Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7ARALIK1994 ÇABŞAMBA
14 KULTUR
Abidiıı Dino'yuanarkenNEDİM GÜRSEL
Abidin Dino, yalnızca buyuk bır sanatçı
değıl. yakın bır dosrtu benım ıçın Ara-
mızdakı yaş farkma rağmen, Pans'e gel-
dığım 1972 yılından bu yana. evını ve
gonlufıu bırçok Turk'e açtığı gıbı bana da
açmiştı Dınolarla (Abıdın ve Güniz'le)
uzun yıllar bırlıkte olrna mutluluguna er-
dım Benım ıçın Pans'te ıkıncı bır aıle gı-
bıydıler Evlenne ılk gıcjtşımı anımsıyo-
rum Turkıye'de 12 Mart fırtınasının bu-
tun kıyıcılığı \e bağnazlığıyla estığı do-
nemdı Uç delıkanlının ıdamlannı onleye-
bılmek ıçın bır şeyler yapabılır mıyız dıye
Ataol Behramoğluıle bırlıkte gıtmıştık
Saınt-Mıchel Rıhtımı'nda Max Ernst'ın
eskı atolyesınde oturuyorlar Ikı guzel ın-
sandılar Guzın'le Abıdın. dostluğa, sevgı-
ye. tartışmaya, edebıyat ve sanata gonul
vermış, dunyaya alabıldığme açık ıkı sur-
gun
Çok sık goruşurduk Nâzım'ın Stalin
uzerıne yazdığı şıırının tümuyle yayım-
lanmasına ona>ak olmama dek surdu
dostlugumuz, sonra aramız bıraz açılır gı-
bı oldu Oysa Nâzım Hıkmet uzenne gı-
nştığım genış kapsamlı çalışmayı yakm-
dan desteklemışler, benı cesaretlendırmış-
lerdı
Annemı >ıtırdığım gecenın ertesınde
Guzın, Istanbul'a telefon edıp başsağlığı
dıledı Pans'e donduğumde bıraktığımız
yerden devam ettı dostluğumuz. hıçbır şey
olmamış gıbı Yırmı yıl boyunca Guzın ve
Abıdın'le çok sık bır arada oldum. çok
guzel gunler, geceler yaşadım
Abıdın Dıno, ressam ve yontuculuğu-
nun yanı sıra çok lyı bır yazardı da Onun
bu yonu ne yazık kı yetennce ele alınma-
mıştır Fikret Mualla uzenne vazdığı kıtap
yayımlandığında aynntılı bır değerlendır-
me yapmıştım bır gun dığer yazılanndan,
basılmayan 'Kel' adlı tıyatro yapıtından
da soz etmek ıstenm
Uslubu olan. çok kulturlu \e yeteneklı
bır yazardı Abıdın Resmını, bu alanın uz-
manlan değerlendıreceklerdır elbet Ben
kendı payıma sanatını yakından ızledığım
ıçın Dıno'nun sureklı devınım halınde bır
sanatçı olduğunu soylemekle yetınmek ıs-
tıyorum burada "Onda değişmeyen tek
unsur değişmeydi" dıyebılınm Her done-
mınde eşsız renkler, ancak yaratıcı bır res-
samın elınden çıkabılecek ozgun bıçımler
sundu bıze
Abıdın Dıno'nun yazarlığıma emeğı
geçmıştır Yalnızca Nâzım Hıkmet uzenne
>aptığım araştırmalara degıl, oyku ve ın-
celemelerıme de Oykulerımı yazılma
aşamasındayken okur, eleştınr. benı cesa-
retlendınrdı
Çeşıtlı ulkelerde yayımlanan kıtaplan-
mın kapaklarını, grafık duzenlennı ço-
ğunlukla o yapmıştır Gerçek anlamda bır
dost, çok uygar bır msandı Abıdın Bey
Her an telefon edıp evıne gıdebılırdınız
Yaptığı son resımlen buyuk bır alçakgo-
nullulukle gosterır, goruşunuzu s>orardı
Hep bır şeyler tartışmaya, durmadan uret-
meye, yenı bıçım arayışlarına yoneltırdı
sızı Bır sure arayıp sonmazsanız o telefon
eder, ıncecık sesıyle "Göreceğimiz gekii"
derdı <\nısı hâlâ o denlı yakın, evımın du-
varlannı boydan boya kaplayan resım \e
desenlen oylesıne canlılar kı bır yıl sonra
bıle olumune ınanamıyorum Sızı
gorecegım geldı Abıdın Bey
Bir mutluluk
buluşması...26 Kasım 1992 Galerıe heılle du Tempie fParıs)
