Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT1994 PERŞEMBE
HABERLER
DÜüî
'Hedefsaydambelediyecilik'
SHP Ankara Belediyesi başkan adayı Göymen, başlatılan projelerinyanm kalmayacağını
söyleyerek, "Başkent Ankara'yı her yönden bir dünya kenti olarak düşünüyoruz" dedi
YILMAZGÜMÜŞBAŞ
ANKARA - SHP Ankara Büyükşehir Bele-
diyesi başkan adayı Korel Göymen. seçilmesi
halinde Ankara'yi, siyasal, diplomatik. sanat-
sal ve kültüre)
açıdan bir "dün-
ya kenti"ne dö-
nüştürmeye çalı-
şacağını sövledi.
"Ankara'yı dün-
ya ile bütünleş-
miş, sokaktaki
Ankaralıya ya-
raşır, çağdaş ve
uygar bir kent"
yapmak için ge-
reken bilgi biri-
kimi ve deneyi-
me sahıp oldu-
Korel Göymen ğunu belirten
Göymen. seçileceğine inandığını vurgulaya-
rak. "Bunun için de Ankaralı seçmenin tisrün
seçme niteliğine güvenivorum" dedi.
Ankaralı bü>ük seçmen kitlesinin. kendile-
riyle aynı dünya görüşünü ve çağdaş düşünce-
yipay laştığını söy leven Korel Göymen. "Anka-
ra'nın tarihi kimliğini. laiklik ve cumhurivetle
bütünleşmiş > apısını özümsememiş kişilerin An-
kara'vı >önetme hakları olmadığım" \ urguladı.
80 seçim burosu
1960"lı yıllarda ODTÜ'de başla>an sporcu ve
örgütçii kişiliğini daha sonraki yıilarda bilim
adamı. politikacı ve yönetici olarak sürdüren.
son olarak da Turizm Bakanlığı Müsteşarlığı
yapan Korel Göymen, seçimlere. Ankara il ve
ilçe örgütleriyle birlikte oluşturduklan 80 ayn
büroda hazırlaruv or.
Siyasetçi uzmanlardan oluşan bir seçim ko-
mitesinin •denetiminde çeşitli çalışma gruplan
oluşturan ve buralarda çalışacak kadrolarda
kadın vegençJereağırlık \eren Gö\men, Cum-
hunyet'in seçimlere ilişkin sorulannı yanıtlar-
ken başanlı olacağını önc sürdü \ c "Bilgi. biri-
kim ve deneyimim vanında Ankaralı seçmenin
niteliğine güveniyorum" dedi.
Kendısinden önce belediye başkanlığı va-
pan Murat karavalçın dan başanlı çalışmalar
ve megaprojeler de\raldığını. bu nedenle pek
çok beledive başkan adau gibi "enkaz edebi-
yatı vapmavacağını" belırten Gövmen. Anka-
ra'yı bu haliv le "heyecan verici >e fıziki anlam-
da daha iyi vaşanabilir" btr kcnt olarak algı-
ladığını bclirtti.
Seçilmesi halinde Ankara'M "dünva ile bü-
tünleşmiş bir kent" kimliğıne kavuşturmak için
çalışacağını, sokaktaki"Ankarah'va yaraşır
çağdaş ve uvgar bir kent görünümü kazan-
ması ıçın gereken çalışmalan vapacağmı beür-
ten SHP Büyükşehir Belcdıvesı başkan adayı
Göymen. başlatılmış çalışmalann tümünü ta-
mamlayacağını söyledi. Göymen bunun \a-
nında Ankara"da yaşam kolayüğı, yaşam kali-
tesi ve estetik görüntüye de önem vereceklerinı.
imarlı ve altyapısı hazırlanmış arsalarla konut
sıkınüsma karşı önlem alacaklannı, Batıkent-
te ikinci bir yerleşim merkezi ile Doğukent
adında yeni bir uydu kent düşündüklerini sö>-
ledi.
Korel Göymen, açıklık ve katılımalık ilke-
lerini uygulayarak saydam belediyeciliği ger-
çekleştireceklerini vurguladı.
Ankara >ı "laikliğin ve cumhurivetin simge-
si" olarak niteleyen Korel Göymen. böyle bir
kenti de ancak bu ilkeleri tümüyle benimsemiş
insanlann yönetebileceğini söyledi. Göymen,
bu konuda "Ankara, Mustafa Kemal ve arka-
daşlannın yoktan var ettiği ilk planlı kentimiz.
Bu kent. cumhurivetin öz mantığına inananlar
tarafından kuruldu. Buna karşı olan düşünce >e
akımlar, Ankara'nın bu kimliğine karşı olan ki-
şiler, bu kenti yönetmeye talip olamazlar" dedi.
Erzurum
Dadaşkent'in
RP'li başkan adayı
MHPlirakibini
kurşunladı
KENAN BİLİZ
ERZURUM - Erzurum'un Dadaşkent bel-
desinin Refah Partili Belediye Başkanı Yusuf
Yıldırım, bir televizyon programında kendisini
eleştiren rakibi MHP belediye başkan adayı Ali
Yaşar Turgut'u silahla tarad'ı. Ali YaşarTurgut
yara almadan kurtulurken Yusuf Yıldınm gö-
zaltına alındı.
Geçen yıl ekim ayında belediye düğün sa-
lonunda harem-selamhk düzeni getiren ve
basında verdiği açıklamada balo ve meyha-
neleri kapattığını söv leven Dadaşkent'in Re-
fah Partili Belediye Başkanı Yusuf Yıldınm. ra-
kibi MHP belediye başkan adayı Ali Yaşar
Turgut'u köy meydanında kurşun yağmuruna
tuttu.
MHP adayı Ali Yaşar Turgut, bir süre önce
katıldığı Objektif adlı haber programında Yu-
suf Yıldınm için. "Beldemizde mevhane ve balo
yok ki başkan da kapatsın. Bunlar uydurma"
diye açıklamalarda bulunmuştu.
Aralannda sürtüşme olduğu belinılen
Yusuf Yıldınm ile Ali Yaşar Turgut'un arası-
ndaki kavgaya siyasi olaylann neden olduğu
belirtiliyor. Rakibi tarafından köy meydanı-
nda kurşun yağmuruna tutulan Ali YaşarTur-
gut. yara almadan olay yerinden kaçarak em-
niyet müdürlüğüne sığındı.
Yusuf Yıldınm. önceki yıl da banka borçlan
nedeniyle hakkında dava açan avukata
saldırmıştı.
Basbakan'dan iki temel
Çiller: 1994
çözüm ydı olacak
ÇAYIRHAN /İZMİR (Cumhuriyet) - Baş-
bakan Tansu Çiller, 6 a> önce göreve başladı-
ğında ülkenin gündemindeki birinci sorunu-
nun terör olduğunu, ancak bugün için ekono-
mik sorunlann daha ön planda bulunduğunu
söyledi. Terörle mücadelede önemli adımlar
atıldığını. ekonomik sorunlann da ülkedeki
birlik ve beraberlik anlayışı> la çözülebileceğıni
belirten Çiller. "Ekonomik sorunlan aşacağız,
hem de hiçbir şe> den feragat etmeden. Ne enerji-
den ne vatırımdan kaçmadan aşacağız" dedi.
Çiller. dün Çayırhan Termik Santrah'nın
2x 160 megavatlık üçüncü ve dördüncü ünitele-
rinin temellerini attı.
Çiller İzmir'de
Başbakan Tansu Çiller ve Başbakan Yar-
dımcısı Murat Karayalçın yaklaşık 1 trilyon
212 milyar liraya malolması beklenen Beydağ
Barajı'ran temel atma törenine katıldılar. Ka-
rayalçın burada yaptığı konuşmada, koalisyon
hükümetini "bir şe\ yaprruyor" diye eleştirenle-
rin 1980'liyıllarda tanma hiç biryatınmyap-
madıklannı ve üreticiyi fakirleştirdiklerini be-
lirterek, bu projeyle bölge insanmın daha çok
ürün alacağıru belirtti. Karayalçın, süt üretici-
lerinin "Sütün kilosu 3500, Kola'nın 15 bin lira"
demeleri üzerine "Devlet, süt endüstrisinden, et
ve balıktan, yem sanayiinden çekilmelidir. Ama
devletin yerine üreticiler gelmelidir "dedi.
