07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Özgen Acar •Genel • Görsel Yönetmen: Ali Acar •DışHaberlenErgun Yayın Koordinatörii: Hikmet Çetinkaya • Genel Bafcı • Ekonomı: Abdurrahman Yıldınm • İstihba- Yayın Danışmanı: Orhan Erinç •Yazıişleri rat. Yalçın Çakıı • Yurt Haberlen. Mehmet Saraç Miidürleri: tbrahim Yıidız (Şorumlu), Dinç Tayanç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir •Haber Merkezi Müdûrü: tpek Çalışlar Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yancı Ankara Temsilcisı: Mustafa Balbay •Haber Müdürü: Doğan Akın Atatürk Bul- van No: 125, Kat: 4, Bakanlıklar-A'nkara Tel. 4195020 (7 Hat), Telex: 42344, Fax: 4195027 »Izmır Temsilcisı. Serdar Kızık, H Zı>a Blv. 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telex: 52359, Fax: 4419117 «AdanaTemsilcisı: Çetiıı YiğenoğluİnönüCd. 119S. No: 1 Kat: 1, Tel: 3522550-3522601-3522492. Telex: 62155, Fax: 3522570 Müessese Müdürü: Erol Erknt •Koordinatör. Afamet Konıtsan •Muhasebe. Büient Yeoer • İdare: Hüseyin Gürer • tşletme. önder Çeük • Bılgı-lşlenv Naü lnal • Bügısayar Sıstem: Mürüvet ÇDer • Reklam Reha Işrtman Ytymlayuı vt Basan: Yenı Gün Haber Ajansı, Basın ve Yayıncılık A.Ş. TürkocağıCad 39 41 Cagaloğlu34334Ist PK-246İstanbulTel (0 212)5120505(20hat)Telex 22246, Fax (0 212)5138595 8OCAK 1994 lmsak:5.51 Güneş: 7.22 Öğle: 12.18 İkmdı: 14.38 Akşam: 16.59 Yatsı: 18.25 Callinicos'un sohbet toplantısı • Haber Merkezi -İngıltere York Üniversıtesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyelerinden Alex Callinicos, yann Mülkiyeliler Birliğj'nin Kuruçeşme'deki eski yerinde 'Kapitalizmin Krizi ve Krize Çözüm' konulu bir sohbet toplantısı gerçekleştirecek. DISK'in davetlisi olarak Türkiye'de bulunan Callinicos, toplantıda aynca Z Yayınlan'ndan yeni çıkan kııabı "Değişen İşçi Sınıfı' ile ilgili sorulan yanıtlayacak. Dfinyanınen şişmanadamıöldü • BRISBANE(AA)- Avustralya'nın Brisbane kentinde evinde ölen yaklaşık yanm ton ağırlığındaki dünyanın en şişman adamını binadan çıkarmak için duvarlar yıkıldı. 28 yaşındayken kalp rahatsızlığından ölen Kenneth Lacey'nincesedini evinden çıkarmak için 13 polisle itfaiye memurlan ve gönüllülerçalıştı. Binadan çıkanldıktan sonra demiryolu isıasyonu kantannda tarulan cesedin ağırlığının 433 kg olduğu eörüldü. Günyıldızı'ndan gösteri • Kiiltür Senisi Amerika'da "Day star"(Günyıldıa) adıyİa tanınan Rosalie Jones, dün Yıldız Sarayı Tiyatrosu'nda, Uluslararası Tiyatro Enstitüsü Türkiye Merkezi tarafından düzenlenen bir gösteri sundu. Daystar. 