"4bıdın Dino, bu sergîsi için çok çalıstı ve üzerine
titizlikle eğildi. Yası ve sağlığı nedeniyle son sergisi
duygusuna mı kapıldı acaba " demıstı galenmn ı one-
tıc ılennden Claıre Kabul etmesı guç olan bu dusunce
tam olarak ger^ekleşmedı fakat Mart 1993 te Tuıkı-
\ede ci(tlan "Aklakara " ısımlı resım sergısı de bu go-
ruşu tamamen sılemedı 26 Kasım 1992 de Parıs te açı-
lan bıı sergısı hazırlığında \e açılısmda bulunduğu son
sergısı oldu Parıs ın \ava \e taşıt trafiğınden oldukça
çokpa\ alan Rııe Rıvalı \e bıtısık olan Vıeılle du Temp-
le Sokağı nda sırın bır galerı bu tarıhle pek çoA Turk,
Fransız \e çesıtlı mılletlerden ınsanları konuk ettı Ora-
dakı buluşmamn ortak noktası \e mutluluk kaınagı bıı-
\vk bır ressam olan 4bıdm Dıno nun son <,alısmalannı
ızlemekten ote buvuk bır ınsan olan Abidin Dıno nun
\anında olmaktı Ressamlar tnatrvcular doktoılar
dıplomatlar oğrenc ıler aruştmnaı ılar gazetectler tele-
\ız\oncıdar Abıdın Dıno nun etrafında\dılaı Konusıı
"Yiızler" olan bu sergının açılısına gûlumse\en banş
dolu vıızler hahmdı Belh tum bu ınsanlar \e orada ol-
ma\an bınlerce kısı çerçevelerın arasmdakı Abıdın Dı-
no nun dostluk dumasında modellık \apnordu Belkı
de onun dostluk dumasma kendı guzel modelleı ını
oluşturuwrlardı KEREM SALTUK
Polonyalı
yönetmen
Szajna
Türkiye'de
Kültür Servisi - Şehır Ttyatrola-
n bugunlerde, Polonyalı ressam,
oyun >azarı ve yönetmen Josef
Szajna'yı konuk edıyor Beklan
Algan'ın Goethe'nın "Fausfun-
dan yola çıkarak hazırladıgı "Fa-
ust'95" adlı projenın on çalışması
ıçın Turkıye'ye gelen Szajna, 13
aralık tanhıne dek Tıyatro Araş-
tırma Laboratuvarı nın konugu
olacak Sanatçı, Şubat 95'te sergı-
lenecek olan "Faust'95"ın yonet-
menı Beklan Algan. oyuncuları
Ayla Algan ve Erol Keskın ıle bır
sure bırlıkte çalışacak
1971 yıhnda "Fausfu sahnele-
yen Szajna, bu kez oyunun senog-
rafısını (çevre duzenı, gıysı tasa-
nmı \e metnın dramarurjısı) ha-
zırlayacak Faust'u "romantik de-
ğil. doguştan başkaldıran bir kah-
raman" olarak tanımlayan Szaj-
na. "Dekorun bir dış oğe olmak-
tan kurtulup oyunun insansal ya-
şamı içinde bir koL bir göz, bir ku-
lak, bir ses, bir beyin işlevi kazan-
masını istivorum. Ben tiyatroyu
işitmekten çok görüyorum" dıvor
Bilar'm
seminerler
dizisi sürüyor
Kultür Servisi - Bılar Istan-
bul'un duzenledıgı 'Sonbahar
Dönemı' semınerler dızısı 31
ocak 1995 tanhıne kadar devam
edıyor
Bu çerçevede yarın saat
18 30'da Semra Somersan dort
hafta surecek yenı bır semınere
başlayacak "Etnik Gruplar,
Azınlıklar ve Turkiye" konulu se-
mıner dızısınde Somersan, etnıkı-
te konusundakı farklı goruşlerı
tartışacak ve Turkıye'de yaşayan
etnık gruplar ve azınlıklan öz ola-
rak ınceleyecek
Aynı saatte Cem Kum "Askeri
Tarih" semınennde "Ateşi Ateşle
Şöndunne: Asker Duşiınurter ve
Örgütçüler" konusunu ele alacak
Saat 20 00'de ıse Oruç Aru-
oba'nın "Uzun Sürmüş Bir Gii-
niın Akşamı" ve Aziz Başan'ın
"Öznel Bir Arayış: Türk Kiinliği"
semınerlen gerçekleştınlecek
Cuma gunu saat 19 00'da tartış-
malı bır şekılde yurutulen
"Özal'dan Boyner'e Yeni Libera-
lizm" semıner dızısınde Aziz Ko-
nukman ve Mustafa Sönmez