Daha sonra konuşan Başbakan Çiller.
ANAP'a yüklendi. Çiller, ekonominin "durdu-
ğunu"söyleyenler olduğunu belirterek "Bakın,
açıkça, her zamanki gibi dobra dobra söyleyece-
ğim. Zorluklarımız var. Ama bu ülke büyük bir
ülkedir. Bütün dünya içinde, Avnıpa ülkeleri
arasında en fazla büyüyen ülke bizim ülkemiz.
Altı a> önce hükümetimiz yeni kurulduğunda te-
rör meselesi vardı. Ya bitireceğiz ya bitireceğiz
dedik. Ama bazdarı, 'bunlar terörle basa çıka-
maz' dediler. Bugün sükûnet var. İşte şimdi bu
kararlılığı ekonominin arkasına koyuyorum.
Ekonomik sorunlan çözecek olan yine bizim hü-
kümetimiz olacak. Ama biraz sabredin. Altı
avda bırakıp kaçanlara soruyorum. Sorunları
çözmek için altı a\ veterliyse neden bırakıp kaç-
tılar. Biz bu sorunlan çözeriz. 1994'ü çözüm yılı
yapacağız. Hiç bir şeyden kaçmadan, üzerine
gjderek sorunları çözeceğiz. Bütün bunları ya-
parken de her zaman olduğu gibi menıuru. çiftçi-
yi, işçiyi ezmeyeceğiz"dedi
Mankenler, düzenkdikleri basın toplantısında, mesleklerinin ancak demokratik ve laik devlet düzeninde yaşam alaru buiabileceğini söylediler
Mankenkr: Ne RP'tiyizne desempatizan
İstanbul Haber Servısi - 31 ocak günü. MiIIiyet
gazetesinde \ avımlanan "Adnan Hoca'dan
RP'ye Mank'eıi Ordusu" başlıklı haberle ılgilı
önceki gün, Taksim Vakkorama'da bir basın
toplantısı düzenleven. Başak Gürsoy
Mankenlik Ajansı'na bağlı mankenîer
Şebnem Dinçgör v c Melis Murathanoğlu'
kamuoyununyanıltıldığını önesürdüler.
Basın toplantısında. "Adil düzengerçekten
adil mi?" di> e soran: söz konusu haberin
"gerçek dışı" v e "hay al ürünü" olduğunu
belirten Dinçgör ile Murathanoğlu. Adnan
Hoca'nın müritlerinden bazılannı
"yazuktan"tanıdıklannı\evalnızcaarkadaş
olduklannısö\lediler. Mankenler. Mıllıvet'te
vayımlananfotoğrafta neden yeraldıklanna
ilişkin soruyu. "AltuğBerkervearkadaşl an,
Milliyet'in kendileri>lc özel bir röportaj
vapacağmı sövleyerek bizim de bulunmamızı
istedi. Hepsi bu"şeklinde vanıtlavarak.
şunlan aktardılar: "Mankenler meslekleri
gereği toplumun gözlem odağı. mcdva için ise
haber konusu oluvor. Ancak belirli amaçlarla
gerçek olmayanşevleri kamuoyuna aktarmak
basın özgürlüğüyle bağdaştırılamaz. Bu
nedenle, Adnan Hoca'dan RP'\e Manken
Ordusu' haberi de gerçeklere aykırıdır. Diğer
manken arkadaşlarımızı bilemev iz. ama biz
Adnan Hoca. ya da RP sempatizanı değiliz.
Çünkü mankenlik-fotomodellik mesleği ancak
çağdaş, demokratik, laik devlet düzeninde
y aşam alanı bulabiür. Dinsel temele dav anan
şeriatçı bir devlet düzeninde kadın olarak,
sadece kara çarşaf \ev a renkli çarşaf givsilerini
defîlelerde sunmamız bile şüpheli olacaktır.
