Katalog

11 EKİM1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gürkan CHP'den istifaettj • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'ten olumlu işaret alan CHP Ankara Milletvekili Uluç Gürkan, partisinden istifa etti. "Ben ideolojik olarak da ahlaken de kendimi Sayın Ecevit'e daha yakın hissediyorum" diyen Gürkan'tn, bir süre sonra hülle partisı kurarak DSP'ye katılacağı bıldirildi. Gürkan'ın bir süre, SHP ile bütünJeşmeye karşı çıkan diğer CHP'li muhalifleri bekleyeceğı öğrenildi. Gürkan, dün partisinden istifa ertigini açıklarken Ecevit ile görüştüğünü, kendisini bu partiye daha yakın hissettiğini söyledi. Parlamentodakı son sandalye dağilımı şöyle: DYP: 176, ANAP: 94, SHP: 49, RP: 38, MHP: 16. CHP: 15. BBP: 7, DSP: 9, YP: 3, MP: 2, Bağımsız: 19Boş: 22. Cindoruk'un geri çevipdiği fezleke • ANKARA (AA) - Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral, bir süre önce TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk tarafindan geri gönderilen, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan hakkındaki fezleke ile ilgili cevabi yazının en kısa zamanda TBMM'ye gönderileceğini söyledi. Başsavcı Demiral, yaptığı açıklamada, Necmettin Erbakan hakkındaki fezlekeyle ilgili "prosedür neyse onu yapacaklannı" belirterek "Fezlekemiz zaten mevcut, cevabi yazımızı da en kısa zamanda hazırlayarak TBMM'ye göndereceğiz" dedi. Demiral. TBMM Başkanı Cindoruk'un, "ikincı kezgelmesi durumunda fezlekeyi Meclis arşivine göndereceğı" yolundaki açıklamasıyla ilgili olarak da "Ben Cindoruk'la münakaşaya girmem. Çünkü görevimi yapıyorum" diye konuştu. Devlet Bakanı Erek cemevinde • İstanbul Haber Servisi- Devlet Bakaru Şevki Erek, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafindan bir bölümü yıkılan Karacaahmet Sultan Derneği Cemevi'ni dün ziyaret ederek. incelemelerde bulundu. İnceleme sonuçlannı Başbakan Tansu Çiller'e aktaracağını belirten Erek, konunun, emniyet, teknik ve idari yönden araştınldığıru. ortaya çıkacak sonuca göre cemevine ikinci kat izni verilip verihneyeceğine ilişkin karara vanlacağını söyledi. ILftSSK'yi inceleyecek • ANKARA (AA)- Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) Sosyal Sigorta Kurumu'nun idari, mali ve örgütsel yapısını inceleyerek, uluslararası normlara uygun tavsiyeleri deiçerenbirrapor hazırlamasını öngören anlaşma, Resmi Gazete'de yayımlandı. Anlaşma gereği, ILOuzmanlan, 'Sosyal Sigorta Planının Yönetimsel ve Mali Kontrolü' konulu proje kapsamında 6 ay süre ile SSK'ce yürütülmekte olan sosyal sigorta planını genel olarak inceleyerek, teknik bir rapor hazırlayacaklar. Raporda, SSK'nin idari, mali ve örgütsel gereksinmelere yanıt verecek önlemlere de yer verilecek. Yazıcıoğlu yurda döndö • İSTANBUL (AA)- İngütere'de yüksek lisans eğitimiyapanTürk çğrencilerinin kurduğu, İngiltere Türk Talebeleri Yardımlaşma Derneği'nin davetlisi olarak Londra'da ve Manchester'da çeşitli toplantılara katılan Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıaoğlu dün yurda döndü. 