1980yılında kurduğu kendi adını taşıyan dans grubuyla hazırladığı, Kızıldcnlı gelenek ve efsanelerini yansıtan "dans oyunlan'nı Türk izleyicilere dialaryardımıylatanıttı. Danslarda, teknoloji çılgınlığının doğaya verdiği zarar ele alınırken. yerlılerin. "Biz toprağa iyi baİcarsak toprak da bıze iyi bakar" inanandan yola çıkılıyor. Daystar, ellerinden her şeyleri alınan yerlilerin hayatta kalmasının. toprağa olan saygı ve inançlanndan kaynak'landığını dıle getirdı. Sanatçı. bu açıklamalannın sonunda, insanın kurttan geldiğini anlatan "Kurt Dansfnı sergiledi. Erozyonun durdurulması için 20 bin imza • İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)-' Erozyon u Durdurun" kampanyası. yaklaşık 20 bin ımzaya ulaştı. Kampanyayı yürüten Kırsal Çevre ve Ormancılık Soruıılan Araştırma Derneği yetkilileri, imzalarla birlikte, hazırladıklan "Toprak Koruma ve Arazi İyıleştirme Yasası" tasansını TBMM Başkanı Hüsamettin Cindoruk'a ilettiler. Türkıye"de 1950-1991 yıllan arasında 2.6 milyon hektar alanın ormansızlaştığını ve bununy üzde 56'sının "yasal düzenlemeler" sonucu oluştuğuna dikkat çekilen ve Cındoruk'a sunulan dilekçede. "Anayasanın 169 ve 170. maddelennin. orman alanlannın hiç bir gerekçeyle daraltılamayacağı biçimde yeniden düzenlenmesi. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun orman tanırru. orman sınırlan dışına çıkarma. orman kadastro komisyonlannın çalışma düzeni ve orman alanlannın yeniden düzenlenmesi" istendı. Kolesterol özerine şüptıeler • LONDRA(AA)- İngiltere'nin önde gelen bilim adamlan, kandaki kolesterol seviyesinin ileride görülebilecek kalp hastahklannın tahmın edılmesmde sağlıklı bır gösterge olmadığını şaptadılar. Bilim adamlan. İngiltere'de ka!o hastalıklanndan kaynaklanan ölümlerin üçte ikisinin kandaki kolesterol mıktanndan tahmin edilemediğinı, aynca insanlann kolesterol miktanyla yanlış bir güvenceye sahip olduklannı ortayakoydular. Kalay madenindeki gjz çözüldü New York Times gazetesi, haberi'Türkiye'de kalay madeni bulunmasıyla büyük bir giz de çözüldü' başlığıyla yayınladı Amerika'da iki ünlü bilim dergisi Cumhuriyet'in haberini doğruluyor Niğde, tarihi 'kalay'ladıOZCEN ACAR !NF.W YORK — Amerıka'nm en unlu ıkı "MIİM" dergısı Tuık atkçolofctan tle maden uzmanla- nnın önemlı bır buluntusuna ge- nıî >«r ayırdı *^cinıcr-BHIiB~ adlı dergı bulumuyu **kap«k" konusu >aparken VJlusal Cografya D«îne ftı'nın organı ünlü "Natioaal Gcoffaptoic" dıjmda ve donyada sadcce 2500 bılım adamı ıçın özei oJarak yayımladığı "Rescartlt- Anştırma" adlı dergısı Jc bu bu- lusu yapan Tûrk bılım adamları- tım makajesını yayımladı Bu bilıms«l makaklen vt bu. lunıulann önemını degcrlendırc- 1986 ytlında Cumhuriyet'te yer alan haber bir grup Turk bilim adamının Niğde yakırüarında kalay ocakları bulduğunu açıklıyordu. 6 bin yıllık ocaklar, Anadolu'da kalay işlendiğini ilk kez dunyaya ilan ediyordu. Amerika'da yayımlanan "Science" ve "Research" dergileri Niğde'deki kalay buluntusunun Anadolu ve Tbnç Çağı tarihinin yeniden yazılmasına yol açacak önemde olduğunu doğruladılar. Şimdi dünyanın çeşitli müzelerindeki Anadolu kökenli TunÇeserlerde Niğde kalayının "parmak izleri" aranıyor. Bulgular, tarih mozaigindeki boşlukları dolduracak. mak lueffkalayı aacdcn bufanus- tu. Ncreden feurtmatı? Bazı Amr uckucnaık "Amt- I» HuMtmaj A ••<•!