Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 OCAK1994 PAZARTESİ
8 DUNYADA GEÇEN HAFTA
Katolik,
Anglikan
çelaşmesi
İNGİLTERE
EDtPEMİLÖYMEN
LONDRA - İngiltere'de resmi mezhep,
Hıristiyan dininin Anglikan mezhebi.
Bu, adanın ılıman ve sakin ikHmine,
Roma'ya uzaklığına. Fransa'ya ezeli
diişmanlığma uyarlanmış bir tür
Protestanhk. Anglikan mezhebi,
sürüsepet kansından boşanmaya
takmış, boşanamadığının kafasını
uçurmuş8. Henry'nin Katolikliğe inat
uydurduğu bir şey. Protestanlığın
sulandınlmış biçimi. I688yılından
kalma bir yasayla İngjltere'nin de resmi
mezhebi bu. Yani hükümdar, mezhebin
simgesel lideri. Yasaya göre hükümdar
mutlaka Anglikan mezhebinden olmak
zorunda. Taht varisleri de öyle. Kraliyet
ailesinden kimse. bir Katoliİde
evlenemiyor. Eğer çok isterse, o zaman
Anglikan mezhebinden çıkar ve tahtta
gözü olmadığını da ilan eder. Tarihte
böyle örnekler var... Ve bu
Anglikan-Katolik aynmı tarihte kaldı
sanıhrken, geçen hafta Kraliyet
Ailesi'nin önde gelen üyelerinden Kent
Düşesi, Katolik olmadı rru!.. Bu, öyle
sıradan uyduruk bir düşes değil. Sosyete
ve aristokrasinin çok tanınmış bir ismi.
Kocası, Mason Locası'nın en üst
düzeyindeki Üstad-ı Azamı ve tüm
masorüann lideri. Aynca kraliçenin
yeğeni. Tahün da 18. varisi... Yaşamına
Bayan Katherine VVorsley adıyla halktan
biri olarak başlayıp, Kent Dükü Edward
ile evlenince milletin sevgilisi haline gelen
Kent Düşesi, herhalde yaşı 40-50'yi
aşanlarda görülen "dinedönüş"
bunalımıyla karşılaşmış olsa gerek. 61
yaşındaki düşes hazretlerinin neden
Katolikliği seçtiği açıklanmadı. "özel
nedenlerie" denildi o kadar. Ama
nedenleri tahmin etmek zordeğil: İki kez
üst üste çocuk düşürüp depresyona
girfnce. bu dünyadaki varoluş nedenini
her halde sorgularruş olmalı... Artık
Katoliklık-Anglikanlıkçekişmesini
çoktan aşmış olan İngiltere'de. bu haber
yinede büyük heyecan yarattı. Eski
kitaplar kanştınldı; insanlann
inançlanndan ötürü nasıl yaşamlannın
zehiredildiği, protestanlann
katoliklerden nelerçektikleri, gibi
ortaçağ ürünü feci bir tarih yeniden
hatırlandı... îngiltere'de resmi mezhep
Anglikanlık ama, kimse doğuştan
Anglikan sayılmıyor. Bu nedenlede
herkes dinini ya da mezhebini seçmekte
tamamen özgür. 1991 yıhnda yapılan
son sayımda. pazar günleri kiliseye ayine
gittığini söyleyenlerin sayısı sadece 4
mılyon. Hıristiyanlığı tüm
yükümlülükleriyle yaşadığmı
söyleyenler ülke nüfusunun yüzde 7'sini
ancak bulur. Gerisinin dinle ilgisi yok.
1688 tarihli yasaya göre devletin resmi
mezhebi saptanmış olduğu için de
İngiltere. sözlük anlamında laik değil!
