Katalog

21OCAK1994CUMA CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER ÇiKerin Bosna zjyareti •NEVVYORK(AA)- BM'nin Başbakan Tansu Çiller ile Pakistan Başbakanı Benazir Butto'nun 2 şubatta Bosna-Hersek'e yapmayı planladıklan ziyaret konusunda gerekli güvenlik önlemlerini alması istendi. Türkiye'nin BM nezdindeki daimi temsilcisi Büyükelçi înal Batu, Baü'run bu konuda uyguladığı çifte standarda karşı çıktı ve İngiltere Dışişleri Bakanı Douglas Hurd veya François Mitterrand'ın eşi Danielle Mitterrand bölgeye gittiğinde önlem alan BM'nin iki önemli ülkenin başbakanlannm yapacaklan ziyaret sırasında da gerekli güvenlik tedbirlerini almakla yükümlü olduğuna dikkat çekti. "Herkes akhnı başma toplasın" diyen Batu, "Baü, Bosna-Hersek konusunda maksatlı davranmasaydı işler zaten bu hale gelmezdi" dedi. Cenevre görüşmelerinden banş yerine ittifak çıkması Müslümanlan kaygılandırdı Bosna'da Sııp-Hırvat ittifakı Dış Haberier Servisi - Cenevre banş göriişmelerinde yeni Yugoslavya ile Hı- rvatistan'ın ardından Bosna'daki Sı- rplarla Hırvatlar da resmi ilişki kurma karan aldılar. Görüşmelerde Bosna'da banş için ilerleme sağlanamaması. yeni oluşturulan Sırp-Hırvat ittifakının savaşı kızışüracağı yolundaki korkulan artürdı. Bosna Hersek lideri AJia İzzet- begoviç , NATO yetkilileri ile hava saldınsı konusunu tartışmak üzere Brüksel'e gitti. Cenevre'deki toplantıda Htrvatistan ile Sırbistan ve Karadağ'dan oluşan Yugoslavya'nın ilişkilerini normalleş- tirme karan almasından birkaç saat sonra, Bosna'daki Sırplarla Hırvatlar da birbirleriyle resmi ilişki kurma karan aldılar. Anlaşma uyannca Sırplar. Mos- tar' ın Hırvat kesiminde, Hırvatlar da Saraybosna'nm Sırp kesiminde birer temsilcilik açacaklar. Müslümanlann eski müttefıki Hı- rvatlann Sırplarla an- laşması, uluslararası arabuluculan sevindi- rirken Bosna yöneti- mini endişelendirdi. BM arabulucusu Thor- wald Stoltenberg, anlaş- manın bölgedeki geliş- meler için biiyük önem taşıdığıru belirtirken AB Özel Temsilcisi Lord Owen de anlaşma- nın Hırvatistan'da Sırplann elindeki Kra- yina bölgesinde biiyük bir çatışma riskini dü- şürdüğünü savundu. Bosna Hersek Başba- kanı Haris Sılayriç ise "Umarun bu, bize karşı bir irn'faka dönüşmez" diyerek tep- kisini dıle getırdı. Sırp cephesinde ba- şanlı olamayan Boşnaklar, son altı aydır saf değiştiren Hırvatlara karşı üst İzzetbegoviç-BriiksePe gHti üste başanlı saldınlar düzenliyorlar. Bir Sırp- Hırvat ittifakının, Bos- na ordusunu cephede cok güç duruma düşü- rebileceği belirtiliyor. Alia İzzetbegoviç başkanlığındaki Bosna Hersek heyeti, Cenevre görüşmelerinin ta- mamlanmasından son- ra NATO yetkilileriyfe görüşmek üzere Brük- sel'e geçtiler. İzzet- begoviç'in Brüksel'de NATO'nun