Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 21OCAK1994CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Güçlüyapıtlaryorumlayaşar
MELİH CEVDET ANDAY
U
nlu sanat yapıtlannın
uyandırdığı ılgı, sana-
tın tadını bılmeyenlen
etkısı altına ahr Pa-
ns ın unu dunyayı tut-
muş kulesı bunun bır
gostergesıdır, Pans'e ılk gıden kapağı
Eıffel'e atar, hayranlık ıçınde bakar-
ona, hoşlarur mı, hoşlanmaz mı, onu
bılemem
Pans'ten açrruşken ekleyıvereyım,
Mona Lisa da ov ledır, omrunde hıç re-
sım sergısıne gıtmemış olam, Mona
Lısa'nın karşısında, hem de hayran
hayran dura kalmış gorebıhrsınız
Demek ün sanattan baskın çıkmak-
tadır dedım ama buyuk Leonardo'-
nun yapıünı kuçıiltmuş olmaktan
korkuyorum Mona Lısa ıle alay edıhr
mıhıç''
Nereye geleceğım Ünlu Ingılız şaı-
n T S Elıot, Hamlet ıçın yazdığı bır
denemede. "Hamlet, vazın dünyasının
Mona Lisa'sıdır" der Bu ıkı sanat va-
pıtının boyiece >an >ana geünlmlesını
bır ovgu, buy uk bır ovgu sa>mak yan-
hş olur, T S Elıot, o denemesınde Sha-
kespeare'ın her yerde hayranlık uyan-
dıran yapıtıru adamakıllı yerer Aman
o yaayı okumadan gorun Hamlet'ı
Ne olur, ne olmaz'
Bo> ledır çağdaş kafa, herkesın dedı-
ğıne kapılmaz, kendı usu ıle araştınr
elıne aldığı konuyu Sa>gısızlık anla-
mına gelmez bu, İcendı ozune saygının
kaçınılmaz gereğıdır
Bana sorarsanız Ben, Pans"e ılk
gıdışımde EıfTel'ın karşısına da dıkıl-
dım. Mona Lısa'nın karşısına da. ama
kımseve "gördüm" demedım, ovunu-
yor sanjlınm dıye çekmerek Eıffel'ı
bır >ana bırakırsak usta Leonardo'-
nun yapıtı heyecanlandırdı benı, belkı
resımden çok Leonardo'nun adıydı
buyüyu varatan O usta gerçekten ya-
şamış ve bu resmı vapmıştı
Böyledır ışte başyapıtlann ateşledığı
ılgı, onlann karşı durulmaz bır çekıcı-
hklen vardır Pekı, dehası şaşkmhk
uyandırmış olan Shakespeare'ın bır
yapıtıru eleştırmeğe nasıl kalkışabılır
kışı0
Kalkışır efendım, geçmışten kalma
bırtakım goruşlenn tutsağı olmamak
ıçın her yenı çağ eskı yapıtlan yenıden
değerlendırmek zorunda olduğu ıçın
kalkışır
Bu sozumden, her yenı donemın,
kendınden once gelmış geçmış butun
akımlan vadsıyacağı (yadsıdığı) anla-
mı çıkanlmamahdır Evet, Batı edebı-
yatlanna bakacak olursak, orneğın,
romantıklenn. klasıklere başkaldır-
dıklannı goruruz, ama onlann da
klasık oncesı kımı şaır ve yazarlan yol
gostencı olarak seçtıklcn bılınır tşte.
Ingıhz romantık şaın Samuel Taylor
Coleridge'ın (1772-1834), bır Shakes-
peare hayraru olmasını boyle açıkla-
yabılınz T S Elıot ıse, klasık anlayış-
tan vana olduğu ıçın, Hamlet'ı zayıf
bır oyun olarak gördu
"Coterigde haklı". ya da "Eliot doğ-
ru söylüyor" gıbı kesın yargılan bır
>ana bırakıp, (çünku bır başyapıtın
bunca yaşaması, ona ıhşkın çeşıtlı vo-
rumlar yapılmış. yapılabılmış olma-
sındandır). oyunun kafamızda uvan-
dırdığı bırtakım sorular uzennde
kısaca duralım
Danımarka prensı, Hamlet'ın baba-
sı, uyurken olmuş, onun yennı de kar-
deşı. demek Hamlet"ın amcası almış ve
bu amca kralıce ıle, demek Hamlet'ın
annesııleevlenmıştır Babanınhavale-
tı Hamlet'e gorunur ve "Beni aracan
öldürdü" der (Kulağına zehır akıt-
mış)
Şımdı, Hamlet'ın sorunu ıkı başlı-
dır Öç alma ve anayı kıskanma Ama
Hamlet oç almayı boyuna geaktınr,
kuruntular ıçındedır. eyleme geçmce-
ye kadar da delı laklıdı yapmaya kal-
kar ve bır turlu eyleme geçemez Işte.
konu bu
Öylevse sorulardan ıkısını ele ala-
lım Hamlet nıçın delı takhdı yapıvor
ve neden babasının ocunu bır an once
almıyor''
Bır Ingılız doktor-eleştırmen, Ham-
let'ın gerçekten delı olduğu tanısını
orta> a atmıştır, çunku delı takhdı > ap-
mak bır tur delılıkmış Bılmıyordum
Pek benzemı>or ama, duşundurucu
bır ornektır Rahmetlı Muhittin Sa-
dak, arada bır kekelerdı, bunun nede-
nını bana bır gun şo>le anlattı, "Ben
çocukken kekeme taklidi vapmavı se-
verdim, sonra kekeme oldum" dedı
Önce karşı tezle. demek Elıot'un
eleştınsı ıle başlayıp konuyu surdure-
lım, Elıot şo> le dıvor denemesınde
"Ne oyun Shakespeare'in başvapıtı
olmak şöv le dursun, kesinlikle sanatsal
bir başarısızlıktır. Birçok bakımdan şa-
şırtıcıdır, başka oyunlarda gorulmeve-
cek kadar da rahatsızlık vericidir. Bü-
tün oyunlarının en uzunudur ve Shakes-
peare bunun üzerinde belki en çok
sıkıntıy ı çekmiştir. Öy le iken ovunda en
ivecen seyircinin bile avırt edebileceği
tutarsız ve gereksiz sahnelere yer ver-
miştir."
Coşkuyu bir sanat biçimi olarak an-
latma ancak bir nesnel bağlılaşma (ob-
jective correlative) bulmakla olur-bir
başka deyişle, bu tikel coşkuyu formül-
leştirecek bir nesneler dizisi, bir dunım,
bir olavlar zinciri bularak."
"Bir adam olarak Hamlet, göriinüş-
teki gcrçekleri aştığı için anlatılamay an
bir coşkunun. baskısı altındadır. Hanı-
let'in duygularına nesnel bir karşüığın
bulunama) ışından doğan şaşkınlığı, y a-
ratKisının sanatsal sorun önündeki şas-
kınlığııun sürmesine neden ounuştur."
(Çeviri: Halit Çakır)
Hamlet'ın eyleme bır turlu gıreme-
mesını açıklayan doğru bır sanatsal
tanı olarak goruyorum bunu
Şımdı de. >aman bır Shakespeare
havranı olan Colendge'ın soyledıkle-
nne bakalım
Colendge. şaırlığı yanında bu>uk
bır edebıyat duşunuru olarak da ta-
nınmışür, dahası, duşunurluğu şaırlı-
ğıne ustun sayılmıştır Ovsa ben onu
buvuk şaır dı>e bellemışımdır Hele
"The Rime of the Ancient Mariner" şı-
nnı, "Kublay Han" şıınnı ıkıde bır açıp
okurum Ancient Mariner'm şu dızesı
dıhmden duşmez
W e vvere the first that ever burst into
that silent sea.
Muzığı ne guzel > akalamış1
Çevınsı-
nıdevapalım
İlk bizdik. dalıp gittik o dingin denize
Kazun Taşkent klasik \ apıtlar dıa-
sınden çıkan S.T. Coleridge - Deneme-
ler adlı kıtap benı bevındırdı Şımdı bu
unlu şaınn Shakespeare'e ıhşkın dene-
melennden kımı sozlen bırlıkte oku-
valım
"Şimdi oyunun kahramanı nedeniyle
\ azarına karşı beslenen kimi önv argüa-
rı onlemek için Hamlet'e geçiyorum.