'ÜçTürkBüyüğü
9
nündiplomasiatağı
CEM SEV
BRÜKSEL - Herhalde dünyada Brüksel
gibi bir kent daha yoktur. Aslında
dünyanın bütün başkentlerinde diplomasi
ve politika gündemi doldurur. ama
Brüksel'in gündemi neredeyse yalnızca
bunlardan oluşuyor. NATO ve Avrupa
Birliği'nin (AB) merkezlerinin burada
olması. dünyanın sık sık gözlerini bu kente
çevirmesine yol açıyor. Geçen haftanın
başında da boyle oldu. NATO zirvesi
nedeniyle 16 ülkenin devlet ve hükümet
başkanlan ile dışişleri bakanlan Brüksel'de
bir araya geldiler. Zirv e, Türk basının tüm
aksi iddialanna rağmen Çiller'in etkisi
altında geçmedi. Aslını ararsanız. Türk
gazetecilen dışında. basında Çiller'le
ilgilenen de pek olmadı. "Tarihi" olarak
nitelenen zirvede daha çok. bırkaç yıl önce
Doğu Bloku'nun dağılmasıyla ortaya
çıkan siyasi ve askeri boşluğun
doldurulması üzerinde duruldu. Çok
önemli üç karar alındı. "Banş İçin
Ortaklık" adı verilen bir anlaşma 16 ülke
tarafından imzalandı. Kısaca "BIO" adı
verilen bu plana göre Orta ve Doğu
Avrupa ülkeleri ile eski Sovyetler Birliği
topraklarında yeni kurulan 15 cumhuriyet,
NATO'ya henüz katılamayacaklar ama
siyasi ve askeri alanda gıdcrek daha
genişleyecek ve derinleşecek bir işbirliğine
girebilecekler. Dolayısıyla"BIO"
formülüyle asıl yapılmak istenen, gereken
ülkeleri sonuçta ittifakın bünyesine
katarken diğerlerini küstürmeden kapının
önünde tutmak. Kapının önünde
kalacaklarda büyük olasılıkla. Orta
Asya'daki Türk Cumhuriyetleri olacak.
Zirvede aynca, NATO'nunçok uzun
vıllardan ben tartışıp karar veremediği bir
konuda sonuca vanldı. NATO'nun
bugüne kadar var olan yapılan, yalnızca
ittifakın üyesi ülkelerin saldınya uğraması
halinde savunmaya uygun. Zirvede
bundan böyle NATO'nunçıkarlannı
BELCIKA
ilgilendıren durumlarda, ittifakın
geleneksel görev alanı dışında da
çatışmalara girebilmesini sağlayacak
yapılar oluşturulması için çalışmaya
başlanması karan alındı. Yani artık
NATO, dünyanın öbür ucundaki bir
çattşmaya da katılabilecek esneklikte
askeri yapılan oluşturacak. Bu karar.
bundan bırkaç yıl önce üye ülkelerdeki
muhalefet hareketleri tarafından büyük bir
direnişle karşılanırdı. Oysa bugün hiçbir
ülkede bu gelişmeye karşı çıkılmadığı gibi
üzerinde de fazla durulmuyor. Zirvenin
son karan, yine Doğu Bloku'nun
dağılmasıyla bir ölçüde denetimden çıkan
nükleer, kimyasal ve biyolojik silahlar ve
bunlann kullanımı için gerekli
teknolojilerin yeniden denetim altına
alınması için çalışmalara başlanmasını
öngörüyor. Zirvede tüm ülkeler kendi
gazetecılerinin en iyi şekilde bilgilenmesi
için ellerinden geleni yaptılar. Ancak
Türkiye'nin seçtiği yöntem en ilginciydi.
Başbakan Çiller. Brüksel'e geliş ve
dönüşünde ucağa aldığj üç büyük
gazetemizin yazannı bilgilendirdi. Çiller
Brüksel'de de.diğer Türk gazetecılerinin
kendi aralannda "ÜçTörk Biiyüğü" adını
taktıklan bu yazarlarla zaman zaman
yemek yiyerek ya da kahve içerek,
görüşmelerin nasıl geliştığini anlattı.
Zirveyi izlemekle görevli ve sayılan 40'a
yaklaşan diğer gazeteciler ise bu anlarda
güvenlik görevlilerine verilen talimatla
kapı dışan edildiler. Bu gazetecilen
bilgilendirmekle görevli olduğu söylenen
basın danışmanı ise ciddi bir bilgi
vermediği gibi, yer yer sinirlenerek
gazetecilere hakaret ve tehdit yağdırdı.
