23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30CAK1993 PAZARTESİ 8 DUNYADA GEÇEN HAFTA Geçanneliğe devletkanşır EDtPEMİLÖYMEN LONDRA-Tüp bebek yöntemiyle bir değil, ikiz doğuran 59 yaşındaki kadın, geçen haftanın bir numarah haberi oldu. İngiltere'de bu yöntemle bebek sahibi olmasına izin verilmediğj için İtalya'da bir kliniğe giden kadının öyküsünü magazin basını allı pullu anlatü durdu. Sorun sadece kadının doğal doğurganlık yaşının çok ötesinde çocuk sahibi olması dadeğildi. Başkalanna kötü örnek olursa, her aklına gelen, istediği yaşta, istediği kadar çok sahibi olmaya kalkarsa ne olacaktı? Her nedense kimsenin, 70 yaşında baba olanlara sözü yoktu da, 59 yaşında anne olmaya kalkışan kadına hem eleştiri hem tebrik yağıyordu geçen hafta... Şu sorular soruluyor: Ortaya bebek çıkıyor da acaba sağlıklı bir kafa ve vücut yapısına sahip olacak mı? Hormon tedavisi ile oluyor bu işler ve tüp bebek yöntemiyle, ama ortada doğaya aykın bir LONDRA durum yok mu? Çocuk karşısmda anneannesi yaşında bir anne görecek. Bunun psikolojik sorunlannın hesabını kim verecek? Karşı sorular da soruluyor. Neden bir kadının çocuk sahibi olması yaşa bağlı olsun? Sanki çok erken doğum yapan herkesin çocuğu çok mu sağlıklı oluyor? Ama en sert tepki Sağhk Bakanı Virguıia Bottomley'den geldi. Öyle herkes her aklına gelen yaşta çocuk sahibi olamazdı. Avrupa Birliği ülkelerinde bu konularda ortak bir tutum olmalıydı. Bakanın bu çıkışına magazin basını hemen aüadı. Tartışmadan hem basın karlı çıktı: Noel sonrası, yılbaşı öncesi tatile giren siyaset, ekonomi, skandal haberleri arasında tiraj tutturdu. Hem de kamuoyu, konunun ak ve karayönlerini bir kez daha gördü. Herkes memnun. Herhalde en çok da, adı saklı tutulan 59 yaşındaki mutlu anne. 830 nıilyoııiıısaııa 20 bin sayfayasa GÜRHAN UÇKAN STOCKHOLM-lOcak 1994, birçok ülke için olduğu gjbi İsveç için de çok önemli bir tarih. Bu tarihten itibaren 7 EFTA ülkesinden -İsviçre dışındaki- 6'sının, 12 AB (Avrupa Birliği) ülkesiyle ekonomik işbirliği, yasaya bağlanmışoldu. 20 bin sayfa tutan 1500 yeni yasa, 830 milyon Avrupah'yı kapsıyor. Gıda maddelerinde kullarulan boya çeşitlerinden tutun, öğrenci burslanna; ağız tütününden sosisteki et miktanna dek çok geniş bir yelpazeyi etkileyecek olan bu gelişme, İsveç basınında günlerdır yorumlanryor. Söz konusu 19 ülkenin iş piyasasında sınırlar kaldınlıyor ve çahşma izni İSVEÇ Skandalve katliamlarlageçlibîr yıl FUATKOZLUKLU WASHENGTON - Her yıl sonunda olduğu gjbi, 1993'ünbitimindede geriye dönüp bakıldı ve değişmez gerçeğin 1994'te de yaşanacağı öngörüsünde birleşildi: Yeni yıl, eski yıldan aldığı mirası terk edemeyecek ve dün\ a isdkrarsız bir yer olarak dönmeye devam edecek. ABD medyası, tüm dünyada olduğu gibi, politikacısından sanatçısına, iş çevrelerine kadar çeşîtÛ kesimîere 1993 yıb hakkındaki görüşlerini sordu ve 1994 yılma yönelik tahrninler yapürdı. ABD'lilere göre, yeni yılda tarihsel bağlara sahip sorunlarda Tdizlenen banş tohumlanmn' meyvesi. sancılı da olsa 'olgunlaşacakö'. Buna karşıhk, 'yeni dünya düzeninde' ortaya çıkan sorunlar birçok bölgede