Katalog

11EKİM1994SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER DHPmilitanları yakalandı • İstanbul Haber Senisi -PKK ile ortak eylem birlıği içerisinde olduğu belirtilen yasadışı DHP (Devrimci Halk Partisi) üyesi olduklan öne sürülen yedi kişı, İstanbu] ve Antalya'da yakalandı. Örgütün Akdeniz sorumlusu olduğu savlanan Yılmaz Yıldınm ile Aydın Şahin ve Selahattin Şirin adlanndaki militanlann, PICK'nin Avrupa sorumlusu 'Hüseyin' kod adlı Mustafa Karasu ile ılişkiye geçerek silahlı eylem haarlığı içerisinde bulundukJan açıklandı. Antalya'da sürdürûlen operasyonlarda da aynı örgüte üye olduklan savlanan 4 kişi ele geçirildi. SHP'nin TRT baskınına ceza • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Eskj SHP Muğla Milletvekili Musa Çökbel, eski TRT Genel Müdürlüğü özel Kalem Müdürü Nevzat Balım'ı makamında yere düşürdüğü gerekçesiyle 5 milyon lıra manevi tazminat cezasına mahkum edildi. SHP'nin muhalefette yer aldığı dönemde, TRTnin SHP ile ilgili haberlere yeteri kadar yer vermemesi ve taraflı yayın yaptığı savıyla TRTGenel Müdürlüğü'ne giden 20 milletvekili, o dönemin Genel Müdürü Kerim Aydın Erdem'le görüşmek isterken ortaya çıkan kargaşada Özel Kalem Müdürü Nevzat Balım yere düşmüştü. TÜRKSAT'ta anahtar teslimi • CANNES(AA)- Türkiye'yi uzayda sayılı ülkeler arasına sokacak TÜRKSAT'ın ilk adımı olan TÜRKSATlB.dün Fransa'nın Cannes kentindekı Airespatıale tesislerinde ımzalanan kabul zaptıyla PTT'ye dev redıldı. TURKSATlBnm kabul zaptını bu amaçla Cannes'da bulunan TÜRKSAT'tan sorumlu Cengız Bulut imzaladı. Göknet'incezası kesinleşecekmi? • Haber Merkezi- Eskı İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel hakkında istanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen 8 yıl 4 ay hapis cezasıyla ilgıli Yargıtay karannın yann açıklanması bekleniyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da Göknel'in. "ıhtısalen zimmet" ve "Mal Beyaru Yasası'na aykın davranmak" suçlamalanyla yargılandığı davada 5 yıl hapisle cezalandınlmasını istedi. Davada. Ergun Göknel'ın eşı Feray ile oğullan Demir ve Ilhan Göknel de yargılanıyor. Hüvıyeümı kaybettim.Hükümsüzdür. ' POLATSERİM Ankara'da 'katkı payı'nı toplamayacağını açıklayan 94 öğretmenin savunması istendi Bağış toplamayaııöğretmene soruşturma • Velilerden istenen aylık 20 bin lira ''kaîkıpayı'' uygıdamasında,para toplamayan öğretmenler hakkında okulmüdürlerince soruşturma açıldı. Ankara 'da 10 bin öğretmen, uygulamaya katılmayacak. EMİNE KAPLAN ANKARA - Milli Eğıtim Ba- kanhğı'nın talimatı üzenne An- karaValiliği'nce başlatılan"Öğ- rencilerden aylık 20 bin lira eği- time katkı pavı" uygularna- sında görev almak ıstemeyen öğretmenler hakkında soruş- turma açıldı. Eğit-Sen ve Eği- tim-Iş sendıkalanna üye 10 bin öğretmenin, okul müdürlerinın baskısına karşın uygulamayı protesto edeceklen ve öğrenci- lerden para toplamayacaklan belirtildi. Ankara Valiliği'nin, Millı Eğitim Vakfı makbuzuyla veli- lerden eğitim giderlerine katkı payı olarak aylık 20 bin lira toplanması uygulamasına tep- kıler yoğunlaştı. Birçok okulda "Milli Eğitiın Hizmetieri Yar- dım Yönergesi" uyannca oluş- turulması öngörülen komis- yonlara katılmak istemeyen ve öğrencilerden para toplanması- na karşı çıkan öğretmenler hak- kında müdürler tarafından so- ruşturma açıldığı öğrenıldı. So- kullu Lisesı'nde "katkı payı ko- misyonu"na karşı çıkan ve aday olmayan 92 öğretmen. Halide Ömer Uncuoğlu İlköğretım Okulu'nda da 2 öğretmen hakkında, "Yalilik genelgesine karşı geldikleri" gerekçesiyle soruşturma açıldı. Bu öğret- menlerden 7 gün ıçinde savun- malannı vermeleri istendi. Valılığın uygulaması öğret- menler arasında huzursuzluk yaratırken Eğıt-Sen ve Egitim- Iş sendıkalanna üye yaklaşık 10 bin öğretmenin okullarda öğ- rencilerden para toplanmasına aracı olmayacaklan \e para toplamayacaklan bıldırildı. Öğretmenler. Milli Eğıtim Ba- kanlığı'nın çelışkıli kararlar al- dığına dikkat çekerek "Bağış toplanmasına ilişkin genelgede, okui yönericileri \e öğretmenJe- rin kesinlikle bağış toplama işine kanşma) acakları talimatı veri- liyor. Ancak Ankara \ aliliği'nin hazırladığı yönergede, 20 bin li- ranın öğretmenler tarafından toplanacağı hükme bağlanıvor. Para toplamayan öğretmenler hakkında da soruşturma açılı- yor" dıye konuştular. Öğretmenler. uygulamaya il- ke olarak karşı çıktıklannı vur- gulayarak yıllardır öğrenciler- den kayıt bağışı. karne vediplo- ma. yakacak ve okul gıderleri adları altında para toplandığı- nı, ancak bu paralann nerelere harcandığına ilişkin hiçbır du- yurunun yapılmadığına dikkat çektıler. Eğıt-Sen ve Eğjtim-İş sendikalannın dün düzenledik- leri ortak basın toplantısmda da "katkı payı" uygulamasının devlet okullannda eğitimin pa- ralı hale getirilmesinın bir adımı olduğu vurgulandı. Eğit-Sen Ankara Şubesı Baş- kanı Kemal L'nal. velilerden toplanacak paralann her türlü denetimden uzak, keyfı bır şe- kilde harcanarak toplumsal kırlenmenin boyut kazanması- na hizmet edileceğini savundu. Ünal, katkı payı uygulamasının yasalara aykın olduğunu da vurgulayarak şöyle dedi: "Bu uvguJama, anavasanın 2 ve 42'inci, 222 Sa\ ılı İİköğretim ve Eğitim KanunıTnun 2 ve 44'- üncii, 2860 savılı Yardım Topla- ma Yasası'nın 13'üncü ve 657 savılı Devlet Memurları Ya- sası'nın 11. maddelerine aykın- dır. Eğitim emekçileri olarak bizler, eğitime katkı payı adı al- tında öğrencilerden para toplan- masına aracı olmayacağız, para toplamayacağız." Türkiye'deki çocuklann sorunlan, Ankara'da iki ayn toplantıda ele alındı Dahasağhkhçocuklariçin... • UNICEF'in düzenlediği toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Demirel "Türkiye'de çocuk ölümleri beni utandınyor. Bu konu Türkiye'nin prestij sorunudur" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bû- rosu) - Türkiye'deki çocuklann sorunlan Ankara'da düzenle- nen iki ayn toplantıda ele alındı. UNICEF'in Türkiye'de çocuklara yönelik ara dönem hedeflerinın tartışıldığı "Daha Sağltklı. Eğitimli Çocuklara Doğru" adlı toplantıda Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel. Türkiye'de her bin çocuktan 51'mın öldüğünü vurgulaya- rak "Çocuk ölümlerinin bu sav ı- da olması beni utandımor. Bu, Türkije'nin prestij sorunudur" dedi. "Çalışan Çocuklar ve İş Denetimi Değerlendirme Semi- neri"ne katılan Çalışma ve Sos- yal Güvenlık Bakanı Nihad Matkap da çocuk ışçıler soru- nunun çözümü ıçın, sanayı sı- telennde "topJumsal hizmet bi- rimleri" kurulacağını açıkladı. Demirel, UNICEF'in. Tür- kiye'de çocuklara yönelik ara dönem hedeflerinin tartışıldığı "Daha Sağlıklı, EğitimU Ço- cuklara DoğnT adlı toplantıda bir konuşma yaptı. UNICEF Genel Direktörü James Grant'ın, "Dünya Çocuk Hak- ları Bildirgesi'ndeki maddeler- den kaçını uyguladınız" sorusu- nu değerlendıren Demirel. "Dünya bize, ülkenizdeki ço- cuklara iyi bakın derse bu, içiş- lerimize kanştıklan anlamına gelmez. Bizi, kendi çocuk- lanmızı yaşatmanuz için uyanr" dedi. Türkiye'nin. 131 ülke arasında. 0-5 >aş arası- ndaki çocuk ölümlerinde 61. sı- rada olduğunu vurgulayan Demirel, ülkede her bin çocuk- tan 51 'inin öldüğünü belirterek "Sri Lanka'da bile bu sayı 15. Bu sayı bizi utandınr, utandır- malı. Artık start verildi. Önlem- ler hızlandınlmalı. Bu Türkiye'- nin prestij meselesidir" dıye ko- nuştu. Bir toplumun sağlık sorunu- nu önemsemesinin, sağlık bi- lincine ulaşmasımn değerini de anlatan Cumhurbaşkanı De- mirel. Çocuk Haklan Beyan- namesi'nı Türkiye'nin de imza- ladığını ammsatarak. "Şimdi, atılan ünzanın takibi vapılıyor. İmza sahibi ülke, 10 y ılda 27 te- mel maddeyi uygulamayı taah- hüt ediyor. Btz de bunu yapa- cağız. Ben bunun takipçisi ola- cağım" dedi. Çabşma ve Sosyal üuvenlık Bakanı Nihad Matkap da "Çalışan Çocuklar ve tş Deneti- mi Değerlendirme Semineri"- nin açıhşında yaptığı konuş- mada, çocuk sömürüsünün ne- denlerine değinerek. çözüm önerilerini anlattı. Çocuk işçi çahştınlmasının, öncelıkle ge- bşmekte olan ülkelenn sorunu olduğuna dikkat çeken Mat- kap. "Yasakların çözüm ol- madığını. toplumsal bilinç ve du- yarldığm yaratüması gerektiği- ni"vurguladı. Matkap, çocuk ışçı çalıştın- lan küçük işyerlerindekı çalı- şma koşullannı tanımlayıp, ülke ölçeğınde durum sapta- masım ortaya çıkarmak için yapılan çalışmalann sonuç- landığına dikkat çekerek şöyle konuştu: "Bu çalışmayla, başta sanayi siteleri olmak üzere, küçük işyerierinde çocuk işçiyi, sağlığı ve güvenliği, eğitimi ve beslenmesi, dinlenmesi ve eğlen- mesi. yani temel gereksinimleri ile kavrayan toplumsal hizmet birimlerini kurmayı amaçlıyo- ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ lyimser Olmak Çocuklar, sağlıksız koşullarda çalışmalarını ve yaşamlarını sürdürüyor. (Fotoğraf: ÜMİT OTAN) nız. Küçük işyerleri ile ilgili bir diğer çalışmamız da sağlıklı ve güvenli çalışma koşullan \ aratı- lması için, işveren eğitiminin başlatılmasıdır. Üclü yapıyı ve işbirliğini, her alanda savunuyo- ruz." Eğıtim seminerinde. 7 ayn grup başkanlığı tarafından işkollanna göre gercekleştıri- len çalışmanın sonuçlan ele alındı. Adana'da metal ve dö- kümcülük, Ankara'da ağaç iş- leri. Antalya'da hizmet, Bur- sa'da konfeksiyon. tekstil \e ıplik. İstanbul'da deri. avak- kabı, konfeksiyon, İzmir'de dokuma, den konfeksıvon. Samsun'da oto kaporta. boya işkollannda faaliyet gösteren 738 işyerinde yapılan çakşma- lar değerlendirildi Belki kimilerine garip gelecek, ama panel ve konfe- ranslarımda en çok eleştirilen yanım 'iyimserliğim'olu- yor Bu tür toplantılarda soruları genellikle yazılı alıyo- ruz (Zira mikrofonu kapan, bırakmak bilmiyor). Ve top- lantılardan sonra, gelen yazılı soruları incelediğimde, iyimserliğimin çok irdelendiğini görüyorum. İyimserliğim konusunda yöneltilen soruların sadece eleştiri olarak değerlendirilrnesi de pek doğru değıl. "Nasıl bu kadar iyimser olabiliyorsunuz" diye soruyor- lar. Ülkemizin içinde bulunduğu koşullan sıralıyor ve "Bu koşullar altında iyimser olmak mümkün mü?" di- yorlar. Ya da bunlara benzer sorular yöneltiyorlar. Belki de bir umut arıyorlar, bir ışık yakalamaya çalışıyorlar. Ama ister eleştiri olsun, ister iyimserliğimi 'paylaşma arzusu'olsun, çoğu kez iyimserliğimin nedenlerini açık- lamak zorunda kalıyorum. Yüzeysel bir bakışla Türkiye'de iyimser olmak çok zor. Emniyet örgütü Türk-lslam sentezcilerinin etkisi al- tında. Aynı şey, orta ve yükseköğretim için de geçerli. Devletin iç ve dış borçları almış başını gidiyor. Vergi ge- lirlerinin yarısı, borç taksit ve faizlerini zor karşılıyor. Devlet yatırımları neredeyse sıfırlandı. Buna rağmen bütçe açığı yüz milyarlarla ifade ediliyor. Ülkenin Güneydoğusu, kan ve ateş içinde. Çarpık kentleşmenin getirdiği dağ gibi sorunlar var. En basitin- den; susuzluk, büyük kentlerin belini büküyor. Çevreso- runlan da dağ gibi. Denetimsiz bir üretim, akarsuları- mızı batağaçeviriyor Denizlerimizdekurudu. Balıkyok. Ekonomik yaşamdan başlayan ve en üst düzeylerde siyasal makamlara kadar uzanan bir ahlak çöküntüsü, toplumu sarmış durumda. Herkes 'köşe dönmek' peşin- de. Hangi taşı kaldırsanız, altından bir pislik çıkıyor. Ah- lak değerleridealt üst oldu. Hırsızlıkmeşrulaştı. "Adam çalıyor, ama iş bitiriyor" dıyorlar. Tüm bu sistemi pom- palayan kitle iletişim araçları, bir yandan topluma biçim veriyor, bir yandan da topun ucunda Trilyonluk borçları Damokles'in kılıcı gibi başlarının üzennde sallanıyor. Siyasal iktidarın ağzına bakıyorlar Tüm bunlara değindikten sonra, "Nasıl iyimser olabi- liyorsunuz" diye soruyorsunuz herhalde. Bu iyimserli- ğimin gerekçelerini anlatmam gerek. Türkiye Cumhuriyeti 20 yüzyılın başlarında, 'çokulus- lu imparatorluklarm' tasfiye surecinde ortaya çıkan bir devlettir. Osmanlı Imparatorluğu'nun çokuluslu bünye- sinden arta kalan mirası devraldıktan sonra; oldukça türdeş (homojen) bir ulus yaratılması ve bugünlere gelı- nebilmesi bile, büyük bir başandır. Günümüz Türkiyesi'nde; azınlıklar harıç, yirmiden fazla farklı etnik grupyaşar Bunların çoğunun kendi dili, edebiyatı, kültürü, folkloru. geleneği vs. vardır. özgür- lükçü demokrasinin (kör-topal da olsa) var olduğu bır si- yasal düzen içinde, ayrılıkçı seslerin çıkması kaçınıl- mazdır. Eğer 'paylaşılacak' şeylerı arttırabilirsek bu seslerin dindirilmesi de mumkun olur. Zaten bu ayrılıkçı seslerı dındirmenin başka bir yolu, başka bır çaresi de yoktur. Bu devlet kurulduğu zaman, okuma-yazma bılenlerin oranı yuzde üçü-beşı geçmıyordu. özellikle kırsal ke- simde bu oran, yüzde birın altındaydı. Medrese kökenli bir azınlık, halkın cehaletini 'ticaret metaı' haline getir- mişti Vatandaş olmanın nimetlerinden yararlanamayan geniş kitleler, kaderleri padişah ve halifenın iki dudağı arasından çıkacak söze bağlı olarak yaşarlardı Işte cumhurıyetin eğitim hamlesi, bu kulları vatandaş' hali- ne getirdi. Bugün Türkiye; kendi 'yiyeceğini've 'gıyeceğini' ken- di üreten bir ülkedir. Ne dışarıdan gelecek bir lokma ek- meğe gereksinimi vardır, ne bır karış beze. Dünya üze- rindeki iki yüzden çok devlet arasında, bu özelliğe sahip olanların sayısı beşi, altıyı geçmez Türkiye bugün bölgesinde. 'su sorunu' olmayan tek ülkedir. Hatta son zamanlarda su potansiyelı sorun ol- maktadır. Ve bugün Türkiye, ıstisnasız her alanda yetiş- miş, nitelikli bir insan potansiyeline sahiptir. Bu da eğiti- mi ön plana çıkarmanın bir sonucudur. Dünya üzerinde halkının çoğunluğu Müslüman olan elliden çok ülke vardır. Bunlar arasındaki tek 'laik cum- /7c/nyerTürkiye'dir. Ekonomik olarak gelişmiş ülkelerde rastlanabilen özgürlükçü demokrasiyi, 2000 dolar civa- rında bir fert başına ulusal gelirle (kör-topal da olsa) yü- rüten iki ülke vardır ki, bunlardan biri gene Türkiye'dir. 'Aşılmayacak' bir sorunumuz yoktur. Çocuklarımız güzel bir Türkiye'de yaşayacak. Kötümserlikbizden ırak olsun... BULUNMAZ TIYATRO • I MUAMMER KARACA TÜRKİYE'DE İIK KEZ Hf R r*SUN COCUĞA OYUN I N E K SİHİRLİ SANDIK Yazan-Yoneten H. Hilmi Bulunmaz Salt 15.00 Gosterildiği ülkelerdeki hasılatı 200 Milyon Dolar'a Yazan Nazım Hıkmet /on H. Hilmi Bulunmaz Cutnartesı 21 00 '24D'T83I 12 15 '430 1645 19 00-21 15 (348 0150) 12 00 14 30-17 00 19 10 21 45 583 14 a-) M 30 1'10 1R3C 11 293 89 78 (3HAT) SESSIZLIGIN RENKLERİ Aslan Timur Çarşamba 20.30 Ş A 6 Ekim 28 Ekim 1994 Tuti. he\kel sınmnın \e DGbAnınoneml adı ^adı Çaiık Ci91~-l'/"9)anısıra duzenlencn sergı banJK-nm fıguratıf \e V3\MI caiışmalanndan de<ien rohef hevkel \e tablolnn bu sergıde \er aiı\or Sergı Pazar Pazartesı le Ba\ram gunlerı harıç ber gıtn 11 00 - 79 00 araz,ı gezılebıllr STÜDYO VE ATÖLYELER R e s l m A t ö l y e s i n d e H u ^ c v ı n B ı l ı > ı k Ö z g ü n B a s k ı A t ö l y e s i n d e P r o f O z d e m ı r A l t a n . B a l e S t ü d y o s u n d ı S ı s v p h o s B a l e C o m p a n \ T i y a t r o S l ü d y o s u n d a Tıvatroskop (Esen Ozman-\dnan Tone! ı \edım Gursel ın ovkulerınden E^en Ozman ın u\-ariadıgt "tlk Kadm" adlı o\"unu ıçın Cevsu Kotak Nıhal Ge\ran Koldaş Alp Gırıtiı le Emre Ba\kal Se\ım Burak ın l^te Baş Işie Go\de tşte Kanatlar" adlı o\unu ıçın çalışmalar \ apmaktadırlar C D ' d e n k e n d i s e ç t i k l e r i n i z Klasik müzik yapttlarından oluşan diskoteğimteden seçtiklertnizi Çarşamba, Perşembe, Cumartesi günleri, 13.30-16-30 saatleri arasında özel hulakltktarla dinleyebilirsintz. Tum