"ÖzeUeştirmeden Kıiçülen Devle-
te Neo-Liberal Ekonomi Polirika-
lan" konusunu ele alacaklar
Panayot Abacı'nın verdıgı "Yu-
nanca ile Tanışaüm" semınerlen
ıse pazartesı ve cuma gunlerı
devam edıyor
Nazik, hoşsohbet ve zekiAnadolu efendisinin ikiçehresi
Prof.Dr.JALEBAYSAL
Reşaf Nuri.25 Kasım 1889'da Is-
tanbul'da dogmuş. 7 Aralık 1956"da
kanser tedavısı ıçın gıttığı Lond-
ra'da olmuştur Mezan Istanbul'da,
Karacaahmet'tedır Çocukluk ve ılk
gençlık >ıllannı. asken doktor olan
babasının vanında. Anadolu kasa-
balannda geçırdı Ilk ve orta oğre-
nımının bır kısmını Çanakkale'de
gordukten sonra tzmır Frerler Mek-
tebı'nde okudu 1912'de Istanbul
Darulfünunu'nun Edebıyat Bolu-
mü'nden mezun oldu
Eserier eşi tarafindan
yeniden basıldı
1913'te Bursa Sultanısı'nde Fran-
sızca oğretmenı olarak hayata atıl-
mış, ogretmenlık hayatına çeşıtlı
okullarda devam etmıştır 1931 'de
Mıllı Eğıtım mufettışı olmuş, 1939-
1943 yılları arasında Çanakkale
mılletvekıllığınde bulunmuş
1954'te Pans kultur ataşelıgıne getı-
nlmış, sonra da emeklı olmuştur
Yazı hayatına, "Eski Ahbap" adlı
uzun hıkâyesını yayımlayarak
1917'debaşladı 1918 yılı ıçınde tı-
yatro eleştınlen ve araştırma yazı-
lan yayımladı. bunlann yanında ba-
zı dergılerde hıkâyelerı de çıktı
1922'de Çalıkuşu romanının Vakıt
gazetesınde tefnkası ıle unu genış
bır çevreye yayıldı
Yazar
•Reşat Nuri'nin bütün eserlerinde dekor olarak taşra kasaba ve şehirleri,
çevre, tip, çeşitli sorunlan ve görüşleri ıle Anadolu atmosferi görülür.
Güntekin, Meşrutiyet döneminin, cumhunyetin kuruluş yıllannın ve 1956'ya
kadar bundan sonrasmın tanıkhğını yaptı.
ve öğretmen Reşat Nuri Güntekin
Yazdığı. çevırdıgı, kıtap bıçımıne
gırmış veya dergı, gazete sayfala-
nnda. tıyatro repertuvarlannda kal-
mış eserlennın toplamı 100'u bul-
maktadır Çevınlen arasında Emile
Zola'dan "Hakikat" ve bır Fransız
yazardan "Hazreti Muhaınmed'in
Hayatı" vardır Eserlennın tam lıs-
tesı Türkan Po>raz ve Muazzez
Alpbek'ın ortak ya>ınları "Reşat
Nuri Güntekin, Ankara, 1957"de
görulebılır Eserlennın tamamına
yakın bolumu. olumunden sonra eşı
tarafindan venıden bastınldı
Behçet Necatigil, "Reşat Nuri'nin
butun eserlerinde dekor olarak taş-
ra kasaba \e şehirleri, çevre, tip, çe-
şitti sorunlan ve görüşleri ile Anado-
lu atmosferi görülür" dıyor (Behçet
Necatigil. Edebıyatımızda tsımler
Sozluğu Eklerle 14 basım Istan-
bul, Varhk Yaymlan, 1991)
Reşat Nuri Güntekin, ınsanları,
çevre koşullan ve sorunlan ıle Ikın-
cı Meşrutiyet donemının, cumhun-
yetin kuruluş yıllannın ve 1956'va
kadar bundan sonrasmın da tanıklı-
gını yaptı
Roman ve hıkâyelerınde hem
duygusal hem toplumsal bır bakış
sergıledı Dogal ve canlı, sağlam
Turkçesı, duygusal tavrı, aydınlar
yanında az okumuşlarca da çok çe-
kıcı bulunmasını sağlamış çok ge-
nış bır okuyucu çevresı bulmuştur
•Reşat Nun Güntekin,
1913'te Bursa
Sultanisi'nde Fransızca
oğretmenı olarak hayata
atılmış, öğretmenlik
hayatına çeşitli okullarda
devam etmıştir. 1931 'de
Millı Eğıtim müfettişi
olmuş,
1939-1943 yıllan arasında
Çanakkale
milletvekilliğinde
bulunmuş. 1954'te Paris
kültür ataşelıgıne
getınlmiş, sonra da
emekli olmuştur.
Safdenınca bır ıdealızm ve roman-
tızm omeğı veren okul pıyeslen dı-
şında, dıkkatlı gozlemcılığı, zekâsı.
espnsı, ınsan anla>ışı ve ınsancıllı-
ğı, yargılama gucu ve hoşgorur gu-
lumseyışı ıle Turkıve'nın Çeho-
vu'dur dıyebılınz
Reşat Nun'nın yazarlığından bır
ornek vermek ıçın, "Yeşil Gece"yı
seçtım Karayobazlığın, softalığın,
hurafecılığın. dındarlık perdesı altı-
na gızlenen yalancılıgın ve duzen-
Reşat Nuri Güntekin
bazlığın, bunlann yanında da halıs
ve temız Muslumanlığin ne olduğu-
nu Turkiye koşullan ıçınde somut
olarak gorebılmek ıçın başvurulabı-
lecek en ıvı kıtap, "Yeşil Gece"dır
(Reşat Nun Güntekin Yeşil Gece
tkıncı basılış Istanbul Inkılap ve
Aka Kıtabevlen. 1963)
"YeşU Gece", Şahın adlı bır ko>lu
çocuğunun havat hıkâ>esını anlatır
Babası olen. memleketınde yoksul
bır ıhtıyar anasından başka kımsesı
kalmayan Şahın, anasını beslemek
ıçın bırkaç ay çobanlık eder, fakat o
vakte kadar devam ettığı medrese-
dekı hocalan çocukta bu>uk ıstıdat
gordüklennden zıvan olmasını ıste-
mezler
Jstanbul'da bır medresede oğrenı-
mını surdurmesıne yardımcı olurlar
"Kendi haline bırakılsavdı hayatin-
dan memnun bir çiftçi veya çoban;
buyuk vakalar ve meseleler karşısın-
da birçok ilim ve idare adamlann-
dan daha sağlam hukumler verdiği-
ni görup şaşrığımız halk adamlann-
dan biri olurdu." (s 15)
Zihnindeki korkunç sualler
Zekı. akıllı. duşunen ınsan olarak
Şahın, Istanbul'dakı medresede, ho-
caları, muderrıslen. softaları, sınıf
arkadaşlannı, onlann dar ve karan-
lık ıç dunyalannı tanıdıktan sonra
yavaş kavaş kuşkulara kapılır, zıh-
nınde korkunç sualler uvanır
"En eski tarihlerden beri din, da-
ima zulme ve fesada alet olmuştur.
Asırlardan beri veşil ordunun geçti-
ği verierde ebedi bir yeşil gece hu-
kum surmuştür... Bir kanun ki ebe-
diyyen fena tatbik edilir. cins cins su-
iistimallere, zulumlere âlet ve vesile
olur, o kanunun doğruluğundan ve
kanun koyucunun yuksek kudretin-
den şüphe etmek caiz olmaz mı?"
(s 26-27)
Bıraz daha ılenye gıder.
"Demck ebedî hayat muhakkak
değildi. Bu dünvada sevilip kaybedi-
len, istenip ele geçirilemeyen şeylere
başka dunvada kâvuşmak umidi de
zavıftı. fnsan, bin mihnet içinde ka-
padığı gozlerini belki başka âleme
açmayacak ve daundan duşmuş bir
kuru yaprak gjbi toprakta çuruyııp
gidecektL" (s 27-28)
Kahramanımız Şahın. bunalım-
dan kurrulmak ıçın hocalanna, on-
lardan daha buyuk mudemslere, en
sonunda "Nizâ-ı İlm u Din"vazanna
(Ahmet Mıthat Efendı nın Draper
çevırısı anılıyor) kadar her tarafa
başvurur Reşat Nuri'nin. adını an-
madan tanımlamasını verdığı Ah-
met Mithat Efendi şoyle der
"Derdini anlamadım sanma MoJ-
la. itikat inkılâbı inkılâpların en
buhranlısıdır. Hemen Allah muinin
otsun." (s 31)
Sonunda Şahın Efendı şoyle du-
şunur
"Akıllara, vicdanlara, şimdiye ka-
dar hep bu medreseden yetişenler
rehberlik ediyorlardı. Bu adamlar
memlekete karanlıktan gayn ne go-
turebilirlerdi ki?" (s 34) Ve şu nok-
taya ulaşır
"V ıllar geçtikçe bu; kimse ile da-
vası olmavan. her şeyi hoşgoren. şen,
şakacı, munis softada bir ikinci çeh-
re gorundu: Muallimliğe yeni bir
din gibi inanan. onun mukaddes aş-
kına için için yanan, ateşli bir havari
çehresi." (s 38)
"Hayatlanmızın akıberi meşkûk».
Olduğümuz dakika karanlık bir
uçunıma vuvarla-
nıp gidecegiz... Bi-
naenalevh. hem-
cinsimize hizmet
etmek istiyorsak
onlara bu kısa ha-
yatı insanca bir tatlılıkla geçirtme-
nin çaresini bulmalıyız... Okuma-
yan. anlamayan insanlann mesut ol-
malarına nasıl imkân verilir?"
(s39)
"En iyisi şu ki çocuklara yalnız
müspet bilgileri oğretmekle iktifa et-
meli. Bu nevi bilgileri iyi hazmetme-
nin neticesi olarak insanda doğacak
kanaat hiç şuphesiz kanaatlann en
iyisidir." (s39)
Boylece Şahın Efendı medreseyı
bırakıp Darulmuallımı'ne gırer
"İlkmektep" hocası olur Bır Ana-
dolu kasabasında kendısının ve bu
kasabanın acıklı kadennı yaşar
"Yeşil Gece" bıze Reşat Nuri
Güntekin ktşılığınm ana damarla-
nndan bınnı de açıklamaktadır Oğ-
retmenlık1
Bu damar, bır oğrencıyı anlatı-
mında en açık, en keskın bır bıçım-
de kendını bellı edıyor
"Namık ismindeki bu çocuk, ateş
gibi bir şeydi... Her şeyi anlamak is-
ter, içindeki yaşamak zevki taze bir
kay nak gibi sebepsiz sevinçler. kah-
kahalar, yaramazlıklarla durmadan
akıp taşardı." (s 75)
Reşat Nuri ye bu kıbar. nazık,
sevımlı, hoşsohbet. akıllı ve zekı
Anadolu efendısıne, bu değerlı oğ-
retmene, ulkemız adına. san-
dığımızdan çok daha fazla şey borç-
luvuz
Abidin Dino anıkyor
H Kültür Servisi - Abıdın Dıno
olum yıldonümünde Galen Nev -*
tarafindan hazırlanan bır dızı
etkınhkle anılıyor Bugun IstanbuL
Galen Nev'de açılacak sergıde J
sanatçının "Bu Dunya",
"Yalınlar","Çıçekleme","Alakar
ga" ve "Bıçımden Öte" ' |
dızılennden seçılmış önıekler yer 4
alacak Aynca yıne bugun Maçka *
Mıllı Reasurans konferans '''
salonunda saat 15 OO'te, Canan
Gerede'nın çektıgı Abıdın Dıno '
belgeselı gostenlecek, fılmden ''
sonra da Yaşar Kemal, Zeynep
Oral ve Coşkun Aral'ın katıldığı "*
bır konferans yapılacak Yıne ''
Mıllı Reasurans'ta Bennu *•'
Gerede'nın, Abıdın Dıno '
fotoğraflan sergısı de ay sonuna '
kadar ızlenebılecek Ankara '
Galen Nev 'de ıse bugun '
sanatçının "Işkence Desenlen"
sergısı açılacak
PBVden Türk Dil
Kupumu'na kınama
• Kültür Servisi - PEN Yazarlar
Dernegı Başkanı Şukran
Kurdakul, Turk Dıl Kunımu'nun
kımı yayınlannın cıddıyetten ve
sorumluluktan uzak, yanlı,
bılımsel ve dıl yanlışlanyla dolu
olduğunu one surerek, kurumun
uye ve yonetıcılennı kınadı
Kurdakul, yaptığı yazılı
açıklamada, 12 Eylul'den sonra
"Devlet daıresı olarak" yeniden
kurulan TDK'nın amacının, ılgılı
yasanın 36 maddesıne göre,
"Turk dılının oz guzellığını
meydana çıkarmak, onu yeryuzü ,
dıllen arasında degenne yaraşır
yukseklıge enştırmek" olduğunu
belırterek, şoyle dedı "Ne yazık
kı, TDK bu amaca ters duşen
yayınlar yapagelmıştır Bunun
başlıca orneklen ımla kılavuzu, ',
Turkçe sozluk ve şu sıralarda '
yayımlanan Okul Sozluğu'dur
Basında, bu yayınlan konu alan '
uzmanlar tarafindan yazılmış '
yazılara, uyanlara, eleştınlere sık ''
sık rastlanmaktadır Yazım f
yanlışlan, bılgı yanlışlan, tanım
yanlışlan, kokenbılımsel yanlışlar'
ve eksıklıkler, orneklenyle ortaya
konmaktadır TDK uye ve
yonetıcılennın, Turk dılının '
gelışme çızgısını genye doğru
yonlendırmeye. Turk dılı
oğretımını çıkmaza sokmaya, ,
Turk okurunu Turk yazanndan 1
uzaklaştırmaya yonelık bır tavır
ıçınde olduklan anlaşılmaktadır ^
TDK uye ve yonetıcılennı v
kınıyor bu konuda ılgılı kurum ve
kışılenn dıkkatını çekı
du\u>oruz"
;Toun'un tablosuna
2.6 milyon dolar
• MANOCO (AA) - Unlu ressam"
Georges De la Tour'un "Saınt-
Jean-Baptıste dans le desert"
(Çoldekı Aziz Jean-Baptıste) adlı
tablosu, 2 6 mılyon dolara r
(yaklaşık99mılyarlıra) satıldı. j
18 yuzyıldan kalan yağlıboya
tablo, Monaco Krallığı'nın kışlık
spor merkezındekı Sotheby's
tarafindan gerçekleştınlen açık-
arttırmada satıldı Sotheby's'ın
Fransa'dakı sorumlusu Prenses
Beauvau Crauon. yaptığı <
açıklamada. tablonun açık-
arttırmada 5 mılyon frank
(yaklaşık 34 mılyar lıra) '
uzennden satışına başlandığinı,
bu rakamın sonuçta 2 6 mılyon
dolara ulaşmasından buyuk
memnunıyet duyduklannı soyledı
Resım uzmanlan da tablonun çok
ıyı durumda bulundugunu ve
hıçbır restorasyona gerek
duyulmadıgını belırttıler
Amerikalılapın
Beatles özlemi ,
• LONDRA (AA) - The
Beatles'ın oncekı gun
1
yalnızca Londra'da satışa "
çıkanlan albumu ıçın
uluslararası trafık başladı
Londra'dakı buyuk muzık
magazalannda satılan albumü
almak ıçın ABD'den çok sayıda t
Beatles hayranının Londra'ya
geldıgı bıldınldı
Pop muzıgın en buyuk
topluluklanndan The Beatles'm,
dağılışından 24 yıl sonra çıkan
albümu, toplam 130 dakıkalık ıkı
CD'den oluşuyor
Beatles'ın BBC radyosu
studyolannda yaptığı ve
aralannda hıç duyulmamış
kayıtlann da yer aldığı derlemede
56 şarkı var "Lıve at the BBC"
adlı albumde klasık Beatles
çalışmalan yanında 1950'lenn
Chuck Berry ve Lıttle Rıchard
gıbı unlulennın populer parçalan
da yer alıyor
Besteci Troncin, •
AIDS kurbanı
• BESANÇON(AA)- "
Fransız besteci Domınıque ^
Troncın, 33 yaşında AIDS
hastalığına yenık duşru !
Fransa'nın doğusundakı n
Besançon Bolge Muzık •?
Konservatuvan, '•
Troncın'ın geçen hafta '
Besançon Hastanesı'nde '
olduğunu açıkladı Domınıque ı
Troncın, 1989 yıhnda Pans
Konservatuvan'nın beste ve
analız odulunu ılk kez alan besteci'
olarak tanınıyor Troncın'ın 15
dolayındakı eserlennın bır kısrru \
Washıngton, Berlın ve •'
Stockholm'de de yorumlandı