Katalog

Cumhuriyet İmtivaz sahıbi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı. Özgen Acar •Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çctinkaya • Genel Yayın Daruşmanı: Orhan Erinç •Yaaişlen Müdürleri: tbrahim Yıldız (Şorumlu), Dinç Tayanç • Haber Merkezı Müdürii: İpek Çalışiar • Görsel Yönetmen: Aii Acar ©Dış Haberler: Ergun Balcı • Ekonomı: Abdurrahman Yıldınm • İstıhba- rat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman • Düzeltme: Abdullah Yazıcı Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay •Haber Müdürii. Doğan Akm Atatürk Bul- van No:125, Kat: 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 Hat). Telex: 42344 Fax: 4195027 • İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H.Zıya BK. 1352 S.2 3 Tel:4411220 Telex: 52359, Fax: 4419117 «Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu İnönü Cd. 119 S No: 1 Kat: I, Tel: 3522550-3522601-3522492, Telex: 62155. Fax: 3522570 Müessese Müdürü. Erol Erkut •Koordınatör: Ahmet Korutsan • Muhasebe. Büfent Yener • ldare: Hüse>in Gürer •tşletme' önderÇefik • Bılgı-lşlem: Nail Inal •Bılgısayar Sıstem: Müriivet Çiler •Reklam: Reha Isıtmajı Ya>mla\aflveBasan: YenıGun Haber Aıansı, Basin ve YavıncıSık A Ş Tûrvoca'fflCtd 39 41 Cjğaloğiu 34334İs*t PK. 246 Islanbıil Tel (0 212)5l205O5COhal)Telex 22:46, FJX ıP 212)5138595 7 OCAK 1994 İmsak:5.51 Güneş: 7.22 Öğle: 12.17 lkindi: 14.37 Akşam:16 58 Yatsı: 18.24 "Enola Gay" restore ediliyor • UASHINGTON (AA) - 6 Ağustos 1945'tetaşıdığı atom bombası ile Japonva'nın Hiroşima kenti simalanna gelerek bombayı bırakan B-29 tipi Amerikan sa\ aş uçağı restore edibyor. PiloiuPaulTibbets'in annesının adı "Enola-Gay" ile anılan uçak. ilk atom bombasının atıhşından yanm yüzyıl sonra. 1995'te NVashıngton'da sergilenecek. Enola Gay, 6 Ağustos 1945 günüsabahO8.15'te Japony a'nın 420 bin nüfuslu Hiroşima kentine 9 bin 500 metre yükseklıkten ılk atom bombasını bırakmıştı. 20 kg uranyum taşıyan bomba, kentin 500 metre üzerinde infılak etmiş ve 130 bin kişi ölmüştü. Enola Gay'i restore etmek için bir araya gelen teknisyenlerin şefi Dernie Poppert, yaptığı açıklamada, "Dünya hava teknolojisinde yeni bir say fa açmak istiyoruz" dedi. Türk doktopun • ANKARA (LBA)-Türk doktorun kanser başansını bütün dünya konuşuyor. "Kanpolar-CD" ile kanserli hastalann ağnlan büyük ölçüde tedavi edilecek. Ankara Cniversitesi Tıp Fakültesi Beyin Cerrahısi Dalı öğretim üyelerinden Prof. Dr. Yücel Kanpolat, kanserli hastalann ağnlannı giderecek bir sistem buldu. Dünya çapında kabul gören Prof. Dr. Kanpolat'ın tedavisine "Kanpolat C D " (Kanpolat Computer Tomografi Elektrot) adı venldı. Kampolat'ın buluşunda kanserli hastalann ağnlan "'elekrot katot" sayesinde giderilecek. Polonezköy kuptarılıyor • ANKARA (AA)- Polonezköy. tabiat parkı ilan edilerek koruma alüna alındı.MilliParklarve Av-Yaban Hayatı Genel Müdürü Nev zat Ceylan yaptığı açıklamada, Polonezköy'ün tabiat parkı ilan edilerek işgalden kurtanlacağını belirtti. Ceylan, şunlan kaydetti: Polonezköy, çevresindeki endüstriycl gelişime karşı doğal varlığını koruyan bir yurt köşemizdir. Gürgen, kayın, karaağaç, kızılağaç, kestane. ıhlamurgibi yapraklı türlerin yanı sıra iğnelilerden oluşan ve çeşitli alt flora ile zenginleşen bir dokuya sahiptir. Floranın zenginliği. yaban hayatı topluluğuna da yansımaktadır. Lionslar körlüğü yeniyop • İSTANBUL (AA) - Lions kıüüpleri Türkiye yönetim çevrelerinin düzenlediği "Lionslar Körlüğü Yeniyorlar" kampanyası çerçevesınde, 19 bin 500 kişinin göz muayenesinden geçinldiği bildinldi. 118-E Yönetim Çevresi Genel Yönetmeni Timur Erk yaptığı yazılı açıklamada, Trakya ve İstanbul'da kampanya süresince 15 kataraktamelivatı gerçekleştirildiğini, 350 milyon liralık ilaç yardımı yapıldığını ve 34 oğrencıye de gözlük sağlandığını kaydetti. Erk, kampanyada Screenescobe adı verilen göz sağlığı tarama cihazının kullanıldığını söyledi. AspiPinin yararlan • LONDRA(AA)- Aspirinin düny a çapında her yıl kalp ve damar hastabklanndan kaynaklanan 100 bin dolayında erken ölümü engelleyeceğı bildirildi. İngiliz tıp dergjsi British Medıcal Journal'ın son say ısında açıklanan araştırmaya göre aspirinin yılda 100 bin erken ölümü engellemesinin yanı sıra milyonlarca insanın kalp krizi ve beyin felcine uğramasını da önleme yeteneğine sahip olduğu belırlendı. İngiltere Kalp Vakfı, Imperıal Kanser Araştırma Kurumu, İngiltere Tıbbı Araştırma Konseyi gibi kuruluşlann dünya çapında diğer kuruluşlarla yaptığı ışbirliği sonucu 140 bin kişi üzerinde 300 klınik deneyle yapılan araştırma, aspirinin doktorlann bugüne kadar bildiklerinden daha fazla yararlara sahip olduğunu gösterdi. 12 EylüTden bugüne özelleştirme ve liberalekonomi politikalanylaişsizlik oranıyüzde 12'yibuldu Işsiz sayisıüç ıııilyoııııaştı • Istatistiklere göre 1992 ocak- 1993 haziran aylan arasındaki birbuçuk yıllık dönemde kamu ve özel kesime ait işyerleri 992 bin 356 kişinin işine son verdi. İşten çıkarmalann 97 bin 356'sı kamu sektöründen. VILMAZ KARABACAK Türkiye'de son 10 yılda özel- leştirmeyle artan işten çıkarma- lar işsizlik oranını yüzde 12'lere kadar yükseltirken resmi ra- kamlara göre işsiz sayısı 3 mil- yon 400 bine ulaştı. Istatistikle- re göre sadece 1992'nin ocak ayı ile 1993'ün haziran aylan arasındaki bir buçuk yıllık dö- nemde kamu ve özel kesime ait işyerlerinde toplam 992 bin 356 kişinin işine son verildi. Çah- şma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanlığı'nın verilerine göre işten çıkarmalann 97 bin 356'sı kamu. 895 bini ise özel sektöre ait işyerlerinde gerçekleşti. Dünyadaki liberal politika- lar işsizlik oranlannı Türkiye'- de de önemli oranda arttınyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışma hayatı istatis- tiklerindeki rakamlar Türkiye'- de özellikle 12 Eylül sonrası ve ANAP iktıdarlan ile devam eden hükümetler döneminde iş- sizlik oranındaki artışın boyut- lannın ciddiyetini ortaya koyu- yor. İstatistiklerde işten çıkar- malara gerekçe olarak 29 neden sıralanıyor. İşten