istikrarsızlıklan arttıracaktı. Peki ya Kennedy gibi kaçamak aşk skandallanyla ünleniveren genç Başkan BUJ Clinton ın ilk yılı nasıl geçmişti? Üç yayın organının anketlerine düşüncelerini açıklayan Amerikalılann yandan fazlası, Demokrat Parti'li başkanı beğeniyordu. Anketlerde, Clinton'ın popülaritesinin yüzde 52 dolayında olduğu ortaya çıktı. Ancak Hfllary Clinton'ın, eşinden daha zeki olduğu ve Beyaz Saray'da başkan gibi çahştığı kanısı da Amerikahlarca yinelendi. Eski yıl-yeni yıl değerlendirmelerine boğulan ABD'de geçen haftanın gündemini, aralık ayı başında yerel bir gazete tarafından ortaya çıkanlan radyasyon kobaylan skandalı ile insan kasaplanıun arttşT oluşturdu. 1940'h ve 1950'li yıllarda ABD'li yöneticilerin. 'kendi yarattıklan nükleer dünyada' zihın özûrlü çocuklar, yeni doğmuş bebekler, hamile kadınlar, askerler ve mahkumlar ûzerinde radyasyonun etkilerini test etmeleri, herkesi şoka soktu. Kimi değerlendirmelerde, Amerikalının güvendiği Sam Amca. Hitler'in doktorlanndan farklı davranmamıştı. Sam Amca, Musevi toplama kampında her yaştan ve cinsten insan ûzerinde yapılan deneyleri en az 800 vatandaşıyla gerçekleştirmişti. Skandallar ülkesinin bu şok deneyi, Enerji Bakanı Hazel O'Leary tarafından. The VVashington Post gazetesinin deyişiyle 'açıkvüreklilikle' ortaya kondu. Enerji Bakanı, mağcfurlardan hayatta kalanlara ve yaşamayanlann ailelerine bedel ödenmesini talep etti. Başkan Bill Clinton, radyasyon yüklü maddelerle gerçekleştirilen deney skandahnı değerlendirmek üzere NASA, Pentagon ve Enerji Bakanhğı yetkililerini Beyaz Saray'da toplantıya çağırdı. ABD'de 1993'ün son haftaşı, yılın her haftasında olduğu gibi katliam boyutundaki cinayetlerle kapandı. Bayan arkadaşının ailesine. 'kendisinden hoşlarmadıklan' için öflcelenen 53 yaşıncaki eski mahkum Michael Stevens, 4 ayn bombah paket hazırladı. New York'un Rochester kentinde meydana gtlen olay, ilk dakikalarda Ortadoğj kökenli bir terör hareketi saruldı.Oysa olay, abşılagelmiş iç terör'oj. Yaşlı Stevens, 24 bini aşkın Vurbanlar tablosuna 5 kişiyi dahaeklerken, 1993'ün 'son sapığı' oldı. ABD'nin gerçek yüzü, hafta somnda The Washington Post gazetşinde yer alan bir karikatürde görülebiiyordu. Karikatürde, ceset toplayan ve kasası ağzma kadar dolu at arabısının sürücüsü, mahalle sakinleine bağınyordu: "Olûnüzu meydana çıkarm " zorunluluğu, bu ülkelerin vatandaşlan için tarihe kanşıyor. Çocuk sağhğı ve bakımı açısından dünyanın en ileri ülkelerinden biri olan İsveç'te yeni yasalann bu konuyla ilgili olanlan yoğun olarak tartışılanlar arasında. Bu arada. oyuncaklar için zorunlu görülen güvenlik önlemlerinin, bu gelişmeden ötürü gevşemesinden korkanlardavar. öte yandan bu ülkeler arasında dolaşılırken pasaport kuUanılması, gümrüksüz otomobil abşverişi yapılamaması, değişmeyen kurallar arasında. Okul yönetimleri de gelişmeleri ders kitaplanna yetişürmeye çalışıyor. Kimkorkar kronikişsizlikten? 