•. imtyt it M I I H I I I M — « a ) , tafcıy «. ontl n p » ]>U«a V* Uı aa*. Ptkı ama balurla bırlesıp rnn- cu oruya çıkartan kalar Aaado- lu'da nendeydı? Aaadolu uuaaı- un 3-3 bin yıi önoe 1t«kij H ı oc- ıtdc M naul çUanutı ıbioııılU- dra sarfccc 5-« yıl Ooctatnt kadv büiamıyotdu. Bu Hrumııı yuuum Cumhun. yet fuuaiııde Catı HaaıaJıH» 6 ElOI I9U'U -U ? 8qa*M" baufiıklı foutnAıı tttbai Anadolu'da kalay işlendiğini Cumhuriyet, dunyaya 1986 yılında duyurmuştu. Daha sonra 1990'da özgen Acar, 'Science' ve 'Research' adlı bilim dergilerinin Cumhuriyet'in haberini doğruladığım yazmtştı. Kestel'deyürütülen keşifçalışmalan sonunda, madenlerin dar tünellerinde çocukların çalıştırıldığı, kalay cevherinin mangalkömürüyle karıştırılarak, seramik kaplardakörük yardımıyla eritildiğisaptandh 2*bc iN'cUt jjork euncs C Arkeologlar tarafından Tar- sus yakınlannda yapılan kazı- larda bulunan kalav madenın- de 12 ile 15 yaşlanndakı cocuk- lara ait olduğu saptanan iske- letler bulunması bu madenlerde çocuklann çalıştınldığını orta- yaçıkardı. Bu kazılar sayesinde IÖ 3 binlı yıllarda bölgede ka- lay çıkanldığına dair kanıtlar da kesinlik ka- zandı. Bu kazı- lar: arkeolog- lann uzun za- mandır ka- fasını kurca- layan ve Orta- doğu'da. de- mircilerin Bronz Çağı'na adını veren de- ğerlı alaşımlar- da kullandık- lan kalayı ne- reden bulduk- lan sorusuna ışık tutarken ÎÖ 3000-1100 yıllan arasını kapsayan Bronz Çağı dönemınde, Ortadoğu'nun kültüründe ticaretın ve meta- lurjinin rolüyle ilgili kalıplaşmış düşünceleri de değişürdi. Mezopotamya'da doğan u\- garlıklar; binlerce yıl bakınn et- kisınde kaldıktan sonra. kalay- la bakın kanştırarak bronzu elde ettiler ve böylece metalurjı- de bir devnm yarattılar. Bakır- dan çok daha sert. ancak daha kolay kalıba girebilen bronz, pahalı olmasına karşın balta- dan çekice, kılıçtan bir dizi eş- yaya kadar kullanılma\a baş- landı, hatta zenginler öldükle- hicago Üniversitesi Doğu Enstitüsü Bölümü'nden Dr. Aslıhan Yener, Göltepe'deki madende yaşlan 12 ile 15 arasında değişen çocuklara ait iskeletler buldu. ekonomi \e rinde bronz heykelleri. kolyele- riyle birlikte gömülmeye baş- landı. İlk Sümer kentlerinin ve ilk büyük Mezopotamya ımpara- torluğunun bu dönemde ortaya çıktığını düşününen uzmanlar. bakır eritmeye yarayan ocakla- nn bulunduğuna daır kanıtlara darastlamıştı. Ancak uzmanlann tüm çaba- lara karşın, bulduklan en yakın kalay madeni Afganistan'daydı ve bronz bu kadar önemliyken üretimı için ge- reken kalayın uzaklardan ge- tirilmesi dü- şüncesı de ola- naksızgörünü- yordu. Chicago Üniversitesi Doğu Enstitü- sü Bölümü'- nden Dr. Aslı- han Yener, Orta Toros- lar"da vürüttü- ğü keşıf çalı- şmalan