Böv le bir düzende kadınların birey olarak
toplum önüne çıkması günah sayılacaktır,
ömeğin Suudi Arabistan'da mankenlik
\ asaktır. Biz her zaman çağdaş, demokratik
düzeni savunduk. Atatürkçü düşünceler vaşam
rehberimiz oldu. Ataturk'ü v ıkamayacaklarını
anlayan bazı güçlerin, Atatürkçü geçinerek,
Atatürk'ü kendi anlav ışlarına uygun bir
biçimde algılamaları \e topluma empoze
etmeve kalkmaları acı olan bir gerçektir."
ESKİ$EHİR
SHP, ANAP'akaptırdığı oylannpeşinde
ÖNDER BALOĞLU
ESKİŞEHİR - Eskişehir bir zamanlar DP'-
nin kalesi oldu, zaman geldi AP'nin. sırası ge-
lincedesosyaldemokratlann... İnsanı belli bir
eğitim düzeyinin üzerindedir.
Nüfusunu işçiler. memurlar ve öğrenciler
oluşturur. Kırsal kesiminin insanı bile orta ka-
rar bir Anadolu kentlisinden farklı bakar
olaylara. Sözün özü, yerleşmiş bir demokrasi
geleneği vardı Eskişeriir'in...
"Vardı" divoruz ta kı "Mal-
kaçoğlu" Fahrettin Cürekliba-
tur -Nam-ı diğer Cüneyt
Arkın- milletvekili olmaya he-
veslenene kadar. Gerçi Mal-
koçoğlu "milletin vekili" ola-
madı, ama 91'de Eskişehir'de
şansı sıfıra yakın olan
ANAP'a 2 milletvekili arma-
ğanediverdi.
Malkoçoğlu bunu becerir-
ken yalnızca artıst popülarite-
sini değil. "öz halkımızdan"
oluşunu. yani Tatarhğıru da
bir güzel kullandı.
Cüneyt Arkın'ın milletvekilliğinden ettığı
biri de 2^eki ÜnaJ'dı. Cnal seçimlere Cevdet
Selvi ile birlikte milletvekili olarak SHP'nin
ikinci sırasından girmış. tercih oylan ile de Sel-
vi'nin üzerine çıkmayı başarmıştı. Ancak "ar-
tisf'e kaptınlan oylar, SHP oylannı seçilme
sayısınm alüna düşürmüştü. Burada
Zeki Unal'ı birinci sıraya taşıyan oylar da Ale-
\i yurttaşlardan gelmişti.
İşte 1991 milletvekili seçimlerinde yaşanan
bu olaylar, J 994 yerel seçimlerine gelindiğinde
partileri yeni denge hesaplanna itiverdi. Bu-
günden yerel seçimlere bu etki altında bakı-
nca. partıler açısından ortaya çıkan durum
şöyle: Büyükşehir ada>ı Aydın Arat, eski Şe-
ker Fabrikası Genel Müdürü. halen PTT
Yönetim Kurulu üyesı... Son bırkaç milletve-
kili seçiminde hep DYPadayıvdı. Kendjsi Bü-
yükşehir adaylığına son anda getırildi. Örgüt-
ten gelen diğer aday adavlannı GİK'te ekarte
etmesi. tabanda buruk karşılandı.
Büyükşehir adayı için sıkıntı \aşayan par-
tılerden biri de SHP oldu. Eskî Milletvekili
onuçta SHP Ankara
yönetimi Abdülkadir Adar aday
olarak belirledi. Söylentilere göre Adar,
"Tatar cemaatinden" icazetliydi ve
Ankara'nın tercihinde bu "garanti"nin
etkisi büyük olmuştu
Çiftelerli İsmail Özen, belediye başkan yar-
dımcısı Abdülkadir Adar ve dişhekimleri
odasının genç başkanı Ahmet Ataç, Eskişe-
hir'den çıkışta. Ankara kulislerinde vanşan
aday adaylanydı. Mevcut SHP'li başkan Se-
lami Vardar, ısrarlara karşın nedense aday
adayı olmadı. Sonuçta SHP Ankara yönetimi
Abdülkadir Adar'ı aday olarak belirledi. Söy-
lentilere göre Adar, "Tatar cemaatinden" ica-
zetliydi \ e Ankara'nın tercihinde bu "garanti"-
nin etkisi büyük olmuştu...
AN AP da hemen bir sürpnz Tatar buluv er-
di. Hem de üniversiteden bir profesör Rıdvan
Karluk. ANAP'ta olaya önce. bir dönem ön-
cesinin belediye başkanı Sezai Aksoy (o da
Tatar) asıldı. Milletvekili kardeşi Hüseyin Ak-
soy'a karşın beceremedi. Çünkü Mesut
Yılmaz'ın sözverdiği söylenen politikayla hiç
ilgisiz işadamı İsmet Erden ortaya çıkanlmıştı.
Ancak sonunda saşgın bir kişiliği olan Erden.
Mesut Yılmaz'a raâmen harcanıvor. adaylık
Prof. Karluk'a kalıyordu. "Birlik'-beraberİik"
gösterilerine karşın ANAP bünyesi dışandan
gelen. üstelik de gecmişte
DYP ile sıkı fıkı olan Karluk'u
hazmedebilmiş değil.
CHPadayı ise eski SHP mil-
letvekili, "BaykaJcı" Zeki
Ünal.. O da gücünü Alevi oy-
lanna dayandırma iddiasında.
Eskişehir'de son milletvekili
seçimlerinde 40 bin oya yükse-
len DSP ise iddialı hazırla-
nıyor seçimlere. Adaylan Es-
kişehirli. ancak Ankara"da
Maliye BakanlığYnın üst dü-
zey bürokratlanndan DSP'-
nin umudu: SHP \e CHP'deki
dağınıklık ve adayırun bürok-
rasiyi, ekonomiyi bilir özelliği. Mevcut oy-
lannı yüzde 20-25 dolayında arttınp, aradan
sıynlma iddiasında...
Eskişehir'de Refah da belirleyici bir güç ola-
cak. Adaylan Nihat Bilgiç, eskilerden beri
partinin içinde. Onlar da DYP ve ANAP'taki
aday sıkıntısına bel bağlamış durumda...
Kısacası ilginç bir seçim yaşayacak Eski-
şehir. 27 Mart'a kadar köprülerin alündan
akacak sulann özelliğini şimdiden belirlemek
olası değil ama. iri partilerin dışında kalan
ufak tefeklerin bir sürpriz yapması hiç de
olasılık dışı değil.
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Bol TV'li Yıllar
özel TV'lerin Türkiye'de yayıma başlamasından bu
yana iki yıl geçti. Herkes evindeki beyaz ekrana 25'e ya-
kın programı çağırabiliyor ve bütün akşamı kanaldan
kanala atlayarak geçirebiliyor. Sabun köpüğü dizilerden
ve kabak tadı veren en bayağı gülmece-güldürmeceya-
pımlarından tutun. vurdulu kırdılı cinayetfilmlerine, mi-
nik sayıda da olsa müzik ve sanat programlarına kadar
her şey var.
Sadece yerli kanallarda dün neler gösterildiğini me-
rak eder misiniz? Oturdum saydım: 52 tane konulu film,
31 tane pembeden maviye dizi film; 22 eğlence, yarış-
ma, burç vb programı, 21 müzik, 30 çizgi film ve çocuk
programı, 28 haber, haber araştırma ve söyleşi progra-
mı; 9 spor, 3 talk-show, 8 kadınlara yönelik yemek, sağlık
vb programı; 3 hayvanlar dünyası. 2 bilim ve teknoloji
programı.
Yabancı TV'leri de üzerlerine katarsanız, günlük film
sayısı 75e rahatçaçıkar
TV'lerin en çok seyredildiği akşam saatlerinde gülme-
ce programları, para dağıtılan yarıŞmalar, filmler konu-
yor... Bilim programlarından biri sabaha karşı 2'de,
diğeri 9.30'da.
•••
TV kanalları sayesinde bu iki yıllık süre içinde toplum-
sal hayatımızda önemli değişiklikler oldu. Bunlardan
bazılarının altını, artılarıyla eksileriyle şöyle çizebiliriz:
Tutkunluk ve aptallıklar: TV-Kolikler yaratıldı. Tutkun
izleyiciler günde ortalama 4-5 saat ekran başında oturu-
yor. Program yapımcıları, özellikle ev kadınlarını sabah-
tan akşama ekran başında tutmak için kendi programla-
rı konusunda hediyeli sorular hazırlıyor. Kazanmak için
kaçırmadan izlemek zorundasınız. Yazık değil mi?
Bol haber: Habere meraklıysanız, kanaldan kanala
atlayarak dünyada olup biten neredeyse herşeyi izleye-
biliyorsunuz. Ingilizce, Almanca, Fransızca, ispanyolca
ve îtalyanca dinleyebilir, seyredebilir, dil zevkinizi sür-
dürebilirsiniz. Olumsuzluk, sahiplerinin ticari çıkarlarını
koruyucu ve rakiplerini batırıcı haberciliği(l) başlatmala-
rında. Bu konuda rezillik bazen diz boyu.
Farklı görüşler: Ekranlar değişik düşünce ve görüşle-
re iyıce açıldı. Bütün kanalların kullanıldığı varsayımıy-
la, demokratik bir fikir ortamı. düşünce forumu yaratıldı.
Farklı düşüncelere, yaşam tarzlarına belli ölçülerde ka-
pılar açıldı.
Katılımcılık: Halk, en alt tabakalar dahil, ekrana girdi.
Stüdyoda seyircı olarak. yarışmalara katılımcı olarak,
hatta program konusu olarak.
Kalite ve içerik: Bazen mercekle aramak gerek. Bu '
açıdan bakılınca TRT hayli üstlerde dolaşıyor ve hele 2.
kanalında sanat ve kültür programlarıyla parıldıyor...
TGRT bile hayvanlar dünyası, Kaptan Cousteau gibi gü-
zel belgesellere ve bilime yer verirken; Shovv, atv, In-
terstar. Kanal 6 gibi adını en çok duyduğumuz TV'lerde,
belgesel bir filme rastlayamazsınız. sanat ağırlıklı bir
haber programı da bulamazsınız.
Film yönetmenlerimizı kaliteli filmler yapmamak ve
beğeni düzeyi düşük filmler çevirmekle suçlayan dünün
sinema eleştirmenleri, bugün TV yöneticisi rolünde, ay-
nı yönetmenlerimizi bu defa çok düzeyli filmler yapmak
ve halktan kopmakla eleştiriyor!
Senaryo yazarlarına şöyle diyorlar: "Seyirci kan isti-
yor. Erkeğin şöyle kadını tutup duvara çarpacağı ve
duvarda kan izleri et parçaları görebileceğimiz sahne-
lertasarlayın!"
Onlara göre, kalitenin, iyi ıçeriğin, düzeyli konuşmala-
rın, güzelliklerin, estetik değerlerin burada yeri yok! TV'-
lerin çoğu arka sokak yaşamına, geleneklerine, düşün-
cesine, diline teslim olmuş durumda!
Rekabet: TV de rekabet en iyi, en güzel program yap-
maya yol açmıyor. Rekabet, tersıne en pespaye güldürü
programları. dizi filmler vb. doğuruyor. Çünkü hepsi ra-
ting, yani en çok izleyiciye sahip olmanın peşinde. Bu
amaçla yapılmış programların esas olarak alt-kültür dü-
zeyini içermesi gerektiğini düşünüyorlar. TV'lerin birbi-
rinin kuyusunu kazması da toplumda ticari alanda vahşi
rekabeti körüklüyor.
Beyinsel-ruhsal eğitim: TV yapımcılarının beyinlerin-
de hiç bir süzgeç yok. Halkın ilgisini çeker düşüncesiyle
ne kadar it kopuk, ne kadar geri düşünce. hurafe, inci-
cinci gibi pislikler varsa hepsi ekrana doluşmuş durum-
da. Insanlar buna layık mı?
Günde 75 filmde en az 75 cinayet işleniyor. Vampirler
geceleri kol geziyor. Bu programların başta çocuklar ol-
mak üzere yetişkinlerin de ruhsal konumlarını olumsuz
etkilediği bilimsel olarak kanıtlanmış durumda.
Kültürü, sanatı, bilimi, eğitimi günlük programlarda
zorunlu kılacak TV yasasını umutla bekliyoruz.
Seçlm kazanı
Enişteaday olunca...
1SPARTA (Cumhuriyet) -
SülevmanDemırel
Cniversıtesı Rektörü Prof.
Dr. Hasan Gürbüz,
Isparta'nın Sütçüler ilçesinde
DYP'den beledive başkan
adavı olan eniştesi Adnan
Şavkan'ı desteklemek üzere
üniversitekampusundan 120
kilometre uzaklıkta o\
kullanacak. Gürbüz'ün
kendisı ve eşi\ le birlikte bazı
yakınlan da Sütçüler seçmen
kütüğüne > azılı v or. eniştcv e
"4-5 O) fazla çdisın" diye.
Hatta öyle ki İstanbul'un
Fatih semtınde oturan
Sütçüler \ e Yoğurtçular
Derneği Başkanı Mehmet Ali
İncede27Mart'ta vaklaşık
750 kilometre yolu aşıp
enişte aşkına Sütçüler'de
olacak. Prof. Hasan Gürbüz.
Sütçülerli. Sayım sırasında
da rastlantı olarak
oradaymış. Sütçüler'de
sayılması doğal. ama sürekli
görev yaptığı bir adresi
varken Sütçüler seçmen
kütüğüne yazılı olması pek
doğal olmasa gerek. Hele bir
de işin içinde aday bir
"enişte" varken. Ama işin
asıl ilginç yani, bundan sonra
başlıyor. CHP Sütçüler İlçe
Başkanı Mehmet Kızil,
Rektör Gürbüz'ün görev
yerinden 120 kilometre
uzaklıkta oy kullanmasına
"içi elvermediği için"
Sütçüler İlçe Seçim
Kurulu'na başvuruyor.
Başvurusuna ilçe Seçim
Kurulu Başkanı Hakim
Dursun Kaya "Önemli değil.
\akti de geçti" yanıtını
venyor. O>sa takvimlero
gün 28 Ocak 1994ü
gösteriyor. CHP. işin
arkasını bırakmı\or. bu kez
de İl Başkanı Kasım Tamer
Tokuç iadeli taahhütlü bir
mektupla uvanyor. Sütçüler
Seçim Kurulu'nu. Tokuç'un
elindemektubun31 ocakta
ilçe seçim kuruluna
ulaştığına daır pusula var.
ancak kuruldanyanıt yok.
CHP İl Başkanı Kasım
Tamer Tokuç, ilçe seçim
kurulunun tarihin geçtiğini
öne sürerek başv uru> u
geçersiz kabul ettiğini
sövlüyorve şöyle
konuşuvor:
tt
4-5oy önerafi
değil, ama mesele prensip
meselesi. Bu insanlar siyasal
düşüncesi belli insanlar. Böyle
davranmalan da doğal. Bu
Türkive'ninkaderi
maalesef." M HP kökenli
olan Rektör Gürbüz'ün
şimdi Süleyman Demirel'e
çok bağlı bir DYP'lı
olduğunu söyleyen
Tokuç'un biryakınmasıda
Süleyman Demirel
Üniversitesi ile ilgili.
Üniversitede sol düşünen ve
düşündüğünü cesaretle
söyleyebilen tek bir öğretim
görevlisinin bile
bulunmadığını belirten
Tokuç, "Maaleseföğretim
üyeleri partimizle iüşki bile
kuramıyorlar. L niversite
Isparta'yalayık
demeyeceğim, ama adına
layık bir ş apılanma içinde"
diyor.