son zirve- sinde Sırplara yönelik hava saldınsı konusu- nu tartışacağı bildirildi. Bosna'daki BM görevlilerinin hava saldınsı düşüncesini benimsememesi nedeniyle İzzetbegoviç'in temaslannın önemli bir sonuç vermeyeceği tahmin ediliyor. NATO, Tuzia havaalanmın açılmaması ve Srebreniça 'da mahsur kalan BM banş gücünün rotasyonunun sağlanmaması durumunda Bosna'daki Sırp mevzilerine hava saldınlan düzen- leme tehdidinde bulunmuştu. Saraybosna BJVTye emanet Cenevre görüşmelerinde banşa yöne- lik en önemli adım, Sırplann. Saraybos- na 'nın yönetimini iki yıllığına BM'ye venlmesini kabul etmeleri oldu. İzzetbegoviç, görüşmelerden sonra Saraybosna rad>osunda yaptığı konuş- mada, "Saraybosna'nm iki yıllığına BM yönetimine verilmesi önemli bir geliş- medir. Bu, şu anda en iyi çözümdür. Ken- tin etrafındaki abluka kalkacak, top ate- şi kesilecektir" dedi. Saraybosna konu- sunun, mozayiğin yalnızca bir parçası olduğunu belirten izzetbegoviç, görüş- melere devam edilmesinden yana oldu- ğunu söyledi. POLITTKADA SORONLAR ERGUN BAIXI Doğan Şirkeffler Grubu' pazarlama kuruluşu 1993 net satışlan 1.9 trilyona**, net kân ise 159 milyar TL'ye** ulaşan Milpa, kuruluş yılı olan 1980'den bugüne, milyonlarca kişiyi televizyon, müzik seti, beyaz eşya, otomobil, ticari araç, bilgisayar ve gayrimenkul sahibi yaptı. Milpa Ticari ve Sınai Ürünler Pazarlama Sanayi ve Ticaret A.Ş. ÖZET MALİ TABLOLAR Bıbnço I M y a ı Tl| AKTT MnenVMUar Haz» Degefle» Me<*ul Kıyme!» K<sa vaoe» Tca- Aiacafcla' Oger Kısa Vadetı AsacaKıar agef DOT>WT Vvttiar Duran VariıklH Urun vaoc* Aıac»» Fmansai Ouran Variıtd* Uattt Duıaı Vattto N«tı Mstt Onayan Duran Vartıklar P»SF KmVadelı Borçlar Ftnarsa. Sofçiar TcanBofç(a> 8o.çveG<l«K3r5*kları UzunVadMBorçlv F -arsa Borciar DçefLKunvaOelıtaça' Borç ve &def Kârşısıi'Ls' CttSemnye OOenmış Semraye 31 121992 477.916 148.605 3248 233 683 7 1 122 2094 35 099 3 359 129.311 9534" 29 688 4 276 477,916 379.060 335 90" 27 865 15.288 23.716 23 20C 516 75.140 22-51 YDOAF {lş«rak Degeı Anıjı Datail 4 448 VedeUer ıVasa ve Dçeı 5 70" N(» Dooem Kjr, 42 434 30-091993- 452368 260J59 12360 139 474 75 304 11880 18 781 2560 192,609 '25050 ö 316 4 243 452.968 313J73 257 045 30 011 26.217 4.609 2 "63 1846 135.066 36 000 8 531 12 142 78 413 3112 1993" 721,758 469337 '"6 435 198H8 79 775 4348 10 46- 252^21 •37 633 '09 539 4 278 721.758 281.829 198 370 41 49C 41 369 223.050 218205 2 555 229C 216*79 36 00C 9486 12-42 159251 GtlirTıMoauflHyaiTU BMSanşıaf SatışlarOa- ndınmlet ı , N«Salqlw BnitSal^Kan FaaJıyet Gtöerten Esa> FnlnM K«ı Mnyvı Dtger FaaJıyeDetded Ge'ırie' •eKarljr Dqef Faal^etleftte^ 3oerw «Zarartaın Fmansman Grterler FufiyetKin Odenecek Ve<gı« 0 9 0 vasal VıAurriuluUer 11 NMDononKin P»y Bapra Venlet Pay Say.sı tOOOı PayBaşuıaNetlCanTlı Pa» Başma Temettu 1U1 Bir Payjn Deier Deger? 1711 31 121992 30.091993- 1 012420 1078 1.011J42 930 234 81.106 62 563 18^45 44 33~ 466 4294 58.122 15288 42434 22151 1934 1643 3 392 1 201 497 478 1.201.019 1 100 331 100.688 101992 -1J04 10192C 2 924 97^92 192"9 78.413 36 000 2178 3 '52 31 12 19J3" ' 993 3"6 612 1.992.764 1 805 924 1(6340 151 285 35.555 162 "5" tl'2 193J00 34 249 159.25! 36 0O0 4 424 6 024 ' X 09 1933 art* mad laöoa.- Başaıan Sctest UuHasetecı Malı Mt.şavntıh A Ş taı " 3 1 1 Kendi alanında Türkiye'nin öncü kuruluşları arasında yer alan Milpa, Türkiye'de dürüstlüğüyle tanındı. Türk Ailesi'nin, Türk İnsanı'nın güvenini kazandı. Milpa, Türk Halkı'ndan aldığı bu güvenle ve aynı dürüstlük Ukesiyle, bu kez hisselerini halka açıyor. 36 milyar TL'lik ödenmiş sermayesinin %15'ini halka açacak olan MELPA, bu güvenin karşılıklı olduğunu bir kez daha kanıtüyor. Milpa hisselerinin yüzde 15'i, 24-25 Ocak 1994 tarihlerinde, TÜRK EKONOMİ BANKASI ve TÜRKİYE İŞ BANKASI'nın tüm şubelerinde, fiyat teklifi alarak talep toplama yöntemiyle satışa sunuluyor. 1.000.- TL'lik hissenin asgari satış fiyatı 45.000,-TL'dir. Tl'RK KKONOMİ BANKASI A s (Ttını i>ulx.-lcri) Mcnkııl Kıymc-tlcr Müclıırluğu Mctlıs-i Mchu.s:ın Cıcl. No 35 Fınchklı H(XW() İstanluıl T d : (212) 2S1 21 21 Tı'RKİYE İS BANKASI (Tıim Sulx-l«.-rı)- Mcnkııl Kıymctler Mudurluğu Vylıulislam 1-Lıvri Kteruli Cad.No. ~,2$ liaİHfkapı 3+420 lstanbul Td: (212) S13 83 5 Bu ılonlo ılgtlı sırtuler 19 01 1994tonhlıMılttyet ve Meydon gozetetennın Turkıye bask.ık)nr>da yaymlanmıstır Clinton'ın Politikası Başkan Clirrton'ın Rusya politikası ya da başka bir de- yişle Boris Yettsin'e gözü kapalı destek vermesi bizzat Amerikan basınında giderek daha sert biçimde eleştiri- liyor. Bu eleştiriler haksız da sayılmaz. • Clinton, Amerikan politikasını Yeltsin'e bağlamış du- rumda. NATO'yu genişleterek Rusya'yı öfkelendirme- mek için "Banş için ortaklık" formülünü ortaya atıp müttefiklerine kabul ettirdi. Yeltsin'e güven, Clinton'ın dış politikasının temel ilke- lerinden birini oluşturuyor. Yeltsin, Rusya'da demokra- siyi kuracak, piyasa ekonomisini geliştirecek, ABD ve Batı Avrupa'nın sağlam dostu olacak. Peki, ABD, Yeltsin'e karşı biraz daha mesafeli davran- sa, Rusya Devlet Başkanı'nın bazı uygulamaları karşı- sında daha eleştirel tavır takınsa ne olur? O zaman Yeltsin Vladimir Jirinovski'nin temsil ettiği aşırı sağcı kanat karşısında güçten düşer, durumu sarsı- lır Mantık bu. Başkan Clinton, aynı mantfkla Yeltsin'in geçen yıl parlamento bi- nasını topa tutmasını hoş- görü ile karşılamıştı. Yelt- sin muhafazakarlara karşı desteklenmelı idi. Ne var ki halen cezae- vinde yatan eski parla- mentonun muhafazakar Başkanı Ruslan Hasbula- tov, Jirinovski'den çok daha dengeli, ılımlı ve aklı başında bir politikacı idi. Eğer Yeltsin Hasbulatov'la uzlaşsaydı, Jirinovski se- çimlerde böylesine parlak bir zafer kazanamazdı. Yeltsin, ılımlı muhafaza- karları ortadan kaldırınca oylar aşırı sağa gitti. Başkan Clinton geniş ufuklu, uzak görüşlü bir li- der olsaydı, Hasbulatov'u ezmesi için Yeltsin'e yeşil ışık yakacağına Rusya li- derine Hasbulatov'la uz- laşması yolunda telkinde bulunurdu Clinton, izlediği yanlış politika sonucu şimdi Yelt- sin'in tutsağı durumuna düşmüştür. "Aman aşırı sağcılar Yeltsin V yıprat- masın" kaygısıyla Rusya Devlet Başkanı'nın üzeri- ne titriyor, Ama ne ilginçtir ki Clin- ton'ın aşırı sağa karşı Yelt- sin'in durumunu güçlen- dirmek için verdiği ödün- ler, aşırı sağa yaramak- tadır. ABD Başkanı'nın NATO'ya yeni üye almayı reddetmesi, aşırı sağın iti- barını yükseltmiştir. Çünkü NATO'nun genişlemesine en sert biçimde muhalefet edenler aşırı sağcılardı. The Washington Post" gazetesi. Clinton'ın Mos- kova zirvesı sırasında Rusya'nın "yakın bölgeler- de öze/ro/"oynama isteği- ni anlayışla karşıladığını, bu konuda Yeltsin'i rahat- lattığını bildiriyor. Bu da aşırı sağcıların taleplerin- den biridir. Bilindiği gibi Ji- rinovski, eski Sovyetler Birliği'ni tekrar kurmak, Baltık ülkelerini Rusya'ya bağlamak istemektedir. Clintonın Rusya politi- kasının geri tepen ve aşırı sağın ekmeğine yağ süren başka bir yanı da var. ABD Başkanı, Yeltsin'i destek- ledikçe aşırı sağ halka Rusya liderini VVashing- ton'un kuklası olarak gös- termekte, bu olgu da Rus halkında milliyetçi tepkinin artmasına yol açmaktadır. Bu arada Yeltsin de, Jiri- novski "kartını" ustaca oy- nayarak kendi politikasını Batı'ya dayatabilmektedir. Nitekim Brüksel'deki son NATO zirvesinden önce. başta Dışişleri Bakanı Andrei Kozirev olmak uzere Rus yetkilileri sürek- li biçimde NATO'nun ge- nişlemesinin Jirinovski'yi guçlendıreceğı ve Yeltsin'- in durumunu zayıflatacağı uyarısında bulunmuş- lardır Kozirev'in, Rus birlikle- rinin eski Sovyet cumhuri- yetlerınden tümüyle çekil- mesının yanlış olacağı yo- lunda salı gunü yaptığı ko- nuşma da bu bağlamda anlamlıdır. Rusya Dışişleri Bakanlığı gerçi önceki gün yaptığı açıklamada konuş- manın yanlış yansıtıldığını bildirdi. Ama Kozirev "Biz Baltık ülkelerinden birliklerimizi çekmekte kararlıyız" şek- İinde net bir ifade kullan- saydı herhalde konuşma yanlış anlaşılmazdı. Başkan Clinton'ın Rus- ya'da ekonomik reform saplantısı. Amerikan politi- kasının dar ufuklu, yüzey- sel bir nitelik kazanmasına yol açıyor. Clinton, Rusya'da eğer reformlar yapılacaksa bunu Amerikalılar'ın değil, Ruslar'ın gerçekleştirece- ğini unutmuş görünüyor.