O>unda, ovülmesi gereken çok şeye
karşı çıkümış, en üst düzeyde birçok
güzellik biraz saklı bulunduklarından,
görmeziikten gelinmiştir."
"Ozan kahramanını. bir insanın bu-
lunabileceği en uyandırıcı bir konuma
yerleştiriyor. Görünıişte tahtın yasal
mirasçtsıdır; babasının ölümu kuşkulu-
dur; annesi, amcası ile evlenerek oğlunu
tahttan dışlar. Bu da yetmez. Bir de,
kendisini kardeşinin öldürdüğü kuşku-
sunu sağlama bağlamak uzere, öldürü-
len babasının hayaleti çıkar ortaya.
Bunun oğlu üzerinde etkisi ne olabiİir?
Hemen davranarak öç almaya koyul-
mak mı? Hayır. Sonsuz uslamlamalar
>e duraksamalar, harekete geçmek için
sürekli dürtulemeler >e surekli edimden
kaçtş. Gevşek davranış \e savsama vü-
züıiden kendini ardı arası gelmeyen
azarlamaJar ve bunun sonucu uçup gj-
den kararlılık gucu. Hem bu korkaklık
yüzunden değil, çunku o, zamanının en
yiğitlerinden biridir... Bu yalnızca içle-
rinde bir dunva bulunanların harekete
geçmekten hoşlanmayışlarındaiHur."
(Çevın Haht Çakır)
Ben de çok duşunmuşumdur bu
oyun uzenne, dahası kirru çehşkıler de
bulmuşumdur Bır ornek vereyım
Hamlet. unlu tıradında. "Ölmek, uyu-
mak, belki de rüya görmek" dıye konu-
şur ya. olmek uzere ıken dostu Hora-
tıo'ya, "Bundan sonrası sessizlik"
deyıvenr Ölum bunlardan hangısıdır9
Ruya gormek mı, sessizlik mı0
Ama bunlan bır vana bırakıyo-
rum Hamlet, bence modern oyunun
kapısını açan ılk yapıttır Ben onu bu-
tun tutarsızlıklan, çelışkılen ve saçma-
lıklan ıle sevıyorum Ve oyunun baş
kışısı Hamlet'te vazann ayıklamadığı
tam ınsanı buluyorum
Sorun. geçmışı. >adsımak değıl, yo-
rumlamaktır
ARADA BIR
Yard. Doç. MİNE MUTLU İŞGÜVEN
Hacettepe Ünıversıtesi Edebiyat Fak.
••Bip Garip Türkçe!
Fakultemızın korıdorlarmdan derslıklerımıze gıder-
ken oğrencılerımızın kullandığı Turkçe bır haylı dıkkatı-
mı çektı
- Selam moruk'
-Selami
Bu konuşmanmsabahgeçtığmı duşunursek, "selam"
sozcuğunun gunaydın anlamına geldığı bellı Fakat
"moruk" da neyın nesı? Konuşanlara baktığımda, onla-
nn yırmı yaş cıvarında gençler olduğunu gorunce, bu
sozcuğun buyuk bır olasılıkla "arkadaş ', ' dost', "kar-
deş" anlamlarına geldığıne yordum
Yazık Gunumuzde guzel Istanbul Turkçesı'ne oz-
lemlı kaldik Turkçe'nın geleceğı açısından bu durum
oldukça vahım Bu gıdışle dılımız gunden gune zen-
gınleşıp guzelleşeceğıne, yoksullaşmaya yuz tutacak
Çok yazık
Bır başka gun sınav kapısındakı konuşmalara takılıyor
kafam '7Wutf)/şs/naı/d/"dıyorgençlerdenbırı Oysabu-
gune kadar hep "zor bır sınav", "uzun bır sınav',' yoru-
cu bır sınav" turunden değerlendırmelere alışmışız
"Muthış sınav ' bana sankı Ingılızce'den çevrılmış ızle-
nımını verdı Zaten gunumuzde yabancı dıl bılenler,
yabancı sozcuklerı Turkçe ye katmadan adeta konuşa-
maz oldular Işte guzel Turkçemızı bozan etmenlerden
(faktorlerden) sadece bırısıdır bu
Gençlerımızın kendılerını dıle getırırken çok az sayıda
Turkçe sozcuk kullandıkları da bır gerçek Buyuk bır ço-
ğunluk, gunluk konuşmalarda ancak 200 ya da 300 soz-
cuk kullanmaktadır Bu denlı sınırlı sozcukleTurkçemızı
zengınleştırmek soz konusu olamaz Sozcuklerdekı
yanlışsoyleyış yersız uzatma gereksiz kısaltma ve ga-
rıp vurgulamaları da hesaba katacak olursak Turkçemı-
zın aslmdakı guzellık ve zengınlıkten gerıye pek fazla bır
şey kalmadığını uzelerek soyleyebılırız
Orneğın dılımıze yerleşıp kalmış "cenaze dunya '
ve "be/a"sozcuklerınde kısa, "rakıp' ve ' hakem 'soz-
cuklermde ıse gereksiz uzun heceler en çok kulağımızı
tırmalayanlar arasındadır Bazen de bır yabancı dılın et-
kısınde kalarak yanlış vurgulamalara da tanık oluyoruz
Tarıhımıze çok kısa bır goz attığımızda 10 yuzyıla ka-
dar kullanılan Turkçe nın son derece sade ve yalın ol-
duğunu gormekteyız Aynı durum eskı Anadolu Turk-
çesı (13-15 yuzyıllar arası) ıçın de gecerlıdır 16 ve 17
yuzyıllarda klasık Osmanlı edebıyatında Farsça ve
Arapça sozcukler ve gramer kuralları dıkkatımızı çeker
Gunumuzde de Turkçe, Osmanlıca'nın tersıne Batı kay-
naklı sozcuklerıyle gundemdedır Gençlerımız konuş-
malarında "parasal" sorunları dıle getırırken Farsça,
Turkçe, oz Turkçe karışık bır yapı kullandıklarını herhal-
de bılmeyeceklerdır Zıra ' para 'sozcuğu aslen Farsça
"pare' (ılk hecesı uzun) sozcuğunden gelmekte olup
"parça' anlamındadır Sal/sel ekı Turkçe bır ek olup,
Farsça kokenlı bır sozcuğe eklenmıştır Butun bu açıkla-
malara karşın 'parasal" sozcuğu 1980'lerden bu yana
Turkçemızde kullanılmakta olan ve dılımızde bellı bır
yerı olan sozcuktur Nedıyelım
1
'
Gunumuzde asıl sorunu ozel TV ve radyo kanalların-
da kullanılan Turkçe(') olüşturmaktadır özel radyo spı-
kerlerının bazılarının Turkçelerı bır haylı etkıleyıcı' Özel-
lıkle de hıtap sozcuklerı
"- Canlarım, anam, babam, cığerlerım, yavrum, şe-
kercım guzelcım
Btr başkası
' DJ'nız 'la bırlıktenız DJ yı ancak Ingılızce bılenler
anlayacaktır Acaba DJ yerıne Turkçe bır karşılık bulu-
namaz mı'
özel radyolardakı muzık dılı de facıa başlı başına ayrı
bır konu
Dıldekı olumlu değışme ve gelışmeler uzun zaman
ıçınde ve çok etkılı kışı ya da kışılerın çabalarıyla oluş-
muştur Boyle çok anı ve olumsuzyonde dıl değışmelerı
guzel Turkçemızı hıçbır yere goturemez Daha fazla va-
kıt kaybetmeden Turkçemıze elbırlığıyle sahıp çıkalım,
pek çok değerlerımızın kaybolmaya yuz tuttuğu şu gun-
lerde gehn bılım adamlarımız dılcılerımız sanatçılan-
mız ve Turkçe ye gonul verenler olarak anadılımıze sıkı
sıkı yapışalım onu yuceltelım
TARTIŞMA
Semt-i dildare bu demler..."