Gazeteciler, NATO merkezinde haber
yazarken bu görevliyi aradıklannda da
otele giden Başbakan ile birlikte aynlmış
olduğunu öğrendiler. Türk heyetinin
kaldığı Hilton Oteli'nde son gece ilginç
sahneler yaşandı. AB yetkilileriyle yediğj
yemekten dönen Çiller, oıel lobisinde "Üç
Türk Büyöğû"nün alkışlanyla karşılandı.
Bir an şaşıran Çiller, hızla kalabalığın
arasından geçerek odasma çıktı.
Başbakan'dan iki dakika kadar sonra otele
gelen Dışişleri Bakanı Hikmet Çetin ise
karşılama törenini o kadar ucuz
atlatamadı. Yine aynı yazarlann
kışkırtmasıyla başlayan alkışa orada
bulunan tüm elçilik görevlileri de katılınca
otel lobisinde kıyamet koptu. Şaşkınlığa
uğrayan Çetin bir ara duraklayınca
arkadan kendisine yaklaşaıvbir yazanmız
kafasını Dışişleri Bakanı'nın bacaklannın
arasından geçırerek omuzlamaya kalktı.
Çetin kaçmak için hamle yapınca, diğer
yazarlarda olaya katıldılar ve hep birlikte
bakanı altı okka yaptılar. Hikmet Çetin
güçlükle kurtulup kendini asansöre
atarken lobideki yabancılar ve otel
resepsiyonundaki görevliler gözlerini
faltaşı gibi açarak olayı izliyorlardı.
G A f r î l r a V I a c i v o l ı l i A v a ? a n i l a r Güney Afrika Cumhuriyeti, yaklaşık 500 >ıl süren be>az yönetime 27 nisanda
• ^ * J İ U%.*X U d » I V O A l - U V y <X£A c t l l l l c U y a p ılacak olan ilk serbest demokratik seçimlerle veda etme>e hazırlanıvor. Be-
yaz toplum adına F.VV. De Klerk ve siyah toplum adına da Nelson Maıidela el sıkışıp geçmişi unutmaya ve özgürce yan yana yaşayabilecekleri bir ülke
yaratmaya söz verdi. Ancak bireylerin de liderieri kadar bağtşlayıcı ve unutmaya hazır olup olmadıklarını zaman gösterecek. Durmak bilmeven etnik
şiddet ve iki toplum arasındaki sosyo-ekonomik dengesizlik, Güney Afrikalılara ırk aynmcılığı kâbusundan uyanma fırsatı vermevebilir.
Ekranaşığından
yıldızlaramiras
MİŞEL PERLMAN
PARİS-Duyanlar
duymayanlara, okuyanlar
okumayanlara anlatsın! Olay,
ilginç olmanın da ötesinde
çünkü. Üstünde biraz
düşünmekte yarar v ar.
Televizyonun, önüne
geçilemeyen müthiş kudretini
sergilemek açısından. Geçen
hafta içinde Fransa'nın
gündeminde bir dizi önemli
olay vardı. İlki, on binlerce
insanı perişan eden sel afeti.
Yağmurlar kuzey, güney,
doğu. batı demedi; insanlan
sefıl etti. Ikincisi, özel okullarla
kamu okullan arasında laiklik
konu edilerek yeniden
alevlenen tartışma, Anayasa
Konseyi'nin hükümetin
sunduğu bir yasa tasansının
kısa bir bölümünü ıptal etmesi.
laik okul ilkesi yandaşlannın
bunun üzerinedüzenledikleri
gösteriidi. Evet, bukonularve
daha başkalan vardı bir
haftalık iç siyaset gündeminin
içinde. Siyaset kulislerinde pek
konuşulmasa da. halkın rağbet
ettiği ilginç ve önemli
olaylardan biri ise. televizyon
hayranlanndan Giovani
Andrea Sulli'nin
vasiyetnamesinde, hayatta iken
beğenisini kazanmış TV
"yıWız"lanna bıraktığı mirastı.