'Özelleştirmeye karşı önce düşünce özgürlüğü' diyen SHP milletvekillerine rest çekti Karayalçın güven istediANKARA (Cumhurhet Bürosu) - SHP Grubu'nun, partılı bakanlara "Dü- şünceözgüriüğii tasansı gehneden,özelleş- tirme tasansını imzalamayın" biçıminde- ki baskısı, Genel Başkan Murat Karayal- çın'ı "isyan" noktasına getirdi. Başbakan Tansu Çiller ile birlikte özel- leştirme-demokratikleşme tasanlannın ay sonuna kadar yasalaşması sözü \erdi|ine dikkat çeken Karayalçın, bakanlanna, "Getişmeleri kcndime ve hükümete en- deksii bir hareket olarak görüyorum. San- ki bir komplo karşısındayız. Tarih verme- mize karşın bu tavn bana güvensiziik oia- rak görürüm ve bana olan güveni yetkili organlara sorma gereğini duyanm" dedi. • SHP Genel Başkanı Karayalçın'ın. bugün partisinin Meclis Grubu toplantısmda, 'Düşünce özgürlüğü tasansı gelmeden özelleştirme tasansını imzalamayın' diyen milletvekillerine. 'Bunu kendime güvensizlik sayıyorum' dıyerek, güvenoylaması isteyebüeceği öğrenildi. Oylamanın sonucuna göre, SHP liderinin olağanüstü kurultay isteyebüeceği belirtiliyor. Bu gelişme üzerine SHP Grubu'nun bu- günkü toplantısı parti ve hükümet açısın- dan büyük önem taşırken. Karayalçın'ın, milletvekillerine rest çekerek, güvenoyla- ması isteyebüeceği ve gelişmelere göre olağanüstü kurultay çağnsı yapabileceği öğrenildi. Dışişleri Bakanı Mümtaz Soysal'ın, özelleştirme-demokratikleşme tasanlan- na ılışkın sözleri ve sergılediği tutum SHP içinde de tepkılere neden olurken, Kara- yalçın. gelişmeler üzerine harekete geçtı. Parti1i bakanlan dün genel merkezde top- layan Karayalçın, hem Soysal'ı. hem de bakanlara yönelen baskıdan dolayı mil- letvekillerini sert birbıçımde eleştirdi. Ka- rayalçın, grubun, düşünce özgürlüğü ile özelleştirme tasanlannın eşzamanlı olarak Cücü artıyor Soysal liderliğe koşuyor • Parti içi kulislerde 'Karayalçın, Soysal'ın gerisinde kalıyor. Soysal, müzakereci ve mücadeleci tavnyla öne çıkıyor. Bu gelişmeler Soysal'ı birleşik partinin liderliğine taşır' yorumları da giderek yaygınlaşıyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Özelleştirme konusunda Başbakan Tansu Çiller ile SHP Genel Başkanı ve Başbakan Yar- dımcısı Murat Karayalçın'a sert eleştirel mesajlar gönderen Dı- şişleri Bakanı Mümtaz Soysal, SHP grubundaki desteğı ve gü- cünü de pekiştirdı. SHP Meclis Grup Başkanvekili Ercan Kara- kaş, "Soysal'ı destekliyoruz" der- ken hükümet içinde SHP'nın "son söz"ünü söyleyen kişi ola- rak öne çıkan Soysal'ın. "koaJis- yonda vuruşarak birleşik parti- nin liderliğine koştuğu" yorum- lan yaygınlaştı. Soysal. koalis- yonun tıkanması ile ilgili sorula- ra. -Ben koalisyonun yaşamasını istiyorum. Bunun için kendi tar- zımızda çaba gösteriyoruz" ya- nıtını verdi. Dışişleri Bakanı Mümtaz Soy- sal, özelleştirme konusundakı di- renişiyle "liderini geride bırakan vegrubun da desteğiyte kendi ter- cihlerini, hem genel başkana hem de koalisyona dayatan kişi" ko- numunageldı. Soysal. özelleştir- meye de demokratikleşmeye de "Kerhen evet" dediğine ılışkin sözleriyle Karayalçın'a üstü ka- palı eleştiriler yöneltirken Baş- bakan Tansu Çiller'i de "özelleş- tirme konusundakı düzenleme- leri anlamamış >a da uzlaşılan metni okumamış" olmakla suç- ladı, Karayalçın'ın ısrarlanna karşın özelleştirme yasa tasansı- na imza koymayan Soysal. son günlerde üslubunu da giderek sertleştirdi. Kulislerde "Karayal- çın. Soysal'ın gerisinde kalıyor. SoysaL müzakereci ve mücadele- ci tavnyla öne çıkıyor. Karayalçın da sözünü geçiremeyince geri adun atmak zorunda kalıyor. Bu gelişmeler Soysal'ı birleşik parti- nin liderliğine taşır" yorumlan yaygınlaşmaya başladı. SHP Meclis Grup Başkanve- kili Ercan Karakaş. "Kendisini destekliyoruz. Demokratikleşme ile özelleştirme eşzamanh olarak gelmeli. Bakanlar Kurulu bu ko- nuda iyi niyetini göstermelL Ulus- lararası piatformlarda bizi zor duruma sokan düşünce suçu kal- dınlmah" dedi. ÇİZMEDEN YUKARI/MUSA KART hükümetten ve TBMM'den geçmesi ve eş zamanlı olmaması durumunda özelleştir- me tasansının imzalanmaması yolundaki baskısı üzerine. Başbakan Çiller'den ge- len, "İsterseniz bu iki tasanyı bizim gru- bumuz yasa tekiifi olarak versin" önerisı- nt. "Yaruı (bugün) yapılacak grup toplan- tımızı bekkyin" dıyerek geri çevirdi. Ka- rayalçın, grup toplantısının önemini de bakanlara şöyle açıkladı: "Hükümet üye- leriburokranar, "Genel Başkanla mı, Soy- sal'la mı konuşacağız" diyesoruyor. Kim- se beni bu duruma düşüremez. Özelleştir- me tasansını tarnştık ve istediğimiz her şey metne konuldu. Ardından da Başbakan ile birlikte iki tasannın ay sonuna kadar ya- salaşacağı sözünü verdik İlk kez kendimi/i süreyle bağladık Ben bunu grupta da açıkça söyledim. ŞimduözeUeştirme tasansının im- zalanmaması isteniyor. ama orta- da düşünce özgürlüğü tasansı W- le yok Ben sizleri bu baskı karşt- sında ateşe atmak istemivorum. Bu gelişme hükümetin dağılma- sıvla sonuçlanabilir. Buna grup karar versin." Karayalçın, bu konuda bugün- kü toplantıda bağlayıcı karar alın- masını önereceğinı belirterek. ba- kanlardan da karar çıkıncaya ka- dar tasanyı imzalamamalannı is- tedi. Karayalçın. \erdiği güven- ceye karşın, özelleştirme tasansı- nın imzalanmaması durumunda olağanüstü kurultayı toplayaca- ğını ima ertı. Karayalçın, gazete- cılerin sorulannı yanıtlarken. dü- şünce özgürlüğü ve özelleştirme- ye ilişkin tasanlann bu hafta ıçın- de imzalanıp TBMM'ye sunul- ması gerektiğini vurgulayarak. "Eğer Bakanlar Kurulu'nda bu haraketiilik sağlanamaısa, daha önee \ermiş olduğumuz tarihler geçerliligini j itirecektir. Ben, ken- dimi daha fazla bağımlı say maya- cağun" dedi. SHP lideri, "Ko- alisvonun gekceği açısından kritik bir haftaya mı girildi " sorusuna da. "Kritik bir hafta. Yalnızca ko- alisyon için degiL Türkiye için de kritik bir haftaya girnıiş bulunu- yonız" yanıtını verdi. Karayalçın. "İki tasannın im- zalanması gerçekleşmezse koalis- yondan aynlmakmı gerekecek" sorusuna. "Ev'et Eğer grupta ya- paeağımız toplantı\a dayalı ola- rak iki tasan da imzalanmazsa, sonuçta ben kamuovuna \apmış olduğum açıklamalara kendimi bağlı hissetmeyecegim'* dedi. Milletvekillerini 'koalisyona son' deklarasyonunu imzalamamalan için ikna etti DYP'de SHP isyanını Çiller bastırdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP içı muhalefetin ağır toplanndan eskı Devlet Bakanı Mehmet Ali Yıhnaz'ın öncülüğünde hazırlanan "SHP ile koalisyona son" deklarasyonu. Başbakan Tansu Çilkr'i tedirgın etti. Kurmaylan aracılığıyla DYP grubunu yakın markaja alan Çiller, milletvekillerine "imzalamayın" mesajını gönderdi. Çiller' in müdahalesi üzerine, bazı milletvekillerinin ımzalannı gen çektiklen, deklarasyonun kamuoyuna açıklanma tarihinin de ertelendıği öğrenildi. Deklarasyon sıkıntısını yaşayan Çiller'in, bugün gerçekleştirilecek DYP grubunda da muhaliflerin eleştirilerine hedef olması bekleniyor. DYP Ankara Milletvekili İrfan Köksalan'ın. söz alması halınde, Çıller'e. "vergi kaçakçıuğı ve bürokrasi operasyonu" konulannda suçlamalar getireceği öğrenildi. Eskı Devlet Bakanı Yılmaz liderliğindeki bir grup muhalif tarafindan hazırlanan ve "SHP ile koalisyona son" teması üzenne kurulan deklarasyona atılan imza sayısının 4O'ı bulması, Çıller'i tedirgin etti. ilen bir tarihe ertelendiğı bıldirildi. Çıller kurmaylarının. deklarasyona imza veren milletvekillerini ıkna etmeye çalışırken "Koalisyonun geleceğini beliriemek, sivaset üslubu tartışılır olan ^ ılma/'ın misyonu değiT görüşünü Eski Devlet Bakanı Yılmaz liderliğindeki bir grup muhalif tarafindan hazırlanan ve 'SHP ile koalisyona son' teması üzerine kurulan deklarasyona atılan imza sayısının 4O'ı bulması, Çiller'i tedirgin etti. Başbakan'm "Gruba hakim olun" talimatı üzerine. dün akşam saatlerinde harekete geçen DYP kurmaylan. muhaliflerin yanı sıra deklarasyona imza atan milletvekillerini yakın markaja aldılar. "Bire bir" uygulanan markaj sonucu bazı milletvekillerinin ımzalannı geri çektikleri öğrenilirken daha önce bu hafta içinde yapılması beklenen deklarasyon açıklamasının da viirguladıklan öne sürüldü. DYP grubundaki bütün ısımlenn eklendiği. 1 sayfalık deklarasyon metninde, hükümete eliştiriler ve uyanlar "SHP ile koalisyon bitirilsin, terör önlensin. ekonomi iyiye gitmi>or. Büvük Türkiye'nin, büyük sorunlannı ancak güçlü iktidaıiar çözebilir" ana başlıklanyla dile getınldi. Yılmaz önderliğindeki grubun deklarasyon girişimi. Çiller tarafindan enaellenmeve çalışılırken DYP içinde Antalya Milletvekili Gökberk Ergenekon'un başını çektıği muhalif kanat ıse daha "radikal"bir tavır takınarak, "olağanüstü kongre" konusunda, grubun nabzını yokluyor. Oldukça tartışmalı geçeceği ifade edilen bugünkü DYP grubu toplantısmda, sert çıkışlarıyla tanınan Irfan Köksalan'ın. kendisıne söz \erilmesi durumunda. Başbakan ve eşı Özer Lçuran Çiller'e ait Marsan Marmara Holding Anonim Şırketi'ne ilişkin "vergi kaçakçıhğı" haberlerinin yanı sıra bürokrat atamalanna ilişkin eleştirilerini de gündeme getirmesi bekleniyor. Çiller'i. "bürokrasiyi siyasete bulaştirmak"la suçlayan Köksalan'ın, bu eleştirilerine. Orhan Güven'in Devlet Istatistik Enstitüsü Başkanlığı'ndan alınmasını dayanak göstereceği öğrenildi. Yılmaz ve MYK farklı görüşte ANAP'ta DYP ile koalisyon ikilemi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, DYP'den görev- lendirilen bazı millervekilleri- nin kendi arkadaşlanyla görüş- tüğünü. ancak hükümet formül- lerine ilişkin görüşlerinde deği- şikliğin söz konusu olmadığını söyledi. ANAP'ın Başkanlık Divanı ve Merkez Karar ve Yönetim Kurulu'nun 7 saat süren toplan- tılannda, koalisyonun bozulma olasılığına karşı alınacak tavır konusunda görüş aynlığı doğ- du. ANAP lideri Yılmaz, acil se- çim koşulunu ve Tansu Çiller başkanlığında ancak icra hükü- meti olmayan kısa süreli bır ko- alisyona girebıleceklerini ifade ederek DYP'yle koalisyon kapı- sını açık tutarken MKYK üye- lerinin büyük çoğunluğu, "Ke- sinlikle DYP'yle koalisyona gi- rilmesin" görüşünü dile getir- diler. Toplantıda, ağırlıklı olarak DYP'yle koalisyona ginlmeme- si ve hükümetin dağılması du- rumunda azınlık hükümeti kur- maya zorlanması görüşü ege- men oldu. DYP'den görevlendirilen ba- zı milletvekilleriyle koalisyon foımüllerine ilişkin olarak gö- rüşüldüğünü doğrulayan Yıl- maz. MKYK üyelerinin "seçim öncesi DYP'nin tuzağı" görü- şüyle tepki göstermeleri üzeri- ne. koalisyonun dağılma nokta- sına geldiğıni belirterek, görüş- melerin koalisyon kurulması için yapılmadığını, ancak ko- şullar dayattığında sorumluluk- tan kaçamayacaklannı bildirdi. Yılmaz, arkadaşlanyla görü- şen DYP'lilerin süreye ilişkin açıklık ıstediklerini. ancak ken- dilerinin acil erken seçim koşu- lunda ısrarettiklerini belırterek. "Hiçbir şekilde bir icra hükü- metinde DYP ile Sayın ÇiDer'in başkanlığında uzun bir bera- berliği düşünmüyoruz" diye ko- nuştu. MKYK toplantısmda. Basın ve Propaganda Başkan Yardım- cısı Yaşar Okuyan'ın DYPyle ne sürede olursa olsun koalisyo- na gırme karan alınması duru- munda istifa edeceğini bildirdi- ği öğrenildi. Bu arada, Yılmaz'ın açıkla- malanna karşın Orman Bakanı Hasan Ekinci. ANAP'lılarla yaptıkları görüşmelerin. "ko- alisyon pazarlıgı" olarak değer- lendirilmesıninyanlışolduğunu söyledi. POLITIKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Kan Davası... Irikıyım, bıyıklı bir adam, eliyle bir siyasal partinin sim- gesi olan "kurtbaşı" işaretini yaparak "Istiklal Marşı"oku- maya başlıyor. Az sonra topluluk hep bir ağızdan bağın- yor. "Kahrolsun devlet düşmanlan..." Yine bir hücre evi... Dekoraynı... Yerde iki ölü ve silahlar... Koltuğun üzerinde "Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cep- hesi" yazılı bez bir pankart. Zemin kırmrzı, yazılar sarı. Du- varda çok sayıda kurşun izi. Şaşırtıcı birgörüntü... Bir özel televizyon tüm ayrıntıları veriyor... Polis müdürünün açıklaması ilginç: "Teslim ol çağnsına ateşle karşılık verdiler..." Operasyon Gaziosmanpaşa Sultançiftliği'nde Uğur Mumcu Mahallesi 2133. Sokak Seçkinler Sitesi H-8 Blok'un 7. katındaki 24 no'lu daireye yapılıyor. Polise gö- re daire hücre evi. Yılmaz Uytun ve Güler Ceylan bu ev- de kalıyor. Apartman sakinleri anlatıyor: "21.45 sıralannda polis 'teslim ol' çağrısı yaptı. Ardın- dan silah seslen duyduk..." 24 no'lu daireden polise nasıl ateş açıldı? Burası biraz karışık. Çünkü dairenin kapısını polis kırmış ve ıçerı girmiş. Gazeteciler olaydan tam dört saat sonra hücre evine alınmış... Dekoraynı... Yerde iki ölü ve silahlar... Kim ne derse desin, bu bir yargısız infazdır. Oysa poli- sin görevi, suçluyu yakalayıp adalete teslim etmektir. Türkiye'de iş çığrından çıkmıştır. Bu bir kan davasına dönmüştür. Polis kimlik denetimi yaparken terörist tarafindan öldü- rülüyor. Aradan iki gün geçmeden polis hücre evini bası- yor, iki kişiyi öldürüyor. • • • Türkiye'de gözaltında ve cezaevındeki ölüm olayları bu- güne dek ciddi bir biçımde araştırılmadı. Hücre evleri (po- lis öyle söylüyor) baskınları ve oradaki insanların öldürül- meleri (terörist olsa bile) bir demokratik hukuk devleti olan Türkiye'de bugüne dek önlenemedi. Devletin polisi "kan davası" gibi ilkel ve "aşiret toplumu" yöntemleriyle terörü önleyemez. tam tersine tırmandırır... Türkiye'de gözaltında ve cezaevlerindeki ölüm olayları komik gerekçelere bağlanıyor. Türkiye Insan Hakları Vak- fı'nın hazırladığı "İşkence Dosyas/"nda bakın neler yazı- yor: "12 Eylül 1980 tarihinden bu yana geçen 14 yıl boyun- ca 390'ı gözaltında sorgulanırken ya da cezaevlerinde, 13'ü insanlık dışı yaşam koşullannın iyileştırılmesini sağ- lamak amacıyla cezaevlerinde yapılan açlık grevlerinde ol- mak üzere toplam 403 kişiyaşamını yitirdi. Bu rakama gö- zaltında ve cezaevlennde gördükleri işkence sonucunda hastalanarakya da gerekli tedavı olanağı bulamadıklan için ölenler (toplam 17 kişi) eklendiğinde, ortaya 14yılboyuri- ca 420 kişinın ölümüne yol açan kara bir bilanço çıkmak- tadır. Türkiye'nin çeşitli siyasal çalkantılar yaşadığı 1968- 1980yıllan arasında gözaltında ya da cezaevlerinde işken- ce sonucunda ölenlerin, öldürülenlerin sayısının 20 civa- rında olduğu dikkate alındığında, işkence uygulamaları- nın 12 Eylül askeri darbesiyle birlikte başlayan süreçte ne denli pervasızlaştığı görülmektedir. 420 ölüm olayından 188'i 12 Eylül 1980 ile 12 Aralık 1983 tarihleri arasmdaki- askeri cunta döneminde, 162'si 13 Aralık 1983 ile 20 Ka- sım 1991 tarihleri arasmdaki Anavatan Partisi iktidan dö- neminde, 70'iiseDoğru Yol Partisi-Sosyaldemokrat Halk- çı Parti koalisyonu döneminde yaşandı." • • • Biraz önce değindiğımiz komik gerekçeleri merak etti- niz mi? Hemen söyleyelim: Işkenceyi önleyen Birleşmiş MilletlerSözleşmesi'ni 1988 yılında imzalayan Türkiye, bu sözleşmenın 19. maddesi ge- regince hazırladığı raporu 22 ay sonra sundu. Nereye mi? Elbet Birleşmiş Milletler'e. Türkiye "Işkenceye Karşı Sözleşme" uyarınca BM'ye sunulan raporda bakın neler yazıyordu: "Işkenceden öldüğü iddia edilen pek çok kimsenın as- lında AIDS ve tüberkülozdan öldüğü doktor raporundan kanıtlanmıştır..." Devlet, ülkesinin insanına karşı hiç böyle davranır mı? Ama bizdeki gazeteler ve özel televizyonlar yaşanan olayların üzerine gitmez. "yarg/.s/z/n/az/a/'/"görmemezlik- ten gelirse, devlet yalan söylemeyi sürdürür... Dekoryineaynıdır... Kimi zaman iki, kimi zaman üç ölü bulunur odada... Bir bez pankart, üç silah, iki el bombası, dekoru tamam- lar., Aşiret toplumlarında olduğu gibi... Bu bir kan davasıdır... Düşünce özgürlüğüne DYP tarpanı Terörle Mücadele Yasası'nda değişiklik öngören yasa taslağından, SHP'nin isteği doğrultusunda konan 'Dini amaçlı terör' başhğım taşıyan 4. madde çıkanldı ŞEBNEMGÜNGÖR ANKARA - DYP. SHP'nin özelleştir- meyle eş zamanlı olarak TBMM'ye geti- rilmesini istediği Terörle Mücadele Ya- sası'nda değişiklik yapıhnasını öngören taslağı "budadı". Yasa taslağından. SHP'- nin isteği doğrultusunda konan ve "Düıi amaçlı terör" başlığını taşıyan 4. maddeyi çıkaran DYP, düşünce özgürlüğünün sı- nınnı da "Devletin iilkesi ve milletiyie bö- lünmez bütünluğü" ve uluslararası sözleş- melerdeki kısıtlamalar olarak belirledi. DYP, SHP'nin demokratikleşmeyle özelleştirmenin eşzamanlı olarak hükü- metten ve TBMM'den geçirilmesine iliş- kin tutumu üzerine. her iki tasanyı da "DYT grubunun yasa tekiifi" olarak Mec- lis'e sunmayı kararlaştırdı. Özgfir olamayacaklar Imzaya açılan yasa teklifleri, ortaklar arasında uzlaşma sağlanamaması duru- munda, yann TBMM Başkanlığı'na su- nulacak. Terörle Mücadele Yasa Taslağı'- nın. DYP önerisi doğrultusunda yasalaş- ması durumunda. halen cezaevinde bulunan Haluk Gerger, İsmail Beşikçi ile Fikret Başkaya gibi yazar ve bilım adam- lannın tutukluluk halleri devam edecek. SHP grubunun önerisi olarak hazırla- nan ve Terörle Mücadele Yasası'nda deği- şiklik yapılarak, "düşünceye özgürlük" geünlmesini öngören yasa taslağı, dün Bekir Sami Daçe Mehmet Moğultay DYP Grup başkanvekilleri. Devlet Baka- nı Bekir Sami Daçe ve DYP içinde oluştu- rulan Düşünce Komisyonu'nun sözcüsü Adana Milletvekili Yalçın Öğütcan'ın ha- zır bulunduklan toplantıda ele alındı. Toplantıda, DYP kendi görüşlerini taslak metne yansıttı. DYP kanadınca yapılan değişiklikle "Dini amaçlı terör" başlığını taşıyan ve "Devletin sosyal, ekonomik, si- yasi veya hukuki temel düzenini kısmen de olsa din kurallanna dayandırmak amacıyla şiddet veya tehdide başvuranların" 5 yıldan 10 yıla kadar ağır hapis cezasıyla mahkum edilmelerini öngören 4. madde taslaktan çıkanldı. Buna karşılık, terör tanımının yapıldığı 1. maddeye. "Devletin laik düze- nini bozmak" hükmü eklendi. DYP'ce hazırlanan taslakta. düşünce özgürlüğü- nün sınırlan da "Devletin iilkesi ve mille- tiyie bölünmez bütünluğü" ve Türkiye'nin imza koyduğu uluslararası sözleşmelerde- ki kısıtlamalar olarak çizildi. Devlet Bakanı Bekir Sami Daçe, Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'a. DYP'nin önerisini dün geceyansı ilctti. Moğultay, daha sonra bakanlıkta daruşmanlanyla bir araya gelerek değerlendirme toplantısı yaptı. Başbakan Tansu Çilkr. bu görüşme ön- cesinde Başbakan Yardıması Murat Ka- rayalçuı'ı arayarak "Grup sıkıntısını aşa- mıyorsanız. özeUeştirme ve düşünce özgür- lüğü taslaklannı bizim grubumuz yasa tekiifi olarak vermeye hazır" önerisini gö- türdü. Karayalçın ise Çiller'den, bugün yapılacak SHP grubunu beklemesini iste- di. Soysal'a tepki Başbakan Çiller'in. "Hiç kimse grupla- nn ve hükümetin önunde değildir" diyerek eleştirdiği Dışişleri Bakanı Soysal'ın özel- leştirme konusundakı ısrannı sürdürür- ken koalisyon için "çürüdü" değerlendir- mesini yapması. DYP kurmaylarının tepkisine' neden oldu. DYP'li Orman Ba- kanı Hasan Ekinci. "Özelleştirmeyi imza- lamıyorsa koalisyon çürüdü diyorsa çeksin giLsin" diyerek. Soysal'ın istifa etmesini is- terken DYP Genel Başkan Yardıması İbrahim Yaşar Dedelek, "Sayın Soysal DYP'de olsa azli gündeme gelebiUrdi" gö- rüşünü savundu. DYP Genel Başkan Yardıması Ahmet Küçükel, Soysal'ın açıklamalannı, "Düşünülmeden söylenmiş bir bevan" olarak nitelendirdi. Yargıtay Alkışh protesto suç sayılmayacak ANKARA (ANKA) - Yargı- tay. geçim zorluğu çeken me- murların, içine düşürüldükleri duruma tepki göstermelerinı suç sayan düşünceye karşı çıktı. Yar- gıtay 8. Dairesi, düşük maaş zammını alkışlarla protesto eden memurlara ceza veren yerel mahkeme karannı oybirliğiyle bozdu. Grevli. toplusözleşmeli hak mücadelesini, kurduklan sendi- kalan aracılığıyla sürdüren me- murlara. Yargıtay'dan yeni des- tek geldi. Düşük maaş zamlannı protes- to amacıyla, toplanarak. alkışJa protesto eden memurlar hakkın- da Bursa 3. Asliye Ceza Mahke- mesi'nde dava açıldı. Ceza mah- kemesi, memurlan izinsiz top- lantı ve gösten yüriiyüşü düzen- leme suçundan bu konuyu dü- zenleyen 2911 sayılı yasa uya- rınca l'er yıl 3'er ay hapis ve 133'er bın İira da para cezasına çarptırdı. Karar. mahkum edilen me- murlar Ömer Akın, Mehmet tş- lev, Nergis Öziş, Ali Polat, Kenan Sungur ve Sürmeli Selçuk tara- findan temyiz edilince, konuyu bir de Yargıtay Sekizinci Ceza Dairesi görüştü.