 günlerde 3 askeri ve bir astsubayı şe- hit oldu. Bunlar kendisini çok üzüyordu. Tuğ- general Kuru, sertliğiyle tanınır. Çillioğlu'ndan önceki Tunceli Alay Komutanlığı yapan subay da emekliliğini istemek zorunda kalmıştı." Öte yandan Kıdcmli Albay Kazım Çıllioğ- lu'nun eşi Gülcan daha önceki iddialannı tek- rarladı. Gülcan ÇiIIioğlu otopsi sonucu yapı- lan "intihar" açıklamasına boyun egmek zo- runda kaldıklannı belirterek şunlan söyledi: "Eşimin intihar ettiğine inanmıyorum. İnti- har olayına binde bir ihtimal \ermiyorum. Çün- kü o intihar edebilecek kişiliğe sahip değildi. Tıpkı arkadaşı Eşref Bitlis gibi eşim de öldürül- dü. Bunu bildiğim halde otopsi sonucunun inti- har olarak kesinlik kazanması elimi kolumu bağlıyor. Kısacası bu olay da kapatılmaya çalışılıyor. Ben bıraktığı mektuptaki imzanın sahte olduğunu ve tabancasından tek bir kurşun bile eksilmemesine ayrıca hayat arkadaşı ola- rak tanıdığım kişiliğine dayanarak o ölmek is- temedi öldürüldü diyorum. Bu düşüncemden betıi hiç kimse alıkoyamaz. Çünkü alıkoyacak kişiler her ne kadar dediklerim kanıtlanmasa da söylediklerimin doğnı olduğunu biliyorlar." Yeni iddialar Albay Çillioğlu'nun ölmeden önce yazdığı öne sürülen notta tahnfat yapıldığı ken- disine vakın kavnaklarca öne sürüldü. ÇiIIioğ- lu yazdığı notta, "Bu Türklüğün var olma mücadelesidir, bir an önce ve mutlaka geniş kapsamlı düsünmeliyiz" diyordu. Çillıoğlu'na yakın kaynaklar notun üzerinde sonradan bir tahribat şapıldığını asıl \azilan notun ikinci kelimesi olan "Türklüğün" nottakı doğru söz- cük olmadığı asıl sözcüğün "Kürtlüğün" oldu- ğu burada "K" ve "T" harfleri üzerinde tahri- bat yapılarak bu sözcüğün ••Türklüğün' 1 ola- rak değiştirildığini öne sürdüler. "Kundakçı'ya sorun Albay Çillioğlu'nun çalışma arkadaşlann- dan biri adının açıklanmaması şartıyla şunlan söyledi. "ÇiIIioğlu son zamanlarda Asayiş Bölge Ko- mutanı Korgeneral Hasan kundakçı ile sık sık telefonda görüşüyordu. Aralarında zaman za- man sert tartışmalar oluyordu. Sayın Kundakçı Çillioğlu'nun neden intihar ettiğini çok iyi bili- yor. Çillioğlu'na son zamanlarda bölge komu- tanlığı tarafından Tunceli'de operasyon yapı- Iması konusunda sık sık talimatlar geliyordu. Son olarak planlanan bir operasyon vardı. Bu operasyon sırasında bazı sivil hedefler de zarar görebilirdi. Bu konuda bölge komutanı Kun- dakçı ile çelişkiye düştüğünü bütün üst komıı- tanlar biüyordu. ÇiIIioğlu kesinlikle intihar et- memiştir, ama bu intiharın nedenleri vardır. Bunu da Kundakçı ya sorun." Seyfî Oktay, Fatih Cumhuriyet Savası ile ilgili sözlerinde ısrarlı AdaletBakanı:Ben boşkonuşmam • Adalet Bakanı Seyfı Oktay, ANAP ve RP'nin, Fatih Cumhuriyet Başsavcısı Ulaş'a adaylık önerdiği iddiasını yineJedi. Oktay, ANAPlideri Yılmaz'm, iddiayı doğrudan yalanlayamadığına dikkat çekerek, 'Zamanı gelince yine konuşurum. Bağımsız yargıyı ve kişiliğimi hedef alıyorlar.' dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)- Adalet Bakanı Seyfi Ok- tay. ANAP ve RP'nin. İSKİ so- ruşturmasını yürüten Fatih Cumhuriyet Başsavcısı Selim Ulaş'a adaylık önerdiğini yine- lcverck, "Ben boş konuşmam''' dedi. Oktay. ANAP Genel Baş- kanı Mesut Yılmaz'ın. iddiayı yalanlamadığına dikkat çektı. RP grubunun hakkmda ver- diği gensoru önergesinin de TBMM'de reddedildiği otu- rumda, RP ve ANAP'ın, Ulaş'a, milletvekilliği vaadinde bulunup bulunmadığı ya da be- lediye başkan adaylığı önerip önermediği sorusunu ortaya atan ve ikinci bant olayında Mali Şube Müdürü'nün, Ergun Göknele baskı yaptığını savu- nan Oktay, sorusunun amacına uiaştığını sövledi. TBMM'dekı görüşmelerde RP ve ANAP sözcülennin iddiayı reddetme- lerine karşın. Mesut Yılmaz'ın. "Hayır. öyle bir girişim olmadı. Benim bilgim dahilinde yok. Ar- kadaşlarımın öyle bir girişimi olup olmadığını fark etmem la- zım. Ona da ihtimal vemıiyo- nım" dediğine dikkat çeken Okta\. şunlan söyledi: "GÖrüyorsunuz Sayın Yıl- maz, doğrudan yalanlayamıvor. İddia doğnıdur. Ben boş konuş- mam ve bilmeden böyle iddialar- da bulunmam. Tartışmalar baş- ladığından bu yana, yaklaşık 8 aydır susuyorum. 8 aydır, yapıl- madık saldın. söylenmedik söz bırakümadı. Önceki gün ben ko- nuştum. Şimdi, yeniden konuş- maya başlasınlar. Ben zamanı geldiğinde yine konuşurum, bii- diklerimi söylerim." Bu arada. Oktay'ın iddiasını ortaya attığı önceki günkü gö- rüşmelerde. Ergun Göknel'in, ikinci kez sorgulanması için Mali Şube Müdürü'nün kendi- sine baskı vaplığına ilişkın söz- lerine milletvekillerinin tepki göstermediği gözlenirken aday- lık ıddiası ve RP'ye yönelik suç- lamalar TBMM tutanaklanna şöyle yansıdı: Seyfi Oktay - (..) Bant içeri- ğinde. Ergun Göknel'e telefon açarak ricalarda bulunan kişi- ler arasında Sayın Mesut Yıl- maz'ın da bulunduğu anlaşıldı. (ANAP sıralanndan gürültü- ler). sıralanndan alkışlar). Burhan Kara (ANAP) - Kim yapmış. kim yapmış?.. Hüseyin Erdal (RP) - Hırsıza adaylık vaadi olur mu? Temel Gündoğdu (ANAP) - Böyle bir şey mümkün mü. ne diye çamur atıyorsun? Eyüp Aşık (ANAP) - Şimdi halt ettin işte. Temel Gündoğdu (ANAP) - Mesut Yılmaz kadar taş düşsün başına. Oktay - Eğer durum bu ise İSKİ olayı ANAP ya da Me- sutgate haline dönüşmez mi? (ANAP sıralanndan 'dönüş- mez' sesleri). Dönüşür... Bakı- nız savcılanmızın yansızlığın- dan en ufak bir kuşkumuz yok- tur, ama şu husus. mutlaka yüce Meclis'in huzurunda açık- lık kazanmalıdır. RP ile ANAP yetkililerine soruyorum: İSKİ soruştur- masını yürüten savcımıza her iki partiden de milletvekilliği veya belediye başkanlığı adaylık vaadi ya da teklifi yapıldı mı. yapılmadı rru?(SHP ANAP'tan Oktay'a öfke ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Ekrem Pakdemirli, Adajet Bakanı Seyfi Oktay'ın, İSKİ olayıyla ilgili- yönelttiği suçlamalan "hezeyan" içinde yaptığınj sa\unaraİc "Ortadakj gerçekleri balçıkla sıvamak mümkün değildir" diye konuş- tu. . . Pakdemirli, ÎSKI soruştur- masını yürüten Cumhuriyet Savcısı Selim Ulaş'a ANAP'tan adaylık önerisi yapıldığı iddia- •sına ise "Bu partinin hiçbir yöne- ricisi o kişiye ne adaylık teklif etmiştir ne de göreviyle ilgili yo- nım ve yönlendirme yapmıştır. Bu sadece bakanuı saptırması- du-"yanıtını verdi. Özal atamasını yapmamıstı Yargıç albayın hııkıık savaşırnı • Ankara DGM asil üyesi Yargıç Albay Ertan Urunga, cumhurbaşkanının görev ve yetkilerini dava konusu yaptı. Yüksek Mahkeme, davayı görev yönünden kabul ederse Cumhurbaşkaru'nın görev ve yetkileri konusunda içtihat niteliği taşıyacak bir karar verecek. ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Cumhurbaşkanının görev ve yetkilerini kullanırken genış ve mutlak bir takdir yetkisine mi. yok- sa anavasa ve hukukla smırlı bir yetkiye mi sahip olduğu konusu yüksek yargıda dava konusu oldu. Cumhurbajkanının, göre\ ve yetkilerini kullanırken anayasa ve yasalara karşı sorumluluğu açısından da önem taşıyan dava. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde görüşülecek. Yüksek Mahkeme, Ankara DGM asil üyesi Vargıç Albay Ertan Lrunga tarafından açı- lan davayı görev yönünden kabul ederse. tarafsız bir konumda olan Cumhurbaşkanının. yetkilerini kullanırken hukukla ne derece sı- nırlı olduğu tartışılacak ve venlecek karar ıçtıhat niteliği taşıyacak. Askeri Yüksek Idare Vfahkemesı: 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın, 1993 yılında Askeri Yargıtay"a yaptığı üyelik seçimij le ilgili işlemın ıpıalı ıstemıyie açılan davanın. Cumhurbaşkanının görev ve yetkılennın tartışılması nedeniy le. üst kuru) olan Daireler Kurulu'- na göturülmesını kararlaştırdı. ÖzaPın yol açtığı dava - Olaya. Özal'ın. 1993 yılında Askeri Yargıtay üyeliğine yaptığı se- çim yol açtı. Askeri Yargıtay'da boş bulunan 3 üyelik için yapılan seçimlerde Köşk'e bildinlen 9 aday arasında 3. sırada yer alan Yar- gıç Albay Ertan Urunga, ilk ıkı sıradakı adaydan sonra 3. sırada olmasına karşın, özal'ın. kendisini ve sonraki 5 adafl atlayarak 9. sıradaki adayı üyeliğe seçmesini demokratik hukuk de\ leü ılkeleriy- le bağdaştıramadığı için dava konusu yaptı. Danıştay'da açtığı da- va sürerken. Ankara'dan Diy arbakır'a tayin edilen Urunga. işlemın iptalı için Askeri Yüksek İdare Mahkemesi"nde açtığı davayı kaza- nırken Danıştay'daki davası reddedildi. Urunga. Danıştay karannda, yetkıli mahkemenin Asken Yük- sek İdare Mahkemesı olduğunun belirtilmesı üzerine. Cumhurbaş- kanının görev ve yetkilennı de gündeme getiren geniş bir dava dilek- çesi hazırlayarak Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'ne verdi. TURKIYE'Yl SARSAN YOLSUZLUKLAR Dosya adı: TÜGSAŞ, Gürbulak TÜGSAŞ Genel Müdürü Nadir Erol, 10 a Gümrüğü, Kalkınma Bankası, Merkez yakın Merkez Bankası çalışanı. Bankası. Parasal