1 9 9 3 ' R u s l a r i ç i n ç o k ®* b l r > d o l d u - y karışıklıklar,pahalılıkderkengücbelasonaerdi koca bir yıl. 1994 yılı ise Rus nalkına daha gûzel günler vaat etmiyor. Uzmanlara göre, bu yıl fi> atlar daha da yükselecek ve zaten alım giicü giderek düşen halk, iyiden iyiye yoksullasacak. Göriinüşe bakılırsa, ekonomik güclüklerden bunalan halkın Boris Yelt- sin'in reformcu hükiimetini protesto etniek amacıyla verdiği oylarla, geçen ay yapılan secimlerden zaferle çıkan faşist lider Vladi- mir Jirinovski bu yıl daha da güçlenerek dünyanın basını daha çok ağrıtacak. (Fotoğraf: REUTER) MİŞEL PERLMAN PARİS-1993'ügeride bırakırken, halefi 1994'ü nasıl mı karşıladı Fransızlar? 'Gönûl rahatlığıyla' yarutını vermek kesinlikle olanaksız. Elbette herkes kendi olanaklan ölçüsünde. 31 aralık tarihine belirli bir ayncahk tanımak istedi. Ancak saatlergeceyansıru vururken, Fransızlann çok büyük bir bölümü, dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi, maalesef buruk duygulann egemenliğinden, birkaç saatliğine bile olsa kurtaramadı kendini. Geçen hafta yayımlanan bir kamuoyu araşürması, Fransızlann işsizlik problemi karşısındaki büyük kaygılannı bir kez daha sergiledi. Düşünün, bir yıl içinde sayısı 300 bin artan 3 milyonun üstündeki işsizler ordusu içinde, 25 yaşın altındaki gençler kategorisi 740 bin kişiden oluşuyor. Son lOay içinde ekonomik nedenlerle gerçekleşürilen işe son vermeler, tam 500 bin çabşanı kapsıyor. Ankette, Fransızlann yüzde 65'inin kendilerini işsizliğin tehdit ettiği kaygısı içinde olduklan ortaya çıktı. Bu oranın genlemeyeceği kanısındakiler de yüzde 61 'e ulaşıyor. Öylesine korkunç bir duygu ki FRANSA bu, mensubu olduklan kuruluşlarda 'istihdamı kurtarmak' amaayla Fransızlann yüzde 63'ü, daha az çalışıp daha az para kazanmaya bile razı. Şimdi gelelım Edouard Balladur 'muamması'na. Öyle ya, ekonomik durumdan şikayetçi olan Fransızlar, nasıl oluyor da İzmir doğumlu başbakandan sempati ve sevgilerini esirgemiyor? Kamuoyu yoklamasının sonuçlanna göre, şimdiki hükümet işsizliğin azaltılması konusunda somut sonuçlara ulaşamayacak. Çalışan nüfusun yüzde 12'sinin işsiz olduğu Fransa'da, halkın yaklaşık yüzde 50'si olumlu sonuç beİclemediğini söylerken. geri kalan yüzde 50'si de hükümetin işsizlik sorununu yerinden şöyle bir kıpırdatabileceğine bile inanmıyor. Sözünü etügimız ankette, ekonomk durumu eleştirenlerin sadoce yüzde 18 oranında olduğu belirtilirken, halkın çoğunluğunun işsizliği 'çözümü olanaksn' bir sorun sayması nedeni ile bu konuda Balladur'u suçlamadıgı ve giderek büyüyen bir sevgi ,, duyduğu öne sürülüyor. Buymuş meğerse 'muamma'run çözümü! Aşın sağcı partilerin seçim başanlannın üzerine, Alman halkı eskiye dönüleceğinden korkmaya başladı Âhnanya'claaşm sağuıyükselişikaygdandmyor Dış Haberter Servisi - Almanlar için, yeniden hortlayan faşizm, Franz Schönhuber ile özdeşleşmiş durumda. Ancak eski bir SS gönüllü muhafızı olan Cumhuriyetçi Parti bderi ise ıs- rarla kendisinin bir Neonazi olmadığı- nı söylüyor. Almanya'nın Hamburg kentinde geçen aylarda yapılan yerel seçimlerde aşın sağa Cumhuriyetçi Parti ile Al- man Halkının Birliği partileri yüzde 7.6 oranında oy aldıktan sonra Alman halkı yeniden eski günlere dönülece- ğinden korkmaya başladı. International Herald Tribune gazete- sinde yer alan bir haberde, parlamen- toda temsilcileri bulunan partilerin, ciddi bir tehlike olarak gördükleri N'e- onazilere karşı birbirlerini uyardıklan bildiribyor. Partiler, önümüzdeki ekim ayında yapılması düşünülen genel seçimlerde Neonazilerin ya da aşın sağalann par- lamentoya girmesinden korkuyorlar. Bu nedenle, birbirlerini. tam tersi bir istek doğsa dahi aşın sağcılarla işbirli- ği yapılmaması konusunda uyanyor- lar Öte yandan, eski SS gönüllü muha- fızı ve bugün 23 bin üyeye sahip Cum- huriyetçi Parti'nin bderi olan 69 yaşın- daki Schönhuber ise korkulann yersiz olduğunu bebrtmek istercesine kendi partisinin programının asbnda diğer parti programlanndan çok da farklı olmadığını belirtiyor. Bonn'un bu yıl içinde anayasada yaptığı değişiklikle, mültecilere ve ekonomik nedenlerle ülkeye sığınma telebinde bulunanlara karşı getirdiği kısıtlamalan anımsatan aşın sağa Cumhuriyetçi Parti'nin bderi Schön- huber, "Biam programınuz da ashnda bundan farkh değil" diyor. Onun umudu, diğer partilerin kor- kulu rüyası ise, ekim ayında yapılacak genel seçimlerde gerekli yüzde 5'lik ba- rajı aşarak partisinin ulusal meclise girmesi. Strasbourg'da bulunan bürosunda gazetecilere verdiği demeçte, "Yûzde 7.8 oy alacağunızı düşünüyorum" diyor Schönhuber aşın güvenb bir tavırla. İşsizler destekliyor Schönhuber, kamuoyu araşürmala- nnın aşın milbyetçilerin yüzde beşlik bir oy oranından daha düşük bir po- tansiyele sahip olduğunu gösteren bel- gelerini pek dikkate almamış görünü- yor. Birçok kişinin de bildiği gibi ka- muoyu araşürmalan çoğu zaman doğ- ruyu yansıtmıyor, çünkü insanlar çoğu zaman kendilerine "Hangi parri- yi turuyorsunuz?" diye sorulduğunda doğru cevap vermiyorlar. Schönhuber, ülkede giderek artan işsizliğin, partilerine taraftar kazandı- raçağı inananda. İçişleri Bakanı, seçmenleri Cumhu- riyetçiler konusunda son 10 ayda ya- banalara yönelik 1500 saldınya ve 7 kişinin ölümüne yol açan. 'şiddet ve hoşgörüsüzlüğe psikolojik zemin hazır- ladıkları' gerekçesiyle uyanrken, Schönhuber ekonomik ve sosyal istik- ran sağladıklannı söylediği yabana iş- çilerin bir kısmına karşı olmadıklannı belirtiyor. Schönhuber, sığınma hakkını kötü- ye kullanan ekonomik sığınmaalara karşı olduklarvnı belirtiyor. Schönhuber, eski SS muhafızı olma- sına karşın kendisinin faşist ya da Ne- onazi olmadığını bebrtiyor. Aynca 3. Reich'ı diriltmeyi düşünmediğini özel- bkle vurguluyor. Birçok aşın milleyetçi bder ise, "ulu- salalann' Cumhuriyetçileri destekle- yeceğini umduklannı bildiriyorlar. Cumhuriyetçi Parti bderi, yabana mültecilere karşı daha fazla önlem al- mayı düşünmediklerini. ancak prog- ramlannda Avrupa Birliği'nin ege- menlığını kabul ettiklerini gösteren "Avrupa'ya evet, Maastricht'e hayır" ifadesinin yer aldığını belirtiyor. Bu görüş. Bavyera başkanı ve Baş- bakan Helmut Kohl'ün önceleri sö> le- diğinden pek de farkb görünmüyor Yakıntakip Schönhuber, ayru zamanda kendisi- nin ve adamlannın geçmişlerinden do- layı yakın takip altında olduklannı be- lirtiyor. Kendilerinin Zwickau'da düzenle- dikleri bir yürüyüşe katılan bir kişinin Nazi selamı verdği gerekçesiyle bütür televizyonlann bunu gösterdiğini bc- lirten Schönhuber "Eminim o kişi bir tstisnaydı" diyor. SCHÖNHUBER • Abnanlann gözünde faşizmin sinıgesi. 