^^^^^A uleguleEdip
W ı Sakarya. Sessız
M .^—sedasız sen de
B • kavdıngıttın
^ ^ ^ ^ M Butun torpulenyle
^ ^ ^ ^ ^ uzenne gelen ve
gıderek anlamsız bulduğun
yaşama " t stü kalsuı" dedın
Masada >alnız kdldığın bır
zamanı seçerek hesabı
kapattın Içlenmışmıvdıno
gunvdlnızlıgındanvoksa'
1
Sanmam Senınboylesıkuçuk
kederlen kafana takacak halın
mı vardı"
7
Buyuk ozlemler.
ınsdnca->aşanası bırduzeneve
dun>aya değgın umutlar.
bunlardı senı bıtıren
kadehlenne dolup boşalarak
Onurunla, sonuna kadar.
nefessız kalana dek
yudumladın ozlemlennı Edıp
Yalnız, epeyce zamandır
masandabulunup "Sağlığına"
dıyememıştım "Lkde"
sozcuğu tam bo\ lesı durumlar
ıçın geçerlı olmalı
Ara sıra gorduğun ışkencelen
anlatünrdım sana. sonra ne ıçın
bunlara maruz kaldığını bır
turlu akhmda tutamazdım
Aklımda tek kalan. daha nıce
68'h gıbı. en buv uk sermaven
olan ınanç ve heyecanını
sonuna dek doğru bıldığın
yolda harcamışolduğundu
Kışıselhğın onune geçen bır
sorumlulukla Gensı de bence
çok onemh değıldı Edıp
Istemedığın bırdunvada.
PENCERE
ıstedığın gıbı yaşamak ıstedın
sen Yaşadında Savgıdeğerbır
\ aşamdı
Bız kalanlar da y aşama> a
dev am edı> oruz Herkes. hacmı
kadar > er tutuv or masanın
etrafmda Gerçek "adam"lar
azınlıktakalmava
dayanamayıp bırer bırerçekıp
gıdıyor
Senın sa>fanda. senın
dızmeyeceğın ılk yazıyı
v azacağımı duşunmezdım
sevgılıEdıp
Kulağımda kalan. "Semt-i
dildare bu demler..." dıye
başlayıverdığınsabaşarkı O.
ınanılmaz duv gusal tınılı bas
sesınden Sonunu
getıremedığın.
vakıştıramadığın Keşke
dınlemevı becerebılseydım
muzığını Bır insanın. dahası
bır dostun muzığını
dınleyebılmeve. anla>abılme>e
engel olmuşsa ben boy le
Memura coplu dayak!..cımasızca
vurulancoplar.
kameralann
karşısında
saçlan çekılerek
goruntulenen
kadın memurumuz \ e daha
bırçok aa v ena dav ranışlan
bev nımde. \ ureğımde sızılar
duyarak hıçkırdım Çunku
otuz yıl oncelerden ben, 61
Anayasası'nın verdığı haklara
dayanarak TOS. TOB-DER.
ozel okullardakı
oğretmenlıklenm ve İstanbul
Mıllı Eğıtım
Mudurluklenndekı gorev lenm
suresınce hep bu hak
arayışlannın ıçınde oldum
Halen ellı bının uzennde uyesı
olan Eğıt-Sen. Eğıtım-İş,
otuz-kırk bın ujeve sahıp
Eğıtım-Sen ve Eğıt-Bır gıbı
yasal kuruluşlar da kendılenvle
bırhkte tum kamu
hızmethlennın
sosvo-ekonomık veınsansal
haklannın sağlanması
savaşımını ven>orlar Çağdaş
toplumlann Helsınkı İnsan
Haklan Sozleşmesı ve AGİK
kararlanna ımza koyan tum
ulkelennde bu hak arayışlar
yaşamın gerçek oğelen
sa>ıhrken ulkemızde ocu gıbı
gostenlışının utancını
taşıy oruz Bu utanç, o acı v eren
gonıntulenn nedenı olan
kolluk kuvvetlennın amır ve
memurlannı bırazda
kendımden savmaktan
kaynaklanı>or Çunku
rahmetlı eşım onlardan bır
oğretmen v e amırdı Yaşasav dı
o da bu olaydan acı duvacak ve
bağlı olduğu kurumu kesınlıkle
kına>acaktı
Coplananlann >anında
kendımı de gorur gıbı olurken
eh sopah memurlann
oğrencılenm de olabıleceklennı
duşunerek "Bir kelime
öğretenin kulu kölesi olunur"
kutsal sozunu duşunurken
hayıflanmaktan kendımı
alamıvorum
Onurlu v e bılınçh bır hak ara> ış
bov le mı sonuçlanmahv dı9
Dev letın tum v ukunu sırtında
taşıyan memurumuzla eş
koşullar ıçınde bulunan sevgılı
pohslenmızın (tahnk edılmış
olsalar da) bu ınsanlık dışı
dov uşe kalkışmalannı bır turlu
ıçıme sındıremıvorum
Emnıyette gorev lı onlarca
değerlı oğrencım var Onlann
sav gıyla v e borçlukla
ıfadelendırerek bayramlarda
gonderdıklen kutlamalan
duşunerek suç ışleyenlen de
hoşgoruyle karşılamak
ıstıvorum Polıslenn"\e
v apalun mudünimıiz öyle
emretti" dev ışlennı duy ar gıbı
olurken Madımak Otelı'nde
otuz sekız guzel can yanarken
bu mudurler neredeydı
dıvorum
O> sa amırlenn > asa ve ınsanhk
dışı emırlen memuru koşulsuz
bağlamaz Orneğın, eşım 28
Nısan 1960olaylansırasında
Istanbul Unıversıtesı
'Şansınız bol olsun' muş!
Çiftçıler!
Av hayvanlan yok olursa. tarlalan
zararhlardan korumak mümkün olmaz.
Av ve Yaban Haj atı Vakfı
Tel: (312) 338 54 57
D
ünyadakı butun
maddı
değerlenn
yaratıcısı
ınsandır
Avrupa bunun
boyle olduğunu. humanızma ve
Ronesans hareketlenyle
günumuzden beş yuzyıl once
keşfetmıştır Bugunku
gehşmışhk duzeyını de buna
borçludur
Gunumuzde ınsan emeğıne.
ınsan beynıne ve insanın
bJgısıne yatınm yapan
devletler. obur dev letlerle olan
yanşta uç at boyu daha
ondedırler Tanh baba, bunun
şaşmaz bır kural olduğunu
geçmışte pek çok kez
gostermıştır Bundan sonra da
gosterecektır Sonseksenvılda,
ıkı dunya savaşı geçırmelenne.
ulkelennın yerle bır olmasına
karşın Almanlar, hâlâ super
guçte bır dev lete sahıplerse,
bunu ınsanlannın emeğıne v e
bılgısıne borçludurlar
Japonlar dersenız yıne aynı
Ne y aptılarsa son yanm
yuzyıldayapülar Bunuda
kendı ınsanîanyla başardılar
Madalyonun obur yuzu ıyı de,
bınm yandakı yuzune
baktığımız zaman nedense
ıçımızkaranyor Ama olsun,
umutlanmız v ar ya
Bılımın, sanatın, emeğın v e
erdemın dışlandığı bır
donemde yaşıyoruz Kafa
yormak ve ter dokmek
ahmakhk sayıhyor Herkes
kestırme yoldan koşeyı
donmeyı yeğhyor İnsanı
yucelten değerlere değıl,
dupeduz 'para'ya tapıhyor
Televızyon kanallanmızda bılgı
değıl, şans oyunlan
kazandınyor Bır ozel
televızyon kanalı ana haber
bultenınden sonra, sürekh aynı
muzısyenlığı ne yapayım
9
Daha ne olsun Edıp Sakarya
9
Bu v azıyı okuy an ve senı
tanıyan herkesın kulağında
senın bu muzığın behrecek
Cemıyetten Selahattin'ın, İslam
ve Aydoğdu Ağabeyi'nın. Sinan
Hoca'nm. Semih Poroy'un,
Turiian Günay 'ın Sen, kendı
melodısını bulan. benımseyen.
benımseten şanslı bıradamdın
Rahat uyu can dostum
Gönül Paçacı
çev resındekı guçlenn başında
gorev lendınlmıştı Gençlığın.o
gunku ıktıdann baskıcı
>onetımınedırenış
gostenlennın unıversıteye
gırerek şıddetle bastınlması
emnne karşı "Amirin yasadışı
sözliı önerilerini \erine getirmek
memuru suçlu kılar. bunu bana
> azılı olarak verebilir misiniz?"
dı>erek onledığını de
hatırlıyorum Polıs okulundakı
oğretmenhğı suresınce de
oğrencılenne, emnıvet
bınmlennde gorev h> ken de
memurlanna bunlan
oğrettığını bılıv orum
Tum dıleğım Çalışma ve
Guv enlık Bakanımız Sn
Moğultay'ın bugunlerde
Bakanlar Kurulu'na
getıreceğını bıldığım memur
sendıkalanyla ılgıh yasanın
ıstemler doğrultusunda
çıkanlmasıdır O zaman belkı
bu utançtan kurtulabılınz
Perihan Ergun
Emeklı Yazın Öğretmenı
şeyı tekrarhyor "Şansınız bol
olsun." Böylece ınsanlanmızın
geleceğı, ınsanlanmızın yaşamı
şansa gudumlu hale geunlmek
ıstenıyor
Daha acısı, laık Turkıye
Cumhunyeü'nın temeh
durmadan oyuluyor Ülkemız
doludızgın bır uçuruma doğru
suruklenıyor
Bınlennın kalkıp buna dur
demesı gerekıyor Yoksayann
çok geç olabıhr
Keramettin Çetin Tarih
Öğretmeni
Bile Bile LâdesL.Memur Alı Bey gobek atıyor
Nıçın'
Ocak ayının 15'ıncı gunu aylığını alınca once sandvıç
ve meşrubat bufesıne koşmuş, bır lahmacun yemış, bır
ayran ıçmış, sonra yandakı dovız bufesıne uğramış, ma-
halle kahvesındekı kulağı kesıklerden Rıza'nın aklına
uyarak maaşın yarısını Amerıkan Dolan'na yatırmış,
ayın 19'uncu gunu "KaraÇarşamba"yadonuşupdedö-
vızfıyatları patlayınca, gel keyfım gel
Dışardan yabancı uzmanlar ıncelemeye geliyor, bi-
zım ekonomı profesorlerı de durumu yakından ızliyor-
lar, ama, ne yabancı uzman olmaya gerek var, ne de
yerlı holdıng profesoru, "Turkıye'de durum nasıl" dıye
sorana çarpıcı ders
- Bızde dovız fıyatları oylesıne hızla tırmanır kı me-
murlar aylıklannı alınca hemen ABD Dolan'na yatınrlar,
sonra veresıyealışverışyaparlar, aysonunda ellermde-
kı dovızı Turk Lırası'na çevırıp borçlarını oderler; yaşa-
ma savaşını boyle verırler
Dolarızasyon" sıyasetının bılınçlı sonucudur bu, bile
bılelâdesdedık
Şımdı nıye ağlıyoruz'
•
Sahı, neden ağlıyoruz'
1980'lerden bu yana kurulan pıyasa ışlıyor, bız ser-
best pazar olmak ıstemıyor muyduk'
Olduk ışte'
Cebımızde Amerıkan Doları taşımak en buyuk ozgür-
luk değıl mıydı' Zıncırlerımızı kırıp attık, ekonomıde en
buyuk devrımı yaptık, memuru, ışçısı, esnafı dovızle oy-
nuyor, devletı patron sayan kafayı değıştırdık Serbest
pıyasa her şeyı duzenleyıp yoluna koymaz mıydı'
Doğrusu anlamak guç
Serbest pıyasa mekanızmasının her şeyı çözumleye-
ceğını -haşa huzurdan- Kur an-ı Kerım ayetı gıbı bılır bıl-
mez yıneleyenler, şımdı feryadı koparıp "devlet muda-
halesı"r\\n can sımıdıne sarıhyorlar
Neymış'
Hukumet mudahale etmelıymış, pıyasaya gırmelıy-
mış, Amerıkan Dolan'nın tırmanışını durdurmalıymış
Haydı canım sen de1
Işınegeldı mıoyle
Gelmedı mı boyle
Devlet memurunu dovız bufesının gışesınden medet
umar duruma duşuren devlet
Devlet memuruna demokrasının gereğı grevlı toplu-
sozleşmelı sendıkal hakkını vermeyen devlet
Devletı haramzadelerın cumhurıyetıne donuşturup
emekçı halkı somurten devlet
Toplumu gucu gucu yetene cangıla donuşturup eze-
nın yanında olan devlet
Ama, devlet ne zaman aklımıza geliyor'
Zurnanm zırt dedığı yerde
1
•
Dunyanın her enlemınde ve boylamında devlet muda-
halesı gecerlıdır, bu bır gerçek
1
'Kara çarşamba dan
sonra ABD Dolan'nın fıyatı hangı duzeyde dengelene-
cek' Bu bır soru TL okkanın altına kaymışsa her devalu-
asyonda olduğu gıbı bu kez de olayın olumsuz ya da
olumlu yanları sayılıp dokulur, kım kazandı, kım kaybettı
hesabı yapılır, elbette ış dunyasında kımılerı batacak, kı-
mılerı çıkacak, ama, her zaman zokayı yıyen halktır, bu
kez de oyle olacak
Rant, faız, borç ekonomısıyle bılınmeyenlere surukleı
nen toplumda emekçı olmak her zaman kazığı yemek
demektır Demokrası ve ozgurluklerden yoksunluklar
da yaranın ustune tuz biber ekıyor
KOCAEDIP
Öyle büyüksün ki
seni sonsuza kadar
yaşayacağın sevgi dolu
yüreklerimize gömebildik.
OĞLUN: SERİM ve DEMZ
CACEVSE\İNÇ
ZEYNO'YA
Sısh bır İstanbul sabahı,
Terk ettın bıa
Ölum hancınde her şey.
yakışırdı sana
Sen onu seçtın
Sevecenlığın. gulucuklenn. dostluğun
kısacası,
İnsana vesanadaır
her şey
bızımleyaşa>acak
Senı çok ozleyeceğız Ze> no
DOSTLARIADINA:
4v. 4Ii K\\ 4Ş, 4v. tsmail \OLCU.
Av. Günay K 4RACABEY, 4v. Hikmet
ALTUNKALEM, Av. Aj şe ÖZGEN. 4. Gülcan
İLGÜN, Av. Naci BK4\, 4v. Leyla HAN,
4v. Enver BEY HA> SOY. 4v. 4v şe \ ILMAZ,
4v.Erkan4KSUCt
ATÎLLACOŞKUN
UĞIJRMUMCU
CÎNAYETİ
Uğur Mumcu"yu kım > a da kımler oldurdu
9
Ajnaçlan neydı0
Cınayetın sonıştunnası ne olçude cıddı yurutuluyor
9
Mumcu cınayetının uzenndekı esrar perdesı
kaldınlabılecek ve katıller yakalana bılecek mı9
Turkıye
Cumhunyetı Devletı ve ılgıh kurjluşlan, bu anayetı
aydınlatmay a gerçekten kararh mı9
Aülla Coşkun'un tıtız bır araştırma ve ınceleme sonucunda
hazırladığı bu vapıtı, Uğur Mumcu cınayetını çeşıth
boyutlanyla kamuoyunun gundemıne getınyor, oynanan
oyunlara dıkkat çekıyor
60.000 TL
Kucoiıponıakkcpı
pe*3okagı Nal
1
B<M0*l&rp Ist
cemn
VOyinevi v #T
e 243 0i 50 2_4j 20 23 • fab 244 15 33
ödemeli göoderemiyoruz. Lütfen ederi kadar posta pulu göodermız.