değeri: 20 milyara yakın. Adl ÇJCÇGnlei*: Mustafa Taşar, eski Sonııç: Açılan davalarsürüyor. MerkezBankasıda vurgundankıutıılamadı KEMAL YURTERf akkında çok sayıda yol- suzluk dosyası bulunan kurumlann başında Türkiye Gübre Sanayii leri AŞgeliyor. Kuruma ilışkin dosyalarda. bina kiralamadaki usulsüz- lükler, ihalelerdeki usulsuzlükler ve kuru- ma bağlı Kütahya Gübre Sanayii AŞ'nin milyarlık arazisinin tablo karşıhğı veril- mesi konu ediliyor. İlk dosyaya göre TÜGSAŞ Yönetim Kurulu, 29 Kasım 1990 tarihli toplantısı- nda aldığı 245-8 sayıh kararla, özel bir şahsa ait binayı kurumu zarara ugratacak şekilde kiraladı. Konuyla ilgili savlar Yüksek Denetleme Kurulu tarafından in- celendi. Yüksek Denetleme Kurulu'nun 1991 yılında hazırladjğı raporda, kuruma 81 milyon b'raya yakın zarara yol açan bi- nanın hiç kullanılmadığı belirtildi. Rapor, ANAP hükümeti tarafmdan bekletildi. Koalisyon hükümetinin iktidara gelmesi- nin ardından, Başbakanlık Teftiş Kurulu, Yüksek Denetleme Kurulu'nun raporunu Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na gönderdi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı müfettişleri- nin yaptığı incelemenin ardından Türkiye Gübre Sanayii AŞ (TÜGSAŞ) eski Genel müdürü Nadir Erol ve Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağlayan hakkında dava açıldı. Mahkemeye iletilen müfettiş raporunda, samklann kuruma bağh Kü- tahya Gübre Sanayi AŞ'ye bir bina kira- ladıklan, ancak bu bınanm kullanılmasını sağlamayarak kurumu zarara soktuklan savlandı. Müfettişler, samklann Balıke- sir'e bağlı Savaştepe ilçesinde oturan Ra- mazan Çantal adlı bir kişiden, 4 yıllık kira bedeli olan 81 rnilyon 660 bin lirayı peşin ödeyerek bir bina kiraladıklannı, ancak binanm hiç kullanılmadığını belirlediler. Dosyada adı gecen TÜGSAŞ eski Genel Müdürü Nadir Erol ve diğer sanıklar hakkında Ankara 17. Asliye Ceza Mah- kemesi'nde 1993-80 esastan dava açıldı. TÜGSAŞ ihalesi TÜGSAŞ'a ilişkin bir başka dosya da gübre taşıma ihalesine ait. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu tarafından gerçekleştirilen "özel" inceleme. 26.10. 1990 tarihinde yapılan gübre ihalesine iliş- kin bir dizi usulsiizlüğü gözler önüne ser- di. Dosyada. eski TÜGSAŞ Genel Müdürü Nadir Erol'un, gübre taşıma iha- lesinde bazı firmalan kayırdığı savlandı. Yüksek Denetleme Kurulu'nun raporu 30 Mart 1992 tarihinde Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na gönderildi. Konu, aynca Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından da incelendi. Kurulun, 25 Aralık 1992 tarih ve 92-3 sayılı raporunda şu noktalara dik- kat çekildi: "İhale, pazarlık usulü ile 3 firmaya veril- miştir. Taşunanın yapılacağı güzergah için daha düşük ücret öneren firmalar dikkate almmamıştır. Aynı koşullarda gerçekleşti- rilen ihaleleri göre 14 milyar lira fazla öde- mede bulunuunuştur. İlgililer mevzuata aykırı, basiretsiz tutum sergilemişlerdir." Soruşturmamn tamamlanmasının ar- dından, eski TÜGSAŞ Genel Müdürü Erol ve diğer yöneticiler hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunuldu ve 14 milyar liranın tahsili için girişimler başlatıldı. Tablo karşıhğı arazi TÜGSAŞ'a ilişkin son dosyada da mil- yarlık arazilerinin 5 tablo karşıhğı takas edildiği ileri sürülüyor. Müfettişler, Kütahya Gübre Sanayii AŞ'nin sahip olduğu lojman arazisinin de sanıklar tarafından 5 tablo karşıhğı satıl- dığını saptadılar. İncelemenin tamamlan- • Sahte belgeler ve geri ödemedikleri kredilerle bütün kamu bankalannı zarara uğratan "vurguncular" Merkez Bankasf na da uğramayı ihmal etmediler. Sahte imzalarla düzenlenen — belgelerle. memurlann durumu fark etmemesi üzerine, üst üste lOaynişlemyaparak 1 milyar 609 milyon lirayı götürdüler. • Çok sayıda yolsuzluk olayının yaşandığı kurumlardan biri de TÜGSAŞ. Kurumu zarara ugratacak şekilde bina kiralama, taşıma ihalelelerindeki usulsüzlük ve Kütahya Gübre Sanayii AŞ'nin milyarlık arsasının 5 tablo karşıhğında usulsüz olarak satılması nedeniyle ilgililer hakkında dava açıldı. MUSTAFA TAŞAR- Bakanlığuıda olup bitenlerden haberi yok. masının ardından. sanıklar hakkında, gö- revi kötüye kullanmak ve devleti zarara uğratmak gerekçesiyle Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. TÜGSAŞ'ın bağlı bulunduğu dönemin Devlet Bakanı Mustafa Taşar. konuyla ve kararla bir ilgisi bulunmadığını bildirdı. Koalisyon hükümetinin iktidara gelmesinin ardından başlatılan girrşimler sonucu, yürütmeyi durdurma karan alındı. Kalkınma Bankası'na ilişkin yolsuzluk dosyalannın ilkinde, bankadan sahte bel- gelerle teşvik primi alınması konu edili- yor. Savlara göre İsmet Köprülü. Kemal Sezer, Fanık Köprülü ve Mete Lğur Se- zer'in ortağı olduğu Özel BUim Dersanesi Eğitim Öğretim Yaymcdık AŞ. 18-11-1988 tarih ve 22719 sayılı teşvik kapsamında yaptığı dersane inşaatındaki harcamalan- na karşılık Türkiye Kalkınma Bankası- ndan "kaynak kullanımı destekJeme" pri- mi kullandı. Yapılan incelemeler sonucu. mal ve hizmet ahmı için düzenledıkleri Acar Nakliyat adlı firmaya ait faturalann sahte olduklan belirlendi. Müfettişler, Ali Kaya Karaca adlı kişinin bu faturalan dü- zenlediğini saptadılar ve savlar samklann TCK'nın 345. maddesinden yargılanması istemiyle Ankara 4. Asliye Ceza Mahke- mesi'ne iletildi. Bankaya ilişkin ikinci dosya da sahte belgelerle teşvik primi alınmasına ilişkin. İncelemeler. Rabia Çaltşkan. Ayşe Çahş- kan. Nuri Çalışkan. Latif Çalışkan ve Şe- ref Çalışkan'ın ortağı olduğu Çanakçıoğlu Turizm Ticaret AŞ tarafından işletilen Hotei Spor için Türkive Kalkınma Ban- kasf ndan "kaynak kullanımı destekleme" primi olarak 28 milyon lira alındığını ortaya koydu. Yapılan müfettiş inceleme- sinde. şirketin verdiği faturalann sahte olduğu belirlendi ve sanıklar hakkında TCK'nın 345. maddesi uyannca Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıl- dı. Kalkınma Bankası'na ilişkin son dosyada yine sahte belgelerle teşvik primi alındığı belirtiliyor. Dosyada, Refik Yalçın, Bektaş Çelik ve Vasıf Erdal'ın 25812 sayılı teşvik belgesi ile Türkiye Kalkınma Bankasf nı dolandırdıklan savlanıyor. Yalçın ve Çelik'in. Erdal ta- rafından düzenlenen sahte faturalarla, kaynak kullamm destekleme primi almak için Kalkınma Bankası'na baŞvurduklan ve sahte belgelerle prim aldıklan belirlen- di ve sanıklan hakkında TCK'nın 345. maddesi uyannca Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Merkez Bankası Kamu bankalannı milyarlarca iira za- rara uğratanlar, Merkez Bankası'na uğramayı ihmal etmediler. Savlara göre Merkez Bankası'ndan sahte faturalarla ihracat vergi iadesi aündı. İncelemeler, Merkez Bankası çahşanlan. Semra Oral. Figen Vural, Ali Hava. Mehpare Ataç. Halil Altun. Abdullah Cengiz Sağdıç. Ha- tice Güzel Uzey. Meral Ayan, Bekir Kara- taş. Süleyman Ergönen. Aylin Tüzün, Nil- gül Emeç ve Fatma Demet Köle'nin bir firmaya, belgeleri iyi incelemeden destek- leme primi verdiklerini ortaya koydu. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı ta- rafından yapılan inceleme sonucu, Gök- sun Turizm ve Ticaret Limited Şirketi ta- rafından temsil yetkisiyle görevli kılınan Süleyman İrfan Boran'ın fırmayı temsil edecek imzalann ortaklar kurulu tarafı- ndan belırienmesıni beklemeden. bir ve- kalatneme ile Cemalettin Demir ve Ömer Lütfi Özgen'i \ekil olarak göreviendirdiği belirlendi. Müfettiş incelemesinde, Demir ve Özgen'in. Boran'ın isteği üzerine, şir- ket adına 12 günlük sahte çıkış beyanna- mesi hazırlayarak. dışanya mal satmış gibi belgeler düzenledikleri saptandı. Sanıklann bu belgeler ile. temsile yetkili olmayan kışilcrin imzalannı da taklit ede- rek T.C Merkez Bankası Ankara Şubesi - nden 10 işlemle toplam 1 milyar 609 mil- yon lira tutannda ihracatta vergi iadesi ve destekleme primi aldıklan belirlendi. Sanıklar hakkında sahte evrak düzenle- me suçuyla dava açılırken, banka yetkili- leri hakkında da fırmayı araştırmadıklan ve evraklan kontrol etmedikleri gerekçe- siyle Ankara 14. Asliye Ceza Mahkeme- si'nde kamu davası açıldı. Gümrükte soygun Gürbulak Gümrükleri Başmüdürlü- ğü'nün ait katında bulunan depo iki kere üst üste soyuldu. Müdürlüğün altında bulunan depo iki kere soyulurken yetkili- lerin ne yaptığı belirlenemezken. konu Maliye ve Gümrük Bakanlığı gümrük kontrolörleri ve gümrük muhafaza kont- rolörii tarafından incelendi. İncelemeler. 18Mayıs 1992ve 1 Temmuz 1992 tarihin- de gerçekleştirilen soygunlarda toplam 500 milyona yakın malın çalındığını orta- ya koydu. Müfettişler, soygunculann kim olduklannı bulamadılar. ancak olaylarla "direkt" ilgisi bulunan memurlar hakkı- nda Doğubeyazıt Cumhuriyet Savcılığf- na suç duyurusunda bulunuldu. Yann: Göçmen konutlan