1. Savı Cıktı Kültürle Dolu Olmasını Dile diğimiz Yeni Ytltn İlk Sayıst... Türkiyemiz Türkıyemiz'in Ocak 1994 sayısında yine ozgün yazılar ve fotoğraflar var: • Dr. Kıymet Gıray "Türk Resminde Müstakilter" • Seracettin Şahin "Bir Yeraltı Kenti ıv Kilisesi Tatlarin " • Prof. Dr. Nihat Falay "Devletm Sanata Yardımı Sanat Ekonomisi" • Ulla Ther "Saumanriın Gezı Notlan AUtn Boynuz'dan Ftrat'a " • Fahir Aksoy "Osman Hamdi'nin Oç Resminden Korvografi ve Bale Sanatı Evreleri" Tüm yazılar Türkçe ve lngilizce Genel Dağıtım: Özgür Yayın/Dagıtım Tel (Ü-212) S2(ı 2S 13 - 519 14 49 Dunya Alaûd Basın Yayın San. vc Tic. A^. Td (0-212) 249 04 62 - S12 01 90 - 10 hjt Eren Yayıncılık vt Klupçılık Ud. Şd. Tcl (0-212) 251 28 SH - 2S2 (« fiO Fiyatı: 2S 000 TL Yıllık Abooe: 60.000 TL VEFAT Ayşe Sungar, Fehime Serdar, Şevket Sungar, merhum Necati Sungar, merhum İbrahim Sungar, merhum Zühtü Sungar'm çok sevgili kardeşleri; Süheyla Sungar'lann sevgili kayınbiraderleri; Emel-Nuri Güneyli, Ümit-Önay Ergjn, Meral-Mehmet Atilla'nın sevgili dayılan; Nermin-Umur Coşkun, Yana-Ömer, Pervin-Mehmet Sungar, Humayun-Reha Ebrişim, Sema-Serdar, Alemdar, Figen-Dündar Sungar'ın sevgili amcalan, Değerli varhgımız; ENVERTOKAY'ı (Yük. Müh. Mim.) Kaybettik. Acımız sonsuzdur. Tüm sevenlerine başsağlığı dileriz. AİLESİ BAŞSAĞLIĞI Mimarlar Odası İstanbul Şubesi sekreterlerinden Yüksek Mimar YÜKSEL GÜRSEL'İn ani vefatının derin üzüntüsü içindeyiz. Ailesi, dostlan ve meslektaşlanrun acısını paylaşır, başsağlığı dileriz. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi KEŞMÎR Bulmacaseverlerin vazgeçemeyeceğı bir kaynak BULMACASÖZLÜĞÜ (Doğan Çoker) Posta masrafı dahil 100.000TL. P.Ç. hesabı: Cemai Alpdoğan 524229 Atatürk Bultan 95/110? Kı/ılav/ANKARA Ttf:(312)4187945Fax:4İ87936 De Ailesi ve VEFAT Vakfımızın kuruculanndan ve Denetleme Kurulu üyemiz Sn.ENVERTOKAY (Y.Mûh. Mim. İTÜ1945) aramızdan aynlmıştır. sğerji arkadaşımıza Tanndan rahmet, ÎTÜ camiasına başsağlığı ve sabırlar dileriz. İTÜVAKFI Görüşmeler yeniden başladı tSLAMABAD (AA) - Hin- distan ve Pakistan. 50 yıl önceki bölüşmelerinden bu yana arala- nnda sürekli anlaşmazlık ko- nusu olan Keşmir'le ilgili gö- rüşmelere başladılar. Dışişleri bakanlıklan genel sekreteri düzeyinde Islama- bad'da başlayan görüşmeler, 1990 yıbnda başlayan ve 1.5 yıl önce ıki ülke arasındaki ilişkile- rin gerginleşmesi üzerine kesi- len görüşmelerin devamı niteli- ğini taşıyor. Pakistan Dışişleri Bakanı Serdar Asıf Ahmet Ali, görüş- melerde ilerleme sağlanamadığı takdirde, ülkesinin, müdahale- de bulunması için uluslararası topluluğa başvuracağını bildir- di. Hindistan yönetimi altında bulunan ve halkının çoğunluğu Müslüman olan Keşmirlilerin kendi kaderini belirleme iste- miyle 4 yıl önce başlatüğı ayak- lanmada 7.000 dolayında kişi öklü. Hindistan'ın, Keşmir'deki aynlıkçılara yardım yapmakla suçladığı Pakistan ise bu iddiayı reddediyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle