Katalog

17 OCAK1994 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA GENÇLIK • EGITIM Kendi sralarım yapıyortar • EDtRNE (AA) - Edime Milli Eğitun Müdürlüğü, kentteki okullann sıra. kürsü \e yaa tahtalannı, kurduğu eğitim araçlan merkezinde )aptınyor. Milli Eğitim İl Müdürü Zeki İnanlı. AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1982yılında eğitim araçlannın onanmı için kurulan merkezde üretime geçilmesiyle, ihtiyaç duyulan malzemelerin Devlet MalzemeOfisi'nden satın aünması uygulamasına son verildiğini söyledi İna.*: özetle şöyle dedi: "Geçen yıl merkezde 550 bin lira maliyetle 1445 sıra, 164 bin lira maliyetle 375 öğretmen kürsüsü, 425 bin lira maliyetle 376 yaa tahtası üretildi. Bu ihtiyaçlanmıa DMO'dan karşılasaydık, yazı tahtasına 650 bin lira, öğretmen kürsüsüne 1 milyon lObinvesıralarada 550'şer bin lira ödemek zorunda kalacaktık'" Üniversjtenin etkinlikleri KONYA(AA)-Selçuk Üniversitesi'nce 1993 yılında, 278 kültürel etkinlik gerçekJeştirildi. RektörProf. Dr.HaliJCin, 1993yılının Selçuk Üniversitesi açısında'n atıüm yılı olduğunu belirterek, yıl boyunca 75 konferans, 17 sempozyum. 26panel. 15 sanat gecesi, 16 kermes ve sergi, 3 kongre, 6 sağlık taraması. 42 semıner, 12 açılış törenı. 2 doktora törenı, 13 anma günü düzenlendiğini. 17 ayn sosyal etkinlik ve 34 spor yanşması jerçekleştinldiğıni söyledi. Kültürel ve sosyal etkjnlikler açısından 1993'üngecmiş yıllara oranla çok daha hareketli geçtiğıni kaydeden rektörCin, 1994 yılında bu etkinliklenn sayısının en az iki katına çıkanlmasırun planlandığını behrttı. Mîniklerden anlamlı yardım ERZLRLM(AA)- İstanbul'un Şişli ilçesi (Curtuluş İlkokulu ığrencileri, Yavi îlkokulu ığrencilenne 29 koli kırtasiye ve gjyim yardımı gönderdi. Bır süre önce bölücü terönstlerin saldınsı sonucu 2 vatandaşın şehit olduğu Çat ilçesi Yavi beldesi kokuluna, Şişli Kurtuluş ilkokulu öğrencileri arafından gönderilen giyim /e kırtasıya malzemeleri öğrencileredağjtıldı. Yardım dağıtımında konuşan Çat Kaymakamı Ibrahım Şeker. Terörün öksüz bıraktığı ;oc\ıklanmızı, Kurtuluş ilkokulu öğrencilennin unutmaması ve yardım göndermesı. halkımızın duygulannın en güzel örneklerindendir" dedi. İlçelere mesJek yöksek okulu ANTAKYA(AA)-Milli Eğitim Bakanı Nevzat Ayaz, son 2 yılda yüksek öğretimde üyük patlamalar meydana geldığıni bildirerek " 1991 -92 ğretim yılında 29 olan ıniversıte sayısı 57'ye, âkülte sayısı 408'e, meslek yüksek okulu sayısı da 277'ye ulaştı. 1994ten sonra her ilçede bır meslek yüksek okulu açmayı planlıyoruz" dedi. Bakan Ayaz, Antakya'da İl Özel İdare Müdürlüğü'nce yaptınlacak 'ğrenci yurdunun temelini ttı ve Reyhanh'da yapımı tamamlanan Orhan Bahadırlı İlköğretim Okulu'nu öğretime açtı. Bakan Ayaz. düzenlenen törenlerde yaptığı onuşmalarda eğitime ıüyük önem verdiklerini, "ürkiye'nin 70yıldan ben iirekli olarak gelişen bir ülke ılduğunu ve büyük aşamalar kaydedildiğini söyledi. İşsizlik işciliği seçtiriyor ANKARA (UBA)- İşsizlik, ünıversıte mezunlanna ışçıliğı seçtinyor. Devlet Istatistik Enstitüsü istatıstıkleri, üniversite mezunlannın ancak yüzde beşınin i$siz kaldığmı gösteriyor. Iş bulamayan üniversite mezunlan da ışportacılıktan işçiliğe kadar her türlü işi yapıyor. Yaklaşık beş bin üniversite mezunutoplam 11 işkolunda ışçi olarak çalışıyor. En çok terci edilen ışkolu ise ınşaat. TISK tarafından çalışma ıstatistiklenne dayanılarak yapılan bıraraştırmada, 1992 yılında ışsizlığın yüzde 54.5'leençokilkokul mezunlan arasında yaygın olduğu, bunu yüzde 15.11 'le lise mezunlannın izledıği belirüldı. Meclis'ebilimkomisyonuönerisiTÜBİTAK Başkanı Terzioğiu,parlamentoda bilimsel ve teknolojikgelişmeleringörüşüleceği 'Bilim ve Teknoloji Özelİhtisas Komisyonu'kurulması için TBMM Başkanı Cindoruk'abaşvurdu BÜLENTSARIOĞLU x ANKARA - Türkiye Bilımsel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBİ- TAK) Bılım Kurulu. bilımsel ve tek- nolojik çahşmalan göriişerek, önce- liklı olanlannı saptamak amaayla, parlamentoda "Bilim ve Teknoloji Özel İhtisas Komisyonu" oluşturul- maşı için öneri hazırfadı. Öneriyi, TBMM Başkanı Hüsa- ınettin Gndonık a ileten TÜBİTAK Başkanı Tosun Terzioğiu. bılımle ilgili gelışmelenn görüşülmesinde, Meclis- te doğru kanalın çoğunlukla buluna- madığını belirterek. TBMM'nin bı- lım ve teknolojiye sahip çıkmasını is- tedi. TÜBİTAK Biiim Kurulu'nun. "parlamentonun, bilimle doğrudan il- gisinin kurulabilmesi ve iilkenin kal- kınma ile gelişme çabalarına katkı sağlanıak" arnacıvla önerdığı "Bilim ve Teknoloji Özel ihtisas Komisyonu'- 'nun. Meclıs"te "alt komisyon" olarak görev yapması öngörüldü. TBMM Başkanı Cindoruk'a öne- nyı ileten TÜBİTAK Başkanı Terzi- oğiu. Cumhunyet"e. bilimsel çalışma- larla ilgılı değerlendırmelenn Meclıs'- te doğru kanallarda görüşülemedığı- ni belırtti. Komısyonun. TÜBİTAK ve üniversıteler ile Sanayı ve Ticaret Bakanlığı'nın başvurulannı değerlen- direbileceğini bildiren Terzioğiu, ge- lışmiş ülkelerde bilim bakanlıklannın bulunduğunu, Meclis'in de gecikme- den bilimsel ve teknolojık gelışmelere sahip çıkması gerektığini kaydetti. Terzioğiu, İsraıl'in, ihracatının yüzde 50'den fazlasmı kendı gelıştir- dıği teknolojık ürünlerle sağladığına dıkkat çekerek, "Türkive, 2000'Ii jıl- larda iddialı bir ülke olacağını önüne hedef olarak koydu. Bu, gerçeküstü bir iddia da değil. Ama bilimde, araştır- mada bugünkü se>iyemizde kalırsak, bu iddiavı hayata geçiremeviz. Bilim- sel gelişme dünyada övle bir durumda ki, "acele etmeyelım daha geliştiğımız zaman bunu gerçekleştiririz" dediği- nizde iddialı bir ülke olma durumunu da unutmuş olmanız gerekiyor" dedi. Orta vadede, bılım bakanİığı kurul- masınm da gündeme gelebileceğinı kaydeden Terzioğiu, kurulması öne- nlenkomisyonunelealacağıkonular- la ilgili şunlan söyledi: "Yüksek Öğretim Kurumu ve Milli Eğitim Bakanİığı ortaklaşa yurtdışına bin kişi kadar yüksek lisans ve doktora için öğrenci yoüuyor. Amaç; yetıi ku- rulan üniversitelere öğretim elemanı yetiştirmek. Bir doktora y a da master çalışmasının öğretim elemanı vetiştir- meyi amaçiadığı program, dünyanm hiçbir yerinde y oktur. Bu, araştırmaya başlamak içindir. Peki acaba biz bu kompozisyonu ya- parken, mesela şu kadar matematikçi, şu kadar fizikçi, şu kadar elcktronik mühendisi derken acaba Türkiye'nin global ihtiyacını, ilerde bilimde ve tek- nolojide olabilecek gelişmeleri düşün- dükmü? Bir düşüncc, planın mahsulü olarak mı bu ortava çıktı? Yoksa ünhersitele- rimi/in bunlara ihtiyacı var di\e mi or- taya çıktı? Meseİa TÜBA" Kanun Hükmünde Kararname ile kuruldu. Bunun kanun tasarısı şimdi Adalet Ko- misyonu'nda göriişüiüvor. Bilim ko- misyonu bunları görüşecek aletlerden bir tanesi. Bir bakanlık da gündeme gelebilir." • H.Ü. Fotoğraf Kulübü Başkanı Kocaefe, Türkiye'de fotoğraf 1980'den sonra hareketlendi' dedi Fotoğrafeğitimikulaktankulağayapılıyor ç ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Fotoğrafa gönül ver- mış bir grup öğrenci tarafın- dan kurulan Hacettepe Ünı- verşitesi Fotoğraf Kulübü (HÜFK), sergiler, gösteriler ve fotoğraf kurslanyla dolu 10. yılını tamamladı. Kulüp Başkanı Çetin Ko- caefe. Türkiye'de fotoğraf ça- lışmalannın 1980'li yıllardan sonra hareketlenmeye başla- dığını. şu anda da bır geçiş dö- nemı yaşandığını belirterek. "Amatörlük bilincini temeJ olarak kabul eden HÜFK, Türkiye'de fotoğraf sanatının sevilniesi ve yaygınlaşmasına katkıda bulunmayı amaçla- makta ve çalışmalannı bu doğ- rultuda surdürmektedir" dedi. etin Kocaefe, k Fotoğraf çekmeyi öğrenen ve bir-iki yanşmada derece alan herkes kendini sanatçı sanıyor' dedi. Kocaefe. HÜFK'ün kuru- luşundan bugüne çok sayıda sergi ve gösteri düzenlediğini, 2 bin kişivede fotoğrafeğitimi verdiğini belirterek, makina bilgisi ve çekim tekniğinden sonra ileri düzeyde kurslarla, fotoğrafın sanatsal yanını da eğitim kapsamına alan ilk ku- lüp olduklannı söyledi. Ku- rulduğu 1983 >ılından beri, öğrencısi, öğretim elemanı ve personeliyle tüm üniversiteli- İeri fotoğraf amacı doğrultu- sunda. aynı çatı altında bırleş- tırme işlevine sahip olan kulü- bün. bir yandan da fotoğraf sanatının sevilmesı ve yay- gınlaşması için etkınliklennı aralıksız sürdürdüğü dile getı- rildı... HÜFK'ün, üyelerinin de- vamlılığını hedefleyen bir ku- lüp olduğunu belırten Kocae- fe. "83 yılındaki ilk üyelerimiz hala bünyemizde üretimlerini sürdürüyoriar. Bu da bilgi ak- "SEVGÎNİN KUCAĞINDA" -Çetin Kocaefe Hacettepe Üni>ersitesi Fotoğraf Kulübü. tanmını ve üretkenliği arttırn yor, büyümemize kurumsallaş- mamıza katkıda bulunuyor" dıyekonuştu. Son yıllarda Türkiye'de fo- toğraf konusundaki çalışma- lann scvındincı olduğunu. an- cak bazı olumsuzluklann. bu sanatın gelışmesını olumsuz yönde etkılediğini belirten Kocaefe. "Fotoğraf eğitimin- de bir standardın belirlenme- miş olması en büyük olumsuz- luk. Fotoğrafeğitimi kulaktan kulağa vapılıyor. O yüzden fo- toğraf çekmeyi öğrenen ve bir- iki yanşmada dereceye giren herkes kendini 'sanatçı' olarak sunmak hevesine kapılıyor. Bu da gelişmeyi Önlüyor \e fotoğ- rafa kolay üretilebilir bir sanat olarak bakıimasma sebep olu- yor. Kulüp olarak bunun değiş- mesini diliyoruz" dedi Kocaefe. Türkiye'de fotoğ- raf sanatının ilerlemesinin an- cak iyı eğitim vc çok ürctımle mümkün olabıleceğin belir- terek. "Mayts ayında düzenle- yeceğimiz "fotoğraf günlen', fotoğraf sanatının kapsamlı olarak ele aundığı \e tarfışıldı- ğı bir sempozyumu da kapsa- yacak" dı>e konuştu. HÜFK üyeleri. her konuda fotoğraf ürettiklerini. ancak çoğunluk- la Türk ınsanının çchrcsinı yansıtan sosyal ıçenklı fotoğ- raflara ağırlık verdıklcnnı be- lirterek. bunu. çe\resıni tanı- \an ve tanımaya çalışan in- sanların oluşturduğu bir ku- lüp olmalanna bağlıyorlar. Üyeler. HÜFK'ün dığ'er fo- toğraf kulüpleri ile ortak çalı- şnia hazırlıklun yaptığını. ÜnhcrMtclı Fotoğraf Ama- törlerı Bırlığı'nin aracılığıyla ortak ctkinlıkler düzenlcye- ccklennı dile sıctırdılcr. • 'AIDS'ten korunmanın tek yolu doğrubilgüenme' Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi'nde yapılanpanelde, gençlere AIDS'in nasübulaştığı ve korunmayöntemlerianlaiılarak dikkatli olmaları istendi Gençlik-EğMm Servisi - AIDS hastalıgından korunmanın tek yolunun "doğru bilgüenme" olduğu bir kez daha yınelendı. NValk.Man Dergısı tarafından Tank Zafer Tunaya Kükür Merkezi'nde düzenlenen AIDS konulu söyleşide, hastalığın medikal yapısı, nasıl bulaştığı ve korunma yöntemlen gençlere anlatıldı.Söyleşiye.dışdoktoruAnn Namal, sanatçı Serpil Barlas ve iki AIDS'lı hasta konuşmacı olarak katıldı. Hastalığa karşı gönüllü olarak çalışan Ann Namal, yurtdışında AIDS ile ilgili bilgilendir- me çabalannm çok yoğun olduğunu, Tür- kiye'de ise bu konudakı çalışmalann yetersız kaldığını söyledi. 1980'den beri özelliklegenç nüfusu hedef alan bu hastalığın eşcinsellerde, uyuşturucu kullananlarda ve hemofili hasta- lannda sıkça görüldüğünü ve dünyada yakla- şık 14 milyon insanın bu virüsü taşıdığını anlatan Namal, giderek fakir ve eğitimsiz ül- kelerde hız kazanan hastalığa, 2000'li yıllarda yüz milyona yakın insanın yakalanacağının tahmin edildiğinı belirtti Dr. Namal, AIDS'- in kolaylıkla bulaşabilen bir hastalık olmadı- ğını, virüsün kan alışverişi, ortak enjektör kullanımı, cinsel ilışki sırasında kan, sperm ve vajina salgısının karşı vücuda geçmesi ve le- mizolmayan tıbbi alctlerin kullanılması sıra- sında vücuda gırebileceğıni \e yüzde otuz oranında da annedcn bebcğe gcçmc olasılığı- nın bulunduğunu söyledi. Namal. AlDS'ı "ahlaki bir hastalık" ya da "Tanrı'nın kendi is- tekleri doğrultusunda yaşamayanlan cezalan- dırmasrdıyc nıtclendınlmesinin çok tek ta- •"V" jr üzünü göstermeyen Y AIDS'li hasta M Toplumda bizi ••••• tanıyanlardan çok tepki gördük. Zaten hastalıkla savaşmak zor, bir de bunlarla savaşmak istemiyoruz' dedi. raflı ve yüzeysel olduğunu. hastalığın dın. dil. ırk vecinsgözetmediğıni, herinsan organiz- masının hastalığa açık olduğunu vurguladı. AIDS'indevamlı kendini değıştıren bir yapısı olduğu için hastalığın tedavi yönteminın henüzbulunamadığını söyleyen Namal. "AIDS hastalannı tecrit etmek çöziim değil. Virüsü yirmi yıl boyunca taşıyan hastalar ve bu kadar süre insanlarm öıgürlüklerini kısıtlama- ya kimsenin hakkı yok"dcdı. Ann Namal. sürekli ateş. öksürük, durmayan ishal, halsizlık gibı belirtilen olan hastalıktan korunma vöntemlennı konusunda ise. "Tek eşlilik, prezervatif kullanımı gibi nispeten önleyici giıvenli cinsel y aşam y ollart tercih edil- melidir" diye konuştu. AIDS testlerini hcrkcsin yaptırması gercklı- ğinı, Türkiye'de hasta olduğunu bılmeyen bir- çok kışinin bulunduğunu belirten Namal, buna örnek olarak Metallıca konserı sırasın- da hastalanarak, tcdavı altına alınan on gcnç- ten üçünün virüs taşıyıası olduğunun belir- lcnmesinı gösterdi. Sanatçı Serpil Barlas. isedoktorlann, sa- natçılann vegençlerin. hastalıkla savaşta ön- cülük yapması gerektığini, AIDS'lı hastalara sahip çıkılmasının birinsanlık görcvı olduğu- nu söyledi. Söyleşinindahasonrakibölümündc, izleyı- ciler. adlan açıklanmayan ve yüzleri maskey le örtülmüşAIDS'lı hastalara çcşitli sorular yö- nelttiler. "Hastalığı nasıl kaptınız ve nasıl anladınız " sorusuna erkek hasta, "5 ay önce aşırı halsiziik hLssettim. Giderek daha çok zay ıfiıy ordum. Doktoruma gittim ve test y aptırdım. Sonuç pozitif çıktı. Daha sonra karım da test yaptırdı, onun da hasta olduğu ortay a çıktı. Bir zamanlar Romanyalı ve Poionyalılarlaçok iliş- kiye girdim. Sanınm virüs onlardan bulastı" dıyeyanıt verdı. Bırizleyıcının. "Yüzlerini neden kapattıkları?" bıçımındekı sorusunu a> nı hasta. "Toplumda bizi tanıy anlardan çok tepki gördük. Zaten hastalıkla sa\ aşmak zor, bir de bunlarla savaşmak istemivonız" diye yanıtladı Kadın hasta. "Toplumun size nasıl davran- nıalarını istersiniz "sorusuü/ennc "Çev remizden ters tepkiler gördük. terk edildik. Toplumdan bizlere y aklaşmalannı, canla başla sarılmalarını istiy oruz" derkcn. diğer hasta, "Biz sorumluluğumuzu biliyoruz. Mesela dişdoktonına, berberegitmiyorum. Seksiiel olay lanm tümüy le bitmiştir"diye konuştu. H Eğitim Programları 09.58 Açılış 10.00 AÇIK LİSE PROGRAMLARI Edebiyat 1 • Divan Edebıyatı Turlerı ve ŞekilOzelliklerı Almanca 1 Ders 10 Matematık 1: Fonksiyon ve Çeşitlerı İngilizce1:Ders-10 Fen Bilgisi 1- Genleşme Sağlık 1:KişınınSağlığınaYönelikTemel Uygulamalar 12.00 AÇIK ÖĞRETİM PROGRAMLARI İşletme Iktisat Fakültesı Dersleri 13.00 Lisans Tamamlama Programları İngilizce Lisans TamamlamaProgramı 13.20 Kapanış 16.28 Açılış 15.30 AÇIK LİSE PROGRAMLARI Sağlık Bilgisi: Aile Hayatı ve Aile Planlaması Fen Bilgisi- Çözünürlük-ll Almanca: Ders-10 Matematik- Ikinci Derece Bir Bılinmıyenlı Denklemler-3 İngilizce. Ders-10 Edebiyat 18. YüzyılTürkEdebiyatı 17.30 Eğitim Pakeö 18.00 AÇIK LİSE PROGRAMLARI Edebiyat: 19. Yüzyıl Dunya Edebıyatı Biyoloji' Hücre Yapısı ve Hücre Tipleri Coğrafya: Harita Bilgisi Ekonomi: Emek ve Nüfus ingilizce: Ders 3 işGüvenliği' KonutlardaGüvenlik. 20.00 AÇIK ÖĞRETİM PROGRAMLARI 21.00 Lisans Tamamlama Programları 21.20 Geçmişe Özlem 21.50Kapanış Geçen bafla başladık! Yemene içmene, yalmzlık miktartna, actna, tatltna, kız ve erkek seçimine, cinsel tercibine kartştrtm! Tavsiyelerime uymazsan kartşmam! Başladt! Bu haftagenel olarak uyuşukluk edilecek. Can sıkmttsi çekikcek Gidilip dolaptan bişeyler atıştmtacak. Acıktlmayacak ama bir türlü doyulmak da bihnmeyecek! Bir ara uyku gelecek... Tam uyunmak üzereyken el bir kitaba değecek.. (Dediğimiyap!) Yıllar önce okunmuş olan bu kitap "nasıldı yahu diye dikkati çekecek! Önce kartşttrmak amacıyla ele alınacak, sonra okunacak... Hem de ber şey bir kenara bırakılacak! Iş, ibadet, altve üst ben bir an için unutulacak 1 Şaştrma duygusu hücre cezasını dolduracak! Gün ışiğtna çıkıp esniyecek! Şaştrma duygusu vatandaşlık başvurusunda bulunacak! Kiiabm adt "TUTUNAMAYANIARr OğuzAtay için oylumlu bir saygt taklası ahlacak! Kendinden sik stk utamlacak! Hayatgözden geçirilecek. Alt-ben ve üst-ben sorunsah yerini Turgut Özben sorunsahna btrakacak. Sıhntılı ve müstebzi birgülüş takınüacak! Kendiyle alay edebilmenin erdemleri üzerine düşünülecek! Konu bakktnda ktsa bir makale yazilıp barıa gönderilecek! Oleannaya git! (istiklalCaddesi'nde Aksanat' ta. Paşa'mn sergi açtığt bina!) Cinsel tacizi ber açtdan incelel Erkeğe bak ver! lale Hamm'la göz göze gel! Kimseye çakHrmadan replik kaçır! Oyun bitince alktşla! BcdıkAyhan ve arkadaşlartndan çingene caztm dinletnek suretiyle öğren! Göbek atarken sağa sola çarpmal Ideoloji üretme! Doğuhduğa methiye düzme! Aynca; müzisyenlere "göbek havası çalsanıza"gibi bir yaktşiksız teklifte bulunulmayacak! Onlar gerekirse iaten çalacak! (TribunalBar!Muammer Karaca Tiyatrosu'na komşıı! Istiklal Cad!) Met-üst (Ona ktsaca Metin Dstündağ diyin! Ya da biç bişey demeyin! Baktn, o anlar!) bir kitap derşirdi! Marra lamam! Yanlış bir zamanda okunmasına özen gösterilecek! Okunduğunıın ertesi günü öbür kitaplart da okunmak istenir hale gelinecek! Gülerken beynine kırantp girecek ve ağlanıaya başlayacak- sırı.' Başla! Bu hafta aştk oltnak için hedefbelirleme ve uygulamayageçtne baftasıdtr! Tüm Ceyda'lar için attş serbesttir! Yalmzlık erdem değildir! Tedavülden kaldınlması için \ Şişli den Şikago ya yiirünecek! Şikago da ! ÇaresizDertlere > GirizgârlarAnıtı na çeleıık \ bırakılacak' \ Ataaddin ftlmine git! Çocuğun en az olduğu saatte (suare olur!) anaç bir anne eşliğinde git! Bu ne bu ne diye sorrnak ve annenin memelerinden süt beklentisi içinde olmak serbest! Alt-benlerle bu hafta oynanabilir... Üst-ben yorgun! Erkin Koray dinle! Anlu! (het yapnıa! Genelleştirme! Özelleştir! Kendine sakla! Çiçeklen yenıe' Ali Baba 'mn kahvesinde çay iç! Denize bak! Çevrene bak! Bak çevrene baak! Bana mektup yazdııı ını' Yazmadm di mP Peki bu Ijafta benım için ne yaptın? tyi düşün! Özetyap! Banayolla! Ahlakçı Niyazi!