çıkarmalarda "kendi isteği ile". "evlenme" gibi nedenlerin yanı sıra 1475 sayılı İş Kanunu'nun 17. mad- desine göre 'iş akdinin bildirim- siz feshi" uygulaması ilk sıralar- da yer alıyor. Bu uygulamaya en son örneği 1993'ün sonlan- nda Florance Nightingale Has- tanesi'nin 160 sağlık personeli- nin bildirimsiz işten çıkanlması oluşturuyor. Zorla ve tazmi- natsız işten çıkarmarun en çok başvurulan biçimi arasında yer alan bu uygulama "sendikası- zlaştırma"ya yönelik politika- lann başlıcasını oluşturuyor. S mHyeıt Isvlzden blrl: ttascm Korkmaz Çöziim bulımacağınainanmıyor İstanbul Haber Servisi - Hasan Korkmaz ülkemizdeki 3 milyon 400 bin işsizden birisi. Eğitimi il- kokul terk. Beş çocuk babası, 34 yaşındaki Korkmaz, üç yıl önce ailesıyle İstanbul'a göç ederek iş aramaya kpyulmuş. "Taşı top- rağı altın" İstanbul'da, Aksaray "amele pazannı" mesken tutan Korkmaz, kendisiyle yaptığımız görüşmede her gün sabahın er- ken saatlerinde buraya geldiğini; ancak 2-3 haftada bir iş çıktığını söylüyor. Bulduğu işlerin ancak 10-15 gün süreli olduğunu belir- Korkmaz - Umutsuz. ten Korkmaz şöyle devam ediyor. "Günlük yev- ntiyemiz 100-125 bin lirayı zor buluyor. Her sa- bah müteahhitler gelir, 'Şu kadar adam lazım. günlüğünüz şu kadar' der pazarlık gücünüz ol- maz. Zoraki gidersiniz. Çünkii çareniz yoktur. Evde çoluk, çocuk en azından kunı ekmek bekler. Ya issizliği seçeceksiniz. Ya da gjdeceksiniz. Üç kuruş paranın karşılığında hiçbir sosyal hakkımız yok. Geçenlerde bir arkadaşımız inşaattan düştü. Hastaneye kaldırdık. üzerimizde para olmadığı için hastaneye alı- nmadık biie. İşveren sonımluluk almadığı gibi ilgilenmedi bile. Biz aramızda para toplayarak arka- daşımızı tedavi ettirdik, hala iyi- leşmedi zaten." Hasan Korkmaz. "İlgililerden beklentiniz nedir? Sizce işsizliğin önlenmesinde ne yapılması gereki- yor" şeklindekı sorumuza karşılık olarak, "Üniversitenıezu- nuna bile iş bulamay an devlet bize nasıl iş sağlaya- cak. Ben bir çöziim bulunabileceğine inanamıyo- rum. Habire işçi çıkanlıyor. Deviet ne yapıyor? Sessiz kalıyor. Zaten çalışsan da eline geçen para karnım doyurmay a yetmiyor bile, yaşam pahalı. Bunlar oldukça nasıl çöziim bulunur" yanıtını bıze yenı sorular yönelterek venyor. ProfesöHernedlyorT tnşaat başta 'Nüfıısplanlaması gereklı İstanbul Haber Servisi - İşsizligin önlenmesi- ne ilişkin öneriler geliştiren akademik çevreler özelleştirme ve diğer ekonomik politikalann karşısında çeşitli görüşler dile getiriyorlar. Bu görüşlerin başlıca savunuculan İstanbul Üni- versitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. tzzettin önder ve Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr.Taner Berksoy'un önerileri şöyle: ProfDr. tzzettin Önder: Ben işsizligin önlenmesi için iki türlü tedbir öngörüyorum. Bunlardan birincisi uzun vade- de sonuç alınabilen ve nüfus planlaması ya da denetimi biçiminde özetlenebilen eksojen (Nü- fusun istihdam koşullanna göre planlanması). Daha kısa vadeli baktığımızda ise yapılması