sonun- da, Tarsus'un 96 km ku- zeyınde tarihi bır kalav ma- deni ve maden kö\ü buldu. Arkeologlara göre bu. Ortadoğu'da kala> endüst- j risinin bulunduğuna daır ilk be- hrgin kanıt. Dr. Yener \ aptığı açıklama- da köyün ve madenın. İÖ 2870 yılında bölgede kalay madenci- İiginın oldukça gelişmış bir en- düstri olduğunu gösterdiğini söyledi. Pennsylvanıa Üniversitesi Müzesi'nden metalurji arkeo- lojisi uzmanı Dr. V incent Pigott "Eldeki kanıtlar. Vener'in ger- çek bir maden bulduğunu göste- riyor. Bu, eski metal teknolojisi- Bakırdan daha kolay işlenebilen ve daha sert olan bronzun yapımında kullanılan kalayın nereden geldiği sorusu arkeologları uzun süre meşgul etti. İnsanın kalayla bakırı kanştırmayı nasıl akıl ettiği ise henü2 yanıtlanamadı. Kalay külçelerin yapımında kullanılan birkalıp Kestel yakınlanndaki Göltepeköyünde İ bulunan maden eritme kapları ve oteki eşyalar, kalay kaynağının Atgantstan dan çok daha yakın olduğunu göstertyor. New York Tımes dan Cumhuriyet e oze nin anlaşılmasında çok büyük bir adım" dı\or. Mezopotamva uygarlıklan konusunda uz- manlaşan Dr. Guillenno Alga- ze'ye göre keşıf çok büyük önem taşıyor. çünkü bronz me- talurjisinın. tanm gibı pek çok verde bağımsız bir gelişme gös- terdiğini kanıtlıyor. Algaze. "Toros Dağlan'nda metalurji teknolojisinin çok ge- liştiği su götürmez. Buradaki halk. kalay ı Ortadoğu'da ticaret amacıyla kullanıvordu" dıyor. Kestel'de bulunan maden, dağ etekleri boyunca devam eden uzun dar geçıtlerden olu- şuyor. Arkeologlar burada \al- ntzca düşük kaliteli kalay çev- heri buldu. Pennsylvania Üni- versitesi'nden Ortadoğu uz- manı Prof. Dr. James D. Muhly, bu yüzden Kestel'in maden olduğundan kuşku du- yuyor ve şöyle konuşuyor: "Jeolojik yaptda kalay bulun- duğunu kanıtladılar. Neredeyse bütün granit parçalarında düşük miktarda da olsa kalay vardır. Orada bir maden kazmaya yete- cek kadar kalay var mıydı? Bir kalay madeni bulduklarına inan- |mıyorum.'" \'ener bu ıddialara karşıhk olarak "Muhly'nin sav- lan maden analizine dayanıyor, endüstriyel gelişime değil. Peki, maden eritme kaplanna ne de- meliT" savını ileri sürüyor. 500-1000 kadar insan yaşıyordu Arkeologlar, maden girişinin aksı yöndeki tepelerde maden köyü Göltepe'nin yıkıntılannı da buldu. Yine Yener'e göre köyde 500-1000 kadar ınsan yaşıyordu. Yıkıntılann arasında, taş araç gereçlerle, boyutlan çay fincanıyla tencere arasında de- ğişen seramik kaplara rastlan- dı. Dr Yener'e göre bu kaplar. maden eritmekte kullanıhyor- du. Geçen yaz yapılan kazılar- da maden eritme kaplannda cüruf bulunmuştu. Kaplann çe\ resınde rastlanan kalayın kalitesi de ticarete gjrebilecek kadar yüksekti. Yener. kalay- dan zengin cürufun, Kestel ve Göltepe'de bu madenin çıkan- lıp ışlendığinın en büyük kanıtı olduğvnu söylüyor. Taş araç gereçlerin maden entme ışlemınde önemli bir ro- lü olduğunu düşünen bilim adamlanna göre kaa, taş araç gereçlerle ve ateşle yapılıyordu. Madenciler, cevher damarlan- nı yumuşatmak için ateş yakı- yordu. Kuyulann çok geniş olmadığını gören arkeologlar. yeraltı çalışmalannda ço- cuklann kullanılmış olabile- ceğini düşünüyordu. Maden- de gömülü olarak bulunan ve yaşlan 12 ile 15 arasında deği- şen çocuklara ait iskeletler bu savı güçlendirdi. İleride yapı- lacak olan çabşmalar çocuk- lann madende çahştıklan- ndan dolayı madenciliğe bağlı hastalıktan ya da yaralanma- lardan ölüp ölmediklerini de ortaya koyacak. Madende çı- kanlan kalay, yıkandıktan sonra taş aletler ve cevherin öğütülmesinde kullanıhyor- du. Maden eritme kaplannın içine katman katman mangal kömürü ve kalay cevheri yer- leştirildikten sonra bu işlemde 950, hatta 1100 santigrad de- receye varabilen sıcaklıklar elde edilebiliyordu. Yanıtlanamayan sorular Tabiı bu kazılar bılım adamlannın tüm sorulanrun yanıtlanmasına yetmiyor. insanlann kalay ve bakır kanşırnından elde edilen bronzun özelliklerini nasıl fark ettikleri. iki madeni kanştınnayı nasıl bulduklan hala yanıtlanamayan soru- lann başında geliyor. Kazılar. İÖ 3 bin yıllannda bronzun en gözde maden olduğunu göstermesine karşın uzmanlara göre Bronz Çağı'nın sona ermesinin en önemli nedeni. kalayın kolay bulunur bir maden olmaması. İÖ 1100'lü yıllarda hemen he- men her yerde bulunabilen demirin işlenmeye başla- masıyla bu çağ sona ermişti. Demzkaphmtbağalm yolkurbcuu Antalya-Alanya karayolunugenişletme çalışmaları, kumsallan tahrip edince DHKDyürütmeyidurdurma davası açtı ASUMAN ABAC1OĞLL İZMİR- Doğal Hayatı Koruma Derneği (DHKD). de- nizkaplumbağalannı koruma savaşımıru sürdürüvor. Kara- yollan Bölge Müdürlüğü'nce Antalya - Manavgat-Alanya karayolunu genişletme çalı- şmalan sırasında, denizkap- lumbağalannın önemli üreme yerleri olan kumsal ve plajlann tahrip edilmesi üzerine DHKD, yürütmenin durdurul- ması için Antalya İdare Mah- kemesi'ne dava açtı. DHKD, Antalya-Alanya- Manavgat karayolunu genişlet- me çalışmalannın. denizkap- lumbağalannın önemli üreme alanlan olan kumsal ve plajlan tahrip etüğj gerekçesıyle. An- talya Valiliği, Karayollan Böl- ge Müdürlüğü ve Bayındırhk ve İskan Bakanlığı aleyhine. Antalya İdare Mahkemesi'nde. "Yürütmeyi durdurma istemiy- le" dava açtı. DHKD'nin Antalya İdare Mahkemesi'ne verdiği dava di- lekçesinde, Antalya-Alanya- Manavgat arasında yapılmak- ta olan ulaşım amaçlı ve çift yönlü karayolunun yapımı sı- rasında "Kıyı kenar çizgisi"nin. anayasaya aykın olarak ihlal edildiği ve 3621 sayılı Kıyı Ya- sası yönetmeliklenne aykın olarak sürdüğü belirtilerek şöy - ledenildi: "Ekte takdim olunan yazılar- la Antalya Valiliği ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'- na bilgi verilerek uyanda bulu- nulmuştur. Mezkur yazılara uzun süre cev ap verilmemiş olup, konu duyarlılıkla