etkınlıkle- ıçın da\elı\cler AKs\\ \T rjn saglanabılır Çok amaçlı salondakı guslerılere pr<ıf>ranı başladıktan sonra gırılmemesı rıca oluntır AKBAIMK ' S a n a t ı n . s a n a t ç ı n ı n y a n ı n d a " \ r \ i - - \ \ \ T T-Tikta 1 C a d d t - M Snnrtfi B e ^ o p l u U ı a n h u l T e l ' 0 2 1 2 » 2^2 * 5 0 0 M ] 0 2 F J X { O 2 l 2 < 2-t^ \ 2 2 » I I I K I M Laser-dıscieıı bıı\iik ekranda opera LEONC\VALLO "Pafyaço" (Domingo G. Pretre) Yön: F. Zeffirelli Saat: 12.30 ve 18.00 ı 1 sa 10 d ) 12 I K I M CARSAMBA Uıser-dısc tetı bu\uk ekranda tıotı>er DVORAK "Sen/oni \o.8 (Preıin) Saat: 12.J0 ve 18.00 ' -n' d ı 1 3 I- K I M PI- R S E \! BI" )onetmen Eluı Kazan ın Fılmlen' II "EAST OF EDEN" ılngıhzLe unjmal)(J. Dean) Saat 12.30 ve l ^ O 11 sa îî d ) I t I K I M Cl"MA Ltl^er-dı^c tetı ^u\uk e^randü "MADONNA" Saat: 12.30 ve 18.00 (1 M ı I - K İ M ( l M A R T I S İ •\kixink*-4 ilııslararan Caz Festnvth" CAN KOZLL" DAVUL ATÖLYESİ Çok Amaçh Salonda Saat: 14.00 rvjtiiım u^rct^ı/dır \t't JMrtrpak ı\.ın Tel 2H~ 21 61 Bilet satıs: ÇARŞI Capltol: 391 18 34 (3hat) MaslaK: 285 05 2O (8 hat) B.köy: 572 84 06-07 Tel: 513 74 31-522 65 85-251 6O 9O-638 14 84 :- IBIEIION »var"CT3- >»»••- AKMf!ifVBBOSlU Oynoyonlor Haluk BILGINER«Ahmet LEVENDOCLU Nilüfer AÇIKALIN • Cuneyf UZUNLAR 12-16 EKİM KADIKÖY HALK EĞİTİM MERKEZİ C"<C' SSE [0216) i) 8 61 34 VAKKORAMA SUA»YE (0216ı 350 8' 42 BULUNMAZ TIYATRO İ S T A N B U L H. Hilmi Bulunmaz Yonet^mınde Her yaştan insana OYUNCULUK EĞİTİMİ IstikİJİ Cad. No: 186:2 Beyogkı Tel: 513 74 31 -522 65 85- 251 60 90-638 14 84 ahmet kava selda bağcan "Koçero yu hıc k T KraliçeMargot "La Reine Margot" 1O-16 EKİM 1994 E K R E M R E S I T R E Y / C E M A L R R E Y Beyoğıu BEYOĞLU (251 32 40) 12 00-15 00-18 00 21 00 Çocukiuğumda manşetterfien mmezdi KOÇERO...Ytilar bir şîir krtobırKJa rastladım KOÇERO'ya. Tüykfim dilcen diken oicudum KOÇERO'yu, Kiyferim diken diken bestetedim.Hapis yaRım, hayoftmdo hiç yüzünü görmediğim KOÇERO için... Orıca engellemelerden sonra KOÇERO'yu sizîn de din^bilm^z ^ # S P ^ SIMDI... 'v ANKARA SAISAT1TÖTROSUISTANBÜL TURıNESI ISTANBULDA SON OVLHSLAR _ Genel îstek IJzerine UĞUfl MUMCU , I * SAKINCALIPIYADE»e> RutUy Azız-UMm Bjljy MÜZ* Timur StKuk DWx yalçın Emıroghj KADIKÖV HALK EĞITİM MERKEZİ I TESVIK1YE RUSTU UZEl ÜStSI TIY SU. Tcl:41S61«6 I T . t m M H - s : ::•.•!•.••.:-••••:••• ::••-.. BAĞCAN KAOIKÖY HALDUN TANER SAHNESI (349 04 63) Y E Ş I M D O R M A N / Y I L D I R I M T U R K E R GOLGE USTASI YOKETMEN ORHAN ALKATA (12 l î 14 15 16 EKİM) ÜSKÜDAR M.CELAL SAHNESİ (333 03 97) A N T O N ÇEHOV VANYA DAYI TURKÇESI "-1AZLUM BEYHAN YONETMEN LcCNID "Elc c"2 [12 13 14 15 16 EKlMf FATIH REŞAT NURI SAHNESI (524 53 80) N E I L S I M O N Majör Müıik Yapım Tel- |0.2i 2} 527 6î 28 Kültür Sanat ılanlarınız ıçın 293 89 78 (3 hat) İLK GENÇLIĞIM TURKCESI CEMIL B^'YUKUT^b YONETMEN 6NGJN U (12 13 14 15 16 EKIMl GAZİOSMANPAŞA SAHNESI (S78 60 67) M E L I S A G U R P I N A R İSTANBUL UN COZLERI MAHMUB YONETMEN HA< v-j ALT-,ER | 2 I 3 I 4 I 5 I 6 E < M