ge- reken; ancak üzerinde durulmayan insan gücü planlaması diyebileceğimiz düzenlemedir. Piyasa mekanizması doğası gereği bu planla- mayı yapamıyor. Hangi alanlarda ne tür emeğe ihtiyaç var önce bu tespit edilmelı ve kısa vadeli emek eğitimi üzerinde durulmalıdır. Türkiye'de üst gelir gruplannın yaptığı her fazladan tüketim harcaması, bir grup kişinin iş- siz kalması demektir. Ülke ortalamasırun çok üzerindeki tüketim eğilimini önlemenin en önemli aracı vergidir. Teknolojiden vazgeçme- den, birtakım emek-yoğun alanlara yatınm özendirilmelidir. Prof. Dr. Taner Berksoy: "İssizliği önlemek için öncelikle yatınm or- tamının uygun olması laamdır. Sanayiye ve is- tihdam yaratıcı alanlara yatınm yapılması gere- kiyor. Sanayide kapasite yaratma hızının işgü- cüne katılım hızının üzerinde olması, işsizligin gerilemesi için ilk koşuldur. Bu arada bunun tümünü de devletten bekle- menin yanbş olduğunu belirtmek gerekir. Dev- letin temel görevi vatınm ortamını hazırlamak, istikran sağlamaktır. Özel sektörün de sosyal dengeleri bozmadan yatınm yapmaya hevesîi olması. risk almayı bil- mesi gerekir." Efes'te 2500yıllıkdüş gerçekleşecek mi? Antik kenti, 6 kilometrelikkanalla Ege 'ninPamucakkıyısmabağlamaprojesi tartışmayarattı ASUMAN ABACIOĞLU fZMİR- Efeslilerin 2500 >ıl önce yapamadığını gerçekleş- tirme düşüncesiyle yola çıkan Selçuk Beledıye Başİcanı Kamil Subaşı, Pamucak kıyılanndan antık kente kanal açma projesi için çalışmalara başladı. Bu proje gerçekleştiğinde. antik tiyatrodan limana baktığınızda, kanalda yelkenli- lerin yerine havayı kirleten mo- torlar, kanalın çevresinde de göz alabildiğine uzanan ova ye- rine, sıra sıra gazinolar, alış- ve- riş merkezleri ve beton yollar üzennde gezinen motorlu taşı- tlar görme olasılığınız da ol- dukça yüksek. Antik kentin yanıbaşındaki havaalanına inip kalkan uçaklan da bu manza- rayı tamamlayıcı unsurlar ola- rak pek de yadırgamaya- caksınız o zaman. Bu manza- rayı gözünün önüne getiren ar- keoloji sevenlerin, "Bırakın Efes, böyle kalsuı" dediğini du- yar gibi oluyoruz. Tüm yaşamı denize bağlı olan Efesliler, bir liman kentiy- ken denizin yavaş yavaş dol- masını önleyememişler ve so- nuçta da çareyi, kenti terk et- mekte bulmuşlardı. Efeslilerin 2500 yıl önce yapamadığını ger- çekleştirme düşüncesiyle yola çıkan Selçuk Belediye Başkanı Kamil Subaşı, Pamucak kıyıla- nndan antik kente kanal açma projesi için kollan sıvadı. Bu projeyle bölgeye daha çok tu- rist çekilecek. Selçuk ilçesine, ondan daha önembsi de Türki- ye ekonomısıne büyük katkı sağlanacakü. Zaten Turizm Bakanlığı'nca 1. derece turizm bölgesi ilan edilen Pamucak kıyılan, 49 ve 99 yıllığına kiraya verilmek üzere yatınmcılan bekliyordu. Turizm Bakanlığı da büyük bir rastlanüyla Pa- Selçuk Belediye Başkanı Kamil Subaşı, Ege Denizrnin Pamucak kı\ılarından antik kente kanal açma projesi için kolları sıvadı. Subaşı'na göre kanal sayesinde, bölgeye daha çok turist çekilecek, Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlanacak. mucak'a bir >at limanı yapı- lmasını öngörüyordu. Efes'e açılacak kanalın ağzına bu yat limanı da denk getirilince. her şey ne güzel olacaktı. Kanal orada duruyordu. yapılacak tek şey. onu bulup temizlemek- ti. Sonra, gelsin turistler, döviz- ler... Bu arada. konuya bilimsel gözlüklerle bakanlar. bu işin söylendığı kadar kolay ol- madığını. bö\le bir projenın. Efes antik kentine ne getirip ne götüreceğinin öncelikle araştınlmasını ve tartışılmasını istiyorlardı. Çünkü Türkiye'de 'çarpık kentleşme' hiçbir firsatı kaçırmıyordu ve "Yasalar, pek çok örnekte görülebildiği gibi her zaman koruyucu olamıvor- du." Kültür Bakanı Fikri Sağ- lar. Efes antik kentinin orta ye- nne havaalanı yapımını engel- lemeyi başaramadığını kendisi ıtiraf'etmemiş miydi? Kaygılar var Selçuk Belediye Başkanı Ka- mil Subaşı ise bütün bu tered- düt ve eleştirileri yerşiz buluyor. Projevi Prof. Dr. Ümit Serda- roğlu'na hazırlattıklannı ve iha- lesini de belediye olarak kendi- lerinin yaptığını belirten Su- başı, Ankara'da Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklanm Koruma Genel Müdürlüğü ile Anıtlar ve Müzeler Genel Mü- dürlüğü yetkililerinin >anı sıra Kültür Bakanlığı üst düzey gö- revlilerinin de katıldığı top- lantılarda bütün kuşkulann ele alındığını ve bunlann giderildi- ğini söylüyor. Kültür Bakanı Fikri Sağlar'ın da onayı alınmı- şken birilerinin 'projeyi askıya alması' Selçuk Belediye Baş- kanı Subaşı'nı oldukça kızdırmıştı. Efes'e açılacak kanalın, 'eski eser kaçakçıugma yol açaeağı" gerekcesini şiddetle eleştiren Subaşı. "Şu anda ortada ne yat var ne de liman. Ancak antik kentten çatır çutur heykel kaçınlıyor" divor. Şu anda Efes'i günde 20 bin kişinin gez- diği, kanal açıldığında ise bu ra- kamın 30 binlere çıkarak tah- ribatın artacağı yolundaki ön- görüye karşılık olarak Subaşı. "Bu projenin Türkiye'nin tanıtımı açısından tartışîlması lazım. Efes'i bir günde 50 bin ki- şinin gezmesini istemiyorlarsa, tanıtım için niye uğraşıyorlar. Turizm patlaması olunca, mese- la önümüzdeki yıl Türkiye'ye 10 milyon turist gelince antik kent tahrip ounayacak mı" soru- lannı soruyor. Efes'te kazı yapan A\ usturv a kazı ekibinin de görüşünü aldı- klannı vurgulayan Subaşı. Avusturyalı arkeologlann, pro- jeye hayır demediklerini, ancak bu işi kendilerinin yapma koşu- lunu getirdiklerini öne sürüyor. Avusturvalılann. ''Selcuk'u, Avusrurya'nın dominyomı gibi gördüklerini" savunan Subaşı. "Kanalı açmak için, 95 yıldır bir türlü Efes'i kazmayı bitireme- yen kazı ekibinin, antik kentte kazıvı tamamlamalarını bir 100 yıl daha mı bekleyeceğiz" diyor. "Antik kente kanal açıunası, bölgedeki ekolojik dengeyi bo- zar" eleştirilerine ise Subaşı. "Ekolojik dengeyi 2500 yıl önce Efesliler düşünmemişler mi" yanıtını venvor. "Kazacak arkeolog yok" Projeyi reddetmese de hiçbir ön araştırma yapılmadan işin oldu- bittiye getirilmesine' karşı olan Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürü Ertgin özgen. altı kilo- metre uzunluğunda bir kanal açılmasırun sözkonusu olduğu- nu anımsatarak "Türkiye'de bu bataklığı kazacak arkeolog ol- madığını" sö\ lüyor. Antik dünyanın en önemli kentlerinden biri olan Efes'i tu- rizmden kurtarmaya' çahşırken böylesi bir projeyle tarihi bölge- nin daha fazla vıpranacağı ön- görüsü. Özgen'in en büyük kaygısıydı. Av usturya kazı ekibindeki bilim adamlannın da ola\ a baş- tan ben 'çekingen' baktıklannı vurgulavan Özgen. Bakan Sağ- lar'ın da aynı kaygılar nedeniv- le. projenin. "Ciddi bir şekilde olabilirliğinin incelenmesi"nı ıs- tedığinı söylüyor. Türkıye'de insanlann "Ben yaptım, oldu" mantığıyla proje gerçekleştirmesi. bilimsel düşü- nen kişılenn hala var olması ne- deniyle. bu kez sonuca ulaşa- madı. İşine son verilenlerin sektör- lere göre dağılımında ise 236 bin 222 işçi ile inşaat işkolu bi- rinci sırayı abrken, ikinci sırayı 160 bin 222 işçi ile ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar, üçün- cü sırayı ise 108 bin 394 işçi ile dokuma işkolu alıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın yanı sıra İş ve İşçi Bulma Kurumu. DİE ve çeşitb sendikal kuruluşlann hazırladı- ğı verilerden elde edilen bulgu- lara göre çalışan nüfus içerisin- de oranlan yüzde 30'lara ula- şan yaklaşık sayılan 3 milyon 400 bin dolayındaki işsizlerin çoğunluğu gençlerden oluşu- yor. Buna göre 24 yaşından küçük işsizlerin oranı yüzde 56.4. 35 yaşından küçüklerin oranı ise yüzde 80'i gösteriyor. Türkiye'de çalışan her üç işçi- ye karşılık olarak bir yedek iş- gücü durumunda bulunan iş- sizlerin eğitim düzeylerine dağı- lımına bakıldığında yüzde 54'- ünün ilkokul mezunu, yüzde 11.1'inin ortaokul mezunu, yüzde 16.7'sinin lise mezunu ol- duklan bulgulanıyor. Ünıversi- te mezunu olmalanna rağmen işsiz kalanlann oranı ise yüzde 3.7'ler düzeyinde yer alıyor. Geri kalan yüzde 14.4'lük di- limde ise okur-yazar olmayan ve diplomasız okur-yazarlar bulunuyor. İşsizlik nedenleri İşsizlerin işsiz kalış nedenleri- ne ilişkin başka bir araşürma sonuçlanna göre çalışüklan iş mevsimlik olduğu için çıkan- lanlann oranı yüzde 12.2'yi gösterirken çeşitli nedenlerle iş- lerine son verilenlerin oranı yüzde 12.5. Kendi istekleriyle işlennden aynlan ve işsiz du- rumda olanlardan yüzde 4.3'ü ışinden memnun olmadığı için, yüzde 5.8'i ailevi ve kişisel ne- denlerle. yüzde 3.6'sı ücretin ye- tersiz olması nedeniyle işten çıktıklannı söylerken yüzde 3. 6'sı emekli olduklan için işlerin- den aynlmışlar. İşsizler arasın- da en büyük grubu yüzde 58'le ilk defa iş arayan ve daha önce herhangi bir işte çalışmamış de- neyimsizler oluşturuy or. Yüzde 46.6'sı 1 yıldan fazla işsiz Aynı verilere göre işsizlerin yüzde 46.6'sı bir yıldan fazla iş- siz durumda bulunurken. altı aydan çok işsiz kalanlann oranı yüzde 30. Aynca işsizlerin yüz- de 9'u 3 yıldan fazla. yüzde 24. 6'sı ise en az 2 yıldır iş arar du- rumda bulunuyor. 1 ile 5 ay arasında işsizlik çekenlerin ora- nının ise yüzde 23.2 düzeyinde olduğu görülüyor. Ülkemizde işsizlerin ıçinde bulunduğu durum genel hatla- nyla böyle bir tablo sergilerken siyasi partilerin öncülük ettiği çevrelerin yanı sıra sendikalar ve demokratik kitle örgütleri belirlibirprogramnehedefınin olmadığını iddia eıtikleri özel- leştirmenin işsizlik ve işsizligin yarattığı bunalımı daha da de- rinleştireceği görüşünü paylaşı- \orlar. Gökova'danBaşbakan Çiller'e 6 siyah şaT Kemerköy Termik Santralı'nın bir ayhk deneme üretimine geçmesi üzerine 1994'te yas ilan eden Çevre Gönüllüleri, ''Marmaris'i bir gece karartma" ve 'kepeni indirme' eylemleri yapacaklar ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA - Gö- kova Termık Sant- rab, şubat ayında bir ayhk genel dene- me üretimine, çev- reciler de evlemlere hazırlanıyor. Baş- bakan f an.su Çil- ler'e 'siyah şal' gön- dererek 1994 yılında yas ilan eden Marmaris Çevre Gönüllüleri, "Marmaris'i bir gece karartma" ve önümüzdeki ay içinde 'kepenk indirme' karan aldı. Gökova Termik Santralı'nda birinci ve ikinci üni- telerin tamamlanmasından sonra üçüncü ünite de ta- mamlanmak üzere. İlk iki ünitesinde periyodik dene- me üretimleri yapılan ve burada enterkonekte sisteme bağlanan santralda şubat ayında da bir ayhk deneme üretimi yapılacak ve ardından da santral hükümet ta- rafından müteahhit fırmalardan teslim alınacak. Gökova Tennik Santralı'nın deneme üretimine hanrlanması ve enterkonekte sisteme bağlanmasının yanında Enerji Bakanı Veysel Atasoy'un "Şimdilik çalıştırmayacağız" sözlenne tepki gösteren y öre halkı ve çevreciler, değişik eylemlere hazırlanırlarken Mar- marisli Çevreciler. Başbakan Tansu Çiller'e bir 'siyah şal' ile mesaj gönderdiler. Temiz bir dünya için Marmaris Çevre Gönüllüleri Başkanı Filiz Ersan imzasıyla gönderilen mesajda şöyle denildi: "1994 yılında dünyaya ve ulusumuza sevgi, banş ve giiven dolu. utanmayacağımız temiz bir dünya diliyo- ruz. 20001i yıllara yaklaşırken uygar Türkiyemizde uranyumlu kömürle >e ısrarla çalıştınlması istenen Gö- kova Tennik Santralı'nın cennet doğayı, Gökova'yı, Marmaris'i, Datça'yı, Bodnım'u, Ege turizmini, Mavi Yol'u ve bir nesli yok edeceğinden 1994 y ılında y as ilan ediyoruz." Başbakan Tansu Çiller'e gönderilen bu mesajın tüm devlet büyüklerine de gönderildiğıni belirten Filiz Ersan, 1994 yılını sadece yas ilan ederek geçiştirme- yeceklerini, 1994'ün Muğla'da çetin bir çevre mücade- lesine sahneolacağmı söyledi. Ersan. eylem kararlannı şöyle açıkladı: "Marmaris'te Atatürk anıtımn yanında bir stant oluşturduk. Stanttaki kutuya atılan mesajları toplay ıp. ilgjli yerlere göndereceğiz. Marmarislilere üzerinde "Mavi Yol Yaşayacak" yazdı rozetler dağıtmaya başladtk. Bütün \1armarisliler bu rozeti yakalarında taşıyacaklar. Aynca bütün motorlu araçlara siyah kurde- leler takmaya başladık. En büyük etkinük olarak, önümüzdeki ay içinde bütün MarmarisuTer olarak ke- penk indirmeye başlayacağız ve Marmaris'i bir gece karartacağız. Bu tür eylemlerin bütün Türkiye'de yaygınlaştırılmasını diliyoruz. Şubat ayı. Türkiye'de çevre mücadelesinin, anti termik mücadelenin doruğa çıkttğı ay olmalı."