Böyle sevgiyecan feda! İşin
tuhaf taraflanndan biri.
adamın yaklaşık iki yıl önce
ölmüş olmasına rağmen miras
olayının ancakjjimdi ortaya
çıkmış olması. ilginç bir diğer
nokıa da genel mirasın eşit bir
şekilde bölünmemiş olmasıydı.
Yani ölmeden önce, beğenisine
göre "not" da vermişti TV
"yüdız"lanna bizim küçük
ekran aşığı. Şimdiyedek
yalnızca Fransız televizyon
dünyasının "kraliçe"si olarak
tanımlanan ünlü Christine
Ockrent açıkladı görüşünü.
Mirası reddeden ünlü Christine
Ockrent, bakın neler söylüyor
bu konuda: "Sanınm, mirası
bırakan kişinin ailesiyie arası hiç
de iyi değiidi. Bu herhalde
yalnızlığında kendisine eşlik
eden televizyon yıldızlanna
bıraktı parasım. Öyle bir medya
ki şu televizyon, kendisiyle
izleyici arasında çok özel
ilişkiler kuruyor. Fakat tek
yönlü bir ilişkidir bu. Boylesine
bir durumun "korkutucu" olup
olmadığı konusuna gelince...
Christinhe Ockrent, bu konuda
özetleşöylediyor:
"Med\ alaştırılmış bir
demokrasiyiz. TV'nin kusur ve
aşırılıklan vardır kuşkusuz,
fakat aynı zamanda v arar ve
sihirden de yoksun değildir."
Fransız ekran kraliçesinin
buradan yola çıkarak vardığı
sonuç da, TV'nin bazı
olumsuz yanlanna karşıhk
halkı eğlendiren. ona dünyayı
açan bir araç olduğu.
dolayısıyla da TV ekranına
çıkanlann sorumluluklannın
bilincinde olmalan gerektiği
şeklinde.
İKTİSAT BANKASI T.A.Ş.
SAYIN PAY SAHİPLERİNE
Yönetim Kurulumuzun 14.01.1994 tarih ve 1994/2 sayıh toplantısında Bankamız Genel Ku-
rulu'nun aşagıdaki gündemi görüşüp karara bağlamak üzere; 02.02.1994 Çarşamba günü. saat
11 00'de Büyükdere Cad. No: 165 Esentepe-İstanbul adresindekı genel müdürlük binasında olağan
olarak toplanması kararlaştınlmıştır.
Bankalar Kanunu ile Ana Sözleşmemiz hükümlerine göre, pay sahiplerimiz bu toplantıya bizzat
kaulabilecekleri gibi, diğer bir pay sahibine aşagıdaki örneğe uyun şekilde vekâlet vermek sureüyle
bu toplanuda kendilerini vekâleten temsil de ettirebilirler. Ancak esas sermayenin % 1 ve daha faz-
lasına sahip pay sahiplerimiz ile bankamızın yönetim kurulu başkan. üyeleri ile denetçiler ve birinci
derecede imza yetkisine sahip mensuplanna vekâlet verilmesi mümkün olmayıp, bunlar dışında
kalan pay sahiplerimize ise vekil olarak kullandınlabılecek oy sayısı toplam oy sayısının %1'ini ge-
çemez.
Bankamızın 1993 yılı kâr ve zarar hesabı ile bilançosu, yılhk rapor ve denetçiler tarafından verile-
cek rapor ile birlikte toplantı tarihinden 15 gün önce merkez ve şubelerimizde pay sahiplerimizin
incelemelerine hazır bulundurulacaktır.
Pay sahiplerimizin. bu toplantıya bizzat veya vekâleten katılmalannı diler, henüz yasa geregi ha-
miline yazılı hisse senetlerini nama yazılı hisse senetleri ile değiştinneyenlenn toplanüya katılama-
\acaklanna bilgilerini rica ederiz.
Saygılanmızla,x
İKTtSAT BANK.\SI T.A.Ş.
Yönetim Kurulu
ABAYANLAR
Genel Mûdür
GürbüzTÜMAY
Yönetim Kurulu Başkanı
GÜNDEM
1-Başkanlık Divanmın seçilmesi
2-Genel Kurul toplantı tutanağının imzalanması konusunda Başkanlık Divanına yetki verilmesi
3-1993 yılı Yönetim Kurulu faaliyet ve Denetçiler Raporlannın okunarak, bilanço ve kâr-zarar
hesaplannın görüşülmesi
4-Yönetim Kurulu üyeleri ile Denetçilerin ibralannın ayn ayn oya sunulup karara bağlanması
5-1993 yılı kânnın dağıtımı konusunda karar alınması
6-Görev süreleri dolan yönetim kurulu üyelerinin seçimı
7-Denetçilerin seçimi
8-Yönetim Kurulu üyelerinin huzur hakkı ile Denetçilerin ücretlennin lespiti
9-Yöneürn Kurulu üyelerine TTK m. 334 ve 335 u>annca izın verilmesi
Vekâletname örneği:
İktisat Bankası T.A.Ş.
Olağan Genel Kurul Divan Başkanlığı'na
Esentepe-İstanbul
İktisat Bankası T.A.Ş.'nin 02 Şubat 1994 Çarşamba günü saat 11 00'de yapılacak hissedarlar ola-
ğan genel kurul toplantısına, benı bızı temsilen tam yetki ile kaulmaya. namıma/namımıza oy ver-
meye. ilgıli yasalar ile bankamız esas sözleşmesi hükümlerine göre, sahip olduğum olduğumuz tüm
haklanmı/haklanmızı kullanmaya yetkili olmak üzere aşagıdaki kişiyi vekil tayin ettim ettik.
Vekihn:
Adı ve Soyadı
Adresi
Varsa bankadaki görevi
Sahip bulunduğu banka
Sermayesinin tutan
Vekâleten kullanacağı oy sayısı
Vekâlet verenin
Adı ve Soyadı
Adr
esi
İmzası İmzalan
İKTİSAT
BARKASI
Değerli
LİSE ÖĞRETMENLERİMİZE
Yayınevimizin yazarlarınca titizlikle hazırlanan Lise
2. Dönem Ders Kitaplarını sizlere sunmaktan
gurur duyuyoruz.
GENDAŞ A.Ş.
• TARİH 2 — Veli Şirin
MBB. ToHm Terbiye Kuruhj'nun M / ]994 tarih ve 64sayi* karan
• DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 2
N. Pakdil - G. Kaya - S. Müftüoğlu
M.E B Talırn Terbıye Kurulu'nun 21 5 1993 tarih ve 192 sayılı karan
/ FEN BİLİMLERİ 2
i. Tanyeli - B. Ermiş - R. Gök - H. Özen
M E.B. Talım Terbıye Kurulu'nun 4.8 1993 tanh ve 323 sayılı karan
/ FİZİK 2 — İ. Tanyeli - H. Özen
ME6 Talım Terbıye KuruJu'nun 14 1 1994 tanh ve 66 sayılı karan
• BİYOLOJİ 2 — Nejat Sevkal
M E B Talım Terbıye Kurulu'nun 13 8 1993 tanh ve 337 sayılı karan
/ MATEMATİK 2 — Emrullah Kaplan
M E B Talım Terbıye Kurulu'nun 4 8 1993 tarih ve 328 sayılı karan
• ANALİTİK GEOMETRİ 2 -Emrullah Kaplan
M E B. Talim Terbıye Kurulu'nun 4 8 1993 tarih ve 337 sayılı karan
• EDEBİYAT 2 - EDEBİYAT 4
A. Bezirci - N. Göker - M. Dinçer
Not: Okullara örnek kitap gönderilmiştir. Aynca isteyen öğ-
retmenlerimize örnek kitap gönderilir.
GENDAŞ A.Ş.
Çatalçeşme Sok No 19 Cağaloğlu - ISTANBUL
Tel'527 10 20-520 82 12-Fax 520 82 12
Cenevre'de bir araya gelen iki lider yaklaşık 5.5 saat görüştü
Clinton^Esad'ıPKK için uyardı
CENEVRE (Ajanslar) - ABD Başkanı BiU
ClintonSuriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ı terör
örgütü PKK'ya verilen destek nedeni ile uyardı.
Clinton ile Esad arasında dün İsviçre'nin Ce-
nevre kentinde Intercontinental Oteli'nde yapı-
lan zırve yaklaşık 5.5 saat sürdü.
İki lider görüşmeleri bittıkten sonra bir basın
toplanüsı düzenlediler.
AA'nm habenne göre Clinton bir soruya kar-
şıhk verdiğı yanıtta Suriye ile PKK, Hızbullah
ve diğer terör örgütlerine bakış açılan konusun-
da iki ülke arasında görüş aynlıklan bulunduğu-
nu söyledi. Clinton. konuşmasında. PKK'yı
terör örgütleri listesinin başında saydı.
Esad ile yapılan görüşmede. bu görüş aynlık-
lannın gündeme geldiğini belirten Clinton. bun-
lann nasıl giderilebileceği konusunu tartıştıkla-
Clinton. Esat ile aynca, bu gorüş aynlıklan-
nın giderilebilmesi için ABD Dışişleri Bakanı
Chırtopher Warren ve Suriye Dışişleri Bakanı
Faruk Şara arasında bir görüşme mekanizması
kurulması yolunda görüş birliğine vardıklannı
söyledi.
Esad
Suriye Devlet Başkanı Esadda bir soru üzeri-
ne. "Banşın gerektirdiklerini yerine getireceğiz.
Bu, görüşmelere bağlı olacaktır ve basın toplantı-
sında tartışılacak bir şey değikür'" diye konuştu.
Clinton, Suriye ve İsrail arasındaki görüşme-
lerin gelecek hafta VVashington'da yenlden baş-
layacağı haberini de verdi.
».... .»». ««=..««.««;«. w ..u3 U ..u „>•,>,„»• . Esad. Suriye'nin İsrail ile adilvekapsamh bir
nnı kaydetü. Clinton. ikîİİ ılışkilerin eelişebilme- ^ frayışında olduğunu kaydettı ancak Israıl
Si için. güven ortamimn öncminc dikkat çekti. l l e l l l < ! İ
"l e n n n o r m a l e
donmes, ıcın finlan tenele-
İlişkiler normalleşecek
Başkan Clinton, Suriye Devlet Başkanı Hafız
El Esad'ın kendisine Suriye'nin İsrail ile ilişkile-
rini olası bir banş anlaşması altında normalleşti-
receğine dair 'açık, samimi ve kesin" bir söz verdi-
ğini söyledi Clinton. "İyi ilişkilerin sağlanması
için bir banş anlaşmasında uzlaşılması gerekli. İlk
defa olarak bövlesi bir ilişkinin gerçekleşebileceği
açık olarak ifade edildi. V apılması gereken çok
şey var, ancak amacımıza daha yakınız" diye ko-
nuştu.
Esat ile iki ülke arasındaki bu görüş aynlıkla-
nnı gidermek için iki önemli konuda görüş birli-
ğine vardıklannı belirten Clinton. Ortadoğu'-
daki banş sürecinde önemli adımlar atabilmek
için güven ortamının sağlanması gerektiğine
dikkat çekti.
ile ilişkilerin normale dönmesi için Golan tepele-
rinin Suriye egemenliğine verilmesinin yeterli
olmadıâını belirtti.
Esad. "Biz global bir banştan yanayız. Bu bağ-
lamda amacunız hepiıniz için gerçek bir banşa
ulaşmaktır" diye konuştu.
Esad. bir gazetecinin banşa hazır olup olma-
dtğı yolundaki sorusu menin "Evet İsı-aiPle ban-
şa hazırız, ama dediğim gibi bu kapsamlı bir banş
olmalıdır"ıjedı.
Dün ABD Başkanı Bill Clinton ile Suriye
Devlet Başkanı Hafız Esad'ın Cenevre'deki gö-
rüşmeleri sürerken. kentin başka bir bölgesinde
İsrail vc Suriye alcyhtan bir gösteri düzenlendi.
Cenevre'de bir parkta toplanan göstericiler.
İsrail ve Suriye askerlerinin Lübnan'dan "aci-
len" çekilmelerini istediler.
Suriye'nin Lübnan'da 35 ile 40 bin. İsrail'inise
bir kaç bin askeri bulunuyor.
Çetin, İKÖ'lü dışişleri bakanlanyla temaslarda bulunacak:
Bosııa"va silah ambargosu kaldınlmah
RİZE
ASLİYE1. HUKUK MAHKEMESİ
Do>,yaNö:1993 339
Davacı SSK Genel Müdürlüğü tarafından davalı Osman Seher
Akşehiraleyhıne açılan rücuan tazminat davasının yapılan duruşma-
lan sonunda verilen ara kararı gereğince;
Davalı Osman Seher Akşehir'in adresının bilinmediği ve kendisine
Rize PTT'sı ile dava dilekçesi tebliğ edilemediği anlaşıldığından du-
ruşma günü olan 9.2.1994 günü saat 09.00'da mahkememiz salonun-
da haar bulunması veya bir vekil marifeti ile kendisıni temsil ettirme-
sı. duruşmaya gelmediği takdirde hükmün gıyubında yürütüleceği
dava dilekçesi >erine kaim olmak üzere ılanen tebliğ olunur. 15.12.
1 9 9 3
Basın: 45304
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Dışişleri Bakanı Hikmet
Çetin, Bosna-Hersek'e uygula-
nan silah ambargosunun kaldı-
nlmasını isteyerek "silah
ambargosunun kaldırılmaması
dunımunda adaletsizliğin. bu ül-
keye maddi yardunlann arttınl-
ması ile giderilmesini" önerdi.
Dışişleri Bakanı Çetin, yann
Sırplar'la Hırvatlar arasında
toprak paylaşımı konusunda
bir toplantıya katılacak olan
Bosna-Hersek yönetimine des-
tek vermek amacıyla dün Ce-
nevre'ye gitti. Bosna'ya destek
için İslam Konferansı Örgütü
Temas Grubu dışişleri bakanla-
n nezdinde de gjrişimlerde bu-
lunacak olan Çetin. Türkiye'-
den hareketinden önce yaptığı
açıklamada, 18 ocak görüşme-
lerinin iyi değerlendirilmesi ge-
rektiğini söyledi. Cenevre'de
Bosna:Hersek Cumhurbaşkanı
Alia Izzetbegoviç. Başbakan
Haris Sladziç ve BM Genel
Sekreteri Butros Gali ile de gö-
rüşeceğini bildiren Çetin,
"Amaç, vemtekte olduğumuz
desteği yinelemek. 50'den fazla
ülkenin istekleri ve beklentileri,
dile getirilecek" dedı.
"Dünya daha fazla manevi so-
nımluluk altında kalmak istemi-
yorsa silah ambargosu kaldırd-
malıdır" diyen Çetin, 18 ocak-
taki fırsatın iyi değerlendirilme-
sini istedi. Banş görüşmelenne
katılanlann. "Alandaki gerçek-
leri dikkate alarak bir çözüm
bulmalı" dediklerini anımsatan
Çetin. bu yaklaşımın. "Saldu--
gana ödfin vererek çözüm arrvo-
ruz, güçlii olan haklıdır" anla-
mına geldiğini söyledi.
Çetin, programın uygun ol-
ması durumunda. ABD Başka-
nı Bill Clinton ve Suriye Devlet
Başkanı Hafız Esad görüşmesi
için Cenevre'de bulunan Suriye
Dışişleri Bakanı Faruk El Şara
ve Islam Konferansı Örgütü
Temas Grubu içerisinde bulu-
nan İran Dışişleri Bakanı AB
Ekber Velayeti ile üçlü görüşme
yapılabileceğini bildirdi.