takip edilme- miş (valilik ve ilgili bakanlıkça), daha sonra çevredeki yoğun va- tandaş ve kuruluşların şifahi uyarüarı sonucu ihlalin boyutu da büyüyünce, valilikçe ihlalin varlığı tespit edilmiş, durum y azı ile bakaniığa bildiriurüştir. Bu yazıdan da anlaşılacağı üzere, yapımı halen de>am eden yolun, 'kıyı kenar çizgisini ihlal ettiği ve doğal yapıyı bozduğu için. kıyı kenar çizgisini ihlal etmeyen ge- nişletme çaltşmaiarı ve imkan- larının araştırılarak yolun revize ediunesini' bildirdikleri halde, Karayolları halen ve tüm hızla uygulamaya devam etmekte- dlr." Dilekçede. yol yapımının bü- tün hıa ile sürdüğü kaydedile- rek, çevredeki çam ağaçlannın kesildiğı. kumsal ve plajlann yok edıldığı. her gün yeni ihlal- İerin meydana geldiği ve yolun denize yaklaştığı vurgulandı. Yasalar dinlenmiyor Doğal Hayatı Koruma Derneği Genel Müdürü Nergis Yazgan. Anayasanın 43. mad- desi ile 3621 sayılı Kıyı Kanu- nu'nun, bu kanunun uygu- layıcısı olan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ile genel mü- dürlüğü olan Karayollan Ge- nel Müdürlüğü tarafından ihlal edıldiğını vurgulayarak. sözle- rini şöyle sürdürdü: "Başta yöre halkı oimak üze- re herkesin kullanımına açık ol- ması gereken, ülkemizin ve Ak- deniz'in en değerli kumsallan. geriye dönülmeyecek şekilde tahrip edilmektedir. Türkiye'nin Bern Sözleşmesi, Barselona Anlaşması gibi ulus- lararası sözleşmelerle korumayı taahhüt ettiği önemli denizkap- lumbağası üreme kumsalları- ndan biri olan Kızılot kumsal- lan. herhangi bir canlının ya- şamını sürdürmesine olanak ver- meyecek şekilde yok olmak- tadır." Antalya İdare Mahkemesi'- nin konuyla ilgili olumlu bır ara karar aldığını belinen Yazgan. "Antalva İdare Mahkemesi, aldığı bu olumlu kararda, olayın boyutlarmı genişleterek, dava açtığımız Karayollan Bölge Müdürlüğü'nü değil, Karayol- ları Genel Müdürlüğü'nü dava kapsamına dahil etti" dedi. DHKD Kıyı Yönetimi Bölü- mü Proje Koordinatörü Filiz Demirayak, Akdeniz havzası- nda. Türkıve'nın. denızkap- lumbağalan açısından en önemli üreme kumsallanna sa- hip olduğunu anımsatarak, bu- gün 17 önemli alanda. Caretta Caretta \e Chelonia Mydas (yeşil kaplumbağa) ürediğini söyledi. Kızılot olayında görüldüğü gibi zaten önemli bir bölümü, kum çıkanmı. ikinci konut ve turizm yatınmlan ile tahrip edi- len kumsallann. yol genişletme veya yeni yol yapım çalışmalan ile tamamen yok olduklannı vurgulayan Demirayak. sözle- rini şöyle sürdürdü: "Türkiye kıyılarının uzunluğu 8 bin 333 kilometredir. Akdeniz ve Ege kıyılarında olan deniz- kaplumbağası yuvalama olayının kapsadığı alan uzunlu- ğu ise 2 bin 577 kilometredir. Bunun 606 kilometresi kumsal olup, bu kumsallann yüzde 25'- inden daha az bir bölümü deniz- kaplumbağalannın yumurtla- ması için uygun bir oıtam sağla- maktadır".
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle