04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 28 ARALIK 1994 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Hak, hukuk, hukukun üstünlüğü... Haklann, özgurluklerin korunması, dengelenn sağlanması, karşılıkh ılışkılenn duzen ıçınde yürümesı hukukun üstünlüğü ıle olanakhdır Hukukun olmadığı (dışlandığı) yerde kanşıklık, duzensızhk, kıyıcılık vardır CEMAL GÜRLEK Eğitimci-Hukukçu Ikemızın ıçınde bulundu- saldınya ugraması, bozulması karşısın- U ğu durum bır turlu ço- da hukukun ortaya çıktığı gorulur Top- zumlenemeyen ya da ço- lumsal yaşamin, çıkarlann karşilaştığı zumlenmesı gecıktınlen bır ortamı da ıçınde oluşturduğu bır demokratıkleştırmesoru- gerçektır Bu karşılıklı çıkarlar arasın- nunun sureklı gundemde da uyumu sağlamak, dengeyı. düzenı ğu durum bır turlu ço- zumlenemeyen ya da ço- zumlenmesı gecıktınlen demokratıkleştırme soru- nunun sureklı gundemde oluşu goz onune alındığında, hak. hu- kuk, hukukun ustunluğu, laık hukuk. hukukçu devlet demokrası gıbıkonu- larda ne denlı çok duşunulup yazılsa yendır Çunku bukonulan(ka\ramla- n) ırdeleyıp oğrenmeje, bılgılenmeye, beileğımızı taze!eme>e gereksınımımız var Bu nedenle boylesıne onemlı ko- nulann sık sık yınelenmesının uzenn- de durulup duşunulmesının yararlı ol- dugu yadsınamaz Ozellıkle ışlenne geldıgı zaman hukukun ustunluğunden sozedenlere, ışlennegelmedı mı huku- ku, gerçek hukukçulan dışlayıpyok sa- yanlara, saldırılar karşısında suspus olanlara sıkça rastladığırnız gunumuz- de. konunun onemı bır kat daha artıyor Hak, hukuk' Bırbınyle ılıntılı kaplamı genış, so- yut kavramlar Uzerınde çok şeyler soylenmış. kıtaplar yazılmıi) Ama yı- ne de ınsanoğlunun hep gundemınde- dır Çunku, toplurmal bır varlık olan ınsan, doğuşu ıle bırlıkte bırtakım temel haklann sahıbı olur yaşamı bo>unca hukuk ıle karşılaşır Orneğın yaşama hakkı. bunlann en onemlısıdır Oyle kı, ınsan, kışıve baglı haklardan, başka bır deyışle, kı^ılık haklarından vazgeçe- mez 1961 Anayasası (10 m) ıle 1982 Anayasası (12 m ) bu durumu şoyle dı- le getırmektedır "Herkes, kişiligiııe bağlı, dokunulmaz. devredilmez, vazge- çiJmez temel hak ve hurriyetlerç sahip- ttr." lşte, gerek bu temel haklann gerek- se bunlann dışındakı başka haklann kurmak. korumak, doğabılecek anlaş- mazlıklan çozumlemek, haklarayapı- labılecek saldınlan onlemek, yapılan saldınlar sonunda ortadan kaldınlan, bozulan zarara uğratılan haklann yenı- den kazanılmasını, zararlann gıdenl- mesını sağlamak hukuk ıle olur Gere- ken duzen hukuk ıle saglanır Hukuk ıle bırey arasındakı ılışkı ba- kımından bır başka gerçek de, bıreyle- nn bazı eylemlen ıle edımlennın yal- nızkendılennıdegıl.butunbırtoplumu da etkıler nıtelıkte oluşudur Boyle bır durumda yıne hukuk ıle karşılaşırız Çunku soz konusu olan, toplumun, do- layısıyla onun bıroğesı olan bıreylenn zararlardan korunmasıdır Buna gore, kaynağı toplumsal yaşam olan. bır başka deyışle, toplumsal bır gerçeklık olan hukuk (tuze) genel ola- rak "insanlann gerek birbirlenyle ge- rekse devletle karşıiıklı ilişkilerifii du- zenle>en -toplumun düzenini koruyan- uyulması zorunlu, yaptınmlara daya- nan kurallann butunudiır" bıçımınde tanımlanabılır Ozunu, hak-adalet olu^- turur Amaç "Hakiiligi.dogrulugu.hak- ka saygınlığı' ıçeren adalettır Anayasa Mahkemesı Başkanı deger- lı hukukçu YektaGungorOzdenbırya- zısında konuyla ılgılı olarak şoyle soy- luyor "Bir onur ve erdem olan hak ve ozguriukleriyle tumleşen kişıyi en de- ğerii \ariık olarak algılamak, tum du- zenlemeleri bıreylenn \e toplumun esenligi için yururluge koynıak. nere- den gelirse gelsin. her durumda, her ko- şulda ve her zaman si\asal gucu sınıria- yarak baskılara karşı kişileri korumak, hukukun sorumJuluğu ve varlık nede- nidir. Bır ınsan ve hukuk kurumu olan dev let ıçın kişi araçdegjl,amaçtır._ Ada- letien buyuk erdem ve ıra (karakter) bü- medikçe ozguıiiığü varhğın nedeni ve yaşamın onuru saymadıkça, hukuk, gıiçliilerin elindebiraraçouriaktan kur- tanlamaz." Evet, haklan ıle ozgurluklenyle en değerlı varlıktırkışı Korunması huku- kun varlık nedenıdır Amaç, en buyuk erdem olan adalettır Dev letın de, demokrasının de teme- lıdır hukuk Hukuk yoksa demokrası- dendesozedılemez Çunku, demokra- sı, kışı haklannın. ozguriuklennın ko- rundugu, düşuncelenn ozgurce sergı- iendıgı, karşılıklı çıkarlann dengelen- dıgı, yonetımın halkın ozgur ıstencıyle oluştuğu -bıreylenn seçme, seçılme hakkınasahıpolduğu-ılışkılennbırey- lerle toplumun esenlığı ıçın duzenlen- dıgı bır yonetım bıçımıdır Bırkarma- şıklık. başıbozukluk, duzensızhk değıl kuşkusuz Haklann, özgurluklenn ko- nınması, dengelenn sağlanması. karşı- lıklı ılışkılenn duzen ıçınde yurumesı ıse hukukun ustunluğu ıle olanakhdır Bu temelın yaralanması. bozulması. demokrasının de yaralanması, bozul- ması, gıderek ortadan kalkması demek- tır Yukanda da belırttığımız gıbı. hu- kukun olmadığı (dışlandığı) yerde, ka- rışıklık duzensızhk, kıyıcılık vardır Tarihsel gelişim: Başlangıcından bu- gunedeğın. hukukun bırçokevrelerden geçtıgı gorulur Hukukun, dının etkı- sınden kurtulması evnmleşmesının bır sonucudur Tanhsel gelışımı bakımın- dan laık (çağdaş) hukuk. hukukun ulaş- tığı en son evredır Çagın degışen ko- şullan, toplumlann, ınsanlann gerek- sınmelen ıster ıstemez değışımlen zor- lar, yenı kurallan yaratır Zamanın ko- şulları. geçmışte yorelenn. toplumla- nn, uluslann o gunun koşullarına gore dogmuş bulunan kurallannı sıler supu- rur Hukuk kurallannı zamanın koşulla- nna gore duzenleyen. degıştıren, uygu- layan laık devlet ıle hukukçulardır Ta- nh boyunca hukuk kurallannın bır bır ortaya çıkması. duzenlenmesı, yasala- nn uygulanmasi hukukçulan da bırlık- te ortava çıkarmıştır Pekı kımdır hukukçu'Hangı nıtelık- len taşıması gerekır' Ancak, bu soru- lann >anıtından once bır başka on soru çıkıvor karşımıza Şoyle kı Yalnızca, hukuk oğrenımı gormuş, yasalan uygu- layan kışıyı hukukçu sa>abıhr mıyız? Hukukçu kımlığını kazanmak ıçın yal- nızca bu nıtelıkler veterlı mıdır'' Halk olarak: çogumuz, konulara dar bir açıdan bakma alışkanlığı, kolaylığı içinde, kavramın sınırlannı daraltıp bu nitelikleri yeteıii goruruz. Oysa, konu- >u irdelediğimizdc. yeterli olmadığı so- nucuna vannz. Valnızca hukuk oğreni- mi yapmak, yasalan uvgulamak elbet- te yeteıii değil. Bunlarİa birlikte başka niteliklerin de bulunmasıgerekivor kuş- kusuz. Hukukçu. her şeyden once hukukun temel kavramlarını genel ılkelennı ozumsemış kurallan ogrenmış hak- kın. adaletın yolundan şaşma\an (ada- letı amaç bılen) onyargılardan uzak. Uiçu, ozgur duy uncu (v ıcdanı) ı le olay- lan ırdeleyıpdegerlendıren doğru du- rust. guvenılır, sorumluluklannın bılın- cınde olan. gerektığınde hukuksal de- gerlen korumak gorev ı> le \ ukumlu ol- dugunu bılen -buna gore, hukuka yapı- lan saldınlara karşı yennde, zamanın- da tepkısını gosterıp uyanlannı yapan- ola>ların, sorunların çozumlenmesın- de nesnellıkten avnlmayan yorumla- mada, değerlendırmede olaylann M> runlann çarpıtılmaiina sdptınlmaiina olanaktanımayanyanı olaylara sorun- lara egemen gıbı. bırbınne baglı nıte- lıklen uzennde toplayan kışıdır Evet, bır kımsenın gerçek hukukçu olup olmadıgını bu nıtelıklen goz onu- ne alarak degerlendırmek gerekıyor Buna gore. hukukçu kımlığını kazan- mdk sanıldığı kadarovle pek de kolay olmasagerek Sağlambıreğıtımıleoğ- renımın yanı sıra. toplumsal. sıvasal. ekınsel(kulturel)bırbılgıbınkımınıde gerektınyor Ozellıİcle, evnmleşme sonucu ulaşı- lan hukuksal degerlen (evrensel -ge- nel- ılkeler, bağımsızlık. laık hukuk ) korumak, yapılan saldınlara karşı gere- ken tepkıyı gostermek, uyanlarda bu- lunmak gorev ı, hukukçunun en onem- lı nıtelıklerındendır Hukukçu suspus olamaz Şu anda bızdekı durum ayn bır yazı konusudur Laıklık karşıtlannın, laık hukukun yenne, bın beş yuz yıl on- cesının ılkel Arap toplumu ıçın zama- nın koşullanna gore konulan kurallan- nı gen getırmek ıstedıklen bır gerçek Ne kı, verılen odunler, suskunluk, duyarsızlık sonunda laıklığe, dolayısıy- la laık hukuka saldınlann gunumuzde bu denlı tırmanması karşısında, gencı- lenn (koktendıncılenn) her turlu goz- dagını. kendısıne -yaşam hakkına- ya- pılan saldınlan goğusleyerek savaşıp dırenen yılmadan gorevının gereğı uyanlannı yapan gerçek hukukçulann bulunması da sevındıncıdır Ancak, yannlanmızın aydınlık, mut- luolmasını ıstıyorsak, ulkemızdegelış- mekte olan bu çekıncelı (tehlıkelı) du- rumun yargılamasını yapıp uzennde duşunmemız, gerçeklen gormemız ge- reklyor Genış halk kıtlelennın,yuzyıllaron- cesının ılkel topluluklanna uygulanan kurallarla kandınlıp korpe beyınlenn yıkanması, toplumun ortaçağ karanlığı- na suruklenmek ıstenmesı karşısında suspus olmanın, duyarsızlığın ne denlı yanlış, çekıncelı bıraymazlık oldugu- nu artık bılelım Geçmışı, ıçınde yaşadığı gunlen, ge- lecegı uygarlığı çok lyı ırdeleyıp de- ğerlendıren yuce Ataturk' "Bu, ilham- lanmızı,gökten vegaıpten değil. doğru- dan doğnıya hayattan almış bulunuyo- ruz." (1937), "Fıkıh'taki -zamanın de- gişmesh le hukumlerin değişmesi inkâr olunamaz kaıdesi- adalet siyasetimizin temel taşıdır." (1922) dıyerek. bızlere aydınlık yolu, ulaşacağımız amacı çok açık olarak gostenyor ARADABIR Doç. Dr. YILDIZ SERTEL Geçmişteki Onurlu Politikalar Mümtaz Soysal'ın ıstıfasından sonra, bır dışışlerı ba- kanının bulunması sorun halıne geldı Butun teklıfler red- dedıldıkten sonra, Karayalçın, gorevı ustlenmek duru- munda kaldı Ama ne kadar surdurebıleceğı henuz kesın değıl Zaten bugunku ortamda kım ıster Turkıye'nın dışış- lerı bakanı olmayı 1 '' Ne yana baksak karşımızda duşman- lar goruyoruz Yunanıstan'la bır çatışma ha çıktı çıkacak Avrupa, butun kapılarını kapatıyor Bız Turkı cumhurıyet- lerle (((şkılenmtzı gelıştırdıkçe, Rusya'nın hıddetı uzenmı- ze çevrılıyor Korfez Savaşı'ndan ben guney komşulanmı- zın dostluğunu da kaybettık Sankı 192O'lı yıllarda başla- yan ve bızı uzun yıllar barış ıçınde yaşatan, 'butun kom- şulanmızia dostluk' sıyasetı, butun komşulanmızla duş- manlığa donuştu Pekı, Kurtuluş Savaşı'nın sonunda da duşmanla çevn- lı değıl mıydık? Muttefık kuvvetlenn desteğıyle toprakla- rımıza gırmış olan Yunanlılar dost muydular? Buyuk dev- letler Sevr'ı ıstemıyorlar mıydı 9 Araplar, Ingılızlere hızmet etmemışler mıydı 9 Ruslar, o gunku dost davranışlarına bakmayarak boğazlarda kendılerme elvenşlı koşullar ıs- temıyorlar mıydı 9 Bu koşullarda nasıl dostluklar kurduk? Çok tenkıt edılen Lozan'da odun verdık, Musul'u ve son- ra da adaları bıraktık, Boğazlarda çok da uygun olmayan koşulları kabul ettık Irkçı mıllıyetçılığe, Panturkızmesırtçe- vırdık, Sovyetlerle dostluk kurduk, sınırlanmızı sağlama bağladık Tanhı Turk-Rus duşmanlığına son verdık Bugun ne yapıyoruz 9 'Avrasya, buyuk Turkıye, Turkbır- lığı' deyıp ırk esasına dayanan toplantılar yapıyor, Batı'da ezılen ulusal gururumuzu, Doğu'da dırıltmeye çalışıyoruz 'Çekıç Guç'u topraklarımızdan çıkaramıyor, Irak'la bozu- lan ılışkılenmızı duzeltemıyoruz Su yuzuden Sunye'yı kız- dınyor, duşmanla bırleşmeye ıtıyoaız. Uluslararası ılışkı- lerde, sert ve odunsuz tavırîanmızla, Yunan lobılennın ış- lerını kolaylaştınyoruz Alman, Dıe VVelt gazetesı, PKK'nın Yunan lımanlanndan yukledığı sılahları, SunyeyoluylaTur- kıye'ye soktuğunu yazıyor PKK, Kıbns Rum Kesımı'nde kamplar kuruyor, Batı'dan, Çekıç Guç'ten yardım goruyor Fedakârlık ettık, Kıbrıs'ı kurtardık, ne yazık kı dış ılışkılen- mızde Kıbrıs buyuk bıryara Yunan lobılen hertarafta yo- lumuzu kesıyor Turk duşmanlığı, Yunanıstan'ın bır ıç po- lıtıka sorunu, oy toplama kaynağı Ama Kurtuluş Savaşı'nı ızleyen yıllarda, Yunanıstan ve onu destekleyen buyuk devletler, daha az mı duşmandılar9 Balkanlar'dakı çalkantılar, gıderek yurdumuz ıçın tehlı- ke boyutlarına ulaşıyor Bu bolgede barışı sağlayacak bır 'Balkan Paktı'na doğru gıdıldığı gunlerı ozluyoruz. Boyle durumlarda duşman cephesını yarmanın, dost kazanma- nın yolları aranmaz mı9 Sert ve bukulmez polıtıka, daya- nacak bır guç ıster Dunyada guç dengelen değıştığıne go- re, Turkıye'nın de kendısıne bu ortama uygun, bırçıkaryol araması gerekmez mı9 Yenı guçler dengesınde, Amen- ka'nın Rusya'y'a anlaşma yolunu tuttuğunu, Çeçenıs- tan'da olduğu gıbı onun ışlenne kanşmayacağını goruyo- ruz Batı polıtıkasının, ılkelere değıl, çıkarlara dayandığı bır ortamda, NATO'ya ne kadar guvenebıleceğımız hıç bellı değıl Uluslararası orgutler, Avrupa Topluluğu, ınsan haklan, Guneydoğu Kıbrıs gıbı konularda karşımıza çıktığı vakıt, "Su bızım ışımız, sızden alacak dersımız yok" dıyoruz. Boylece, ulusal gururumuzu bır guzel avutuyoruz Ama ış ekonomıye gelınce, kul koleyız Dunya Bankası, ıstedı dı- ye, değerlı kârlı ışletmelenmızı yabancı sermayeye peş- keş çekebıhyoruz IMF'nın ekonomımızı yonetmesını do- ğal karşılıyoruz Bır avuç borç alabılmek, onların koşulla- rını yerıne getırebılmek ıçın ne tavızler venyor ne fedakâr- lıklar yapıyor ve daha nelere katlanıyoruz Kurtuluş Savaşı sonrası durum, bunun tam tersıydı. O vakıt, tam bağımsız bır ulkeydık, ama mıllı çıkarlanmıza uy- gun, hesaplı odunler vermesını bılıyorduk Dış polıtıkamı- zı dostluk ve banş ılkelerıne dayandınyorduk Ulusal ba- ğımsızlığın temelı saydığımız ekonomı konusunda ıse odunler vermıyorduk Irkçı mıllıyetçılığe sırt çevırerek kom- şulanmızla dostluklar kuruyorduk Mustafa Kemal'ın ve Ismet Inönü'nun guttuklerı akılcı polıtıkalarla uzun sure barış ve huzur ıçınde yaşadık. Ikıncı Dunya Savaşı'nın dı- şında kalmayı da becerdık (Ama Korfez Savaşı'nın dışın- da kalmayı beceremedık) O gunlerın dış polıtıkası, Turkı- ye'yı bağımsız ve mağrur yaşattı O gunlerde bır dışışlerı bakanı aranmadı Butun bunlar polıtıkada basıretın, so- ğukkanlılığın, yurt çıkarlarını on planda tutmanın onemını gostermez mû Hıslere, tepkılere, mıllı gurur tatmınıne, oy hesaplanna ve hatta kaprıslere dayanan politikalar bızı uçurumun kenarına da getırebılır Geçmışımızdekı olum- lu polıtıkalardan ders alalım Sol, 'değişim' tuzağına düşürüldü Sosyaldemokratlar, ne ıdüğu belırsız bır 'değışım' masalını dıkkate almaktansa, bır eskı parlamentenn çok haklı bır bıçımde kıtabına koyduğu ad gıbı, "Bız değışmedık" dıyebılselerdı keşke1 AYHAN GÜLSOY SHP Ka\sen tl Sekreterı HP ve CHP genel b a ş k a n l a r ı n ı n 11 ! 994 gunu ım- aladıklan 'buieşme ıtokoiü'hıçkuşku yok kı tum sosyal demokratlan sevındıren, yenı umutlar sunan guzel bır başlan- gıçtır Aylardırsurengoruşme- ler, yakınlaşmalar kımı zaman kuçük engellere takılmış olsa da sonuçta ıyı nıyetlı bır adımla ye- nı umutlar yaratılmıştır SHPveCHPkadrolannm bu- tunleşmesı, tek orgut olarak sı- yasal savaşıma katılması, yal- nızca sosyal demokratlar ve de- mokratık solcular ıçın değıl, ul- kemızın çıkarlan bakımından buyuk değer taşımaktadır Duşe kalka ogrendıklerımız gostenyor kı Turkıye'de guçlü bır sosyal demokrat partının yokluğu. ülkemızı cıddı sıkıntı- îara duşuruyor TBMMçatısıal- tında sosyal demokrat mılletve- kıllennın sayıca azlığı, yurt so- runlanmızın çozumunu guçleş- tınyor Sosyal demokrasıye yu- rekten ınanmış ınsanlara herza- mankınden daha fazla gereksı- nım duyuyoruz O nedenle SHP ve CHP genel başkanlan- nın ımzaladıklan 'birleşmepro- tokolü' sağduyu sahıbı yurttaş- lanmızı ve sosyal demokrat seç- menlenmutluetmıştır Ikıpar- tının bırleşmesı, matematıksel bır toplama ışlemınden çok ote anlam taşımaktadır Ne var kı halkimızın gerçek- ten mutlu olabılmesı ya da sos- yal demokratlann ozlenen guce kavuşabılmesı ıçın 'birleşme'ye- terh olacak mıdır'' SHP ve CHP bırleşmesıyle Turkıye solu, ye- nıden kalıcı çozümleruretebıle- cek, halkın derdıne derman ola- bılecek mıdır9 Emekçının hak- lan korunacak, ışçıye. memura, koyluye arka çıkılacak mıdır9 'EsnaP ve 'sanaatkâr'lar ıle sı- cak ılışkıler kurulabılecek mı- dır9 Yurttaşlanmızın sosyal de- mokratlara duyması gereken o buyuk 'giıven', gen getınlebıie- cek mıdır 9 Hemen belırtelım SHPveCHPbırleşmesı yuka- ndakı ozlemlen, beklentılen ve- nnegetırebıldıgı olçude başan- lı olacaktır Halkımızın 'birleş- me'den bekledığı de 'gerçek'an- olaganustu çabalar ıçınde koru- mak zorundadır SHP'nınuçyıl- lık hukumet ortaklıgı donemın- de -şu ya da bu nedenle- gere- ken dırencın v e çabanın gostenl- 1966 YILI VE 86/10911 SAYIU BAKANLAR KJRULU KARARINA GOftE SiGAflA SAĞL-Ğ^ ZARARLIOIfl lamda bır 'sosvaldemokrat' par- tıye kavuşmak değıl mıdır 9 1980'lerden sonra IMF ve Dünya Bankası'nın ıstemlerı doğrultusunda, bır 'salgın' gıbı kamuoyunu tutsak alan 'özelleş- tirme', sosyal demokratlann onünde ve temel sorun olarak durmaktadır Çunku özelleştır- menın asıl hedefı, orgutlu ışçı hareketını dağıtmak, sendıkasız- laştırmak, egemen anlayışa mu- halıfolabılecek guçlen parçala- maktır SHP ve CHP bırleşme surecı- nı tamamladıktan sonra, ıster ık- tıdarda olsun, ısterse muhalefet saflannda, halkın çıkarlannı dığını soylemek olası değıldır Bır muhalefet partısı olarak CHP"nın de sıyaset sahnesıne yenıden çıkmasından bu yana. ustune duşen gorev ı yenne getı- rebıldığını soylemek ıse zor- dur Bundan boyle sosyal de- mokratlara duşen gorev. her tur- lu yanılgı ve yanlışlardan ders alarak. 'sol kimBk' ıle halkın kar- şısına çıkmak olmalıdır 1992 ICasımı'nda yapılan ba- zı ılçelerdekı beledıye seçımle- nnde ve 27 Mart yerel seçımle- nnde RP'nın neden başanlı ol- duğunu ıyı tahlıl edebılırsek sos- val demokratlann nıçın oy kay- bettıklennı de kolayca anlayabı- lınz 1970'lerde dönemın sosyal demokrat partısı olan CHP'nın "Ne ezen ne ezilen; insanca, hak- ça bir düzen" sloganı. '90' larda "adil duzen' sloganıyla eşdeğer tutulmuştur Sahıpsızlıkdu>gu- suna kapılan kıtleler. 'düzene muhalir ozellıklennden dolayı RP'ye destek vermıştır Pekı. Turkıye'de son yırmı yıl ıçınde ne degışmıştı kı sosyal demokratlar 'sd soyİemi'terk et- me egılımıne gırdıler 9 Gelır da- gılımında, ıstıhdam sorununda, eğıtım ve sağlık konuJannda ıyı- ye gıtme olmadığı halde, hakça paylaşım sağlanamadığı halde, sosyal demokratlar kendı deger- lenne ve ılkelenne nıçın yete- nnce sahıp çıkmadılar 9 Uç-beş tane sağcı koşe yazan, tekelcı sermaye elinde bulunan bazı ga- zeteler, sosya] demokratlan 'oyuna' getırmıştır' "Dıînya degjşhor, Türksolu hâlâeskika- fada" sozlenyle 'degişim' tuza- ğına duşurmuşlerdır ılencı guç- len Dunyanın 'kureselleşme- si' (globalleşmesı) gıbı ıddıalar, solculann onemlı bırkısmını ya- nıltmış. hedefsaptırmıştır Hat- ta bır ara, Atatürk un 'altı- oku'ndan bazılannın artık ge- reksız olduğunu soyleyebılecek kadar 'şaşıran' ınsanlar çıkmış- tır Hem de 'aftıok' bayrağının altında' Sosyal demokratlar. ne ıduğu belırsız bır 'değişim' masalını dıkkate almaktansa, bır eskı par- lamentenn çok haklı bır bıçım- de kıtabına koyduğu ad gıbı "Biz değişmedik" dıyebılselerdı keş- ke' 'Değişim'adıyla her şey da- ha kotuye, daha vahşı bır duze- ne doğru gıdıyorsa, yaşam yır- tıcı bır hayvan gıbı guçsuzlen parçalıyorsa, boyle bır 'deği- şim'ı nasıl sav unursunuz9 SHP-CHP 'bütünleşme pro- tokolu', boylesı karmaşık tez- gâhlar arasında, her şeye karşın ulkemıze hayırlar, uğurlar getı- receğıne ınandığımız bır gelış- medır Ama asıl sevıncımız, 'sosyal devtet' koşullanndan odun ver- meyen, ılkelenne ve partı prog- ramına sıkı sıkıya bağlı, guçlu, kararlı bır sosyal demokrat par- tıyı oluşturduğumuz gun yaşa- nacaktır PENCERE TART1ŞMA Rüştü Şardağ Hoca'ya saygı A nkara J^ Kolejı'nın o X ^ k zamankıadı £^^L MaanfKolejı / m ıdı ve bız 4O'lı A* Jk*. yıllarda Rüştü Şardağ Hoca'yı edebıyat derslennde zevkle, ılgıyle dınlerdık Dıvan edebıyatını pek guzel anlatır, şıırlen çarpıcı bır duyarlıhkla okurdu Renklı bır ınsandı hoca, daıma coşkulu ve gur seslı O zaman hafifçe gobeğı vardı dıye anımsıyorum Sonralantığgıbı bır delıkanlı gorunumunu kazandı Yıllargeçtı,hocamla zaman zaman haberleşıyorduk Bırdergı çıkanyordu veeskı oğrencısıne yollamay ı ıhmal etmıyordu 12 Eylu] darbeşınden sonra Meclıs'e gırdı Üstduzeydekı yoneüalerleyakın temaslan oluyordu Istanbul'da bırkaç kez buluştuk Olup bıtenlere karşı tepkılennı dınlıyordum Evren Paşa ıle tartışmalı goruşmelen oluyordu Yurtsever, sağduyu sahıbı. aydınlık kafalı bırınsanın tepkılenydı bunlar Hoca çok yonlu, her yonden ses veren bır ınsandı Engın bır Turk musıkısı bılgısıne sahıp olduğunu sanınm Amabenıen çok etkıle>en ozeliığı gerçek bır dın bılgını olmanın >anı sıra son derece avdınlık, ılencı bır ınsan olması ıdı Anadolu ajdınlanmasını ve Anadolu Muslumanlığını ozumsemış, kışılığmde voğurmuş ornek bır kışı. omek bır aydın ıdı Doğaldır kı boyle bır kışılık ıle Atatürk'e. onun ılkelenne. devnmlenne buyuk hayranlık vebağlılıkduvuyordu Rüştü Şardağ nev ın gerçek Muslumanlıkla bağdaştığını neyın sahte bırdındarhk gostensı olduğunu ayırt edecek ve bunu yetkınhkle soyleyebılecek bır ınsandı Boylelenne bugun toplumumuzun ne kadar çok gereksınımı var Ölumu buyuk bırkayıptır Anadolu avdınlanmasını,cumhunvet devnmlennı sındırmış dındar bır duşun adamının ınançlı. heyecanlı sesını daıma ozleyeceğız Prof. Dr. Coşkun Özdemir Hep Şey 0 Kadar Açık Seçik ki... . 2 Temmuz 1993'te Sıvas ın Madımak Otelı'nde 37 kışı dırı dırı yakıldı Kara bır kalabalık otelın çevresını sar- mıştı bağırıpcağırıyorlar yumruklarınısıkıyorlar tekbır getırıyorlar, cıhattan soz açıyorlardı gozlerı donmuş ka- labalıktan kımılerı otelı kundakladılar dumanlar goğe yukselıyordu Içerde kım vardı9 Asım Bezirci... Şaır Behcet Aysan... Metin Altıok.. Âşık Nesimi Çimen.. Karıkaturıst Asaf Koçak ve başkaları sanatçılar ay- dınlar, ınsanlar sekız saat boyunca ıçerde olumle bo- ğuştular, sekız saat suresınce devletın kendılerını kur- tarmasını bekledıler en uzun sekız saat yaşandı geçtı Turkıye Cumhurıyetı bu ınsanlara ulaşamadı Kara kala- balık dışardayken kurbanlar ıçerde, sekız saat çırpındı- lar Şerıatçı dışarda nobet bekledı Devlet seyrettı • Bırını kıskançlık nedenıyle bıçaklamak soygun ama- cıyla yaralamak kan davası yuzunden oldurmek adı' suç kapsamına gırer ama Sıvas takı durum değışık Kara kalabalık serıat uğruna aydınları yaktı, hem de gunduz gozuyle Sıvas ın gobeğınde Devletın gozu onunde Her şey apaçık öylesıne açık kı sanıklardan kımılerı yargılanıp hapıs cezasına çarptırılınca yargıçlar kuruluna ve gazetecıle- re saldırırken amaçlarını yıneledıler - Ya Islam ya olum - Zafer Islamın - Sıvas kâfırlere mezar olacak - Kâfırlere olum Yargıç onundekı dosyayı açıp baksa bu sloganların ıddıanamede yazılı olduğunu gorecektır Sıvas ta Madı- mak Otelı nın onunde aynı sloganlar soylenıyordu - Ya Islam ya olum - Sıvas kâfırlere mezar olacak • Kâfırlere olum 37 kışı bu sloganlar atıla atıla dırı dırı yakıldı mahke- menın karar aşamasında yargıçların onunde yınelendı, her şey apaçık ortada Suçlu bırısını kıskançlık nedenıyle mı bıçaklamış'? Kan davası yuzunden mı oldurmuş 9 Hayır' Dupeduz şerıat uğruna ınsanlar dırı dırı yakılıyor Ne demek bu 9 Suçlu ne demek ıstedıgını dıle getırıyor, elıyle koluyla, bedenıyle gozlerıyle sozcuklerıyle tumcelerıyle dıyor kı -Şerıatıçınyaktım yakacağım kâfırlere olum 1 Cıhat açılmıştır • Ne yapmalı ? Hıç kımse yanlıs yorumlamasın 1 Turkıye de şerıatçı- lık anayasanın vazgeçılmez saydığı sıyasal partııere ış- lemıştır yıne de ne partı kapatılmalı ne adam asılmalı, ne de şerıat propagandası yaptığından oturu kışı ıçerı atılmalı 1 Demokratık ortamda şerıatçılık goğuslenır, gerıletılır puskurtulur ama devletın gorevı nedır 9 Şerıat terorunu onlemek dırı dırı adam yakanlan ce- zalandırmak değıl mı 9 Eğer bır ulkede devlet dırı dın yakılanları seyredıyor- sa suçluları bulamıyorsa bulduklarınm suçunu doğru durust saptayamıyorsa adaletı yerıne getıremıyorsa O ulkede devlet var mıdır 9 DUYURU PETKİM-İŞ (Türkiye Petrol Kimya ve Lastik Sanayi işçileri) Sendikası Genel Başkanlığından: Sendıkamızın 17-18/Aralık/1994'te yapılan 9 Olağan Genel Kurulu'nda sendıkamız zorunlu organlarına seçılen uyelerımızın ad-soyad-seçıldıklerı gorevlen-mesleklerı ve ıkametgâh adreslerı aşağıda sunulmuştur Çığdem Mah 362 S 14/28 Balgat/Ank OyakSıt 29 Gınş No 1 Çaıkaya/M Istasyon M Kedya S 24/2 Sıncan/Ank 1835/1 S No 179/4 Karşıyaka/lzmır Kartaftepe M Hakan S No 17BPaşa4st KaraduvarM 1018 S No 6Mersın Yeşıl M 80/9 S Laie Ap D 8 Gazıemır/lzmır 1851/7 S No 7/7 Karşıyaka/lznıır Guzelhısar Köyu A/ıağa/izmır 1851/10 S 64/4 Karşıyaka'izmif 1751 S No 11/10 Karşyaka/lzmır Mustafa Karadayı DervışSefin Mustafe Tunçkol Muzaffef Bedûk Turan Tanyei Yahya Turtian Sıddık KaraJı Alı Kadrı Yavuz Salıh Karadayı F Kurtcebe Ozaner Mesut Yıkta Genel Bşk. GeneiSek GenYor Uy GenYonUy Gen Yon Uy Oen Kur Uy Den Kur Uy Den Kur Uy Dısıplın K Uy Dısıplın K Uy Dısıplın K Uy RafinenOpr Soda işçısı LPG Dolum Iş Rafinen Opr llaç Işçısı Soda ışçısı Rafinen Iş Rafinen iş Rafinen Opr Rafinen Opr Rafinen Opr S S FOÇA DENÎZKENT KONUT YAPI KOOPERATfFl OLAĞAN GENEL KUÇUL TOPLANTISI'NA ÇAGRI Kooperatıfimızın Olagan Genel Kurul Toplantısı 29 Ocak 1995 Pazar gunu saat 10 00 da Foça Beledıve Sınema Salonunda aşagjdakı gundem maddelennı goruı>mek uzere \apılacaktır GUNDEM 1 Açıfış \e savgı duru>u 2 Dıvan kurulunun olu^turulmaM 3 Y onetım kumlu raporunun okunmabi 4 Bılanço gelır-gıder farkı ceuelının sunulması 5 Denetım kurulu raporunun --unulması 6 Sunulan raporlar ve hesaplar uzennde goruşmeler 7 Yoneum ve denetım kurullarmın ıbrası 8 Yonetım ve denetım kurulu uvelennın »eçımı ve suresının belır- lenmesı 9 1995 vnlı çalışma programı ve buna baglı olarak uye aıdatlannın ve ara odemelenn belırlenmesı 10 Ada ıçı ımalaıların yaptınlma bıçımıne karar venlmest 11 Kaba ın>aat -.evıyesınde olan Sosyal Tesıs ın tamarnlanma ve ışletılme bıçımıne karar venlmesı 12 Tahmını butçe kadrocetvelı yonetım ve denetım kumlu üyeler- ıne verılecek avlık ucret volluk ve huzur haldannin belu-lenmesı 13 Dılek ve temennıler kapanıs NOT Çoğunluk saglanamaması halınde genel kurul 5 Şubat 1995 Pazar gunu Foça Beledı\e Sınema Salonu nda saat 10 00'da vıne aynı gundem dahılınde vapılacaktır Tum uyelere duyurulur KÖY ENSTİTLSÜ YILLARI Talip \pa\dm 4 BaM 50 000(KDV ıçınde) ?dü4 ttnmltın Turkoıu«ıCad 19-41 Caçaloçlu-İstanbul Ödemeli gonderilmez
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle